Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ekonomi@cumhuriyet.com.tr
24 ŞUBAT 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 11
CMYB
C M Y B
Doğan Grubu’na kesilen 772 milyon
liralık ceza nedeniyle anonim şirketlerde
tüzelkişilerin hisse satışının vergilen-
dirilmesinin iyice sindirilmesi gerekti-
ği anlaşılıyor. Çünkü piyasada hisse de-
vir işlemelerinde bazen eksiklikler bı-
rakılıyor ve sonra farklı bir yorum mil-
yarlarca liralık cezaları ortaya çıkarıyor.
Bir tüzelkişinin hissesini satması
halinde kurumlar vergisi.
- Kurumlar vergisine tabi yerli ya-
bancı tüm kurumların (sermaye şir-
ketleri, kooperatifler, iktisadi kamu
kurumları, dernek veya vakıflara ait ik-
tisadi işletmeler, iş ortaklıkları) en az 2
tam yıl süreyle aktiflerinde bulunan iş-
tirak hisseleri, kurucu senetleri, intifa
senetleri ve rüçhan haklarının satışın-
dan doğan kazançların yüzde 75’i ku-
rumlar vergisinden istisnadır. 2 yıl
içinde satış söz konusu ise elde edi-
len tüm kazanç yüzde 20 kurumlar ver-
gisine tabi olacaktır.
- İstisnanın satışın yapıldığı yılda uy-
gulanması, satış bedelinin satışı izle-
yen ikinci takvim yılının sonuna kadar
tahsil edilmesi gerekir. Ayrıca satış be-
delinin 5 yıl şirkette muhafaza edilmesi,
sermaye arttırımı dışında şirket için ya-
pılacak harcamalara karşılık olması
dışında işletmeden çekilmemesi de ge-
rekir.
Satış tarihi satış bedelinin tahsil ta-
rihi değil, hisse senetlerinin devir ta-
rihidir.
- Bu istisnanın uygulanmasında sa-
tış tarihi çok önemlidir. Anonim şirket
ortaklığının satışında hisse senedi ve-
ya geçici ilmuhaberlerin devir tarihi mi,
hisse devir sözleşme tarihi mi, yoksa
tüm ön işlemler bitip yönetim kurulu ka-
rarı alınıp hisse devirlerinin ortaklar pay
defterine kayıt tarihi midir?
- Genellikle tüm bu dört işlem aynı
anda gerçekleşir. Taraflar noterden
veya aralarında hisse devir ve temlik
sözleşmelerini yaparlar. Buna istinaden
ya varsa hamiline hisse senedi teslim
edilmek, isme yazılı hisse senetlerinde
devir yoluyla ya da hisse senedi yok-
sa geçici ilmuhaberlerde devir işlem-
lerinin, yapılması ve bu devir işlemle-
rinin yönetim kurulunca onaylanması
şeklinde gerçekleşir. Bu işlemlerden
sonra yönetim kurulu bu işlemin esas
sözleşmeye uygunluğunu onaylar ve
pay defterine hisse devri yazılır.
Satış sözleşmesi tarihi, hisse se-
netleri devri ve ortaklık pay defteri-
ne yazılma tarihi farklılık arz ederse
durum Doğan Grubu’nun olayına
benzer.
Diyelim ki satış sözleşmesi 27 Ara-
lık 2006’da yapıldı ve satış bedeli pe-
şin tahsil edildi. Buna karşılık yukarı-
da belirttiğimiz diğer aşamalar 2 Ocak
2007’de tamamlandı. Devir tarihi 27
Aralık 2006 mıdır, yoksa 2 Ocak 2007
midir?
- Satış sözleşmesinden cayma
mümkündür. Paranın iadesi de yapı-
labilir. Dolayısıyla satış sözleşmesi
yapılması ve paranın tahsili üçüncü ki-
şilere karşı ortaklık hakkı bahşetmez.
Hisse devrinin mutlaka ortaklık defte-
rine işlenmesi gerekir. Ancak satıcı kö-
tü niyetli ise satış sözleşmesi ve satış
bedelinin ödenmiş olması, alıcıya mah-
keme kanalıyla bu ortaklık hakkını
sağlaması için çok önemli maddi ve hu-
kuki dayanak oluşturur.
- Ancak burada satış sözleşmesinin
yapıldığı tarih itibarıyla tüm işlemlerin
bitirilmemesinde 2 yıllık bir süre ka-
zanmak veya vergi ödemesini ertele-
me amacını taşıyıp taşımadığı veya mu-
vazaalı işlem olup olmadığı hususu Ver-
gi Usul Kanunu’nun 3. maddesinde be-
lirtilen “gerçek mahiyet”e göre değer-
lendirilebilir.
Satış tarihinin kaydırılması muva-
zaalı bir işlemse bu bir vergi ka-
çakçılığı mıdır?
Bu işlemi “defter ve kayıtlarda hesap
ve muhasebe hilesi olarak” addeder-
seniz verginin 3 kat tutarında ceza ve
kaçakçılık suçu söz konusu olur. An-
cak bu işlemi muhasebe hilesi olarak
görmek veya görmemek vergi incele-
me elemanının yorumuna, bu yorumu
destekleyen Maliye görüşüne ve em-
sal yargı kararlarına bağlıdır. Bizce
2006’da ödenecek vergi hisse devir iş-
leminin tamamlanmasını 2007’ye ak-
tararak vergiyi erteleme bir muhasebe
hilesi addedilemez, kaçakçılık sayıla-
maz. Çünkü vergi ödemeyi erteleme ni-
yeti, vergi kaçakçılığı niyeti ile aynı de-
ğildir. Neticede vergi ödenmiştir.
Bu durumlarda yapılması gereken
şey, 1 kat vergi cezası uygulamak-
tır.
Eğer vergi inceleme elemanı haklı ise
1 kat ceza kesilir. Vergi ödendiği için
vergi aslı aranmaz. Ancak zamanında
ödenmediğinden gecikme faizi uygu-
lanır. Cezada da uzlaşma yapılır. Uz-
laşma sonucu ceza gecikme faizi ile
ödenir. Öte yandan geçici vergiye de
ceza uygulamak cezada mükerrerlik
yaratmaktadır. Bir yasa değişikliği ile
kurumlar vergisine ceza uygulanması
halinde geçici vergiye artık ceza uy-
gulanmamalıdır. Çünkü geçici vergi
adından da belli olacağı gibi bir avans-
tır. Vergide adalet bunu gerektirir.
Anonim Şirketlerde Hisse Satışı ve Vergileme
M A L İ Y E Y A Ş A M I N D A N / M U S T A F A P A M U K O Ğ L U pamukm superonline.com
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
PKK-Kuzey Irak...
soner@cumhuriyet.com.tr
Biz en son yerel seçimler öncesi AKP-DTP oy pay-
laşımı, kapışmasına tanıklık ediyoruz. Haklı olarak ne-
den merkez sağ ve sol partiler Güneydoğu’da, da-
hası Kürt göçünün ağırlıklı olduğu büyük kentlerin va-
roşlarında yoklar sorusuna yanıt arıyor; başta CHP,
DSP ilgili partileri yargılıyoruz. Aşiret, tarikat sarma-
lında din ve ırkçılık üzerinden yapılan siyasetin gü-
nümüzdeki dayanılmaz çekiciliği dışında, hele de la-
iklik, Cumhuriyet değerleri üzerinden siyaset yapmanın
pek de şansı kalmadığı gerçeğini göre göre... Siya-
setin gerekçe bulmak, onlara sığınarak zordan kaç-
mak değil, çözüm üretmek zorunda olduğunu bile-
rek elbet..
Dün bir yetkin siyaset bilimcisi, “AKP’ye ne kadar
kızarsam kızayım, PKK üzerinden siyaset yapan DTP
karşısında güçlenmesinde yarar görüyorum” dediği
için, biraz da Başbakan Erdoğan’ın son Diyarbakır
mitinginden, AKP-DTP yerel seçimler yarışından
esinlenerek bu konuyu biraz daha açık, dürüstçe tar-
tışmak zorunda olduğumuzu düşünüyorum. Kürt oy-
ları üzerinden ırkçı-dinci yarışması.. AKP’yi iktidar ya-
pan rüzgârların estiği ilk seçimlerden, bugüne çok de-
ğişti. Kürtlerin oylarında aydınlanmacı, toplumsal, sol
bilincin belirleyiciliğinin giderek aşınması; PKK, aşi-
ret yapılanmalarında ırkçı ve dinci eğilimlerin yeniden
şahlanmasıyla ilgili değil sadece...
Çok daha etkin ve belirleyici olanı dünyadaki
dengeler, en çok da Irak’ın işgali, ABD’nin emperyal
çıkarları, izlenen politikalarla bağlantılı gelişmeler..
Irak’ın işgali için BOP projesi kapsamında Ecevit hü-
kümetinden istenen destek alınamayınca, hüküme-
tin düşürülmesi gündeme geldiğinde çeşitli alterna-
tifler, projeler içinde, Ecevit hükümetinin içinden al-
ternatifler yaratma, Derviş’li partiler kurdurma tut-
mayınca Refah’ın içinden AKP’nin yaratılması...
ABD’nin artık çok bildik “Ilımlı İslam” projesinin elbet
ön anlaşmaları, verilmiş güvenceleri vardı..
Irak işgali gündeme geldiğinde, Meclis’ten tezke-
re çıkmadan, Güneydoğu’da ABD askerlerinin yer-
leştirilmesi adına toprakların kiralanması, ABD silahlı
askeri gücünün limanlardan boşaltılmaya başlanması,
dahası sonradan gündeme gelecek Kafkasya projeleri
bağlantılı Karadeniz kıyıları üzerinden üst pazarlıkları..
verilmiş güvenceler olmasa fiilen yaşanabilir miydi?
Tezkere geri döndüğünde ABD siyasilerinin, asker-
lerinin, Türkiye’den verilen sözlerden dönülmesiyle
Irak’ın işgalinin maliyetinin katlandığı tezleriyle bes-
ledikleri öfkesi bileniyor, askerlerimize çuval geçirmeye
varan tepkilerle TSK de cezalandırılıyordu. O tarih-
lerde ABD siyasilerinin, Irak’ın nimetlerinden pay kap-
masına destek vermeyen tüm ülkelerle birlikte Tür-
kiye’nin de cezalandırılacağı açıklamaları birden
çoktu...
Irak işgali projesinde Kuzey Irak Kürdistanı’na ön-
celik veren ABD dış siyasetinin, Saddam heykelinin
Bağdat’ta devrilmesi sahnesiyle Kerkük’te nüfus ka-
yıtlarının yakılması sahnesine birlikte izin vermesi de
elbette rastlantı değildi. Yakın günlere kadar dünyaya
yansıyan Irak görüntüsünde ABD’nin Kuzey Irak Kür-
distanı önceliğinde değişen bir şey olmadı. Geçen haf-
talara kadar, ucundan ucundan bize de yansıyan ki-
mi gelişmelere kadar.. Obama’nın iktidarında deği-
şen dünya dengeleri, ABD çıkarları, stratejileri ek-
seninde Irak’tan hızlı çekilme de var. Kaçınılmaz “Tek
parça Irak mı, Kuzey Irak ayrı mı ya da ne ölçekler-
de kollanmış olacak” tartışmaları çok sıcak. Tek par-
ça Irak öngören Irak merkezi yönetimi Kuzey Irak’ta
polis gücünü, siyasi denetimi ele almaya kalkınca, da-
ha önce göz yumulmuş özerklikle ilgili çatışmalar bü-
yüdü. Kanlı eylemler Kuzey Irak’a aktı.
Türkiye’ye kızgın ABD siyasi erki, önceliği Kuzey Irak
Kürdistanı iken, Barzani-Talabani ikilisinin iktidarı güç-
lü ABD desteğinde uçmuşken, PKK’nin arkasında dur-
manın sakıncası değil, Türkiye’yi sıkıştırma anlamın-
da da sayısız boyutta yararları vardı. Şimdi ABD Irak’tan
hızla çekilmek isterken en büyük destekçisi Kuzey Irak
Kürdistanı’nın, Kürtlerin diğer Iraklılara, İran’a karşı kol-
lanmasında, bir dönem Saddam iktidarında olduğu
üzere, şiddetle Türkiye’ye gereksinim var. Barzani-
Talabani güçlerinin, yıllar öncesinden ABD adına dün-
yaya “Ilımlı İslam” vizyonunu yaymayı üstlenmiş Fet-
hullah Gülen Hoca ekolüne kucak açmaları tabii ki
rastlantı değil. Ünlü Abant toplantılarının Kuzey Irak’a
taşınması, okullarına kucak açılması, PKK’ye kucak
açma politikalarından çark edilerek hem ABD, hem
Kuzey Irak yönetimindeki yeni denge arayışları, Tür-
kiye’ye biçilen yeni rollerin ürünü.
Kokusu çıkanlar; ABD askerlerinin Irak’tan çekil-
mesi, Kuzey Irak Kürdistanı’nın güvenliğinde Türki-
ye’den istenenlerle ilgili pazarlıkların haberleri... Ar-
kası Afganistan’da büyüyen savaş, Kafkaslar’la iliş-
kili gelecek. Hatta Obama’nın Türkiye’ye biçilen bu
yeni roller nedeniyle Ermeni soykırımı söyleminden
uzak duracağı yorumları bile geliyor... Erdoğan hü-
kümeti hangi pazarlıkların içinde?..
GUTMAN YORUMLADI
‘Türklerevizesiz
AB yolu açõldõ’
Ekonomi Servisi - Yerel seçim
öncesi izlediği yayõn politikasõ ne-
deniyle Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan’õn hõşmõna uğrayan ve
“Okumayın bunları” diye yaptõ-
ğõ boykot çağrõsõnõn hedefinde yer
alan Doğan Yayõn Holding’in
(DYH) Başkan Yardõmcõsõ ve fi-
nansal üst yöneticisi (CFO) Soner
Gedik, Maliye’nin tebliğ ettiği 862
milyon TL’lik vergi aslõ ve cezasõ
konusunda vergi mahkemesine 30
gün içinde dava açacaklarõnõ, 2-7
yõlda tamamlanmasõnõ bekledikle-
ri karar sürecinde de 980 milyon li-
ra civarõ geçerli teminat göstere-
ceklerini söyledi. Gedik, “Haklı ol-
duğumuza inandığımız bir ko-
nuda, ancak uzun bir dava süre-
cinden sonra haklılığımızı göste-
rebileceğiz. Bu sırada itibarımız
zedelenecek. Davayı kazandık-
tan sonra da sorumluları hak-
kında tek tek davalarımız olacak”
dedi.
DYH İcra Kurulu Başkanõ Meh-
met Ali Yalçındağ ve CFO’su So-
ner Gedik, dün düzenledikleri bir ba-
sõn toplantõsõyla, Doğan TV’nin
yüzde 25’inin Alman yayõn kuruluşu
Axel Springer’e satõşõnõn 8 gün ön-
ce mi 8 gün sonra mõ yapõldõğõna iliş-
kin yorum farkõndan kaynaklanan
862 milyon TL’lik cezanõn “arka
planını” özetle şöyle anlattõlar:
Doğan Yayõn Holding kuru-
luşlarõ 25 şirkette 24 bin kişiyi is-
tihdam ediyor, yõlda 9-10 milyar do-
lar ciro yapõyor ve önemli bir mik-
tarda vergi ödeyerek her yõl “ma-
dalyalı vergi rekortmenleri” lis-
tesinde yer alõyor.
Grubun 7 yabancõ ortaklõğõ var.
Yabancõ ortak hissedar ol-
madan iyice araştõrõr, denetim için
de kayõtlarõn düzgün tutulmasõnõ
ister. Halka açõğõz, SPK denetler.
Bunlarõn dõşõnda bir de bizim ken-
di denetimimiz ve muhasebe kural-
larõmõz var. Kendi sistemimiz 10
mali müşavirin denetiminde işli-
yor. Dõşardan 10 yeminli mali mü-
şavir onlarõ denetliyor. Bir de üç ay-
da bir PriceWaterhouse’a yaptõrdõ-
ğõmõz denetimler var. Bu sistemden
bir şey atlamasõ mümkün değil.
Maliye, zaman zaman sayõla-
rõ artõp değişmek kaydõyla, 10 uz-
manla birden 14 Nisan 2008’de
Doğan Yayõn Holding ve 4 iştira-
kinde (Hürriyet, Doğan Gazetecilik,
Doğan Dõş Ticaret ve Işõl İt-
halat) eşzamanlõ vergi denetimi baş-
lattõ. Denetim 2003, 2004, 2005,
2006 ve 2007 olmak üzere 5 yõllõk
bir dönemi kapsõyor.
İddiaların temeli
Bugüne kadar sadece DYH ile
ilgili 17, toplam 20 rapor yazõldõ.
Elimize bugüne kadar ulaşan de-
netim sonuçlarõna göre 1448.9 mil-
yon lirasõ asõl, 713.5 milyon lirasõ
ceza olmak üzere toplam 862 mil-
yon TL vergi aslõ ve cezasõ tebligatõ
yapõldõ.
Bu tutarõn yüzde 96’sõ üç ko-
nu başlõğõnda toplanabilir. Birinci-
si, Doğan TV satõşõnõn 2006’da ya-
põldõğõ, ikincisi iştirak hisse senet-
lerinin KDV’ye tabi olduğu, üçün-
cüsü de iştirak alõmlarõna ilişkin fi-
nansman giderlerinin “gider yazı-
lamayacağı” iddiasõdõr.
Maliye iddiasının tersini
salık veriyor
İştirak hisse senetlerinin
KDV’ye tabi olduğu iddiasõ (ki
toplam cezanõn yüzde 3’ünü ilgi-
lendiriyor) Maliye’nin bugüne ka-
dar oluşturduğu yaygõn içtihada ta-
ban tabana zõttõr. Bu konuda Mali-
ye Bakanlõğõ tarafõndan verilmiş
çok sayõda mukteza, söz konusu sa-
tõşlarõn KDV’ye tabi olmadõğõnõ
açõkça göstermektedir. Eğer DYH,
kayõtlarõnõ tutarken cezayõ kesen
Maliye elemanõnõn görüşüne uygun
davransa idi, bu muktezalara (ilgi-
li yasa ve yönetmelik maddesinin
nasõl uygulanacağõna ilişkin Maliye
Bakanlõğõ’nõn resmi yorumu) aykõ-
rõ davranmõş olacaktõ.
Toplam cezanõn yüzde 3’lük di-
ğer kõsmõnõ ilgilendiren “iştirak alõ-
mõna ilişkin finansman giderlerinin
gider yazõlmamasõ” konusundaki
denetim elemanõnõn iddiasõ da, ay-
nõ şekilde uygulamalara ve çok sa-
yõda Maliye muktezasõna aykõrõ-
dõr. DYH, her iki konuda da yerle-
şik uygulamalarõ geçer kabul ettiği
için cezalandõrõlmõştõr.
Cezanõn büyük kõsmõ ise, iş-
lemleri ve para transferi 2 Ocak
2007’de tamamlanan Doğan TV’nin
satõş işleminin aslõnda 2006’da ya-
põldõğõ ama 2007’ye sarkõtõldõğõ id-
diasõndan kaynaklanõyor. Maliye
elemanõ, 26 Aralõk’ta deftere düşü-
len, ancak Noel nedeniyle para
transferi gerçekleştirilemediği için
ters kayõtla düzeltilen işlemi, satõşõn
2006’da tamamlandõğõ iddiasõna te-
mel alõyor. DYH ise kötü niyeti ol-
sa bunlarõn o tarihteki hiçbir kayõt-
ta gösterilmeyeceğini ileri sürer-
ken buna kanõt olarak hem kendi ka-
yõtlarõnõ hem ortağõ Axel Sprin-
ger’in kayõtlarõnõ, hem de Deutsche
Bank’õn kayõtlarõnõ gösteriyor.
Ekonomi Servisi - Türk hizmet sek-
törünün AB’de vizesiz serbest do-
laşõmõ için yürütülen hukuk müca-
delesi mutlu sonla noktalandõ. Ke-
sin ve net olan bu kararla 1973’te
yürürlüğe giren “Katma Proto-
kol” ile hizmet sektörünün AB’de
serbest dolaşõmõnõn olduğu garanti
altõna alõndõ. Anlaşma Almanya
açõsõndan 1973’ten itibaren geçer-
liyken diğer AB ülkeleri için her bi-
rinin birliğe üyelik tarihinden iti-
baren geçerli olacak. İşadamlarõ, tu-
ristler, sanatçõlar ve sporcular, mon-
taj işçileri gibi farklõ alanlarda hiz-
met sunanlar bu haktan yararlana-
bilecek. Söz konusu davayõ yürüten
avukat Rolf Gutman, artõk Al-
manya veya diğer AB ülkelerinin iti-
raz hakkõ olmadõğõnõ vurgulayarak
“Gerekirse havaalanına vizesiz gi-
dip zorlama yapmalısınız. Bu du-
rumda tazminat davası hakkı-
nız doğacaktır. Bu blokajı daha
fazla tutamayacaklardır” dedi.
KOBİ’lere
1milyardolarlõk
‘cansuyu’
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Sanayi Bakanõ Zafer Çağlayan,
KOBİ’lere “cansuyu” kapsamõn-
da toplam tutarõ 1 milyar dolar ola-
cak kredi için başvurularõn alõn-
masõna 2 Mart Pazartesi günü baş-
lanacağõnõ söyledi. Çağlayan, dü-
zenlediği basõn toplantõsõnda, Kü-
çük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliş-
tirme ve Destekleme İdaresi Baş-
kanlõğõ’nõn (KOSGEB) ihracatçõ
KOBİ’leri desteklemesi kapsa-
mõnda başlatõlan kredi programõnõn,
altõ ay süreli olacağõnõ ve faizinin
yüzde 1.18 olarak belirlendiğini ifa-
de etti. KOBİ’lerin kullanacağõ
kredinin faizinin üçte ikisini KOS-
GEB karşõlayacak. Kredilerin öde-
mesi altõ ayõn sonunda tek seferde
gerçekleştirilecek ve KOBİ’lere
200 bin dolara kadar kredi kullan-
dõrõlabilecek. KOBİ’ler, komisyon
ve gerekmesi halinde ipotek eks-
pertiz bedeli dõşõnda, peşin olarak
faiz ödemeyecekler. Bütün KO-
Bİ’lerin üst limitten kredi kullan-
masõ durumunda, destekten yarar-
lanacak olan işletme sayõsõ 5 bini
bulabilecek. Çağlayan’õn verdiği
bilgiye göre, söz konusu kredi için
Ziraat Bankasõ, İş Bankasõ, Halk
Bankasõ, Yapõ Kredi Bankasõ, Va-
kõfbank, Garanti Bankasõ, TEB, Şe-
kerbank, Fortis ve HSBC bankalarõ
aracõlõk edecek.
BAŞVURULAR 2 MART’TA
Doğan TV hisselerinin yüzde 25’inin 325 milyon Avro’ya
Axel Springer’e devri işlemini sadece 8 gün geç kayda aldõğõ
iddiasõ ile 862 milyon TL vergi aslõ ve cezasõ kesilen Doğan
Yatõrõm Holding’in teminatõ yõllarca bloke edilecek.
AydõnDoğan:ErdoğansessizbirTürkiyeistiyor
Doğan’õn demecine
yer veren Wall Street
Journal verilen
cezanõn, Başbakan
Erdoğan’õn kõzgõn
açõklamalar
yaptõğõ
yolsuzluk
haberlerinin
hemen
arkasõndan
geldiğine
dikkat çekti.
Ekonomi Servisi - Wall Street Jo-
urnal’a açõklamalarda bulunan Do-
ğan Holding Yönetim Kurulu Baş-
kanõ Aydın Doğan, Başbakan Er-
doğan’õ, eleştirileri susturmak ve
sessiz bir Türkiye yaratmak iste-
mekle suçladõ. Doğan, Andrew
Higgins imzalõ röportajda, “Her
şeyin temeli siyasi” ifadesini kul-
landõ. Vergi kaçakçõlõğõ suçlamala-
rõnõ reddeden Doğan, verilen ceza-
ya da itiraz edeceklerini belirtti.
Öte yandan gazete, Doğan’a ait
medya grubuna verilen cezanõn,
Başbakan Erdoğan’õn gerçeği yan-
sõtmadõğõnõ iddia ettiği ve kõzgõn
açõklamalar yaptõğõ yolsuzluk ha-
berlerinin hemen arkasõndan geldi-
ğine de dikkat çekti.
‘Başbakan özgür medyayı
kabul edemiyor’
Önceleri başta AB olmak üzere
AKP’nin birçok politikasõnõ des-
teklediğini anlatan Doğan, ancak Er-
doğan’õn Türkiye’yi daha açõk ve da-
ha hoşgörülü yapacak politikalardan
uzaklaşarak değiştiğini kaydetti.
Doğan, “Sayın Erdoğan de-
mokrasiyi kullanarak iktidar ol-
du. O demokrasinin bir ürünü,
ancak demokrasiyi sadece kendi-
si için kabul ediyor. Özgür med-
ya gibi demokrasinin farklı ta-
raflarını kabul edemiyor” dedi.
Hükümet ile ilişkilerin, 2008 yõ-
lõ başõnda Başbakan Erdoğan’õn oğ-
lu ile diğer oğlunun eşinin iş ilişki-
leri nedeniyle haber yapõlmasõnõn ar-
dõndan bozulmaya başladõğõnõ be-
lirten Doğan, sonra da Alman-
ya’daki Deniz Feneri davasõnõn or-
taya çõktõğõnõ kaydetti. Aydõn Doğan,
“Erdoğan bizi susturmak istedi.
Ancak biz sessiz kalmayı reddet-
tik. Daha sonra da hükümet ile
ilişkiler kontrol dışına çıktı” dedi.
Doğan, Erdoğan’õn medyayõ boy-
kot çağrõsõnõn tirajlarõ olumlu etki-
lediğini, ancak bu öfke nedeniyle
grup şirketlerinden bazõlarõ üzerine
“çarpı işareti” konulduğunu ve iş
yapmalarõnõn zorlaştõrõldõğõnõ söy-
ledi. Doğan, “Bütün işlerimiz bü-
rokrasiye takılıyor ve projeler
gecikiyor” dedi.
Piyasalar, Citigroup’un tamamının kamu-
laştırılmayacak olmasını olumlu karşıladı.
Citigroup’ta devlet
payı yüzde 40 çıkar
Ekonomi Servisi -
ABD’de devletin Ci-
tigroup’ta sahip olduğu
imtiyazlõ hisselerin bü-
yük bölümünün adi his-
seye çevrilebileceği ve
Citigroup’taki kamu
payõnõn yüzde 40’a ka-
dar yükselebileceği be-
lirtiliyor.
Wall Street Journal
gazetesinin internet si-
tesinde yer alan habere
göre Citigroup, ABD
yetkilileriyle devletin
elinde bulunan 45 mil-
yar dolar büyüklüğün-
de ve bankanõn yüzde
7.8’ine denk gelen im-
tiyazlõ hissenin önemli
bir kõsmõnõn adi hisse-
ye çevrilmesi yönün-
deki senaryolarõ gör-
üştü.
Financial Times ga-
zetesi ise Citigroup’un
devlet payõnõ en fazla
yüzde 40, bu mümkün
değilse en fazla yüzde
50’de tutmak için ye-
niden bir halka arz ya-
pabileceğini belirtti.
Medyaya baskının resmidir
Doğan Yayõn Holding’e (DYH) kesilen 862
milyonluk cezanõn Başbakan Tayyip Erdo-
ğan’õn Doğan Holding medya kuruluşlarõ üze-
rindeki baskõyõ yoğunlaştõrdõğõ bir zamana
denk gelmesi kamuoyunun dikkatinden kaç-
madõ. Bu kuşkuyu güçlendiren birçok neden
daha var; Maliye’nin 10 uzmanla birden ay-
lardõr Doğan Yayõn Holding ve 4 iştirakinde
sürdürdüğü denetim, birçok bakõmdan şimdi-
ye kadar pek rastlanmayan birçok özellik taşõ-
yor. Birincisi, bir şirkete denetime geldiğinde
genellikle bir, bilemediniz iki yõlõ mercek altõ-
na alan Maliye, burada DYH’nin tüm şirketle-
rinde 5 yõl geriye kadar inerek didik didik ta-
rama yapõyor. Bir başka olağandõşõlõk da, ay-
larca denetim sürdüren denetim elemanõnõn,
tutanak tutulurken şirketin görüşünü almak
için sadece bir gün vermiş olmasõ. Aylarca sü-
ren denetimden sonra tutanak düzenlenirken
DHY yönetimine sadece 1 gün verilmesi, hiç-
bir savunma (görüş alma) endişesi taşõnmadõ-
ğõnõn kanõtõdõr. Ayrõca en önemlisi, Mali-
ye’nin 8 günlük farkõ, “kaçakçılık” suçu diye
göstermesi. Her işlemi kayõtlara geçiren DYH,
ceza “kaçakçılık” diye kesilince, hem ka-
muoyunda küçük düşürülmüş, hem de derdini
anlatabileceği ve sorunu hemen çözebileceği
“uzlaşma” yolunu kapatmõş oluyor.
Doğan Yayõn Holding itibarõnõ kurtarmak için 7 yõllõk mahkeme sürecini göze alõyor
1 milyar dolarlõk teminat