Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Bankacõlõktan enerjiye,
çimentodan medyaya,
sigortacõlõktan otomotive,
telekomünikasyondan
müteahhitliğe, güvenlik
sektörüne kadar farklõ
alanlarda 128 şirketin
sahibi olan Uzan
ailesinin 1989’da
başlayan yükselişi gibi
çöküşü de hõzlõ oldu.
CMYB
C M Y B
20 EKİM 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA
DİZİ 7
DÜZ YAZI
ORHAN BİRGİT
Bu mu, Başarılı
Dış Politikamız?
Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun yarın
TBMM’de söz alarak, Ermenistan ile imzalanan
protokoller üzerinde açıklama yapması
bekleniyor(du).
Öylelikle, hükümet bu protokolleri iki ülke
arasında başlayacak dostluk ortamının belgesi
olarak bir anlaşmaya dönüştürmek için
parlamentoya bir yasa tasarısını göndermenin
hazırlıklarını tamamlamayı düşünürken, gerekli
altyapıyı da hazırlamış olacak(tı).
Azerbaycan ile aramızda başlayan bayrak
krizinin yanı sıra, Ermenistan Cumhurbaşkanı
Petrosyan’ın Zürih protokolünde Karabağ
işgalinin sona erdirilmesine ilişkin herhangi bir
hüküm bulunmadığını ısrarla söylemeyi
sürdürmesi, Ahmet Davutoğlu’nun TBMM
kürsüsüne çıkışını geciktirmesine yol açacak gibi
görünüyor.
Bu olasılığın en güçlü kanıtı da
Cumhurbaşkanı Gül’ün ABD Başkanı
Obama’yı hafta sonunda telefonla arayarak
MİNSK Grubu devletlerinin Ermenistan üzerinde
Karabağ’ın hiç değilse bir bölümünden
askerlerini çekmesi için baskı oluşturmasını
istediği haberidir.
AKP iktidarının elinde olabildiğince gizli
tutulmaya çalışılan koz, Ermenilerin Karabağ’da
işgal altında tuttukları 7 kentten 5’ini Zürih
protokolünün imzalanmasından sonra
boşaltmalarıydı. Hem Diyaspora, hem de ülke
içindeki muhalefetin içine sindiremediği bu
eylemin zorunlu nedenlerle olabildiğince
geciktirileceği söylenebilir.
Azerbaycan, topraklarının 20’de birinin Ermeni
askerlerinin çizmeleri altında olduğunu
söyleyerek, 7 kentten 5’inden başlayacak
çekilmenin sadece psikolojik bir anlam ifade
ettiği için, hoşnutsuzluğunu sürdürürken, ortaya
bir de Bursa Valisi’nin neden olduğu bayrak
krizinin çıkması, AKP iktidarının iyimserlik
hesaplarını altüst etmişe benziyor.
Sayın Vali, daha ilk gün kentin caddelerini üç
devletin bayrakları ile donatma öngörüsüne sahip
çıksaydı, o gereksiz gerginlik olmayacaktı.
Dolayısıyla Azerileri üzen ve kızdıran görüntülere,
yani bayraklarının stadyuma girenlerden
müsadere edilerek sandıklara atılması çirkinliğine
de gerek kalmayacaktı.
Bayraklarımıza misilleme
Bakû’nun, ülkenin hıyabanlarında ve
çarşılarında Azerbaycan bayrakları ile yan yana
asılı olan bayraklarımızı, sudan nedenlerle
gönderlerden indirecek kadar gergin bir havaya
girdiğini görmek Erdoğan-Gül-Davutoğlu
üçlüsüne acaba ne anlatıyor?
Azerbaycan’daki Türk işyerlerine yönelik
denetimler, yarın öbür gün o işyerlerinin kapılarını
kapatması ile sonuçlandırılırsa ve dahası
doğalgaz sevkinin önüne bir dizi engel
çıkarılmaya başlanırsa, Dimyat’a pirinç almaya
gitmek isteyen üç kafadar evdeki bulgurun
hesabını nasıl verecektir?
Ya İsrail gerginliği?
İsrail’e karşı Anadolu Kartalı manevrasına bu
ülkenin uçaklarının katılmasının son dakikada
yasaklanmasıyla başlayan gerginliğin ikinci ayağı
olan, TRT’de gösterilen dizi ile ilgili demeçler
arasındaki tutarsızlıklar dikkatleri çekecek kadar
büyüktür.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, TRT Yasası’nda,
Bakanlığına verilmiş olan ve devletin dış politikası
ile örtüşmeyen yayınlara müdahale yetkisi
tanıyan özel hükümden de habersiz görünerek
kurumun özerk olduğunu söyleme yöntemini
seçmişti.
TRT’den Sorumlu Devlet Bakanı Başbakan
Yardımcısı Arınç ise, bu açıklamanın hemen
arkasından verdiği demeçte, söz konusu dizinin
mutlu sonla biteceğini müjdeleyerek, adeta
Ayrılık’ın senaryosunu önceden bildiğini
söyleyerek gaf yapmış olmadı mı?
Dizinin çekilmesi için yapılan başvuruyu kabul
ederek sanatçılara ve teknik ekiplere vize
kolaylığı sağlayan İsrail makamları, bu iki Türk
büyüğünden hangisinin açıklamasına inansın?
obirgit@e-kolay.net; Faks: 0 216 302 82 08
MİYASE İLKNUR
Çok değil beş altõ yõl öncesine kadar
Türkiye’nin en zengin on ailesi içinde gös-
terilen, Forbes dergisinin her yõl belirle-
diği dünya zenginler sõralamasõnda 312.
sõraya kadar yükselen ve 1.6 milyar do-
larlõk bir servete sahip olan Uzan hane-
danlõğõ son ve en ünlü üyesinin de Fran-
sa’ya iltica etmesiyle çöktü.
Ailenin kollarõ Türkiye dõşõnda Ürdün,
İngiltere, Amerika, İsviçre, Polonya, Kõb-
rõs, Norveç ve vergi cenneti bilumum ada-
lara kadar uzanõyordu. Ancak bir ahta-
potun kollarõ gibi birçok ülkeye uzanan
Uzan hanedanlõğõnõn çö-
küşü bütün ülkelerde eşzamanlõ oldu.
Davalõ olmadõklarõ ülke ve şirket neredeyse
kalmadõ. Arka arkaya gelen hacizler ve
ipotekler nedeniyle ulaşõlabilen tüm var-
lõklarõna el konulunca Uzanlar, hapse gir-
mektense kaçak yaşamõ tercih ettiler.
Hep mahkemedeydiler
Baba Kemal Uzan başta olmak üzere
ailenin ikinci kuşak üyeleri de hayli ilginç
kişilikleri ile sürekli tartõşmalarõn odağõnda
oldular. Kilitlendikleri hedefe ulaşmak için
her şeyi göze alan baba ve oğul Uzanlar’õn
servetleri kadar hasõmlarõ da hatõrõ sayõ-
lõr düzeydeydi. Yaşamlarõ bo-
yunca mahkemelere dava
peşinde koşturan Uzan
ailesinin Türkiye’de
dava konusu olma-
yan şirketi, dava-
laşmadõğõ kamu ve
özel kurum nere-
deyse kalmamõştõ.
Uğraşacak kimseyi
bulamadõklarõnda da
birbirleriyle davalaştõlar. Baba oğullarõnõ,
oğul Uzanlar ise baba Kemal Uzan’la kar-
şõlõklõ davalar açarak birbirlerine karşõ güç
savaşlarõnõn içine girdiler. Ailenin iş ya-
şamõndaki geçmişi 1960’lõ yõllarõn başla-
rõna rastlasa da kamuoyunun bu ilginç ai-
leyi tanõmasõ Kemal Uzan’õn büyük oğ-
lu Cem Uzan’õn medya sektörüne gir-
mesiyle başladõ. Göz önünde olmaktan
hoşlanmayan Uzan ailesi basõn sektörüne
girip hõrçõn bir rekabete başlayõnca, aile
ile ilgili karanlõkta kalan ayrõntõlar da su
yüzüne çõkmaya başladõ.
Yugoslavya’nõn efsanevi Devlet Baş-
kanõ Tito’nun kara parasõnõ döviz bu-
lundurma imtiyazõ verdiği kişiler aracõlõ-
ğõyla akladõklarõ da söylendi, Sovyet
Merkez Bankasõ’na ait külçe altõnlarõ
Kapalõçarşõ’da paraya çevirme işini or-
ganize ettikleri de. Hatta Mersin’de güm-
rüğünde yurda kaçak mal girişi yaparak
büyük paralar vurduklarõ da öne sürüldü.
Ancak bunlarõn hepsi iddia. Kanõtlanmõş
olansa Kemal Uzan’õn 1956’da kurduğu
Yapõ Ticaret A.Ş ile başladõğõ kamu mü-
teahhitliği ile iş yaşamõna atõlõşõdõr.
Bosna’dan
Türkiye’ye
Boşnak kökenli olan Uzan ailesi 19. yüzyõlda Türki-
ye’ye göçerek Sakarya’ya yerleşir. Ailenin büyük oğlu
Kemal Uzan 1935 yõlõnda Adapazarõ’nda doğar. Ada-
pazarõ’nda çiftçilikle uğraşan ailesinin yanõndan yük-
seköğrenimi nedeniyle ayrõlan Kemal Uzan İTÜ İnşaat
Fakültesi’ni bitirir. 1956 yõlõnda ilk şirketi Yapõ Ticaret
A.Ş’yi kurar. Bir iki küçük ihalenin ardõndan ilk ballõ
ihalesini alõr. 1964 yõlõnda yapõlan İstanbul’da Ali Sa-
mi Yen Stadõ’nõn ihalesini alan Kemal Uzan’õn şirketi
stadõ muvafakat kabulü yapõlmadan teslim eder. Kesin
kabülü yapõlmayan, tuvaletleri bitirilmeden faaliyete
geçen stadõn açõk tribün bölümü Türkiye-Bulgaristan
maçõ sõrasõnda çöker ve bir kişi ölür. Hiçbir sorumlu-
luk kabul etmeyen Kemal Uzan, stadõn yeniden onarõl-
masõ karşõlõğõnda yüklü bir ödeme talep eder. Beden
Terbiyesi konuyu uzlaşma ile çözmek için bu ödemeyi
kabul eder. Zira Kemal Uzan’a ihale edilen tek stat Ali
Sami Yen’den ibaret değildir. Fenerbahçe, Cebeci, Ko-
caeli İsmet Paşa ve Mersin statlarõnõn yapõm ihalesi de
Kemal Uzan’õn şirketi Yapõ Ticaret A.Ş’ye verilmiştir.
‘20 kupona daire’
Kemal Uzan, müteahhitlikten kazandõğõ para ile ba-
sõn sektörüne girer. Basõnõn gücünü bilen Uzan ailesi
bu sayede gücünü pekiştirmeyi ve güç odaklarõna ya-
kõn olmayõ keşfetmiştir. 1949 yõlõnda Habip Edip Tö-
rehan tarafõndan kurulan Yeni İstanbul Gazetesi’ni
1950’lerin sonunda 1 milyon 850 bin lira karşõlõğõnda
satõn alõr. Gazeteyi sağõn önemli yayõn organlarõndan
biri yapan Uzan, büyük paralar karşõlõğõnda ünlü gaze-
teci ve yazarlarõ transfer eder.
Bu arada gazetenin tirajõ arttõr-
mak için “20 kupona daire”
sloganõyla promosyona başlar.
Gerçekten de gazetenin tirajõ
kõsa sürede on binden yüz bine
fõrlamõştõr. Ancak yirmi günün
sonunda kuponlar bitince dai-
resini kaptõrmak istemeyen
Kemal Uzan’õn gazeteye başka
bir iş için gelen bir okurla bir
miktar para karşõlõğõ anlaşma
yaptõğõ ve daire ona çõkmõş gi-
bi gazetede resimlerini çektirip
haber yaptõrdõğõ, o tarihte ga-
zetede çalõşanlarõn ağzõndan
yõllarca dillendirildi. Ancak
Uzan, yüksek tiraja promos-
yonla kõsa sürede ulaşmanõn
yolunu bulmuştu. Bir süre sonra da Bahçelievler’de
yaptõrdõğõ 10 daireyi kuponla dağõtma kampanyasõ baş-
latõr. Sahibinin agresif kişiliği yayõn politikasõna da
yansõyõnca ünlü güzeteciler Yeni İstanbul’u bõrakõr.
Uzan’õn İstanbul macerasõ 1980’e kadar sürdü. Aynõ
yõl Şevket Rado’dan Hayat ve Ses dergilerini satõn al-
dõ. Kemal Uzan’õn ikinci kuşkulu iş kazasõ Akdeniz
Oyunlarõ’na yetiştirilmeye çalõşõlan İzmir Halkapõnar
Spor Kompleksi’nin inşaatõ sõrasõnda yaşanõr. 1971 yõ-
lõnda Halkapõnar Spor Tesisleri’nin beton kalõplarõ ani-
den tutuşup yanar. Kalõplarõn keresteleri yandõğõ için
yeniden yüzlerce metreküp kereste alõnacaktõr. Asõl
önemlisi, stat inşaatõ gecikecek ve Akdeniz Olimpiyat-
larõ’na yetişmesi riske girecektir. Kemal Uzan, iş ma-
kinelerinin arõzalõ olduğunu, bunlarõn tamiri için ek
ödeneğe ihtiyacõ olduğunu söyledi. İzmir Belediye
Başkanõ Osman Kibar, hükümete başvurdu ve stadõn
yetişmesi için Kemal Uzan’a istediği ek ödeneği verdi.
Böylece stat inşaatõ zamanõnda tamamlanmõş oldu.
1970’lerin ortalarõnda inşaat sektöründe hatõrõ sayõlõr
bir büyüklüğe ulaşan Uzan’õn şirketi yurtdõşõna da açõ-
lõr. Başta Suudi Arabistan ve Libya olmak üzere Arap
ülkelerinde pek çok büyük inşaatõn yapõm işini alõr.
Suudi Arabistan’da ihale alan her firmadan devlet ga-
rantörlüğü istenirken nedense Kemal Uzan’õn şirketine
bu şartname uygulanmaz. Bu ülkede Genelkurmay
Başkanlõğõ binasõnõ da yapan Kemal Uzan, Libya’daki
başarõlõ çalõşmalarõ nedeniyle Devlet Başkanõ
Kaddafi’nin elinden altõn madalya alõr.
Müteahhitlikten bankacõlõğa
KemalUzan’õn1985’teDoğuşGrubu’ndanİmarBankasõ’nõhangiparaylaaldõğõhâlâbilinmiyor
Kemal Uzan, 1985 yõlõnda patlayan
“Banker Skandalı” nedeniyle zora dü-
şen İmar Bankasõ’nõ Doğuş Grubu’ndan
12 milyon dolara satõn alõr. Uzanlar’õn
bankayõ aldõklarõ parayõ nereden bul-
duklarõ çok merak edilmesine karşõn bu
sorunun yanõtõ bulunamadõ. Uzan, bankayõ
aldõğõ gün, 17’si müfettiş 5’i üst düzey yö-
netici olmak üzere 50 kişiyi kapõnõn
önüne koydu ve yõllarca bankayõ genel
müdür olmaksõzõn yönetti. Bir yõl sonra
da Bakanlar Kurulu’ndan çõkan özel
izinle Adabank’õ kurdu.
Bu arada Cem Uzan, Los Angeles
Pepperdine University İş İdaresi Bölü-
mü’nü bitirip döndüğü Türkiye’de ilk iş
deneyimini babasõna ait dergilerde edin-
dikten sonra artõk grup bankalarõndan so-
rumludur. Oğul Uzan, iş dünyasõnda ris-
ki seven, hõrslõ, aceleci, acõmasõz ve pa-
zarlõğa kapalõ biri olarak tanõmlanõr. Cem
Uzan, Tefken Şirketi’nin patronlarõndan
Feyyaz Berker’in kõzõ ile evlenince
Uzanlar’õn iş dünyasõndaki yeri giderek
pekişti.
Bu arada zor durumda olan İmar
Bankasõ battõ batacak diye beklenirken
Uzan ailesi döviz mevduatõna yüzde
13.5 gibi o günlerin koşullarõnda ina-
nõlmaz derecede yüksek faiz vererek
döviz toplamaya başladõ. Bankacõlõk pi-
yasasõnda “çılgınlık” olarak değer-
lendirilen bu yüksek faiz oranõ Uzan ai-
lesinin gözü karalõğõnõ da sergiliyordu.
Banka 1987 yõlõnda Hazine tarafõndan
64. madde kapsamõna alõndõ.
Özallarla ortaklık
Hazine 14 milyarõ aşkõn batõk kredisi
bulunan bankanõn ödenmemiş sermaye-
sinin tamamlanmasõ ve gayrõmenkul sa-
tõşõna gidilerek bankanõn kaynak ihtiya-
cõnõn acilen giderilmesini istedi. Ancak
Cem Uzan’õn dönemin Başbakanõ Tur-
gut Özal’õn oğlu Ahmet Özal’la kurdu-
ğu sõkõ dostluk işe yaramõş ve bir süre son-
ra banka hükümet tarafõndan 64. madde
kapsamõndan çõkarõlmõştõ. Yüksek faizle
döviz toplayan İmar Bankasõ, banka pi-
yasadaki şirketlere geniş çaplõ krediler
açar. Görünürde uygun faizle kredi aldõ-
ğõnõ sanan şirketler, imzalatõlan ek söz-
leşmelerle geciken faiz ödemelerine çok
yüksek temerrüt faizi ödemek zorunda ka-
lõr. Özellikle 1990’dan sonra batõk krediler
artar ve İmar Bankasõ, bindirilmiş faizler
yüzünden zora düşen şirketlerden borç-
larõ karşõlõğõnda hisse devretmeleri da-
yatmasõnda bulunur.
Kemal
Uzan.
Forbes dergisinin zenginler listesinden Interpol’ün arananlar listesine dibe vuruşun öyküsü...
Uzanhanedanõnõnçöküşü
Hakan Uzan.
Kırmızı Bülten’le aranan Genç
Parti (GP) Genel Başkanı Cem
Uzan’ın Paris’in merkezindeki bir
semtte bir rezidansta kaldığı ve
korumalarıyla birlikte dolaştığı
ortaya çıktı. Cem Uzan’ın “Neden
kaçtınız” sorusuna ise yanıt
vermediği belirtildi.
5 Ekim-4 Ocak 2010 tarihlerini
kapsayan geçici oturum belgesi
alarak Paris’te kalan Uzan için
Türk Emniyeti’nin yaptığı kırmızı
bültenle arama başvurusu ise
henüz Interpol’ün kayıtlarına
girmedi. Sabah gazetesinin
haberine göre, geçen günlerde
Türkiye’den ayrılarak, Fransa’ya
siyasi sığınma talebinde bulunan
Cem Uzan, Paris’te Eyfel Kulesi’ni
gören, günlük fiyatı 4 bin Avro
olan ultra lüks bir dairede kalıyor.
Paris’te zaman zaman taksiyle
dolaşan Uzan, genellikle Lexus
marka lüks otomobili tercih ediyor.
Habere göre Cem Uzan’ın
korumalığını 10 kişilik bir ekip
yapıyor. Gün boyunca bu
korumalarla dolaşan Uzan,
yalnızca sabah koşusu sırasında
yalnız oluyor. Sabah koşusu
sırasında muhabirin görüştüğü
Uzan, tanınmamak için şapka
takıyor. Habere göre ilk sorusu
“Beni nasıl buldunuz?” olan Uzan,
muhabirin sorularını yanıtsız
bıraktı.
Habere göre, Paris’teki
Mültecileri ve Vatansızları Koruma
Ofis’ne (OFPRA) siyasi sığınma
talebinde bulunan Uzan, oturum
belgesi başvurusunu şahsi olarak
yaptı. Başvurusu sırasında
Yabancılar Bürosu’nca sorgulandı.
Eşi Zeynep Alara Uzan ve
çocukları Emre Renç Uzan ile
Yasemin Paris Uzan için ise geçici
oturum belgesi başvurusu
yapılmadı.
Uzanlar’õn basõn patronluğu heve-
si bitmek bilmiyordu. Başbakan
Özal’õn oğlu Ahmet Özal’la Cem
Uzan 1990 yõlõnda ilk özel televiz-
yonunu kurdu.
Yayõncõlõk tekeli yasalara göre
TRT’ye verilmesine karşõn yurtdõ-
şõndan uydu üzerinden yayõn yapan
Magic Box-Star 1 televizyon şirketi,
1992 seçimlerinde iktidar partisi
ANAP’a büyük destek verdi.
Ancak sandõktan DYP çõkõnca
Uzanlar, ANAP’tan hõzla uzaklaş-
maya başlayõp yeni iktidarla yakõnlõk
kurmaya çalõştõlar. Bu dönemde te-
levizyonun ortağõ Ahmet Özal’la köp-
rüler atõldõ 1991 yõlõ sonunda Ahmet
Özal’la yollarõ ayrõlan Uzan ailesi kar-
şõlõklõ olarak birbirleri hakkõnda tam
24 dava açtõlar. Cem Uzan, Ahmet
Özal’õ şirketini, zor duruma düşürmek
için senet düzenlemekle, Özal ise
Uzan’õ kendisinden habersiz olarak
şerkit hesabõndan 200 milyar lirayõ
yurtdõşõna kaçõrmakla suçluyordu.
31 Temmuz 1993 yõlõnda Özel Te-
levizyon Yasasõ’nõn kabul edilmesiy-
le birlikte Star 1 adõnõ alan televizyo-
nun merkezi Türkiye’ye taşõndõ.
Star 1’in ardõndan pek çok özel ka-
nal kuruldu. Bu arada yayõncõlõkta dev-
let tekeli kaldõrõlõnca Uzanlar, Star 1’in
yanõnda Tele On, Kral TV gibi TV ka-
nallarõnõn yanõnda Süper FM, Kral
FM, Joy FM ve Metro FM gibi rad-
yo kanallarõnõ da kurdular.
Magic
Box-Star1
kuruluyor
Y A R I N : H I Z L I Ç Ö K Ü Ş