19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 31 OCAK 2009 CUMARTESİ 6 HABERLER CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU CHP’nin İşi Güç... Son yıllarda CHP belki de tarihinde hiçbir za- man olmadığı kadar gündemde. Her yandan ve yönden çekiştirilip duruyor. Günümüzdeki Genel Başkanı Baykal’a yönel- tilen eleştiri okları da -son zamanlarda azalmış gi- bi görünse de- hadsiz hesapsız. Bu partinin tarihindeki hiçbir genel başkan bu kadar çok eleştirinin hedefi olmamıştır. Fakat CHP’ye ilişkin olarak konu sadece eleş- tiri de değil. CHP’den beklentiler, bu partiye bağlanan umutlar da aynı yoğunlukta. CHP öncelikle sosyal-demokrat ya da öyle ol- ması gereken bir parti. Programı, eksik de bulunsa, sonuç olarak bu doğrultuda. Siyasal yelpazedeki konumu da, beğenelim be- ğenmeyelim, bu çizgide. CHP’den sosyal demokrat parti olmaz diyen- ler bile bir başka seçenek göstermeyi ya da ya- ratmayı başaramıyor. Öte yandan, bu partinin, bulunduğu konumun hakkını yeterince verdiğini söylemek de mümkün değil. CHP’nin işi güç derken düşündüğüm tam ola- rak bu: Sosyal demokrasi alanının tek etkin gücü, ama bu konumuna ilişkin işlevini yerine getirmede kim- seyi mutlu edemiyor… Olası nedenlerini irdelemeye çalışalım… Batıdaki ve belki birçok başka ülkedeki örnek- lerinden farklı olarak CHP’nin işlevi sadece top- lumsal-sınıfsal vb. sorunlarla sınırlı değil. Bu parti, ülkenin (Türkiye Cumhuriyeti’nin) te- mellerini oluşturan değerleri de savunmak zorunda ve bunu başarıyla gerçekleştirdiğinden kimsenin kuşkusu olamaz. Zaten Cumhuriyet Halk Partisi’ne gericilerin, sah- te demokrat-liberallerin, sözüm ona enternasyo- nalci -sol görünümlü oportünistlerin düşmanlığı da büyük ölçüde buradan kaynaklanıyor. CHP’nin, laikliği, aydınlanmanın evrensel de- ğerlerini, Cumhuriyet devriminin ilkelerini savun- ması bu gibi kimseleri ve çevreleri çileden çıka- rıyor. “Çarşaf” olayına yöneltilen eleştirilerin bir bö- lümünün altında bile, kaypakça, bu amansız CHP düşmanlığı olduğundan kuşku duymuyorum. Dün bu partiyi laikliği savunuyor diye suçla- yanların onu şimdi çarşafa hoşgörü gösteriyor id- diası ile suçlamalarının başka ne gibi bir anlamı olabilir? CHP, evet, Cumhuriyetin değerlerini ödün- süzce savunan partidir. Fakat bu konuya yöneltmek zorunda olduğu enerji, Batı’daki ve belki başka ülkelerdeki ben- zerlerinden farklı olarak, onu sosyal demokrat gö- revleri için mücadele etmekte ister istemez eksikli bırakıyor. Batı solunun bunu anlaması kolay değil. Bu ne- denle de bu çevreler CHP’yi, ucuzundan, ulusalcı olmakla suçlayabiliyorlar... Tabii, içerideki akıl ho- calarının da kışkırtması ve desteği ile. CHP yine Batı’daki benzerlerinin birçoğundan farklı olarak etnik sorunların ağırlığı altında da is- ter istemez zaman, enerji ve yandaş yitiriyor. Olaylara sadece toplumsal sınıflar açısından bakmak lüksüne sahip değil. Güneydoğu Anadolu’da hızla güç yitirmiş ol- masını sadece CHP’nin kabahati olarak gör- mek, CHP’ye yöneltilmiş eleştirilerin pek çoğun- da olduğu gibi bu konuya da at gözlüğü ile ya da kasıtlı bakmaktır. Bazı başka güçlükleri şimdi sadece başlıklarıyla sıralayalım: Emperyalizmin her yönden baskısı altındaki bir ülkede sosyal demokrat parti olmak… Daha solunda kayda değer yaygınlıkta bir sol örgütlenmenin bulunmayışı… Böylece radikal solun misyonlarını da ondan beklemek… İşçi sınıfının dağınıklık, güçsüzlük ve deneyim- sizliği… Eğitimsiz, örgütsüz, kaderci bir esnaf toplumu… Daha da beter durumda bir köylülük… Niteliksiz, kimliksiz, lümpen varoşlar… Hepsinin üstüne tuz biber eken aydın omur- gasızlığı.. vb… Bu sorunların her biri sosyal demokrat bir par- tinin üstesinden gelmek zorunda olduğu engel- lerdir… Önümüzdeki seçime bu koşullarda hazırlanan CHP ve bulunduğumuz süreçlerdeki etkili mu- halefeti ile özellikle seçkinleşen genel başkanı eleş- tirilirken, burada belki ancak bir bölümü özetle- nilmeye çalışılan özgül sorunları da göz önünde bulundurmak; bu eleştirilerde yapıcı, dürüst, ilkeli, vicdanlı olmak gerekiyor… Çünkü CHP’nin işi gerçekten güç… Türkiye’nin işi ne kadar güçse... [email protected] Faks: (0212) 343 72 64 ‘Üçüncüdünyaülkesideğiliz’ İsrail Büyükelçisi Gaby Levy Erdoğan ve Peres arasõnda yaşananlarla ilgili olarak ‘sakinleşme’ çağrõsõ yaptõ İsrail ipleri germek istemiyor İstanbul Haber Servisi – Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan, Dünya Ekonomik Forumu’nda dü- zenlenen panelde toplantõyõ terk etmesini eleştirenlere tepki göste- rerek, “Türkiye, üçüncü dünya ül- kesi değil. Biz kabile reisi değiliz” dedi. Başbakan Erdoğan, “Şişhane- Taksim’’ ile “4. Levent-Atatürk Oto Sanayi Sitesi” metro hatlarõnõn açõlõşõ nedeniyle Şişhane’de dü- zenlenen törende konuştu. Da- vos’taki Dünya Ekonomik Foru- mu’nda İsrail Cumhurbaşkanõ Şi- mon Peres’le arasõnda yaşanan gerginliğe ilişkin açõklama yapan Er- doğan, toplantõyõ terketmesini “dip- lomatik teamüllere aykırı” bu- lanlarõ eleştirdi. Toplantõda Türki- ye Cumhuriyeti Başbakanõ olarak bulunduğunu vurgulayan Erdoğan, “Biz bir kabile reisi değiliz. Tür- kiye’nin saygınlığını, itibarını dü- şünmek yalnızca iktidarın değil, muhalefetin de görevidir. Dışarı- dakilerde, içeridekilerde Türki- ye’nin gücünü, ağırlığını iyi an- lamalı, buna göre davranmalıdır. Bakıyorum bazı kesimlerde bir panik havası var. Türkiye ne ya- par diye bir kaygı var. Türkiye ne yapar değil. Türkiye ne der, Tür- kiye’siz başkaları ne yapar diye düşünülmesi lazım. Ülkesine gü- venmeyen, eğilen, bükülen bir anlayış bizim karakterimiz değil. Bizim dışişleri anlayışımız baş- kalarının ne diyeceği üzerine ku- rulu değil. Gündemi belirlemek üzerine kurulu değil. Bizim dış- işleri anlayışımız. Proaktif şekil- de, olayları yönlendirme üzerine kurulu. Gündemi belirleyen bir ülke olma üzerine kurulu. Bazı monşerler bizi anlamakta zorla- nabilir” dedi. Erdoğan, Gazze’de üç hafta boyunca yaşananlarõ, tüm dünyanõn canlõ yayõnlarda izlediği- ni de anõmsatarak, Türkiye’nin sa- dece bölgesinde değil tüm dünyada barõşõ sağlama adõna hareket ettiği- ni belirtti. Türkiye’yi farklõ “kate- gorilere sokarak” eleştirenlere de tepki gösteren Erdoğan, “Kimsenin, Türkiye Cumhuriyeti’nin Baş- bakanı’na saygısızlık yapmasına fırsat vermeyeceğiz. Bundan ön- ce bu tür alışkanlıkları olanlar ol- muş olabilir. Ama şimdi yeni bir dönem başlamıştır. Türkiye ül- kelerden bir ülke, sıradan bir ül- ke değildir. Türkiye’nin büyük- lüğünü, önemini, gerekliliğini iyi algılamak isteyenler, eğer dönüp tarihe bakarlarsa bunu görürler. Son 6 yıldır bölgede oynadığımız role bakarlarsa bunu görürler” diye konuştu. Hedef yine medya Başbakan Erdoğan, konuşmasõn- da yine medyaya yüklendi. Medyayõ “yalan haber yapmakla” suçlayan eleştiren Erdoğan, şöyle konuştu: “Türk medyasına sesleniyo- rum. Yalan yanlış haber yapan- lara sesleniyorum. Bu vahşetin avukutlarına sesleniyorum. Her olayı semitizm karşıtlığı olarak göstererek eleştirmek yanlıştır. Biz antisemitizme karşıyız. Ama İsrail’e yönelik her eleştiriyi se- mitizm karşıtlığı olarak gösteril- mesini de doğru bulmuyoruz.” Terorizmin tanımlanması toplantısı İstanbul Haber Servisi - Akdeniz Parlamenter Asamblesi (Akdeniz-PA), “1. Daimi Komite Toplantõsõ”nda, uzmanlar “Terörün Tanõmlanmasõ” konusunu tartõşõyor. Açõlõş konuşmasõnõ yapan Akdeniz-PA Türk Grubu Başkanõ ve AKP Ankara Milletvekili Aşkõn Asan, “Filistin’de sivillerin ölmesine neden olan saldõrõlar hiçbir politik gerekçe öne sürülerek kabul edilmez” dedi. Toplantõda terorizmin tanõmlanmasõ için ilk temelin atõldõğõnõ ifade eden Asan, “Akdeniz’in en kronik sorunlarõndan birini masaya yatõrõyoruz. Kiminin terörist ilan ettiğine, kimileri özgürlük savaşçõsõ dedi. Terorizm konusunda ortak bir dil kullanõlmadõkça bu sorunun kökü kazõlamaz” görüşüne yer verdi. Başbakan Erdoğan, “Kimsenin, Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanõ’na saygõsõzlõk yapmasõna fõrsat vermeyeceğiz” dedi. Medyayõ da yalan haber yapmakla suçlayan Erdoğan, İsrail’e yönelik her eleştirinin semitizm karşõtlõğõ olarak gösterilmesini de doğru bulmuyoruz” diye konuştu. “Şişhane-Taksim’’ ile “4. Levent-Atatürk Oto Sanayi Si- tesi” metro hatlarının açılışı nedeniyle düzenlenen tören- de konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP’nin ba- şarılı belediye yönetimi sergileyemediğini söyledi. 1994 öncesinde kentin trafiği kilitlenmiş, havası kirlenmiş, çöp dağlarına bo- ğulmuş bir halde olduğunu söyleyen Erdoğan, “Trafik sorunu çözülemez derken, rahatlamaya başladı. Su sorunu çözülemez deniyordu, Istranca dağlarından, dağları ferhat gibi delerek İstanbul’a su getirdik. Metro, 50 milyon dolarlık yatırımla baş- lamıştı. Metroyu, biz görevde olduğumuz sürece 500 milyon dolarlık kısmını biz yaptık. 12 kilometre metro yaptık” dedi. Erdoğan’danİstanbulatağõ İsrail Büyükelçisi Levy, Türkiye ile İsrail gibi dost ve yakõn iki ülke arasõnda bile bazõ yanlõş anlamalar ve görüş farklõlõklarõ olabileceğini belirterek Davos’taki son olayõ da bu çerçevede değerlendirdiğini söyledi. ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Davos’ta yaşanan krizin ardõndan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn sert açõkla- malarõnõ sürdürmesine karşõn İsrail, ipleri ger- meme yaklaşõmõnõ be- nimsedi. İsrail Büyükel- çisi Gabby Levy, Da- vos’ta Başbakan Erdo- ğan ve İsrail lideri Şi- mon Peres arasõnda ya- şanan Gazze kriziyle il- gili olarak “Türkiye ile ilişkilerin kısa sürede yola gireceğini düşü- nüyoruz. İki ülke de sakinleşmeye çalışma- lı” dedi. Levy Ankara’da dü- zenlediği basõn toplantõ- sõnda, Türkiye ile İsrail gibi dost ve yakõn iki ülke arasõnda bile bazõ yanlõş anlamalar ve gö- rüş farklõlõklarõ olabile- ceğini belirterek Da- vos’taki son olayõ da bu çerçevede değerlendir- diğini söyledi. Levy, iki ülke ilişkile- rinin geçmiş dönemde de buna benzer sõkõntõlar yaşadõğõnõ ifade ederek “İlişkilerimizin belirli bir süre içinde her za- manki haline dönece- ğinden eminim” diye konuştu. Büyükelçi, Erdoğan’õn Peres’e “tepkim size değildi” dediğini de açõkladõ. Büyükelçi, “Şüphesiz Erdoğan ve Peres arasında bir ko- nuşma olmuştur. Bu sabah Peres’in danış- manlarından biriyle görüştüm. ‘Ve evet dün gece (önceki gece) Pe- res, Erdoğan’õ aramõş. Televizyonda basõn top- lantõsõnõ izledikten son- ra Başbakan Erdoğan’õn bu protestonun Peres’e ya da İsrail’e karşõ ol- madõğõnõ söyleyince ta- bii ki Erdoğan’õ aramak zorunda olduğunu his- setti’ dedi. Peres, tele- fonda ‘Benim sözlerim de size karşõ ve Türki- ye’ye karşõ olmamõştõr’ dedi ve Başbakan Er- doğan’a saygı duydu- ğunu da ekledi ki ken- disini uzun süreden bu yana tanımaktadır” di- ye konuştu. Büyükelçi, “Hem ta- rihi açıdan olsun, hem stratejik açıdan olsun iki ülke arasında za- man zaman bazen si- yasi konularda görüş farklılıkları olabilir. Görüş ayrılıklarına karşılık yine de ilişkiler var. Bu ilişkiler açısın- dan teşvik edicidir. Bu gibi görüş ayrılıkları olmuştur. Şimdi de ay- nı durumdayız. Ben eminim ki belli bir sü- re içinde ilişkilerin yo- luna gireceğini tahmin ediyorum” yönünde mesajlar vermeyi tercih etti. Levy, “Türk Dışişle- ri Bakanlığı ile bir irti- bata geçtiniz mi?” yö- nündeki bir soruyu da “Biz Dışişleri Bakanlı- ğı ile İsrail’de her gün görüşüyoruz. Çarşam- ba günü, bir öğle ye- meği yedik. Zaman za- man fikir alışverişin- de bulunuyoruz. Bu za- ten devam eden bir şey. Çünkü her iki ülkenin çıkarına bir şeydir” ya- nõtõnõ verdi. Büyükelçi, “Bir şekilde bu süreci devam ettirmek ve önümüzdeki işlere bak- mak, karşılıklı olarak barışı sağlamak iki ta- rafında çıkarına” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn Davos’ta İsrail Cum- hurbaşkanõ Şimon Peres’le tar- tõşmasõnõn ardõndan iki ülke ara- sõndaki askeri ilişkilerin önemi gündeme geldi. Türkiye ile İsrail arasõnda kapsamlõ askeri ilişkiler bulunuyor. Tank, savaş uçağõ mo- dernizasyonlarõnõn yanõ sõra in- sansõz hava araçlarõ konusundaki işbirliği terörle mücadele açõsõn- dan önem taşõyor. Ayrõca Barõş Kartalõ Projesi kapsamõnda İsrailli pilotlar Konya’daki üste eğitim uçuşu yapabiliyor, iki ülke ara- sõnda terörle mücadelede zaman zaman istihbarat paylaşõmõ ger- çekleşiyor. Türkiye ile İsrail arasõndaki kapsamlõ işbirliği, savunma ala- nõndaki modernizasyon projele- rinde kendini gösteriyor. Bu kap- samda Kara Kuvvetleri envante- rinde bulunan M-60 tanklarõnõn modernizasyonu halen sürüyor. Proje kapsamõnda M-60 tanklarõ- na gece görüşü, hareket halinde hedef tespit ve hedeflere atõş ya- pabilme yeteneği kazandõrõlõyor. Aynõ modernizasyonu Leopard tanklarõna Aselsan da yapõyor. Hava Kuvvetleri envanterinde- ki F-4 ve F-5 uçaklarõnõn moder- nizasyonu da İsrail’de gerçekleş- tirildi. Türkiye’nin terörle mücadelesi kapsamõnda önemsenen insansõz hava araçlarõ konusunda da İsra- il’le ciddi ilişkileri bulunuyor. Bu alanda Türkiye İsrail’le kira- lama, ortak üretim ve doğrudan alõm görüşmeleri yürütüyor. Üze- rinde Aselsan ürünleri bulunan Heronlarõn üretimi ise sürüyor. Bu kapsamda Türkiye’ye geçen yõl sonunda getirilen iki Heron’un test çalõşmalarõ sürüyor. Erdoğan-Peres tartõşmasõna karşõn Türkiye ile İsrail’in askeri ilişkileri üst düzey sürüyor Savunmadakapsamlõişbirliği Genelkurmay’dan Davos tartışması yorumu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile İsrail Cumhurbaşkanõ Peres arasõndaki tartõşmanõn yankõlarõ sürerken, Genelkurmay İletişim Daire Başkanõ Tuğgeneral Metin Gürak, Türkiye-İsrail ilişkileri konusunda, “Türkiye’nin tüm ülkelerle yürüttüğü ikili as- keri ilişkilerde milli menfaatler doğrultusunda hareket etmek esastır” dedi. Gürak, dün Genelkurmay Başkanlõğõ’nda dü- zenlediği basõn toplantõsõnda 3-4 Nisan tarihlerin- de 60. yõlõnõ kutlayacak olan NATO hakkõnda kõ- sa bilgiler verdi. Daha sonra gazetecilerin Davos tartõşmasõ konusundaki sorularõnõ yanõtlayan Gü- rak, Gazze’deki ateşkesin ardõndan bölgeye barõş gücü gönderilmesi konusunun anõmsatõlmasõ üze- rine “Şu anda somut bir gelişme yok. İlerde il- gili tarafların mutabakat sağlaması durumun- da uluslararası gözlemci grubu içinde Türk as- kerinin bulunması konusu değerlendirilebilir” diye konuştu. Gürak, Heron’la ilgili sorun olup olmadõğõnõn sorulmasõ üzerine, “Projede herhan- gi bir sorun yok” dedi. İsrail’in Gazze saldõrõlarõ- nõn ardõndan askeri ilişkilerin gözden geçirilmesi konusundaki bir soruya Gürak, “Türkiye’nin tüm ülkelerle yürütmekte olduğu ikili askeri ilişkilerde milli menfaatlerimiz doğrultusunda hareket etmek esastır. Türkiye’nin tüm ülke- lerle yürütmekte olduğu ikili askeri ilişkilerde dikkat ettiği husus bu” yanõtõnõ verdi. Medstreamgecikebilir Ekonomi Servisi - Başbakan Tayyip Erdo- ğan’õn Davos’ta İsrail Cumhurbaşkanõ Şimon Peres ile tartõşmasõnõn ardõndan Akdeniz Boru Hattõ (Medstream) projesinde önümüzdeki dö- nem planlanan görüşmeleri etkileyeceği belir- tiliyor. Türkiye ve İsrail’in yanõ sõra Hindis- tan’õn da içinde yer aldõğõ projede başlangõçta 2-5 milyar Avro’luk bir bedelle, Türkiye’den İsrail’e döşenecek bir hat üzerinden elektrik, su, fiber optik kablo ile Rus gazõ ve petrolü- nün taşõnmasõ öngörülüyor. Reuters’in haberi- ne göre analistler ve projeye yakõn kaynaklar, Türkiye ile İsrail arasõnda ortaya çõkan gerili- min, projede bir gecikmeye yol açacağõ görü- şünde hemfikirler. İsraillituristazalabilir Ekonomi Servisi - Türkiye Otelciler Fe- derasyonu (TÜROFED) Başkanõ Ahmet Barut, Başbakan Erdoğan’õn Davos’taki İsrail çõkõşõnõn İsrail’den Türkiye’ye gelen turist sayõsõnõ olumsuz etkileyeceğini belir- terek, özellikle ilk birkaç haftada düşüş ya- şanacağõnõ söyledi. Barut, “Geçen yıl İsrail’den Türkiye’ye 550 bin turist geldi. Sonuçta tartışmalar siyasidir. Bu durumun iki ülke halkını düşman boyuta getireceğini düşünmüyo- ruz. Kısa dönemde İsrail’den Türkiye’ye gelen turist sayısında bir düşüş olabilir, ama uzun dönemde sorunların aşılacağı- nı düşünüyoruz” dedi. Başbakan Erdoğan, Dünya Ekonomik Forumu’nda toplantõyõ terk etmesini eleştirenlere sert yanõt verdi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle