Katalog

CMYB C M Y B 11 ŞUBAT 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Felsefe İhtiyacı Aristo’nun temel önermelerinden biri şudur: “Bütün insanlar doğal olarak bilmek isterler.” Bu kısa cümlede anlatılmak istenen fikir için ciltler do- lusu kitap yazılabilir. Yüzlerce yıldır, binlerce ki- tap yazılmış zaten. Bu cümledeki iki ifadenin altını özellikle çizmek gerek: ‘Doğal olarak’ ve ‘bilmek.’ Gözü, kulağı, beyni olan her insanın ‘doğal ola- rak’ bilmek istemesi, yaşamın, bilimin de kaynağı. Neyi bilmek ister insan? Her şeyi. Her şeyden ön- ce yaşadığı dünyayı, evreni, yaşamı, varlığının ne- denini, anlamını… Ve elbette kendini bilmek is- ter. Bu felsefedir. Felsefe düşünmedir, düşündürmedir. Felsefe düşüncedir? Nasıl düşüncedir? Eleşti- rel düşüncedir. İnsanın gördüğü, duyduğu, bildiği her şeyi sorgulamasıdır. Algılanan her şeyi aklın süzgecinden geçirmesidir. İnsan araştırdığı, sor- guladığı, eleştirdiği ölçüde gerçeğe ulaşır ve yaşam onun için daha anlamlı, daha mutlu, da- ha yaratıcı hale gelir. Felsefe bu kadar önemlidir. Bilenler, bilimin fel- sefeden doğduğunu da bilirler. İşte bu yüzden- dir ki, yüzlerce yıldır okullarda felsefe dersleri var- dır. Yüzlerce yıldır felsefe eğitimi almış aydınlar ye- tişmiştir dünyada. (Sultanların okullardan felsefe derslerini kaldırdığı Osmanlı hariç). Aydınlıktan, eleştiriden, eleştirel, yaratıcı akıldan korkanlar önce felsefeye karşı cephe almışlardır. Çünkü o korkak iktidar sahipleri, eleştiriden de akıl- dan da korkarlar. Onlar ot gibi yaşayan tebaları olsun isterler. Felsefesizliğe karşı Türkiye’de dokuz yıldır sür- dürülen bir etkinlik var. ‘Assos’ta Felsefe Günle- ri.’ Felsefe Sanat Bilim Derneği, her yıl kışın ulu- sal düzeyde, yazın uluslararası düzeyde felsefe toplantıları düzenliyor. Assos, Aristo’nun bir sü- re yaşadığı ve felsefe dersleri verdiği yer olduğu için bu amaçla özel olarak seçilmiş. Herkese açık ve ücretsiz. Her yıl bilim adamları, filozoflar bu- rada toplanıyor ve felsefe konularını tartışıyorlar. Aristo’dan Kant’a, Nietzsche’den Marx’a kadar filozofların düşüncelerini ele alıyor, bugünün ve ya- rının insanına ışık tutacak sonuçlara varıyorlar. Derneğin kurucu üyesi ve Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Örsan K. Öymen, kendini adeta bu işe adamış. Dünyanın en zor organi- zasyonlarından birini, felsefe açısından dünyanın en zor ülkelerinden birinde, Türkiye’de gerçek- leştirmek gibi bir işe soyunmak herhalde büyük cesaret gerektirir. Antik Assos kentinin havasını soluyarak, doğa ve tarihle iç içe yaşayarak felsefe yapmak kolay bulunur bir fırsat değil. Oy karşılığı nohut veya beyaz eşya derdine düşen insanların zamanı ve ilgisi olmayabilir, ama o insanların dertlerini de dert edinen aydın- ların bu felsefe etkinliklerine katılmalarında büyük fayda var. Çünkü, felsefesiz bir ülkenin her şey- den önce felsefeye ihtiyacı var. [email protected] İstanbul Haber Servisi - Tuzla Tersaneler Bölgesi’nde yaşanan iş ka- zalarõ sonucu meydana gelen ölümler, Limter-İş Sendikasõ üyelerince protesto edildi. En son pazar günü Selim Sevgili’nin öldüğü tersane, 1992’den bugüne dek 119 kişiye mezar oldu. DİSK’e bağlõ Limter-İş üye- si bir grup, Sevgili’nin iş kazasõ sonucu öldüğü Dentaş Tersanesi önünde toplandõ. Grup adõna açõklama yapan Limter-İş Genel Sekreteri Kanber Saygılı, Tuzla Tersaneler Bölgesi’nde insanca çalõşma ve yaşam haklarõ- nõn bugün de temel bir sorun olmaya devam ettiğine dikkat çekerek, “Ta- şeronluk sistemi işçiye zararlıdır ve kaldırılmalıdır” dedi. Yurt Haberleri Servisi - Tekirdağ’õn Çorlu ilçesinde bir evde sobadan sõzan karbonmonoksit gazõndan zehirlenen 6 ki- şi öldü. Amasya’da 2, Gaziantep’te 1, Kayseri’de 2, Konya’da da 1 kişi aynõ ne- denden dolayõ can verdi. Çorlu’nun Rumeli Mahallesi Emirgan Caddesi’ndeki 2 katlõ binada yaşayan bir fabrikada tekniker olarak çalõşan Ethem Coşkun, eşi Çiğdem Coşkun (34) ve kõzõ Betül Coşkun (7), evlerine sohbet için ge- len arkadaşlarõ Ömer Tan Sarıkaya (32), Kemal Çağlar (32) ile Erdinç Özer (19) bir süre sohbet ettikten sonra gece geç saat- te sobaya kömür atõp yattõlar. Olay, Ethem Coşkun’un işe gitmemesi üzerine eve gelen bir arkadaşõnõn uyarõsõyla ortaya çõktõ. Amasya’nõn Merzifon ilçesine bağlõ Ço- banören köyünde yaşayan İnzile Çoban (74) ve eşi Hüseyin Çoban (75), gelinleri tarafõndan yattõklarõ odada ölü bulundu. Gaziantep’te Mücahitler Mahallesi’nde Fikriye Yıldıran, Kayseri’de Nuri ve Se- her Çalımlı çifti, Konya’da 19 yaşõndaki üniversite öğrencisi Fatih Koç karbon- monoksit gazõndan zehirlenerek yaşamõnõ yitirmiş olarak bulundu. 5 İLDE SOBA ZEHİRLENMESİ Karbonmonoksit faciasõ: 12 ölü ABD’DE KAPSAMLI ARAŞTIRMA Vitamin kalp ve kanserde etkisiz ANKARA (AA) - “Sağlık sigortası” ola- rak düşünülen multivitamin takviyesinin hiç- bir yararõ olmadõğõ yapõlan son kapsamlõ araştõrmayla teyit edildi. Vitaminlerle ilgili yapõlan bugüne kadarki en kapsamlõ araştõr- mada, yaşlarõ 50 ile 79 arasõnda değişen 162 bin ABD’li kadõnõn vitamin alma alõşkanlõk- larõyla, sağlõk durumlarõna bakõldõ. Archives of Internal Medicine dergisinde yayõmlanan araştõrmada, avuç dolusu vitamin alan kadõn- larda kanser ve kalp hastalõklarõ riskinde azalma olmadõğõ, vitaminlerin erken ölümü de engellemediği belirlendi. Independent gazetesindeki habere göre, araştõrma kapsamõna alõnan ve yüzde 41’i 15 yõl boyunca düzenli olarak vitamin kullanmõş olan kadõnlar arasõnda 10 bin kanser, 9 bin kalp ve 10 bin ölüm vakasõ görüldü ve “vita- min alanlarla almayanlar arasında hasta- lık ve ölümler açısından fark olmadığı” saptandõ. Araştõrmanõn başkanlõğõnõ yürüten Seattle’daki Fred Hutchinson Kanser Araştõr- ma Merkezi’nden Marian Neuhouser, “Şa- şırtıcı biçimde, multivitaminlerin yaygın kanser türlerine yakalanma riskini azalt- madığını ve kalp hastalığı üzerinde hiçbir etkisi olmadığını gördük” dedi. 119 kişilik mezar: Tuzla Cezaevlerinde romantik görüşme ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Ada- let Bakanõ Mehmet Ali Şahin, 14 Şubat Sevgililer Günü nedeniyle cezaevle- rindeki hükümlü ve tu- tuklulara açõk görüş yap- tõrõlmasõna ilişkin genelge yayõmladõ. Buna göre 13- 15 Şubat tarihlerinde be- lirlenen görüş gün ve sa- atlerinde açõk görüşten yararlanõlabilecek. Kõna- ma cezasõ dõşõnda disiplin cezasõ alan ve cezalarõ kaldõrõlmamõş hükümlü ve tutuklular açõk görüş- ten yararlandõrõlmayacak. Dünya Altın Küre ödülü Özdoğru’ya Haber Merkezi - Türkiye’nin Berlin Bü- yükelçiliği Kültür Müşa- viri Erol Özdoğru’ya Tu- rizm Borsasõ Fuarõ (İTB) yönetimi tarafõndan “Dünya Altõn Küre” ödü- lü verildi. Özdoğru’ya ödülün, “Türkiye’yi markalaştõrmasõ, imajõnõ yükseltmesi, ülke turizmi- nin yaygõnlaştõrõlmasõ ve bütün çalõşmalarõnda di- ğer ülkelere örnek oluş- turduğu” için verildiği açõklandõ. Özdoğru ödü- lünü 11 Mart’ta alacak. Muğla’da iki ceset bulundu MUĞLA (AA) - Muğla İl Jandarma Ko- mutanlõğõ ekipleri, Mar- maris-Muğla karayolunun Gökçe köyü mevkisinde içinde kan izleri tespit edilen otomobile 20 met- re mesafede silahla öldü- rüldüğü tespit edilen Son- gül K’nin cesedini buldu. Jandarma yol kenarõndaki portakal bahçesinin için- de de ağaca asõlõ vaziyette Tuncay Durmaz’õn cesedi ile karşõlaştõ. Durmaz ta- rafõndan bõçakla yaralan- dõğõ iddia edilen M.K. hastaneye kaldõrõldõ. Son- gül K. ve M.K’nin evli olduğu öğrenildi. Kreşte dolabın altında öldü KOCAELİ (AA) - Gölcük ilçesinde, kreşte üzerine elbise dolabõ dev- rilen KK’nin (9) yaşamõ- nõ yitirmesiyle ilgili so- ruşturma başlatõldõ. So- ruşturma kapsamõnda, gözaltõna alõnan 3 kişinin olayda ihmali olup olma- dõğõ inceleniyor. Trafikte yol vermeyince ANKARA (AA) - Çevik Kuvvet’te görevli bir polis, Mamak Ortaköy Işõklar mevkiinde önceki gece trafikte tartõştõğõ Ha- lil Efe’yi tabancayla kar- nõndan yaraladõ. Efe’nin sağlõk durumu ciddi. Ka- çan polis memuru M.S, evinde gözaltõna alõndõ. ÖZLEM GÜVEMLİ Sohtorik Denizcilik Şirketi’ne ait MR- EBER adlõ gemi, Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te La Plata bölgesinden 6 mil açõkta ekonomik kriz nedeniyle mahsur kal- dõ. Yük bõrakmaya gittiği Buenos Aires açõk- larõnda demirleyerek yeni sefer bağlantõsõ için beklemeye başlayan gemi, kriz nedeniy- le 79 gün boyunca iş alamadõ. Bu sõrada şir- ketin de krizden etkilenmesi ile mürettebatõn maaşlarõ ödenmemeye; gemide gõda, su, ilaç konusunda sõkõntõlar yaşanmaya başlandõ. Geminin Türkiye’ye dönmesi için şirket kredi ile yakõt alma teklifinde bulundu, an- cak mürettebat geminin sefer emniyeti olma- dõğõ, içindeki hastalarla uzun yola çõkõlama- yacağõ için uçakla bir an önce ülkelerine geri dönmek istiyor. 28 Ekim 2008’de tamir ekibiyle MR- EBER gemisine giden aynõ zamanda şirket sahibinin de akrabasõ olan teknisyen Yaşar Sohtorik, telefonla kurduğumuz bağlantõda resmi prosedürlerin ağõr işlemesinden yakõ- narak “Bizi artık buradan kurtarın” dedi. 23 kişilik mürettebattan üçünün kaçtõğõnõ, kalan grupta da bir şeker, iki kalp hastasõ bu- lunduğunu anlatan Sohtorik, gemide su, gõ- da, ilaç ve yakõt kalmadõğõnõ belirtti. Şirketin İşletme Müdürü Kemal Dinç de eski olduğu için yük bulma şansõ olmayan geminin gel- mesi için uğraştõklarõnõ dile getirdi. (Fotoğraf:AA) Kriz gemiyi mahsur bıraktı Mürettebat açlõkla karşõ karşõya Gemiden yağ varillerinden sal yaparak kaçan ve kıyıya ulaşan 2 mürettebat konsolosluğa sığındı.