Katalog

ERDEM KARACA G.Saray’õn, Trabzonspor’u önceki gün zor da olsa yendiği maçta yenilen goller ve rakibe verilen pozisyonlar Sarõ - Kõrmõzõlõ taraftarlarõ tedirgin etti. Özellikle orta saha hattõnõn defansa yeterli desteği sağlayamamasõ, Gökhan- Servet ikilisinin yoğun şekilde eleştirilmesine neden oldu. ‘İkiz kuleler’in savunmada ağõr kaldõğõ görülürken orta sahanõn iki kanadõnda oynayan Kewell ile Keita’nõn yeterince geri gelmemesi de takõmõ zora sokuyor. Orta sahadaki mücadele yükü tamamen Mustafa ve Ayhan’õn üzerine kalõrken Trabzon maçõnõn 70. dakikasõndan itibaren bu ikilinin de bir hayli yorulduğu görüldü. G.Saray’õn son iki maçta altõ gol yemesi, Rijkaard’õ da yeni tedbirler almaya itti. Trabzon karşõlaşmasõnõn 64. dakikasõnda Barış’õ oyuna alarak orta sahayõ güçlendiren Hollandalõ teknik adamõn zorlu F.Bahçe deplasmanõnda bu taktikle mücadele etmeyi planladõğõ öğrenildi. Defansõn iki kanadõnda oynayan Sabri ile Hakan Balta’nõn sõk sõk hücuma destek vermesi teknik heyeti memnun ederken Rijkaard, Trabzon maçõ sonrasõ yaptõğõ açõklamada F.Bahçe’yi değil, öncelikle Dinamo Bükreş maçõnõ düşündüklerini söylemişti. Ancak hiç kuşku yok ki Sarõ - Kõrmõzõlõ oyuncularõ şimdiden derbi heyecanõ sardõ. Ezeli rakibi ile pazar günü oynayacak olan Sarõ - Kõrmõzõlõlar, zorlu derbiden galibiyetle ayrõlarak ligde zirveye yükselmeyi hedefliyor. F.Bahçe’yi Kadõköy’de en son 22 Aralõk 1999’da 2-1 yenen G.Saray, 10 yõl aradan sonra yeni bir zafer kazanmanõn planlarõnõ yapõyor. G.Saray’da Trabzon maçõnõn ardõndan sağ dizinde ağrõ hisseden Hakan Balta’da ödem tespit edilirken başarõlõ oyuncunun tedavisine dün başlandõ. Öte yandan İkinci Başkan Mehmet Helvacı, Uluslararasõ Spor Tahkim Mahkemesi’nin (CAS), Franck Ribery için Fransa’nõn Metz Kulübü’ne 220 bin avro ödemelerine yönelik kararõnõ temyize taşõyacaklarõnõ söyledi. COŞKUN GÜLBAHAR Ulusal Takõmlar Teknik Direktörlüğü görevinden ayrõlan Fatih Terim, dün dü- zenlediği basõn toplantõsõnda “Devrim yapmak için uğraşan herkes gibi ben de hata yaptım. En büyük hatam inanmak, inandırmak, kazanmak, kazandıkla- rımla milyonlarca insanları mutlu etmek ve bununla birlikte beklentileri arttırmak oldu. Milli takım, Türk futbolunun ay- nasıdır. Yanlış olan ne varsa bunun bir şekilde milli takıma yansımasından do- ğal bir şey olamaz” dedi. Başarõda gelen- lerin başarõsõzlõkta kendileriyle birlikte ol- madõğõnõ belirten Terim “Muhakkak ge- çerli sebepleri vardır. Kayıpların fatu- rasını hep biz ödedik. Bazı şeyleri çabuk unutuyoruz. Söylediğim her sözün, at- tığım her adımın arkasındayım. Her veda hüzünlüdür. Ancak güzel ayrılık- ların olması gerekir” ifadesini kullandõ. ? Kariyerim boyunca büyük onurlar ya- şadõm. Görevde bulunduğum süre boyun- ca yaptõklarõmla kendi içimde tutarlõ kararlar verdiğime inanõyorum. ? Elbette keşkelerim ve pişmanlõklarõm var. Ancak yanlõşlarõm doğrularõmõ götür- medi. ? 2010 Dünya Kupasõ finallerine gitmek en önemli hedeflerimizden biriydi. Aksi ha- linde istifamõ vermeyi düşünüyordum. Ya- şananlar kararõmõ Belçika maçõndan son- ra açõklamamõ gerektirdi. ? Görev yaptõğõm süre içinde milli takõ- mõn aldõğõ sonuçlar açõk ve ortada. 2005- 09 yõllarõ arasõna bakacak olursak attõğõmõz goller yediğimizden, galibiyetler yenilgi- lerden fazla. Türkiye olarak bu dönemde oynadõğõmõz maçlarõn yüzde 72’sini kay- betmedik. ? Başarõ için istikrar gerektiğine ben de katõlõyorum. ? Euro 2008’de son ana kadar mücade- le eden, herkesin sempati duyduğu bir ta- kõm olduk. Türkiye-Almanya maçõnõ 1.5 milyar insan izlemiş. Bu, daha önce hayal bile edilemezdi. Hiçbir şey olmasa Türki- ye’nin tanõtõmõ için büyük bir artõ. ? Aldõğõmõz reklamlardan formamõzda yer kalmadõ. Bunda yönetim becerisi önem- lidir. Ancak Türk milli takõm markasõ iyi olmasaydõ bunu yukarõ çekmek çok zor ola- bilirdi. ? Benim dönemimde A milli takõma ilk kez çağõrõlan 25 oyuncu var. Bunlarõn yaş ortalamalarõ 21. Bu, birkaç Avrupa Şam- piyonasõ, Dünya Kupasõ oynayabilecek bir nesil demek. Ancak bana onlar değil, ça- ğõrmadõklarõm soruldu. ? Hangi statta olursa olsun taraftar des- teğini yüzde 100 arkamõzda görmek iste- dik. Ancak bazõ statlara çõkarken bazõ oyuncularõmõz tedirgindi. ? Türkiye’nin dünya devi olmasõ için müthiş bir potansiyeli var. Bunun için hep birlikte yapõlacak bir hamle gerekiyor. Penaltõlara gidince nasõl milyonlarca kalp bir arada çarpõyorsa futbolumuzun geleceği için de öyle çalõşmalõyõz. ? Oğuz Çetin ve Metin Tekin gelecek için hazõr olduklarõ mesajõnõ verdiler. Bu iki arkadaş başta olmak üzere teknik kad- romdaki herkese teşekkür ediyorum. ? Sevgi ve beğeni bekleyemem ama tak- dir ve saygõ beklemek hakkõm diye düşü- nüyorum. ? Atletico Madrid’in bana bir teklifi ol- duğunu bilmiyorum. Ancak böyle bir tek- lif gelmesi bana gurur verir. İstifamõ bugün (dün) imzalayacağõm. Ben kariyerim bo- yunca bir yerden ayrõlmadan başka bir ku- lüple hiçbir zaman görüşmemişimdir. ? Milli takõmõn başõna Türk bir teknik adamõn gelmesinden yanayõm. ? Dünyanõn en genç ülkesiyiz ancak 20 milyonluk doğal kaynaktan faydalanmõyo- ruz. Bu konuda protokol imzalandõ ancak ortada bir sonuç yok. ?TFF Başkanõ ve yönetim kurulu her şe- yi düşünmüştür ve ona göre bir açõklama ya- yõmlamõştõr. Onlarõn tarzõ bu olsa gerek. Ben olayõ öyle algõlõyorum. ? Çalõştõğõm sürece iyi bakmak lazõm. Belçika maçõnda ve sonrasõnda yaşananlar kararõmõ önceye almamõ sağladõ. Mahmut Bey soyunma odasõna geldi. Ben hep ses- siz kaldõm. Hiçbir zaman “Bõrakmayaca- ğõm” dememişimdir. ? Yurtiçinde bir takõm çalõştõrabilir, baş- ka milli takõmlarda da görev yapabilirim. Amacõm Türk futboluna hizmet etmek. ?Milli takõmõn başarõlõ olduğu son 15-20 yõlda hep ben varõm. ? İçinde bulunduğumuz durumu en gü- zel “Mağlubiyeti kabul etmeyen, her zaman baskõ yapan, topun kontrolünü hep kendinde bulunduran bir takõm olduk. Bizim tek ba- şarõsõzlõğõmõz sonuçlarõmõz” diyerek 21 yaşõndaki Arda özetledi. ? Türkiye Ligi ile uluslararasõ arena ay- nõ seviyede değil. İkisini aynõ kefeye ko- yamazsõnõz. Daha fazla kaliteli oyuncular ye- tiştirmek zorundayõz. Milli takõm her zaman 1. öncelik olmalõdõr. ? Türkiye olarak sakatlõklara dikkat et- meliyiz. Sakatlõklar dinlenmeyle, antrenman şekilleriyle, dayanõklõlõkla ve birçok ele- mentle açõklanabilir. ? Bu ayrõlõk uzun süreli bir ayrõlõk ol- mayacak. Nasõlsa bir gün başka yerde baş- ka durumda birlikte oluruz. Türkiye’de futbola yapõlan yatõrõm artõyor ancak bu altyapõya yansõmõyor. Yabancõ oyuncu sayõsõ artõnca milli takõmõn seçtiği yetenek havuzu daraldõ. Bunca yabancõ transferine karşõn ligimizdeki futbolcu kalitesi istenen seviyede değil. Tüm dünya ‘En iyi motivasyon hazõrlõktõr’ yöntemini uyguluyor. Kulüplerimizin bu anlamdaki çalõşmalarõ yetersiz gözüküyor. Türkiye’de okul ile topu birleştiremedik. Türk futbolcusu bu nedenle iyi eğitimli değil. Milli takõm hâlâ beklenen tesislere sahip değil. Avrupa ülkelerinde doğmuş büyümüş Türk çocuklarõ kendilerini Türkiye’ye uzak hissediyor. Futbolda artan maç trafiği oyunun yüksek tempoda oynanmasõ ile birleşince sakatlõklar çoğaldõ. Sporcularõmõzõn dinlenmelerini, yaşam düzenlemelerini ve beslenmelerini kontrol altõna almalõyõz. Spor Servisi - Beşiktaş’õn yõldõz oyuncusu Nihat Kahveci yarõn deplasmanda Wolfsburg’la oynanacak Şampiyonlar Ligi mücadelesi öncesinde grupta 3. maçlarõna çõkacaklarõnõ hatõrlatarak, “Henüz puan alamadık. Bu kez puan veya puanlar almak istiyoruz. Deplasmanda oynanacak her maç zordur. Rakibimiz zorlu bir takım ve evinde iyi oynuyor” dedi. Özel bir uçakla Almanya’nõn Hannover kentine giden Siyah - Beyazlõlarda 23 kişilik bir kadroda sakatlõğõ bulunan Holosko, Batuhan, Rıdvan ve Onur kadroya alõnmadõ. Yarõn oynanacak Wolfsburg maçõnõ İtalya Futbol Federasyonu’ndan Roberto Rosetti yönetecek. Bu arada Beşiktaş Kulübü Seçme ve Sicil Kurulu’ndan yapõlan açõklamada, genel kurul üyelerine uyarõda bulunularak, yõllõk aidatlarõn 2 Kasõm Pazartesi günü mesai saati bitimine kadar yatõrõlmasõ gerektiği bildirildi. HİLMİ TÜRKAY G.Antep deplasmanõna 8’de 8’le giden Fenerbahçe ne yazõk ki burada umdu- ğunu bulamadõ. Üç puan bõ- rakarak namağlup unvanõnõ yitiren Sarõ - Lacivertlilerde Galatasaray maçõ öncesi mo- raller de ister istemez bo- zuldu. Maçtan sonra fatura Alman teknik adama çõktõ. Diğer haftalarda olduğu gi- bi takõm bu 90 dakikada da futbol adõna hiçbir şey orta- ya koyamadõ. Fenerbahçe kötü oyununa karşõn 1-0 öne geçtiğinde Daum’un oyunu ge- riye yaslamasõ yenil- giyi hazõrladõ. Üstüne üstlük iki kanat oyun- cusu Vederson ve Gökhan’õ çõkarmasõ işin tu- zu biberi oldu. Vederson sol tarafta iyi iş- ler yapõyordu, keza Gök- han Gönül de öyle. Bu iki oyuncuyu almak bir bakõma intihar etmek giibi bir şeydi. Madem Santos girecekti, Vederson’u tutup sahada varlõğõyla yokluğu belli ol- mayan Roberto Carlos oyundan alõnabilirdi. Be- kir’deki õsrarõ da anlaya- madõm. Bu çocuğun yeri G.Antep’te hep stoperdi. Daum daha önce de (zaten oynadõğõ topu topu bir ma- çõ vardõ) Bekir’i sağbekte de- nediğinde, futbolcu alõşõk olmadõğõ bu yerinde ne ya- pacağõnõ şaşõrmõştõ. İkinci kez aynõ yer için õsrar niye? İşte sonuç; fatura ağõr... Orta saha kaç haftadõr dü- şüşte. Deniz, Selçuk gibile- rinden faydalanõlmaz mõ? Kazım saç baş yolduruyor, Semih eski Semih’in çok uzağõnda... Özer bu takõm- da 90 dakika oynamaz mõ? Özer Hurmacõ iki dakikalõk oyuncu değil. Takõm 2-1 yenik duruma düşmüş biti- me iki - üç dakika var. “Özer haydi koş oyuna gir” deniliyor. Böyle saçma bir şey var mõ; kim yapar bu- nu... Bir tek kişi yapar o da Daum’dur. Bu hareket fut- bolcuyu bitirmektir. Adam ‘Maradona-Pele’ karõşõmõ olsa yine varlõk gösteremez. Gidişattan birçok şey belliydi. Ama Daum görmüyor- du. Bazõ oyuncu- lardaki õsrarcõlõğõ pahalõya maloldu. Oyuncu değişiklik- lerinde her defasõnda hata yaptõ. Gaziantep yenilgisi bir uyarõdõr. Başkan ve yö- neticiler de yenilgiden Al- man çalõştõrõcõyõ sorumlu tuttular. Fazla konuşmak is- temiyorlar. Çünkü bu hafta Galatasaray maçõ var. Ba- kalõm bugünlere hep şan- sõyla gelen Daum’un yine şansõ yanõnda olacak mõ? CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 20 EKİM 2009 SALI 18 SPOR FUTBOLA REÇETE G Ö R Ü Ş / H A L İ T D E R İ N G Ö R Başarõlara herkesin ortak olduğunu söyleyen Ulusal Takõmlar Teknik Direktörü ‘Kayõplarõn faturasõnõ biz öderiz’ dedi Fatih Terim’den buruk veda GALATASARAY’DA SAVUNMA SOS VERİYOR Fatih Hoca gitti.. ancak hakkındaki spekülas- yonlar devam ediyor. Onu imparator, kral ve dik- tatör sıfatları ile havaya sokanlar, şimdi yerden yere vuruyorlar. Ama suçlu Fatih Terim mi? Ha- yır. Ona bu sıfatları yakıştıran kamuoyu suçludur. Ülke olarak, insanları yok yere havalara sokan, sonra da yer ile yeksan eden bir yapıya sahibiz. Hani kadirbilir millettik? Bu da sözlerde kalan kav- ramlardan biri. Kadirbilmiyoruz, tamam.. ama as- lında biz kendimizi de bilmiyoruz. Korkunç olan bu. Bilsek zaten sorun kalmayacak. Değer yar- gıları bu kadar çelişkili ve dengesiz olan bir baş- ka ülke var mı? Merak eder, dururum. “Sen de onu zaman zaman eleştirmiştin. Ne zaman sen de Fatihçi oldun” diyenleri duyar gibi oluyorum. Evet, zaman zaman eleştirdim. Hatta bir zamanlar be- ni mahkemeye bile vermeye kalkmıştı. Sonra vaz- geçti. Ama ben onun antrenörlüğünü değil, bu iş için aldığı astronomik paraları eleştirdim. Hem de görevi başındayken. Bir gün olsun “Ülkede bu kadar geçim zorluğu varken, bu parayı almak, ba- na üzüntü veriyor” diyebilseydi keşke. Oysa ter- sine, bu parayı kendine hak buldu. “Mademki fut- bolcular böyle para alıyor. Ben de bu astronomik rakamı almakta haklıyım” mantığı ile hareket et- ti. Görevi süresince, antrenörlüğünü ne göklere çıkardım, ne de yerin dibine soktum. Avrupa ku- paları maçlarında çıkardığı takımı da hiç eleştir- medim. Çünkü; futbolculara bizden daha yakın olduğu için daha doğru karar verir düşüncesini hep taşıdım. Dışarıdan yapılan öneriler uzaktan kaval çalmaya benzer. Ülkemizde, Fatih Terim ka- dar futbol adamı olan başka kişilerin de varlığı- na inanırım. Şenol Güneş, Ersun Yanal, Ertuğrul Sağlam, Yılmaz Vural, Mesut Bakkal, Aykut Kocaman vb... Bunlar, ilk aklıma gelen isimler. Belki dahası da var. Ama Fatih, koşulları kendi he- sabına kullanmakta bu saydığım insanlardan da- ha yetenekli. Fatih Terim gidince şimdi ‘Yabancı mı, yerli mi?’ tartışmaları başladı. Tarih yine tekerrür ediyor. Ya- bancıları da gördük. Onlardan hiçbiri futbol adı- na bizimkilerden daha başarılı olamadılar. Çok sevdiğim Şenes Erzik hafta ortasında yap- tığı bir açıklamada; uzun vadede plan ve prog- ramdan bahsetti. Soyut kavramlar bunlar. Ama her zaman dilde pelesenk olur. Bir ülkenin yö- netimi eğer planlı programlı hareket edemiyorsa, hatta ‘Plan mı, pilav mı?’ diye parlamentoda es- pri yapılıyorsa.. varın gerisini siz düşünün artık. Şenes Erzik haklı. Ama Avrupa’daki düzen için- de değiliz ki... Biz içinde yaşadığımız alaturka dü- zeni restore edip, bir solüsyon yapmak zorun- dayız. Şimdilik tarlalarımız böyle ürün veriyor. Fatih, Ermenistan-Türkiye dostluk maçından sonra kamuoyu önünde istifasını verdi. Çok he- yecanlı görünüyordu. Suratı adeta kış akşamına dönmüş, çizgileri gerilmiş, kelime bulmakta ve on- ları birbirine bağlamakta zorluk çekiyordu. Üzül- memek elde değil. Ama ne yapacaksınız elden bir şey gelmiyor. Hem para hem ayva, ikisi bir- den olmuyor. Ya bu düzenin kurallarına uyacaksın; ya da böyle işlerle uğraşmayacaksın. Bu satırların yazarı da bir zamanlar iki amatör takımı ve Fe- nerbahçe’yi şampiyon yapmış ama bir hafta son- ra istifasını vermiş bir insan. Bu ıstakoz sepeti için- de devam ederseniz zaman zaman onurunuzdan, hattâ sağlığınızdan bile olabilirsiniz. Plan mı, Pilav mı?.. Fenerbahçe yönetimi, kaybedilen üç puandan Alman teknik direktörü sorumlu tuttu Yenilginin faturası Daum’a NİHAT KAHVECİ: Wolfsburg’dan puan alacağõz G.Antep’e 2-1 yeni- lerek Turkcell Süper Lig’deki namağlup unvanõnõ yitiren F.Bah- çe’de teknik direktör Christoph Daum, yaptõğõ konuşmada, maçlarda zaman zaman mağlubiyetlerin veya beraberliklerin olabile- ceğini belirterek “Son gülen iyi güler” dedi. G.Antep maçõ sonrasõ, kaleci Volkan, hem baraj kuran arkadaşlarõna hem de son da- kikalarda savunma yapmayan Bekir başta olmak üzere bazõ futbol- culara çõkõştõ. ‘SON GÜLEN İYİ GÜLER’ Fatih Terim’in basın toplantısında teknik kadro da salonda hazır bulundu. Turkcell Süper Lig’de G.Antepspor yenilgisiyle bu sezonki ilk mağlubiyetini alan F.Bahçe, son üç sezonda Alex’in forma giymediği maçlarõn yarõsõnda puan kaybetti. Sarõ - Lacivertli ekip, Brezilyalõ futbolcunun yer almadõğõ 16 lig maçõnõn 8’inde kazanõrken, bu süre içinde 6 mağlubiyet, 2 beraberlik aldõ. ALEX’SİZ OLMUYOR Almanya’daki vatandaşlarımız, Beşik- taş kafilesini davul zurna ile karşıladı. Spor Servisi - Turkcell Süper Lig’in 9. haftasõnda oynanan Antalyaspor-Diyarbakõrspor maçõnda Necati’nin golünden sonra Veysel’in yaptõğõ hareket futbolseverler tarafõndan büyük tepki topladõ. Antalyaspor Başkanõ Hasan Akıncıoğlu hareketin tamamen tesadüfü olduğunu belirtirken, “Veysel çok düzgün, dürüst, terbiyeli ve prensip sahibi bir arkadaş. Tesadüfü bir harekettir, bilinçli yapılmamıştır” dedi. Veysel’e büyük tepki Trabzon’un hakem öfkesi HAYRİ GÜNER TRABZON - Trabzonspor, hafta sonu G.Saray maçõnda görev yapan hakem Mustafa Kemal Abitoğlu’nu, Türkiye Futbol Federasyonu ve Merkez Hakem Komitesi’ne şikâyet ettiğini duyurdu. Bordo - Mavili kulübün resmi internet sitesinde Abitoğlu’nun G.Saray maçõnda sergilediği kötü yönetimle 4-3’lük mağlubiyette önemli pay sahibi olduğu belirtildi. TFF ile MHK’ye yapõlan yazõlõ başvurudan bir alõntõ yapõlan açõklamada, hakem Abitoğlu’nun, Trabzonspor’un bundan sonra yapacağõ maçlarda görevlendirilecek olmasõnõn, futbolcu ve taraftarlarõ olumsuz yönde etkileyeceği öne sürüldü.