22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada lan Heybeliada’daki Ruhban Okulu’nu açın, dedi. Anayasaya aykırı isteğe hükümetin verdiği yanıt -şayet önceki gün- yapılan açıklama gibiyse, Oba- ma koşa koşa gittiği Fener Rum Patriği Barthole- meos’a; “Üstelik parlamentoda Ruhban Okulunu aç- malarını istememe karşın bir değişiklik olmayacağı- nı ve hükümette bu konuda bir çalışma olmadığını öğ- rendiğini” iletmiştir herhalde. Türkiye’nin Ermenistan’a uyguladığı politikalarda yumuşama işaretleri hâlâ gündemdeki sıcak yerini ko- ruyor. Başbakan’ın ayaküstü açıklamasına göre “Azer- baycan ile Ermenistan arasındaki sıkıntı (Ermenilerin işgal ettiği Azeri toprağı Karabağ sorunu) aşılmadı- ğı takdirde Türkiye ile Ermenistan arasındaki süreci aşmak zorlaşacak.” Bu açıklamalar alaturka yönetim anlayışını yansı- tıyor. Ulusal ve önemli sorunları ayaküstü, yeni sorular çağrıştıran biçimsellik içinde açıklar gibi olmak; alaturka bir davranış. Demokrasimiz eleştirildi mi mangalda kül bırak- mıyoruz. Ama söz Batılı demokrasilerde basınla ilişkilerde- ki uygulamalara gelince ilgili bilgili yetkili çevreleri ara ki bulasın. Dışişleri Bakanlığı ve bir bakanı var. Hemen bütün Batı demokrasilerinde ABD Başkanı gibi önemli bir devlet adamının ziyaretinden sonra, bakanlık sözcüsü veya bakan, gazetecilerle bir araya gelir. İkili görüş- melerde ele alınan konularla ilgili açıklamalar yapa- rak kamuoyunu bilgilendirir. Bizde ise hükümet böyle bir anlayışa sahip ola- madığı için kamuoyunu aydınlatma, medyadaki ki- mi yerde söylentilere ya da şuradan buradan edini- len kıytırık bilgilere dayanıyor. Ruhban Okulu ile Ermenistan konusunda olduğu gibi medya kimi önemli, ulusal konuları aydınlatmak için çaba harcıyor. Hükümet ise işine gelirse doğruluyor, işine gel- mezse ya olayı saptırıyor ya da yalanlıyor. Davos’tan sonra; NATO içinde NATO’ya dikleşen RTE’nin davranışları Türkiye’ye AB üyeliğine yakış- mayan bir ülke olduğu damgası vurulmasını sağladı. Avrupa basınındaki yorumlar, “Türkiye’nin NATO zirvesindeki tavrıyla zaten kendisine karşı olan dev- letleri daha fazla kötümserliğe ittiğini” belirtiyor. Kimileri ise Türkiye’nin ayağına kurşun sıktığını ya- zıyor. Rasmussen Türkiye’ye ödün vermediğini söylü- yor. Hz. Muhammed’e hakaret eden karikatürlerin kopyaları Danimarka’da satışa çıkarılıyor. Ne af diliyor Danimarka ne de terör örgütünün se- si Roj TV’nin kapatılacağından söz ediyor. Varsın böyle olsun. İçimizdeki RTE’ye baygın yalakaların övgüleri… Tür- kiye, ılımlı İslamı reddetmek dışında Obama’dan ne aldı ne verdi hesabını yapamayan bir ana muhale- fet partimiz ve medyamız var ya: Obama’nın yumuşacık ifadelerle kimi dayatmala- rını tartışmak… nemize gerek! Bizim Ergenekonumuz var ya, yeter de artar bile. Örneğin KKTC’de Ankara ile her açıdan halvet olan bir başbakan, adı da Ferdi Sabit Soyer. Erken se- çimleri yitirmesine iki hafta kala Ergenekon iddia- namesinde suçlanmayan ama adı geçti diye Rauf Denktaş... seçimlerde çoğunluğu kazanacağından söz edilen ana muhalefet partisi lideri Derviş Eroğ- lu için savcılığa suç duyurusunda bulunuyor. Anavatandan sonra Ergenekon soruşturmasının hu- kuksal değil, siyasal bir açılım olduğu böylece yav- ru vatandaki iktidar uygulamalarıyla kanıtlanmış oluyor. Evet, evet! Nihayet AKP, KKTC’yi de kendine ben- zetmiş oluyor. İstanbul PB 15 Edirne PB 20 Kocaeli PB 17 Çanakkale PB 17 İzmir PB 22 Manisa PB 22 Aydın B 23 Denizli Y 21 Zonguldak PB 12 Sinop PB 12 Samsun PB 12 Trabzon B 11 Giresun PB 10 Ankara B 18 Eskişehir B 17 Konya B 15 Sıvas PB 12 Antalya B 22 Adana PB 23 Mersin PB 22 Diyarbakır B 19 Şanlıurfa B 21 Mardin B 19 Siirt B 17 Hakkâri Y 9 Van Y 10 Kars Y 9 Oslo PB 9 Helsinki B 4 Stockholm B 16 Londra Y 16 Amsterdam PB 21 Brüksel PB 22 Paris Y 18 Bonn Y 22 Münih PB 22 Berlin B 20 Budapeşte B 23 Madrid Y 16 Viyana PB 21 Belgrad PB 23 Sofya Y 18 Roma PB 19 Atina PB 19 Zürih PB 21 Moskova B 5 Aşkabat Y 18 Astana PB 8 Taşkent Y 21 Bakû Y 5 Bişkek PB 24 Tiflis PB 19 Kahire B 23 Şam PB 22 Ülke geneli parçalı ve çok bulutlu, Göl- ler Yöresi, Doğu Anadolu’nun doğusu ile Rize, Artvin, De- nizli, Muğla, Uşak, Afyonkarahisar ve Antalya’nın kuzey il- çeleri yağışlı geçe- cek. Hava sıcaklı- ğında önemli bir de- ğişiklik olmayacak. SAYFA CUMHURİYET 10 NİSAN 2009 CUMA 8 HABERLERİN DEVAMI ABD ‘ilişkileri normalleştirin’ baskõsõnõ arttõrõrken, Rusya yeni proje ile ortaya çõktõ BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA - ABD, Türkiye’ye yönelik “Erivan-Ankara iliş- kilerini normalleştirin” baskõ- sõnõ arttõrõrken, Rusya da Türki- ye üzerinden Ermenistan’a yö- nelik yeni bir enerji projesi ile or- taya çõktõ. Ankara’nõn sõnõrlarõn açõlmasõ ve karşõlõklõ olarak dip- lomatik temsilciliklerin faaliye- te geçmesini de kapsayan Er- menistan açõlõmõnõ kendisi için de fõrsat olarak gören Moskova yö- netimi, hükümetin söz konusu açõlõmõ uygulamaya koymasõndan önce, İsrail’e kadar uzatõlmasõ ön- görülen 2. Mavi Akõm projesinin bir başka hatla Türkiye üzerinden Ermenistan’a bağlanmasõnõ gün- deme getirdi. Türkiye ile Rusya arasõnda do- ğalgaz diplomasisi giderek hõz ka- zanmaya başladõ. Moskova’dan Ankara’ya ulaşan bilgilere göre ABD Başkanõ Barack Oba- ma’nõn Ankara’ya yaptõğõ ziya- ret öncesinde Türkiye üzerinden İsrail’e kadar uzatõlmasõ öngö- rülen 2. Mavi Akõm’õn faaliyete geçirilmesi için mutabakata va- rõlmasõyla Rusya bu kez Erme- nistan’a yönelik bir proje ile or- taya çõktõ. Söz konusu proje çer- çevesinde Rusya, Türkiye üze- rinden geçirmeyi planladõğõ 2. Mavi Akõm hattõndan İsrail’in ya- nõ sõra Ermenistan’a da doğalgaz vermeyi hedefliyor. Proje için gerekçe olarak “SSCB döneminde eski tekno- loji ile yapılan ve Rusya’dan Gürcistan üzerinden Ermenis- tan’a uzanan doğalgaz boru hattının zamanla yıpranmış ol- ması ve Tiflis ile Moskova ara- sında çok ciddi sorunların bu- lunması” gösterildi. 8 Ağustos 2008’de yaşanan savaşõn ardõn- dan Gürcistan güzergâhõnõn gü- vensiz olduğunu düşünen Rusya, Ermenistan’a daha güvenli bir gü- zergâh üzerinden doğalgaz ver- mek istiyor. Çünkü savaş sonra- sõ, Tiflis yönetiminin mevcut hattõn işleyişini zora soktuğu bi- liniyor. Yapõlan değerlendirmelere gö- re Ankara ile Erivan arasõndaki ilişkilerin normalleşmesi duru- munda, 2. Mavi Akõm üzerinden Ermenistan’a çekilecek hat, Gür- cistan üzerinden geçen mevcut hattan daha güvenli olacak. Pro- jenin ayrõntõlarõnõn resmi olarak Türk yetkililere henüz iletilme- diği, Moskova yönetiminin An- kara’nõn Ermeni açõlõmõnõ yaşa- ma geçirmesini beklediği, proje- nin Ermenistan ayağõnõn daha sonra resmi olarak gündeme ta- şõnacağõ öğrenildi. Projenin ya- şama geçirilmesi için hem Tür- kiye ile Rusya arasõnda hem de Türkiye ile Ermenistan arasõnda anlaşma yapõlmasõ gerekiyor. Gazprom Başkanõ Aleksey Miller, Türkiye’de yaptõğõ te- maslarõn ardõndan Rusya Baş- bakanõ Vladimir Putin’le bir araya gelmiş, Türkiye’nin iste- diği ek doğalgazõ ve 2. Mavi Akõm projesini masaya yatõr- mõştõ. Moskova yönetiminin, Obama’nõn Ankara’da vermiş olduğu “Türkiye, Ermenistan ile ilişkilerini normalleştirsin” mesajõ ile eşzamanlõ olarak söz konusu projeyi ortaya atmasõ dikkat çekerken, “Rusya, Kaf- kaslar’da ön almaya çalışı- yor” yorumlarõ yapõldõ. İstanbul Haber Servisi - Mõsõr Çarşõsõ’nda- ki patlamayla ilgili 2 kez yargõlanan ve beraat eden sosyolog Pınar Selek’in 3. kez hâkim karşõsõna çõkarõlmak istenmesi aydõnlarõn tep- kisine neden oldu. Yapõlan ortak açõklamada, “Bu, dehşet uyandıran bir süreçtir. Davanın hukuk da- vası olmaktan çıktığı kaygısını taşıyoruz” denildi. 2 kez beraat ettiği Mõsõr Çarşõsõ’ndaki patlamayla ilgili davada, müebbet hapis iste- miyle yeniden yargõlanmak istenen yazar ve sosyolog Põnar Selek’e destek için dün Beyoğ- lu’ndaki Amargi Kitapevi’nde bir toplantõ dü- zenlendi. Toplantõya, gazetemiz yazarlarõ Şükran Soner ile Zeynep Oral’õn yanõ sõra PEN Türkiye Başkanõ Tarık Günersel, oyun- cular Jülide Kural, Mahir Günşıray ve Türk Tabipleri Birliği Başkanõ Gençay Gürsoy gibi çok sayõda aydõn, yazar ve sivil toplum kuru- luşu temsilcisi katõldõ. Hazõrlanan ortak açõklamayõ okuyan Kural, Selek’in yaşamõnõ ezilenlerin, ötekileştirilenle- rin, mağdurlarõn haklarõnõ korumaya ve barõşa adadõğõnõ belirterek “Bizler, bu ülkede yaşa- yan akıl, vicdan, sağduyu sahibi insanlar olarak, gözümüzün önünde cereyan eden bu davanın, hukuk davası olmaktan çıktığı kaygısını taşıyoruz” dedi. Selek hakkõnda 11 yõldõr “karalama kampanyası” yürütüldüğü- ne dikkat çeken Kural, “Pınar Selek değil bomba koyarak insanların ölümüne yol aç- mak, karıncayı bile incitemez. ” diye konuş- tu. Kural’õn ardõndan PEN Türkiye adõna ha- zõrlanan ortak açõklamayõ okuyan Tarõk Gü- nersel ise Selek’in yeniden yargõlanacağõ ha- berinin “sarsıcı ve üzücü” olduğunu ifade et- ti. Günersel, “ Topluma sorumluluk duyan Pınar Selek, ciddi sorunların çözümüne katkı için didinen örnek bir yurttaştır. PEN, Pınar Selek gibi bir üyesi olduğu için kıvançlıdır. Bu değerli bilginimizin bir ifti- radan ötürü fazlasıyla hırpalandığı açıktır. Aydınların eziyet gördüğü bir ülke saygı bekleyebilir mi?” dedi. YasinHayal’e ‘iyihal’indirimi TRABZON (Cumhuriyet) - Agos gazetesi yazarõ Hrant Dink cinayetinin azmettiricisi olarak yargõlanan Yasin Hayal, Trabzon’daki McDonalds’a bomba koyarak 6 kişinin yara- lanmasõna neden olmak suçundan 3 yõl 4 ay hapis cezasõna çarptõrõldõ. Mahkeme, Hayal’in “iyi hali” gibi lehine olan birçok yasa madde- sini kullanarak en az cezayõ verdi. Trabzon’da 24 Ekim 2004’te, kent merke- zindeki Atatürk Alanõ’ndaki McDonalds’õn kapõsõna bomba bõrakan Yasin Hayal, 6 kişi- nin yaralanmasõna yol açtõ. 30 Ekim 2004’te yakalanan Hayal, Trabzon Ağõr Ceza Mahke- mesi’nce “patlayıcı madde imal etme”, “patlayıcı madde atma” ve “patlayıcı mad- de atarak 6 kişinin yaralanmasına neden olma” suçlarõndan toplam 6 yõl 8 ay hapis ile bin 183 TL para cezasõna çarptõrõldõ. Yargõtay 8. Ceza Dairesi ise kararõ bozdu. Bunun üze- rine Hayal’in yeniden yargõlanmasõna başlan- dõ. Yaklaşõk 1 yõl tutuklu kaldõktan sonra tah- liye edilen Hayal, daha sonra Dink cinayetinin azmettiricisi olduğu gerekçesiyle yeniden tu- tuklandõ. McDonalds’õn bombalanmasõyla il- gili olarak Hayal’in yargõlanmasõna dün Trab- zon 1. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde devam edil- di. Duruşmaya Tekirdağ F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Hayal katõlmadõ. 3 yıl 4 ay hapis cezası Mahkeme, Yasin Hayal’e “kişilerde korku, kaygı ve panik yaratacak biçimde patlayıcı madde kullanma” suçundan önce 1 yõl hapis cezasõ verdi. Sanõğa bu suçtan verilen cezayõ iyi hali nedeniyle 10 ay hapse düşüren heyet, Hayal’e “patlayıcı madde atarak Numan Se- zai Yomralõoğlu’nun aracına zarar verme” suçundan da lehine olan eski TCK hükümleri ile iyi halini dikkate alarak 10 ay hapis ile 183 TL adli para cezasõ verilmesine hükmetti. He- yet, Hayal’i “patlayıcı madde atarak Derya Değirmenci, Gülümser Kurt, Gürcan Toprak, Merve Serdar, Özlem Araz ve Hasan Koç’u yaralama” suçlarõndan da ayrõ ayrõ 3’er ay 10’ar gün hapse mahkûm etti. Böylece, daha önce aldõğõ ceza değişmeyen Hayal, söz konu- su suçlardan toplam 3 yõl 4 ay hapis ile 183 TL para cezasõna çarptõrõlmõş oldu. Aydınlar, Pınar Selek’e sahip çıktı Yapõlan değerlendirmelere göre Ankara ile Erivan arasõndaki ilişkilerin normalleşmesi durumunda, 2. Mavi Akõm üzerinden Ermenistan’a çekilecek hat, Gürcistan üzerinden geçen mevcut hattan daha güvenli olacak. 2. Mavi Akõm Projesi’ne yeni güzergâh Cezayõ az bulan Feyzullah Ete’nin ailesi mahkemenin kararõnõ temyiz edecek Polis tekmesiyle ölüme 5 yıl İstanbul Haber Servisi - Av- cõlar’da bir parkta tartõştõğõ Fey- zullah Ete’nin göğsüne tekme ile vurarak ölümüne sebebiyet ver- diği gerekçesiyle yargõlanan po- lis memuru Ali Mutlu, sadece 5 yõl hapis cezasõna çarptõrõldõ. Cezayõ az bulan Ete’nin ailesi ka- rarõ temyiz edecek. Polis dayağõ 26 Şubat’ta yayõmlanan ABD Dõşişleri Bakanlõğõ’nõn 2008 yõ- lõ insan haklarõ raporunun Tür- kiye bölümünde de yer almõştõ. Raporda Ete’nin göğsüne tekme atan polisin adõ verilerek kefaletle serbest bõrakõldõğõna dikkat çe- kiliyordu. Bakõrköy 10. Ağõr Ceza Mah- kemesi’ndeki duruşmaya, tu- tuksuz yargõlanan sanõk polis memuru Mutlu ile avukatlarõ Ali Çelik ve Halil İbrahim Koca, müşteki sanõk Ali Yavuz Oturakçı katõldõ. Ete’nin baba- sõ Fettullah ve annesi Hayriye Ete de şikâyetçi olarak avukat- larõ Murat Nas ile birlikte du- ruşmada hazõr bulundu. Sanõk avukatõ Çelik, müvek- kilinin maktule hiçbir etkili ey- lemde bulunmadõğõnõ savunarak alkolün etkisiyle saldõran Ete’nin olay sõrasõnda Mutlu ile birlikte yere düştüğünü iddia etti. Adli Tõp Kurumu’nca hazõrlanan ra- porda uzmanlarõn, “ölen kişi- nin göğsündeki izin, verilen elektroşok cihazıyla oluşabile- ceğini” belirttiğini vurgulayan Çelik, raporda Ete’nin ölüm ne- denleri arasõnda bunun detaylõ bir şekilde anlatõldõğõnõ söyledi. Mü- vekkilinin Ete’ye kimlik sorma- sõyla görev sõnõrlarõnõ aşmadõğõ- nõ da belirten Çelik, Mutlu’nun beraatõnõ istedi. Ete ailesinin avukatõ Nas ise sanõğõn “kasten adam öldürmek” suçundan ce- zalandõrõlmasõnõ talep etti. Ola- yõn mağduru olduğunu söyleyen ve “Memura mukavemet” su- çundan hakkõnda kamu davasõ açõlan sanõk Ali Yavuz Oturak- çõ’nõn beraatõna karar verildi. Aile karara tepkili Sanõk polis memuru Mutlu’ya Oturakçõ’ya yönelik yaralama eyleminden dolayõ 4 ay hapis ce- zasõ veren mahkeme heyeti, bu ce- zayõ açõklamayõ erteledi. Mahkeme heyeti, Ete’ye yö- nelik “yaralama sonucu ölüme sebebiyet vermek” suçundan dolayõ ise “tahrik ve kamu gö- revlisi olmasını da dikkate alarak” Mutlu’ya 5 yõl hapis ce- zasõ verdi. Gazetecilere açõklama yapan Ete’nin ailesinin avukatõ Nas, kararõ Yargõtay’da temyiz ede- ceklerini belirterek “Yazıktır. Hâkimler, cezadaki indirim haklarını çok cömertçe kul- landı” dedi. Bakõrköy Cumhu- riyet Savcõlõğõ’nca hazõrlanan iddianamede, sanõk polis me- muru Mutlu’nun, 21 Kasõm 2007 tarihinde Avcõlar’daki parkta müşteki sanõk Oturakçõ ile içki içen Ete’nin göğüs bölgesine tekme attõğõ anlatõlõyordu. İd- dianamede, Ete’nin ilk muaye- nesini yapan hastane görevlile- rinin, göğüs bölgesinde yeniden canlandõrma işlemi yapõlmadan kõzarõklõk gördükleri beyanõnda bulunduklarõ belirtiliyordu. Mustafa Balbay için gazetemizde tutulan nöbete Eskişehirli Cumhuriyet okurlarından destek geldi. Sanatçõlar Balbay’õn yazõlarõnõ okudu İstanbul Haber Servisi - Gazetemiz okur- larõ ve sivil toplum örgütleri üyeleri, Ergene- kon operasyonu kapsamõnda gözaltõna alõna- rak tutuklanan Ankara Temsilcimiz Musta- fa Balbay için tuttuklarõ “Balbay’ın yanı ba- şında nöbetteyiz” eylemini dün de sürdürdü. Eskişehir’den Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) üyeleri ve CUMOK’larõn da destek verdiği nöbete; tiyatro sanatçõlarõ Yıldız Ken- ter, Orhan Kurtuldu, Gülsen Tuncer ve Or- han Aydın katõlarak, Balbay’õn yazõlarõnõ oku- dular. Ressam Ali Demir de kendi çizdiği “Ulusal Kurtuluş Savaşı ve Atatürk” portreleri ile nöbete katõldõ. Kadõn Araştõr- malarõ Derneği üyesi Meriç Velidedeoğlu, halk müziği sanatçõsõ Muzaffer Öztekin, Çağdaş Yaşamõ Destekleme Derneği (ÇYDD), ADD, Kadõn Araştõrmalarõ Der- neği, İstanbul CUMOK üyelerinin yanõ sõ- ra Eskişehir CUMOK ve ADD üyeleri de ga- zetemizin Şişli’deki merkez binasõnõn bah- çesinde toplandõlar. ‘İnsan hakları çiğneniyor’ Cumhuriyet gazetelerini ve “Balbay’ın yanı başında nöbetteyiz” yazõlõ dövizle- ri taşõyan okurlar “Balbay çıkacak, yine yazacak”, “Biz susarsak kim konuşa- cak”, “Susma sustukça sıra sana gelecek” sloganlarõ attõ. Grup adõna basõn açõklamasõ yapan Kocaeli Üniversitesi öğrencisi Hazal Ocak, Balbay’a hâlâ çağdõşõ yöntemler uygulandõğõnõ belirte- rek, “Balbay’a uygulanan bu acımasız ve in- san haklarını çiğneyen, çağdaş hukukla il- gisi olmayan bu tutuma bir an evvel son ve- rilmelidir” dedi. Yõldõz Kenter, Balbay’õn, “Carpe Diem”, Gülsen Tuncer, “Ulustan Kurtuluş Savaşı”, Nâzõm Hikmet Kültür Merkezi adõna gelen Orhan Aydõn, “Hangi Osmanlı”, Tiyatro Oyuncularõ Derneği (TO- DER) adõna gelen Orhan Kurtuldu, “2007’nin olayı: Cumhuriyet Mitingleri” başlõklõ ya- zõsõnõ okudu. Ergenekon operasyonu kapsa- mõnda tutuklu bulunduğu sõrada yaşamõnõ yitiren Kuddisi Okkır’õn eşi Sabriye Okkır da eşi ve kendisinin “Cinayeti gördük” ad- lõ kitabõndan bir şiir okudu. ADD Eskişehir Şube Başkanõ Dr. Azmi Kermay da Balbay gibi ülkesine âşõk, gerçek aydõnlarla aydõnlõk gönüllerle birlikte olacaklarõnõ belirtti. ORTAK AÇIKLAMA YAPTILAR MC DONALD’S’IN BOMBALANMASI ‘Ergenekonpiyes, savcılar figüran’ HATİCE TUNCER Ergenekon davasõnda tutuklu sanõk avukat Kemal Kerinçsiz, Ergenekon soruşturmalarõnõ, 12 Mart 1971 askeri darbesinden sonra görülen Yarbay Ta- lat Turhan’õn bomba davasõna benzetti. Kerinçsiz “1971’deki Talat Turhan davasıyla bu dava arasında ayniyet vardır. Türk insanının balık hafızasından istifade ederek geçmişte uygu- lanan organizasyon aynen uygulandı. Bu pi- yesi hazırlayanlar bellidir. Savcılar ise bu oyun- da figürandırlar” diye konuştu. İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi tarafõndan Silivri Cezaevi Kampusu’nda görülen Ergenekon davasõnõn 72. duruşmasõnda savunmasõnõ sürdü- ren avukat Kemal Kerinçsiz, aynõ “sözde” örgütten yargõlananlarõn farklõ düşüncelerde olduğunu söyledi. Kendisine ait hiçbir yerde bulunmama- sõna karşõn Ergenekon Lobi belgelerine dayanõ- larak suçlanmak istediğini söyleyen Kerinçsiz “İs- tihbarat kaynakları devlet güçleriyle birtakım uydurma belgeleri bu operasyona hazırlık amacıyla hazırlamıştır” diye konuştu. Oğuztan: İşkence yapılan kişi benim Ergenekon davasõnõn tutuklu sanõklarõndan Ümit Oğuztan, MİT’ten gönderilen Tuncay Güney’e ait sorgu kayõtlarõndaki işkence sesle- rinin kendisine ait olduğunu iddia etti. Oğuztan, 2001 yõlõnda Güney ile birlikte gözaltõna alõnmõştõ. Oğuztan, basõna gönderdiği yazõlõ açõklamada, “Hürriyet gazetesinde yayımlanan sorgu ka- setlerinde işkence yapılan kişi benim. Bana ya- pılan işkence Tuncay Güney’e izlettirilerek korkması ve sorgucuların her istediklerini kabul ettirebilmeleri sağlanmıştır” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle