17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 4 KASIM 2009 ÇARŞAMBA 6 HABERLER AVRUPA GÜRAY ÖZ Batıcılar Batı’dan Kopamaz Türkiye Batı’dan kopuyor mu? Yüzünü Doğu’ya mı çevirdi? Günümüzün “in” tartışması budur. Kısaca yanıtlamak ve bu “in”den çıkmak gerekiyor. Türkiye Batı’dan kopmuyor. Yüzünü Doğu’ya çevirmiyor. Tam tersine daha çok Batıcı oluyor. Çünkü başta ABD ve İngiltere olmak üzere tümüyle Batı, Türkiye’nin yeni bir rol üstlenmesini, Ortadoğu’da etkin bir aktör olmasını ve kendi suflesiyle iş görmesini istiyor. Türkiye’den beklenen Batı politikalarının sıkı takipçisi ve uygulayıcısı olmasıdır. Bunda ne var? Hiçbir şey yok. Türkiye’de siyasal iktidarlar eskiden de Batıcıydı. Ama siyasal yapının ideolojik kurgusu farklıydı. “Kuzeyden gelen tehlike” masalı geçerliydi. Türkiye’de zamanın solu siyasal iktidarlara Ortadoğu ülkelerini, Latin Amerika’yı gösterdikçe, oralardaki yokluğa, yoksunluğa, işbirlikçi iktidarlara karşı yürütülen mücadelelere dikkat çektikçe “üçüncü dünyacı”lıkla suçlanırdı. Peki şimdi Ortadoğu ülkeleriyle sıkı ilişkileri alkışlarla karşılayanlar “üçüncü dünyacı” mı oldular? Hayır, daha fazla Batıcı oldular. Yeni duruma ayak uydurmak, Batı’nın gereksinimlerine en uygun pozisyonu almak gayreti içindedirler. Peki AKP iktidarının Batı ile sıkı ilişkiler içinde Doğu ile Ortadoğu ile eskisinden farklı ilişkiler kuruyor olması neden kimi Batılı politikacılarda, siyaset bilimcilerde kuşku uyandırıyor? Bunun nedeni AKP iktidarının ideolojik formasyonu bakımından Batı’nın istemediği politikalara kapılabileceği kuşkusudur. Ilımlı İslam evet, ama ya radikalleşirse korkusu da denebilir. Batı yeni bir İran istemiyor. Bu korku ya da kuşku nedeniyle ülkemize gelerek, kelimenin tam anlamıyla akıl satan Schröder’ler, Clinton’lar sapla samanı bilinçli bir şekilde birbirine karıştırıyor, “İslamla laikliğin pek güzel uzlaştırıldığından” söz ediyorlar. Bu tuhaf kombinasyonun Türkiye’de de satıcıları vardır. Onların dilinde Ilımlı İslam ile “pasif laiklik” bu nedenle tencere ile kapak gibidir. Batılılar boş yere korkuyorlar. AKP iktidarı tıpkı kendisinden önceki iktidarlar gibidir ve Batı’nın rotasından sapmak niyetinde değildir. Türkiye Batı’dan kopmuyor. Batı’nın kendisine verdiği yeni görevleri yerine getirmek için hızlı, neredeyse baş döndürücü bir dış politika izliyor. Bu yeni dış politika da AKP’nin ideolojik formasyonu ile bire bir örtüşüyor. Sonuçta Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun şahsında iddialı bir “Yeni Osmanlılık” ete kemiğe bürünüyor. Türkiye ne kazanıyor? Türkiye kaybediyor. Batıcılıkta yeni bir adım atıyor. Modernleşmenin, aydınlanmanın kazanımlarını terk ediyor. Batı ile kişilikli ve bağımsız ilişkiler kurma şansını yitiriyor. Ortadoğu’da, Doğu’da Batıcılığın uzun erimde işe yarar bir politika olmadığını, Ortadoğu’da halkların Batıyı ve Batıcıları sevmediğini onlardan çok ve hep çektiğini, onları “tek dişi kalmış, ama canavar” olarak gördüğünü unutuyor. Batı kazanıyor. Türkiye’yi Ortadoğu’ya elçi olarak gönderirken, Avrupa Birliği’nin kıyısında tutma politikalarına uygun hale getiriyor. Modernleşmeden uzaklaşmış, laikliğini pasifleştirmiş bir ülkenin AB içinde yer alamayacağı fikrini gerçeğe dönüştürüyor. Türkiye’yi devrimci bir üçüncü dünyaya değil, devrimci fikirlerden uzaklaşmış, din ekseninde politikalar yürüten ve Batıcılıkta karar kılmış hükümetlerin yanına gönderiyor. Şimdi ABD’nin, Batı’nın, Türkiye’den beklediği İran’ı ehlileştirmesi, Kuzey Irak’ta istikrarı bir şekilde sağlaması, İsrail’le Arap ülkeleri ve İran’la flört için gerekli olan sertleşmeyi zamana yayarak yumuşatmasıdır. Bu da olacaktır zaten. e-posta: [email protected] Doğalgaz faciası davası başladı ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Ankara Çankaya’da, 7 üniversite öğrencisinin öldüğü do- ğalgaz faciasõyla ilgili, eski EGO Genel Müdü- rü İhsan Fincan ve eski BAŞKENTGAZ Genel Müdürü Veysel Karani Demir’in de aralarõnda bulunduğu 13 sanõğõn “taksirle ölüme neden olduklarõ” iddiasõyla yargõlanmalarõna başlan- dõ. Demir, her şeyi kura- lõna uygun yaptõklarõnõ savundu. Facianõn ger- çekleştiği dairenin sahibi sanõk Cemal Özdemir de 2003’ten sonra kombiye hiç bakõm yaptõrmadõğõ- nõ, iki kez tamir ettirdi- ğini söyledi. Gül, Tunceli’ye gidecek Yurt Haberleri Ser- visi - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, yarõn yeni kurulan Tunceli Üniver- sitesi’nin akademik yõl açõlõşõna katõlacak. Gül, Vali Mustafa Taşkesen’i ve DTP’li Belediye Baş- kanõ Edibe Şahin’i ma- kamlarõnda ziyaret ede- cek. Gül’ün belediye bi- nasõ çõkõşõnda halka ses- lenmesi de bekleniyor. Gül, Hacõ Bektaş Veli Kültürünü Yayma ve Yardõmlaşma Derneği Cemevi’ne de gidecek. Ölümlü kazaya para cezası İstanbul Haber Servisi - İstanbul 6. Ağõr Ceza Mahkemesi, Boğaziçi Köprüsü’nde 2005 yõlõnda otomobiliy- le yaptõğõ kazada, araçta- ki Yeliz Telli’nin ölü- müne, 2 kişinin yaralan- masõna neden olduğu gerekçesiyle Başkomi- ser Ebubekir Temür’un yargõlanmasõ sürdü. Mahkeme, Temür’un 2.5 yõl hapis cezasõnõ, 27 bin 300 TL para ce- zasõna çevirdi. Gazeteciler meydanda İstanbul Haber Ser- visi - Türkiye Gazeteci- ler Sendikasõ (TGS), Turkuvaz (ATV-Sabah), Halk TV ve Olay Gaze- te-Televizyon işyerlerin- deki “sendikasõzlaştõr- ma” uygulamalarõnõ bu- gün İstanbul, Ankara ve Bursa’da protesto ede- cek. Sendikadan yapõlan açõklamada protestonun, uluslararasõ “Gazetecilik İçin Ayağa Kalk” kam- panyasõ kapsamõnda dü- zenleneceği bildirildi. Davutpaşa iddianamesi İstanbul Haber Ser- visi - Zeytinburnu’ndaki bir iş merkezinde geçen yõl meydana gelen ve 21 kişinin ölümüyle sonuç- lanan patlamaya ilişkin 8 kişi hakkõnda Bakõr- köy Cumhuriyet Başsav- cõlõğõ’nca iddianame ha- zõrlandõ. Zeytinburnu Belediyesi’nden 5, bina sahibi 2 kişi ve patlama- nõn olduğu atölye çalõşa- nõ bir kişinin cezalandõ- rõlmasõ istendi. ODTÜ’de konferans ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Prof. Dr. İlhan Başgöz, bugün Orta Doğu Tek- nik Üniversitesi’nde konferans verecek. Başgöz’ün “Cumhuri- yetimizin ilk 10 yõlõ” konuşmasõ saat 13.30’da başlayacak. RİZE’DE İKİNCİ ‘ONE MINUTE’ KRİZİ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Türk Silahlõ Kuvvetleri (TSK) ile İran güvenlik güçleri- nin terör örgütüne yönelik ope- rasyonlarõnda sözde Erzurum so- rumlusunun da aralarõnda bulun- duğu 12 terörist öldürüldü. Bölücü terör örgütü PKK, faa- liyet gösterdiği Türkiye, İran ve Suriye’de kendisine yönelik etki- li operasyonlar nedeniyle ağõr ka- yõplar veriyor. Son olarak TSK ve İran güvenlik güçlerinin ope- rasyonlarõ sonucu aralarõnda Er- zurum sorumlusu “Mahir” kod adlõ Haşim Kaya’nõn da bulun- duğu 12 örgüt üyesi öldürüldü. DÖRT TESLİM DAHA Irak’õn kuzeyindeki örgüt kamplarõnda faaliyet gösteren 1’i kadõn, 4 örgüt üyesi daha örgüt- ten kaçarak güvenlik güçlerine teslim oldu. Teslim olanlar Silopi Cumhuriyet Savcõlõğõ’nda alõnan ilk ifadelerinin ardõndan Diyar- bakõr’daki özel yetkili mahkeme- ye sevk edildi. Terör örgütü mensuplarõnõn, kendiliğinden ka- çarak adalete sõğõndõklarõ için TCK’nin 221. maddesiyle düzen- lenen “Etkin Pişmanlık”tan ya- rarlandõrõlarak serbest kalabile- cekleri belirtildi. Güvenlik güçle- rinden alõnan bilgiye göre, Ocak 2009’dan bugüne kadar 300 civa- rõnda örgüt üyesinin kendiliğin- den teslim olduğu, bunlarõn bü- yük bölümünün “Etkin Pişman- lık” tan yararlandõrõlarak serbest kaldõğõ bildirildi. Teslim olanla- rõn PKK içinde otorite boşluğu yaşandõğõnõ, kadrolar arasõnda Türkiyeli-Suriyeli çatõşmasõnõn tõrmandõğõnõ, operasyonlarõn kad- ro ve finansman krizine neden olduğunu söyledikleri öğrenildi. ÖMER ŞAN RİZE - Rize Belediyesi’ni ziyaret eden İs- rail’in Ankara Büyükelçisi Gabl Levy, AKP’li Başkan Halil Bakırcı’nõn “çocuk ka- tili” suçlamasõyla büyük şok yaşadõ. Doğu Karadeniz’de ziyaretlerde bulunan Levy, Rize Belediye Başkanõ Bakõrcõ’yõ ziya- ret etti. İkili arasõndaki görüşme sõrasõnda Ba- kõrcõ, İsrail’i yayõlmacõlõk ve işgalcilikle suç- layarak “İsrail’in yayılmacı ve işgalci bir politikası var olduğu sürece Türk halkının İsrail’e karşı olan bakış açısı değişmez. Bu ilin yerel yöneticisi olarak, İsrail’in bu tu- tumlarından dolayı ilimize gelen gezginle- rinin başına istemediğimiz bir hadisenin gelmesinden de endişe duyuyoruz” dedi. Levy de “Siz de böyle bir tehdit ile karşı- laşsaydınız aynı şekilde davranırdınız” di- ye karşõlõk verdi. İsrail Büyükelçisi’ni “çocuk katili” olmakla suçlayan Bakõrcõ şöyle konuş- tu: “Şahsım adına konuşuyorum. Rize hal- kına herhangi bir tehdit olduğu zaman kendisini savunur ama bunu çocukları kat- lederek yapmaz.” Levy, Bakõrcõ’nõn bu açõk- lamalarõnõ yanõtsõz bõrakõrken ziyaretini bitire- rek Rize Belediyesi’nden ayrõldõ. Terör örgütüne ağır darbe TSK ile İran ordusunun PKK’ye yönelik operasyonlarõnda, aralarõnda sözde Erzurum sorumlusunun da bulunduğu 12 terörist öldürüldü. Bu yõl teslim olanlarõn sayõsõ 300’e ulaştõ YEŞİL VE ABDÜLKADİR AYGAN’A KIRMIZI BÜLTEN TALEBİ DİYARBAKIR (Cumhuri- yet Bürosu) - Diyarbakõr’da 1992-1994 yõllarõ arasõnda 8 ki- şinin öldürülmesiyle ilgili dava- da savcõ, “Yeşil” kod adlõ Mah- mut Yıldırım ve PKK itirafçõsõ Abdülkadir Aygan hakkõnda giyabi tutuklama kararõ alõnma- sõnõ ve kõrmõzõ bülten çõkarõlma- sõnõ istedi. Diyarbakõr’da, 1992- 94 yõllarõ arasõnda HEP’in Muş İl Örgütü Üyesi Harbi Arman ile Servet Aslan, Şahabettin Latifeci, Ahmet Ceylan, Ab- dülkadir Çelikbilek, Mehmet Sıddık Etyemez ile Lokman ve Zana Zuğurli kardeşler kaçõrõl- dõktan sonra işkence edilerek öl- dürülmüştü. Bu faili meçhul ci- nayetlerle ilgili PKK itirafçõsõ Abdülkadir Aygan adõyla tanõ- nan Aziz Turan, Mahmut Yõldõ- rõm, Fethi Çetin, Muhsin Gül, Kemal Emlük, intihar eden emekli Albay Abdülkerim Kır- ca, Saniye Emlük, Yüksel Uğur’un yargõlanmasõna Diyar- bakõr 6. Ağõr Ceza Mahkeme- si’nde devam edildi. Savcõlõk, Aygan ve Yõldõrõm hakkõnda gõ- yabi tutuklama kararõ ve kõrmõ- zõ bülten, diğer sanõklar hakkõn- da ise yakalama emri çõkarõlma- sõnõ istedi. Mahkeme heyeti ka- rarõ önümüzdeki günlerde ver- mek üzere duruşmayõ erteledi. BİNGÖL’ÜN GENÇ İLÇESİNDE TOPLU MEZAR İDDİASI DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Bingöl’ün Genç ilçe- sinde bulunan toplu mezarlardan 38 cesedin çõkarõlmasõnõn ardõn- dan, iki farklõ bölgede içinde 16 kişinin olduğu iki ayrõ toplu me- zarõn olduğu iddia edildi. Genç’te 2006 yõlõnda ölen “Baran Erzurum” kod adlõ PKK üyesi Ozan Akyol’un ai- lesi, tek çocuklarõnõn cenazesi- ni bulma arayõşõna girdi. Baba Mehmet Akyol’un İHD Bingöl Şubesi aracõlõğõyla Genç Cum- huriyet Başsavcõlõğõ’na yaptõğõ başvuru üzerine iki ay süren soruşturmanõn ardõndan Bul- gurluk köyünde kazõ çalõşmasõ yapõldõ. Tam yeri bilinmeyen mezarõn tespiti için ise iş maki- nesi yerine 2 işçi ve 1’er kazma kürek getirtildi. Çalõşmalara başlamasõnõn hemen ardõndan, zemin sertleşince, “burasının daha önce kazılmış olamaya- cağı” gerekçesiyle savcõnõn ka- rarõyla kazõlara son verildi. Bi- raz ileride bulunan bir kumaş parçasõ üzerine başlatõlan kazõ- ya yine aynõ gerekçe ile son ve- rildi. İHD yetkililerine bilgi ve- ren köylüler, söz konusu bölge- deki değişik noktalarda toplam 4’ü sivil 12’si PKK’li olmak üzere 16 kişinin daha mezarõ- nõn bulunduğunu belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tayyip Erdoğan, Türki- ye’nin dõş politikasõnõn ekseninin ve yö- nünün değiştiği yönündeki eleştirelere tepki göstererek “Türkiye’nin dış po- litikasının ekseni ve yönü değişmiyor, normalleşiyor” dedi. Erdoğan, partisinin grup toplantõ- sõnda “Türkiye eksen değiştiriyor” eleştirilerine yanõt verdi. “Türkiye’nin dış politakası yön mü değiştiriyor, ek- sen mi değiştiriyor” biçiminde kasõt- lõ sorularõn gündeme taşõndõğõnõ belir- ten Erdoğan, Türkiye’nin dõş polita- kasõnõn yön, eksen ve kulvar değiştir- mediğini, normalleştiğini, Türkiye’nin komşularõyla kurduğu dostane ilişkilerin normalleşmenin ötesinde bir kavram- la izah edilemeyeceğini belirtti. Erdo- ğan, AB ülkelerine, “Bizi lütfen doğ- ru anlayın, Türkiye AB’ye yük ol- maya gelmiyor, AB’den yük almaya geliyor. Aksi bir durum olması ha- linde Türkiye kaybetmez. Ne yapa- rız, Mastricht kriterlerinin karşısına İstanbul kriterlerini, Kopenhag’ın yerine Ankara kriterlerine koyar, yo- lumuza devam ederiz” dedi. Türkiye’nin yönünün Batõ ve AB’ye dönük olmasõnõn Doğu, Güney ve Ku- zey’e sõrt çevirmesi anlamõna gelme- yeceğini kaydeden Erdoğan, “Köşe yazarlarına ve siyasetçilere sesleni- yorum. Türkiye, Kafkaslar’a, Orta Asya’ya, Türk cumhuriyetlerine, İs- lam dünyasına, Ortadoğu’ya, Kuzey Afrika’ya sırtını dönebilir mi? Tür- kiye’nin dünyanın dört bir yanı ile ilişki kurması, siyasi müktesebatının bir gereği değil mi? Türkiye, hem Ba- tılı kurumlara demir atmış, onlarla kaynaşmıştır. Hem de İslami Kal- kınma Örgütü ile ilişki içinde, NA- TO’nun en önemli aktörü duru- mundadır. Bunlar çok büyük bir iliş- ki ağıdır, hiçbiri diğerinin alternatifi, yedeği değildir” görüşünü dile getir- di. Türkiye’nin küresel sistemin aktif ve itibarlõ bir üyesi olduğunu, hem dün- yaya açõk hem de tüm bölgelerle aktif ve dinamik ilişki içinde olacağõnõ kay- deden Erdoğan, “Bunu da geliştire- ceğiz. Bunu bir sorun gibi algılamak ancak vizyonsuzluktur, hazımsız- lıktır. Gazze’de yapılanlara karşı hakkı hukuku insaniyeti savunmak dış politikada yön değiştirme olarak nitelendirilemez” dedi. Erdoğan, dõş politikada eksen değiştirdiği yönündeki eleştirilerin kasõtlõ olduğunu söyledi ‘Türkiye normalleşiyor’ Dõş politika ile ilgili eleştirilerin kasõtlõ olarak gündeme taşõndõğõnõ savunan Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin hem Batõ hem de İslam dünyasõyla yakõn ilişki içinde olduğunu söyledi. Erdoğan, tercihler, yön ve eksenlerin değişmediğini belirterek aksi algõlamalarõ “hazõmsõzlõk, vizyonsuzluk” olarak nitelendirdi. AKP’Lİ ZEKİ ERGEZEN ‘Neye evet dediğimizi bilmiyoruz’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP Bitlis Milletvekili Zeki Erge- zen, milletvekillerinin çalõşma duru- muna ilişkin “özeleştiri” yaparken, “Mesaj gelir gelmez, koştura koş- tura genel kurula giriyoruz. Girer- ken de ‘Bu ne tasarõsõ’ diye soruyo- ruz. Biz neye evet dediğimizi bilmi- yoruz, siz de neye hayır dediğinizi bilmiyorsunuz. Evet verilecek de- niliyor, biz de evet diyoruz” dedi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyo- nu’nda, TBMM, Sayõştay, Cumhur- başkanlõğõ ve RTÜK’ün 2010 yõlõ bütçelerinin görüşülmesi sõrasõnda konuşan Ergezen, TBMM kampu- sundayken cep telefonuna “genel ku- rula gitmesi” yönünde mesaj geldi- ğini anlattõ. Görüşülen tasarõ ya da teklif hakkõnda fikir sahibi olmadan oy kullanõldõğõnõ belirten Ergezen, komisyon üyelerinin, komisyonlarõn- da görüşülen tasarõlarõn içeriğini bil- meden çalõşmalara katõldõklarõnõ ileri sürdü. “Bunları niye söylüyorum? Bizim sistemimizde bir yanlışlık var. Bu yanlışlık üzerinde Meclis Başkanlığı’nın beyin fırtınası yap- ması lazım” diyen Ergezen, “Yarın (bugün) Sayıştay Kanunu görüşü- lecek, Allah aşkına kaçımız içeriği- ni biliyoruz? Komisyon Başka- nı’na bakacağız, tamam mı? Ta- mam, parmağımızı kaldıracağız” dedi. Ergezen, vekillerin protokolde- ki yerinin de belirlenmesini istedi. Resmi ziyaret için Slovakya’da bulunan Cum- hurbaşkanı Abdullah Gül, bu ülkeye giderken uçakta gazetecilere, Türkiye’nin yönünü Batı’dan Doğu’ya çevirdiği yönündeki savlara ilişkin de- ğerlendirmelerde bulundu. “Türkiye yön mü de- ğiştiriyor” sorusunu üç madde ile yanıtlayan Gül, değerlendirmelerin birinci nedeninin samimi ve uyarı amaçlı olduğunu, ikinci nedenin kıskançlık- tan, son olarak da bilgisizlikten kaynaklandığını söyledi. Bratislava’daki Comenius Üniversitesi’ni ziyaret eden Gül’e Üniversite Senatosu’nca “Üniversite Altın Madalyası” verildi. Akade- misyenler ve öğrencilere hitap eden Gül, Türki- ye’nin izlediği dış politikanın barış, istikrar ve re- fah temeline dayandığının altını çizdi. Gül, Tür- kiye’nin yönünü Batı’ya çevirdiğini ve AB üyelik müzakerelerini kararlılıkla sürdürdüğünü vur- guladı. Öte yandan Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül de Bratislava’da açılacak şehitlikte 7 bin Türk askerinin bulunduğunu söyledi. (AA) Dış Haberler Servisi - Resmi temaslarõ kapsamõnda Malezya’da bulunan Dõşiş- leri Bakanõ Ahmet Davutoğlu, “Beş yıl bu ülkede kaldım. Kendimi Malezyalı gibi hissediyorum” dedi. Malezya’nõn başkenti Kuala Lumpur’da Dõşişleri Bakanõ Datuk Anifah Hj. Aman ile bir araya gelen Davutoğlu, düzenlenen ortak basõn toplantõsõnda Malezya ziyareti- nin kendisi için ayrõ bir özelliği olduğunu da ifade etti. Bu ülkede beş yõl kaldõğõnõ, ve kendini Malezyalõ gibi hissettiğini belirten Davutoğlu, Türkiye ile Malezya’nõn birbiri- ne sõnõrõ olmasa da tarihi ve kültürel bağlarõ olduğunu söyledi. Aman ile görüşmesinde Davutoğlu, Kõbrõs sürecinde Malezya’dan daha aktif davranmasõnõn ve izolasyonlarõn kaldõrõlmasõ için yardõmcõ olmasõnõn bek- lendiğini iletti. KKTC’nin Malezya’da bir büro açmasõna ilişkin görüş bildirildi. ‘Yönümüz Batõ, aksini söyleyenler bilgisiz’ Davutoğlu: Kendimi Malezyalı gibi hissediyorum Veysel K. Demir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle