Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 18 TEMMUZ 2009 CUMARTESİ
14 HABERLER
D
avranõş bilimlerinden el-
de edilen tekno-
lojileri yaşlõlar ve
onlarõ önemseyenlerin hayat
kalitesini arttõrmak ve yaratõcõ
pratik çözümlere çevirmek
üzere kurulan MIT AgeLab,
“Hemen Yaş Kazanma Em-
pati Sistemi”ni (AGNES) ge-
liştirdi. AGNES, giyildiği za-
man yaştan kaynaklanan fizik-
sel kõsõtlarõ taklit ediyor. Örne-
ğin, elastik bantlar, diz petleri,
dirsek koruyucular ve boyun-
luk; arterit ve omurga problem-
lerinde olduğu gibi hareketleri kõsõtlõyor.
Kulak tõpalarõ duyma yeteneğini azal-
tõyor, sarõ gözlükler görüşü engelliyor ve
eldivenler ise dokunmayõ kõsõtlõyor.
AgeLab Müdürü Joseph Coughlin, AG-
NES’in amacõnõn “20’lerinde 30’larõn-
da olan ürün ve sistem tasarõmcõlarõna,
daha yaşlõ insanlarõn günlük yaşamõn
tüm alanlarõnda yaşamla nasõl
mücadele verdikle-
rini kavratmak” ola-
rak açõklõyor.
“AGNES 1.0 2005
yõlõnda geliştirildi. Gü-
nümüzde AGNES
2.0’õ kullanõyoruz. Bu
sadece yaşlõlõğõn nasõl
bir şey olduğunu gör-
mekle ilgili de değil,
aynõ zamanda yeniyi ge-
liştirebilmek için tasa-
rõmcõ ve mühendislere
gerekli kavrayõşõ kazan-
dõrmakla ilgili. Yeni ürün-
lerin ve hizmetlerin önemli orandaki
müşterilerinin şimdiye kadar olduğun-
dan daha yaşlõ kişiler olma ihtimali
yüksek.
Yeni iPod’un müşterisi yine 20’lerin-
de olsa da, yeni nesil ileri teknoloji, lüks
ve yüksek fiyatlõ sedanlarõn ve ev aletle-
rinin esas müşterisi muhtemelen 20 veya
30 yaşõnda olmaya-
caktõr” diyen Co-
ughlin Siemens, Da-
imler ve General
Mills gibi firmalar-
dan temsilcilerin
AgeLab’õ ziyaret
ederek ve AG-
NES takõmõnõ gi-
yerek cep telefo-
nu kullanmak,
otomobile bin-
mek, kek karõş-
tõrmak gibi işle-
ri yapmayõ de-
nediklerini an-
latõyor.
Deutsche Post DHL, 2020 yõlõndaki
küresel, ekonomik, tekno-
lojik, lojistik, çevre ve
toplum alanõndaki
trendleri ve değişen
müş-
teri ihtiyaçlarõnõ ortaya koydu.
Deutsche Post DHL’in yap-
tõğõ ve Türkiye’den altõ bü-
yük ölçekli şirketin de ka-
tõldõğõ “Yarõna Ulaşmak,
2020 ve Sonrasõnda
Müşteri İhtiyaçlarõ” ad-
lõ çalõşma yayõmlandõ.
2020 ve hatta sonrasõnõn trend-
lerini gösteren bu çalõşma kapsa-
mõnda; küreselleşme, ekonomi, tek-
noloji, lojistik, çevre ve toplum gibi
konularda uzman görüşlerine ve ana-
lizlere yer verildi. Çalõşma sonu-
cunda gelecek 10 yõl içinde en önem-
li 10 eğilim şöyle:
KÜRESEL GELİŞMELER
1-İklim değişimi en
önemli konulardan
biri haline ge-
lecek, “yeşil” ürün ve hiz-
metlerin kullanõmõ artacak
ve geri dönüşümlü enerji
üretimi için başlangõç nok-
tasõ olacak.
2-Dünya çapõnda eko-
nomik farklõlõklar giderek
artacak. Sosyal anlaşmaz-
lõklarõn artmasõ güvenlik harca-
malarõnda artõşa yol açacak.
3-Çin ekonomik büyümenin tar-
tõşmasõz lideri olacak ve dünya tek-
noloji liderleri sõralamasõnda yerini
alacak.
YENİ MÜŞTERİLER
4-İnternet dünya
çapõnda müşteri bek-
lenti ve davranõşlarõnõ
değiştirecek; bireyselleş-
me, şeffaflõk, uygunluk ve hõz ko-
nularõ öne çõkacak.
5-Çevreye dost düşünce ve
dikkatli tüketim, satõn alma davra-
nõşlarõnõ önemli ölçüde etkileyecek.
6-Rahatlõk, konfor ve sadelik ana
istekler haline gelecek.
7-Yüz yüze iletişim, iletişimdeki
önemini koruyacak.
LOJİSTİKTE DEĞİŞİM
8-Lojistik endüstrisi eğitim-
leri belirleyici konuma ge-
lecek. Ortak girişimlerde ve
yeşil taşõmacõlõkta yeni stan-
dartlar ortaya koyacak.
9-Off-shore ve out-so-
urcing yeni olanaklar ya-
ratacak ve değer zinciri
lojistik ile ilgili tüm hiz-
met konularõnda genişle-
yecek.
10-Lojistik sağlayõcõlar da-
nõşman firmalar konumuna ge-
lecek; bütünleyici hizmetler
katma değer sağlayacak.
YAHYA ARIKAN malicozum@ismmmo.org.tr
YAŞAMDA MALİ ÇÖZÜM
Evini ofis olarak kullananlar
kiradan stopaj kesintisi yapmalõ
M
ali müşavir, serbest muha-
sebeci, doktor, avukat, mi-
mar, mühendis gibi serbest
meslek erbabının hem ika-
met ettiği hem de işyeri ola-
rak kullandığı konutu için yaptığı kira öde-
melerinin tamamı üzerinden stopaj kesinti-
si yapması gerekir. Gelir Vergisi Kanu-
nu’nun 68’inci maddesinde serbest meslek
erbabının; mesleki kazancın elde edilmesi ve
idame ettirilmesi için ödenen genel giderle-
re ilişkin hüküm yer alıyor. Buna göre; ika-
metgâhlarının bir kısmını iş yeri olarak kul-
lananlar, ikametgâh için ödedikleri kiranın ta-
mamı ile ısıtma ve aydınlatma gibi diğer gi-
derlerin yarısını indirebilirler. İş yeri kendi mül-
kü olanlar kira yerine amortismanı, ikamet-
gâhı kendi mülkü olup bunun bir kısmını iş
yeri olarak kullananlar amortismanın
yarısını gider yazabilirler.
Yine Gelir Vergisi Kanu-
nu’nun 96’ncı maddesinde;
Vergi tevkifatı, 94’üncü mad-
de kapsamına giren nakden
veya hesaben yapılan öde-
melere uygulanır. Bu mad-
dede geçen hesaben ödeme
deyimi, vergi tevkifatına tabi
kazanç ve iratları ödeyenleri is-
tihkak sahiplerine karşı borçlu
durumda gösteren her türlü
kayıt ve işlemleri ifade eder.
Vergi tevkifatı, ücretler dışın-
da kalan ödemelerde gayrisafi
tutarlar üzerinden yapılır. “Kesilmesi gereken
verginin ödemeyi yapan tarafından üstlenil-
mesi halinde bu vergi, bilfiil ödenen miktar
ile ödemeyi yapanın yüklendiği verginin
toplamı üzerinden hesaplanır” hükmü yer al-
maktadır.
Diğer taraftan konu ile ilgili olarak yayım-
lanan 128 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Teb-
liği de bulunmaktadır.
İlgili yasalar ve hükümleri gereğince Ge-
lir Vergisi Kanunu’nun 94’üncü maddesine
göre vergi tevkifatı yapma yükümlülüğü
bulunan serbest meslek erbaplarının, hem
ikamet ettiği hem de işyeri olarak kullandı-
ğı konut için yapılan kira ödemelerinin ta-
mamı üzerinden yüzde 20 oranında gelir ver-
gisi tevkifatı yapması gerek-
mektedir.
SÖZLEŞMELİ MEMURA DOĞUM İZNİ PARASI
DHL, 2020 yõlõndaki küresel, ekonomik, teknolojik, lojistik, çevre ve toplum
alanõndaki trendleri ve değişen müşteri ihtiyaçlarõnõ belirledi
MIT AgeLab tarafõndan geliştirilen sistemi
kullanan iş dünyasõ yeni sõnõrlar keşfediyor
Ben bir firmada aylık maaşla çalışan elemanım. Yaşadığımız bu ekonomikkrizden dolayı işverenle biz çalışanlar arasında yaptığımız sözlü sözleşme ge-
reği yaklaşık her ay 15 gün ücretsiz izin kullanmaktayız. Benim sorum çalış-
madığımız bu 15 gün için işveren SGK’ya eksik gün bildiriminde bulunabilir mi?
Bunun için herhangi bir neden belirtmesi gerekli midir?
İşveren çalıştırdığı işçilere peş peşe her ay belli bir sü-
re(10 veya 15 gün) ücretsiz izin kullandırabilir mi? Yıllık üc-
retli izin hakkımızda veya İş-Kur’dan işsizlik ödeneği ta-
lep ettiğimizde bu ücretsiz izin kullandığımız süreler dik-
kate alınır mı? Orhan Acar
Bu şekilde ücretsiz izin kullanımına ilişkin bir düzenleme İş
Kanunu’nda yoktur. İşçinin rızası olmadan ücretsiz izin kullan-
dırılamaz ve ücretsiz izinde ücret ödenmez, SSK primi yatırıl-
maz. Ücretsiz izin süreleri işsizlik sigortasında dikkate alınır ve
eksik gün nedeni olarak kabul edilir.
Sorularınız için
malicozum ism
mmo.org.tr ad-
resine mail ata-
bilirsiniz. Tüm
sorular e-posta
ile tek tek ce-
vaplanacaktır.
ÇALIŞANIN ONAYI OLMADAN
ÜCRETSİZ İZİN KULLANDIRILMAZ
‘Tüketici çevreci
lastiğe yöneliyor’
Küresel õsõnma sorununa
ekonomik krizin de eklen-
mesi tüketici tercihlerini gi-
derek değiştirirken üreticiler
de yeni koşullara uyum sağ-
layacak ürünlere yönelmeye
başladõlar. Lastik sektörünün
önde gelen markalarõndan
biri olan Michelin’in Tür-
kiye Pazarlama Direktörü
Sertan Akçagöz yakõt ta-
sarrufu sağlayan lastiklerin
satõşlarõnda yüzde 15’lik bir
artõş meydana geldiğini söy-
ledi. Yaptõğõmõz soh-
bette Akçagöz,
“Kullanıcı 100 ki-
lometrede 0.2 lit-
re yakıt tasarru-
fu sağlıyor. Bu
da Türkiye gibi
benzinin çok pa-
halı olduğu bir ül-
kede önemli bir ra-
kam. Yakıt tasar-
rufu sonucunda bir
lastik kendisini
45.000 km’de geri ödü-
yor” diye konuştu. Satõş ar-
tõşõnõ, ekonomik kriz sonra-
sõ kullanõcõlarõn tasarruf eği-
liminin artmasõna bağlayan
Akçagöz, dördüncü kuşak,
enerji tasarruflu yeşil lastik
Energy Saver’deki silika
teknolojisi sayesinde hem
benzin maliyetlerini azalttõ-
ğõnõ hem de CO2 emisyon-
larõnõ km’de 4 g düşürdü-
ğünü söyledi. Türkiye’de de
sürdürülen bilinçlendirme
kampanyalarõ sonucunda 5
bin 500 kullanõcõya ulaştõk-
larõnõ söyleyen Akçagöz,
Türkiye’nin tüketici profili-
ne ilişkin de şu bilgileri ver-
di: “Türkiye’de tüketici,
lastik seçerken son derece
titiz davranıyor. Ancak
satın aldıktan sonra lastik
ile işleri bitiyor, havasını
bile kontrol etmiyorlar.
Araştırmalar her ciddi 10
kazadan birinin düşük ha-
valı lastik ile seyreden
araçlardan kaynaklan-
dığını gösteriyor.
Türkiye’de her 10
araçtan 7’sinde las-
tik havası düşük.”
Sorularõmõz üze-
rine Akçagöz’ün ya-
nõtladõğõ bir diğer ko-
nu da atõk lastikler
oluyor. Akçagöz,
“lastikler, yeni mal-
zemeler veya enerji
olarak yüzde 100 ge-
ri- dönüştürülebilirler. Ba-
tı Avrupa’da, geri-dönü-
şüm oranı 2001’de yüzde
65 iken, 2005’te yüzde 90’a
yükseldi. Çimento fabri-
kalarında yakılabildiği gi-
bi granül haline getirilip
zemin yapımında kullanı-
labiliyor. Türkiye’de de
geçen sene kurulan Las-
Der, atık lastiklerin topla-
nıp geri-dönüştürülmesi
konusunda faaliyet göste-
riyor” diyor.
Yaz mevsiminin sıcaklığı, işten
uzaklaşmayı teşvik ediyor kuşkusuz.
Tatil, işten izin almak ve mola vermek
ne kadar da cazip görünüyor… Gel-
gelelim işsizliğin çok ağır bir baskısı
var; “çalışma hakkı” kavramı yakıcı,
sahici ve somut bir talep olarak her
şeyin önüne geçmiş bulunuyor. Bu
haktan “mahrum” edilen milyonlarca
insan var! Bu hafta açıklanan ra-
kamlara göre işsiz olduğu halde iş bu-
lamayanlar da eklendiğinde gerçek iş-
siz sayısı 5 milyon 837 bin kişi olarak
hesaplanıyor.
Aileyi geçindirmek, sosyalleşme-
yi devam ettirmek için çalışmak zo-
runlu. Ve fakat “ağır, zahmetli ve se-
vimsiz çalışma” olgusundan uzak-
laşmak için “boş zaman veya tatil hak-
kı”nı kullanmak da gerekli. Fakat ça-
lışmak istediği halde iş bulamayan bu
devasa işsizler ordusunun ve genel
kabul görmüş “tembel toplum” hu-
rafesinin gölgesi altında tatil hakkının
öneminden bahsetmek hiç de kolay
değil. Bir de iş güvencesi pamuk ip-
liğine bağlı olan, işten çıkarılmamak
için “tatil hakkını” kullanamayan mil-
yonlarca çalışan var…
Eğer iktisadı insansız ve siyaset-
siz bir disiplin olarak tasavvur etmi-
yorsak tatil hakkını tartışmak zorun-
dayız. Çalışma hakkını lâyıkıyla kul-
lanmak istiyor, yasalara uygun iş ta-
lep ediyorsak ve milyonlarca işsizin iş
bulmasını istiyorsak şu kriz döne-
minde tatil hakkını da talep etmek ve
layıkıyla kullanmamız gerekir.
Burada anahtar nokta, çalışma sa-
atlerinin düşmesi.
Çalışma saatlerinin düşmesi ile
hem işi olanlar için çok daha fazla bir
“boş zaman” sağlanmış, hem de iş-
sizlere iş imkânı bulunmuş olacaktır.
Diğer yandan kriz, işçiler çalışma-
dığı için veya az çalıştıkları için mey-
dana gelmedi. Tam tersine aşırı re-
kabet, aşırı çalışmayı teşvik etti. So-
nuç: Aşırı üretim, kapasitenin aşırı bü-
yümesi, yıllarca tüketilemeyecek ürün
stokları…
Krizin sona erip ekonominin can-
lanması için stokların erimesi ve de-
ğersiz hale gelmiş sermayenin tasfi-
yesi, kapitalizmin tarihsel yasalarına
göre zorunlu. İşte tam bu noktada, ça-
lışma saatleri sabit kabul edildiğinden,
her fabrikanın kapanması, küçülme-
si veya satınalınması, işçiler başka bir
yola başvurmazsa, kitlesel işsizlikle
sonuçlanıyor.
Resmi verilere göre bile sanayi
sektöründe haftalık çalışma saati 50
saate yakın; ücretli olarak çalışanla-
rın dörtte biri TÜİK resmi verilerine gö-
re çalışma saati haftada en az 60 saa-
ti aşan kayıtdışında çalışmak zorun-
da. İşin zahmeti dışında ev ve işyeri
arasındaki ulaşım şebekesinin uzun-
luğunu, işyerlerinin çoğunda üretim
sürecinin işçi sağlığı ve iş güvenliği-
ne uygun olmadığını da (Her yıl 80 bin
iş kazası ve ortalama binüçyüz ölüm
var) dikkate alırsak… O zaman ücretli
çalışanlar için çalışmanın meşakkati
daha iyi anlaşılır. Yargıtay kararlarında
da uzun çalışma süreleri hayatın ola-
ğan akışına aykırı olarak kabul edil-
mektedir.
Şimdi öğrenciler ve öğretmenler ta-
tilde. 1 Ağustos’ta Adliye personeli ta-
tile çıkıyor. Memurların çoğu yıllık izin-
lerini kullanıyorlar. Toplusözleşme
hakları olan işçiler, yıllık ikramiyeleri-
ni alıp ister memleket ziyaretine gi-
debilirler, isterlerse turizm endüstri-
sinin imkânlarını kullanabilirler.
Düzenli işi olup da 12 aydan fazla
sigortalı çalışabilen işçiler de vardi-
yalar aksamıyorsa buyursunlar izne
çıksınlar.
İşsizler?
Onlar boş zamanlarını iş aramak, iş
beklemek, mevsimlik işlerde çalışmak
veya geleceğe ilişkin ümitlerini kes-
mek için kullanıyorlar.
Tatil hakları için, önce çalışma
haklarını kullanmalarını sağlamak
gerek.
Bu yaz mevsiminin aşırı sıcağı ve
kriz, yakıcı hale gelen işsizlik ve “ça-
lışma hakkı” sorununu çözmek için
“boş zaman veya tatil hakkını” etkin
şekilde kullanıp hayata geçirmek ba-
kımından çok elverişli bir fırsat sun-
maktadır.
Çalışma hakkını korumak ve geliş-
tirmek için çalışma saatlerini ve tatil
hakkını tartışmanın tam da zamanıdır.
erankara@hotmail.com
Çalışma Hakkı, Boş Zaman veya
Tatil Hakkı
G Ö R Ü Ş ERHAN BİLGİN İktisatçõ
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4.
maddesinin (B) bendi kapsamında istihdam
edilen sözleşmeli personele ait haklarda de-
ğişiklik yapıldı. 29 Mart 2009 tarihli Resmi Ga-
zete’de yayımlanan “Sözleşmeli Personel
Çalıştırılmasına İlişkin Esaslarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Esaslara ilişkin Bakanlar Ku-
rulu Kararı” ile sözleşmeli kadın personele, do-
ğumdan önce sekiz, doğumdan sonra sekiz
hafta olmak üzere toplam on altı hafta süre
ile ücretli doğum izni verileceği hükme bağ-
landı. Doğum izni sebebiyle Sosyal Güven-
lik Kurumunca ödenen geçici iş göremezlik
ödeneği ilgilinin ücretinden düşülecek.
Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin
Esaslarda Değişiklik Yapılmasına Dair Esas-
lara ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı ile, doğum
ve askerlik sebebiyle hizmet sözleşmesi fes-
hedilen 657-4/B (sözleşmeli) personelin po-
zisyonu saklı tutulur ve istekleri halinde bu per-
sonel ayrıldığı kurumunda yeniden hizmete alı-
nacağı belirtilmiştir. Ancak yeniden hizmete
alınacak sözleşmeli personelin;
a) Sözleşmesinin feshi sebebiyle iş sonu
tazminatı almamış bulunması,
b) Doğum sebebiyle hizmet sözleşmesini
feshedenlerin, doğum izninin bitiminden iti-
baren en geç bir yıl; askerlik sebebiyle hizmet
sözleşmesi feshedilenlerin ise terhis tarihin-
den itibaren en geç otuz gün içinde yeniden
istihdam edilmek üzere ayrıldığı kurumuna ya-
zılı talepte bulunması,
gerekmektedir. Kurumlar, yazılı talebi takip
eden en geç otuz gün içinde ilgilileri istihdam
ederler. Bu madde çerçevesinde yeniden is-
tihdam edilecek personel ile yapılacak söz-
leşme eski sözleşmenin devamı niteliğinde-
dir.
Hizmet sözleşmelerini kendi istekleri ile fes-
hedenler, fesih tarihinden itibaren bir yıl geç-
medikçe ayrıldıkları kurumların sözleşmeli per-
sonel pozisyonlarına yeniden atanamazlar.
YAŞ BEKLEYEN SSK’LİNİN SAĞLIK YARDIMI
İş kanununda, emeklilik için gerekli si-
gortalılık süresi ve prim gün sayısı şartını ye-
rine getirip, yaşını bekleyen sigortalılara kı-
dem tazminatı alarak işinden ayrılma hakkı
verilmiştir.
Bu durumdaki sigortalıların, işten ayrıl-
dıktan sonra 10 + 90 gün olmak üzere 100
gün süreyle sağlık yardımı alması müm-
kündür. Diğer bir deyişle, çalışmayan si-
gortalının emekli aylığı bağlanana kadar
SGK tarafından sağlık yardımı verilmez.
Ancak, 5510 sayılı yasa ile düzenlenen ge-
nel sağlık sigortası çerçevesinde ailesinin ki-
şi başına geliri dikkate alınarak prim ödeyerek
veya primleri devlet tarafından ödenerek sağ-
lık yardımı alabilecektir.
“Aile içinde kişi başı geliri asgari ücretin üç-
te birinden az olması“ nedeniyle genel sağ-
lık sigortası primini ödeme gücü olmayan va-
tandaşlarımızın primleri devlet tarafından kar-
şılanacak. Aile içindeki kişi başına düşen
01.07.2009-31.12.2009 döneminde aylık
geliri;
Brüt asgari ücretin üçte biri (231 TL) ile as-
gari ücret (693 TL) arasında olanlar, brüt as-
gari ücretin üçte birinin yüzde 12’si (27,72 TL),
Brüt asgari ücret (693) ile brüt asgari üc-
retin iki katı (1.386) arasında olanlar, brüt as-
gari ücretin yüzde 12’si (83,16 TL),
Brüt asgari ücretin iki katından (1.386) faz-
la olanlar, brüt asgari ücretin iki katının
yüzde 12’si (166,32 TL), tutarındaki primle-
rini kendileri ödeyecekler.
Diğer bir deyişle 01.07.2009-31.12.2009
döneminde aile içinde kişi başı geliri asga-
ri ücretin üçte biri olan 231.-TL’den az olması
durumunda prim ödemeden sağlık yardı-
mından yararlanabilecektir.
İŞSİZ KALANLARA 100 GÜN SAĞLIK YARDIMI VERİLECEK
1 Ekim 2008’de yürürlüğe giren sosyal gü-
venlik reformundan önce, 4-1/a sigortalısı
(SSK’lı) olanların işten ayrıldıktan sonra 10
gün daha prim ödemeden genel sağlık si-
gortasından yararlanma hakları vardı.
Ancak, işten ayrılma tarihinden geriye doğ-
ru bir takvim yılı için 90 günlük çalışmaları
varsa 10 gün + 90 gün olmak üzere toplam
100 gün daha genel sağlık sigortasından ya-
rarlanma hakları olacaktır.
Rahatlõk ve çevre
belirleyici olacak
Yaşlõlõğõ hissederek
yeni ürün geliştiriyorlar
Sertan
Akçagöz