Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
isteyen DTP ve milletvekilleri, söylemleriyle ey-
lemleri birbirine aykırı bir durum sergiliyorlar.
Anayasanın bağlayıcı hükümlerine karşın se-
çimlerden önce işledikleri iddia edilen suçla ilgili
ifade vermeye gitmek istemiyorlar.
DTP; milletvekillerinin zorla ifade vermeye gö-
türülmelerine karşı TBMM’nin önlem almasını is-
tiyor.
Bu sırada “tek bir milletvekilinin zorla götürü-
lemeyeceği” ilan ediliyor.
İlan eden kim: Mehmet Ali Şahin!
Kimdir Mehmet Ali Şahin: Yasaları yapan,
anayasaya aykırı olup olmadığını denetleyen, yar-
gı işlemi anayasaya aykırı olmadığı halde, uy-
gulamaya girmesine engel olacağını savunan, ilan
eden TBMM Başkanı!
DTP’lilerin anayasaya ve yasalara direnişi ga-
ripsenecek tek bir olay değil.
Günübirlik gerçekle yaşanan olaylar arasındaki
tutarsızlığı, ters duruşu sergileyen bir değil bir-
çok olay izleniyor...
Gazetelerin, TV’lerin ilk sırada verdiği haber-
lerin bir diğeri Hülya Avşar’la ilgili.
Bir röportajında demokratik açılım konusunda
söylediklerinden dolayı savcıya ifade vermesi...
adliyeye girerken çıkarken söyledikleri medyada
büyük ölçüde yer aldı.
Hülya Avşar, savcılıktan çıktıktan sonra; “Türk
tarafımla son derece şaşkınım ama Kürt tarafımla
gururluyum” diyor.
Hımm! Bu söylemin üzerinde durmak gereki-
yor ve itiraf etmeli ki, yaşamöyküsünü bir cüm-
le içinde mükemmel özetlemiş Hülya Avşar.
Herhalde “Kürt tarafı” futbolcu Tanju’dan Sa-
dettin Saran’a kadar uzanan zengin mazisiyle gu-
rur duyuyor ama “Türk tarafı”; yıllardır bu denli
ortaya çıkarmadığı Kürt tarafını hayretle izliyor ol-
malı!
Bir kez daha yineleyelim: RTE dünyasında ol-
mazlar olur!
Nitekim oluyor da...
Akılcılığı ön plana alan cumhuriyetin son Dış-
işleri Bakanı Ahmet Davutoğlu New York’ta gör-
düğü bir düşten sonra Suriye-Irak arasındaki an-
laşmazlıkları çözümlemeye soyunduğunu söy-
leyiverdi.
Düşünde Iraklı Zebari ile Suriyeli Velid Mual-
lime’nin kızları varmış. İki bakana ‘Benim de kız-
larım var; verin kızlarınızı bana, ben hepsini arkadaş
yapayım. Böylece sizin de sorunlarınız çözülsün’
demiş.
Bakan Davutoğlu, iki ülke bakanına anlattığı dü-
şün ne ölçüde etkili olduğunu söylemiyor.
Kimi kitaplarda savaş açıp açmamak için isti-
hareye yatan; sabah, gördüğü düşe göre karar
veren padişah öyküleri okur... Osmanlı’nın geri
kalmışlığına örnek öyküler der, geçerdik.
Lakin bu yüzyılda, üstelik çağdaşlığa soyunan
bir ülkenin dışişleri bakanının, diplomatik kariyerini
düşlere bağlayacağını aklımızın ucundan geçir-
memiştik.
Bu da oldu!
Osmanlı deyince akla neden Çankaya’daki
AKP’li geliyor?
Geçen gün Çankaya’dakinin geçmiş yıllarda-
ki bir konuşmasını aktarırken laik rejime karşı duy-
duğu tepkiye de değinmiştik.
Ancak dostlar uyardı. Can alıcı sözleri atlamı-
şız.
Çankaya’daki AKP’li, “İslama bakış, Türk mil-
letinin dinine bakış açısının değişmesi gerektiği-
ne” değindikten sonra; bakın ne diyor:
“...Bu açıdan bu ikinci cumhuriyet, yeni Os-
manlılık kavramlarının ve bu tartışmaların ortaya
gelmesini ben çok sağlıklı olarak görüyorum
ve... geleceğe çok ümitle bakıyorum...”
İkinci cumhuriyetçilere destek veren ve... ye-
ni Osmanlıların ortaya gelmesini sağlıklı bulan
AKP’li; şimdi Çankaya’da laik devletin cumhur-
başkanı görevini yapıyor.
İstanbul PB 26
Edirne PB 28
Kocaeli PB 29
Çanakkale PB 25
İzmir PB 27
Manisa PB 29
Aydın PB 30
Denizli PB 29
Zonguldak B 24
Sinop B 24
Samsun B 30
Trabzon B 26
Giresun B 26
Ankara B 27
Eskişehir B 27
Konya B 26
Sıvas B 24
Antalya PB 29
Adana B 32
Mersin B 30
Diyarbakır B 29
Şanlıurfa B 31
Mardin B 27
Siirt B 28
Hakkâri B 20
Van B 20
Kars B 18
Oslo B 10
Helsinki B 10
Stockholm PB 16
Londra PB 16
Amsterdam B 14
Brüksel B 15
Paris B 18
Bonn B 20
Münih Y 18
Berlin Y 13
Budapeşte PB 19
Madrid PB 28
Viyana PB 17
Belgrad Y 23
Sofya Y 25
Roma Y 23
Atina B 26
Zürih Y 17
Moskova Y 10
Aşkabat A 24
Astana B 20
Taşkent B 29
Bakû B 23
Bişkek B 26
Tiflis B 22
Kahire B 29
Şam A 31
Ülkemiz genelinde
yağış beklenmiyor.
Zamanla batı bölge-
lerimiz parçalı ve çok
bulutlu, diğer yerler
parçalı ve az bulutlu
geçecek. Hava sı-
caklığı ülke genelin-
de 2 ila 4 derece ar-
tacak.
SAYFA CUMHURİYET 2 EKİM 2009 CUMA
8 HABERLER
Cizre’de bir
asker şehit
DİYARBAKIR (Cumhuriyet
Bürosu) - Şõrnak’õn Cizre ilçe-
sinde önceki gün nasõl geliştiği
bilinmeyen bir olayda, 1 uzman
çavuş şehit oldu 1 asker de ağõr
yaralandõ. Hakkâri’nin Yükseko-
va ilçe merkezinde ise önceki
gece geç saatlerde askeri aracõn
geçişi sõrasõnda bomba patlatõldõ.
Olayda can kaybõ yaşanmadõ.
Şõrnak’õn Cizre ilçesine bağlõ
Düzova köyündeki jandarma ka-
rakolunda önceki gün saat 11.30
sõralarõnda nedeni ve nasõl geliş-
tiği belirlenemeyen olay sonu-
cunda, karakolda görevli bir uz-
man çavuş ile bir asker yaralan-
dõ. Vücutlarõna isabet eden kur-
şunla ağõr yaralanan iki asker,
Cizre Devlet Hastanesi’ne kaldõ-
rõldõ. Yaralõ uzman çavuş hasta-
nede yapõlan tüm müdahalelere
karşõn yaşamõnõ yitirdi. Durumu
ağõr olan asker ise Şõrnak Askeri
Hastanesi’ne kaldõrõldõ. Hakkâ-
ri’nin Yüksekova ilçesinde ise
Dağlõca yolu üzerinde askeri
konvoyun geçişi sõrasõnda patla-
ma meydana geldi. Olayda ölen
ya da yaralanan olmadõ.
SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Savcılıkolaya
elkoydu
DİYARBAKIR (Cumhuriyet
Bürosu) - Diyarbakõr’õn Lice il-
çesine bağlõ Şenlik köyü Paşaçi-
ya mezrasõnda 28 Eylül’de hay-
vanlarõnõ otlatõrken askeri birlik-
ten atõlan bir patlayõcõyla öldüğü
belirtilen 12 yaşõndaki Ceylan
Önkol olayõna Diyarbakõr Cum-
huriyet Başsavcõlõğõ el koydu. İn-
san Haklarõ Derneği (İHD) Di-
yarbakõr Şubesi, olayõn takipçisi
olacağõnõ belirtti. Diyarbakõr
Cumhuriyet Başsavcõsõ Durdu
Kavak konuyla ilgili yaptõğõ ya-
zõlõ açõklamada Ceylan’õn otopsi-
sinin karakolda yapõlmasõyla il-
gili olarak bölgenin “teröre mü-
zahir bölge” olmasõnõ gösterdi.
Kavak, Ceylan’õn otopsisinin
savcõ tarafõndan doktor nezare-
tinde olay yerine en yakõn kurum
olan Abalõ Jandarma Karakol
Komutanlõğõ’nda yapõldõğõnõ be-
lirterek, olaydan iki gün sonra
bölgede patlayõcõ uzmanlarõnõn
keşif yaptõğõnõ kaydetti.
Olay yerine zamanõnda gitme-
mekle eleştirilen Lice Cumhuri-
yet Savcõsõ Mustafa Kamil Ço-
lak ve doktor Deniz Akelma ta-
rafõndan hazõrlanan adli muayene
tutanağõnda ise “Olay yerinin
teröre müzahir bölge olduğu”
ve olay yerine gidilmesinin risk
oluşturduğu için “cesedin Abalı
Jandarma Karakolu’na getiril-
mesi talimatı verildiği” ifade
edildi. İHD, MAZLUM-DER,
Diyarbakõr Barosu ve Diyarba-
kõr Tabip Odasõ üyelerinden olu-
şan heyet, Şenlik köyünde ince-
lemelerde bulundu.
CEYLAN ÖNKOL’UN ÖLÜMÜ
Cemaat bağlantõlõ bir dershanenin sorularõnõ dağõttõğõ iddia edilen sõnav yeniden yapõlacak
ÖSYM’den polis sınavına iptalANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Öğrenci Seçme ve Yerleştirme
Merkezi (ÖSYM) tarafõndan 13 Ey-
lül 2009’da yapõlan ve Gülen ce-
maatine yakõnlõğõyla bilinen ders-
hane tarafõndan sorularõn 3 gün ön-
cesinden adaylara dağõtõldõğõ belirti-
len Polis Akademisi Meslek Yük-
sekokullarõ Öğrenci Adaylõğõ Sõnavõ
iptal edildi. Sõnav, 1 Kasõm 2009 ta-
rihinde yeniden yapõlacak.
ÖSYM Başkanlõğõ’ndan yapõlan
yazõlõ açõklamada, 13 Eylül 2009’da
09.30-11.30 saatleri arasõnda yapõlan
sõnav sõrasõnda saat 10.59’da
ÖSYM’ye “... Sınav sorularının ele
geçirildiği ve KPSS deneme sına-
vı adı altında bazı dershaneler ta-
rafından özel olarak seçilen öğ-
rencilere iletildiği...” iddiasõnõn ile-
tildiği belirtildi. Açõklamada, söz ko-
nusu KPSS deneme sõnavõ sorularõ-
nõn da ÖSYM’ye saat 12.59’da
elektronik posta ile ulaştõrõldõğõ kay-
dedildi. Yapõlan incelemeler sonu-
cunda KPSS Deneme Sõnavõ’nda yer
alan 103 sorudan 88’inin sõnavda so-
rulan 120 sorudan 88’i ile büyük
benzerlik gösterdiğinin saptandõğõ
ifade edilen açõklamada, KPSS de-
neme sõnavõ sorularõnõ hazõrlayan ki-
şilerin, sorularõ sõnav gününden ön-
ce veya sõnav sabahõ ele geçirdikle-
ri kanaatine varõldõğõ belirtildi. Açõk-
lamada şöyle denildi:
Yeni sınav 1 Kasım’da
“Polis Meslek Yüksekokulu so-
rularının sınavdan önce ya da sınav
başladıktan hemen sonra dışarıya
sızması ile sınav geçerliliğinin ze-
delendiği görüşü oluşmuş ve ge-
rekli soruşturmalar yapılarak ola-
yın aydınlatılması için gerekli du-
yurular yapılmıştır. ÖSYM tara-
fından 13 Eylül 2009 günü yapılan
Polis Meslek Yüksekokulu Sına-
vı’nın iptal edilmesine ve 1 Kasım
2009 günü 9.30-11.30 saatleri ara-
sında yeniden yapılmasına karar
verilmiştir. Sınava Giriş ve Kim-
lik Belgeleri 15 Ekim 2009 tari-
hinden itibaren adayların adres-
lerine postalanacaktır.”
İki grubun yaşadõklarõnõn ‘sonuçlarõ açõsõndan benzerlikler taşõyabileceği’ imasõnda bulundu
Koru’dan Uzan-Doğan benzetmesi
İstanbul Haber Servisi - AKP ik-
tidarõna yakõnlõğõ ile bilinen Yeni Şa-
fak gazetesinde Taha Kıvanç takma
adõyla yazan Fehmi Koru, önceki
gün yayõmlanan “Uzakta tam tam
sesleri” başlõklõ yazõsõnda Cem
Uzan’õn yurtdõşõna kaçmasõna neden
olan şirketlerine el konulmasõ süre-
ciyle, Doğan grubunun vergi borcu
nedeniyle sõkõntõlõ günler yaşamasõ-
nõn, “sonuçları açısından benzer-
likler taşıyabileceği” imasõnda bu-
lundu.
Koru, önceki günkü yazõsõnda
Uzanlarõn Kepez ve Çukurova his-
selerine el konulmasõnõ, dönemin
gazete yöneticilerinin “yargıdan
döner” şeklinde değerlendirdiğine
dikkat çekti. Şirketlere el konulma-
sõnõ “devlet operasyonu” olarak
değerlendirdiğini yazan Koru, köşe-
sinde şöyle yazdõ:
“Gezisini izlediğimiz Başbakan
Tayyip Erdoğan’ın böyle bir geliş-
meden haberi bile yoktu; ilk bizden
duydu. Etraftakilere, ‘Bu bir dev-
let operasyonu’ demiştim o akşam,
ardından tezimi yazdım da. Cem
Uzan’a, yakınındakiler, ‘Merak et-
me patron, yanlõşlõk yargõdan döner;
asker de müsaade etmez zaten’ de-
mişlerdi. Bıçak kemiğe dayandı-
ğında, Cem Uzan’ın ‘Hani asker
müdahale edecekti?’ çağrısına, ken-
disine sürekli ‘Merak etme’ diyen-
lerin şu cevabı verdiği söylenir:
‘Takvimler uyuşmadõ’ Dün gazete-
ler, ‘Babasõ ve kardeşinden sonra
Cem Uzan da Türkiye’den kaçtõ’
haberini veriyordu. Eh, ‘devlet
operasyonu’ denen işte böyle bir şey.
Bizim devlet birilerinin güçlenip
palazlanmasına uzun bir süre yol
verir, ufak tefek hatalarına göz yu-
mar. Hata yapmayanlar palazlanıp
gürbüzleşemez zaten. Ancak, bü-
yüklük sistemi ‘tehdit’ eder ve güç
kullananlar ‘harcanabilir’ hale ge-
lirse, ipi çekmekte tereddüt etmez
aynı devlet. Yukarıdaki cümleyi ya-
zarken bir yandan da parmakla-
rımla bildiğim örnekleri sayıyorum.
Örnek çok. Bizde tarih bu yüzden
sürekli tekerrür ediyor.”
Koru, dünkü köşesini de Doğan’õn
“itirazına” ayõrdõ. Yazõda şöyle de-
nildi: İtirazlarını üç madde altın-
da sıralamış Aydın Bey; ben de tek
bir sözcüğüne bile dokunmadan o
maddeleri sizlere iletmek istiyo-
rum:
1. Uzan ailesinin başına gelenler,
sahibi bulundukları bankaların, o
günkü tabiriyle ‘hortumlanmasõn-
dan’ kaynaklanmıştır. Yani ban-
kanın sahipleri, vatandaştan top-
ladığı paranın üzerine oturmuş, ta-
biri caizse vatandaşı dolandırmış-
tır. O günlerde ben de Dışbank’ın
sahibiydim. Benim bankam, halk-
tan topladığı paraların üzerine mi
yattı, Dışbank’ta parası batmış
tek vatandaş, tek şirket var mı?
2. Uzanlar devletin bütün ku-
rumlarını hiçe saydılar. Mesela
Rekabet Kurulu elemanları o dö-
nemde bizim binalarımıza gelip bü-
tün odalarımızda araştırmalarını
yaparken, aynı yetkililer, Uzanla-
rın binalarının kapılarından içeri
sokulmadılar, hatta güvenlik gö-
revlilerince kovuldular.
3. Uzanlar ellerindeki yayın
organlarını toplumun her kesi-
mine, siyasetçilere, işadamları-
na, sivil toplum kuruluşlarına
karşı insafsızca kullandılar, te-
rör estirdiler ve buna rağmen
hiçbir mali denetim baskısı ile
karşılaşmadılar. Oysa bizde ise
hiçbir iktisadi faaliyet olmadan
sadece şirketlerimizin kendi ara-
larındaki bölünmeden (tama-
men kanuna uygun) kaynakla-
nan bir iş iken sonucu insafsız
bir rapor yazılmıştır.”
Danõştay ve Cumhuriyet gazetesi saldõrõlarõna yönelik hazõrlanan dosya ele alõndõ
Ergenekon’da Arslan gösterili duruşma
HATİCE TUNCER
Birinci Ergenekon davasõnda, birleştirilen Da-
nõştay’a silahlõ baskõn ve Cumhuriyet gazetesine
bombalõ saldõrõya ilişkin dosyanõn işlemlerine ge-
çildi.
Silivri Cezaevi Yerleşkesi’ndeki davanõn 112.
duruşmasõnda Mahkeme Heyeti Başkanõ Köksal
Şengün, gazetemiz imtiyaz sahibi ve başyazarõ İl-
han Selçuk hakkõnda Amerikan Hastanesi tara-
fõndan gönderilen raporu okudu. Başkan Şengün,
Danõştay’a saldõrõ dosyasõ sanõğõ Alparslan Ars-
lan ile ilgili Bakõrköy Ruh ve Sinir Hastalõklarõ
Hastanesi Psikiyatri Servisi tarafõndan düzenle-
nen rapordan da bazõ bölümler okudu. Duruşmanõn
öğleden sonraki bölümünde Arslan sanõk kür-
süsüne getirildi. “Durumum iyi değil, konu-
şacak durumda değilim” diyen Arslan’a Başkan
Şengün “Suçlandığın konularda konuşacak mı-
sın” diye sordu. Arslan, “Tayyip Erdoğan gelsin,
Genelkurmay Başkanı gelsin. Devlet iradesi-
ni organize edenler gelsin, HSYK’dekiler gel-
sin” diye bağõrdõ. Arslan, Başkan Şengün suçla-
malarõ anõmsattõkça “İdam hakkı istiyorum. Ka-
famıza sıksınlar. Şu hale bakın: Rusya gelsin,
Putin gelsin, nükleer bomba atsın” diye bağõ-
rõşlarõna şöyle devam etti:“Tayyip denen mah-
luk binsin helikoptere gelsin, Meclis’ten af çı-
karsın bitsin” dedi. Arslan yerine oturtulurken
“İlker Başbuğ da gelsin” diye bağõrdõ.
Selçuk’un mazereti kabul edildi
Mahkeme heyeti 4 saat süren aranõn ardõndan ka-
rarlarõnõ açõkladõ. Gazetemiz imtiyaz sahibi ve baş-
yazarõ İlhan Selçuk’un hastane raporuna göre
mazeretini kabul eden heyet, Selçuk’un savun-
masõnõn daha sonraki oturumlarda alõnmasõnõ ka-
rarlaştõrdõ. Mahkeme heyeti, 2. Ergenekon dava-
sõnda verdiği ara kararõnda olduğu gibi bu dava-
da da askeri darbe girişimlerinin Genelkurmay Baş-
kanlõğõ, MİT Müsteşarlõğõ ve Emniyet Genel Mü-
dürlüğü’ne yazõ yazõlarak sorulmasõna hükmetti.
Haber Merkezi - Sosyal Si-
gortalar ve Genel Sağlõk Sigor-
tasõ Yasasõ (SSGSS) yürürlüğe
girişinin 1’inci yõlõnda, yurt ge-
nelinde çeşitli sağlõk örgütlerin-
ce protesto edildi. İstanbul Ta-
bip Odasõ, Sağlõk ve Sosyal Hiz-
met Emekçileri (SES) Anadolu
Şubesi ve Sağlõk-İş Sendika-
sõ’nõn, düzenlediği protesto gös-
terisine oldukça kalabalõk bir
grup hasta yakõnõ da destek ver-
di. Hasta yakõnlarõ aldõklarõ hiz-
metin her geçen gün kötüye git-
tiğini vurguladõlar. Meslek oda
ve sendikalarõ 18 Ekim’de de
Kadõköy’de “Beyaz Miting”
eylemi düzenleyecek. İskende-
run Devlet Hastanesi A Blok av-
lusunda düzenlenen eylemde de
SSGSS ve IMF protesto edildi.
ÖZELDEN
SGK’YE
FESİH
UYARISI
Bursa’da sõnava giren iki aday, sorularõn çalõndõğõ iddiasõyla suç duyurusunda bulunmuştu.
Sõnava İstanbul’da giren bir aday da FEM Dershaneleri Pendik Şubesi’nin öğrencilere deneme
sõnavõ adõ altõnda sõnavda çõkan sorularõ 3 gün önce çözdürdüğünü iddia etmişti.
Adana’da 5 Ocak Meydanı’nda toplanan emekçiler SGK Adana İl Müdürlüğü önüne dek yürüdü.
Fotoğraf:YUSUFBAŞTUĞ
Sağlık
emekçileri
alanlarda
SSGSS’nin birinci yılı
DURUMUNDA DEĞİŞME YOK
İlhan Selçuk’un
tedavisi sürüyor
İstanbul Haber Servisi -
Gazetemiz İmtiyaz Sa-
hibi ve Başyazarõ İlhan
Selçuk’un Vehbi Koç
Vakfõ (VKV) Amerikan
Hastanesi’ndeki tedavisi
sürüyor, enfeksiyon ris-
kine karşõ ziyaret yasağõ
devam ediyor. İlhan
Selçuk’un bilincinin
açõk olduğu belirtildi.
Amerikan Hastanesi tarafõndan hazõrlanan
raporda, Selçuk’un tedavi altõnda olduğu,
yürüyemediği, günlük işlerini hemşire yar-
dõmõyla yapabildiği ve sol kolunun tutmadõ-
ğõ belirtildi. Ziyaret için Amerikan Hastane-
si’ne gelenler ise İlhan Selçuk için hastane-
de açõlan deftere duygu ve düşüncelerini ya-
zõyor. İlhan Selçuk, konuşma bozukluğu ve
vücudunun solunda kuvvetsizlik şikâyetle-
riyle 14 Ağustos Cuma gecesi Amerikan
Hastanesi’ne kaldõrõlmõştõ.
Koru’nun yazısına tepki göste-
ren Aydın Doğan Yeni Şafak
gazetesine mektup göndererek,
Doğan grubunun yaşadıkları-
nın Uzan grubuyla hiçbir ben-
zerlik taşımadığını belirtti.
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) -
EGE Özel Sağlõk Kuruluşlarõ Derneği
(ESKD) Yönetim Kurulu Başkanõ Dr. Ru-
şen Aydın, 1 Ekim 2009’dan itibaren özel
sağlõk kuruluşlarõndan alõnan katkõ payõnõn
15 TL’ye çõkarõlmasõna tepki amacõyla
Sosyal Güvenlik Kurumu’yla (SGK) olan
sözleşmeleri feshetmeyi düşündüklerini
bildirdi. Aydõn, “Hükümet uyanık tüccar
gibi, hasta yurttaş üzerinden daha faz-
la kazanmanın hesabını yapıyor” dedi.
Aydõn şöyle konuştu: “Sağlık kuruluşla-
rı önüne pankartlar asacak, hastaneler-
de el ilanları dağıtacağız. Eylemlere kar-
şın geri adım atılmazsa SGK’yle sözleş-
meleri de iptal edebiliriz.”