Katalog

CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada TV haberlerinde profesör, doktorlar da konuşuyor. Kimine göre aşı yararlı. Kimine göre değil. Hatta yan etkileri de var, zararlı. Bir başka manzara: Sağlık Bakanı aşının koruyucu olduğunda direnirken... bir önceki hükümetin sağlık bakanı tam tersi görüşler savunuyor. Dediğine göre aşı hem yararsız hem de yan etkileri var. Bir başka iddiası daha var ki; son günlerde çok fazla kullanılan sözcükle, vahim! Aşı, kimilerine rant sağladı; ithalini sağlayan büyük paralar kazandı. Bugünkü sağlık bakanı devleti trilyonlarca zarara soktu. Bu görüşleri dinleyen bireyler kime ve hangi görüşe inansın? Tenis karşılaşmasında topun bir o tarafa, bir bu tarafa gidip gelmesi gibi, bireylerin akılları o görüşle bu görüş arasında gidip geliyor ve… doğal olarak kararsız kalıyorlar. Bir başka tartışmalı olay: Dinci basına göre vatansever bir subay; dört aydır tartışma konusu, ne ki gerçek olup olmadığı sürekli tartışılan İrtica ile Mücadele Eylem Planı’nın “aslını gizlice dosyalandığı klasörden aldığını” ifade eden bir ihbar mektubunu savcılığa gönderdi. “Subay”; yazdığına göre Genelkurmay Başkanlığı söz konusu belgenin medyaya yansıdığını sabah saat 04.30’da Genelkurmay İletişim Daire Başkanlığı vasıtasıyla haberdar oldu. Belgenin Taraf’ta yayımlanacağını Genelkurmay sabah saat 04.30’da öğrendiğine göre, muhbir subay o saatte belgenin aslını ne zaman, nasıl ve dosyalandığı klasörden aldığını ihbar mektubunda açıklamıyor. O saatte bir gazetede böyle bir yayın yapılacağını nereden biliyordu? Kargalar kahvaltı etmeden Genelkurmay’a gelip belgenin aslını nasıl aldı? Yanıt bekleyen sorulardan kimileri. Muhbir subay belgenin aslını açıklamak için neden bugüne kadar dört ay beklediğini açıklamıyor? Muhbir sadece belgenin aslını göndermekle kalmıyor. Erden astsubaya, albaya ve orgenerallere, hatta belgenin imha edilmesini emrettiği imasında bulunarak Genelkurmay Başkanı’nı suçlamaya varan kimi iddialar ortaya atıyor. Bu türden belgelerin yandaş basına sızdırılması olağan olaylardan sayılıyor olmalı ki; medyamız artık yasalara, soruşturmanın gizliliğine aykırı davranışla son ihbar mektubunun tam metninin nasıl, kimler tarafından sızdırıldığını tartışmıyor bile. Genelkurmay yazılı açıklamasında, -“belgeyi sızdıranların kimler olduğu ve amacı (veya amaçları) bulunmalıdır” diyor. Elbette haklı ama Genelkurmay, öncelikle belgeyi dosyasından çaldığını iddia eden ve askeri A’dan Z’ye suçlayan ihbar mektubunu yazan “vatansever subayın” kim olduğunu… hâlâ Genelkurmay’da görevli olup olmadığını saptamak ve “gereğini yapmak” zorunda değil midir? Bir belgeyi, üstelik Türkiye’yi karıştıran bir belgeyi dört ay cebinde gezdiren bu subay kimdir? Soru yanıtlanamıyor ve doğal olarak dincilerin veya Fetocuların tutsağı mıdır gibi diğer bir sorunun gündeme gelmesine önayak oluyor. Muhbir subay, savcıya “emrederse gelip ifade vereceğini” bildiriyor. Bu, kimliğini saklamayacağına bir işaret. Mademki vatansever bir subaydır veya subaydı; adıyla sanıyla ortaya çıkıp, bildiklerini kamuoyu önünde neden açıklamıyor? Muhbir; sadece askerde olduğu öne sürülen bir cuntayı açıklamaktan da öte, toplumun askere olan güvenini sarsmayı hedef almış görünüyor. Suçlamalar genişletiliyor. Yayımlanan yeni belge; 2007 Temmuz genel seçimlerinden sonra düzenlenen yeni belgenin zamanın Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt’ın emriyle hazırlandığını öne süren ifadeler taşıyor. Org. Başbuğ’un belge ortaya atıldığı zaman “bu bir kâğıt parçasıdır” dediği ne kadar doğruysa… savcıların belgenin aslını buldukları zaman gereğini yerine getireceğini söylediği de bir o kadar doğrudur. Ama gün o gündür ki, bu hay huy arasında suçlamalar yapılıyor. Olayların bir parçası olan gerçekler ise çöp sepetine atılıyor. SAYFA 28 EKİM 2009 ÇARŞAMBACUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI İstanbul Y 19 Edirne Y 18 Kocaeli Y 18 Çanakkale Y 19 İzmir Y 23 Manisa Y 23 Aydın Y 24 Denizli Y 22 Zonguldak Y 17 Sinop Y 18 Samsun K 19 Trabzon K 19 Giresun K 18 Ankara Y 21 Eskişehir Y 18 Konya Y 18 Sıvas Y 19 Antalya Y 25 Adana Y 27 Mersin Y 27 Diyarbakır Y 23 Şanlıurfa K 21 Mardin K 20 Siirt K 22 Hakkâri Y 16 Van Y 14 Kars Y 15 Oslo K 5 Helsinki B 5 Stockholm B 7 Londra B 18 Amsterdam B 14 Brüksel Y 14 Paris PB 17 Bonn PB 15 Münih B 14 Berlin Y 13 Budapeşte B 15 Madrid B 25 Viyana B 14 Belgrad B 15 Sofya B 16 Roma B 21 Atina Y 22 Zürih B 18 Moskova Y 9 Aşkabat B 18 Astana PB 1 Taşkent Y 17 Bakû Y 17 Bişkek PB 12 Tiflis Y 15 Kahire Y 28 Şam Y 26 Ülke geneli parçalı ve çok bulutlu. Sağanak ve gök gürültülü sağanak yağmurların Orta ve Do- ğu Karadeniz kıyıları, Gü- neydoğu Anadolu Böl- gesi’nin doğusu ile Şan- lıurfa, Elazığ, Bingöl, Bit- lis ve Muş çevrelerinde kuvvetli olması bekleni- yor. Hava sıcaklığı kuzey ve doğu kesimlerde 2 ila 4 derece azalacak. Genelkurmay’dan önceki gün akşam yapılan yazılı açıklamada, Albay Dursun Çiçek’in hazırladığı öne sürülen “İrtica ile Mücadele Eylem Planı”yla ilgili haberler “ihbar” kabul edilerek soruşturma açıldığı duyuruldu. Genelkurmay’ın açıklamasında en önemli bölüm bence şuydu: “TSK, her ortamda, hukuk devleti ilkelerine, hukukun üstünlüğüne, soruşturma usul ve yöntemlerine bağlı olduğunu söylem ve eylemleriyle ortaya koymuştur ve koymaya devam edecektir.” Türkiye’de hâlâ demokrasi sancısı çekiliyor... Demokratik bir hukuk devletinde olmaması gerekenler oluyor... Elbet salt “İrtica ile Mücadele Eylem Planı”, TSK içindeki “cunta” savlarıyla sınırlı değil... Bir ülkede yasal ve yasadışı telefon dinlemeleri, insanların özel yaşamlarının iddianamelerde yer alması, bazı belge ve bilgilerin kimi gazetelere, gazetecilere servis edilmesi... Bunların hiçbiri demokratik bir hukuk devletinde olamaz! Elbette darbelere karşı çıkacağız ve demokratik hukuk devletini savunacağız... Hukuk devletinde asker-sivil ilişkilerinin, devlet içindeki kurumların işleyişlerinin “demokratik” olması gerekliliğini vurgulayacağız. Askeri darbelere nasıl karşı çıkıyorsak sivil baskıcı rejimleri “demokrasi” diye savunmayacağız. Asker askerliğini yapacak, siyasi erk demokrasinin gereğini yerine getirecek... Polis sınavlarında el altından dağıtılan sorularla, devletin duyarlı kurumlarını ele geçirenleri de “ne var bunda canım” deyip geçiştirmeyeceğiz! Tüm kirli oyunları sahneye koyanlara karşı (asker-sivil) yargısıyla, muhalefetiyle, sendikalarıyla, demokratik kitle örgütleriyle, iktidarıyla, TBMM’siyle, medyasıyla gereken özeni gösterirsek “kurt kapanlarını” ortadan kaldırabiliriz. Benim, din bezirgânlarına, tarikat şeyhlerine karşı olan tavrım çok açık! 60 bin yasal, 100 bin yasadışı Kuran kursu... Devletin en duyarlı kurumlarındaki tarikatçı yapılanma... Bunları yıllardır yazıyorum... Bu kurslarda yetişenlerden kimilerinin köktendinci terör örgütlerine girdiğini belgeleriyle ortaya koyuyorum. Tarikat evlerinde kalan çocukların laik demokratik Cumhuriyete karşı yetiştirildiğini, tek amaçlarının 1990 yılı öncesinde de bugün de askeri okullara sızmak olduğunu çok iyi biliyorum. Tarikatçı bir yapılanmayı önlemek için “bunların evlerine silah koyalım, terör örgütü kapsamına alalım” demek yerine yasal önlemler almak gerekmez mi? Ama bir nokta var: Kaldıkları eve silahlar konularak bu çocukların terör örgütü üyesi gibi yargılanmalarını soğuk savaş dönemi yöntemi olarak algılayıp demokrasinin yaşam biçimi olduğunu düşünüyorum. 2007’den beri bir kirli bilgi akışı var medyaya... Bir başka deyişle psikolojik bir savaş... Bu savaş iktidarla asker arasında geçiyor ve Anayasa Mahkemesi’nin AKP hakkında verdiği karardan sonra ivme kazanmaya başlıyor. Kim kimi ne denli yıpratacak! TSK, Albay Dursun Çiçek imzalı belgenin, niçin medyaya sızdırıldığını soruyor. Bunda TSK’nin haklılık payı elbet olabilir! Yalnız şöyle bir önemli boyutu var bu belgeyi sızdırma işinin: Genelkurmay Karargâhı’nda çok gizli kalması gereken bilgiler, belgeler birileri tarafından alınıp sızdırılabiliyor. Örneğin emekli Amiral Özden Örnek’in “darbe günlükleri” Nokta dergisinde yayımlandıktan sonra ne oldu? Dergi kapatıldı! Sonunda Örnek’in “darbe günlükleri”nin doğru olduğu anlaşıldı... Sürekli yazıyor ve söylüyorum, yineleyeyim: “Darbe günlüklerini yazan emekli Amiral Örnek, Ergenekon davasında ne tanık ne de sanık... Bizim Mustafa Balbay ise gazeteci olarak aldığı notlarından ötürü altı ayı aşkın süredir tutuklu sanık...” Nisan ayında hazırlanan, 12 Haziran’da bazı medya kuruluşlarında yayımlanan Albay Çiçek imzalı belgenin, 25 Haziran’da aslının ortaya çıkması elbet düşündürücü. Dedim ya, bu bir psikolojik savaş! Belki de bir hesaplaşma! Genelkurmay, ikinci bir soruşturma açtı, umarım askeri savcılık gereğini yapar... Biliyorsunuz, askeri savcılık ilkinde “kovuşturmaya yer olmadığına” ilişkin karar vermişti. Bundan sonra ne olacak göreceğiz! hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Gerçekler Ortaya Çıkmalı Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 86. yõldönümü tüm yurtta coşkulu törenlerle kutlanacak 29 Ekim heyecanı her yerdeHaber Merkezi - Türkiye Cumhu- riyeti’nin kuruluşunun 86. yõldönümü yurt genelinde düzenlenecek törenler ve çeşitli etkinliklerle kutlanacak. İzmir’de resmi törenler bugün sa- at 13.00’te Cumhuriyet Alanõ’ndaki Atatürk Anõtõ’na çelenklerin konul- masõyla başlayacak. Yarõn da saat 10.00’da İzmir Valisi Mustafa Ca- hit Kıraç, Ege Ordusu Garnizon Komutanõ Org. Hayri Kıvrıkoğlu ve Büyükşehir Belediye Başkanõ Aziz Kocaoğlu, valilikte kutlamalarõ ka- bul edecek. Saat 10.30’da da Cum- huriyet Alanõ’nda konuşmalar, şiir- ler ve resmi geçidin olacağõ program uygulanacak. İzmir Devlet Klasik Türk Müziği Korosu’nun Cumhuriyet Bayramõ Özel Konseri, yarõn saat 20.30’da Ege Üni- versitesi Kültür Merkezi Adnan Say- gun Salonu’nda yapõlacak. Saat 20.00’de İzmir Devlet Opera ve Bale- si sanatçõlarõ, Elhamra Sahnesi’nde “Aydınlığın Adı Atatürk” adlõ ora- toryoyu sahneleyecek. Saat 20.00’de Cumhuriyet Ala- nõ’ndan Gündoğdu Alanõ’na dek sü- recek, denizden ve karadan fener ala- yõ olacak. Saat 20.30’da da Gündoğ- du’da Funda Arar konseri yapõlacak. Güzelbahçe Belediyesi’nin düzen- lediği “Cumhuriyet ve Demokrasi” paneli de yarõn saat 14.00’te, İ.B.B. Açõk Hava Tiyatrosu Sergi Salonu’nda yapõlacak. Etkinliğe konuşmacõ olarak gazetemiz Ege Bölge Temsilcisi Ser- dar Kızık, Dokuz Eylül Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Oktay Gökdemir, Dokuz Eylül Üniversitesi İnkõlap Tarihi Ens- titüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Kemal Arı katõlacak. Konak Belediyesi’nin “Cumhuri- yeti Anlatıyoruz: Cumhuriyetçiler İzmir’de” sergisi, yarõn Prof. Dr. Tür- kan Saylan Alsancak Kültür Merke- zi’nde saat 18.00’de açõlacak. Karşõ- yaka Belediyesi tarafõndan düzenlenen geleneksel “Cumhuriyet Yürüyü- şü” bugün saat 13.30’da Karşõyaka Kaymakamlõğõ önünden başlayacak. İl- çe belediyesi yürüyüş için 5 bin Türk bayrağõ dağõtacak. Balçova Beledi- yesi’nin “Sevdamız Cumhuriyet” başlõklõ etkinlikleri yarõn saat 14.30’da “Cumhuriyet, Sanat ve Siyaset” pa- neliyle başlayacak. Türkiye Gazeteci- ler Federasyonu ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanõ Atilla Sertel’in yö- neteceği panelde, CHP Genel Başkan Yardõmcõsõ Bihlun Tamaylıgil, tiyat- ro sanatçõlarõ Şebnem Sönmez ve Al- tan Gördüm’le yazar Erol Toy ko- nuşacak. 18.30’daki fener alayõnõn ar- dõndan saat 19.30’da da belediye önün- de Grup 77 konseri gerçekleştirilecek. Buca Belediyesi’nin düzenlediği Edip Akbayram konseri de saat 21.00’de yeni Buca Stadõ’nda olacak. Adana’da Cumhuriyet Bayramı coşkusu Cumhuriyet Bayramõ’nõn 86. yõldö- nümü kutlamalarõ Adana’da da coş- kuyla sürüyor. Önceki gün yapõlan pro- vanõn yanõ sõra Gençlik ve Spor İl Mü- dürlüğü’nün düzenlediği etkinlikler renkli geçiyor. Cumhuriyet Bayramõ dolayõsõyla resmi kurum ve kuruluşlarõn yanõ sõra özel kuruluşlarõn da düzenlediği et- kinlikler bayram coşkusunu daha da arttõrdõ. Resmi programa göre ilk tören bugün 12.40’ta Atatürk Parkõ’ndaki Atatürk Anõtõ önünde gerçekleşecek. Anõta çelenklerin bõrakõlmasõ, saygõ du- ruşu ve İstiklal Marşõ’yla göndere bayrak çekilmesiyle başlayan tören, 13.00’te 6. Kolordu Komutanlõğõ’nda yapõlacak 21 pare top atõşõyla son bu- lacak. Resmi geçit törenleri ise yarõn 09.30’da Uğur Mumcu Meydanõ’nda gerçekleşecek. Belediyelerin etkinlik- lerinde ise ünlü sanatçõlar halkla bu- luşacak. Kıraç, Çukurova Belediye- si’nin, Haluk Levent ise Ceyhan Be- lediyesi’nin “Cumhuriyet Konseri” etkinliklerinde sahne alacak. Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nün, “Cumhu- riyet Kupası” adõ altõnda düzenledi- ği tenis, satranç, atõcõlõk, güreş, atletizm müsabakalarõnõn ise ay sonuna dek sü- receği belirtildi. İstanbul’daki etkinlikler 29 Ekim Cumhuriyet Bayramõ et- Doktora ‘görevi ihmal’den hapis cezası ADANA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Damdan düşen bir ço- cuğa kolundaki kõrõk dolayõsõy- la ilk müdahaleyi yapan, ancak çocuğun yaşamõnõ yitirmesinden dolayõ, “görevi ihmal” suçuy- la yargõlanan doktor, 2 yõl 6 ay hapis cazasõna mahkûm edildi. Edinilen bilgiye göre, 2003 yõ- lõnda evlerinin damõnda oynar- ken aşağõ düşen ve Çukurova Devlet Hastanesi’ne kaldõrõlan Burak Uçkun’a buradaki ilk müdahaleyi doktor Ahmet Şim- şir (40) yaptõ. Kolunda kõrõk saptanan ve ilk müdahalenin ardõndan evine gönderilen Uç- kun, yeniden rahatsõzlanõnca kaldõrõldõğõ aynõ hastanede ya- põlan tüm müdahalelere karşõn yaşamõnõ yitirdi. Ailenin de şikâyeti üzerine soruşturma başlatan savcõlõk, ilk müdahaleyi yapan Dr. Şim- şir hakkõnda, “görevi ihmal” suçlamasõ ve 3 yõldan 6 yõla ka- dar hapis istemiyle dava açtõ. Adana 2. Asliye Ceza Mah- kemesi’nde görülen davada, Adli Tõp İhtisas Dairesi’nin de “Çocuğun ölümü, yüksekten düşmeye bağlı iç organ yara- lanması sonucu gelişen iç ka- nama” içerikli raporunu değer- lendiren mahkeme heyeti, tu- tuksuz yargõlanan ve halen yurt- dõşõnda olduğu belirtilen doktor Şimşir’e 2 yõl 6 ay hapis cezasõ verdi. ESKİ BAKAN ÖNAY ALPAGO: İstanbul Haber Ser- visi - Eski bakanlardan Önay Alpago, Cum- huriyetin, içinde barõn- dõrdõğõ hukuk, eğitim ve kültür devrimleriyle en büyük aydõnlõk yo- lunu kadõnlara açtõğõnõ söyledi. Kartal Belediyesi ile İstanbul Kadõn Kuru- luşlarõ Birliği’nce, dün Hasan Âli Yücel Kültür Merkezi’nde düzenle- nen “Cumhuriyet ve Kadın” konulu panelde konuşan Alpago, Ulu Önder Atatürk’ün her zaman “uygarlığın ka- dın ve erkeğin birlik- te yapabileceği bir ol- gu olduğunu ve dün- yada en güzel yapılmış şeylerin kadınlar ta- rafından yapıldığını” söylediğini belirtti. Al- pago, “Cumhuriyet demek, özellikle ka- dın hakları demek. Cumhuriyet demek, bir kadın devrimi de- mek. Cumhuriyet, içinde barındırdığı hu- kuk, eğitim ve kültür devrimleriyle en bü- yük aydınlık yolu ka- dınlara açmıştır” diye konuştu. Türkiye’nin kadõnlarõna birçok ül- keden daha önce hak kazandõrdõğõnõ ancak şu an bile siyasette yete- rince kadõn bulunmadõ- ğõnõ vurgulayan Alpa- go, laik Cumhuriyeti ayakta tutabilmek için kadõnlara çok ihtiyaç olduğunu söyledi. Bahçeşehir Üniver- sitesi Hukuk Fakültesi Dekanõ Prof. Dr. Sü- heyl Batum da Türk vatandaşõ için Cumhu- riyetin çok önemli bir kavram olduğunu kay- detti. Türkiye Cumhu- riyeti’nin geleceğini oluşturacak kadõnlarõn önemine işaret eden Ba- tum, kadõnlarõn siyase- te katõlma oranõnõn ku- zey ülkelerinde yüzde 41.7 olduğunu ifade ederek, “Bu oran Tür- kiye’de yüzde 9.1. Ka- dınlar gelecek için si- yasette daha çok rol almalı” dedi. Sinema sanatçõsõ Hülya Koç- yiğit de kadõnlarõn bu- güne gelmesinde Ata- türk’e sonsuz minnettar olduklarõnõ ifade ederek, “Kadınların yönetim- de ya da karar meka- nizmalarında olmala- rının, diğer kadınların hayallerini gerçekleş- tirebilmeleri için önemli” diye konuştu. Yazar Hanri Benazus, “Gülen ve Gülümse- yen Türkiye” sergisiyle, Türkiye Cumhuri- yeti’nin kurucusu, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çoğu hiç görülmemiş, ne- şeli fotoğraflarını başkentlilerle buluşturdu. Anadolu Ajansı (AA) Sanat Galerisi’ndeki sergi 7 Kasım’a dek görülebilecek. Benazus ile AA arasında yapılan protokol kapsamın- da AA Sanat Galerisi’nde açılan sergi, ko- nuklarını Atatürk’ün yaşadığı yıllara doğru yolculuğa çıkartıyor. Yıllarını Atatürk’ün bilinmeyen ve farklı yönlerini gösteren fo- toğrafları toplamaya adayan Benazus, ko- leksiyonunda 4 bin 800 civarında fotoğraf bulunduğunu söyledi. Benazus, “Onun ma- sasında bulundum, oturdum, leblebilerini yürüttüm çocuk aklımla. Atatürk’ün çok özel bir yeri var benim yaşamımda. Onun için kendimi bunlara verdim. Elimden gel- se, dahası da olsa, yapmak isterim” dedi. kinlikleri, İstanbul Valiliği’nin bu- gün saat 13.00’te Taksim Cumhuriyet Anõtõ’na çelenk koyma töreniyle baş- layacak. Vatan ve Bağdat caddelerin- deki resmi geçit törenleri ise 29 Ekim Perşembe günü saat 10.30’da eşza- manlõ olarak gerçekleştirilecek. Ge- leneksel Cumhuriyet Resepsiyonu ise İstanbul Valisi Muammer Güler’in ev sahipliğinde Dolmabahçe Sara- yõ’nda saat 19.00’da başlayacak. İs- tanbul Büyükşehir Belediyesi’nce (İBB) İstanbul Boğazõ’nda gerçek- leştirilecek olan havai fişek ve lazer gösterisi ise saat 19.30 düzenlenecek. 16 ayrõ noktadan 48 bin havai fişek atõ- şõnõn yapõlacağõ etkinlikler kapsa- mõnda, Boğaziçi Köprüsü’nde 800 metrelik ateş şelalesi de oluşturulacak. Yaklaşõk 15 dakika sürecek gösteri- lerde Fahir Atakoğlu tarafõndan Cum- huriyetin 86’ncõ yõldönümü anõsõna özel olarak bestelenen müzik yayõnõ da yapõlacak. Gösteriler, Anadolu yaka- sõnda Kuzguncuk Parkõ, Paşalimanõ Parkõ, Üsküdar İskele, Salacak sahi- linden, Avrupa yakasõnda ise Ortaköy, Beşiktaş ve Dolmabahçe sahilinden iz- lenebilecek. Beşiktaş Belediyesi bugün akşam sa- at 18.00’de Ortaköy Hacõ Mahmut Ca- mii Meydanõ’ndan hareketle fener alayõ yürüyüşü düzenleyecek. Saba- hat Akkiraz, Fahir Atakoğlu, Yavuz Bingöl ve Candan Erçetin’in sahne alacağõ “Cumhuriyet Konseri” ise Barbaros Meydanõ’nda saat 20.00’de başlayacak. Kadõn Araştõrmalarõ Der- neği ise 31 Ekim Cumartesi günü sa- at 11.00 - 15.00 arasõnda Taksim The Marmara Otel’de “Kuruluşunun 86. Yıldönümü’nde Laik Cumhu- riyete Yönelik Tehlikeler” konulu bir panel düzenleyecek. Açõlõş konuş- masõnõ Kadõn Araştõrmalarõ Derneği Başkanõ Prof. Dr. Necla Arat’õn ya- pacağõ panelin, oturum başkanlõğõnõ Çağdaş Yaşamõ Destekleme Derneği (ÇYDD) Başkanõ Prof. Dr. Aysel Çelikel yapacak. Gazetemiz yazarõ Ataol Behramoğlu, CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce ve Cum- huriyet Kadõnlarõ Derneği Genel Baş- kanõ avukat Şenal Sarıhan da panel- de konuşmalar yapacak. Samsun’da tartışmalı kortej CEMİL CİĞERİM SAMSUN - Samsun Valiliği “program yoğun- luğunu” gerekçe göstererek 29 Ekim Cumhu- riyet Bayramõ etkinlikleri kapsamõndaki kortej yürüyüşüne Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Samsun Şubesi ile Ondokuz Mayõs Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Kulübü’nün katõlmasõnõ kabul etmedi. Kararõ protesto eden ADD üyelerinin yanõ sõra CHP, DSP, İP, TMMOB, Eğitim-İş, Ondokuz Mayõs Üniver- sitesi Atatürkçü Düşünce Kulübü (ADK) üye- leri Samsun Valiliği önünde açõklama yaptõ. ADD Samsun Şube Başkanõ Dr. Murat Er- kan, “Samsun Valiliği Atatürkçü Düşünce Derneği’ne ve onun dahilinde olan herkese bu tavrı ile adeta terörist muamelesi yap- maktadır. Ülkenin diğer tarafında ise bizi yıllarca acıya boğan terör örgütü üyelerine kahraman muamelesi yapılmaktadır” dedi. Cumhuriyet devrimleri kadõnõ aydõnlattõ Atatürk’ün gülen yüzü sergileniyor