Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 11 ŞUBAT 2009 ÇARŞAMBA 8 HABERLER Dinlemelerde özel yaşama ilişkin ve suçla alakasõz bölümlerin nasõl ve kim tarafõndan silineceği tartõşõlõyor Hükümvar,saygõduyanyokANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Telefon dinleme kayõtlarõnda özel yaşam ilişkin olan ya da suçla ilişkisi olmayan bölümlerin nasõl ve kim ta- rafõndan silineceği konusunda bili- şim hukuku uzmanlarõ savcõlõğõn yet- kili olduğuna dikkat çekti. Türkiye Bilişim Derneği (TBD) Yönetim Kurulu Üyesi ve avukat Mehmet Ali Köksal dinleme kayõt- larõndan suçla ilgili olmayan kõsõmla- rõn savcõlõk ya da mahkeme kararõyla imha edilmesi gerektiğini söyledi. Telefon dinlemelerinde suç unsu- ruyla ilişkisi olmayan özel konuşma- larõn kayõt altõnda tutulmasõ kişilerin özel yaşamlarõnõn gizliliğini hiçe sa- yõyor. Avukat Köksal, dinleme kayõt- larõnõn nasõl silineceği konusunda çok açõk bir düzenleme bulunmadõğõ- nõ belirtirken, yasada dinlemenin suçla ilgili olmayan kõsõmlarõnõn si- linmesi gerektiğine hükmedildiğini kaydetti. Köksal, suçla ilgisi olma- yan kayõtlarõn savcõlõk tarafõndan ya da savcõlõk emriyle dosyadan çõkarõl- masõ gerektiğini söyledi. ‘SAVCININ EMRİ OLMALI’ Köksal, “Suçla ilgili olmayan bö- lümleri savcı ya da savcının emriy- le o dinlemeyi yapan birim çıkara- rak imha etmelidir. Dinlemeyi ya- pan Emniyet ya da Jandarma’daki personel emir üzerine dinleme kaydının suçla ilgili olan ve olma- yan kısımlarını ayırır ve imha eder” diye konuştu. Dinleme konusunda özel kayõtlarõn ortaya çõkmasõndan ötürü oluşan mağduriyetlerden sorumlu olanlarõn ceza almasõnõ sağlamaya yönelik bir düzenleme yapõlmasõ gerektiğine işa- ret eden Köksal, şunlarõ söyledi: “Dinleme kaydındaki konuşma- lar benim özel hayatım ise, suçla hiçbir ilgisi yoksa ve bu ifşa edili- yorsa benim açtığım tazminat da- vasını kazanmam lazım. Bu nokta- da yeteri kadar hassas davranılmı- yor. Özel hayatın gizliliği konusun- da çok sayıda düzenleme bulunu- yor. Fakat bunlar uygulanmıyor. Ortada yasal bir eksiklik bulun- muyor, ilgili kişiler bu konuda ye- teri kadar hassas davranmıyor.” Köksal, Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda özel hayata ilişkin dinle- me tutanaklarõnõn çarşaf çarşaf ya- yõmlandõğõnõ belirterek, “Bunu nasıl yayımlıyorlar? Hüküm var, bunlar yayımlanamaz. Zaten soruşturma gizli yürütülüyor. Bu soruşturma- nın gizliliğini de ihlal ediyor” dedi. Barolardan hukuk vurgusu İZMİR (Cumhuri- yet Ege Bürosu) - Mani- sa’da hafta sonu yapõlan bölge baro başkanlarõ toplantõsõnõn sonuç bil- dirgesinde, Türkiye’nin önemli bir yol ayrõmõnda olduğu vurgulanarak “Bugün demokrasi ve hu- kukun üstünlüğü” ilkeleri olağanüstü önem kazan- mõştõr” denildi. Manisa, Aydõn, Balõkesir, Bursa, Çanakkale, Denizli, Eski- şehir, Isparta, İzmir, Kü- tahya, Muğla, Yalova ba- rolarõnõn başkan ve yöne- ticilerinin katõldõğõ top- lantõnõn bildirgesinde, yargõya yapõlan müdaha- lelerle kuvvetler ayrõlõğõ ilkesinin zedelendiğine dikkat çekildi. Baro baş- kanlarõ ülkede yaratõlmak istenen “korku impara- torluğuna” karşõ daha fazla seslerini çõkaracak- larõnõ vurguladõlar. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargõtay’õn maddi bulguyla desteklen- meyen telefon dinlemelerinin tek başõ- na kanõt olamayacağõna ilişkin kararõ, Ergenekon soruşturmasõ ve davasõnõ zora sokacak özellik taşõyor. Ergene- kon soruşturmasõnda yasa uyarõnca “delil” niteliği bulunmayan istihbari - önleyici dinlemelerin bile delil kabul edildiği dikkate alõndõğõnda, daire ka- rarõnõn gelecekte içtihat niteliğinde uy- gulanmasõ gündeme gelebilecek. Erge- nekon soruşturmasõnda istihbari dinle- meler delil sayõlarak gözaltõ ve tutukla- ma kararlarõ da çõkartõlmõştõ. Yargõtay 8. Ceza Dairesi, toplu silah ticareti yaptõklarõ iddiasõyla hapis ceza- sõ verilen sanõklarõn dosyasõnõn temyi- zini görüşürken Ergenekon soruştur- masõnda en çok tartõşõlan telefon dinle- meler için emsal oluşturacak nitelikte bir karara imza attõ. Daire, telefon dinleme dõşõnda sanõk- larõn suçu işlediklerine ilişkin hiçbir maddi bulgu olmaksõzõn verilen ceza- larõ bozdu. Dairenin temel gerekçesin- de “İçeriği maddi bulgularla destek- lenemeyen telefon görüşmelerine da- yalı iletişim kayıtları dışında, ceza- landırılmalarına yeter delil elde edi- lemediği, yapılan aramalarda her- hangi bir suç unsuruna rastlanmadı- ğı gözetilmeden atılı suçtan beraat- ları yerine ceza tayin edilmesi boz- mayı gerektirmiştir” denildi. ‘TEK BAŞINA DELİL OLAMAZ’ Yargõtay 8. Ceza Dairesi’nin bu ka- rarõ yalnõzca telefon konuşmalarõ din- lenen kişilerin “suçlu” kabul edileme- yeceği ve mahkûm edilemeyeceği an- lamõna geliyor. Ergenekon soruşturma- sõnõn en çok tartõşõlan boyutu telefon dinleme yöntemi ve bunlarõn delil ola- rak kullanõlma biçimiydi. Gazetemiz imtiyaz sahibi İlhan Sel- çuk’un Ergenekon soruşturmasõ kapsa- mõnda gözaltõna alõnmasõna da istihba- ri amaçlõ telefon dinlemeleri dayanak yapõlmõştõ. Oysa Yargõtay 8. Ceza Dairesi, istih- bari amaçlõ dinlemenin de ötesinde ad- li dinlemenin bile tek başõna delil sayõ- lamayacağõnõ ortaya koydu. AKFIRAT’A ÇAPRAZ SORGU TBD Başkanõ Turhan Menteş özel hayata dair ya da suçla ilişki- si olmayan kayõtlarõn silinmesine ilişkin yasalara bağlõ olarak yö- netmeliklerin çõkmasõ gerektiğini belirterek, “Silme işleminin nasõl yapõldõğõnõn çok ciddi olarak belgelenmesi gerekiyor” dedi. Hoştan çantayı boş getirdiTELEFON DİNLEME HATİCE TUNCER/HİLAL KÖSE Ergenekon davasõnda savunmasõnõ tamamlayan İşçi Partisi Merkez Karar Kurulu üyesi ve Ulusal Kanal Yö- netim Kurulu Üyesi Adnan Akfırat, “Amerikan vatandaşı Tansu Çiller’in başbakanlık koltuğuna oturtulması gladyo operasyonudur” dedi. Cumhuri- yet Savcõsõ Mehmet Ali Pekgüzel’in “Cumhuriyet gazetesi imtiyaz sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk’un Ulusal Ka- nal’ın Türkiye çapında yayılması için ne katkısı oldu?” sorusu üzerine Akfõrat, “Bilmiyorum, ancak tüm ilerici, vatan- sever insanlar Ulusal Kanal’ın yayıl- masından mutlu oldular” diye konuştu. Tutuklu sanõk Sami Hoştan da kendisin- de olduğunu açõkladõğõ Susurluk kazasõ sonrasõnda kaybolduğu iddia edilen Ab- dullah Çatlı’ya ait çantayõ mahkeme he- yetine sundu. Mahkeme Başkanõ Köksal Şengün, boş çantayõ inceledikten sonra “Boş olduktan sonra vermenizin hiçbir anlamı yok” diyerek çantayõ Hoştan’õn yakõnlarõna iade etti. Ergenekon davasõnõn 51. oturumunda Akfõrat’õn savunmasõ tamamlandõ ve çap- raz sorgusu yapõldõ. Akfõrat, darbe kõşkõr- tõcõlõğõ yapmadõğõnõ ifade ederek “Erge- nekon operasyonları, iddianame Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) karşı iftira ve suçlamalar var. Sanık ya da tanık olarak yargılamanın konusu olmayan generaller rüşvet paylaşmakla, suikast düzenlenmekle suçlanıyorlar. Genel- kurmay’ın yasal yollarla TSK’ye karşı yürütülen kampanyayı durdurması ge- rekir” dedi. Akfõrat, Tuncay Güney’in her yerde Veli Küçük’ün adõnõ zikrettiği- ni belirterek, “Ama bunu sınama imkâ- nımız yoktu. Başka bir sürü şey de an- latıyordu. Genelkurmay başkanlığı yapmış bir kişinin kendisini takip etti- ğini söylüyordu. Küçük ile görüştüğü- ne ilişkin somut bilgim yok” diye ko- nuştu. Veli Küçük ile görüşmesinin 2002 yõlõ sonlarõnda olduğunu anlatan Akfõrat, “Veli Küçük o tarihte emekli olmuştu. Tuncay Güney de yurtdışına kaçmıştı. Kafamda bir iz bırakmamış ki Kü- çük’e Güney hakkında bir şey sorma gereği duymadım” dedi. Güney’in haber kaynağõ olmasõ nedeniyle ilişkisini sür- dürdüğünü söyleyen Akfõrat, Güney’in Ergenekon adlõ bir örgütten çok belirgin olmayan ifadelerle söz ettiğini söyledi. ‘BOMBALAR AYNI DEĞİL’ Duruşmanõn öğleden sonraki bölümün- de Akfõrat’õn avukatlarõ Osman Aydõn Şahin ve Zerrin Öztürk, Ümraniye’de bir gecekonduda 12 Haziran 2007 tarihinde bulunan 27 bombanõn ait olduğu iddia edilen bir numaralõ tutuklu sanõk Oktay Yıldırım, İstanbul Emniyeti’nin gönder- diği bomba fotoğraflarõyla bulunduğu id- dia edilen bombalarõn aynõ olmadõğõnõ sa- vundu. Heyetten izin alõp mahkeme kale- minde imha edilen bombalara ilişkin fo- toğraflarõ inceledikten sonra söz alan Yõl- dõrõm, tutanaklara ve çekildiği iddia edi- len fotoğraflara göre bombalarõn 27 adet değil, 35 maşa grubu ve 36 bomba göv- desi bulunduğuna dikkat çekti. Savcõ Zekeriya Öz imzalõ tutanağõn Ergün Poyraz’õn evinde ele geçtiğini anlatan Yõl- dõrõm, “El bombalarını sözde bulan, bi- lirkişi olarak inceleyen, gizli köşelerde sözde imha edenler aynı kişilerdir. Ama bir ay sonra sağlam olarak teslim eden- ler başkalarıdır” iddiasõnda bulundu. Mah- keme heyeti, MİT’e 10 Temmuz 2003’te Er- genekon örgütüne ait şemanõn da içinde ol- duğu belgelerin, Genelkurmay Başkanlõğõ’na hangi yoldan gönderildiğinin yeniden so- rulmasõna karar verdi. Ayrõca Ümraniye İl- çe Emniyet Müdürlüğü’nden Ümraniye’de ele geçirilen bombalarla ilgili kamera gö- rüntülerinin ve konuyla ilgili tüm belgele- rin istenmesine hükmedildi. İstanbul Haber Servisi - Er- genekon soruşturması kapsa- mında tutuklu bulunan emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, dün GATA Haydarpaşa Hastane- si’ne sevk edildi. 3 haftadır te- davi gördüğü Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Hastanesi’nden önceki gün alınarak Silivri Ce- zaevi’ne götürülen Ersöz’ün, rahatsızlığı nüksedince önce Silivri Devlet Hastanesi’ne, ardından Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürüldüğü bildirildi. Ha- seki Eğitim ve Araştırma Hastanesi acil servisi önünde ambulansın için- de doktorlarca 1.5 saat muayene edilen Ersöz, son olarak aynı ambu- lansla GATA Hay- darpaşa Hasta- nesi’ne sevk edildi. Böylece Ersöz, bir ge- cede üç ayrı hastaneye götü- rülmüş oldu. Ersöz hakkında Kartal Koşuyolu İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nce verilen sağlık kurulu raporun- da, koroner arter hastalığı, hi- pertansiyon ve prostat tanıları konulduğu, Ersöz’ün tam te- şekküllü bir hastanede takibi ve tedavisi ile cerrahisinin ya- pılmasının uygun olduğunun bildirildiği belirtildi. Ersöz’ün avukatı Ali Rıza Dizdar, müvekkili hakkındaki tutuklama kararının kaldırılma- sını istedi. Dizdar tarafından İs- tanbul Nöbetçi 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne verilen dilekçe- de, müvekkilinin yasadışı bir örgütün yöneticisi olduğu id- diasıyla tutuklandığı, ancak delillerin soyut olduğu belirtildi. Somut delil olarak gösterilen müvekkilin sahte kimlik kullan- masının can güvenliği açısın- dan olduğu ifade edilen dilek- çede, görev esnasındaki din- lemelerin ise “Jandarma Teş- kilatı Görev Yetkileri Kanu- nu” içerisinde bulunduğu belirtildi. Dilekçede Er- söz’ün evinde yapılan ara- malarda suç unsuruna rastlanmadığı belirtildi. Bir gecede üç hastane HukukçularemekliOrgeneralTolon’untahliyesinideğerlendirdi: Savcı itiraz edemez İstanbul Haber Servisi - Eski İstanbul Barosu başkanlarõndan avukat Turgut Kazan, Ergene- kon’un 6. dalgasõnda gözaltõna alõ- nan ve tutuklanan emekli Orgena- ral Hurşit Tolon’un tahliye edil- mesine savcõlarõn itiraz hakkõnõn olmadõğõnõ söyledi. Kazan, “Savcının mahkemenin tahliye kararına itirazı olamaz. Bizim yasalarımızda böyle bir şey yok” dedi. İstanbul Barosu Başkanõ Muammer Aydın da “Savcılar gerekçeleri göstererek yeniden tutuklama talep edebi- lirler. Gerekçeler olamadan tah- liye kararına itiraz etme gibi bir şansları yok” ifadesini kullandõ. Tolon’un tahliyesini değerlendi- ren Kazan, Tolon’un tahliye edil- mesinin Ergenekon kovuşturmasõn- da çok önemli bir olay olduğunu ifade ederek “Ergenekon’da ilk kez gerekçeli bir karar görüyo- ruz. Bu durum o nedenle çok önemli. Bu gerekçeleri daha önce de görmek gerekirdi. Öyle gerek- çeler ki bir belgeye dayandığı gö- rünüyor” dedi. ‘CEZALANDIRMA’ Tolon’un tahliyesinin Türkiye’de tutuklamalarõn ne kadar kötü uygu- landõğõnõn en önemli göstergesi ol- duğuna dikkat çeken Kazan, “Tür- kiye’de tutuklamalar hep böyle kötü uygulanıyor. Bunu da so- mut olarak görmüş olduk. Biz bunu biliyoruz. Ama ilk kez bir mahkeme kararıyla tutuklama- nın bir önlem olarak değil, bir cezalandırma olarak yapıldığı somut olarak gözler önüne seril- di” diye konuştu. ‘GEÇ KALMIŞ BİR KARAR’ İstanbul Barosu Başkanõ Aydõn da Tolon’un tahliye kararõnõ, “Geç kalmış ama hukukun işlediğini, yargının üzerine düşeni yaptığını gösteren bir işlemdir. Ama çok geç kalınmış bir karar” olarak değerlendirdi. Ergenekon soruştur- masõnda delil olmayan birçok un- surun delil olarak gösterilmesi so- nucu soruşturmada bu noktaya ge- lindiğini vurgulayan Aydõn, “Bir insanı yedi ay alıkoyuyorsunuz, tüm haklarını elinden alıyorsu- nuz, sonra da delil yok diye ser- best bırakıyorsunuz. O zaman ‘yedi ay önce neredeydiniz?’ diye sormak gerekir” diye konuştu. İstanbul Haber Servisi - Eski İs- tanbul Barosu Başkanõ Kazım Kol- cuoğlu, Ergenekon’da telefon gö- rüşmelerine dayanõlarak tutuklanan- lara dikkat çekerek, “O onunla görüştü, o da onun görüştüğüyle konuştu, o zaten bu işlerin içinde, o zaman öbürü de aynı işin için- de... Bu şekilde bütün Türkiye’yi birbirine bağlayabilirsiniz. Tele- fon örgütlenmesi olmaz. İnsanla- rın kendi düşünceleri ya da topla- dığı şeyler, kamuoyu ile paylaşıl- madıysa suç oluşturmaz. Özel, hiçbir zaman suç olmaz” dedi. Emekli Orgeneral Hurşit To- lon’un Ergenekon davasõnda tutuk- lanõp 220 gün hapiste yattõktan son- ra “delil yetersizliği” nedeniyle serbest bõrakõlmasõnõ değerlendiren Kazõm Kolcuoğlu, Tolon’un tama- men beraat ettiğinde tazminat dava- sõ açma hakkõ bulunduğuna dikkat çekti. Kolcuoğlu, “Tazminat alma hakkı var; sadece maddi değil, manevi tazminat da büyük önem taşıyor. Onu da talep etme hakkı olacak” diye konuştu. Kolcuoğlu, Ergenekon kapsamõnda haksõz yere hapiste yatan tüm sanõklarõn da taz- minat hakkõna sahip olduğuna, buna ilişkin gerek iç hukuk gerekse AİHM tarafõndan alõnmõş kararlar bulunduğuna işaret etti. Tolon’un ardõndan, aynõ ya da benzer nedenlerle başka tahliyelerin olup olmayacağõ sorusuna, “Bana göre olacak” yanõtõnõ veren Kolcu- oğlu, “7 aydan beri iddianame ya- zılmadan insanların tutuklanma- sı, hukuka tamamen aykırı. Maa- lesef bu davada 7 aydır gizlilik esası devam ediyor. Avukatlar belgeye, bilgiye ulaşamıyor ama aynı bilgiler yandaş basın aracılı- ğıyla bütün kamuoyuyla paylaşılı- yor. Telefon görüşmelerine daya- nılarak bir örgütten söz edilemez. İnsanlar, telefon görüşmeleri ve evde bulunan evraklar delil niteli- ği taşıyor diye örgüt üyesi kabul edilerek tutuklanıyor” dedi. ‘Tolon’untazminathakkõvar’ Hukukçu Kazõm Kolcuoğlu: Bilgi ve belgeler kamuoyuyla paylaşõlmadõğõ sürece suç olmaz Ergenekon dinlemeleri zora girecek OPERASYON 5’i subay 7 kişiye gözaltı İSTANBUL/ANKA- RA (Cumhuriyet)- Er- genekon soruşturmasõnõ yürüten savcõlarõn Hava Kuvvetleri Komutanlõ- ğõ’na “Karargâh evle- ri” oluşturulduğu iddia- sõyla verdiği bilgiler üze- rine askeri savcõlõk tara- fõndan yürütülen soruş- turma kapsamõnda dün 5’i subay 7 kişi gözaltõna alõndõ. Gözaltõna alõnanlar arasõnda İşçi Partisi (İP) Genel Başkanvekili Meh- met Bedri Gültekin’in de olduğu öğrenildi. Ergenekon soruştur- masõnõ yürüten savcõlar, “Karargâh evleri” oluş- turulduğu iddiasõyla Ha- va Kuvvetleri Komutan- lõğõ’na soruşturma yapõl- masõ istemiyle dosya gön- derdi. Hava Kuvvetleri Komutanlõğõ Askeri Mah- kemesi’nin yürüttüğü so- ruşturma kapsamõnda dün İstanbul’da 3, Ankara’da ise 2 subay gözaltõna alõn- dõ. İstanbul’da gözaltõna alõnan subaylar Anka- ra’ya götürüldü. İP Genel Başkanvekili Bedri Gül- tekin de dün akşam saat- lerinde Ankara’daki evin- de jandarma ekipleri ta- rafõndan gözaltõna alõn- dõ. Gültekin’in “Karar- gâh evleri” konusunda ifadesine başvurulacağõ öğrenildi. Genelkurmay Başkan- lõğõ İletişim Daire Başka- nõ Tuğgeneral Metin Gü- rak, 15 Ocak’taki basõnõ bilgilendirme toplantõ- sõnda “Karargâh evleri” iddialarõna ilişkin olarak, alõnan istihbari nitelikte- ki bilgiler için öncelikle il- gili kuvvet komutanlõ- ğõnca geniş kapsamlõ bir idari soruşturma başlatõl- dõğõnõ ve gerekli idari ted- birler alõndõğõnõ bildir- mişti. İdari soruşturmanõn tamamlanmasõnõn ardõn- dan, 31 Mayõs 2008 tari- hinde, adli soruşturma emri verildiğini dile geti- ren Tuğgeneral Gürak, soruşturma kapsamõnda 1 yarbayõn tutuklandõğõnõ, soruşturmanõn Hava Kuv- vetleri Komutanlõğõ As- keri Savcõlõğõ’nca bütün boyutlarõyla yürütüldüğü bilgisini vermişti.