22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 25 ŞUBAT 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA DİZİ 7 İ ran’da görev başõnda olan Cumhurbaşkanõ Ahmedine- jad, sürekli olarak konuşma- larõnda kadõnlarõn evde kalõp ço- cuklarõyla ilgilenmesi gerektiğini vurguluyor. Genel olarak toplum- da benimsenen anlayõş da bu yön- de... İran’da kadõnlarõn bugün hâ- lâ birçok konuda seçim yapma özgürlükleri yok ve erkeklerle eşit haklara sahip olma mücadelesi veriyorlar. Özellikle evlilik, bo- şanma, velayet ve miras haklarõ ba- kõmõndan ikinci sõnõf vatandaş ye- rine konuluyorlar. Geçen yõl ülkede kadõn haklarõ mücadelesi veren ve 1 milyon im- za toplama hedefiyle başlatõlan “Campaign for Equality” adlõ kampanyaya katõlan 50’den fazla kadõn hapse atõldõ. Enformasyon Bakanlõğõ’ndan kampanyaya destek veren kadõnlar, telefonlar edilerek toplantõlara ka- tõlmamalarõ yönünde uyarõldõ. Kampanyanõn kurucularõndan Parvin Ardalan, geçen yõl Olof Palme Ödülü’ne değer görüldü- ğünde, ödül törenine katõlmak için İsveç’e gitmesi engellendi. Tah- ran’daki İmam Humeyni Havaa- lanõ’na giden Ardalan’õn pasapor- tuna el konularak yurtdõşõna çõkõ- şõ yasaklandõ. 16 yõldõr kadõn haklarõnõ destek- leyen yayõnlar yapan Zanan adlõ fe- minist derginin geçen yõl kapatõl- masõ, ülkede protestolara neden ol- du. İran’daki kadõn haklarõ hare- ketine yönelik baskõlarõn giderek şiddetlenmesi ve tutuklamalarõn artmasõ üzerine, Mart 2008’de New York’ta 280’den fazla insan haklarõ savunucusunun katõldõğõ bir uluslararasõ destek toplantõsõ ya- põldõ. Katõlõmcõlar arasõnda altõ Nobel Barõş Ödülü sahibi kadõnõn da yer aldõğõ toplantõda, İran’daki durum hakkõnda endişeler dile ge- tirildi. Bütün bu baskõlara karşõn, İran’da seçimleri etkileyebilecek oranda güçlü bir kadõn nüfusu var. Bu nedenle 2008 seçimlerinde adaylar, programlarõnda kadõnlara yönelik vaatlerde bulunmak duru- munda kaldõ. World Public Opi- nion tarafõndan geçen yõl yapõlan bir araştõrmaya göre, İran halkõnõn yüzde 78’i kadõnlarõn erkeklerle eşit haklara sahip olmasõnõ önem- siyor ve yüzde 70’i de, hükümetin, kadõnlara yönelik ayrõmcõlõğõn ön- lenmesi için çalõşmasõ gerektiğine inanõyor. Kadõn haklarõnõ savunanlara baskõ MUTA NİKÂHI Geçici evlilikler çok yaygõn E vlilik dõşõ ilişkilerin taşla- narak idama varan korkunç uygulamalarla cezalandõrõl- dõğõ İran’da, İslam Devrimi’nden bu yana, Şii kesim arasõnda eski bir ge- lenek olan geçici evlilikler çok yay- gõn. Şii mezhebinde, erkeklerin, Sünni mezhebinde olduğu gibi, eşi- nin rõzasõ olmadan 1’den fazla eş edinme hakkõ yok. Fakat geçici ev- liliklerin bu durumu ortadan kal- dõrma amacõyla uygulandõğõ görü- lüyor... Bu tür evlilikte, bir erkek ve evli olmayan bir kadõn belli bir süre için kendi aralarõnda evlilik sözleş- mesi yapõyorlar ve karşõlõğõnda ka- dõna bir miktar para veriliyor. Be- lirlenen süre, bir saat de olabiliyor 50 yõl da... Bu süre sonunda taraflar hiçbir boşanma işlemine gerek ol- madan ayrõlabiliyor ya da çocuk olursa ve taraflar isterse kalõcõ evli- liğe geçebiliyorlar. Geçici evlilikler, tamamen seksüel ihtiyacõ karşõlama amacõyla yapõlõyor ve erkek egemen toplumda kadõn için son derece aşa- ğõlayõcõ bir durum yaratõyor. Bu evlilikler, resmi kurumlar tarafõndan kayõt altõna alõnabiliyor ama bu zo- runlu değil. Erkek istediği zaman so- na erdirebiliyor ve bu durumda er- keğin kadõna karşõ herhangi bir maddi yükümlülüğü bulunmuyor. Fuhşa alternatif deniliyor Geçici evlilik yapacak bakire kõz- lar için babasõnõn onayõ gerekiyor. Bu evlilikle- rin sonucun- da doğan ço- cuklar, yasal olarak kalõcõ evliliklerden olan çocuk- larla aynõ sta- tüde sayõlõ- yor. Fakat geçici evlilik yapan kadõn- lar, yasal ev- lilik yapan kadõnlarla aynõ haklara sahip değil. Üstelik, muta nikâhõ ile evlenmek, kadõnlar açõsõndan toplumda giz- lenmesi gereken, hoş olmayan bir durum olarak değerlendiriliyor. Ay- nõ zamanda molla olan İran İçişleri Bakanõ Mustafa Purmuhamme- di’nin “Fuhşa alternaif olarak ge- çici evliliği teşvik etmeliyiz” diye- rek desteklediği bu uygulamaya, kadõn haklarõ savunucularõ şiddetle karşõ çõkõyor. Din adamlarõ ise, ge- çici evliliğin, bekâr ya da dul ka- dõnlarõ fuhuş yapmaktan alõkoydu- ğunu ve belli bir yaşa gelmiş er- keklerin cinsel ihtiyaçlarõnõn karşõ- lanmasõnõ sağladõğõnõ söylüyor. Oy- sa bu evliliklere bekâr erkeklerin de- ğil, evli erkeklerin rağbet etmesi bu görüşü yalanlõyor. İşin gerçeği, İran’daki geçici ev- lilikler, Şii mezhebine mensup ol- mayan, ama birden fazla kadõna sahip olmayõ amaçlayan erkekler ile evlilik dõşõ birliktelik yaşamak iste- yen, ancak ahlak polisi tarafõndan yakalanmaktan korkan gençlerin işine yarõyor... Sanal dünyada gelişen ilişkiler E rkekle kadõnõn toplum içinde tanõşõp birbirleri- ni tanõma olanağõ bula- madõğõ İran’da, yeni yetişen genç nesil, teknolojik gelişme- lerin de etkisiyle, artõk internet ortamõnda karşõ cinsi tanõmaya yönelmiş. Bugün Farsçanõn, blog dün- yasõnda en çok kullanõlan üçün- cü dil olduğu belirtiliyor. Kali- forniya’da bulunan Pomona Ko- leji’ndeki Prof. Pardis Mah- davi’nin İranlõ gençler arasõnda internet kullanõmõna yönelik yaptõğõ araştõrmaya göre, genç- ler interneti üç şekilde kullanõyor: 1. Rejim tarafõndan yasaklanan kültürel dünyayõ tanõmak; haber, film, müzik vb. konularda ge- lişmeleri izlemek. 2. Gençler arasõnda bir daya- nõşma ortamõ kurmak. 3. Karşõ cinsle chat yapmak, yani internet ortamõnda sohbet et- mek ve buluşma ayarlamak. Bu- nun sonucunda, İran’da genç nüfus arasõnda yeni bir “siber- seks” kültürü gelişmiş durumda. İslam Cumhuriyeti’nin parasõz eğitim politikasõ, ülkede eği- timli bir genç nüfus yaratmõş ol- duğundan, internet üzerinde bu tür trendleri takip edebilen bir kuşak var. Hükümetin bu geliş- melerin önüne geçmek için bul- duğu yöntemse, bazõ sitelere gi- rişin yasaklanmasõ. Medyaya yansõyan bilgilere göre, İran’da 5 milyondan fazla siteye ulaşõ- lamõyor. Ülkede yalnõzca por- nografik siteler değil, kadõn hak- larõndan ve Batõ tipi yaşamdan söz eden siteler ile İran dõşõndan yayõn yapan muhalif Arap site- leri de yasaklanmõş durumda. Fa- kat İran’da son yõllarda sanal dünyada oluşturulan blog orta- mõnda, aşõrõ dinci rejimin ya- saklarõnõn delindiği “sessiz bir devrim” yapõlõyor. Teknolojik bilgisi yüksek gençler, hükü- metin yasakladõğõ konularõ ele alan ama filtreleme sistemine ta- kõlmayan siteler ve bloglar ya- ratmada ustalaşmõş durumda. G İ Y İ M ? Kadõnlar, İslami kurallara uygun giyinmek zorunda. Yani kõyafetleri, bedeninin şeklini belli etmeyecek şekilde bol olmalõ; saçlarõnõ örtüp, bacaklarõnõ, kollarõnõ ve ayaklarõnõ açõkta bõrakmayacak şekilde giyinmeli. ? İran’da özellikle kentlerde, genç kesim çarşaf yerine pantolon giyip üzerine dizlerine kadar gelen paltolar giymeyi tercih ediyor. Fakat 2005’te Ahmedinejad’õn seçilmesinden bu yana, giyim kuşam konusunda çok daha fazla baskõ uygulanõyor. ? Renkli başörtüler, dar giysiler ya da erkeklerde Batõ stili saç kesimleri de cezalandõrõlõyor. Pantolonun içine sokulduğu uzun çizme giymek de yasak. ? İslami giyim kurallarõna uygun olmayan kõyafetleri satan mağazalar kapatõlõyor. Bu kurallarõn dõşõna çõkanlara ahlak polisi tarafõndan kõrbaç, para ve hapis cezalarõ verilebiliyor. ÇOCUK YAŞTA EVLİLİK SORUNU İ ran, UNICEF Çocuk Haklarõ Sözleşmesi’ni imzalamõş olma- sõna karşõn, şeriatõn açõkça be- lirlediği bazõ konularda sözleşmeyi uygulama dõşõnda tutuyor. Bu konu- lardan birisi de, erken yaşta evlilikle ilgili. İran’da 2002’den önce geçerli olan yasaya göre, evlilik için asgari yaş kõzlarda 9, erkeklerde 14 olarak belirlenmişti. 2002 yõlõnda parla- mentodaki kadõn üyelerin yoğun bas- kõsõ sonucunda, evlilik yaşõ kõz ço- cuklarda 13’e, erkeklerde 15’e çekildi. Ama aslõnda yasa evlenme yaşõnõ değiştirmiş değildi... Tek yenilik, 13 yaşõndan küçük kõzlarõn ve 15 yaşõn- dan küçük erkeklerin evlenebilmesi için, ailelerin ve yargõcõn izninin ge- rekmesiydi. 2005 yõlõnda yapõlan bir değişiklik ise, bu yaş sõnõrõnõ, kõzlar için 15’e, erkekler için 18’e yüksel- terek zorunlu hale getirdi. Fakat özel- likle kõrsal alanlarda Şiiler tarafõndan hâlâ uygulanan geçici evlilikler, bu- nu bir şekilde delme yolunu açõyor. Üstelik bu tür evlilikler ailelerin ona- yõyla yapõldõğõ için, bunu önleyecek bir yol da bulunmuyor... SÜRECEK İran’da erkeklerle eşit haklara sahip olma mücadelesi verenler hapse bile atõlõyor ? Bir erkek dört kadõnla evlenebili- yor. ? 2002’de çõkarõlan bir yasayla, ka- dõnlara 1979’dan bu yana sahip olma- dõklarõ boşanma davasõ açma hakkõ ve- rildi. ? Buna göre kadõnlar, ancak ko- calarõnõn yazõlõ izni olursa boşanma davasõ açabilecek. Eşlerinin uyuşturucu bağõmlõsõ, alkolik ya da akli dengesinin bozuk olduğunu kanõtlamalarõ duru- munda da yine dava açabilecekler. EVLİLİK VE BOŞANMA DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Bizimki Hızla Tek Adamlaşırken... Sorunu, İlhan Selçuk’u Ergenekon ile bulaştıra- rak Cumhuriyet’i sindirmek ya da Aydın Doğan’a mil- yonlarca lira vergi cezası bindirerek ülkenin en bü- yük medya grubunun el değiştirmesine yol açmak ola- rak algılayanlar yanılıyorlar. Erdoğan’ın özgür basını yok ederek “Putin’leşmek istediği” kanısı, Batı medyasında hızla yaygın hale ge- liyor. ABD’de yayımlanan The Wall Street Journal, Al- manların Die Welt’i, Frankfurter Allgemaine Zei- tung’u, İngiliz Reuters, Fransız Ajans France Press haber kuruluşları Türkiye’de medya üstüne yö- nelik iktidar tehdidinin perde arkasını anlatan haber ve yorumlar yayımlıyorlar. Ünlü uluslararası basın kuruluşu IPI’in kaygıları da aynı doğrultuda. Öyle görülüyor ki, AB’nin Türkiye ile ilgili ilk raporu ile AKP iktidarı adamakıllı fırçalanmış olacak. O raporu çantasına koyacak olan siyasi iktidar, AB için beslediği pespembe hayallerden ebediyen vaz- geçmelidir. Akıllara, yoksa “Bizi nasılsa AB’ye alma- yacaklar” yargısına vardığı için mi, Başbakan Batı ile köprüleri atmak amacıyla özgür medyayı sindirerek bir Ortadoğu ülkesine dönüşecek olan Türkiye’de “Tek Adam”laşmak istiyor, sorusu geliyor. Putin’leşme isteği ile suçlanma Komünizmin çökmesinden sonra artık özgür bir ül- ke olacağı sanılan Rusya’da, Stalin’i çağrıştıran ta- vırlar takınan Putin, amacına ulaşmak için medyayı denetim altına aldı. Ondan sonra, kendi kontrolün- de bir başbakan olarak görev yapan Medvedev’i Dev- let Başkanlığı’na getirerek, hem yürütmenin direksi- yonunu eline aldı, hem de üst üste iki kez başkan ola- mayacağını öngören yasa hükmünü by-pass etmiş oldu. Herkes biliyor ki, o belli süre içerisinde yaşamak- ta devam ederse, bu tahterevalli oyununu yakın ar- kadaşı ile bir kez daha sandalye değiştirerek sürdü- recek. Ama hangi görevde olursa olsun ülkenin yine tek hâkimi O olacak. Önce çarlık, daha sonra da komünist ve üstelik Sta- linist diktatörlük dönemi altında neredeyse bir yüz- yıla yakın demokrasiye yabancı yaşam sürdüren Rus halkının, örgütlenme, oy kullanma kültürüne yaban- cılık çekmesi, Putin’in niyetlerini sandık başında verdiği oylarla desteklemesi gibi Batı toplumu için ya- dırganacak bir şeydi. Şimdi o toplumun sözcülüğünü yapan medya araçları, Rusya’daki bu yeni düzenin isim babalığının öteki başka ülkeleri de kapsama alanına almasından kaygılanıyorlar. WSJ’nin Erdoğan’ı Putin’leşmek isteği ile suçla- masının nedeni de sanırım o kaygıdan doğuyor. Önce medya, daha sonra da... Medyayı özgür olmaktan çıkarmak, Türkiye’de birçok Batı ülkesinin bile gıpta ile izlediği, özgür, ser- best genel oya dayanan bir seçim sisteminin uygu- lanmasından vazgeçildiğinin ipuçlarını görmek elbette Batı için hoş bir şey değildir. Tam elli altı yıldır adli güvence altında yapılmakta olan seçimler, Erdoğan’ın uyguladığı bilinçli politika yüzünden, bu güvencenin sadece kâğıt üzerinde ya- zılı olduğu bir kurum haline dönüşüyor. Yasa koyucunun seçim öncesinde yasaklanması- nı istediği hükümler için YSK’nin aldığı kararlara, ül- kenin başbakanı, uymayacağını kürsülerden ilan edebiliyor. O “sallamayacağını” söyleyince, vali ve kay- makamlar arasından da benzer görüntüler yansıyor. Yasa tanımazlığın en somut örneklerini vermekten ge- ri kalmayan Tunceli Valisi’nin karşısında şaşırmış olan cumhuriyet savcısının, YSK Başkanlığı’na durumunu anlatarak “Ne yapmalıyım” diye sorduğu, medyaya yansıyor ve yalanlanamıyor. Adalet Bakanı, tam bir partizanlık örneği sergile- mekten çekinmeyerek, AKP’li olmayan belediyelerin hemşerileri için gerçekleştirmek istediklerinin An- kara’dan döneceği haberini verebiliyor! Tek parti rejiminin bu yerel seçimlerle birlikte hız- la gelmekte olduğunu gösteren örnekler, ilk genel se- çimlerde, seçmenlere sandık başında oy pusulaları ile birlikte, Tek Adamın Partisi’nin para çeklerinin de serbestçe dağıtılacağının belirtilerini veriyor. Siz isterseniz hâlâ tehlikenin farkında olmayınız. Ba- şınızı kuma sokmayı sürdürünüz. Örgütlenmekten hoş- lanmayan bir toplumun medyası, partileri, sivil top- lum örgütleri olma alışkanlığınızı da sürdürünüz. Ama asla unutmayınız: Sıra nasıl olsa size de gelecektir. Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net Yaşar Cumhuriyet’i ziyaret etti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP’nin Ankara Yenimahalle belediye başkan adayõ Fethi Yaşar gazetemizin Ankara Bürosu’nu ziyaret etti. Ankara Temsilcimiz Mustafa Balbay’a projelerini anlatan Yaşar, 40 yõldõr CHP dõşõnda siyaset yapmadõğõnõ söyledi. Yaşar, Batõkent’e üniversite sözü verirken esnaftan da kendilerine yönelim olduğunu anlattõ. Yaşar, sol ve merkez sağdan da adaylõğõna destek olduğunu sözlerine ekledi. Gökçek’in usulsüz harcaması ANKARA (ANKA) - CHP’nin Ankara Büyükşehir Belediyesi başkan adayõ Murat Karayalçõn, Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne ait kaynaklarõn Ankaraspor Kulübü’ne aktarõldõğõ ve transfer paralarõnõn Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafõndan ödendiğinin Sayõştay tarafõndan belirlendiğini açõkladõ. Karayalçõn, Ankaraspor Kulübü’ne belediye kaynaklarõndan altõ milyon YTL aktarõldõğõnõn saptandõğõnõ ifade etti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle