Katalog

YEREL seçimlerin genel sonucu AKP iktidarının belirgin bir inişe geçtiğini göstermekle birlikte, o partinin hâlâ tek başına hükümet ku- rabilme olanağını ortadan kaldır- mamıştır. Aynı sonuç CHP’nin de bir bakı- ma yükseliş belirtilerini göstermiş ol- sa da, unutmamak gerekir ki, top- lam orandaki artışın gerisinde Kı- lıçdaroğlu ya da Antalya, Karşıyaka, Beşiktaş, Kadıköy gibi ilçe belediyelerinde başkan adaylarının kişisel ağırlıklarının rol oynadığını, Anadolu’nun birçok köşe- sinde ve özellikle böyle bir sosyo-eko- nomik konjonktürde bir anamuhalefet partisinin normal olarak çok daha fazla oy almış olması gerektiğini unutmamak ge- rekir. Bu tabloda asıl dikkati çeken özellik, Güneydoğu kentlerinde DTP’ye verilen et- nik kökenli oyların yüzde 70’leri de aşan oranlara erişmiş olmasıdır. İktidarın ora- lardaki somut ekonomik gereksinimleri karşılamak için gösterdiği özene, verilen vaatlere ve hele etnik haklar konusundaki açılımlara karşın. Hatta şu bile söylenebilir: Bu açılımlar, AKP’ye oy getirmek şöyle dursun, tam tersine o yörede ayrılıkçı kesin tutumlar sayesinde elde edilmiş ödünler olarak yo- rumlanarak aynı alanda daha yüksek beklentiler yaratmış ve üstelik ülkenin başka köşelerindeki “milliyetçi” tepkile- ri arttırmıştır. DTP’nin ve MHP oylarının neredeyse ikiye katlanmasına yol açan başlıca etken olmuştur. Obama gelince Kuzey Irak’ın da gün- deme geleceğini akılda tutarak, An- kara o tarihten önce kesin bir “devlet po- litikası”nı ortaya koysa iyi olur. Milli Gü- venlik Kurulu’nda da görüşülerek iktidarla anamuhalefetin birlikte oluşturacakları ulusal bir politika. Böyle bir politika, şu gerçekliği de he- saba katmalıdır: Güney komşunun top- raklarında önce özerk, sonra da bağım- sız bir Kürdistan Cumhuriyeti’nin kurul- masını önleme olanağı artık kalmamıştır. Bu kuruluşun ve adının Türkiye için bir tehlike yaratmaması, ancak şu koşulun Irak’a ve oraya şimdi egemen olan ABD’ye kabul ettirilmesine bağlıdır. Sınır, ciddi bir müzakereyle varılacak bir uz- laşmaya göre güneye, daha kolay denetlenip savunulabilir bir çizgiye kaydırılmalıdır. Böylece, hem 1918 Mütareke- si’nden sonra Türk tarafına yapılmış bir haksızlık onarılacak, hem de Türkiye’nin şimdiki ve sonraki sınır- ları içinde kalan Kürt nüfus için ba- sit bir seçenek ortaya çıkacaktır: Et- nik devletin kurallarına göre yaşamak isteyenler oraya, ulus-devlet Türkiye’nin kurallarına uyarak yaşamayı tercih eden- ler de buraya. Dolayısıyla, hiçbir etnik farklılık kabul etmemesi gereken cumhuriyetin şim- diye dek kabul ettiği serbestlikler, yanlış olarak kaydırılmak istenen resmî ve mut- lak “kolektif etnik haklar” zemininden “kişisel özgürlük” zeminine aktarılıp o yor- gun topraklara barışçı devlet düzeni ge- tirilmiş olacaktır. AÇI MÜMTAZ SOYSAL Kürdistan ve Türkiye CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 1 NİSAN 2009 ÇARŞAMBA 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER PENCERE Takıyyeci İktidar Foslayacak... AKP’ye ‘Ak Parti’ mi demek doğru?.. Akepe mi?.. Yolsuzluklarla donanmış bir partiye ‘ak’ sözcüğü yakışıyor mu?.. AKP üstelik bir kelimeyle özdeşleşti: Takiye.. Ya da takıyye.. Eskiden siyasal hayatımızda böyle bir deyiş yok- tu... Takıyye ne demek?.. Rivayete göre bir Müslüman zorlanırsa yalan söyleyebilirmiş... Peki, siyasal yaşamda bunun simgesi ne?.. AKP... Ya SP?.. Erbakan’ın partisi?.. SP takıyye yapmadığı için takıyye yapan AKP’ye yerini kaptırmıştı... Erbakan Hoca’nın yetiştirdiği gençler dediler ki: - Amerika ile uzlaşmadan bu ülkede iktidar olu- namaz; Hoca nafile yere çırpınıyor... Ve eski sözlerinden döndüler.. Ya da takıyye yaptılar.. Şimdi birisi Başbakandır.. Öteki Cumhurbaşkanı.. Peki, takıyye yaptıkları nereden belli?.. Her ikisi de eski sözlerini kamuoyu önünde açık bir özeleştiriden geçirmedikçe kuşkular sırtlarında kambur oluşturacak... Takıyye sözcüğü politika hayatımıza girdikten sonra kimsenin kimseye güveni kalmadı... Kişiliğini gizlemek, kendini saklamak, köprüyü geçinceye dek ayıya dayı demek siyasette meş- ru ve doğal sayılıyorsa bu yöntemi tüm yaşam- da kullananlar elbette çoğalacaktır... Hele İslamda bu işe cevaz varsa Müslüman ne- den Erbakan gibi davranıp da şimşekleri üstüne çeksin?.. Elbette RTE gibi davranmayı yeğlemek hede- fe varmak için daha elverişlidir... AKP, takıyyeleşen dinci siyasetle laik Atatürk cumhuriyetini Amerikan BOP tasarısında Ilımlı İs- lam Devleti’ne dönüştürmek üzerine iktidara geçmişti... Şaka değil... Hem İslam dünyasının şeriatçı devletlerinden destek... Hem ABD’den destek... Hem de saf Müslümanlardan destek... Peki, başarı kazanacak mı?.. 29 Mart’ta ilk kez tökezledi... Kimse hafifsemesin... 29 Mart bir dönüm noktasıdır... Bu dönüm ya da kırılma noktasından sonra ne- ler yaşanacağı bilinmiyor... Ancak bir ilk gerçek bu seçimlerde uç verdi: Takıyye siyasetiyle ve dış destekle oluşan si- yasal iktidar bir noktada fosluyor... Daha açıkçası: Takıyye fosluyor... Yalakaları fosluyor... Türkiye’ye gerçekçi politikalar gerek... Takıyye politikacıları önümüzdeki süreçte da- ha da çok foslayacaklardır... [email protected] teknosa.com 444 55 99 KDV indirimli avantaj! 1 Axess’e özel 10aya varan taksit! 1 Bonus, Worldcard, Maximum Advantage ve CardFinans ile 5 taksit! 2 1.466 ,96 TL 146 ,70 TL x 10 taksit 799,00 $+KDV Satellite L300-1EF Intel® Pentium® ® ® ® Hediye YÜZ TANIMA WEBCAM3 GB DDR2 RAM 250 GB SATA HDD 1.834 ,16 TL 183 ,42 TL x 10 taksit 999,00 $+KDVHediye Satellite A300-20F Intel® Centrino® ® Core™ ® ® ® ® Satellite A300-20P Intel® Centrino® ® ® ® stereo ® 201 ,78 TL x 10 taksit 2.017 ,76 TL 1.099,00 $+KDV Hediye BLUETOOTH YÜZ TANIMA WEBCAM4 GB DDR2 RAM 250 GB SATA HDD YÜZ TANIMA WEBCAM4 GB DDR2 RAM 250 GB SATA HDD BLUETOOTH Satellite A300-20C Intel® Pentium® ® ® ® ® 1.650,56 TL 165 ,06 TL x 10 taksit 899,00 $+KDV Hediye BLUETOOTH YÜZ TANIMA WEBCAM3 GB DDR2 RAM 250 GB SATA HDD