Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
1 TEMMUZ 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
DÜZ YAZI
ORHAN BİRGİT
Çözüm
Cumhurbaşkanı’nın Elinde
Milli Güvenlik Kurulu’nun dünkü toplantısının, bir
süreden beri hükümet ile askerler arasında baş gös-
terdiği artık gizlenmeyen gerginliğin giderilmesi için,
anayasal bir çözümü sağlaması nasıl mümkün ola-
cak?
Sorunun yanıtını, akşam geç saatlerde yapılacak
genel sekreterlik açıklamasının satır aralarında ara-
yacağız. Ama ondan önce, Başbakan ile Genel-
kurmay Başkanı arasında gerçekleşen 1.5 saatlik
ikili görüşmenin dünkü gazetelere yansımasına ba-
kalım.
Başbuğ’un, askerlerin sivil mahkemelerde yargı-
lanmasının önünü açan gece yarısı düzenlemesinin
“kurumsal sıkıntıya neden olduğunu” ilettiği bu ya-
sa değişikliğinden TSK’nin haberdar edilmemesin-
den ve görüşünün alınmamasından büyük üzüntü
duyduğunu söylediği, Hürriyet’in manşet haberi idi.
“Kurumsal sıkıntı” tanımlamasına yer verirken,
Başbuğ’un, Başbakan’a söylediklerinin sadece ken-
disinin değil, komutası altında bulunan silahlı kuv-
vetlerin tümünü kapsadığının bilinmesini istediği
ortadadır.
Başka bazı gazeteler, yapılan düzenleme ile Ge-
nelkurmay Başkanı’na bile özel yetkili savcıların
dava açabileceklerini söylerken, Haber Türk, “va-
li, müsteşar, askeri mahkeme üyeleri, sadece izinle
Yargıtay’da yargılanabilirken AB’nin istediği uyum dü-
zenlemeleri için yapıldığı savunulan bu değişikliğin ger-
çek amacını belirten yönünü” öne çıkartmıştı.
Orgeneral Başbuğ’un, “kurumsal gerginliği” büyüten
o belge ya da kâğıt parçası için düzenlediği son ba-
sın toplantısında, komutası altında bulunan ordunun
demokrasiye olan inancını nasıl yinelediğini biliyoruz.
Komutan, önceki günkü doruk görüşmesinde Baş-
bakan’a söylediklerini, dünkü MGK toplantısında da
mutlaka yinelemiş ve tutanaklara geçirmiş olmalıdır.
Yine dün medyaya yansıyan doruk konuşması ile
ilgili olarak, Başbuğ’un yaptığı açıklamalarına dönelim.
Komutan, orduya yönelik sistemli bir karalama kam-
panyasının sürdürüldüğü o belgeyi hazırlayanların
mutlaka bulunmasını ısrarla istiyor. Bu isteğin adre-
si olan kurumun adı MİT’tir.
Taraf, Başbakan’ın sözcüsü müdür?
Karalama kampanyasını başlatan Taraf, dün de üst-
lendiği misyonun gereğini yinelerken Erdoğan’ın
sözcülüğünü de yapıyor ve Başbakan’ın, Başbuğ’a
“belge konusunda bir de MİT’i dinleyin. Müsteşar si-
ze anlatsın” dediğini iddia ediyor.
Bu sözlerin şifre anahtarı, Milli İstihbarat Teşkila-
tı’nın, o belgenin gerçek olduğu ve kimler tarafından
tezgâhlandığını bildiren güçlü kanıtlara sahip oldu-
ğu anlamını taşıyorsa; dünkü MGK toplantısında ya
bizzat Başbakan’ın kendisi ya da İçişleri Bakanı ve-
ya MİT Müsteşarı durumu Cumhurbaşkanı’nın
önünde de açıklamış olmalılar.
Aksi, bu suçlamaları yapan gazetenin iftira zinci-
rine yeni halkaların eklendiğini ortaya koyar.
Gerginliği yaratan yasa değişikliğini hazırlayan Ada-
let Bakanı Sadullah Ergin, acaba üyesi bulunduğu
hükümetin amacının uyum yasalarını uygulamak ol-
duğunu içeren savunmasını dünkü MGK’de de yi-
neledi mi?
Merakım, böyle söylemiş olması olasılığı karşısın-
da, kurulun asker kanadından bir üyesinin de “Sa-
yın Bakan, bu çabanız iyi hoş. Ama keşke siz ay-
nı değişikliği öncelikle Yüksek Hâkimler ve Sav-
cılar Kurulu için yaparak o kurula başkanlık et-
mekten vazgeçmiş olsaydınız” karşılığını verip
vermediğini öğrenme isteğini de içeriyor.
Yıllardır bu yönde hem AB’den hem ülke içinde si-
yasi partiler ve meslek örgütlerinden gelen istekle-
re Adalet bakanları kulaklarını tıkamayı sürdürüyor-
lar. Yargıç ve savcıların özlük haklarını düzenleyen
bu anayasal kuruluşun toplantılarına başkanlık gör-
evini üstlenen adalet bakanları, hâşâ huzurdan tuvalet
için koltuğundan kalkacak olsa bile yokluğunda
bakanlık müsteşarını yerine vekil nezaretçi olarak bı-
rakacak kadar yargıyı denetim altında tutmak görevini
başbakanlardan almışlar.
Sonra da askeri yargı, sicil amiri olan komutana
bağlı mazereti ile demokrasi demeçleri veriyorlar.
Düzenleme olacaksa...
Düzenleme olacaksa, her yönü ile görüşülerek ya-
pılsın. Tartışılmaya açılarak sağlansın. Gece baskınları,
önergeler, kelime oyunları sonucunda gol atma
sevdaları ile değil.
Hele AKP yanlısı gazetede “4 yıldızlı sancı”nın ne-
deninin, “darbeci generallerin sivil savcılarca karar-
gâhta gözaltına alınmasının mümkün hale gelmesin-
den kaynaklandığı” gibi, yasayı hazırlayanların ger-
çek amacını göstermek için düzenlediği başlıklarla
hiç değil.(Sabah, 29 Haziran)
Yargıyı bile askeri ya da sivil kaynaklı göstererek
ikiye ayırmak, birbirine karşıt göstermek kime yarar
sağlayacaktır?
21 Mayıs 1963 ayaklanmasının öncüleri olan Al-
bay Aydemir ve arkadaşlarına ölüm cezası veren as-
keri yargı değil miydi?
Cumhurbaşkanı Gül, bu son gerginliği körükleyen
yasayı onaylamayarak parlamentoya geri gönderir-
se, TBMM’ye de yeni yasama yılında gerçek bir uyum
yasası hazırlama olanağını vermiş olur.
[email protected];Faks: 0 216 302 82 08
Erdoğan’dan
tozpembe tablo
ANKARA
(Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan
Recep Tayyip
Erdoğan dün akşam
televizyonlarda
yayõmlanan Ulusa
Sesleniş
konuşmasõnda,
ekonomik
göstergelerin krizin
etkilerinin yavaş
yavaş azalmaya
başladõğõnõ ortaya
koyduğunu belirterek
“Tünelin ucundaki
õşõğõ tüm parlaklõğõyla
gördük” dedi.
Başbakan Erdoğan,
son 1 yõl içinde
dünyanõn içine
sürüklendiği son
derece olumsuz
koşullara rağmen
hedeflerinden bir
sapma olmadõğõnõ,
yola ilk çõktõklarõ
kadar azimli ve kararlõ
olduklarõnõ söyledi.
Kriz var dedi,
intihar etti
MERSİN
(Cumhuriyet) -
Mersin Deniz Ticaret
Odasõ (MDTO)
Başkanõ Cihat
Lokmanoğlu’nun,
önceki gün
düzenlediği basõn
toplantõsõnda,
denizcilik
sektöründeki krize
dikkat çekmesinin
ardõndan, MDTO’da
meclis üyesi olarak da
görev yapan armatör
Turgut Okan (57)
intihar etti. Eve
gelmemesi üzerine
işyerine giden
yakõnlarõ Okan’õn
cansõz bedeni ile
karşõlaşõrken, Okan’õn
ruhsatlõ tabancasõnõ
başõna ateşleyerek
intihar ettiği öğrenildi.
Okan’õn piyasaya
yüksek miktarda
borcu olduğu iddia
edildi.
Bordro yakma
eylemi
İstanbul Haber
Servisi - Sağlõk ve
Sosyal Hizmet
Emekçileri Sendikasõ
(SES) üyesi bir grup,
döner sermayenin adil
dağõtõlmasõ talebiyle,
İstanbul Üniversitesi
(İÜ) İstanbul Tõp
Fakültesi bahçesinde
protesto eylemi yaptõ.
SES Aksaray Şubesi
Başkanõ Songül
Beydilli, döner
sermaye oranlarõnda
artõş sağlansa da
taleplerinin tümüyle
yerine getirilmediğini
öne sürdü. Sendika
üyeleri, maaş
bordrolarõnõ yaktõ.
Köprüde
intihar girişimi
İstanbul Haber
Servisi - Anadolu
yakasõndan Avrupa
yakasõna geçmek
üzere Boğaziçi
Köprüsü’ne giren
Murat Ş. (36) adlõ kişi,
aracõnõ köprü üzerinde
bõrakarak denize
atladõ. Denize
düştükten kõsa bir süre
sonra su yüzüne çõkan
Murat Ş, balõkçõlar
tarafõndan kõyõya
çõkarõldõ. Haydarpaşa
Numune Eğitim ve
Araştõrma
Hastanesi’ne
kaldõrõlan Murat
Ş’nin, vücudunda
kõrõklar bulunduğu
bildirildi.
3. köprünün güzergâhõnõn kentin kuzeyindeki ormanlõk alandan geçeceği kesinleşti
Ormanlõk alan yok olacakİstanbul Haber Servisi - Ulaşõm uz-
manlarõnõn kentin trafik sorununa çözüm
olamayacağõ için karşõ çõktõğõ 3. köprü-
nün, İstanbul’un kuzeyindeki ormanlar-
dan geçecek olmasõ ciddi bir çevre tah-
ribatõna da yol açacak. Orman Mühen-
disleri Odasõ Marmara Bölge Başkanõ Be-
sim Sertok, 3. köprü için yapõlacak oto-
yol ve bağlantõ yollarõ ile 5 bin hektarlõk
yani Belgrad Ormanõ büyüklüğündeki
ağaç varlõğõnõn yok olacağõna dikkat
çekti. Sertok, “Köprünün güzergâhı ne
olursa olsun kuzeyindeki ormanlardan
geçecek olması çok kötü. Köprü ile or-
manlar, ekolojik bütünlük bıçakla ke-
silmiş gibi 2’ye ayrılacak. Dönem dö-
nem ciddi su sıkıntısı çeken İstan-
bul’un kuzeyindeki potansiyel su re-
zervleri de zarar görecek” dedi.
Ulaştõrma Bakanlõğõ tarafõndan gü-
zergâhõ sõr gibi saklanan 3. köprünün Bey-
koz-Tarabya ya da Beykoz-Sarõyer ara-
sõnda inşa edileceğinin ortaya çõkmasõ ile
“köprü tartışması” yeniden alevlendi.
Yeni köprünün güzergâhõ olarak en ba-
şõndan beri kentin akciğerlerinin bulun-
duğu kuzey kesimin işaret edilmesini eleş-
tiren oda başkanõ Besim Sertok, 1.5 yõl-
dõr köprünün ormanlõk bölgeden geç-
memesi için çabaladõklarõnõ söyledi.
3. köprünün çevre ve bağlantõ yollarõ
inşaatõ ile 5 bin hektarlõk ormanõn yok
edeceğini dile getiren Sertok, “Başbakan,
Karadeniz Sahil Yolu ile Bulgaris-
tan’ı 3. köprü ile bağlamayı planla-
dıklarını açıklamıştı. İstanbul’un or-
manlarının üzerinden geçecek TEM gi-
bi yeni bir otoyol planlanıyor” diye ko-
nuştu.
Sertok, kentin kuzeyindeki orman-
larõn çok önemli potansiyel su re-
zervlerine sahip olduğunu vurgula-
yarak bu tip yollarõn boydan boya or-
manlarõ ikiye böldüğü için rezervlere
zarar verdiğini anlattõ.
Yol inşaatlarõ sõrasõnda çok derin ka-
zõlar, dolgular yapõldõğõnõ belirten Sertok,
“Topoğrafya tahrip ediliyor, buna
bağlı olarak da doğal su rezervleri za-
rar görüyor. Bu şekilde bütün doğal
hayatı ikiye bölmüş, ekolojik bütün-
lüğü bozmuş oluyorsunuz” diye ko-
nuştu.
2B’den bile kötü
Sertok, çok tartõşõlan ve ormanlarõn bü-
tünlüğünü bozan 2B’lerin bile doğal
varlõğa bu kadar zarar vermediğinin al-
tõnõ çizerek şöyle devam etti:
“Bunların hiçbiri İstanbul’un ku-
zey ormanlarını boydan boya bıçak-
la kesilmiş gibi ikiye ayırmıyor. Or-
manların bünyesinde birçok endemik
tür de bulunuyor. ‘3. Köprü Yerine
Yaşam Platform’u olarak 18 Tem-
muz’da bu haberler çıkmadan önce
kararlaştırdığımız üzere düzenleye-
ceğimiz etkinlikle yeni köprü ile ilgi-
li tepkimizi dile getireceğiz.”
Sertok, 3. köprünün trafik kaosunu çö-
zemeyeceğinin ulaşõm uzmanlarõnca
sõk sõk dile getirildiğini anõmsatarak Fa-
tih Sultan Mehmet Köprüsü’nde deprem
güçlendirme çalõşmalarõ nedeniyle ya-
şanan trafik sõkõntõsõnõn arttõğõ bugün-
lerde 3. köprü haberinin gündeme ge-
tirilmesini de düşündürücü bulduğunu
ifade etti.
Ulaşım uzmanları ne diyor?
Ulaşõm uzmanlarõ da 3. köprünün ken-
di trafiğini yaratacağõna, kentin trafik so-
rununa çözüm olamayacağõna dikkat çe-
kiyorlar. Yeni köprünün orman arazileri
üzerinden rant elde etmekten başka işe
yaramayacağõnõ belirten uzmanlar, ray-
lõ sisteme dayalõ bir toplu taşõma siste-
mi öneriyorlar.
Orman Mühendisleri Odasõ Marmara Bölge Başkanõ
Sertok, köprü için yapõlacak otoyol ve bağlantõ yollarõ ile
5 bin hektarlõk yani Belgrad Ormanõ büyüklüğündeki
ağaç varlõğõnõn yok olacağõna dikkat çekti.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Sa-
vunma Bakanlõğõ (MSB), Suriye sõnõrõndaki
mayõnlarõn temizlenmesi için NATO’nun
kuruluşu olan Bakõm ve İkmal Ajansõ
(NAMSA) ile görüşmelere başlandõğõnõ bil-
dirdi. MSB Genel Sekreterliği, mayõnlarõn
temizlenmesine ilişkin dün yazõlõ açõklama
yaptõ. Mayõnlarõn temizlenmesine ilişkin ya-
sanõn Resmi Gazete’de yayõmlanarak yürür-
lüğe girdiği anõmsatõlan açõklamada şöyle
denildi: “Temizlenecek mayınlı alanların
öncelik sırası, yasa uyarınca Genelkur-
may Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlı-
ğı, Dışişleri Bakanlığı ve Maliye Bakanlı-
ğı’nın mutabakatı ile belirlenecektir.”
Yap-işlet-devret müşterisinin kimler olduğu açõklanmalõ
Para ve rant köprüsü
Erdoğan belediye başkanıy-
ken 1995’te kendi uzmanla-
rınca hazırlanan işte bu “tah-
ribat haritası” önünde düzenlediği basın toplantısında, İstanbul’a büyük zarar vereceği ve tra-
fiği de çözmeyeceği saptanan 3. köprüye “asla izin verilmeyeceğini” belirtmişti.
OKTAY EKİNCİ
Ulaştõrma Bakanõ Binali Yıldırım’õn “Güzer-
gâh çalışmalarında nihayet karar noktasına
geldik” dediği “3. boğaziçi köprüsü”nün yapõ-
labilmesi için, yasalara göre öncelikle İstanbul
Metropoliten Bölge Planõ’nda gösterilmesi ve
aynõ planõn Büyükşehir Belediye Meclisi’nden
de onaylanmasõ gerekiyor.
Ne var ki R.T. Erdoğan’õn 1995’te belediye
başkanõyken onayladõğõ 1/50 bin ölçekli plan
da dahil olmak üzere, bugüne dek gerek hazõr-
lanan, gerekse meclisten geçen hiçbir planda
3. köprü yer almõyor. Köprünün en uygun yeri
olarak 1990’larda Karayollarõ’nca belirlenen
“Beykoz-Yuşa Tepesi/Sarıyer-Garipçe sırt-
ları” geçişinin kentin ormanlarõnõ ve su havza-
larõnõ 15 yõlda tamamen bitireceği, yine Erdo-
ğan’õn belediye başkanlõğõ döneminde Büyük-
şehir’in kadrolu plancõlarõ tarafõndan bilimsel
araştõrmalarla kanõtlanmõştõ.
Erdoğan da bu sonucu gösteren “3. köprü
senaryo paftası” önünde düzenlediği basõn
toplantõsõyla, İstanbul’a büyük zarar vereceği
ve trafiği de çözmeyeceği “kendi
uzmanları”nca saptanan 3. köprüye “asla izin
verilmeyeceğini” belirtmişti...
Başbakan’õn ülkeyi yönetmeye başladõktan
sonraki görüş değişikliğinin ise özellikle
2003’teki Malezya ziyaretinde, Malezyalõ fir-
malarõn “yap-işlet-devret” modeli tekliflerin-
den sonra ortaya çõktõğõ biliniyor.
Çünkü 3. köprü için devlet bütçesinde de öde-
nek ayrõlmadõğõndan, yapõlabilmesi için mutlaka
bir yap-işlet-devret “müşterisi”nin olmasõ gere-
kiyordu. Ancak müşteri çõksa bile şehircilik ala-
nõndaki yasal engeller aşõlamadõğõndan, Malez-
yalõlara kesin söz verilememişti...
Nitekim bugün de Büyükşehir Belediye Baş-
kanõ Kadir Topbaş’õn olumlu baktõğõ bilinmesi-
ne rağmen, Topbaş dönemindeki nâzõm ve met-
ropoliten planlara bile 3. köprü işlenemedi. 29
Mart 2009 yerel seçimlerinden önce İstanbul
Büyükşehir Belediyesi’nce uygun görülen plan-
da 3. köprü bulunmazken bu planõn başka ne-
denlerle mahkemece iptali üzerine hazõrlanan
yeni düzenlemede de 3. köprü yok...
Şehircilik ilkelerine tümüyle aykõrõ olduğun-
dan ve İstanbul’un kuzeyinin korunmasõnõ ön-
gören planlama ilkeleri ile ulaşõm master pla-
nõyla çeliştiği için metropoliten planda gösteri-
lemeyen 3. köprünün, buna rağmen inşa edile-
bilmesi içinse tam “3 kanun”da değişiklik ya-
põlmasõ gerekiyor.
Hükümetin emekli milletvekillerinin maaşlarõna da zam yapmak istediği ortaya çõktõ
AKP, vekile zamdan vazgeçmiyor
TÜREY KÖSE
ANKARA - TBMM Genel Kuru-
lu’nda askere sivil yargõ yolunu açan
düzenlemenin yapõldõğõ tatil öncesi son
uzun gecede AKP’nin emekli millet-
vekillerinin maaşlarõnõn arttõrõlmasõ
için de girişimde bulunduğu ortaya çõk-
tõ. AKP’nin girişimi, CHP’nin karşõ
çõkmasõ üzerine sonuçsuz kaldõ.
AKP, emekli milletvekillerinin ma-
aşlarõna zam yapõlmasõ düşüncesinden
vazgeçmiyor. Daha önce Genel Sağ-
lõk Sigortasõ ve Sosyal Güvenlik Ya-
sasõ’nõn görüşmeleri sõrasõnda emek-
li milletvekillerinin maaşlarõnõ arttõr-
mak isteyen AKP, tepkiler üzerine ge-
ri adõm atmak zorunda kalmõştõ. AKP,
TBMM Genel Kurulu’nun sabah
03.00’e kadar çalõştõğõ tatil öncesi
son gününde zam önergesini tekrar
gündeme getirdi.
AKP, Ceza Muhakemesi Yasa-
sõ’nda askerlerin sivil mahkemelerde
yargõlanmasõ yönünde değişiklik yap-
tõğõ gün “torba yasa” olarak nitelen-
dirilen Bütçe Kanunlarõnda Yer Alan
Bazõ Hükümlerin İlgili Kanun ve Ka-
nun Hükmünde Kararnamelere Ek-
lenmesine İlişkin Yasa Tasarõsõ’nõn gö-
rüşmeleri sõrasõnda muhalefet parti-
leriyle önerge üzerinde yoğun bir te-
mas trafiği yürüttü.
AKP Grup Başkanvekili Bekir Boz-
dağ, tasarõnõn 48. maddesine bu yön-
de bir ek geçici madde eklenmesi için
girişimlerde bulundu.
48. madde görüşülürken birleşime 15
dakika ara verilmesine karşõn yürütü-
len temaslar nedeniyle bu süre 50 da-
kikayõ buldu.
Başbakan Recep Tayyip Erdo-
ğan’õn da “Muhalefet de kabul
ederse olur” dediği, bunun üzerine
Bozdağ’õn CHP Grup Başkanvekili
Hakkı Süha Okay ve MHP Grup
Başkanvekili Mehmet Şandır ile
görüştüğü öğrenildi. CHP’li Okay’õn
destek vermemesi üzerine bu giri-
şimden sonuç alõnamadõ.
‘Vergi kaçırana da geldi’
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DP Genel Başkan Yardõmcõsõ Dr. Ay-
tun Çıray, AKP hükümetinin son anda çõkardõğõ askerlerin sivil yargõda
yargõlanmasõyla ilgili yasaya “naylon fatura affını” da eklediğini belirtti.
Çõray, yaptõğõ açõklamada, “Yani, yolsuzlukları önleme yasasından yol-
suzluk affı çıkmıştır. Yasanın Varlık Barışı’nı düzenleyen 45. madde-
sinde, daha önceki Varlık Barışı Yasası’nda kabul edilmeyen ve vergi
kaçakçılığı suçuna giren sahte faturalar af kapsamına alındı” dedi.
İstanbul Haber Servisi - Marmara ile Kadõ-
köy-Kartal raylõ sistemini birleştirecek olan
Ayrõlõk Çeşme İstasyonu’ndaki kazõlar sõrasõn-
da tarihi bir namazgah ortaya çõkarõldõ. Kadõ-
köy Belediyesi, Ayrõlõk Çeşme ve tarihi namaz-
gahõn bulunduğu yerde aslõna uygun olarak res-
tore edilmesi için çalõşma başlattõ.
Kadõköy İbrahimağa Mahallesi’nde bulunan ve
Marmaray Projesi kapsamõnda bir geçiş güzerga-
hõ konumundaki Ayrõlõk Çeşmesi’nin bulunduğu
alandaki tarihi dokunun ortaya çõkarõlmasõ için
başlatõlan kazõ çalõşmalarõ devam ediyor. Ayrõlõk
Çeşmesi ve çevresi, Osmanlõ padişahlarõnõn ordu-
larõyla savaş seferine çõkarken aileleriyle vedalaş-
tõklarõ yer olarak biliniyor. Kadõköy Belediyesi
Strateji Müdürü Şule Onur, çeşmenin bulunduğu
yerde korunmasõ durumunda Marmaray’õn güzer-
gahõnõn değiştirilmesi gerektiğini belirterek, son
kararõ İstanbul 5 No’lu Anõtlar Koruma Kuru-
lu’nun vereceğini söyledi. Onur “1600’lü yıllar-
da yapıldığı tahmin edilen Ayrılık Çeşmesi’nin
İbrahimağa’da bulunan yerinin orijinal yeri
olup olmadığı tartışma konusuydu. Bazı araş-
tırmacılar çeşmenin ilk yapılan yerinin burası
olduğunu gösteriyor. Kazılarda toprak altı ça-
lışmalarda çeşmenin yanında bulunan namaz-
gah da ortaya çıkarıldı. Bu kazı ile çeşmenin
orijinal yerinin şu an bulunduğu yer olduğu
kesinleşti. Çeşmeyi akar hale getirip, Kadıköy-
lüler’e armağan edeceğiz” diye konuştu.
Çeşmenin tarihçesi
Padişah 4. Murat’õn Bağdat Seferi’ne çõkõ-
şõndan itibaren Ayrõlõk Çeşmesi olarak anõlma-
ya başlanan noktada, daha sonraki Osmanlõ pa-
dişahlarõ, Topkapõ Sarayõ’ndan Üsküdar’a ge-
çer, Üsküdar’dan Menzilhane-Karacaahmet
Türbesi istikametini takip ederek Ayrõlõk Çeş-
mesi’nin başõna gelirdi. Buradaki Haydarpaşa
ve İbrahimağa Çayõrõ’nda talim yapan askerle-
riyle buluşan padişahlar, ailelerle vedalaştõktan
sonra Anadolu’ya sefere çõkarlardõ.
TARİHİ NAMAZGÂH BULUNDU
Marmaray
Projesi yine
tarihe takıldı
Kadõköy Belediyesi Strateji Müdürü
Onur, Ayrõlõ Çeşme’nin bulunduğu yerde
korunmasõ durumunda Marmaray’õn güzer-
gâhõnõn değiştirilmesi gerektiğini belirte-
rek, son kararõ İstanbul 5 No’lu Anõtlar
Koruma Kurulu’nun vereceğini söyledi.
NAMSA’yla
görüşmeler başladı