Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNDEM MUSTAFA BALBAY
Baştarafı 1. Sayfada
vuracağını düşünüyordu. Sayı 5 binde kaldı. Bek-
lentinin yarısı!
Türkiye’de iktidar partisinin kendi başkanlarını kol-
lamasına doğal gözüyle bakıldığı için yerel seçimlerin
en şanslı partisi doğal olarak AKP. Ancak başvuru-
daki düşüklük, kimi sürprizlerin de işareti olabilir.
Son iki genel seçimde AKP şu stratejiyi izledi:
Siyasi yelpazenin tüm renklerinden adaylar gös-
terip merkez sağın ve hatta merkezin tek partisi ol-
mak!
AKP bunu gerçekleştiremedi. Bütün renkleri için-
de barındırmak, onların tümünü temsil etmek anla-
mına gelmiyor. AKP, sonuç olarak geldiği kökenin
partisi... Ancak seçimleri alabilmek ve dış desteği yi-
tirmemek uğruna da ne gerekiyorsa yapıyor.
Girişi AKP ile yaptık ama, bugünkü konumuz mer-
kez sağ! Rahmetliyi nasıl bilirdiniz diye sorulacak olur-
sa şunları söyleyebiliriz:
Bir zamanlar Türk siyasetinin omurgasıydı. Seç-
menin yüzde 60’ı sağdır yaklaşımı içinde sık sık tek
başına iktidar oldu... Özellikle 12 Eylül sonrasında tü-
müyle dağılan siyasi yelpazenin en hızlı toparlanan
kesimiydi.
Yüzde 45.1’le tek başına iktidar olan ANAP, için-
de dört siyasi eğilimi temsil ettiğini iddia etse de, ru-
hu sağdı.
Siyasi yasaklar merkez sağda ve solda yeni liderleri
sahneye çıkardı. Yasakların kalkmasının ardından ye-
ni ortaya çıkanlarla eskiler harmanlandı ama, tam bir
kan uyumu yaşanmadı. İnönü’nün ani ve kesin çe-
kilişi, Özal’ın ölümü, Demirel’in Köşk’e çıkışıyla, 90’lı
yıllar pek çok bakımdan noksanlı yıllar olarak siya-
set tarihine geçti.
Merkez sağın iki ana partisi DYP ve ANAP, deyim
yerindeyse tam bir karpuz gibi sağ seçmeni ikiye böl-
dü. Birbirlerinden hiç ama hiç farkları olmadığı şun-
dan belliydi:
DYP yönetimine küsen soluğu ANAP’ta alıyordu,
ANAP’a küsen DYP’de.
İki parti birbiriyle vuruşa vuruşa siyaset sahnesinden
adım adım çekildi. Öylesine istikrarlı çekildiler ki; oy
kaybetme oranları bile neredeyse birbirine yakındı.
Önce yüzde 20’nin altına düştüler. Bir seçim sonra
yüzde 15’in altına... Eğik düzlem 2002’de iki partiyi
barajın altına çekti.
29 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde, geleneksel
merkez sağın hiçbir varlık gösteremeyeceği, girişte
vurguladığımız aday eğilimleriyle de ortaya çıktı. AKP,
CHP ve MHP, geçmişte merkez sağ partilerde siyaset
yapmış, başarılı olduğunu düşündüğü kişileri kendi
saflarına kattı.
ANAP’ın, yeni adıyla ANAVATAN’ın Genel Başkanı
Salih Uzun tepkisini, “Bari adayları da bizim parti-
nin salonunda açıklasınlar” diye dile getirdi. Görünen
o ki, artık ANAVATAN’da uzun olan tek şey genel baş-
kanın soyadı.
DP’yi de ancak AKP küskünleri tercih ediyor.
2 genel 1 yerel seçimin ardından 29 Mart, merkez
sağın tümüyle tasfiyesiyle sonuçlanacak.
Demokrasi kuşu ancak her iki kanadı sağlıklı
olursa uçabilir. Ne yazık ki bizim kuşun kanatları hem
yerli yerinde değil hem de dengesiz büyüklükte... Bir
kanat kuyruğa yakın, öteki başın dibinde...
Hepimiz merakla bekliyoruz, 29 Mart’ta nasıl
uçacak diye!
ankcum@cumhuriyet.com.tr
SAYFA19 OCAK 2009 PAZARTESİ CUMHURİYET
17HABERLERİN DEVAMI
Öylesine ki Başkan
Bush döneminde Tür-
kiye’ye uygulanan ılım-
lı İslamcı iktidar tasa-
rımının ve planlaması-
nın Amerika için bek-
lenmedik sonuçlara da
açık ya da gebe olduğu
düşünülebilir.
Ergenekon tertibiyle
laik ve bağımsızlıkçı
Atatürkçülerin dahil
edildiği tasfiye hare-
kâtı dincilere yararlı
bir stratejiyi yansıtsa
bile, Türkiye’de den-
gelerin bozulması, ille
de Amerika’nın çıka-
rına sonuçlar mı oluş-
turacaktır?
Yarın göreve başla-
yacak olan Başkan
Obama’nın Ortado-
ğu’da kendinden önce
düzenlenmiş koşullara
temelden karşı çıka-
cak bir lüksü yoktur.
Ama, yeni Başkan’ın
yeni bir döneme baş-
larken, Bush dönemin-
de yürürlüğe konmuş
model, tasarım ve stra-
tejilerin üzerinde ye-
niden durup düşüne-
ceği konusundaki umu-
dumuz eksik değil.
C
Obama
Başlarken...
İstanbul B 9
Edirne PB 7
Kocaeli B 8
Çanakkale B 8
İzmir PB 13
Manisa PB 8
Aydın PB 12
Denizli PB 11
Zonguldak B 11
Sinop B 9
Samsun B 9
Trabzon Y 8
Giresun Y 8
Ankara B 3
Eskişehir S 5
Konya S 1
Sıvas K 2
Antalya PB 17
Adana S 17
Mersin PB 15
Diyarbakır S 11
Şanlıurfa B 10
Mardin B 9
Siirt B 7
Hakkâri B 1
Van S 1
Kars K - 2
Oslo K - 2
Helsinki K - 3
Stockholm K 1
Londra Y 8
Amsterdam Y 8
Brüksel Y 6
Paris Y 9
Bonn Y 4
Münih Y 9
Berlin Y 6
Budapeşte Y 5
Madrid B 10
Viyana Y 5
Belgrad B 8
Soyfa B 10
Roma Y 16
Atina PB 16
Zürih Y 8
Moskova K - 4
Aşkabat B 15
Astana B - 7
Taşkent B 12
Bakû B 7
Bişkek PB 7
Tiflis B 4
Kahire PB 17
Şam B 17
Yurt geneli parçalı
çok bulutlu, Orta Ka-
radeniz’in doğusu,
Doğu Karadeniz, Do-
ğu Anadolu’nun ku-
zeyi ile Sıvas çevre-
leri yağışlı geçecek.
Yağışlar; kıyılarda
yağmur ve sağanak,
iç kesimlerde karla
karışık yağmur ve kar
şeklinde olacak.
OBAMA yarın yemin ederek işe baş-
lıyor. Son yıllar boyunca ABD’yi bir dün-
ya imparatorluğu, başındakini dünya
egemeni saymaya alışmış olanlar, baş-
taki değişince imparatorluğun tutum-
larında da büyük değişiklikler olması-
nı bekliyor olabilirler. Oysa, Türkiye’de
yavaş yavaş kaybolmaya yüz tutan
bir temel kavram, yani “ciddi her dev-
lette mutlaka kolay değişmeyen bir
devlet politikası vardır” biçiminde özet-
lenecek olan bir doğrunun ışığında
bakıldığında değişme sonrası için bü-
yük umutlara kapılmak yanlıştır.
Yine de, Türkiye’nin iç ve dış politi-
kasında Amerikan etkisinin önemine
inananlar yakın gelecekte değişiklik
beklemekten vazgeçmeyip bazı nü-
anslardan büyük sonuçlar çıkarmaya
çalışacaklardır. Örneğin, Mısır’ın Şarm
el Şeyh kentinde Mübarek ve Sarkozy
ile Alman, İngiliz, İtalyan ve İspanyol li-
derler arasındaki toplantıya çağrılı ol-
duğu halde Başbakan Erdoğan’ın ye-
rine Cumhurbaşkanı Gül’ün gitmiş ol-
ması, “Acaba Erdoğan’ın Brüksel’de
AB’lilerle temasa gitmiş olmasından
kaynaklanan bir basit bir zorunluluk
yüzünden değil de, Obama dönemin-
de ABD’yi ilgilendiren konularda Gül’ün
daha etkili olabileceği anlamına mı ge-
liyor?” diye kafa yoranlar bile var.
Oysa, Türk-Amerikan ilişkilerinde bu
tür nüanslar üzerinde durulduğu
zaman çok açık bir gerçek gözden ka-
çıyor: ABD’nin dış politikasında özel-
likle İslam dünyasına ılımlılık ve çağ-
daşlık karışımı bir yön verebilmek için
Türkiye’ye biçilen rol Washington’da
işbaşına geçen kişiye göre değişecek
değildir. Ankara’dan gelenin de Gül ya
da Erdoğan olması pek fark etmez.
Aynı durum, AB ile ilişkiler açısından
da doğrudur.
AB’nin Türkiye’ye bakışı, ancak o
kuruluşun temel istekleri ve çıkarları
açısından değerlendirilebilir. Yetmiş
küsur milyonluk bir ülkenin tam üye-
likte ısrarıyla yaratılan endişe AB ül-
kelerinde şunun ya da bunun iktidar
oluşuyla dağılmaz. Oradaki kaba ger-
çek, bütün nüansları örtecek kadar ağır
basıyor.
Son yılların Türk dış politikasında mi-
henk taşlarından sayılan ABD ve AB iliş-
kileri, bir bakıma birbirinden kopuk
olarak birine ya da öbürüne karşı kul-
lanılabilecek pek farklı nitelikte de de-
ğil. Örneğin “ABD’nin derdi ılımlı İslam,
AB’ninki Kopenhag kriterleri” dense bi-
le, Batı’nın Türkiye’ye kabaca bakışın-
daki benzerlik bu konulardaki bütün nü-
ansları örtecek kadar güçlü.
Yeteneklerini henüz tam anlamıyla
yitirmemiş sayılması gereken Türk
diplomasisinin bu durumda da nü-
anslardan yararlanmak için harcaya-
cağı çabalar elbet yabana atılacak ka-
dar önemsiz değildir. Ama, o kadar-
cık bir başarının sağlanması için bile,
her şeyden önce, Türk devletinin cid-
di ve güçlü kalması gerekiyor. Ordu bir
yana bırakılırsa, sivil yönetimdeki çe-
şitli ciddiyetsizlikler ve güçsüzlükler
giderilmedikçe dış politikadaki so-
nuç hep hüsran oluyor ve olmaya de-
vam edeceğe benziyor.
AÇI
MÜMTAZ SOYSAL
Nüanslar ve Kaba Doğrular
mumtazsoysal@gmail.com
Baştarafı 1. Sayfada
Gazeteci Hrant Dink, ölüm yõl dönümünde düzenlenen çeşitli etkinliklerle anõlõyor
Aynõ yerde, aynõ saatte
İstanbul Haber Servisi -
Agos Gazetesi Genel Yayõn Yö-
netmeni Hrant Dink’in öldü-
rülmesinin üzerinden iki yõl geç-
ti. Aradan geçen bunca zaman-
da, devlet görevlilerinin bildik-
leri halde cinayete engel olma-
dõklarõ ortaya çõktõ. Başbakanlõk
Teftiş Kurulu, cinayetten İsih-
barat Daire Başkanõ Ramazan
Akyürek’in de sorumlu oldu-
ğunu bildirdi. İhmali bulunan
emniyet yetkililerinin dahil edil-
mediği Dink cinayeti davasõ,
İstanbul 14. Ağõr Ceza Mahke-
mesi’nde devam ediyor. Dink
için bugün Agos Gazetesi’nde ve
Lütfi Kõrdar Kongre Merke-
zi’nde anma etkinlikleri düzen-
leniyor.
Dink, aramõzdan ayrõlõşõnõn
2. yõldönümü nedeniyle İstan-
bul’da gazetesi Agos’un önün-
de bugün anõlõyor. “19 Ocak’ta,
saat 3’te, aynı yerde... Agos ga-
zetesinin önünde buluşuyo-
ruz” çağrõsõyla düzenlenecek
tören Şişli Halaskârgazi Cadde-
si’ndeki Agos gazetesinin önün-
de bugün 14.30’da başlayacak.
“Hrant’ın arkadaşları” tara-
fõndan düzenlenen anma etkinlik-
lerinin bir diğeri de saat 20.30’da
“Hrant nar tanelerini saydı, biz
Hrantsız yılları” sloganõ ile Lüt-
fi Kõrdar Kongre ve Sergi Sara-
yõ’nda gerçekleştirilecek. Hrant
Dink’i anmak için hafta boyunca
da bir dizi etkinlik düzenlenecek.
Anadolu Kültür ve Araştõrma Der-
neği, Kadõköy’deki merkezinde 6
Şubat’a kadar devam edecek olan
“Hrant Dink ve Halkların Kar-
deşliği” sergisi ile hafta boyunca
panel, film gösterimleri, müzik
dinletileri sunacak. 20 Ocak’ta
saat 16.00’da Santralistanbul’da
“Hepimiz Hâlâ Hrantız - Tür-
kiye’de Irkçılık, Milliyetçilik ve
Yurtseverlik” söyleşisi gerçek-
leştirilecek. Zeynep Tanbay, dans
projesi “4 Ayak”õn koreografisi-
ni Hrant Dink anõsõna 21 Ocak’ta
garajistanbul’da saat 20.30’da
sahneleyecek. Bilet gelirleri Ulus-
lararasõ Hrant Dink Vakfõ’na ba-
ğõşlanacak.
Fransõz Kültür Merkezi’nde 22
Ocak günü “Ortadoğulu ve yal-
nız bir entelektüel olarak Hrant
Dink” söyleşisi yapõlacak.
Boğaziçi Gösteri Sanatlarõ Top-
luluğu, Boğaziçi Üniversitesi (BÜ)
Oyuncularõ ve BÜ Folklor Kulü-
bü katkõlarõyla 24 Ocak’ta üni-
versitenin Uçaksavar Kampusu
Garanti Kültür Merkezi’nde “He-
pimiz Hrant Dink’i anıyoruz”
konulu tiyatro, dans, belgesel, vi-
deo ve animasyon gösterimleri
düzenleyecek.
İstanbul Haber Servisi - Ergenekon
operasyonlarõnõn başlamasõnõn ardõn-
dan adõ gündeme gelen ve yaşadõğõ
Kanada’dan çeşitli basõn yayõn organ-
larõna çeşitli kurum ve kuruluşlarõ suç-
layan iddialarda bulunan Tuncay Gü-
ney’in iki telefonunun şubat 2008’den
itibaren dinlendiği ancak görüşme ka-
yõtlarõnõn Ergenekon iddianamesine ko-
nulmadõğõ ortaya çõktõ. Duruşma tuta-
naklarõnõn hazõrlanmasõ gerekçesiyle
10 gün ertelenen Ergenekon davasõnda
bugün İşçi Partisi Genel Başkanõ Doğu
Perinçek’in savunmasõnõn alõnmasõ
bekleniyor.
Ergenekon operasyonlarõnõn başla-
masõnõn ardõndan adõ gündeme gelen
ve Kanada’dan çeşitli basõn yayõn or-
ganlarõna çeşitli kurum ve kuruluşla-
rõ suçlayan iddialarda bulunan Tuncay
Güney’in iki telefonunun 14 Şubat
2008’den itibaren dinlendiği ortaya
çõktõ. Emniyetin Güney’in “K.” isim-
li bir şahõsla sõk sõk görüştüğünü bil-
dirmesi üzerine İstanbul Cumhuriyet
Savcõsõ Zekeriya Öz, İstanbul 9. Ağõr
Ceza Mahkemesi’ne tespit edilen iki
telefonun dinlenmesi talebinde bu-
lundu. Güney’in telefonlarõnõn din-
lenmesine ilişkin yazõşmalar iddiana-
menin 364’üncü klasörünün 44’üncü
sayfasõnda bulunmasõna karşõn, gö-
rüşme kayõtlarõnõn iddianemeye ko-
nulmamasõ dikkat çekti.
İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi ta-
rafõndan Silivri Ceza İnfaz Kurumlarõ
Yerleşkesi’nde görülen davada sanõklarõn
savunmalarõ iddianamedeki sõraya göre
ve tutuklulara öncelik tanõnarak alõnõyor.
44’üncü sõrada olan tutuklu sanõk Ay-
dõnlõk Dergisi Genel Yayõn Yönetmeni
Serhan Bolluk’un savunmasõnõ ta-
mamlayamamasõ nedeniyle duruşmada,
45’inci sanõk olan Perinçek’in savun-
masõna geçilmesi bekleniyor.
Ergenekon davasõnõn bugün yapõlacak
39’uncu duruşmasõnda tutuklu sanõk
İşçi Partisi Genel Başkanõ Doğu Perin-
çek’in savunmasõ ve çapraz sorgusunun
alõnmasõ bekleniyor. İddianamede, Pe-
rinçek hakkõnda, “Cebir ve şiddet kul-
lanarak Türkiye Cumhuriyeti hükü-
metini ortadan kaldırmaya veya gö-
revlerini yapmasını kısmen veya ta-
mamen engellemeye teşebbüs etmek”
suçundan ağõrlaştõrõlmõş müebbet hapis
talep ediliyor.
Perinçek’in, TCK’nin 220. madde-
sinde yer alan “Örgüt yöneticileri, ör-
gütün faaliyeti çerçevesinde işlenen
bütün suçlardan dolayı ayrıca fail ola-
rak cezalandırılır” hükmü uyarõnca,
“Kişiyi yerine getirdiği kamu gör-
evinden dolayı tasarlayarak öldür-
mek” suçundan da ağõrlaştõrõlmõş mü-
ebbet hapsi istenen iddianamede, diğer
suçlamalara ilişkin de 192 ile 417 yõl ara-
sõnda hapis talep ediliyor.
İstanbul Haber Servisi - Ergenekon soruşturmasõ
kapsamõnda tutuklanan Emekli Tuğgeneral Le-
vent Ersöz, kalp rahatsõzlõğõ dolayõsõyla önceki
gece Metris Cezaevi’nden Kartal Koşuyolu
Hastanesi’ne sevk edildi. Emekli Tuğgeneral
Levent Ersöz’ün kõzõ Fulya Ersöz, babasõnõn
yoğun bakõmda olduğunu ve uyutulduğunu bil-
dirdi. Ersöz’ün tedavi gördüğü Kartal Koşuyo-
lu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştõrma Hasta-
nesi önünde görev yapan Anadolu Ajansõ (AA)
İstanbul Bölge Müdürlüğü muhabirlerinden Fi-
liz Kınık, Ersöz’ün bir yakõnõnõn tekme ile vur-
masõ sonucu 5 gün iş göremez raporu aldõ. Sal-
dõrõ, meslek örgütleri tarafõndan kõnandõ.
Tutuklu bulunduğu Metris Cezaevi’nden
kalp rahatsõzlõğõ nedeniyle önceki gün Kartal
Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştõr-
ma Hastanesi’ne kaldõrõlan Ersöz’ün kõzõ
Fulya Ersöz, hastane önünde bekleyen basõn
mensuplarõna babasõnõn sağlõk durumu hak-
kõnda bilgi verdi.
TGC’den kınama
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başka-
nõ Orhan Erinç, AA muhabiri Kõnõk’a görevi
başõnda yapõlan saldõrõyõ şiddetle kõnadõğõnõ bil-
dirdi. Türkiye Gazeteciler Sendikasõ (TGS) İs-
tanbul Şubesi de, sendika üyesi muhabir Kõ-
nõk’a görevi başõnda yapõlan saldõrõyõ kõnayarak
şu açõklamayõ yaptõ:
“Türkiye Gazeteciler Sendikası İstanbul
Şubesi olarak, üyemiz, Anadolu Ajansı İs-
tanbul Bölge Müdürlüğü muhabirlerinden
Filiz Kõnõk’a görevi başındayken yapılan sal-
dırıyı kınıyoruz. Üyemiz Filiz Kınık’ın ha-
bercilik görevini yaptığı sırada, Ergenekon
soruşturması kapsamında tutuklandıktan
sonra rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldı-
rılan emekli Tuğgeneral Levent Ersöz’ün ya-
kını Bestami Gök tarafından tekmeyle saldı-
rıya uğraması, üzüntü vericidir. Bu saldırıyı
kınayarak, aldığı darbeyle fenalık geçirerek
hastaneye kaldırılan meslektaşımız Kınık’a
geçmiş olsun diyor, son günlerde basın
emekçilerine yönelik artan şiddet olaylarına
da bir kez daha dikkat çekiyoruz.”
Ersöz hâlâ
yoğun bakımda
Tutanaklar iddianamede yok
Tuncay Güney’in iki telefonunun 2008’in şubat ayõndan itibaren dinlendiği ortaya çõktõ
22 Ocak akşamı Şevval Sam
Ghetto’da Hrant Dink anısına
barış şarkıları seslendirecek.
İstanbul’dan Kırım’a,
Hemşin’den Ege kıyılarına,
Doğu’dan Batı’ya bu müzikal
yolculukta Şevval Sam Sek,
İstanbul Secret’s ve Karadeniz
albümlerinden parçaların yanı
sıra, Rumca, Ermenice,
Süryanice, Kürtçe gibi farklı
dillerde şarkılar seslendirecek.
Gecede ayrıca, Hrant Dink Vakfı
da bir slayt gösterisi sunacak.
Gecenin bilet gelirinin tamamı
Hrant Dink Vakfı’na bırakılacak.
Hrant Dink anõsõna
barõş şarkõlarõ
‘HEDEF, YURTSEVER GENÇLERİN MİLLİ İRADESİNİ KIRMAK’
İstanbul Haber Servisi - İşçi Partisi (İP) Öncü Gençlik İstanbul İl Baş-
kanı Mehmet Bozkurt, önceki gün Star gazetesinde “Muvazzaf su-
bayları tutuklatan şema” başlıklı haberde yer alan İP Öncü Genç-
lik’in Karargâh Evleri’yle bağlantılı olduğu yönündeki iddiaları ya-
lanladı. Bozkurt, “AKP, Türkiye için bir güvenlik tehdididir. Bunu
söylemek için gizli bir örgütlenmeye ihtiyacımız yok” dedi. Ergene-
kon operasyonunun gençlerdeki milli direnci zayıflatmak amacında
da olduğunu belirten Bozkurt, siyasi partilerin gençlik kollarına
“Ergenekon’a karşı birlik olalım” çağrısında bulundu. Bozkurt,
“AKP’yi yıkıp, Türkiye’nin bağımsızlığını savunacak bir hükümet
kurmak, gençliğin vazgeçilmez görevidir” diye konuştu.
‘O gün biz
de vurulduk’
Dink için dün Galatasaray
Meydanı’ndan “O gün biz de
vurulduk” sloganı ile “flash-
mob” etkinliği de gerçekleşti-
rildi. Meydandaki kalabalı-
ğın içinde bir genç aniden
Dink’in vuruluşunu temsilen
kendini yere bıraktı. Eylem-
cilerden birinin çığlık atması
ile meydanda o sırada bulu-
nan yaklaşık 10 kişi de ken-
dini yere attı. Yaklaşık 1 da-
kika boyunca sessizce yerde
yatan eylemciler daha sonra
kalkarak meydandan ayrıldı-
lar. Flashmob, “birbirini ta-
nımayan birçok kişinin; bir
e-posta mesajı ile kararlaştı-
rılan bir yerde toplanarak,
aniden gerçekleştirdikleri ey-
lemlerin hemen ardından da-
ğılması” olarak tanımlanı-
yor. (ÖZLEM GÜVEMLİ)
BRÜKSEL (Cumhuri-
yet) - Belçika’nõn Has-
selt bölgesinde yaşayan
Türk yurttaşlarla bir ara-
ya gelen Başbakan Re-
cep Tayyip Erdoğan,
konuşmasõnda isim ver-
meden Ergenekon soruş-
turmasõna da değindi.
Başbakan Erdoğan, so-
ruşturmayõ sürdüren sav-
cõlara destek verdi. Erdo-
ğan, “Daha önce çeteler,
mafyalar işbaşındaydı.
Bu anlayış sayesinde
hükümetler geliyor, hü-
kümetler gidiyordu.
Damdan düşen olarak,
arı kovanına çomak so-
kulduğu için rahatsız
olanlar var. Her şey hu-
kuk içinde olacak. İtal-
ya’da temiz eller ope-
rasyonu olduğu zaman
İtalya’yı Türkiye’ye ör-
nek gösterenler, Türki-
ye’de bunu yapanlara
saygı duysunlar. Savcı-
ya niye durmadan vu-
ruyorsunuz. Aptesin-
den şüphesi olmayının
namazından şüphesi ol-
maz” dedi.
Başbakan
savcılara
destek verdi
Yine silah
bulundu
Haber Merkezi - Erge-
nekon soruşturmasõnda
cephanelikler bulunma-
sõnõn ardõndan sokağa
atõlan bomba ve silahlara
dün yenileri eklendi.
Mersin’in Silifke ilçesin-
de SEKA Limanõ giri-
şinde 1 adet el bombasõ
bulundu. El bombasõ in-
celemeye alõndõ. İz-
mir’de ise yurttaşlar, Pa-
saport İskelesi ile Konak
Pier Alõşveriş Merkezi
arasõnda denizde bir po-
şet bulunduğunu görün-
ce polise haber verdiler.
Dalgõçlarõn denizden çõ-
kardõğõ poşette 9 mili-
metre çapõnda 38 adet
mermi bulundu. Günün
son mühimmat haberi de
Konya’dan geldi. Sel-
çuklu ilçesinde “Ersöz”
apartmanõnõn bodrum
katõnda poşet içinde 3 el
bombasõ bulundu.