18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 24 ŞUBAT 2009 SALI 12 KÜLTÜR AYNA ADNAN BİNYAZAR ‘Helvacı’ Öğretmenler... 17 Şubat günlü Cumhuriyet, haberi “Tartışıla- cak eylem” başlığıyla verdi. Oysa habere ilişkin fo- toğrafta olay, tartışma gerektirmeyecek denli açık... Türk Eğitim-Sen Kayseri 2 No’lu Şube Başka- nı Ali İhsan Öztürk, çevresini saran bir grup öğ- retmenle, Adolf Hitler’in ruhuna helva dağıtıyor. Uydurduğu senaryoyla da körler ülkesinde bir beyin körü! Sözde, kendi deyimiyle, “Hitler Bey”i rüyasın- da görmüş... Dünya tarihinin baş faşisti, ona, “Bush’un Irak’ta yapmış olduğu katliamlar, soy- kırımlar ve insanlık suçu benimkinden daha mı ge- ri? Günahımı aldınız, eğer hayrıma helva dağıtır- sanız hakkımı helal ederim,” demiş. Bu sözleri, ‘vahiy’ uyduran bir “sahte peygam- ber” değil, Türkiye Cumhuriyeti öğretmeni söy- lüyor!.. Hitler’e söyletilen yanlış değil. Saddam da, Bush da, darağaçlarında nice fidanları sallandıranlar da, yüzyılımızın katilleridir; tarihin çöplüğüne de bu sı- fatlarıyla atılacaklardır. Beyin körlüğü şurada: Mantık, başta Yahudiler ve Çingeneler, 30 milyonu aşkın insanın katili “Hit- ler Bey”i aklamayı mı gerektirir? Buna karşılık, nice darlıklara katlanarak, aydınlığı genç beyinlere sokma savaşımı veren yurtsever öğretmenlerin, olayı görüp, “çocuklarını emanet ettikleri eğitimcilerin ırkçı bir eylemde bulunma- larını kınamaları”, Atatürkçü Cumhuriyetin gü- vencesi sayılmalıdır. “Helvacı” öğretmenler üstelik Eğitim-Sen üye- si... O Eğitim-Sen ki, nice faşist tutumlu hükümet- lere karşı öğretmen haklarını korudukları için üyeleri hapislerde çürütülmek istenmiş TÖS’ün, TÖB-DER’in devamıdır. Eğitim-Sen’in antiemperyalist ve antifaşist ol- duğu, temel ilkelerinde yazılıdır. Belli ki “helvacı- lar”, bu ilkelerden de habersizler: “Eğitim emekçileri, 1900’lü yılların ilk çeyreğin- de antiemperyalist tutumlarıyla bağımsızlık mü- cadelesi içinde, 1920-1945 yılları arasında eğitim hakkının halka ulaştırılmasında, 1970-1980 yılla- rı arasında ülkemizin yukarıdan aşağıya faşistleş- tirilmesine karşı antifaşist mücadelede, 1980 sonrasında ve 1990’lı yıllarda demokrasi, sendi- kal hak ve özgürlükler mücadelesinde toplumsal muhalefetin önemli bir kesimini oluşturmuşlardır.” Almanya’nın bir kentinde, “Atatürkçü Düşünce Derneği”ni de çatısı altında barındıran bir “Öğ- retmenler Derneği”nin raflarında dizi dizi iskam- bil kâğıtları görmüştüm de utancımdan yerin di- bine girmiştim. Antiemperyalist, antifaşist bir örgütün üyelik kar- tını taşımak kişiye büyük sorumluluklar yükler. Ör- güt yöneticileri de, örgütün, üye çokluğuyla de- ğil, o üyelerin niteliğiyle değer bulduğunu bilme- lidirler. Bundan dolayı, nitelikli kişileri çatısı altında tut- ma ne denli önemliyse, bilinç yoksunu kişileri ayık- lamak da o denli gereklidir. Böyle öğretmenlerin türemesinde, kuşkusuz MEB’deki dayatmacı anlayışın etkisi çok büyük. Bu çağdışı düğüme çözüm düşünürken, Cum- huriyet’te Prof. Dr. Ali Nesin’in şu önerisini oku- dum: “Eksiklik hükümetlerdedir, yöneticilerdedir, öğ- retmenlerdedir, medyadadır, toplumdadır. Her ge- len hükümet, eğitimi bir beyin yıkama aracı ola- rak algılıyor.” Gerçekten, öğretmen yetiştirmeden atamalara, eğitim organlarının her yanını bir çürümüşlük, ko- kuşmuşluk sarmış... Oysa eğitimin işlevi beyin yıkama, aklı dondurma değil, aklı özgür kılmaktır. [email protected] [email protected] YÜKSEKÖĞRETİM KURULU Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlõğõ’ndan Duyuru Kamu Personeli Yabancõ Dil Bilgisi Seviye Tespit Sõnavõna Katõlmak İsteyenlerin Dikkatine 1. Resmi Gazete’de 23.06.2007 tarih ve 26561 sayõlõ yayõmlanan “Kamu Personelinin Yabancõ Dil Bilgisi Seviyesinin Tespitine Dair Esas ve Usuller Hakkõnda Yönetmelik” uyarõnca Kamu Personeli Yabancõ Dil Bilgi- si Seviye Tespit Sõnavõ (KPDS), TC Yükseköğretim Kurulu Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafõndan yapõlmaktadõr. 2. Sõnav, 3 Mayõs 2009 tarihinde Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakõr, Erzurum, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Konya, Malatya, Samsun, Sivas, Trabzon ve Van illeri ile Lefkoşa’da yapõlacaktõr. 3. Sõnava, yabancõ dil tazminatõndan yararlanmak isteyen 657 sayõlõ Devlet Memurlarõ Kanunu (aylõklannõ bu kanunun ek geçici maddelerine göre alanlar dahil), 926 sayõlõ Türk Silahlõ Kuvvetleri Personel Kanunu, 2914 sayõlõ Yükseköğretim Personel Kanunu ve 3466 sayõlõ Uzman Jandarma Kanununa göre çalõşmakta olanlar, kadrolar karşõlõk gösterilmek suretiyle sözleşmeli olarak çalõşan personel ile 399 sayõlõ Kanun Hükmünde Karar- name’nin 3/c maddesine tabi sözleşmeli personel katõlabilir. Yabancõ dil bilgisi seviyesini tespit ettirmek isteyen diğer kamu kurum ve kuruluşlarõnda çalõşan personel de bu sõnava katõlabilir. Yurtdõşõnda Görevlendirilecek Memurlarõn Seçim Esaslarõna Dair Yönetmelik’in değişik 7. maddesi gereğince, kamu kurum ve kuruluşlarõnca yurtdõşõ teşkilatõnda sürekli göreve atanacak memurlar ile diğer görevlilerin de bu sõnava girmesi gerekmektedir. Kamu kurum ve kuruluşlarõnda 657 sayõlõ Devlet Memurlarõ Kanunu’nun 4. maddesinin (B) fõkrasõna göre sözleşmeli statüde çalõşacak; a) Mütercim veya tercümanlarõn işe başlatõlabilmeleri için diğer şartlar yanõnda yabancõ dil bilgilerinin asgari (B) düzeyinde, b) Çözümleyici ve programcõlarõn ise işe başlatõlabilmeleri için diğer şartlar yanõnda İngilizce dil bilgilerinin asgari (D) düzeyinde olmasõ gerekmektedir. Bu nedenle, halen bu görevlerde çalõşmakta olanlardan yabancõ dil bilgisi seviyesini tespit ettirmek isteyenler ile söz konusu görevlerde çalõşmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarõna başvurmak isteyen fakülte veya yüksekokul mezunlarõ da bu sõnava katõlabilirler. Herhangi bir kurumda çalõşmamakla birlikte yabancõ dil bilgisi seviyesini tespit ettirmek isteyen fakülte veya yüksekokul mezunlarõ ile üniversitelerce kendilerinden KPDS puanõ istenen öğrenciler de bu sõnava katõlabi- lir. 31.07.2008 tarih ve 26953 sayõlõ Resmi Gazete’de yayõmlanan Öğretim Üyesi Dõşõndaki Öğretim Elemanõ Kadrolarõna Naklen veya Açõktan Yapõlacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sõnav İle Giriş Sõnavlarõna İliş- kin Usul ve Esaslar Hakkõnda Yönetmeliğin “Merkezi Sõnav ve Giriş Sõnavlarõna İlan ve Başvurma Şartlarõ“ adlõ İkinci Bölümün 6. Maddesinde: “Öğretim üyesi dõşõndaki öğretim elemanõ kadrolarõna naklen veya açõktan yapõlan her türlü atamada Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sõnavõndan (ALES) en az 70, ÖSYM tarafõndan yapõlan KPDS veya ÜDS’den en az 50 puan veya eşdeğerliliği Yükseköğretim Kurulu’nca kabul edilen bir sõnavdan bu puan muadili bir puan almõş olmak” ve “Yabancõ dille eğitim-öğretim yapõlan programlarda bu yönetmeliğe tabi öğretim elemanõ kadrolarõna naklen veya açõktan yapõlacak atamalarda aranacak dil puanõnda yükseköğretim kurumlarõnda Yabancõ Dil Eğitim-Öğretimi ve Yabancõ Dille Eğitim-Öğretim Yapõlmasõnda Uyulacak Esaslara İlişkin Yönetmelik hükümleri uygulanõr” hükümleri yer almaktadõr. Aynõ Bölümün 7. Maddesinde ise: “Yabancõ dil okutmanõ başvurularõnda ÖSYM tarafõndan yapõlan KPDS veya ÜDS’den en az 80 puan veya eşdeğerliliği Yükseköğretim Kurulu’nca kabul edilen bir sõnavdan bu puan muadili bir puana sahip olmak” hükmü yer almaktadõr. 28 Nisan 2007 tarih ve 26506 sayõlõ Resmi Gazete’de yayõmlanan “Yan Dal Uzmanlõk Eğitimi Giriş Sõnavõ Yönetmeliği” Tõpta Uzmanlõk Tüzüğü hükümlerine göre uzman tabip olanlarõn daha ileri seviyede yapacaklarõ Yan Dal Uzmanlõk Eğitimi Giriş Sõnavõna (YDUS) ilişkin esaslarõ düzenlemektedir. Bu yönetmeliğin İkinci Bölümünün 10. maddesinde “ÖSYM tarafõndan yapõlacak bilim sõnavõna (YDUS); KPDS veya ÜDS’den 100 üze- rinden en az 50 ve üzeri puan alanlar katõlabilir” hükmü yer almaktadõr. 4. Sõnav, Almanca, Arapça, Bulgarca, Çince, Danimarkaca (Danish dili), Ermenice, Farsça, Fransõzca, Gürcüce, Hollandaca (Dutch Dili), İngilizce, İspanyolca, İtalyanca, Japonca, Korece, Lehçe, Macarca, Portekizce, Rumence, Rusça, Sõrpça, Ukraynaca (Ukraince) ve Yunancadan yapõlacaktõr. 5. Başvurular 2-11 Mart 2009 tarihleri arasõnda yapõlacaktõr. Adaylar, 2009-KPDS İlkbahar Dönemi Kõlavuzu ile Aday Bilgi Formuna başvuru süresi içinde ÖSYM’nin http://www.osym.gov.tr internet adresinden ulaşa- bilirler. Kõlavuz dağõtõmõ ve satõşõ yapõlmayacaktõr. (Basõn: 9302) Kabare tiyatrosu konvansiyonlarõn kõrõldõğõ, öz- gürlüklerin körüklendiği bir ortamda kök salmaya başladõ Avrupa’da. I. Dünya Savaşõ öncesinde, bir yüzyõldan diğerine geçiş sürecinde yaşanan toplumsal ve ekonomik karmaşa tabii ki sanat- sal patlamalarõn da itici gücü olacaktõr. Brecht de gençlik yõllarõnda, Münih kabarelerinde “…banjo eşliğinde söylediği baladlarda” bu patlamalarõn, sorgulamalarõn bir parçasõdõr. Sistemi eleştirir, suskunluğu yerer. Türkiye’de kabare tiyatrosunun öncülüğünü ya- pan Haldun Taner, kabarenin sistemdeki çar- põklõklarõn eleştirilmesi amacõnõ güderken, sert ve kaba çõkõşlar içermeyen, kõvrak bir zekânõn iz- lerini taşõyan esnek bir dil gerektirdiğini vurgu- lar. 1967’de Sõraselviler’de Kulüp Onay’da açõ- lan Devekuşu Kabare Tiyatrosu yõllarca sür- dürmüştür bu misyonu. ‘İNSAN NEYLE YAŞAR?’ Brecht’in tiyatrosunda, onun akõlcõlõğõnõn al- tõnõ çizen yorumlarda doğru buluşmalar yaşan- masõ kaçõnõlmazdõr: “Schwayk İkinci Dünya Sa- vaşında”, “Üç Kuruşluk Opera”, “Arturo Ui’nin Önlenebilir Yükselişi” bu oyunlardan sa- dece üçü… Tiyatro Pera, Nesrin Kazankaya’nõn Brecht’in bu metinlerinden ve “Faşizm Üzeri- ne Yazılar”õndan sahneye uyarladõğõ “Rahat Ya- şamaya Övgü!” adlõ kabare tiyatrosunda sa- vaşlarõn, toplumsal çalkantõlarõn, yõkõmlarõn izi- ni sürerken tabii ki içinde bulunduğumuz siste- me güçlü göndermeler yapõyor. “Rahat Yaşa- manın Şarkısı”nda “Özgürlük neymiş küla- Nesrin Kazankaya’nõn Brecht’in oyunlarõndan uyarladõğõ ‘Rahat Yaşamaya Övgü’ Tiyatro Pera’da sürüyor hıma anlat / Cebi dolu olan yaşar rahat” söz- leri ‘İnsan neyle yaşar’ sorusuna bir cevap oluş- turuyor sanki. Nesrin Kazankaya, seyirciyi gü- lümseterek onu eleştirel resmin içine çekiyor. Pera sahnesinde zaten var olmayan gelenek- sel tiyatronun dört duvarõ bu oyunda tamamen ortadan kalkõyor. Vecdi Sayar’õn küçük dekor parçalarõ ve aksesuvarlar kullanarak oluşturdu- ğu atmosfer keyifli bir ortam yaratõyor, kabare tiyatrosu renkleriyle örtüşüyor ve de çok işlev- sel. Levent Öktem; Brecht’in Ui, Peachum, Brown gibi anti-kahramanlarõndan kesitleri ve adeta pasif bir direnişçi olan, savaşõn mantõk- sõzlõğõnõ kabul eden ama aldõğõ emirleri sonuna kadar uygulayarak çevresindekileri gülünç du- ruma düşüren, ama yine de bir anti-kahraman olan Schwayk’a ilişkin sahneleri usta oyuncu- luğuyla işliyor. Başak Meşe, Erdinç Anaz, Vol- kan Aktan, Zeynep Özden, İlkerYiğen, Lin- da Çandır tempolu oyunculuklarõyla, baladla- rõyla, danslarõyla, Ezki Kasapoğlu şarkõlarõyla ve de tabii ki orkestranõn elemanlarõ, oyunun enerjik ve yaptõklarõ işten keyif alan ekibi. Kazankaya’nõn oluşturduğu seçki, Brecht’in dünden bugüne uzanan doğrularõna bir gönder- me. Dün ve bugün bir kez daha örtüşüyor, çün- kü Kazankaya’nõn dediği gibi; “Kapitalizmin yöntemleri, vahşi kapitalizme evrilmekten öte hiç değişmedi. Savaşlar, faşist dönemeçler ve özellikle sistemi ayakta tutacak kesim olan kü- çük burjuvaya dayatılan ahlak öğretisi, kes- kinleşerek kendini yinelemekte. Her türlü ah- laki sorumluluğun parayla satın alınır hale getirildiği, kutsal değerlerin, din ve inancın pazarlandığı, benmerkezci bu ahlak öğreti- si, sistemin dayandığı temel. Varoluşu ve yı- kılışı bu temelin gücüyle doğru orantılı.” Brecht’in oyunlarõndan ve metinlerinden yola çõkarak Nesrin Kazankaya’nõn sahneye uyarladõğõ “Rahat Yaşamaya Övgü” savaşlarõn, toplumsal ve ekonomik çalkantõlarõn ülkemizdeki izdüşümlerini kabare tiyatrosuna özgü bir tavõrla irdeliyor. Dündenbugüneuzanandoğrular GELECEK YIL ULUSLARARASI İkinci El Kõsa Film Festivali sonuçlandõ Kültür Servisi - İkinci El Kõsa Film Festivali’nde “Siyah, Beyaz, Gri” adlõ yapõm “Övgüye Değer Film”, “Ateş” adlõ film de “Jüri Özel Ödülü”ne değer görüldü. Festival Koordinatörü Mustafa Kerem Ak- koyunlu, Çağdaş Sanatlar Merke- zi’nde düzenlenen ödül töreninde yaptõğõ konuşmada, festivali “Ele- miyoruz, Ellemiyoruz” sloga- nõyla gerçekleştirdiklerini ifade et- ti. Festivalde, ödülü alan yönet- mene, hayalindeki kõsa filmi çe- kebilmesi için gereken teknik ekip ve donanõmla filmi tamamlamasõ için “2 gün-2 saat-2 dakika-2 saniye süre” verileceğini belirten Akkoyunlu, festivali gelecek yõl uluslararasõ düzenleyeceklerini ve “yine elenmiş ve ellenmiş filmlere el atacaklarını” söyledi. ZEYNEP ALTAY B oğaziçi’nde, Kan- dilli sõrtlarõndaki Adile Sultan Sara- yõ’nõn yaklaşõk 150 yõllõk geçmişini yansõtacak, baş- langõcõndan günümüze ka- dar geçirdiği evrelerinin fo- toğraf, belge ve eşyalarla ta- nõtõldõğõ, çekirdek müze ni- teliğindeki “Anı Odası” 26 Şubat Perşembe 11.00’de açõ- lõyor. Kandilli Kõz Lisesi, Türki- ye’nin ilk yatõlõ kõz lisesi ola- rak 1916’da Adile Sultan Sa- rayõ’nda öğretime başlamõş ve bu yapõyõ 1986’daki yangõna kadar 70 yõl okul ve pansi- yonu olarak kullanmõştõ. Türkan Saylan başkanlõ- ğõnda eski mezunlarõn kur- duğu KANKEV (Kandilli Kõz Lisesi Kültür ve Eğitim Vakfõ), yapõnõn restorasyo- nunu üstlenmiş; Sakıp Sa- bancı’nõn maddi manevi bü- yük yardõmlarõ ve İstanbul Valiliği’nin desteğiyle, 2005’te Sakõp Sabancõ Kan- dilli Eğitim ve Kültür Mer- kezi’ne dönüştürülmesini sağ- lamõştõ. Adile Sultan (1826 - 1899) II. Mahmud, Abdülmecid, Abdülaziz, V. Murad, II. Abdülhamid dönemlerinde yaşamõş, saraylarõnõ ve köşk- lerini halkõn her kesimine, özellikle kadõnlara açarak on- larõn görgü ve bilgilerini art- tõrmalarõna yardõmcõ olmuş, sorunlarõnõ dinleyip çözümler üretmiştir. Sarayõ, Adile Sul- tan’a (1826-1899) kardeşi Sultan Abdülaziz 1861’de Balyan Ailesi’nden mimar- lara onarttõrõp yazlõk saray olarak vermiş, 1899’da Sul- tan’õn ölümü üzerine Hazi- ne’ye geçmiştir. Vakfettiği mal ve mülk arasõnda bulunan Kandilli’deki yazlõk sarayõ ve korusu Kandilli Kõz Lise- si’ne; Koşuyolu’ndaki köşkü ve korusu sağlõk kurumu ol- mak üzere öğretmenlere; Fõn- dõklõ’daki sarayõysa sõrasõyla Meclis-i Mebusan (Millet Meclisi), Güzel Sanatlar Aka- demisi ve Mimar Sinan Üni- versitesi’ne verilmiştir. ANI ODASI 26 ŞUBAT’TA AÇILIYOR Adile Sultan Sarayı’nda müze ‘Aziz İstanbul’ Kültür Servisi - Genel Sanat Danõşmanlõğõ’nõ Turgay Kantürk’ün üstlendiği İstanbul Şiir Tiyatrosu, ilk gösterisi olan ‘Aziz İstanbul’u çarşamba 14.00’te Küçükçekmece Cennet Kültür ve Sanat Merkezi’nde seyirciyle buluşturuyor. Görsel ve işitsel bir şölen niteliği taşõmasõ amaçlanan gösteride, Türk şiirinin önemli şairlerinden Nâzõm Hikmet, Yahya Kemal, Necip Fazõl, Behçet Necatigil, Orhan Veli, Oktay Rifat, Cahit Külebi, Sabahattin Kudret, Ümit Yaşar’õn ‘İstanbul’ izlekli şiirlerinden yapõlan seçki; piyano ve viyolonselden oluşan canlõ orkestra eşliğinde seslendirilecek. (http://istanbulsiirtiyatrosu.blogspot.com/ - 0 555 483 69 29) Kültür Servisi - Yazar Sema Kay- gusuz’un ilk romanõ ‘Yere Düşen Dualar’, ‘La Chute des Prières’ adõyla Fransa’da yayõmlanmasõ- nõn ardõndan 19 Şubat tarihli Li- beration gazetesinin kitap ekine ka- pak oldu. Marc Semo’nun kaleme aldõğõ, “Dikkat Yere Düşen Dua- lar” başlõğõyla yayõmlanan yazõda “Bir ilk roman olarak hiçbir sı- nıfa dahil edilemeyen ‘Yere Dü- şen Dualar’ın, kalbinde dün- yanın güzelli- ğine ve acısına temas eden li- rik bir şiir var. Yaradılı- şın güzelliğine adanmış bu sarsıcı lirik şi- ir hem antik Yunan efsane- lerinden, hem de Anadolu ozanlarının manzumelerinden beslendiği iz- lenimini uyandırıyor” ifadelerine yer verildi. ‘Yere Düşen Dua- lar’, 2007’de Paris INALCO’da (Doğu Dilleri ve Medeniyetleri Ulusal Enstitüsü) Türkçe yazõnsal çeviri dersi izleğine alõnmõş, geçen yõl ise Suhrkamp Yayõnevi’nden Almanca olarak yayõmlanmõştõ. Yere Düşen Dualar Liberation’da Kültür Servisi - Şair Yücel Kayõran, 13. Altõn Portakal Şi- ir Ödülü seçici kurulunda adõnõn yer almasõyla ilgili bir açõklama yayõmladõ. Kurul toplantõsõn- dan üç gün önce, seçici kurul üyeliğinden istifa ettiğini söy- leyen Kayõran, oybirliği kara- rõnda etki veya katkõsõnõn ol- madõğõnõ belirtti. Kayıran’dan açıklama Boğaziçikonserlerinin ilkbahardönemi Kültür Servisi - Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Konser Salonu, klasik müzik kon- serleri ilkbahar dönemine başlõyor. Genel koordinatörlüğünü Evin İlyasoğlu’nun yaptõğõ konser dizisi ‘Dünyanın Dört Bir Yanından’ başlõğõnõ taşõyor. Yarõn akşam 19.30’daki ‘Sekiz Mevsim’ başlõklõ ilk konseri Ender Sakpınar yönetimindeki Novi Sad Sırbistan Oda Orkestrası ve- recek. Keman sanatçõsõ Carla Leurs’ün solist olarak katõlacağõ konserde Vival- di’nin ‘Dört Mevsim’ ve Piazzola’nõn ‘4 Mevsim’ yapõtlarõ seslendirilecek. Nesrin Kazankaya’nın Brecht’in bu metinlerinden ve “Faşizm Üzerine Yazılar”ından sahneye uyarladığı “Rahat Yaşamaya Övgü!” adlı kabare tiyatrosunda savaşların, toplumsal çalkantıların, yıkımların izini sürerken tabii ki içinde bulunduğumuz sisteme güçlü göndermeler yapıyor. Kültür Servisi - Mersin Devlet Opera Balesi, bugün saat 20.00’de Kültür Merkezi Ope- ra Sahnesi’nde, Gioacchino Rossini’nin, lib- rettosu C. Sterbini’ye ait “Sevil Berberi” operasõnõ sahneleyecek. ‘Sevil Berberi’ operasõ; Fransõz oyun yazarõ Beaumarcha- is’nin Figaro temasõ üzerine yazdõğõ üçle- menin ilki. Gioachino Rossini’nin yaşamõ boyu yazdõğõ 39 opera içinde dünya opera sahnelerinin en çok tercih ettiği yapõtlarõn başõnda gelen ‘Sevil Berberi’, 17. yüzyõlda İspanya’nõn Sevil kentinde geçen bir öyküyü opera sahnesine taşõyor. Kont Almaviva Madrid’de görüp âşõk olduğu güzel Rosina için Sevil’e gelir. Mersin’den ‘SevilBerberi’
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle