Katalog

CMYB C M Y B 10 MART 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Devlet AKP’ye Çalışıyor! Yukarıdaki başlık, pazar günkü Milliyet’te çı- kan ve bir gün önce iktidar partisi tarafından Ada- na’da düzenlenen mitingde asılan turuncu ren- kli balonların PTT Başmüdürlüğü binasında şi- şirilerek hazırlandığını, Seyhan Belediyesi’nin bir taşıtı ile de asıldığını anlatan haberin üstüne atılmış. İktidar partisinin bu yerel seçim için devlet araç- larının yanı sıra kamu görevlilerini de kendi em- rinde çalıştırdığının örnekleri çok. Aynı gün medyada Diyarbakır Valisi ile AKP Büyükşehir başkan adayı ve milletvekillerinin de katıldığı bir toplu nikâh töreninin de, 20 çift AKP’li seçme- ne birer kamyon beyaz eşya ve mobilya dağıtıl- dığı haberi de yer almıştı. Başbakan’a bu haberlerde yer alan Diyarba- kır Valisi Hüseyin Avni Mutlu ile Adana PTT Böl- ge Başmüdürü için yasaları işleme koyup koy- mayacağı sorulsa alınacak yanıtın Tunceli Va- lisi için günlerdir düzdüğü övgülerden farksız ola- cağından kimse kuşku duymamalıdır. AKP Genel Başkanı olarak katıldığı il miting- lerine kamuya ait uçak ve helikopterleri kullanarak giden Erdoğan’ın üstüne üstelik bir de devlet büt- çesinden yolluk aldığını da söylüyor MHP lide- ri. Devlet Bahçeli’nin cumartesi günü yapılan Manisa mitingindeki konuşmasında “..her hal- de maaşı yetmiyor aldığı yollukla geçiniyor”lu id- diası, pazar günkü konuşmalarında Başbakan ta- rafından yalanlanmamıştı. Partizanlara destek olmak İktidar partisi emrine girmekte sakınca gör- meyen valilere kol kanat gererek onları Baykal’a yedirtmeyeceğini miting alanlarında ilan eden Başbakan da bu tür kamu görevlilerinin açık suç işlediğini elbette biliyor. Ama bilmezden gelen saf ve sade vatandaş rolünü oynayarak, lafı dolaş- tırmayı yeğliyor. Yüksek Seçim Kurulu’nun üst üste aldığı kararlarla, yasaya aykırı olarak ta- nımlanan Tunceli’deki yardımları tezgâhlayan va- liyi CHP Genel Başkanı’na yedirtmeyeceğini söyleyebiliyor. Korumacı görevini üstlenirken söylediği “Be- nim Valim” sözcüğü ise 46’dan bu yana çok par- tili parlamenter demokrasi ile yönetilen ülkede bir başbakana hiç mi hiç yakışmıyor. Ama Erdo- ğan’ın devlet yönetiminde görev almış olan herkese, o “benim..” sözcüğünü giydirerek ses- lenmekten özellikle hoşlandığı da biliniyor. “Benim bakanım. Benim valim” tanımlamaları bir tür sahiplenme içgüdüsünün sonucu de- ğil midir? Cumhuriyet rejiminde, sivil bürokraside sadece özel kalem müdürlerine, askeri bürokraside de yaver ya da emir subayı olarak görevlenenlere, o görevi veren üstlerin “benim” anlamına gelen hitaplarla seslenmesi anlaşılabilir. Ya ötekiler? Özellikle bakanlar, valiler? Onlar milletin görevlileridir. Hele Valiler için “cumhuriyetin valisi” olmak ayrı bir anlam taşır. Bir memalikin sadrazamı gibi.. Ne yaparsınız ki sayın başbakan, bir memali- kin sadrazamı gibi davranmakta; ama kendisi- ne son haftalarda padişahlık sıfatını yakıştıran- lara da kızmaktan geri kalmamaktadır. Açık, açık monarşi rejimlerine talip olmak el- bette sadece sevimsiz değil; akılsızca da bir iş- tir çağımızda. Yurttaşa sindirerek tek parti ve tek adam sis- temini geçerli kılmak varken, o tür çağdışı giri- şimlerde bulunmak; demokrasi ile yönetimin er- demlerini bir kez tatmış olan insanlara tepeden inme darbeleri övmeye kalkmaktan farksız de- ğil midir? Medyayı susturup sindirerek, parlamentoda iç- tüzük değişiklikleri ile denetim yollarını alabildi- ğince kısıtlayarak, seçimlerde iktidar partisine ör- tülü destekler sağlayan düzenlemeleri kullana- rak ve yargının gücünü demir pençe içine alarak yarışmak varken.. Pazar günü ülkesinde seçim yaptığı için övü- nen Kuzey Kore’nin tek adamı Kim Jong’a da sorarsanız, ülkesindeki demokrasi için bin tane maval anlatmaktan hoşlandığını görürsünüz. Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net IPI: Tutuklama kaygı verici Haber Merkezi - Basõn Enstitüsü Derneği - IPI Ulusal Komite, gazetemiz Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay’õn tutuklanmasõnõn basõn özgürlüğü açõsõndan “kaygõ verici” olduğunu bildirdi. Açõklamada, “Düşüncenin özgürce ifade edilebildiği bir ortamõ basõn özgürlüğünün güvencesi olarak görüyoruz. Ergenekon soruşturmasõnõn uzamasõ ise basõn özgürlüğünü kõsõtlayõcõ bir baskõ ve korku ortamõ yaratmaktadõr. Bu durumu endişeyle gözlemliyoruz” denildi. Öğretmen istedi azar işitti DİYARBAKIR (Cumhuriyet) - Diyarbakõr’õn Çüngüş ilçesinde 114 afet konutunun temelini atan Tarõm ve Köyişleri Bakanõ Mehdi Eker, “Sosyal devlet olmanõn gereği, mağdur vatandaşlara yardõm elini uzatmaktõr” dedi. Eker’in ziyaret ettiği Çünküş Lisesi’nde öğrenci Ayşe Altundağ, derslerinin boş geçmesinden yakõndõ. Eker’in ayrõlmasõndan sonra öğretmenleri tarafõndan azarlandõğõ görülen öğrenci ise ağladõ. Sarıgül’e 20 bin gönüllü desteği İstanbul Haber Servisi - DSP Şişli belediye başkan adayõ ve mevcut başkan Mustafa Sarõgül, düzenlediği basõn toplantõsõnda, 29 Mart yerel seçimlerine “Sevginiz için varõm, Şişli için varõm” sloganõyla hazõrlandõklarõnõ bildirdi. Kampanya boyunca ilçede gerçekleştirilen eğitim ve sağlõk yatõrõmlarõnõn gönüllüler tarafõndan yurttaşlara anlatõlacağõnõ ifade eden Sarõgül, “Seçim çalõşmalarõna 20 bine yakõn gönüllü katõlacak. Türkiye rekoru kõracağõz” dedi. Tahsin Gürdal toprağa verildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara’da vefat eden emekli emniyet müdürü Tahsin Gürdal’õn cenazesi dün toprağa verildi. Tahsin Gürdal için Emniyet Genel Müdürlüğü’nün Dikmen’deki binasõ önünde tören düzenlendi. Törene Gürdal’õn ailesi ve yakõnlarõnõn yanõ sõra Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, Emekli Emniyet Müdürleri Derneği Başkanõ Hasan Yücesan ile bazõ daire başkanlarõ katõldõ. Gürdal’õn cenazesi, öğleyin kõlõnan cenaze namazõnõn ardõndan toprağa verildi. ‘CHP ve MHP’liler çatışmadı’ İstanbul Haber Servisi - Gazetemizin 8 Mart tarihli sayõsõnda yer alan “Seçim çalõşmalarõna şiddet karõştõ” başlõklõ haberde adõ geçen MHP Beylikdüzü belediye başkan adayõ Velittin Küçük, avukatõ Sibel Özmen aracõlõğõyla yazõlõ açõklama yaptõ. Açõklamada CHP adayõnõ destekleyen Fatih Mehmet Öztürk’ün MHP adayõnõ destekleyen bir grup tarafõndan tehdit edilip korkutmak için ateş edildiği iddialarõnõn doğru olmadõğõ kaydedildi. TUNCELİ MİLLETVEKİLİ GENÇ: Eski AİHM Yargõcõ Rõza Türmen, Balbay’õn sorgulanma yöntemine tepki gösterdi UykusuzsorgukötümuameleİLHAN TAŞCI ANKARA - Eski Avrupa İnsan Haklarõ Mahkemesi (AİHM) Yargõcõ Rıza Tür- men, gazetemiz Ankara Tem- silcisi Mustafa Balbay’õn 24 saat uykusuz bõrakõlarak sor- gulanmasõnõn “kötü muame- leye” girdiğini vurguladõ. AİHM’nin bu tür davalarda genelde kötü muamele kararõ verdiğine işaret eden Türmen, kötü muamele altõnda alõna- nan ifadenin hukuki delil nite- liğinin de tartõşmalõ olduğuna dikkat çekti. Eski AİHM Yargõcõ Rõza Türmen, Balbay’õn tutuklan- masõyla sonuçlanan uykusuz sorgu yöntemini değerlendirdi. Sorgu sõrasõnda psikolojik bas- kõ, uykusuzluk, susuzluk gibi durumlarõn kötü muameleye girdiğini anlatan Rõza Türmen, “AİHM, bu durumda Avru- pa İnsan Hakları Sözleşme- si’nin 3. maddesinin ihlaline karar verebiliyor. Tabii da- vanının özelliği de önemli. Ama genelde AİHM bu du- rumlarda kötü muameleye karar veriyor” dedi. Rõza Tür- men’in işaret ettiği 3. madde “Hiç kimse işkenceye, insan- lık dışı ya da onur kırıcı ceza veya işlemlere tabi tutula- maz” hükmünü içeriyor. Tür- men, durumun davadan dava- ya göre değiştiğini, her davayõ kendi değişen özellikleri kap- samõnda değerlendirdiğini an- lattõ. Türmen, uykusuz biçim- de sorgunun sürdürülmesinin de kötü muameleye girebileceği- ni vurguladõ. Eski AİHM Yargõcõ Türmen, kötü muamele altõnda alõnan ifadelerin hukuki niteliği ve geçerliliğine ilişkin soruya, şu yanõtõ verdi: “İfade zorla alınmışsa, bas- kı altında alınmışsa hukuki delil niteliği tartışmalı olur. Sadece AİHM kararları yö- nünden değil Ceza Muhake- mesi Kanunu’nda da bu tür ifade yöntemi yasaklanıyor ve delil niteliği taşımıyor. Yasa- ya aykırı alınan ifade delil ni- teliği taşımaz. O nedenle ola- ya bu açıdan da bakmak la- zım. Zorla alınmış ifade var mıdır, bunu da değerlendir- mek lazım.” Rõza Türmen kişisel görüşü- nün de AİHM kararlarõnda ol- duğu gibi uykusuz bõrakõlarak yapõlan sorgulamanõn kötü muameleye gireceği yönünde olduğunu bildirdi. Balbay, gözaltõna alõndõğõ sabahtan bir sonraki günün sa- bahõna kadar sorgulanmõştõ. Balbay’õn avukatlarõnõn mü- vekkillerinin 24 saattir ayakta olduğu, bu durumdaki bir kim- senin sorulara yanõt veremeye- ceğini ve kendisini doğru şe- kilde savunamayacağõna işaret ederek, sorguya ara verilmesi- ni istediler. Ancak mahkeme bu istemi reddederek, sorguyu sür- dürdü ve Balbay hakkõnda tu- tuklama kararõ verdi. Eski AİHM Yargõcõ Rõza Türmen, Balbay’õn tutuklanmasõyla sonuçlanan uykusuz sorgu yöntemini değerlendirdi. Türmen, kötü muamele altõnda alõnan ifadenin hukuki delil niteliğinin tartõşmalõ olduğuna dikkat çekti. ‘Hukuksuzluk giderilmeli’ ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Gaze- temiz Ankara Temsil- cisi Mustafa Balbay’õn, Ergenekon davasõ kap- samõnda tutuklanmasõ- nõn üzerinden dört gün geçti. Bizleri yalnõz bõ- rakmayan okurlarõmõz Balbay’a destek mesaj- larõ göndermeye ve ga- zetemizi ziyaret etmeye devam ediyor. Tunceli Bağõmsõz Milletvekili Kamer Genç, gazetemizin Mec- lis bürosunu ziyaret ede- rek geçmiş olsun dilek- lerini iletti. Cumhuriyetin temel değerlerine, felsefesine, ideolojisine sahip çõkan Cumhuriyet gazetesi- nin Ankara Temsilci- si’nin “etrafa korku salacak şekilde” tutuk- landõğõnõ belirten Genç, şu görüşleri dile getirdi: “Balbay’ın bu şekilde etrafa korku salacak şekilde tutuklanması Tayyip Erdoğan’ın ka- fasından geçen Türki- ye’de totaliter rejim kurma hedefinin önemli bir çabasıdır. Temennimiz, hukuk- suzluğun bir an önce giderilmesi ve Türkiye için çok önemli bir de- ğere sahip olan gaze- teci arkadaşımızın bir an önce serbest bıra- kılmasıdır. Artık bu iş yargı bağımsızlığını aş- mış, tamamen Tayyip Erdoğan ve iktidarı- nın doğrultusunda hiz- met eden bir kaosa dö- nüşmüştür. Bu kaos Türkiye’deki demo- kratik, çağdaş rejimi ortadan kaldırmak için yaratılan suni bir bahanedir. Ama AKP bunun hesabını ileride verecektir. Meclis açıl- dığında da konuyu Meclis gündemine ta- şıyacağım.” CHP Yenimahalle Belediye Başkan Adayõ Fethi Yaşar da gazete- mizi ziyaret edenler ara- sõndaydõ. Yaşar, “İn- şallah hukuk bu soru- nu çözecek” dedi. Eği- tim-İş İstanbul 2 Nolu Şube Başkanõ Abidin Baysal, gazetemize gön- derdiği iletide, “Korku imparatorluğu, kor- kunun ürünüdür ve birileri Mustafa Ke- mal’in Cumhuriyetin- den de korkmaya baş- lamışlardır. Ama Ana- dolu’nun yurtsever ay- dınlarının onurlarını kaybetmekten başka korkacakları hiçbir şeyleri yoktur. Musta- fa Balbay yurtsever bir Anadolu aydını ola- rak, ulusunun onuru ile kendi onurunu öz- deşleştirmiş, korku im- ratorluğu kurmak is- teyenlere karşı boyun eğmemiştir, eğmeye- cektir de... Bu karanlık bitecektir ve Türk ay- dını, Anadolu aydın- lanmasını kaldığı yer- den ışıtmaya devam edecektir” dedi. Okurlarõmõzdan Prof. Dr. Tümer Uraz, gaze- temize gönderdiği me- sajda, “İlkeli duruşu- nuz bizleri sizlere bağ- lıyor.. ama ülkeyi bu duruma sokanların ya- rattığı ortam son de- rece endişe verici” di- ye konuştu. Gazetemiz Ankara Temsilcisi Balbay’ın tutuklanmasını protesto eden sivil toplum örgütü üyeleri ellerindeki Cumhuriyet gazeteleriyle gazetemiz önünde toplandılar. (NİHAN İNAL) Balbay’a destek eylemi Tutuklama kararõnõn somut bir ‘hukuksuzluk’ olduğunu belirten sivil toplum kuruluşlarõ sözcüleri, Balbay’õn bõrakõlmasõnõ istedi İstanbul Haber Servisi - CHP, sivil toplum ör- gütleri, gazetemiz Ankara Temsilcisi Mustafa Bal- bay’õn tutuklanmasõnõ protesto ederek Balbay serbest bõrakõlõncaya dek her gün Cumhuriyet önünde eylem yapma kararõ aldõlar. Balbay’õn tutuklanmasõnõn so- mut bir “hukuksuzluk” olduğunu belirten sivil top- lum kuruluşlarõ sözcüleri, Ergenekon soruşturmasõ adõyla yapõlan tutuklamalarõn “Türkiye’nin bağım- sızlığından, bütünlüğünden yana olanlarla he- saplaşma davası haline geldiğini” vurguladõlar. CHP İl Örgütü ve İlçe Kadõn Kollarõ, Çağdaş Ya- şamõ Destekleme Derneği (ÇYDD), İstanbul Kadõn Kuruluşlarõ Birliği, 68’liler Birliği Vakfõ, Türkiye Gençlik Birliği, Yurtsever Hareket, Ulusal Sivil Toplum Kuruluşlarõ Birliği ve İstanbul CUMOK üye- leri dün gazetemize gelerek destek ziyaretinde bu- lundular, Balbay’õn serbest bõrakõlmasõnõ istediler. El- lerinde, Cumhuriyet gazeteleri ve Balbay’õn kitapla- rõ olan grup, “Balbay Çıkacak Yine Yazacak” pankartõ açarak “Mustafa çıkacak yine yazacak”, “Susma sustukça sıra sana gelecek”, “Ergenekon tertibi Amerikan oyunu” sloganlarõ attõ. Grup adõna basõn açõklamasõnõ yapan Kadõn Araş- tõrmalarõ Derneği Başkanõ ve CHP İstanbul Milletvekili Necla Arat, Cumhuriyet ilkelerine bağlõ olduğumuz için buradayõz diyerek “Bizler sivil toplum örgütleri olarak her gün saat 11.00 ile 13.00 arasında gaze- tenin önünde olarak Balbay’a destek olacağız ve Türkiye’nin geleceği için sonuna kadar mücade- le edeceğiz” dedi. Eski Çalõşma ve Sosyal Güvenlik Bakanõ Yaşar Okuyan da gazetemizi arayarak Mustafa Balbay’õn tutuklanmasõna tepkisini dile getirdi. İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Aydeniz Alisbah Tuskan: Biz hukuk devleti anla- yõşõ dõşõndaki tüm anlayõşõ reddediyoruz. Yurtsever Hareket Sözcüsü Bedri Baykam: Mustafa Balbay’õn tutuklanma gereği olarak öne sü- rülen her iddia esasõnda Türkiye’nin belirli ve malum çevrelerinin işbirliği ile demokrasi, düşünce ve basõn özgürlüğünü kaldõrmaya yönelik hareketlerinin açõk bir kanõtõdõr. Köy Enstitülerini Araştırma ve Eğitimi Geliş- tirme Derneği Başkanı Prof. Dr. Güler Yalçın: Cumhuriyet gazetesinde Uğur Mumcu’nun köşesi- ni devralmõş olan Mustafa Balbay’õn araştõrmacõ, ger- çekçi ve mücadeleci kimliği adeta suç unsuru olarak kullanõlmõştõr. Ulusal Sivil Toplum Kuruluşları Birliği Genel Se- kreteri Mehmet Kunt: Hukuk devletinin ayaklar al- tõna alõndõğõ, sözün bittiği noktadayõz. Birleşmiş Milletler Türk Derneği Başkanı Rah- mi Kumaş: Bu soruşturma ile insanlarõn sabaha kar- şõ evlerinden alõnõp götürülmeleri 12 Eylül ortamõna neredeyse rahmet okutacaktõr. Bu soruşturma ile korku, sindirme, yõlgõnlõk ortamõ yaratõlmaktadõr. Tunceli Bağõmsõz Milletvekili Kamer Genç, “Balbay’õn etrafa korku salacak şekilde tutuklanmasõ Başbakan Erdoğan’õn kafasõndan geçen totaliter rejim kurma hedefinin önemli bir çabasõdõr” dedi. ERMENİLERDEN ÖZÜR Kampanya kararı bakanlığa bırakıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, bazõ aydõnlar tara- fõndan düzenlenen “Ermenilerden Özür Di- leme” kampanyasõyla ilgili açõlan soruşturma dosyasõnõ, 301’den soruşturma izni için Ada- let Bakanlõğõ’na gönderdi. “Ermenilerden Özür Dileme” kampanya- sõyla ilgili suç duyurularõ üzerine soruşturma başlatan Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, “Ermenilerden Özür Dileme” kampanyasõ ile ilgili takipsizlik kararõ vermişti. Kararda, “Demokratik toplumlarda karşıt fikirlerin de düşünce özgürlüğü çerçevesinde koru- ma altında olduğu gerekçesiyle kovuştur- maya yer olmadığına karar verildiği” ifade edilmişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõ- ğõ’nõn bu kararõna karşõ Sincan Ağõr Ceza Mahkemesi’ne itirazda bulunulmuştu. Sincan 1. Ağõr Ceza Mahkemesi de itirazõ kabul ede- rek, Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn ver- diği takipsizlik kararõnõ kaldõrmõştõ. Başsavcõ- lõk da Sincan Ağõr Ceza Mahkemesi’nin kara- rõnõ Adalet Bakanlõğõ’na götürdü. CMK’nin 301. maddesinden soruşturmalar Adalet Ba- kanlõğõ’nõn iznine tabi bulunuyor. Eğer Adalet Bakanlõğõ izin vermezse bu metnin altõna im- za atanlarla ilgili soruşturma açõlamayacak. İstanbul Emniyeti, Baydemir, Tuncel ve Koru’yla ilgili iddialarõn ilgili birimlere iletildiğini bildirdi Suikast planları araştırılmış HATİCE TUNCER / HİLAL KÖSE Ergenekon davasõnda Kuvayõ Milli- ye 1919 Derneği’nin kõsa bir süre genel sekreterliğini üstlenen tutuklu sanõk Oğuz Alpaslan Abdülkadir, derneğin Atatürkçüleri ve Türk Silahlõ Kuvvet- leri’ni yõpratmak için kullanõldõğõnõ sa- vundu. İstanbul Emniyet Müdürlüğü, mahkemenin bir sorusuna gönderdiği ya- nõt yazõsõnda, bazõ sanõklarõn yaptõğõ öne sürülen suikast planlarõyla ilgili çalõşma yürütüldüğünü açõkladõ. Ergenekon davasõnõn 62. duruşma- sõnda tutuklu sanõk Abdülkadir’in sor- gu ve savunmasõ alõndõ. Abdülkadir, polis ve savcõlõk ifadelerinde dernek- te kendisini “askeri istihbarat” ele- manõ olarak tanõtan Mustafa Alpay’õ tanõmadõğõnõ söylediğini, derneği TSK’nin adõnõ yõpratacak çalõşmalarõ nedeniyle “kapattırmaya” çalõştõğõ- nõ anlattõğõna dikkat çekti. ‘Hüseyin Görüm Düşünce Kulübü’ Dönemin Genelkurmay Başkanõ Orgeneral Yaşar Büyükanıt’õn “ül- kenin irtica tehlikesi altında oldu- ğuna işaret ederek sivil toplum ku- ruluşlarına çağrıda bulunduğu” açõklamasõndan sonra Kuvayõ Milliye 1919 Derneği’ne üye olduğunu anla- tan Abdülkadir “Kuvayı Milliye 1919 Derneği’ne aslında ‘Hüseyin Gö- rüm Düşünce Kulübü’ denilmesi ge- rektiğini düşünüyorum” dedi. Genel Sekreter olduktan sonra Hü- seyin Görüm’ün tüzüğe aykõrõ ko- nuşmalarõ ve tutumlarõndan rahatsõz ol- duğunu belirten Abdülkadir “Yönetim kurulunda Başbakan’ın bacanağı Nuri Vardarbaşõ’nın olduğunu bil- miyordum. Mustafa Alpay, Ata- türkçüleri, TSK’yi yıpratmak için derneğin Fethullahçılar tarafından kurulduğunu söyledi. Hüseyin Gö- rüm, motorize ekipler kurup esrar kuryelerini taşımayı planlıyordu” diye konuştu. Hüseyin Görüm’ün açõklamalarõyla sürekli kafa karõştõrdõğõnõ belirten Ab- dülkadir, Görüm’ün Danõştay baskõnõ, Hrant Dink cinayetlerinde ulusalcõlarõ adres göstermek için imalarda bulun- duğunu ifade etti. Üç isme suikast iddiası Mahkeme, Ergenekon örgütü üye- si olduklarõ iddiasõyla yargõlanan Mu- hammet Yüce ve Selim Akkurt’un telefon görüşmelerindeki, gazetecilere ve siyasetçilere yönelik suikast plan- larõna ilişkin, emniyetin herhangi bir çalõşma yapõp yapmadõğõnõ sormuştu. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün ya- nõtõnda, bir suç örgütüne yönelik ça- lõşmalar sõrasõnda, bazõ örgüt men- suplarõnõn Diyarbakõr Belediye Baş- kanõ Osman Baydemir, DTP millet- vekili Sebahat Tuncel ve Fehmi Koru’ya yönelik silahlõ eylem hazõr- lõğõ içerisinde olduklarõ yönünde doğ- rulamaya muhtaç bilgiler edinildiği kaydedildi. Bilgi edinilmesi ve gerekli çalõşmalarõn yapõlmasõ için 5 Ekim 2007’de İstihbarat ve Terörle Müca- dele şube müdürlükleri ile Ankara ve Diyarbakõr emniyetine konunun bil- dirildiği belirtildi.