25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 19 OCAK 2009 PAZARTESİ 4 HABERLER İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN namikzafer@yahoo.com 2000’Lİ YILLARDA ERDAL ATABEK İsrail Karşıtlığı mı? Yahudi Düşmanlığı mı?.. İsrail’in Gazze saldırısı kınanmalı mı? Hem de en etkin biçimde. İsrail, kendi varlığını tehlikeye atacak ölçüde sal- dırganlaşmıştır. Bu saldırıyı insanlık boyutuyla da, barış teme- linde de kınamalıyız. Bu saldırıyı durdurmak için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. Ama bu çabayı ‘Yahudi düşmanlığı’na dönüş- türmemeliyiz. ‘Yahudi düşmanlığı’, ırk temelli bir ayrımcılıktır. Ya da olayı bir ‘Müslüman-Musevi’ karşıtlığı ek- senine kaydırmamalıyız. Bu kaydırma da dinler arası düşmanlığın to- humlarını eker. İnsanlık bu ayrımcılıklardan, bu düşmanlıklar- dan çok çekmiştir. Uluslararası savaşlar, iç kıyımlar hep bu düş- manlıklar temelinde çıkmıştır. Elbette savaşların asıl nedeni ‘dünyayı paylaş- ma kavgası’dır. Ama bir toplumun elindekini almak, servetine el koymak için bahaneler bulunmuştur. Sömürge savaşları ‘oraları uygar yapmak, ora- dakileri dindaş yapmak’ adına çıkarılmıştır. Son olarak ABD’nin Irak’ı işgali de ‘oraya de- mokrasi getirmek, özgürleştirmek’ adına yapılan bir petrol yağmasıdır. Artı, Ortadoğu haritasının yeniden çizilmesidir. Irak ve Afganistan, terör odakları oldukları ba- hanesiyle işgal edildiler. Amerika’da ‘İslam karşıtlığı’ da bu bahaneler- le kışkırtıldı. Türkiye, kuruluşundan beri uluslararası bir sa- vaşa girmedi, katılmadı. Ama, bir süredir iç kaynaşmaya, içerde ayrım- cılığa sürüklendi. Kürt sorunu da içimizdeki yönetim hatalarıyla beslenmiş, dışardan da kışkırtılmıştır. Ermenilerle yaşadığımız sorunlar da uluslararası destekle iç huzurumuzu bozmaya yöneliktir. Kıbrıs sorunu Rum vatandaşlarımıza sıkıntılar ya- ratan süreçleri doğurmuştur. Dikkatle sakınmamız gereken ise giderek içimize yerleşen ÖNYARGILARdır. Önyargılar hepimizin çok dikkat etmesi gereken bir tehlikedir. Kendini bundan kurtaran insan, önyargısı ol- mayan toplum yok gibidir. Hiç farkında olmadan ‘genelleştirdiğimiz yargı- lar’ içimize yerleşir. Avrupa’nın bize karşı önyargılı olduğunu söy- leriz, ki doğrudur. Bizim önyargılarımız da sandığımızdan çok fazladır. Önyargılar bilinci karartır. Önyargılar duyguları köpürtür, düşünceleri en- geller. Şimdi İsrail’in saldırgan tutumunu kınarken iş ge- lip Yahudi düşmanlığına dayanır. Toplum kültürümüzde ayrımcı önyargılar yay- gındır. Yahudiler şöyledir. Ermeniler böyledir. Rumlar öyledir. Bu önyargıları ortadan kaldıracak olanlar; bir, hepimizin insan olduğu bilinci-hümanizma, iki, laikliktir. Hiç kimseyi ırk, dil, milliyet, din temelinde ayır- madan kabul edebilmek gerekiyor. İnsanlar arasındaki farkları kişiliğe, karaktere, er- demlere sahip olup olmamaya bağlı olarak de- ğerlendirmeliyiz. Bunu söylemek kolaydır, yapmak ise çok zor- dur. Daha çocukluktan başlayarak aile içinde ön- yargıları kaldırmamız gerekir. Sonra okullarda mutlaka bu ‘insancılık-hüma- nizma’ eğitimi verilmelidir. Sonra da toplum içindeki örnekler önyargılara karşı olmalıdır. Oysa bugün toplumumuzdaki vurgular hiç de bu özelliklere yapılmamaktadır. Özellikle dinsel vurgular dinsel ayrımcılığı kö- rüklüyor ki, büyük tehlikedir. Biz daha kendi içimizdeki Alevi-Sünni ayrımını aşamadık. Din temelli ayrımcılığın nerelere vardığını Kah- ramanmaraş’ta gördük, Sıvas’ta gördük. Irk milliyetçiliği temelli ayrım olan Kürt sorunu- nu yaşıyoruz. Önyargılara dikkat. Bu gidiş, tehlikeli gidiştir... erdalatak@gmail.com erdalatak@superonline.com www.erdalatabek.com 18 kentte yapõlan ankete göre, ekonomik kriz, yolsuzluk ve kadrolaşma iddialarõ iktidar partisini yõprattõ AKP oy kaybõna uğradõBARIŞ YAMAN KONYA - Selçuk Üniversitesi İk- tisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Kamu Yönetimi Bölümü Öğ- retim Üyesi Prof. Dr. Orhan Gök- çe’nin başkanlõğõndaki ekibin 18 kentte 3 bin 480 kişi üzerinde yaptõ- ğõ ankette göre ekonomik kriz, yol- suzluk ve kadrolaşma iddialarõ ne- deniyle AKP oy kaybõna uğradõ. Selçuk Üniversitesi’nin yerel se- çimler öncesi seçmen eğilimlerini belirlemek için yaptõğõ anketteki, “Bu pazar günü bir milletvekili seçimi olsa oyunuzu kime verir- siniz?” sorusuna katõlõmcõlarõn yüz- de 34.2’si AKP’ye, yüzde 17.9’u CHP’ye, yüzde 13.1’i MHP’ye ve yüzde 5.7’si DTP’ye oy vereceği- ni belirtirken, yüzde 12.1’i “ka- rarsız” olduğunu, yüzde 5.7’si ise “hiçbir partiye oy vermeyeceğini” ifade etti. AKP’nin geçen yõllara göre oy kaybettiğini vurgulayan Prof. Dr. Gökçe, “AKP’nin oy potansiyelinin yüzde 37.9, CHP’nin yüzde 20.8, MHP’nin yüzde 15.3 ve DTP’nin yüzde 6.5 oranında olduğu söyle- nebilir. 2007 seçim sonuçları ile kı- yaslandığında AKP’nin oy kay- betme eğilimi içinde olduğunu gös- termektedir” dedi. “Türkiye’nin acilen çözülmesi gereken sorunu hangisidir?” soru- suna ise ankete katõlanlarõn büyük ço- ğunluğu “işsizlik, ekonomik kriz ve terör” yanõtõnõ verdi. Bunu sõrasõyla “ülkenin bölünme tehlikesi”, “eği- tim”, “rüşvet ve yolsuzluk”, “irti- ca”, “etnik ayrımcılık”, “ahlaki yozlaşma” izledi. Ankete katõlanlarõn, yüzde 63.7’si “Türkiye şu anda iyi yönetiliyor mu?” sorusuna olumsuz yanõt verir- ken, yüzde 26.8’i “iyi yönetildiğini” belirtti. Yüzde 9.5’lik bir kesim ise bu konuda fikir beyan etmedi. Ankete göre yurttaşlarõn gelecekten umutsuz olduklarõnõ vurgulayan Prof. Dr. Gökçe, “Ankete göre gelecekten umutlu olanların oranı yüzde 28.6 iken, umutsuz olanların oranı yüz- de 46.5’tir. Ne umutlu ne de umut- suz olduklarını belirtenlerin oranı ise yüzde 20.1’dir. Bu bulgu seç- menin gelecekten umutlu olma ko- nusunda pek de iyimser olmadık- larının işareti olarak değerlendiri- lebilir” diye konuştu. Yolsuzluk oy kaybettirdi “AKP döneminde yolsuzluk id- dialarını doğru buluyor musu- nuz?” sorusuna ise katõlõmcõlarõn 35.3’ü “evet doğru buluyorum”, yüzde 37.1’i “bazı durumlarda doğru buluyorum”, yüzde 27.6’sõ ise “iddiaları doğru bulmuyorum” ce- vabõnõ verdi. “İrtica ve kadrolaşma arttığı iddialarını doğru buluyor musunuz?” yönündeki soruya ise ka- tõlõmcõlarõn yüzde 40.9’u “doğru buluyorum”, yüzde 31.6’sõ “evet ba- zı durumlarda doğru buluyorum”, yüzde 27.5’i ise “iddiaları doğru bulmuyorum” diye yanõt verdi. Yolsuzluk iddialarõnõn AKP’yi yõp- rattõğõnõ vurgulayan Selçuk Üniver- sitesi öğretim üyesi Gökçe, “İnsan- lar, kendi durumlarının kötüleşti- ğini düşünürlerse bu türden olay- lar kuşkulara ve sorgulamalara neden olur. İşte bu nedenle her iki genel başkan yardımcılarının ‘yol- suzluk!’ nedeniyle istifa etmiş ol- maları genel kanının aksine AKP’ye çok zarar vermiş gibi gö- rünmektedir” diye konuştu. TOPTAN: ‘İsrail sivilleri vuruyor’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - TBMM Başkanõ Köksal Toptan, İsrail’in Gaz- ze’deki operasyonlarõnõ eleştirerek “Terörle mücadele adı altında eylem yapılıyorsa çok rahatlıkla sivil hedefle- re zarar vermeden ya- pılabilmektedir. Bunun en yakın ve net örneği Türk Silahlı Kuvvetle- ri’nin Kuzey Irak ope- rasyonlarıdır. Şu ana kadar pek çok hava ve kara harekâtında TSK’nin bir tek sivil hedefe dönük eylemi yoktur” dedi. İzmir Valisi Cahit Kıraç ve İzmir Büyük- şehir Belediye Başkanõ Aziz Kocaoğlu’nu ziya- ret eden Toptan, gazete- cilerin sorularõnõ yanõt- ladõ. Toptan, “İsrail’in terörle mücadele etme- si başka bir şeydir, bu- gün açıklanan rakam- larla da açıkça görül- düğü gibi terörle mü- cadele adı altında 431 çocuğun, bebeğin öldü- rülmesi başka bir şey- dir. İsrail Başbakanı Olmert de ‘Çocuklarõ, sivilleri öldürdüğümüz için özür diliyoruz’ di- yor. Böyle bir özür, böyle bir savunma ola- bilir mi? Artık dünya- dan en ayrıntılı hedef- ler bile rahatlıkla tes- pit edilebilmekte. Te- rörle mücadele adı al- tında eylem yapılıyor- sa çok rahatlıkla sivil hedeflere zarar verme- den yapılabilmektedir. Bunun en yakın ve net örneği Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Kuzey Irak operasyonlarıdır” diye konuştu. Ergenekon soruştur- masõ ve Tuncay Güney’in TRT yayõnõna çõkmasõna ilişkin sorula- rõ yanõtlayan Toptan, Cumhurbaşkanõ Abdul- lah Gül’ün değerlendir- melerine katõldõğõnõ be- lirterek “Herkes ağzına geleni söyler, bu da ga- zete ve televizyonlarda pehlivan tefrikası gibi yayımlanır hale gelir- se, bu iyi olmuyor. ‘Ce- vap hakkõ verdik, kul- lansõnlar...’ Böyle bir mazeret olmaz, olma- ması gerekir” dedi. DÜ Rektörü Prof. Saraç’a suçlama ‘Cemaatler yaygınlaşıyor’ D İ Y A R B A K I R (Cumhuriyet) - SES Di- yarbakõr Şube Başkanõ Vahdettin Kılıç, Dicle Üniversitesi (DÜ) Rek- törü Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç’õn dönemin- de üniversitedeki cema- atçi anlayõşõn giderek yaygõnlaştõğõnõ belirte- rek “‘Kimseyi ötekileş- tirmeyeceğiz’ sloganıyla yola çıktılar. Ancak se- çimlerde mevcut yöne- time oy vermeyenlerin yeri değiştiriliyor” dedi. AKP dönemindeki kadrolaşma iddialarõ, üni- versitelerde de artarak sürüyor. 22 Temmuz se- çimlerinde de AKP Di- yarbakõr milletvekili ada- yõ olan ve geçen aylarda 3 sõrada bulunmasõna kar- şõn Cumhurbaşkanõ Ab- dullah Gül tarafõndan Dicle Üniversitesi rek- törlüğüne atanan Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç döneminde, üniversite- de cemaatçi kadrolaşma iddialarõ gündeme geldi. SES Diyarbakõr Şube Başkanõ Kõlõç, çaycõlar- dan, dekanlara kadar kad- rolaşma yaşandõğõnõ be- lirtti. Üniversitede ce- maatçi yaklaşõmõn git- tikçe yaygõnlaştõğõnõ da vurgulayan Kõlõç şöyle devam etti: “Rektör Prof. Dr. Sa- raç, göreve getirilme- den önce yaptığı seçim konuşmalarında ‘Kim- seyi ötekileştirmeyece- ğiz, bize oy vereni de vermeyeni de aynõ göre- ceğiz’ sloganını kullan- mıştı. Ancak, bugün yaptıkları icraatlarla seçim sloganları bir- birlerine ters düşüyor. Kendilerine oy verme- yenlerin yerleri değişti- riliyor.” Rektörlüğün KESK’e bağlõ sendikalarõ muhatap almadõğõna da dikkat çeken Kõlõç, “SES olarak bizim üniversi- tede 500’e yakın üyemiz var. Eğitim-Sen’in de öyle. Ancak yine de randevu alamıyoruz. Komisyonlarda ciddi- ye alınmıyoruz. Üni- versitede AKP’ye ya- kın dinci ve sağcı sen- dikaların alt yapısı oluş- turuluyor” dedi. Selçuk Üniversitesi’nin seçmen eğilimlerini belirlemek için yaptõğõ ankette katõlõmcõlarõn yüzde 34.2’si AKP’ye, yüzde 17.9’u CHP’ye, yüzde 13.1’i MHP’ye ve yüzde 5.7’si DTP’ye oy vereceğini belirtti. Yurttaşõn öncelikli çözüm beklediği sorunlar ise işsizlik, ekonomik kriz ve terör oldu. Metris Cezaevi’nde işkenceyle öldürülen Engin Çeber’in davasõ başlõyor ‘Müdahil olun’ çağrısı İstanbul Haber Servisi - Engin Çeber’i Metris Cezaevi’nde işkenceyle öldüren devlet görevlileri 21 Ocak’ta Bakõrköy 14. Ağõr Ceza Mahkeme- si’nde yargõç karşõsõna çõkacak. Polislerin açtõğõ ateş sonucu felç olan 17 yaşõndaki Ferhat Gerçek için ya- põlan basõn açõklamasõna katõldõğõ için tutuklanan Engin Çeber’in cezaevin- de işkenceyle öldürülmesine ilişkin da- va başlõyor. Engin Çeber’in ölümüne neden olan 39 gardiyan, 3 cezaevi mü- dürü, 13 polis, 4 jandarma ve 1 dok- tor olmak üzere toplam 60 sanõk, “iş- kence sonucu adam öldürmek”, “eziyet”, “kasten yaralama”, “res- mi evrakta sahtecilik”, “suçu bil- dirmeme” ve “görevi kötüye kul- lanma” suçlarõndan yargõlanacak. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi üyesi avukatlar, Engin Çeber davasõnõ takip etmek için bir ko- misyon kurdu. İstanbul Barosu da davaya müdahil olmaya hazõrlanõyor. ÇHD Engin Çeber Takip Komisyo- nu’ndan yapõlan açõklamada, “Engin için, adalet için; baroları, hukuk ve demokratik kitle örgütlerini, tüm hukukçuları ve işkenceye karşı olan herkesi 21 Ocak 2009 tarihinde Ba- kırköy 14. Ağır Ceza Mahkeme- si’nde başlayacak yargılamaya mü- dahil olmaya çağırıyoruz” denildi. Açõklamada, 4 sanõğõn, “işkence sonucu adam öldürmek” suçundan yargõlanacağõna, işkence suçunu iş- leyen diğer görevliler hakkõnda ise “eziyet” ve “kasten yaralama” suç- larõndan dava açõldõğõna dikkat çe- kildi. Şüphelilere zaman aşõmõ ve ce- za miktarõ açõsõndan daha lehte olan suçlamanõn yöneltildiği kaydedilerek 56 sanõk hakkõnda istenen hapis ce- zalarõnõn erteleme kapsamõnda ol- duğuna işaret edildi.Engin Çeber. Kılıçdaroğlu’na temizsiyasetödülü CHP TBMM Grup Başkanvekili Kemal Kı- lıçdaroğlu’na BİLSES tarafından “Temiz Toplum, Temiz Siyaset” ödülü verildi. Tö- rende konuşan Kılıçdaroğlu, “Gösterdiğim ça- ba sizler adına, sizler için, sokaktaki yurttaş için. En önemlisi Mustafa Kemal ve arka- daşlarının kurduğu CHP için yapıyorum” de- di. BİLSES Vakfı Başkanı Erdal Aksünger de, aydınlığın “ampullerle” gerçekleşmeyeceğini belirterek bunun hür beyinlerle oluşacağını söyledi. (Fotoğraf: HİCRAN ÖZDAMAR) Terörle mücadelenin sivil hedeflere zarar vermeden yapõlabileceğini belirten Toptan, Türt Silahlõ Kuvvetleri’ni örnek gösterdi. 2B’lerin satõşõnõ sağlayan yasa değişikliğinin TBMM’den geçmesine tepkiler sürüyor ‘Yasal orman talanõ başlar’İstanbul Haber Servisi - Eski Or- man Mühendisleri Odasõ Genel Baş- kanõ Salih Sönmezışık, kamuoyun- da 2B olarak bilinen “orman özel- liğini yitirmiş arazilerin” satõşõnõ sağlayan Tapu Yasasõ değişikliğinin TBMM’den geçmesine tepki gös- terdi. Sönmezõşõk, “Ormanlarımız için yeni ama çok büyük bir tuzak” yorumunda bulundu. Sönmezõşõk, yaptõğõ yazõlõ açõkla- mada, yasa değişikliği ile anayasa- ya karşõ hile yapõlarak 2B arazileri- nin talanõnõn kolaylaştõrõlacağõnõ be- lirtti. Değişiklik ile ormanlarõn sõ- nõrlarõnõ belirleme işinin, 70 yõldõr bu görevi yerine getiren Orman Ka- dastro Komisyonlarõ’nõn elinden alõndõğõna dikkat çeken Sönmezõşõk “Bu iş, ormancılık eğitimi görme- miş tapu teknisyenlerine devre- dildi. Daha önce var olan böyle bir düzenleme Anayasa Mahkemesi tarafından 1989 yılında iptal edil- mişti” dedi. Sönmezõşõk, teknik dü- zenleme adõ altõnda 70 yõlda yapõlan orman kadastro çalõşmalarõ sonucu kesinleşen ve anayasa güvencesi al- tõnda bulunan orman sõnõrlarõnõn de- ğiştirilmesine çanak tutulacağõnõ vurguladõ. Bu değişikliklerin “yeni yasal orman talanlarını” başlata- cağõnõ vurgulayan Sönmezõşõk, “Son günlerde yaşadığımız ekonomik kriz, Ergenekon sendromu, Gaz- ze işgali gibi nedenlerle ülkemiz- de yapılan yolsuzlukları ve yeni yolsuzluk hazırlıklarını yeterince takip edemedik. Ama AKP iktidarı bu gündem yoğunluğunu kullan- masını çok iyi bildi” dedi. Türkiye’nin 2B bilançosu Türkiye’de toplam 473 bin 419 hektar 2-B arazisi bulunuyor. Bu rakamõn yeni kadastro çalõşmala- rõnõn ardõndan 600 bin hektarõ bu- lacağõ tahmin ediliyor. 2B arazi- lerinin büyük çoğunluğunun tu- rizm rantõ yüksek Antalya, Mersin ve Muğla gibi kentlerde olmasõ, üzerlerinde sanayi tesisilerinin, tarõm alanlarõnõn bulunmasõ çev- recilerin tepkisine neden oluyor. Küba Devrimi’nin 50. yılı İzmir’de de kutlandı. Halkın Kurtuluş Partisi tara- fından Fuar Atlas Pavyon’da düzenlenen dayanışma şenliğine, Küba Büyük- elçisi Ernesto Gomez Abascal, Venezüella Maslahatgüzarı Raul Betancourt See- land, Halkın Kurtuluş Partisi Başkanı Nurullah Akkut ile İzmir İl Başkanı Ta- cettin Çolak ve çok sayıda yurttaş katıldı. Gecede konuşan Çolak, “ABD, İsrail maşasıyla Ortadoğu’da halklara zulüm uygulamaktadır. Ancak bu buna kar- şı çıkanlar var” dedi. Abascal ise “Küba halkının sosyalizmle başardıkları dün- ya halklarına ışık veriyor. Ülkemiz, ABD’nin 50 yıllık düşmanlığına ve baskı- larına karşın bağımsızlık ve sosyalizmi yaşıyor” diye konuştu. (METE KIZIK) KÜBA’YLA DAYANIŞMA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle