16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B PANO DENİZ KAVUKÇUOĞLU Altı Ay Sonra “… Bu devran ebediyete kadar sürüp gitme- yecek; çünkü düşüş hep yükselişin vardığı en üst noktada, zirvede başlar, AKP iktidarı da, lideri de bu kaçınılamaz sonu değiştiremeyecektir. Düşüş başlamıştır bile. Yoksa kendine özgüveni sağlam olan bir siyasal güç neden böylesine hırçınlaş- sın, öfkesini gemleyemez olsun? Düşüşü en yakından duyumsayanın düşen ol- duğu bilinen bir gerçektir. Ülkenin dört bir yanında ayyuka çıkan yolsuzluklar, ‘laikliğe karşı eylem- lerin odağı olunması’ hali, muhalefetin sesini kes- me girişimleri, yargı fiyaskoları, eş-dost kayırmaları önlenemez düşüşün somut görüntüleridir. Tüm bu görüntüleri perdelemeye, olan biteni yok göstermeye yandaş medyanın çabaları da bir süre sonra yetmez olacak, efsunlanmış kitlele- rin yanlış alkışları düşenlerin kulaklarında sade- ce hoş bir seda olarak kalacaktır. Düşüş bir süreçtir, çıkışta aldığından daha kı- sa bir zaman alır.” Yukarıdaki satırları 17.09.2008 tarihinde bu kö- şede yayımlanan “Düşüş” başlıklı yazımdan alıntıladım. Bu düşüşü altı ay öncesinden gör- mek bir müneccimlik başarısı değildi kuşkusuz, bizim yaptığımız da somut olarak görülene iliş- kin bir not düşmekten başka bir şey değildi za- ten. AKP iktidarı açısından bir “kırılma” olarak değerlendirilen yerel seçimler bu düşüş süreci- ni açıklamayı kolaylaştıran sayısal veriler orta- ya koyuyor. Doğal ki bu sayılar aynı zamanda AKP iktidarının dayandığı sosyo-ekonomik, sosyo-kültürel zemini doğru belirleyebilmemiz için bize olanaklar sunuyor. Trakya bölgesinde ve Ege-Akdeniz kıyı şeri- dinde Hatay dışında önemli bir varlık göstere- meyişi sosyal sınıflar oluşumunun kapitalizmin doğal sürecini yaşayarak gerçekleştiği görece gelişmiş kentlerde AKP’nin nesnel olarak orta ve uzun erimde de bir şansının olmadığını ortaya koymaktadır. Sanayileşmeye/kapitalistleşmeye bağlı olarak belli düzeyde aydınlaşmış, evrensel-çağdaş değerleri benimsemiş kentlileşmiş nüfusun “la- ikliğe karşı eylemlerin odağı” olduğu yargı tara- fından tescil edilmiş, bastırmaya ne değin ça- balasa da içindeki “İslamofaşist” özünün dışa vur- masını engellemeyi başaramayan bir siyasal ya- pıya tahammülü yoktur. AKP, siyasal güç olarak Orta Anadolu ile Do- ğu ve Güneydoğu Anadolu’nun kendine özgü ko- şullarından beslenmektedir. Orta Anadolu kent- lerinin sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel ortak özelliği ekonomik gelişmenin feodal güdümlü bir kapitalistleşmeye bağlı olarak gerçekleştiğidir. Altyapısı kapitalist, üstyapısı ise feodal olan bu “ucube” süreç kendine özgü toplumsal ve kül- türel kurumlarını da yaratmakta, yine bu kurumlar sürecin yeniden üretilmesinde önemli işlevler üst- lenmekte, kapalı döngüyü güvence altına al- maktadırlar. Bu bağlamda Batı’da Bursa ve De- nizli, Güneydoğu’da Gaziantep, Kuzey’de de Trabzon’un belli farklılıklar gösterdiğini söyle- meliyiz. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da şeyhlerin, dinsel cemaatlerin, aşiret reislerinin etki alanın- daki nüfus kesimleri de AKP için verimli bir ze- min, güçlü bir seçmen potansiyeli oluşturmak- tadır. Ne var ki AKP’nin beslendiği sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel zemin yapı olarak kendini ye- niden üretme yeteneğine rağmen “kırılamaz” de- ğildir. Bunu başaracak olan ise emek ağırlıklı al- ternatif bir siyasal güçtür. Eğer AKP’den kurtulmak isteniyorsa yapılması gereken, bu gücü oluşturmaktır. [email protected] www.denizkavukcuogluyazilari.blogspot.com “..Yerel seçimlerde ‘mimar aday rekoru’ kırılıyor. Meclis üyelikleriyle birlikte 500’ü aşkın mimardan 77’si beledi- ye başkanlığına aday...” Bu anõmsatmayla başlayan 25 Mart’taki yazõmda belediye başkan adaylarõnõ tanõtarak de- miştim ki: “Bakalım seçimden sonra ‘kazanan mimarlar’ lis- tesinde kimler yer alacak?..” Sonuçlara bakõlõrsa halkõmõ- zõn kent yönetiminde mimarlõ- ğa önem verdiği söylenemez. Genelde “parti”leri beğeni- lenlerin dõşõnda, sadece ‘mimar olma’larõndan ötürü oy alan pek yok... Bu durum aslõnda sağlõksõz da sayõlmaz; çünkü özellikle “imar düzeni” örnek gösterilen dünya kentleri, mimar başkan- larõn değil, kültüre, sanata ve planlõ yapõlaşmaya değer veren yöneticilerin eseri… Bizde ise kimlerin tercih edil- diğini “kentlerimizin hali” yeterince gösterse bile, kazanan ya da kazanmayan mimarlarõn durumlarõ, üzerinde durmaya değer.. Genel görünüm... Örneğin Çanakkale’nin Çan ilçesinde CHP’den üç dönem- dir başkan olan Ali Sarıbaş bu kez seçilemedi. Demek ki “se- vilen mimar” olunsa bile, “ku- şaktan kuşağa başkanlık” yõpratõcõ olabiliyor. Nitekim Bodrum’da ise yine CHP’li mimar Mazlum Ağan’õn ye- niden seçilememesi, mesleğini yeterince kanõtlayamadõğõnõ gösteriyor. Gelibolu’da, CHP’li mimar Mustafa Özacar’õn, özellikle “Milli Park”õn Dünya “Barış Parkı” olmasõ projesini sahip- lenmesi; İzmir’in Narlıdere il- çesine CHP’den başkan seçilen Abdül Batur’un da bu bölge- deki planlama karmaşasõna çö- züm bulmasõ bekleniyor... Isparta, MHP’li mimar Yu- suf Ziya Günaydın’a, Uşak da aynõ partiden mimar Ali Erdo- ğan’a emanet.. Diyarbakır’da ise AKP ada- yõ Kudbettin Arzu kaybetti ama “meslektaş”õ olan eski oda başkanõ Ahmet Cengiz DTP’den Çınar’a başkan se- çildi. Samsun’un Atakum il- çesinde CHP’li Metin Burma AKP’li meslektaşõ Adem Bek- taş’tan daha fazla oy alarak “mimarlar arası yarış”õn da galibi oldu. Aynõ ilin Tekke- köy’ünde ise DSP’li mimar Hayati Tekin seçildi. Tokat’õn Almus’unda Hü- seyin Arıkan, Erzurum’un Ya- kutiye’sinde Ali Korkut, İs- tanbul’un Şile’sinde de Can Tabakoğlu AKP’nin mimar belediye başkanlarõ arasõna ka- tõldõlar. Mardin’in Ömerli’sin- de ise eski oda temsilcisi CHP’li Yılmaz Altındağ, sadece be- lediye başkanõ seçilmekle kal- madõ, Güneydoğu’daki DTP- AKP egemenliğine karşõ parti- sinin yegâne temsilcisi de oldu. Bursa’da AKP’nin “mutlaka ele geçirme” listesinde yer alan Nilüfer ilçesinde “çağdaş mi- mar” tanõtõmõyla oy istediği Zeliha Maldaer, halkõn be- ğendiği CHP’li yerel yönetim karşõsõnda başarõlõ olamadõ. Benzer şekilde Osmanga- zi’de ise MHP adayõ olarak yarõşa giren eski belediye başkanlarõndan mimar Bas- ri Sönmez’in oylarõ AKP’yi geriletmeye yetmedi. Büyükşehirlerden sadece İstanbul’da AKP’li Kadir Topbaş’õn özellikle “imar- sız ve kaçak yapılaşma bölgeleri”nden büyük oy desteğiyle koltuğunu koru- masõ ise ‘mimar’ olarak kolay savunamayacağõ bir siyasal iliş- kiyi sergiliyor. Buna karşõn Beşiktaş’ta CHP’li mimar İsmail Ünal’õn yeniden kazanmasõ; Kadı- köy’de ise AKP’nin “liberal” ve “iddialı” adayõ mimar Sinan Genim’in CHP karşõsõnda hüs- rana uğramasõ, her iki ilçede “yasadışı imara dayalı siyasal örgütlenme”nin hemen hiç ol- mamasõnõn ürünü... Ve İskenderun dersi... Mimarlar arasõnda yerel se- çimlerin özel önem kazandõğõ bir ilçe de İskenderun’du. Çün- kü “muhafazakâr” belediye başkanõ, rant amaçlõ imar oyun- larõna karşõ çõkan mimarlara “terör” estiriyor; hatta mimar- lõk yapmalarõnõ bile engelli- yordu. Demokrasi adõna 15 yõldõr süren bu “yerel kral”lõk, seçi- mi CHP’nin kazanmasõyla bi- terken kenti aynõ “krala karşı savunduğu” için inşaatlarõ mü- hürlenen, ağõr cezalar verilen, hatta silahlõ saldõrõya uğrayan mimar Ercüment Kimyon’un belediye meclisine seçilmesi de “mutlu son” olarak ilan edildi... ÇED KÖŞESİ Seçim ve ‘Mimar’lar... HAYAT EPİK TİYATROSU MUSTAFA BİLGİN [email protected] [email protected] KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI [email protected] TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN www.mumtaz-arikan.com HARBİ SEMİH POROY 1 Nisan 1 NİSAN 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA 15 AKP inişe geçti. Arama kurtarma ekipleri yola çıksın! Nankör M. Ali Kılınç: “Şu işe bakın; ‘Gâvur İzmir’den sonra başımıza bir de ‘Nankör Antalya’ çıktı!” Minüt Nami Tepe: “Halk da ‘van minüt’ dedi. Demek ki ‘last minüt’ yaklaştı.” Piyon Erol Barutçugil: “Kaleleri isteyen Recep’e yanıt: Kaleler sağlam, piyon verelim!” Baron A. Tarık Emre: “Ankara’nın ‘baron’u kimmiş!” YağmurDeniz Seçmen 6 milyon arttı, AKP azaldı! RAKAMLARLA bir yere kadar oynanır. İktidar, seçim sonuçlarını istediği kadar kendine yontmaya çalışsın, hesaplarda züğürt tesellisi arasın bir yere kadardır. Sonra gerçek sırıtır! İşte rakamların gerçeği: AKP 20 ay önceki genel seçimde 16.3 milyon oy aldı. Yerel seçime giderken seçmen sayısı bir anda 6 milyon arttırıldı. Fakat AKP’nin yerel seçimde aldığı oy sayısı 15.3 milyona düştü. Seçmen sayısı 6 milyon arttığı halde AKP’ye oy verenlerin sayısı 1 milyon azaldı! 20 ay içinde CHP’nin oyu DSP’li 7.3 milyondan DSP’siz 9.1 milyona, MHP’nin oyu 5 milyondan 6.3 milyona çıktı. CHP seçmen sayısını 1.8 milyon, MHP 1.3 milyon arttırdı. Yüzde hesabıyla en büyük artışı CHP elde etti. DSP ile birlikte girdiği geçen seçimdeki yüzde 20’lik oyunu bu kez DSP’siz olarak yüzde 23’e yükseltti. Kamuoyu araştırmaları için rakamlarla oynama sanatı derler. Türkiye’nin en büyük araştırmacısı olarak tanınan Tarhan Erdem için bu seçim herhalde “en oynak” seçim oldu. Rakamlardan sıyrılıp olaya bir de “duygusal” yönden bakarsak. Erbil Tuşalp şöyle diyor: “Ne Abdullah Gül’ün Kürdistan’ı ne Recep Tayyip’in Ergenekon’u ne de Bülent Arınç’ın tahriki ‘sifon’un çekilmesini engelleyebildi. Bundan böyle artık tavşana kaç tazıya tut günleri geride kaldı.” Nazi Almanyası’nda papaz Martin Niemöller’in günlüğünden: “Önce sosyalistleri topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü ben sosyalist değildim. Sonra sendikacıları topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü sendikacı değildim. Sonra Yahudileri topladılar, sesimi çıkarmadım; çünkü Yahudi değildim. Sonra beni almaya geldiler; benim için sesini çıkaracak kimse kalmamıştı.” SAYIN seyirciler; ailenizin kanalı Terelelli- tivi’den hayırlı günler dileriz. Bugün 1 Nisan. “Nisan Balığı Günü”nün milletimiz ve memleketimiz için hayırlara vesile olmasını temenni ederek haber özetlerini sunuyoruz: Yerel seçim sonuçlarını değerlendiren İslam âleminin son halife adayı Fatih Sultan Recep, millete “Attığın manşeti al da git” dedi. Sultan hazretlerinin bundan sonra Antalya’ya asla gitmeyeceği belirtildi. Antalya’daki Akdeniz Üniversitesi’nin eski rektörü Mustafa Akaydın’ın Antalya’ya belediye başkanı seçilmesi üzerine AKP’nin sayın cumhurbaşkanı yaptığı Abdullah Gül’ün, “Biz o beyi seçildiği halde rektör yapmamıştık; şimdi ne yapacağız” dediği öğrenildi. Öte yandan, sultan hazretlerine yakın kaynaklardan alınan bilgiye göre yüksek ulema heyeti reisi Yusuf Ziya Özcan’ın Antalya’ya vali olarak atanabileceği belirtildi. Yine aynı kaynakların müneccim kanadı da Mustafa Akaydın’ın mazbatasını alırken Ergenekon’un meşhur dalgalarından biriyle gözaltına alınabileceğini kaydetti. Ege ve Akdeniz kıyılarındaki belediyelerin kaybedilmesi üzerine sultan hazretlerinin zevceleri Emine Sultan’ın büyük bir teessüre kapıldığı ve tesettür tatilleri için bundan böyle Gebze kıyılarını tercih buyuracakları öğrenildi. Bu vesileyle büyük Arap şeyhlerinin turizm yatırımlarını Kocaeli’nin Çayırova-Dilovası hattına kaydırması bekleniyor. İstanbul’dan bir daha belediye başkanı seçilen Kadir Topbaş’ın kaldırım taşı kalitesi konusunda danışmanlık hizmeti almak için 18 milyon dolarlık ihale açacağı açıklandığı saatlerde Kemal Kılıçdaroğlu bir kırtasiyeciden sarı kapaklı dosyalar alırken görüldü. Ankara’da belediye seçimini kaybeden Murat Karayalçın aktif siyasetten çekileceğini açıkladı; kulislerde Karayalçın’ın emeklilik günlerinde Cumhuriyet Halk Partisi’ne genel başkan olacağı konuşuluyor. Partisinin memleketi Manisa’da belediye başkanlığını kaybetmesi üzerine eski Meclis başkanı Bülent Arınç şey etti. Hükümet, enflasyon hesabının yapıldığı sepete ceket ilave etti. Ceketin enflasyon sepetine girmesine Şanlıurfa’daki belediye seçiminin etkili olduğu sanılıyor. Haberler SESSİZ SEDASIZ (!) BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1/ Bencil söz- cüğünün kar- şõtõ. 2/ Do- ruk... “Çekin- me, razõ ol- mama” anla- mõnda eski sözcük. 3/ Güreşte bir oyun... Takõl- mõş ad. 4/ K e n y a ’ n õ n başkenti. 5/ Çin’in para birimi... Ola- ğanõ aşan büyüklü- ğü olan. 6/ Sahip... Arap erkeklerinin kullandõğõ, püsküllü başörtüsü. 7/ İs- kambildeki dört renkten biri... Ku- ran’da bir sure. 8/ Bir tür deniz taşõ- macõlõğõ.... “O yer” anlamõnda kullanõlan söz- cük. 9/ “Yaprağın yarpak, ispirtonun istirpo” biçiminde telaffuzunda olduğu gibi, bir sözcük içindeki seslerin yer değiştirmesi olayõna veri- len ad. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ İntihar. 2/ Argoda karnõ aç ya da parasõz kim- seye verilen ad... Özsu. 3/ Narçiçeği renginde bir süs taşõ... Eli ya da ayağõ sakat olan kimse. 4/ Konut... Keçisi, kedisi, tavşanõ ve armudu var- dõr. 5/ Arap abecesiyle yazõlan bir yazõ türü... Küçük bitkilere verilen ortak ad. 6/ Dinsel bay- ramlardan bir önceki gün. 7/ Kimi balõklarõn is- te kurutularak yapõlan pastõrmasõ. 8/ Ukray- na’nõn Kiev kenti yakõnõnda, binlerce Yahudi- nin öldürüldüğü Nazi toplama kampõ. 9/ Paralõ oyunlarda kâr ve zarar olmadõğõnõ belirtmekte kullanõlan sözcük... Maden eşya üzerine vuru- lan bir cins cila. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 M Ü P T E Z E L İ M A M E D İ K R E N A F A R A İ R İ N T İ İ R V A K A R O K A A A K L A N K N O T İ O N R A B A L K H U Y F A K A B U J A 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 İskenderun “mimar düşmanlığı”nı seçmedi...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle