14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 4 EKİM 2009 PAZAR 6 HABERLER BİLİM ve SİYASET ORHAN BURSALI Üniversiteler:İkiGelişme Bugün, bu köşede dile getirdiğimiz iki konu- nun fikri takibini yapacağız. İlki, sıcak konumuz olan Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü İsma- il Yüksek’in, eğitime beş kala, Sanat ve Tasa- rım Fakültesi’ni (STF) “kapatma” ve Yıldız’dan Da- vutpaşa Kışlası’na sürme kararı: Fakültenin esas sahipleri olan öğrenciler işe el koydular! Örgütlendiler ve kapatma kararını mahkemeye götürmeyi kararlaştırdılar. Fakülte Senatosu’ndan bile geçirilmeyen, tek başına alı- nan bu kararın meşruiyeti sorgulandığı gibi, öğrenciler eğitimin içeriği ve kalitesi konusunda uğradıkları zararı göstererek, rektör buyruğunun iptal edilmesini isteyecekler. Avukat tutmuşlar ve ilk hafta 100 kadar öğrencinin de vekâletini al- mışlar. Bu bir hak aramadır! Bugüne kadar başına gelen her türlü gazabı, irili ufaklı felaketi ve uğradığı zararı sineye çeken toplumun öncü kesimleri, uzun bir zamandır bir hak arama penceresi açtı.. YTÜ Rektörü için dava dilekçesi hazırlayan öğ- rencilerle konuşuyorum: “Bizim eğitim kalitemiz tam dibe vuracak. Alacağımız diplomanın değeri düşecek. Fakültemizde dışarıdan gelip ders ve- ren, sözleşmeli çalışan yüzlerce kültür ve sanat insanı var. Bunlar 7 lira saat ücretine bize ders veriyor. Üniversite otoparkına da 5 lira ödüyor- lar!.. Davutpaşa Kışlası’na gelmezler. Dolayısıy- la biz kaybedeceğiz...” Böylece bir başka olgu daha gün ışığına çıkı- yor: Ülkemizde bilgisiyle, kültürüyle, sanatıyla üni- versitelere hizmet veren dizi dizi değerli uzma- na biçilen değer! Dünyanın hiçbir yerinde, kali- teli insanlara böyle davranılmaz.. Tam tersine el üstünde tutulur. STF’li 84 öğrenci, 23 Eylül’de rektörlüğe dilekçe vermiş ve fakültelerinin “kapatılma kararı”nın ge- rekçesini sormuş. Henüz yanıt yok. Bu konuda yazdığım “İrade-i Şahaneleri” baş- lıklı yazıda ileri sürülenlere de bir yanıt yok. STF’nin bulunduğu saray kileri ve saray ağaları bi- nalarının boşaltılması eyleminin arkasında, iktidarın, Çankaya’nın bulunduğu şüpheleri haklı çıkabilir. Zaten rektör beyin, bu kararla rektörlüğünü riske ettiğini çevresine söylediği belirtiliyor. Aslında Yıldız Sarayı kompleksi pek çok dev- let birimi arasında paylaştırılmış durumdadır... Bu kompleksin bir bütün halinde korunamamış ol- ması, başından itibaren bir müzeye dönüştürül- memiş olması, tartışılması gereken içler acısı baş- ka bir olaydır! Toplu dilekçe İkinci fikri takip konumuz, Polis Akademisi ve askeri okullardan ayrılmış veya ilişiği kesilmiş öğ- rencileri YÖK’ün devlet üniversitelerine yerleş- tirmesi. Boğaziçi Üniversitesi Senatosu “biz bu öğrencilerin hepsini otomatik kabul etmeyiz, tek tek inceleriz; yatay geçiş asgari koşulunu tut- turan ve İngilizcesini kanıtlayanları alabiliriz” ka- rarı aldı. Bu karar da YÖK’e ve öğrencilere ile- tildi. Bu bağlamda 4 öğrenciden sadece 1 tanesi İngilizce sınavında başarılı oldu. Bu karardan üç hafta sonra YÖK’ten “hayır hepsini alacaksınız” yanıtı geldi.. Bir grup BÜ öğretim üyesi YÖK’e ve kamuo- yuna bir “toplu dilekçe” sunmaya karar verdi. 127 akademisyenin imzaladığı dilekçenin ana derdi, üniversitenin özerkliği.. Özetle diyorlar ki: “800 civarında öğrenciyi devlet üniversiteleri- ne yerleştirme kararınız, benzeri olmayan bir af uygulamasıdır. Belki de doğal yollardan hiçbir za- man giremeyecekleri bazı üniversite bölümleri- ne bu yerleştirme, üniversitelerin lisans prog- ramlarına yerleşmenin üç yöntemi olan ÖSYM, dikey geçiş ve yatay geçiş usul ve esaslarına uy- muyor. Dolayısıyla, kontenjan kısıtlaması yü- zünden bu bölümlere girememiş binlerce öğ- rencinin hakkı yeniliyor. Bu uygulama, yasa ve uygulamalarda eşitlik il- kesini, eğitimde fırsat eşitliğini çiğniyor. Uygulama, ayrıca üniversitelerimizin akademik özerkliğini de hiçe sayıyor; bu karar üniversite kurullarında gö- rüşülmeden, onların haberi olmadan, tepeden alındı. Böyle bir yerleştirme, üniversitelerimizin akademik kalitesine de ciddi zararlar verir. Bizler bu karar ve süreçten çok ciddi kaygılı- yız. Bu dilekçe ile Yüksek Öğretim Kurulu’na ve tüm kamuoyuna başvurmak sorumluluğumu- zun bir parçasıdır. Bu uygulamanın derhal dur- durulmasını istiyoruz...” Ne demiştik? Hak ve özgürlüklere, özerklikle- re sahip çıkma kültürü yaygınlaşıyor... Bu olan biteni kabul etmeyen “itiraz kültürü”ne bizzat akademisyenlerin öncülük etmesi umut vericidir. Bakalım YÖK ne yapacak?.. Başbakan Erdoğan, Kürt açõlõmõnõ Said-i Nursi ve Ahmet Kaya ile anlattõ, muhalefeti eleştirdi AçõlõmõyineaçmadõEMİNE KAPLAN ANKARA - Başbakan Tayyip Erdoğan, AKP’nin 3. Olağan Kongresi’nde Kürt açõlõmõna iliş- kin uzun bir konuşma yapmasõ- na karşõn içerikle ilgili olarak yi- ne hiçbir bilgi vermedi. Ahmet Kaya ve Said-i Nursi’den öv- güyle söz eden Erdoğan, MHP’yi eleştirerek “Asıl bölücü sizsiniz” dedi. Erdoğan, açõlõmla ilgili ola- rak milletvekillerine bilgi veril- mesinin ardõndan Türkiye’yi do- laşacağõnõ, CHP lideri Deniz Baykal’dan randevu isteyece- ğini söyledi. Erdoğan, kongrede yaptõğõ yak- laşõk 2 saatlik konuşmada Kürt açõlõmõnõ değerlendirdi, muhale- fet partilerini sert bir dille eleştirdi. Okuduğu şiir nedeniyle ceza- evinde bulunduğu günleri anõm- satarak konuşmasõna başlayan Erdoğan, Necip Fazıl Kısakürek, Mehmet Akif Ersoy, Yunus Emre, Mevlana, Hacı Bektaş, Pir Sultan Abdal ve Âşık Vey- sel’in dizelerinden alõntõlar yap- tõ. Erdoğan’õn konuşmasõnda öne çõkan görüşleri şöyle: ERGENEKON İMASI: Bu partiye milleti küçümseyerek ba- kan seçkinler rota çizemez, mil- letin hukukunu ayaklar altõna alan çeteler sirayet edemez. Bi- zi demokrasi, kalkõnma yolundan alõkoymak isteyenler oldu. Tah- riklerle, provokasyonlarla, kirli senaryolarla Türkiye’yi karanlõk mecralara sevk etmek isteyenler oldu. Hiçbirine boyun eğmedik. SAİD-İ NURSİ’Lİ AÇILIM: Bu ülkenin tarihinden Ahmet Yesevi’yi, Hacõ Bektaş’õ, Pir Sul- tan’õ, Hacı Bayram Veli’yi çõ- kartmaya kalkarsanõz bu ülke öksüz kalõr, yetim kalõr. Yunus Emre’siz bir Türkiye dilsiz kalõr. Mevlana’sõz bir Türkiye ruhsuz kalõr. Tatyos Efendi’yi yok sayan Türkiye’nin besteleri yarõm kalõr. Cem Karaca bu ülkenin hasretini çektiği kadar bu ülke de Cem Ka- raca’nõn hasretini çekti. “Hoşça kalın iki gözüm” diyen Ahmet Kaya’ya vefa göstermeyen Tür- kiye’nin şarkõlarõ eksik kalõr. Na- sõl Mehmet Akif’siz bir Türkiye tahayyül edilemezse, Nâzım Hik- met’siz bir Türkiye eksik sayõlõr. Seversiniz sevmezsiniz, beğe- nirsiniz beğenmezsiniz ama Ah- medi Hani’siz, Bitlisli Said-i Nursi’siz bir Türkiye’nin mane- viyatõ noksan kalõr. AB İLE İLİŞKİLER: Bize dü- şeni fazlasõyla yaptõk. Eğer Av- rupa gayretimizi görmemekte di- renirse önümüze yeni kurallar, yeni engeller çõkarmaya devam ederse bu kendi bilecekleri iştir. MHP’YE SERT ELEŞTİRİ: Kimse kalkõp ‘AKP ülkeyi bö- lüyor’ diyemez. Bu ülkenin her EMİNE KAPLAN ANKARA – AKP’nin 3. Olağan Kongre- si’ne tartõşmalarõ süren Kürt açõlõmõ damgasõnõ vurdu. Horonlu-zõlgõtlõ şarkõlar çalõndõ. Salo- nun oturma düzeninde haremlik selamlõk gö- rüntüler dikkat çekerken, Atatürk posteri ve Türk Bayrağõ sahne yerine tribüne asõldõ. Kongrede göze çarpan bazõ notlar şöyle: ? Kongrenin yapõldõğõ salonun sahnesi AKP Genel Merkezi binasõnõn maketi olarak tasarlandõ. Sahnede Atatürk posteri ve Türk bayrağõna yer verilmedi. Partililerin oturduğu tribünlerin üst kõ- sõmlarõna asõlan Atatürk posteri ve Türk bay- raklarõ ise partililerin arkasõnda kaldõ. ? Kongrenin ana sloganõ “Biz birlikte Türkiye’yiz” oldu. Kongre salonunun dõş kõs- mõ, “Biz birlikte Türkiye’yiz”, “İnsanı ya- şat ki devlet yaşasın”, “Daima ileri daima hizmet” yazõlõ büyük afişlerle kaplandõ. Kon- gre sõrasõnda “Işık buradan yükselir” şarkõ- sõ çalõndõ. Şarkõda zõlgõt ve horon ezgilerinin olmasõ dikkat çekti. ? Salonda kadõnlarõn ağõrlõklõ olarak tribünün sağ bölümüne, erkeklerin ise sol bölüme otur- malarõ dikkat çekti. Başbakan Erdoğan’õn eşi de kadõnlarõn olduğu bölüme oturdu. ? Keçiören Belediyesi, partililere ücretsiz çorba ve çay servisi yaptõ. Salona giremeyen çok sayõda partili kongreyi bahçede kurulan dev ekranlardan izledi. Kongrede 81 ilin kadõn ve gençlik kollarõndan 162 genç, yöresel kõya- fetlerle tüm Türkiye’yi temsil etti. ? Divan başkanlõğõna Devlet Bakanõ ve Baş- bakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç getirildi. ? AKP kongresini MHP Genel Başkan Yar- dõmcõsõ Murat Şefkatli, SP yöneticileri Er- tan Yülek ile Şeref Malkoç, BBP’den Mus- tafa Destici, DTP’den Sırrı Sakık ve Hati- ce Çoban, ANAVATAN’dan Niyazi Kahveci ve Ömer Ertaç izledi. CHP’nin bir temsilci göndermemesi dikkat çekti. Kongrede bazõ sendikalar ile sivil toplum örgütlerinin tem- silcileri de yer alõrken, Harp Malulü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri Derneği Genel Baş- kanõ Taner Uran, Şehit Aileleri Federasyo- nu Başkanõ Mahmut Aslan büyük alkõş aldõ. Almanya’daki Alevi İslam Derneği ile Türk Caferileri Birliği temsilcileri de konuklar arasõnda yer aldõ. ? Kongreye, KKTC Başbakanõ Derviş Eroğ- lu başta olmak üzere Almanya, Gürcistan, Afganistan, Azerbaycan, Bosna-Hersek, Bul- garistan, Irak, Kosova, Makedonya, Pakistan, Polonya, Tunus, Ukrayna’dan 60’õn üzerinde yabancõ konuk geldi. Almanya Başbakanõ An- gela Merkel, Ukrayna Başbakanõ da kongre- ye mesaj gönderdi. ? Demokratik açõlõm konusunda rapor ha- zõrlanmak üzere bir komisyon kuruldu. Ko- misyonun raporu okunarak delegeler tarafõndan kabul edildi. Kongrede, Erdoğan’õn görüntü- lerinin yer aldõğõ hükümetin icraatõnõn anlatõl- dõğõ sinevizyon gösterisi sunuldu. Filmde ay- rõca Erdoğan’õn liderliğinde “Türkiye’nin küllerinden doğduğu” ileri sürüldü. ? Diyarbakõr Gençlik Kollarõ “Birileri gelir dünyayı değiştirir”, Adana Gençlik Kollarõ “Açılım kalpleri açmaktır, Meclis kapıları- nı değil”, Kõrşehir Gençlik Kollarõ da “Biz Türk’üyle Kürt’üyle, Sünnisiyle, Alevisiyle hep birlikte Türkiyeyiz” pankartõ açtõlar. Bir başka pankartta da “Bizim gayemiz, annele- rimizin gözyaşını dindirmektir” denildi. Er- doğan, konuşmasõ sõrasõnda Diyarbakõrlõ ka- dõnlarõn zõlgõt çekmeleri üzerine, açõlõmõ herkese anlatmalarõnõ istedi ve “Zılgıt o zaman zen- ginleşir, kapı kapı anlatacağız” dedi. ? Alman SDP Partisi Milletvekili Gerd Anderes ve Makedonya Dõşişleri Bakanõ An- tonio Mılososki, konuşmalarõna Türkçe sözlerle başladõlar. Yeni Azerbaycan Partisi Başkan Yar- dõmcõsõ Ali Ahmedov’un konuşmasõnda “Bir millet iki devlet” sözlerini, KKTC Başbakan Eroğlu “Bir millet dört devlet” olarak düzeltti. metrekaresine kadar ulaşacak- sõn, dağ taş demeyeceksin, ondan sonra da sen bölücü olacaksõn öy- le mi, kaç kere gittin oraya, hiç gittin mi, kucakladõn mõ, sarõldõn mõ, okşadõn mõ, derdin nedir di- ye sordun mu? Yok, ama utan- madan sõkõlmadan diyeceksin ki ‘Türkiye’yi bölüyor’. Türki- ye’yi asõl bölen sizsiniz, ta ken- disisiniz. Bu ülkeyi yõllarca etnik ifadelerle böldünüz, hiçbir za- man kucaklamadõnõz. Kimseyi Sünni, Alevi, Türk, Kürt, Çerkez, Tatar, Laz, Abaza, Arap, Ro- man, Musevi, Rum, Ermeni ol- duğu için değil, herkesi insan olduğu için sevdik. Bu ülkenin ha- murunda dõşlamak, ötekileştir- mek yoktur. Etnik kimlikler alt kimliktir, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlõğõ da üst kimliğimizdir. CHP’YE ÇAĞRI: Kongre- mizden sonra, MHP yazõlõ olarak ret cevabõ verdiği için CHP’den yazõlõ olarak davet (randevu) is- teyeceğiz, verirler ya da ver- mezler. Vermeleri halinde gidip konuşacağõm kendileriyle. Ko- nuştuktan sonra, ondan sonra yolumuza devam edeceğiz. KAFATASI MİLLİYETÇİLİ- Ğİ: Cenaze törenlerinden futbol tribünlerine kadar neler yaptõk- larõnõ görüyorsunuz değil mi, cenazelerimizde slogan atõlmaz, tekbir dahi getirilmez. Musalla- nõn başõnda kendilerine has işa- retleri ve sloganlarõyla siyasi rant devşirmenin gayreti içine giri- yorlar. Cenaze namazõna da dur- mazlar bunlar. Şehide saygõn varsa gel görevini yap, bõrak slo- gan atmayõ. Biz kafatasõ milli- yetçiliği değil hizmet milliyetçi- liği yapõyoruz, biz buyuz. Futbolu dahi tahriklerine alet edecek ka- dar bu ülkenin kardeşliğinden haz etmiyorlar. Orada atõlacak her gol, kendi kalemize atõlacaktõr, bi- zi küme düşürecektir. CHP TEMSİLCİ GÖNDERMEDİ Harem selamlık kongre Erdoğan, kongreye eşiyle birlikte geldi. Erdoğan, salona gelişinden önce sık sık “Demokratik açılı- mın, milli birlik projesinin mimarı” diye anons edildi. Erdoğan, salona “Çetelere ve mafyaya asla ta- viz vermeyen, birlik ve beraberliğin teminatı” anonsuyla girdi. Horonlu, zılgıtlı kongrede 162 genç yöresel kıyafetler giydi. Erdoğan’ın konuşması yaklaşık iki saat sürdü . (Fotoğraflar: NECATİ SAVAŞ) Kongrede Kürt açõlõmõyla ilgili geniş bir değerlendirmede bulunmasõna karşõn içeriğine ilişkin yine bilgi vermeyen Erdoğan muhalefete çağrõda bulunarak “Çözüm planõnõzõ ortaya koyun, hizmetkârõnõz olayõm. Geçmişin yanlõşlarõnõ bir kenara koyalõm’’ dedi. Başbakan açõlõmõ anlatmak için Türkiye’yi dolaşacağõnõ söyledi. Kongrede kadınlar tribünün sağ bölümü- ne, erkekler ise sol bölüme oturdu. obursali@cumhuriyet.com.tr ÜÇÜNCÜ KEZ GENEL BAŞKAN SEÇİLDİ Erdoğan’dan MKYK makyajı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tayyip Erdoğan, AKP’nin 3. Olağan Kongresi’nde oylamaya ka- tõlan 1463 delegenin 1362’si- nin oyunu alarak 3. kez genel başkan seçildi. Erdoğan, kon- grede partisinin yönetim kad- rosunu da yeniledi. 50 kişilik merkez karar ve yürütme ku- rulunda (MKYK) 17 yeni isim yer alõrken, Devlet Ba- kanõ Egemen Bağış, Sanayi Bakanõ Nihat Ergün, TBMM Dõşişleri Komisyonu Başka- nõ Murat Mercan liste dõşõ kaldõ. Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç ve eski Milli Eğitim Bakanõ Hüseyin Çe- lik kurula girdi. Erdoğan, partisinin 3. ola- ğan kongresinde yeniden ge- nel başkanlõğa seçildi. Genel başkanlõk seçiminde 1463 de- legeden 1363’ü oy kullandõ. Erdoğan, 1362 delegenin oyu- nu alarak 3. kez genel başkan oldu. Erdoğan, kongrede MKYK’de de değişiklik yap- tõ. 50 kişilik MKYK’de 17 kişi liste dõşõ kalõrken, 34 üye yerini koru- du. Kadõn Kollarõ Başkanõ Fatma Şahin, eski Başba- kan Yardõmcõsõ Nazım Ekren, Devlet Bakanõ Ege- men Bağõş, Sanayi Bakanõ Nihat Er- gün, TBMM Dõş- işleri Komisyonu Başkanõ Murat Mercan’õn lis- te dõşõ kalmasõ dikkat çekti. Erdoğan, dõşarõdan bakan yaptõğõ Dõşişleri Bakanõ Ah- met Davutoğlu, Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arõnç, es- ki Devlet Bakanõ Kürşad Tüzmen ve eski Milli Eğitim Bakanõ Hüseyin Çelik, Zaman gazetesinde yazõlarõ yayõm- lanan Dicle Üniversitesi öğ- retim üyesi Doç. Dr. Mazhar Bağlı’yõ MKYK’ye aldõ. MKYK’deki türbanlõ kadõn sayõsõ ise 2’den 4’e çõktõ. BİLDİRİYLE AÇILIMA DESTEK ‘Farklılıklar zenginliğimiz’ ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - AKP’nin 3. Olağan Kongresi’nde, hükü- metin demokratik açõ- lõmõnõ destekleyen bir bildiri yayõmlandõ. Bildiride, demokra- tikleşmenin terör, et- nik milliyetçilik ve her türlü ayrõmcõlõğõn “panzehiri” olduğu vurgulanarak “Hangi kökenden olursa ol- sun ve toprakların hangi köşesinde yaşarsa yaşasın herkesin kendini ülkemizin eşit ve özgür vatandaşları olarak hissetmesi temel ama- cımızdır” denildi. Kongre- de, delegelerin verdiği öner- geyle “demokratik açılım” konusunda partinin politika- larõnõ ortaya koymak üzere bir rapor hazõrlanmasõ için komisyon kuruldu. Komisyo- nun çalõşmalarõ sonucunda hazõrlanan bildiri delegelere sunuldu. Bildiride, şu görüş- lere yer verildi: ? Hükümetimiz, milli irade tarafõndan kendisine yükle- nen ülkeyi yönetme sorumlu- luğunun gereği olarak milli birlik ve beraberliğimizi üni- ter devlet yapõmõzõ, Cumhu- riyetimizi ve demokrasimizi daha da kuvvetlendirmek ama- cõyla demokratik açõlõm süre- ci başlatmõştõr. ? AKP olarak demokratik- leşmeyi, terörün, etnik milli- yetçiliğin ve her türlü ve her türden ayrõmcõlõğõn panzehiri olarak görüyoruz... AKP, fark- lõlõklarõmõzõ bir zaaf olarak değil, milletimizin zenginliği olarak görmektedir. ? Birlik ve kardeşliğimizi güçlendirmenin yolu farklõ- lõklarõ yok saymaktan değil, saygõ göstermekten geçiyor. Milli birlik ve kardeşlik pro- jesi olan demokratik açõlõm sü- reci, demokrasimizin stan- dartlarõnõ yükseltecek, terörü insanõmõz ve devletimiz için tehdit olmaktan çõkaracaktõr. Bülent Arınç. TÜZÜKTE DEĞİŞİKLİK YAPILDI Aidat ayarõ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP’nin 3. Olağan Kongresi’nde parti tüzü- ğünde değişiklik yapõlarak partiye giriş ve üyelik aidatleri yeniden belirlendi. Yurtdõşõnda bulunan Türk vatandaşlarõ, internet üzerinden üyelik başvurusu yapabilecek. AKP’nin 3. Olağan Kongresi’nde parti tüzü- ğünün 19. maddesinde değişiklik yapõldõ. Yurtdõşõnda yaşayanlarõn partiye üyeliği ko- laylaştõrõlõrken, sürekli yurtdõşõnda bulunan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarõ başvurularõ- nõ varsa bulunduklarõ yerde parti temsiliciği ya da internet üzerinden yapabilecek. Tüzükte parti üyelerinden alõnacak giriş ai- datlarõnõn miktarõ ile üyelik aidatõnõn alt ve üst sõnõrlarõ belirlendi. Giriş aidatõ en az 1 TL, en fazla 5 bin TL; üyelik aidatõ ise aylõk en az 1 TL en fazla da 1000 TL olacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle