18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 26 OCAK 2009 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 AYDINLANMA EMRE KONGAR Hem İç Hem Dış Eksen Kaydırılıyor-II Geçen haftaki yazım şöyle başlıyordu: “Atatürk ve arkadaşları Türkiye Cumhuriyeti’ni iki eksen üzerine kurdu: 1) Uygarlık olarak Çağdaş uygarlık. 2) Rejim olarak Cumhuriyet-Demokrasi. Çağdaş uygarlık eksenine oturmak için, dinci uy- garlığın terk edilmesi gerekiyordu. Cumhuriyet-Demokrasi eksenine oturmak için de teokratik monarşi, faşizm ve komünizm red- dedildi. Ama ne yazık ki toplumda her iki eksenin de ku- rumları ve birikimleri yoktu…” Gerek Çağdaş Uygarlık gerekse Cumhuriyet- Demokrasi eksenleri yavaş yavaş yıpratıldı ve kay- dırıldı. Çok Partili Düzen’de önce dinci siyaset ege- men kılındı. Sonra bu siyasete dayalı eğitim sistemi kuruldu. Daha sonra da bürokrasi, sermaye, medya ve yargı dönüştürülmeye başlandı. Tabii bu sırada dünya da eski yerinde dur- muyordu. Hem Çağdaş Uygarlık, hem de Cumhuriyet- Demokrasi eksenlerinde yeni gelişmeler oldu: Japonya’yı yanına katan ve Çin’i de etkilemeye başlayan Batı Uygarlığı, Sovyetler’in çöküşünden sonra Çağdaş Uygarlığın tek temsilcisi haline gelmişti. Türkiye’nin yeri artık bu oluşumlar sırasında or- taya çıkan Avrupa Birliği olarak görülüyordu. Cumhuriyet-Demokrasi ekseni ise dünyada ik- ili bir gelişim gösterdi: Bir yandan İnsan Hakları, Temel Hak ve Özgürlükler ile taçlandı… Öbür yandan dincilik ile sakatlandı… İlginç olan nokta Batı’nın lideri olan ABD’nin çelişkisiydi: Batı’da gelişen İnsan Hakları’nın, Temel Hak ve Özgürlüklerinin temeli “Laiklik” iken, İslam Dünyası için “Dincilik” demokrasi adına savunuluyordu. Halkı Müslüman ama rejimi laik olan Türkiye, demokratik yapısı alet edilerek dinci bir düzene kaydırılmaya başlandı. Çünkü artık Soğuk Savaş bitmiş, Batı’nın Sovyetler Birliği’ne karşı Türkiye’ye gereksinmesi kalmamıştı. Batı uygarlığı artık Türkiye’yi, içinde bulunduğu Çağdaş Uygarlığın temsilcisi olan Avrupa Birliği’nin bir parçası olarak görmekten vazgeçmeye başladı. Bu arada Çok Partili Düzen sırasındaki dinci birikimlerin sonunda Orta Sağ’ın şemsiyesinden kurtulup, onu da içine alan dinci sağ Türkiye’de, dış dünyanın da desteğiyle iktidara geldi. Yedi yıllık AKP iktidarında hem iç hem dış ek- sendeki kaymalar büyük bir ivme kazandı: Türkiye içerde hızla, dilinden giyim kuşamına, kültürel değerlerinden toplumsal, siyasal ve ekonomik örgütlenmesine kadar Araplaştırılırken, dışarıda da Batı blokundan Ortadoğu’ya savruldu. Üstelik bu savruluş sırasında Ortadoğu’nun en dinci, en uzlaşmaz, şiddeti bir siyaset olarak be- nimseyen kesimlerine yaklaştı. Örneğin, son Ortadoğu savaşında Filistin Kur- tuluş Örgütü yerine Batı Dünyasının “terörist” o- larak nitelediği Hamas grubu ile ittifak etti. İç ve dış dinamik, içteki ve dıştaki savruluş sürecinde buluşmuş görünüyor. Türkiye kuruluş felsefesinden uzaklaşıyor. Bugünkü bunalımı yaratan bu uzaklaşma sürecidir. [email protected]; www.kongar.org Kitabõnda dokuz yaşõnda kõzlarõn evlenmesini, erkeğin 4 eş almasõnõ savunan profesöre ilişkin karar 19 aydõr alõnamadõ YÖK Döndüren’e kõyamõyorFIRAT KOZOK ANKARA - YÖK, “Delilleriyle Ai- le İlmihali” adlõ kitabõnda kõz ço- cuklarõn dokuz yaşõnda evlenebilme- sinden erkeklerin 4 eş alabilmesine; kadar birçok görüşü savunan Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hamdi Döndüren ile ilgili üniversi- te tarafõndan hazõrlanan soruşturma ra- porunu “sumen altı” etti. Döndüren’in “kamu görevinden çıkarılmasını” is- teyen üniversite raporu konusundaki karar 19 aydõr verilemedi. İstanbul Tuzla Belediyesi tarafõndan yeni evlenen çiftlere dağõtõlan kitap, 2007 yõlõnda uzun süre kamuoyunun gündemine oturmuştu. Bursa Ulu- dağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğ- retim Üyesi Prof. Dr. Hamdi Döndü- ren’in kaleme aldõğõ “Delilleriyle Aile İlmihali” adlõ 635 sayfalõk ki- tapta baştan sona şeriat propgandasõ yapõlõyordu. Kitapta yer alan bazõ başlõklar ana hatlarõyla şöyleydi: ? Kadın erkekle tokalaşmaz: İmanlõ kadõnlar ve erkekler musafa- ha (el sõkõşmak) veya el öpmeyi yal- nõz mahrem hõsõmlarla sõnõrlõ tutma- yõ şiar edinmeli. ? Kadın dokuz yaşında evlene- bilir: Evleneceklerin tasarruf ehliye- tine sahip olmalarõ gerekir. Bu da ye- di yaşõna ulaşõp iyiyle kötüyü ayõrt et- me gücünü elde etmekle gerçekleşir. Alt yaş sõnõrõ kõzlarda dokuz, erkek- lerde 12’dir. ? Kadından ve gâvurdan şahit ol- maz: Şahitlerin iki erkek veya bir er- kek iki kadõn olmasõ gerekir. Şahitler Müslüman olmalõdõr. ? Doğum kontrolü yasak: Evlili- ğin başta gelen gayelerinden birisi neslin sürdürülmesi olduğuna göre hastalõk, yaygõn ahlaksõzlõk ve şiddetli yoksulluk gibi özürler bulunmadõkça evli çiftler gebeliği önleyen yöntem- lere başvurmamalõdõr. ? Kadını iz bırakmadan döv: Kadõnõn yatakta yalnõz bõrakõlmasõ da bir yarar sağlamazsa o, bir çeşit di- siplin ve eğitim amacõyla, bedeninde iz bõrakmayacak biçimde dövülebi- lecektir. ? Evlilikdışı ilişkiye 100 değnek: Bekârlarõn zinasõnda yüz, namuslu ka- dõna zina iftirasõ atana seksen, içki içe- ne seksen değnek cezasõ örnektir. Soruşturma 2006’da başladı Kitapla ilgili olarak Uludağ Üni- versitesi, 3 Mayõs 2006’da soruştur- ma başlatmõştõ. Rektör Yardõmcõsõ Prof. Dr. Mehmet Genç, İlahiyat Fakültesi Dekanõ Prof. Dr. Hüseyin Algül ve Tõp Fakültesi Öğretim Üye- si Prof. Dr. Nusret Korun tarafõndan yapõlan soruşturma sonucunda üni- versite, YÖK’e Yükseköğretim Ku- rumlarõ Yönetici Öğretim Elemanõ ve Memurlarõ Disiplin Yönetmeliği uya- rõnca “Kamu görevinden çıkarma” cezasõ verilmesini önermişti. Soruşturma raporu, Nisan 2007’de YÖK’e ulaşmõştõ. Ancak aradan ge- çen 19 ay boyunca YÖK, Prof. Dr. Döndüren konusunda bir karar vere- medi. YÖK’ün soruşturma sonucunu kabul etmesi durumunda Prof. Dr. Döndüren’in kamu görevine son ve- rilip üniversiteden çõkarlacak. YÖK’ün ağõrdan alan tutumu, “Za- manaşımının dolması mı bekleni- yor” sorusunu akõllara getiriyor. Gazeteci-Yazar Duru’yu yitirdik Bingöl’de 1 şehit İSTANBUL (AA) - Türk öykücülüğünün önde gelen isimlerinden gazeteci-yazar Orhan Duru, önceki sabah te- davi gördüğü Surp Agop Has- tanesi’nde yaşama veda etti. 76 yaşõndaki Duru’nun cena- zesi, yarõn Teşvikiye Cami- si’nde kõlõnacak öğle namazõn- dan sonra Aşiyan Mezarlõ- ğõ’nda toprağa verilecek. 1956’da Ankara Üniver- sitesi Veteriner Fakültesi’nden mezun olan Duru, Ulus’ta başladõğõ gazeteciliği Cumhuriyet, Milli- yet, Güneş ve Hürriyet gazetelerinde muhabir, ha- ber ve yazõişleri müdürü olarak sürdürmüştü. Öy- kü ve deneme yazarlõğõnõn yanõ sõra tiyatro uyar- lamalarõ da bulunan Duru’nun ilk öyküsü, 1953’te Küçük Dergi’de yayõmlanmõştõ. ‘Mavi’, ‘Evrim’, ‘Yeni Ufuklar’, ‘Pazar Postasõ’, ‘Yelken ve Dost’ dergilerindeki yazõlarõyla dikkat çeken Duru, ‘Ağõr İşçiler’ adlõ öyküsüyle ‘1970 TRT Sanat Ödülleri Yarõşmasõ’nda başarõ ödülü kazanmõştõ. Bingöl’ün dağlık arazi kesiminde önceki gün ic- ra edilen operasyon esnasında düşme sonucu ya- ralanan er Özkan Çetinkaya kaldırıldığı hasta- nede şehit oldu. Çetinkaya dün Sinop’un Erfelek ilçesinde düzenlenen törenle toprağa verildi. Tö- rende rahatsızlanan şehitin annesi Hamide Çe- tinkaya hastaneye kaldırıldı. Hatay’ın Hassa il- çesi dağlık arazi kesiminde bölücü terör örgütü mensuplarınca tuzaklanmış patlayıcı maddenin infilak etmesi sonucu 1 yurttaş yaralandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle