21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 1 MAYIS 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Konuşma Sırası Kimlerde? Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ’un önceki gün düzenlediği “Basınla Sohbet” toplan- tısında yaptığı açıklamalar içinde, “Bunlara ne ge- rek vardı? denilebilecek tek tümce yoktu. Tam aksine, Başbuğ o ünlü kontrgerilla döne- minin gündeme getirmiş olduğu bir savaş duru- munda işgale uğrayan yerlerde kullanılmak ama- cıyla yeraltında saklandığı söylenen silahlarla il- gili önceki güne kadar hiç ayıklanmamış olan şey- leri de söyledi. “Özel Kuvvetler’in gömülü silahları vardı, alınan kararla 1998’e kadar, hepsi depolara alındı. TSK’nin hiçbir yerde gömülü silah ve mühimma- tı yoktur” dedi. Öylece, Bülent Ecevit’in 1980 öncesinde Gü- müşhane ya da Bayburt’ta karşılaştığı bir ko- mutanla sohbet ederken öğrenerek gündeme ge- tirdiği toprak altında saklanan silahlar için yaptı- ğı eleştirilerin, 12 Eylül’den sonra silahlı kuvvet- ler tarafından değerlendirilerek gereken düzen- lemenin yapılmış olduğunu da öğrenmiş olduk. Yanıt verme sırası... Ya Ankara’da Gölbaşı ve İstanbul’da Poy- razköy’de yapılan kazılarda ve Ümraniye’de bu- lunan silah ile mühimmatın kimin malı olduğu ile ilgili sorular? O sorular, önceki günkü basın toplantısında de- ğil, daha önceki günlerde gazete ve televizyon ha- berleri ya da yorumları ile “askere” yöneltilmişti. Dahası, geciken yanıt nedeni ile kimi zihinlerde, ye- ni düğümlere de neden olduğu söylenebilirdi. Bağbuğ, sadece “soruşturma kapsamında bu- güne kadar bulunan 45 adet silahın hiçbirisinin TSK’nin envanterinde olmadığını söylemekle ye- tinmemiş.. Makine Kimya Kurumu’nca üretilmiş olan bu silah ve mühimmattan önemli bir bölümünün Em- niyet Genel Müdürlüğü’ne verilmiş olduğunu da hatırlatmak gereğini duymuş. Şimdi gözlerin İçişleri Bakanlığı’na ve özellik- le Emniyet Genel Müdürlüğü’ne çevrilmesi do- ğaldır. Silivri’deki 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin ya da Beşiktaş’taki özel savcıların kendilerine düşen görevin gereğini yerine getirmelerini bek- lemeden, özellikle bu soruşturma ile ilgili olarak her gün sütunlar dolusu yayın malzemeleri edi- nen meslektaşlarımız, o sorunun yanıtını bu iki makamdan alıp yayımlamalıydılar. Sayın Bakan niçin susmuş? Tabii, meslektaşlarının, başta emekli paşalar olmak üzere “tutuklu statüsünde olan muvazzaf veya emekli askerlerin, askeri hastanelere sevk işleminin, mevcut mevzuata göre Adalet Bakan- lığı’nın gözetiminde yapıldığı” gerçeğine basınla sohbetinde yer ayırmış olan Başbuğ’un açıkla- masından sonra, Adalet Bakanı’nın bugüne ka- dar bu konudaki yayınlar karşısında niçin gerçe- ği söylemediğini de sorgulamayı, objektif gaze- teciliğin kaçınılmaz gereği saymalıdırlar. Söz konusu silah ve mühimmatın kaynağının TSK’de bulunmadığını, “tutuklu statüsünde bulu- nan emekli ya da muvazzaf askerlerin” GATA’ya sevk işleminin adresinin yine aynı birimin değil, Adalet Bakanlığı olduğu gerçeklerini Mısır’daki Sa- ğır Sultan bile artık duymuş olduğuna göre, tüm bu konularda basını bilgilendirme sırası, sayın bakan- lara ya da doğrudan Sayın Başbakan’a gelmiş de- ğil midir? Tane tane ve serinkanlı konuşarak. Bir açıklama üstüne Almanya’dan getirtilen Deniz Feneri dosyası- nın iki devlet arasındaki sözleşmeler uyarınca ay- nı zamanda Türkçeye çevrilerek gönderildiğini, bu doğrultuda açıklama yapan Frankfurt Savcı- lığı Basın Sözcüsü’nün Hürriyet gazetesindeki demecine dayanarak yazmıştım.. O yazıda bu konuda bugüne kadar dosyaların Türkçeye çev- rildiği için henüz soruşturma aşamasına girilme- diğini söyleyen Sayın Adalet Bakanı’nı eleştiren bölümler için, Bakanlık Basın Müşavirliği yazılı bir yanıt gönderdi. Sayın Bakan’ın bu konuda ay- nı gün kendisini eleştiren CHP Genel Başkanı Sayın Baykal’a Anadolu Ajansı kanalı ile verdiği iki sayfalık yanıtın da eklendiği açıklama, Frank- furt Savcısı’nı yalanlamıyor. Eldeki Türkçe çevri- li dosyanın doğru çeviri olup olmadığının karşı- laştırma yöntemi ile incelendiği söyleniliyor. Üç ay demek ki böyle bir karşılaştırma nedeni ile geçmiş. Sayın Şahin, daha gerçekçi ve inandırı- cı bir mazeret bulabilirdi. Faks: 0 216 302 82 08 [email protected] CHP lideri Deniz Baykal açõklamanõn ve altõ çizilen sorularõn çok önemli olduğunu vurguladõ. Baykal, “Basõn bu sorunun arkasõndakileri iyi takip etmeli, dikkat çekmeli” şeklinde konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ’un “çok anlamlı değerlendir- meler yaptığını, imalı sorular sorduğunu” söyledi. CHP Merkez Yönetim Kuru- lu’nun önceki gün Genelkurmay Başkanõ Başbuğ’un açõklamalarõ- nõn ardõndan yaptõğõ toplantõda son gelişmeler değerlendirildi. Edinilen bilgiye göre, CHP lideri Baykal açõklamanõn ve altõ çizilen sorula- rõn çok önemli olduğunu vurguladõ. Başbuğ’un açõklamalarõna dikkat çeken Baykal, “Silahlar bizim de- ğil, dedi. Kimin bilemem... Ama çok anlamlı değerlendirmeler yaptı. Bu lav silahlarõ kullanõlõnca boruya döner, dedi. Bu borularõ neden birileri ambalajlar, gömer, diye sordu. Bunun hiçbir anlamõ yok, silah değil, mühimmat değil, sadece boru, dedi. Bu imalı soru çok önemliydi. Basın bu sorunun arkasındakileri iyi takip etmeli, dikkat çekmeli” dedi. CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, “Yeterince açık konuştu. Kullanılmış lav silahlarını göm- mek kadar saçma bir iş olmadığı- na değindi. Buna gerek duyması- nın sebebi, birtakım basın tarafın- dan ordunun ima yoluyla da olsa suçlanmasıdır. Bir anlamda sa- vunma yapmıştır. Silahları göm- mediklerini söylemiştir. Şimdi bü- tün sorumluluk o silahları bulan, arama yapanlardadır. Bu silahla- rın sahiplerini bir an önce bulma- ları gerekiyor. Muhatap kimse, yanıt verme durumu ondadır. Gizlilik kararına rağmen, futbol maçı gibi canlı yayınlarla silah arama işlemi yaparak suç işleyen- ler artık sorulara yanıt vermelidir” görüşünü dile getirdi. CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Genelkurmay Başkanõ Orge- neral İlker Başbuğ’un “Silahlar bizim değil” dediğine dikkat çeke- rek “Aklõmõza gelen, bu silahlar herhalde emniyet bünyesinden kaynaklanan silahlardõr. Aradan 24 saat geçmesine karşõn, emniyet ve hükümetin hiçbir açõklama yap- mamasõnõ dikkatinize sunuyorum. Silahlarõn, emniyetten mi ya da her nereden kaynaklandõysa bunu açõklamak, hükümet ve emniyetin sorumluluğudur” diye konuştu. Başbuğ’un açõklamalarõyla spekü- lasyonlarõn önünü kestiğini söyle- yen Kart, “Bu açõklamanõn çok önce yapõlmasõ gerekirdi” dedi. Kart: Silahlar herhalde emniyetten Başbakan’a göre ‘ekonomi ayakta’ ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Başbakan Tayyip Erdoğan, dün ak- şam televizyonlarda ya- yõmlanan “Ulusa Sesleniş” konuşmasõnda hükümetin ekonomik krizi en iyi şe- kilde yönettiğini ileri sür- dü. Erdoğan, “Bazõ insan- larõmõz işlerini kaybetmiş, bazõ sektörlerimiz sõkõntõlõ bir dönem yaşamõştõr. Bü- tün bunlar doğrudur, ama bir doğru vardõr ki Türk ekonomisi dimdik ayakta kalmõştõr” dedi. Rumlardan rektöre baskı GAZİMAĞUSA (AA) - Doğu Akdeniz Üni- versitesi (DAÜ) Rektörü Prof. Ufuk Taneri’nin, Bo- logna süreci ile ilgili ola- rak Belçika’nõn Leuven kentinde yapõlan Bakanlar toplantõsõna katõlmasõ, Rum heyeti tarafõndan en- gellenmek istendi. Toplan- tõya, Türkiye Milli Eğitim Bakanlõğõ heyetinde uz- man olarak katõlan Tane- ri’den, toplantõ sekreterya- sõnca, Kõbrõs Rum heyetin- de yer almasõ istendi. Ta- neri, toplantõyõ terk etti. 1 kişiye 1 milyon 104 bin ANKARA (AA) - Süper Loto çekilişinde kazandõran numaralar, “13, 26, 28, 43, 50, 54” olarak belirlenirken 6 bi- len bir kişi, 1 milyon 104 bin 352 TL 10 Kr ikrami- ye kazandõ. Çekişte 5 bi- lenler 4 bin 867 TL 50’şer Kr, 4 bilenler 88 TL 35’er Kr, 3 bilenler ise 6 TL 90’ar Kr ikramiye alacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bahar aylarõyla birlikte eylemlerini yoğunlaş- tõrma arayõşõ- na giren bö- lücü terör ör- gütü PKK’ye yönelik sõnõr ötesi ha- va harekâtõ gerçekleştiril- di. Türk Hava Kuvvetleri’ne ait uçaklar Zap ve Avaşin-Basyan bölgelerindeki kamplarõ vurdu. Bölücü terör örgütünün saldõrõlarõna karşõ yurtiçinde operasyonlar aralõksõz sü- rerken, sõnõr ötesi hava harekâtõ da gerçekleş- tirildi. Diyarbakõr Lice bölgesinde bir zõrhlõ per- sonel taşõyõcõya tuzaklanmõş patlayõcõyla saldõrõlmasõnõn ardõndan aynõ gün Türk jetleri Irak’õn kuzeyine hava ha- rekâtõ gerçekleştirdi. Aynõ zamanda Genelkurmay Başka- nõ Orgeneral İlker Başbuğ’un basõn toplantõsõnõn da yapõldõğõ önceki günün akşamõ ve dün sabah saatlerinde Türkiye sõ- nõrõna yakõn bölgelerdeki örgüt kamplarõ havadan etkili vu- ruldu. Genelkurmay’dan yapõlan açõklamada “İcra edilen harekâtta, her zaman olduğu gibi sadece PKK/Kongra Gel terör örgütü hedef alınmış, sivil halkın olumsuz et- kilenmemesi için gerekli hassasiyet gösterilmiştir” denildi. DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Diyarbakõr ve Hakkâri’de 10 askerin şehit olmasõ üzerine bölgedeki ope- rasyonlar sõklaştõrõldõ. Tunceli merkeze bağlõ Eğriyamaç köyünde yürütülen operasyon sõrasõnda teröristlerin yer- leştirdiği bombayõ uzaktan kumandayla patlatmasõ sonu- cu 2 uzman çavuş yaralandõ. Yaralõlar heli- kopterle Elazõğ Askeri Hastanesi’ne kaldõrõ- lõp tedavi altõna alõnõrken sağlõk durumlarõnõn iyi olduğu belirtildi. Güvenlik güçleri, aynõ böl- gede ikinci bir el yapõmõ uzaktan kumandalõ bombayõ tespit ederek etkisiz hale getirdi. Pü- lümür ilçesinde de teröristlerin askerlerin geçiş yoluna döşediği bir bomba imha edildi. Operasyonlarõn Hozat, Çemişgezek, Pülümür, Nazimiye, Munzur Vadisi, Geyiksuyu bölgelerinde sürdürüldüğü bildirildi. Hakkâ- ri’de geniş çaplõ bir operasyon başlatõldõ. Çukurca ilçe- sinde de askeri birlikler Irak sõnõrõna top atõşõ yaptõ. ‘Ergenekon’ ABD terör raporunda ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - ABD Dõşişleri Bakanlõğõ ta- rafõndan dün yayõmlanan “2008 Ülke Terör Ra- porları” belgesinde, Ergenekon soruşturmasõna yer verilerek davanõn ayrõntõlarõnõn bulanõk olduğu gö- rüşü belirtildi. Raporda aralarõnda askeri yetkili- lerin, bürokratlarõn, politikacõlarõn, gazetecilerin ve yeraltõ dünyasõndan isimlerin bulunduğu iddia edilen Ergenekon isimli bir örgüte yönelik so- ruşturmanõn 2007’de başladõğõ ve 2008 yazõna ka- dar tutuklamalarõn sürdüğü ifade edildi. Raporda “Ergenekon üyesi olduğu iddia edilen kişiler te- rorizm suçlamalarının da dahil olduğu bir di- zi suçtan dava edildiler. Buna karşın davanın ayrıntıları bulanık ve Ergenekon’un terör ör- gütü olup olmadığı yıl sonuna kadar tartışmalı kaldı” ifadeleri kullanõldõ. Raporda Türkiye’de faaliyet gösteren terör ör- gütleri arasõnda “Kürt milliyetçileri, El-Kaide, Marksist-Leninist ve Çeçen yanlısı” gruplar sayõldõ. Türkiye’de en çok göze çarpan terör örgütünün PKK olduğu ifade edilen raporda PKK’nin Kuzey Irak’ta- ki üslerden yönetildiği ve Türk güvenlik güçlerini hedef aldõğõ belirtildi. TAK örgütünün de geçen üç yõlda pek çok Türk’ün ölümüne neden olduğu be- lirtildi. Raporda daha önce bilinmeyen Marksist, an- ti-emperyalist ve Yahudi karşõtõ bir terör örgütü Dev- rimci Karargâh’õn da İstanbul’da saldõrõlarda bu- lunduğu ifade edildi. Raporda El-Kaide’nin Türki- ye’de saldõrõlarõnõ sürdürdüğü belirtildi. Türk ya- salarõnda “terör” tanõmõnõ yapõlõrken yalnõzca Türk vatandaşlarõ ve Türk devletine yönelen saldõrõlarõn sayõldõğõnõn ifade edildiği raporda bu tanõmõn Tür- kiye’nin yasak getirme, tutuklama ve dava etme ye- teneklerini sõnõrlayabileceği eleştirisi getirildi. PKK’ye hava operasyonu Hava Kuvvetleri’ne ait uçaklar Zap ve Avaşin-Basyan bölgelerindeki kamplarõ vurdu 2 UZMAN ÇAVUŞ YARALANDI Baykal, Genelkurmay Başkanõ’nõn sözlerinin arkasõndakilerin iyi takip edilmesi gerektiğini söyledi Vasat’ta 7 tutuklama ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Dinci te- rör örgütü Vasat’a yönelik operasyonda gözaltõna alõnan 8 kişiden 7’si tutuklandõ. Zanlõlardan E.A. savcõlõk tarafõndan serbest bõrakõldõ. Tutuklanma- larõ istemiyle Nöbetçi Ağõr Ceza Mahkemesi’ne sevk edilen N.U, A.B, A.S, S.Ö, M.Ö, T.A. ve H.K, ‘terör örgütü üyesi olmak’, ‘ruhsatsõz silah bulundurmak’ ve ‘terör örgütü kurmak’ suçlama- larõyla tutuklandõ. Örgütün Adana sorumlusu ol- duğu savlanan N.U’nun, örgütün sözde lideri Şah Merdan Sarõ ile örgütü yeniden yapõlandõrmaya çalõştõğõ öne sürüldü. Zanlõlarõn örgüte kaynak yaratmak amacõyla kurban derisi topladõklarõ, kermes düzenledikleri, kitap satõşõ yaptõklarõ ve bağõş organizasyonlarõ düzenledikleri bildirildi. DTP operasyonu: 14 gözaltı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - DTP’ye yönelik sürdürülen operasyonlar kapsa- mõnda bazõ ev ve işyerlerine düzenlenen operas- yonlarda Hakkâri’de 10, Batman’da ise 4 kişi gözaltõna alõndõ. DTP Diyarbakõr Yenişehir İlçe Örgütü operasyonlarõ ağõzlarõnõ siyah bantla kapa- tõp oturma eylemi yaparak protesto etti. Silivri’de kazı çalışması İstanbul Haber Servisi - Ergenekon soruş- turmasõnõ yürüten savcõlarõn talimatõyla, dün Si- livri Büyükçavuşlu’da kazõ çalõşmasõ başlatõldõ. Kazõda bulguya ulaşõlmamasõ üzerine kazõlara bugün devam edilmek üzere ara verildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda savcõlara tanõk olarak ifa- de verdiği ortaya çõkan eski Genelkurmay Başkanõ emekli Orgeneral Hilmi Özkök, dün Genelkurmay Karargâhõ’nda Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İl- ker Başbuğ’a sürpriz ziyarette bulundu. Genelkurmay Başkanlõğõ internet sitesinde dün yer alan bilgi notunda, “24’üncü Genelkurmay Başkanı (E) Orgeneral Hilmi Özkök, 30 Nisan 2009 saat 15.00’te, Genelkurmay Başkanı Orge- neral İlker Başbuğ’a ziyarette bulunmuşlardır” denildi. Görüşmenin Başbuğ’un önceki gün düzen- lediği basõn toplantõsõnda Ergenekon soruşturmasõna ilişkin görüşlerini dile getirmesinin ardõndan yapõl- masõ dikkat çekti. Özkök’ün, geçen hafta İzmir’de Ergenekon soruşturmasõnõ yürüten özel yetkili sav- cõlar Zekeriya Öz ile Fikret Seçen’e tanõk olarak ifade verdiği ortaya çõkmõştõ. İzmir Adliyesi’ndeki bir odada gerçekleşen ifade işlemi 8 saat sürmüş, Özkök daha sonra savcõlarla birlikte öğle yemeği yemişti. Öz’ün, ifade almak üzere İzmir’e giderken dikkat çekmemek için önce Bursa’ya oradan da İz- mir’e geçtiği ortaya çõkmõştõ. Özkök, “Tanık ola- rak görevimi yerine getirdim” açõklamasõnda bu- lunmuştu. Tanõk olarak ifadesine başvurulmasõnõn beklenen bir durum olduğunu ifade eden Özkök, açõklamasõnda şu görüşlere yer vermişti: “Bana de- vam eden soruşturmaya yönelik, ihtiyaçları olan bilgilerle ilgili sorular sordular. Ben de bildikle- rimi objektif olarak ifade ettim.” Özkök, Baş- buğ’un, 14 Nisan’da İstanbul’daki Harp Akademile- ri Komutanlõğõ’nda yaptõğõ Yõllõk Değerlendirme Toplantõsõ’na davetli olduğu halde, “İzmir’de yaşa- dığını” gerekçe göstererek katõlmamõştõ. Özkök’tenBaşbuğ’aziyaret Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinde eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök’ün şeref defterini imzalarken Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ile birlikte çekilmiş fotoğrafı yer aldı. Ergenekon soruşturmasõnda tanõk olarak bildiklerini anlatan Özkök’ün, Başbuğ’u önceki gün yaptõğõ açõklamalardan sonra ziyaret etmesi dikkat çekti Başbuğ’a tepki DTP: Meclis iradesinin katliamõ ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Genelkur- may Başkanõ Orgeneral İl- ker Başbuğ’un, isim ver- meden “DTP ile aynı çatı altında olmamak için Meclis’e gelmedikleri” yönündeki açõklamasõna DTP’den sert tepki geldi. DTP Grup Başkanvekili Selahattin Demirtaş, Baş- buğ’un partileriyle ilgili “bilinen görüşleri” söyle- diğini savunarak “Bir Ge- nelkurmay Başkanı’nın bir siyasi partiyi açık he- def gösteren, politikasını sorgulayan duruş ortaya koyması, demokrasinin ve Meclis iradesinin katlia- mıdır” dedi. Türkiye’de ordunun siyaset üzerindeki etkisinin kimse tarafõndan inkâr edilmediğini kayde- den Demirtaş, askerlerin kendilerini “rejimin temi- natı olarak görmekten hoşnut olduğunu” ileri sürdü. Siyaseti ve parla- mentoyu ilgilendiren konu- larda ordunun görüş belirt- mesinin Türkiye’de demok- rasinin yerleşmesi ve ku- rumsallaşmasõnõ engelleye- ceğini kaydeden Demirtaş, “Ordunun bu tutumunu değiştirmesi Türkiye açı- sından kazanım olacaktır. Ordu artık siyaset üzerin- deki vesayet anlayışından vazgeçmelidir” dedi. ‘Başbuğ imalõ sorular sordu’ Davanõn ayrõntõlarõnõn bulanõk olduğu ve ‘terör örgütü’ olup olmadõğõnõn tartõşõldõğõ belirtildi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle