23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada da devlet çarkında kalıcı olma arayışı... AKP’nin bu tutumu kimi küresel hedeflerle de ör- tüşünce ortaya tam bir ikili kuşatma çıkıyor. Bugün bir başka açıdan yaklaşalım... Başlık ya- dırgatıcı; ne demek yoksulluğun yerleşmesi için mü- cadele? Herkes yoksullara yardım için çaba harcar- ken, bu konuda iyi niyetli pek çok kuruluş elinden ge- leni yaparken, açlığı yerleştirmenin mücadelesi mi olur? Olur... Bu da sadece ülkemizde uygulanmıyor, küresel bir “politika”! Yoksulluk yerleşmeli ki, insanlar bununla baş etmeye çalışırken başka bir şey düşünmemeli... Karnını do- yurma kaygısındaki insan; ülkem, dünya nereye gi- diyor, sorusunu sorabilir mi? Soramaz... Bu durumda küresel aktörler için dünya, daha ko- lay yönetilebilir hale gelmez mi? Gelir... Buna küreselleşme denmez; dense dense kürede selleşme, denir! Türkiye’de ailelerin gerçek anlamda ekonomik durumunu ortaya koyan iki gösterge var: Gazetelerin 3. safya haberleri ve AKP’nin kontrol edemediği kurumların araştırmaları... Gazetelerde son dönemde kredi kartı borcunu öde- yemeyen ya da işyerini kapatmak durumunda kaldı- ğı için mali krize giren aile reislerinin cinnet haberle- ri yer alıyor. Türkiye’de en güçlü sigorta “aile sigortasıdır”. Ai- le bireyleri içinde zor durumda olana öteki kol kanat gerer. Sözünü ettiğimiz haberlerin içeriği aile sigor- tasında da erozyon olduğunu gösteriyor. Eskiden devletin güvenilir istatistik kurumları var- dı. Enflasyon, hayat pahalılığı 3 haneli rakamlara vur- sa bile, hükümetler müdahale etmezdi. Bugün öyle mi ya? AKP, ekonomiyi değil, rakamları yönetiyor! Bu- nun için de ilgili kurumların tümünün başına kolay kont- rol edebileceği kişileri getiriyor. Bu yöntemle ne Türk ekonomisinin sırtı yere gelir ne ailesinin! Bir örnek: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bir kişi günde 2.1 YTL ile doyar dedi... Yani bir insan ayda 60-65 YTL ile karnını doyurabilir. Bunu kim söylüyor? Tek işi istatistik tutmak olan kurum... Diyanet İşleri Başkanlığı ise fitre rakamlarını belir- lemek için bir çalışma yapıyor; şu rakamı buluyor: Bir kişi günde en az 6 YTL ile doyar. Fitrenizi ona göre verin! TÜİK’in 3 katı... Diyanet bile TÜİK’ten daha iyi hesap yapıyor. Demek ki, çoğumuzun çözülmeyen işleri Allah’a ha- vale etmesi boşuna değil! Kamu Emekçileri Sendikası’nın (KESK) son çalış- masına göre 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 730 YTL. Türkiye’de bu durumda yaşamını sürdürmeye çalı- şanların oranı, nüfusun üçte birini buluyor. Böyle bir toplumu en iyi yönetme yolu şu: Bırak açlık sınırındakiler orada kalsın; bir düzen kur, onların karnını doyur. Kendi dönem zenginlerinle du- rumunu sağlamlaştır. Devlet olanaklarını hükümet ola- nağına çevir... Medyanı da kurdun mu, her seçim se- nin, istediğin kadar çam devir! Devir bu devir... ankcum@cumhuriyet.com.tr SAYFA 15 EYLÜL 2008 PAZARTESİCUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI AÇI MÜMTAZ SOYSAL Fenerin yanıltışı FENERLER çeşit çeşit; el feneri, cep feneri, bir de deniz feneri. Deniz feneri, genellikle bilinenin aksine, projektör gibi yolunuzu aydınlatmaz, sadece yerinizi belirler. Nerede olduğunuzu, gece karanlığında neyin nere- sinden geçtiğinizi, fenerlerin yanıp sönen ışığıyla an- larsınız. Seyir haritaları, her fenerin kaç saniyede birkaç kez çaktığını gösterir. Örneğin falanca burundaki fener beş saniyede bir iki kez çakar, filanca burundaki on saniyede üç kez. Şimdiki elektronik seyir araçları yer belirleme görevini çok daha iyi yapar ama, denizcinin yine en sadık yardımcıları fenerlerdir. Vardiyada gözler hep onları arar, her bordalanışlarında seyir defterine on- ların adı yazılır. İnsan, ister istemez, bir hayır kuruluşunun niçin böy- le adlandırıldığını soracaktır kendi kendine. Soru- nun yanıtını kuruluşun yurtdışında oluşunda aramak gelebilir akla. Çoluk çocuğun geçimi için gurbete çık- mış vatandaşlara anavatanlarını sürekli anımsatacak, oradaki fakir fukarayı düşündürecek bir kuruluş ol- malı herhalde diye düşünürsünüz. Üstelik, din duyguları da işin içine girince, bir çeşit “uluslararası zekât” ve sevap söz konusudur. Zaten böyle bir konuya güvensizliğin ve yolsuzluğun bu- laşmış olmasındaki tiksindiricilik de bundan kay- naklanır. Böyle olduğu içindir ki, aynı konu açılmışken ge- nellikle göz ardı edilen, zaman zaman ele alınmış gibi görünüp bir türlü yerli yerine oturtulamayan da- ha geniş bir konuya sıçramakta yarar var: Yurtdışında çalışan insanlarımızı Türkiye’nin siyasal yaşamıyla il- gilendirmek, kendi ağırlıklarını burada da duyurma- larını sağlamak. Ayrıca, kendi sorunlarına Ankara’nın da yeterince eğilmesini, çareler bulmasını ve ülke- lerinin ağırlığını başka yerlerde de devreye sokma- sını teşvik edip zorlayacak olan da budur. Ne var ki, sorunun can damarı olan dıştaki va- tandaşların oy hakkı konusu henüz herkesi memnun edici bir çözüme bağlanmış sayılamaz. O insanları- mıza sadece gümrük kapılarından giriş çıkışlarda oy kullandırmak yeterli midir? Hele, son seçimlerde “beyhude” duruma düşürül- müş gurbetçi oylarının akıbeti anımsanırsa. Yerel seçimler yaklaşıyor. Geçim derdiyle dışa git- miş insanlarımız gerideki köylerini, belediyeleri- ni, yerel meclislerini yönetenleri belirlemekte oy kullanmayacaklar da ne idüğü belirsiz fenerlere mi bel bağlayacaklar? Olaylar hep gösteriyor ki, demokratik laik cum- huriyetçilik fenerinin akılcı çakışları gözden kaçırıl- dıkça, rota şaşmakta, içte olduğu gibi olduğu gibi dışta da insanlarımızı yanılgıdan ve yanıltmadan ko- rumak gitgide güçleşiyor. Gözler yeniden cumhuriyetin doğru fenerine çev- rilmeden rota düzelmez. mumtazsoysal@gmail.com İstanbul PB 29 Edirne B 29 Kocaeli B 28 Çanakkale B 29 İzmir B 32 Manisa B 35 Aydın B 35 Denizli B 34 Zonguldak B 28 Sinop B 27 Samsun B 28 Trabzon PB 28 Giresun PB 27 Ankara B 28 Eskişehir B 30 Konya PB 29 Sıvas B 28 Antalya PB 31 Adana PB 31 Mersin PB 31 Diyarbakır B 35 Şanlıurfa PB 34 Mardin PB 32 Siirt B 35 Hakkâri B 24 Van B 23 Kars B 22 Oslo Y 15 Helsinki Y 13 Stockholm Y 13 Londra Y 13 Amsterdam Y 18 Brüksel Y 14 Paris Y 18 Bonn Y 15 Münih Y 21 Berlin Y 17 Budapeşte Y 20 Madrid PB 25 Viyana Y 18 Belgrad Y 23 Soyfa Y 30 Roma Y 26 Atina Y 29 Zürih Y 15 Moskova Y 14 Aşkabat A 30 Astana PB 25 Taşkent A 38 Bakû Y 28 Bişkek A 31 Tiflis B 23 Kahire PB 33 Şam B 31 Yurdun kuzeydoğu, güney ve öğle saatle- rinden sonra Trakya kesimleri parçalı ve çok bulutlu; Orta ve Doğu Akdeniz’in iç kesimle- ri kısa süreli sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı; diğer yerler az bulutlu geçecek. Hava sıcaklığı; kuzey ve iç bölgelerde 2 ila 4 de- rece artacak. MAHMUT LICALI ANKARA - Milli Eğitim Bakanlõğõ’nõn (MEB) 2009-2010 eğitim öğretim yõlõnda ilköğretimdeki “mavi önlük” uygulamasõna son vererek “okul forması” sistemine geçi- leceğini açõklamasõ tartõşmalara neden oldu. Yaklaşõk 11 milyon ilköğretim öğrencisinin kõyafetlerinin değişmesiyle en az 1 milyar YTL tutarõnda rant yaratõlacak. Yeni formalarõn ön- lüklere göre daha pahalõ olmasõ, velilerin okul alõşverişi masraflarõnõ daha da arttõracak. 1 ile 5. sõnõf arasõnda okuyan öğrencilerin giydiği mavi önlükleri 25 YTL ile 60 YTL’ye arasõnda değişen fiyatlara edinmek olanak- lõyken gelecek yõl satõşa sunulacak okul for- malarõnõn en az 100 YTL ile 150 YTL arasõnda olacağõ tahmin ediliyor. Bu durum, her eğitim- öğretim yõlõnõn başõnda okul alõşverişi nede- niyle bütçeleri sarsõlan velilerin yaptõğõ mas- raflarõ daha da yükseltecek. Gazalcı: Öncelikli sorun değil Eski CHP Denizli Milletvekili ve TBMM Milli Eğitim Komisyonu Üyesi Mustafa Ga- zalcı, okullarõn adeta ticarethaneye dönüştü- ğünü, öğrencilerin ise müşteri gibi görüldü- ğünü kaydetti. Gazalcõ, “Anayasamıza ve Milli Eğitim Temel Yasası’na göre ilköğ- retim parasızdır. Yani bütün öğrencilerin giyim kuşam da dahil bütün gereksinim- lerinin karşılanması gerekir” diye konuştu. Gazalcõ, şunlarõ kaydetti: “Bir yandan okul ve öğretmen yok, kalabalık sınıflar var. Eği- timin içeriği kötü. Kıyafetlerin açıklanması biraz da eğitimdeki sorunları unuttur- mak, gündem değiştirmek amacına yöne- lik gibi. Ben AKP’yi 6 yıldır değerlendir- diğimde yoğurdun üflenmesi gerektiğini dü- şünüyorum. AKP’nin her attığı adım eği- timi acaba dinselleştiriyor mu, biraz daha mı paralı kılıyor, özelleştiriyor mu diye ba- kıyorum.” Kõyafetlerin uzmanlara hazõrla- tõlmasõ gerektiğini vurgulayan Gazalcõ, ge- reksinimi olan öğrencilere devletin destek ver- mesi gerektiğini kaydetti. Gazalcõ, “Önemli olan eğitimin içeriğidir. Bu giysi konusu da çok abartmamak gerekir. Eğitimin öncelikli sorunu bu değildir” dedi. İnce: İlave masraf doğru değil CHP Yalova Milletvekili ve TBMM Milli Eğitim Komisyonu Üyesi Muharrem İnce, okul formalarõnda yeni kõyafet uygulamasõnõn velilere ek bir masraf çõkaracağõna işaret ederek “Zaten veliler zorluklarla çocukla- rın ihtiyaçlarını gideriyorlar. İlave bir masraf çıkarılması doğru değil” dedi. AKP’nin getirdiği her değişikliğin ve düzen- lemenin altõna bakõlmasõ gerektiğini ifade eden İnce, “Bunları bir kalemden bir merkezden yürütüp yine AKP’li şirketlere büyük pa- ralar kazandırırlarsa da şaşırmamak la- zım” diye konuştu. Kılıç: Öğrencilere de sorulmalı Eğitim-Sen Genel Başkanõ Zübeyde Kı- lıç, ilköğretim öğrencilerinin kõyafetlerine iliş- kin sorunlar yaşadõğõnõ belirterek “Kendi- lerini rahat hissedecekleri, severek giye- bilecekleri kıyafetlerin öğrencilerin de görüşleri alınarak belirlenmesi makul bir uygulama” dedi. Kõyafetleri çok sõk değiş- tirmenin veliler açõsõndan önemli sõkõntõlar ge- tireceğini anlatan Kõlõç, “Çünkü yeni kıya- fetler yeni bir masraf kapısıdır. Zaten var olan masrafların üzerine bu da ek bir mas- raf olarak gelecektir” dedi. Kõlõç, kõyafet- lerin seçiminde ve belirlenmesinde bu konuda görüş belirtebilecek öğretmenler, sendika temsilcileri, pedagoglardan oluşan bir kuru- lun çalõşmasõnõn gerektiğine işaret etti. Avcı: Tek tip öğrenci dayatması Bağõmsõz Eğitimciler Sendikasõ Genel Başkanõ Gürkan Avcı ise önlük yerine ge- tirilecek okul formasõ uygulamasõnõn başka bir tek tip öğrenci dayatmasõ oluşturacağõnõ be- lirtti. Avcõ, “Sayın Bakan öğrencilere 40 de- rece sıcakta kravat ve önlük gibi giysiler giydirmenin ilkel olduğunu söylüyor, fakat okul forması düzenlemesiyle başka bir dayatmada bulunuyor” diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Türk Eğitim-Sen tarafõn- dan yapõlan araştõrmaya göre, üniversiteye ilk adõmõn maaliye- ti 2 bin 131 YTL ile 2 bin 954 YTL arasõnda değişiyor. Türk Eğitim-Sen’in araştõrma- sõna göre, ailesinin yaşadõğõ şeh- rin dõşõnda öğrenimini sürdüren ve devlet yurdunda kalan bir üni- versite öğrencisinin aylõk temel harcamasõ 715 YTL olarak he- saplanõyor. Yurtta kalan öğrenci- nin bu harcamasõna, harç ücreti, yurt, yol, yemek, sosyal faaliyet, ders araç-gereçleri, fotokopi ve ki- tap da eklenince masraflarõ, 2 bin 131 YTL ile 2 bin 954 YTL arasõnda değişiyor. Öğrenci tek başõna eve çõkacaksa rakam 3 bin 704 YTL’ye kadar yükseliyor. Mühendislik/mimarlõk fakültesi- ni kazanan bir öğrenci evi iki ar- kadaşõyla paylaşacaksa harç, ki- tap, ders araç-gereç, fotokopi, gõda, giyim, ulaşõm, sosyal faali- yet ile birlikte masrafõ 2 bin 469 YTL, tõp fakültesinde okuyan bir öğrencinin toplam masrafõ ise 2 bin 737 YTL olarak hesaplanõyor. Öğrenci ikinci öğretimde (ak- şam) okuyorsa, maliyet daha da yükseliyor. Mühendislik-mimar- lõk fakültesinde okuyan ikinci öğretim öğrencisinin masrafõ en az 3 bin 466 YTL, en fazla 4 bin 516 YTL olarak tahmin ediliyor. Aka- demisyenlerin durumunun da in- celendiği araştõrmaya göre, ABD’de profesörlerin maaşõ or- talama yõllõk 76 bin 293 dolar ile 129 bin 527 dolar arasõnda deği- şirken Türkiye’de 31 bin 387 do- lar. ABD’de bir asistan yõlda 39 bin 834 ila 63 bin 174 dolar ara- sõnda değişen ücret alõrken, Tür- kiye’de 4. derecede bir araştõrma görevlisi yõlda 14 bin 363 dolar kazanõyor. Türkiye’de en üst de- recede çalõşan bir profesör yõllõk 22 bin 319 Avro, AB ülkelerinde ise 42 bin Avro ile 120 bin Avro arasõnda değişen ücretler alõyor. Koncuk: Liste uzuyor Araştõrma sonuçlarõnõ değer- lendiren Türk Eğitim-Sen Genel Başkanõ İsmail Koncuk, üni- versite okumanõn hayli masraf- lõ bir iş olduğunu belirterek şunlarõ kaydetti: “Harç, yol, yemek, giyim, barınma, kitap masrafları derken öğrencile- ri uzun bir liste beklemekte- dir. Bugün elektriğe, doğal- gaza yapılan zamlar düşü- nüldüğünde, hayatın giderek pahalandığı göz önüne alın- dığında kıt kanaat geçinen ailelerin çocuklarını ne tür şartlarda okuttuğunu anla- mak zor olmayacaktır. Üni- versite çalışanları da dünya- daki meslektaşlarına kıyasla düşük ücret almaktadır. Tüm bu gerçekler göz önüne alın- dığında hem üniversite öğ- rencilerini, hem de üniversite çalışanlarını ekonomik yönden zor bir yıl beklemektedir.” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sosyal Gü- venlik Kurumu (SGK) ile Türk Eczacõlarõ Bir- liği (TEB) arasõnda imzalanan ek protokolle, eczane iskonto oranlarõ yarõ yarõya azaltõldõ. SGK’nin ilaç temininde eczacõlarõn tepkile- rine neden olan iskonto oranlarõnda düzenle- meye gidildi. Buna göre, 1 Eylül-31 Aralõk 2008 tarihleri arasõnda iskonto oranlarõnõn 2007 yõlõ satõş hasõlatõ KDV hariç 350 bin YTL’ye kadar olan eczaneler tarafõndan yüzde 0.5, 350 bin 1-600 bin YTL arasõnda olan ec- zaneler tarafõndan yüzde 1, 600 bin 1-900 bin YTL arasõnda olan eczaneler tarafõndan yüzde 1.5, 900 bin YTL üzerinde olan eczaneler tara- fõndan yüzde 2 olarak uygulanacak. 2007 yõlõ satõş hasõlatõ olmayan yeni açõlan eczaneler için de en düşük indirim oranõ geçerli olacak. Sözleşmeli eczanelerin 1 Eylül 2008’den iti- baren karşõlayarak kaydettikleri reçetelerin, sisteme yeni iskonto oranõ uygulanacak şekil- de yeniden kaydedilmesine olanak sağlanacak. Eczane iskontoları yarı yarıya azaltıldı Üniversiteye ilk adım çok pahalı İlköğretimde- ki mavi önlük uygulanması- na son verme- ye hazırlanan Milli Eğitim Bakanlığı, öğ- renciler için düşünülen okul forması çizimlerini resmi inter- net sitesinde yayımladı. MEB’in yeni kõyafet kararõ en az 1 milyar YTL’lik rant yaratacak Yeni kõyafet, yeni masraf Öğrencilerin kayõt ve diğer masraflarla birlikte yaklaşõk 3 bin YTL’ye ihtiyacõ olduğunu ortaya koyan araştõrmaya göre, Türk profesörler ABD’li asistanlardan az maaş alõyor Şehit askerin cenaze törenine binlerce kişi katıldı. Büyük üzüntü yaşayan şehit yakınları ise güçlükle ayakta durdu. (Fotoğraflar: AA) Düziçi şehidini uğurladõ OSMANİYE (Cumhuriyet) - Şõrnak’õn Çakõrsöğüt mevkisinde PKK’liler tarafõndan yo- la döşenen mayõna basarak şehit olan Jandar- ma Uzman Çavuş Yakup Ceylan, dün Osma- niye’nin Düziçi ilçesinde törenle toprağa verildi. Ceylan’õn cenazesi ilk olarak baba evine ge- tirildi. Şehidin annesi Fatma Ceylan, babasõ İb- rahim Ceylan, ağabeyi Harun Ceylan ve ab- lasõ Ayşe Ceylan cenazenin getirilişi sõrasõnda gözyaşlarõna boğuldu. Tabuta sarõlarak baygõnlõk geçiren şehit yakõnlarõna, Sağlõk Müdürlüğü ekipleri müdahale etti. Ceylan’õn cenazesi, daha sonra kortej eşliğinde İrfanlõ Camisi’ne ge- tirildi. Konuşmalarõn ardõndan cenaze Çamiçi Mezarlõğõ’ndaki şehitlikte toprağa verildi. Cenazenin mezarlõğa götürülüşü sõrasõn- da yurttaşlar, “Kahrolsun PKK”, “Şehit- ler ölmez vatan bölünmez”, “Türkiye Apo’ya mezar olacak” ve “Ne mutlu Türküm diyene” sloganlarõ attõ. İHALE SÜRECİ İŞLİYOR TSK’ye yerli araç ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Savunma Sanayi Müsteşarlõ- ğõ’nõn (SSM) 45 adet tank taşõyõcõ araç ve römork ihalesinde, çoğun- luğunu Türk firmalarõnõn oluşturdu- ğu 9 firma ya da firma grubu yarõ- şacak. Kara Kuvvetleri Komutanlõ- ğõ’nõn gereksinimini karşõlamak amacõyla düzenlenen tank taşõyõcõ araç ve römork ihalesinde teklife çağrõ dosyasõ alan firmalar belirlen- di. Gerekli ölçütlere sahip olan 9 firma veya firma grubu müsteşar- lõktan teklife çağrõ dosyasõ aldõ. Ço- ğunluğunu Türk otomotiv üreticisi firmalarõnõn katõldõğõ SSM’nin 70 ton çekme kapasiteli tank taşõyõcõ semi-treylerin birbirine entegre edilmiş şekilde tedarikini ve ba- kõm-idamesini öngören ihalede ya- rõşmasõ beklenen firmalar şunlar: “EFE Endüstri ve Ticaret AŞ. Otokar Sanayi AŞ., MAN Kam- yon ve Otobüs Ticaret AŞ., He- ma Endüstri AŞ., Mercedes Benz Türk AŞ. Mırsk Wheel Tractor Plant, Coşkunöz Metal Form Makina. End. ve Tic. AŞ., Hub- bei Sansiang Space Wanshan Special Vehicle Co. Ltd. (Gama Ticaret ve Turizm Sanayi AŞ) ile BMC Sanayi ve Ticaret AŞ.” EK PROTOKOL İMZALANDI FARUK KIRTAY YALOVA - AKP Yalova Milletvekili İlhan Ev- cin ile Yalova İl Milli Eğitim Müdürü Şevki Genç arasõnda taşõmalõ eğitim ihaleleri nede- niyle tartõşma yaşandõ. Yalova Valiliği ihalele- ri incelemeye aldõ. İhale ve okullardaki aksak- lõklarla ilgili Genç’i makamõnda ziyaret ettiği- ni belirten Evcin, İhalelerde usulsüzlük oldu- ğunu iddia etti. Evcin, “İhaleye katılanlardan boş kâğıt talep edilmiş. İhale kapalı zarf usulü ile olması gerekirken zarflar açılarak, bu boş kâğıtlar diğer ihaleye girenlerin tek- liflerine bakılarak doldurulmuş ve ihale ba- zı kişilere verilmiş” diye konuştu. Bir yakõnõ- nõn da ihaleye girdiğini kabul eden Evcin, bu konuda telkin ya da baskı yapmadığını söy- ledi. Şevki Genç ise iddialara yanõt vermedi. AKP’Lİ VEKİL İLE MÜDÜRTARTIŞTI Taşımalı eğitim ihalesi için kavga WASHİNGTON (Cumhuriyet) - ABD’de yaşa- yan tarikat lideri Fettullah Gülen ramazan ayõnda ABD Kongresi’ne yönelik lobi çalõş- malarõnõ hõzlandõrdõ. Gülen’in onursal başkan- lõğõnõ yaptõğõ Rumi Forum kuruluşu önceki gün ABD Kongresi’nde bir iftar yemeği verdi. Bu yõl üçüncüsü düzenlenen yemeğe Türki- ye’nin Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy, Vatikan Dinlerarasõ Diyalog Sekreteryasõ Baş- kanõ Thomas Michel, Mali’nin Washington Büyükelçisi Abdoulaye Diop, Nijer’in Was- hington Büyükelçisi Maiga Djibrilla Amina- ta, Pakistan’õn Washington Büyükelçisi Hüse- yin Hakkani, Kazakistan’õn Washington Bü- yükelçisi Erlan Idrissov, Kõrgõzistan’õn Was- hington Büyükelçisi Zamira Sydykova, Sene- gal’in Washington Büyükelçisi Amadou La- mine ve bazõ üst düzey diplomatlar da katõldõ. Dış Haberler Servisi - Avrupa’dan yayõn yapan eski PKK üyesi Şükrü Gülmüş’e ait internet sitesinde, Diyarbakõr’õn DTP’li Bağlar Bele- diye Başkanõ Yurdusev Özsökmenler’e ait olduğunu iddia edilen bir fotoğraf yayõmladõ. 1992 ya da 1993 yõlõnda Bekaa Vadisi’nde çekildiğini öne sürülen fotoğrafta, Özsök- menler olduğu iddia edilen kadõn elinde ka- leşnikov marka bir tüfekle görülüyor. Gül- müş, yazõsõnda “Yurdusev Özsökmenler bal gibi Abdullah Öcalan’ın karısı. Onun ata- ması ve önermesiyle bu göreve geldi. Sonra yasal partiye geçti. Şimdi de Bağlar Beledi- yesiyle Osman Baydemir ve tüm belediye- leri denetleyendir” ifadelerini kullandõ. DTP’li başkan hakkõnda ‘Öcalan’õn eşiydi’ iddiasõ Gülen’in lobi çalõşmasõ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle