Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 12 AĞUSTOS 2008 SALI 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Abdullah Gül’den Ne Bekliyordunuz ki?.. Dokuz Eylül Üniversitesi öğretim Üyesi ve Rektör Adayı Prof. Sedef Gidener, Cumhur- başkanı Gül’e soruyor: - Sizin aldığınız yüzde 47 millet iradesi olu- yor da benim ki neden olmuyor? Soru çok man- tıklı olmasına karşın, yine de anlamsızdır. Çün- kü Abdullah Gül Çankaya’ya, demokrasinin ge- reklerini yerme getirmek, Türkiye Cumhuriye- ti Devleti’nin işleyişinde uyumu sağlamak,özerk kurumların bu niteliklerini güvenceye almak için gelmedi. O laik demokratik Cumhuriyete kar- şı yürütülen sivil darbenin en önemli aşamala- rından birini gerçekleştirip Çankaya mevziinin el değiştirmesini sağlayacak operasyonun en değerli parçası. Çankaya üniversitenin yan- daşlaştırılması, medyanın tümüyle ele geçiril- mesi, yargı bağımsızlığının yok edilerek yargı- nın siyasal iktidarın denetimine sokulması ve ni- hayet son aşama olarak TSK’nin iktidara ram edilmesi operasyonlarının ana üssü olarak ön- görülmekteydi. Bu durumda, Abdullah Gül’ün neden üni- versite öğretim üyelerinin oylarına saygı gös- termediği sorusu anlamını yitiriyor. Şimdi, bütün amaçları, AKP iktidarını des- teklemek olan lümpen liberallerin, “daha önce Sezer de aynı şeyi yapmamış mıydı” sorusunu sormalarına da şaşırmamak gerek. Onlar ara- daki farkı görmemekte ısrarcıdırlar. Aradaki önemli fark şudur: Ahmet Necdet Se- zer atamadığı kişilerin gerekçesini açıklamıştır. Bu gerekçe söz konusu adayların, Cumhuriyetin temel ilkelerine ters düşmeleriydi. Sayın Gül’ün atamadıkları ise Cumhuriyetin temel ilkelerine bağlılıklarıyla tanındıkları için bu akıbete uğra- mışlardır. Başka bir deyişle, Ahmet Necdet Se- zer döneminde, atama kriterleri olan ölçütler, bu kez göreve atamama nedeni, atamama ne- deni olan ölçütler ise tercih sebebi olmuştur. Şimdi bu iki uygulamanın da aynı şey oldu- ğunu söylemek ya dangalaklıktır ya da sahte- kârlık.... Tabii bu gözlem, YÖK’ün getirdiği düzenin herhangi bir nedenle savunulabilir olduğu an- lamını taşımıyor. YÖK çağdaş üniversitenin başında ipotek, bi- limsel gelişmenin önünde engeldir. Dün de öy- leydi, bugün de öyle... Ama göreceksiniz, AKP YÖK’ü yakın bir ge- lecekte kaldırmayacak, onu kullanarak üniver- siteleri ele geçirme, yandaş olmayanları te- mizleme operasyonunu tamamladıktan sonra, artık ihtiyaç kalmadığında, yani siyasi iktidarın baskı mekanizmasının, kendiliğinden işleyeceği ortamı sağladıktan sonra, yasal bir değişikliğe gitmeyi düşünecektir. Türkiye’de şimdiye dek çok küçük bir zaman dilimi dışında siyasal iktidarlardan hiçbiri üniversite özerkliğini içine sindire- memiş, gerçekten hem bilimsel, hem idari hem de mali özerkliğe sahip yükseköğrenim ku- rumlarına tahammül edememiştir. AKP iktidarının ilk döneminde, YÖK’ü dene- timinde tutarak üniversiteleri uysallaştırma amacını yaşama geçireme- mişse de, üniversitelerin mali özerklikleriyle birlikte idari özerkliklerini çiğ- neyerek onları kontrol yolunu denemiş, kadroları vermemekte direnirken halka sağlık hizmeti götüren birçok üniversitenin, örneğin özellikle Samsun 19 Mayıs Üniversitesi’nde olduğu gibi, tıp fakül- telerine gerekli kadroları vermemekte diren- miştir. Bundan böyle artık Samsun 19 Mayıs Üni- versitesi’ne de diğer kuruluşlara da artık bu tür engellemeler uygulanmayacak, uy- sallaşan her üniversite iktidarın desteğini ala- cak, zaman içinde tüm kuramlar, bilimsel dü- şünce araştırma yerine AKP’nin ideolojik çizgisine çekilecektir. Abdullah Gül’ün Çankaya’ya gelme amaçla- rından biri de budur. Bu yüzdendir ki, Sayın Prof. Dr. Sedef Gi- dener’in kendi içinde çok mantıklı olan haklı sorusunun bir anlamı yoktur. Çün- kü Sayın Gül’ün amacı, evrensel demokrasiyi değil, AKP usulü sistemi ger- çekleştirmek için gelmiştir oraya ve geliş amacına uygun girişimleri bir biri ar- dından sıralamaktadır. Görüyorsunuz, öyle bir dönemi yaşıyoruz ki, mantığın da bir anlamı kalmadı. [email protected] Memur sendikalarõ ile hükümet arasõndaki grev hakkõnõ içermeyen toplu görüşmeler 15 Ağustos’ta başlõyor Kamu emekçisi ümitsizANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Yaklaşõk 2 milyon kamu çalõ- şanõnõ ilgilendiren toplu görüşmeler, hükümet ile memur konfederasyon- larõ arasõnda 15 Ağustos Cuma günü başlayacak. Konfederasyonlardan Kamu-Sen ve Memur-Sen grev hak- larõ olmadõğõ için hükümetin son sö- zü söylediği görüşmelere katõlmayõ yi- ne kabul ederken Kamu Emekçileri Sendikalarõ Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanõ Sami Evren, toplu- sözleşme yapõlmadõğõ takdirde, me- mur sendikalarõyla hükümet arasõnda yapõlacak toplu görüşme sürecine katõlmayacaklarõnõ bildirdi. Bu hafta içinde hükümet ile toplu görüşmeler için masaya oturmaya hazõrlanan memur konfederasyonla- rõnõn istekleri ve duruşlarõ şöyle: Türkiye Kamu-Sen: Geçen yõl sendika üyesi memurlara verilen sen- dika ödentisinin 5 YTL arttõrõlmasõ ko- nusunun daha sonra unutulmasõ ne- deniyle görüşme yapõlan günler so- nunda tutanak tutulmasõ. Grev ve toplusözleşme haklarõna ulaşõlmasõ için Kamu Görevlileri Sendikalarõ Kanunu’nda gerekli düzenlemelerin yapõlmasõ ve Uzlaştõrma Kurulu ka- rarlarõnõn bağlayõcõ hale getirilmesi. Memur-Sen: Genel olarak ücret- lileri koruyacak şekilde gelir vergisi dilimlerinin 5’er puan düşürülmesi. Ücretler belirlenirken enflasyonun yanõnda büyümeden de pay veril- mesi. Toplusözleşme hakkõ olmadõğõ sürece toplu görüşmeler çok da an- lamlõ olmadõğõ için en azõndan Uz- laştõrma Kurulu kararlarõnõn bağlayõ- cõ hale getirilmesi. Sendika üyesi memurlara verilen sendika ödeneği- nin 25 YTL’ye çõkarõlmasõ. KESK Başkanõ Evren ise Mülki- yeliler Birliği Lokali’nde dün dü- zenlediği basõn toplantõsõnda, toplu gö- rüşmelerin, karşõlõklõ müzakereler yoluyla kamu çalõşanlarõnõn mali ve sosyal haklarõnõ belirlemeyi amaçla- dõğõnõ, ancak bundan önce gerçek- leştirilen 6 toplu görüşmenin hiçbi- rinden kamu çalõşanlarõnõ memnun edecek sonuç çõkmadõğõnõ söyledi. Evren, 4688 sayõlõ Kamu Görevli- leri Sendikalarõ Yasasõ’nõn memurlarõn toplusözleşme ve grev hakkõnõ elde et- mesini engellediğini belirterek, “Top- lusözleşme olmadığı takdirde top- lu görüşme sürecinde KESK ol- mayacak” diye konuştu. Evren isteklerini “Kamu emekçi- lerinin yıllardır yaşadığı reel ücret kayıplarının telafi edilerek, kamu emekçilerine 350 YTL seyyanen zam yapılması gerekmektedir. İşe yeni başlayan bir kamu emekçisi- nin temel ücreti 2009 yılı için 1250 YTL olmalıdır” şeklinde özetledi. Evren, taleplerine olumlu cevap ve- rilmediği takdirde kamu çalõşanlarõ- nõn seslerini meydanlarda duyuraca- ğõnõ söyledi. Eylem programı Evren, KESK’in bu kapsamda yü- rüteceği eylem programõnõ şöyle açõk- ladõ: - KESK üyeleri, 13 Ağustos’tan iti- baren örgütlü tüm iş yerlerinde top- lusözleşme taleplerini dile getiren kokart takarak 3 gün boyunca bu şe- kilde hizmet verecek. - Aynõ gün tüm illerde toplusöz- leşme talebini içeren bildiriler halka dağõtõlacak. - İllerden gelecek sendika yöneti- cileri, 14 Ağustos’ta çalõştõklarõ ku- rumlarõn bağlõ olduğu bakanlõklarõn önüne giderek toplu iş sözleşmesi çağ- rõsõnda bulunacak. - KESK, 15 Ağustos’ta Başbakan- lõk Merkez Binasõ‘na yürüyecek. İki milyon kamu emekçisi 15 Ağustos’ta başlayacak toplu görüşmelerden çõkacak sonucu bekliyor. Kamu-Sen ve Memur-Sen, son sözü hükümetin söylediği göstermelik pazarlõk sürecine şartsõz katõlma tavrõnõ sürdürürken KESK, toplusözleşme olmadõğõ takdirde toplu görüşmelere katõlmama kararõnda olduğunu açõkladõ. HAT İPTALLERİ ARTIYOR AKP trenleri unutturuyor Hükümet sözcüleri tarafõndan yapõlan açõklamalarda demiryollarõna ayrõlan kaynağõn arttõrõldõğõnõn söylenmesine rağmen, pek çok yerde tren seferleri ve hatlar iptal ediliyor. MURAT KIŞLALI ANKARA - Hüküme- tin demiryollarõna kaynak ayõrdõğõ ve yatõrõm yaptõ- ğõ iddiasõna karşõn, Türki- ye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarõ’nõn (TCDD) hatlarõ ve tren seferleri te- ker teker iptal ediliyor. Özellikle AKP iktidarõn- daki son iki yõlda çok sa- yõda tren seferi iptal edi- lirken, yeni iptallerin de gelmesi bekleniyor. TCDD’nin son dönem- de iptal edilen veya dur- durulan hat ve tren sefer- lerinden bazõlarõ şöyle: - İstanbul-Haydarpa- şa’dan kalkõp, Bilecik, Es- kişehir, Kütahya, Afyon ve Konya üzerinden Ada- na’ya varan ve Nusay- bin’i de aşarak Suriye’ye giden Toros Ekspresi se- ferden kaldõrõldõ. - Haydarpaşa’dan Is- parta, Burdur, Afyon, De- nizli’ye demiryolu ulaşõ- mõnõ sağlayan Pamukkale Ekspresi “yol çalışması” gerekçesiyle seferden kal- dõrõldõ. -Kayaş-Ankara-Sincan hattõndaki banliyö trenle- ri 1 Temmuz 2008’den itibaren en az 3 ay sürey- le iptal edildi. - İzmir’in merkezinde hizmet veren banliyö tren- leri Çiğli yönünde 25 Şu- bat 2006, Cumaovasõ yö- nünde de 24 Temmuz 2006 tarihlerinden itibaren durduruldu. - İzmir, Aydõn, Denizli illerini kapsayan bölgesel trenler (Basmane-Denizli, Denizli-Söke, Söke-Na- zilli, Söke-Aydõn hatlarõ), 11 Şubat 2008 tarihinden itibaren “görülen lüzum üzerine” süresiz olarak iptal edildi. - Basmane-Afyon, Al- sancak-Afyon arasõ çalõşan posta trenleri seferden kal- dõrõldõ. - İzmir-Isparta arasõnda çalõşan posta treni 3 Mart 2008 tarihinde süresiz ola- rak seferden kaldõrõldõ. İz- mir’e çalõşan trenlerin hiç- biri İzmir’e giremiyor. Yol 2006 yõlõndan beri kapalõ olduğu için gelen yolcular Ulukent’te trenden inip otobüslere bindiriliyor. - Adana-İzmir Posta Treni 4 yõldõr çalõşmõyor. - Eskişehir kalkõşlõ Af- yon varõşlõ posta treni ile İzmir’e giden Ege Eks- presi seferden kaldõrõldõ. - Mersin-Adana, Adana- İskenderun arasõnda çalõ- şan motorlu trenler 5 Mart 2008 tarihinden itibaren iptal edildi. Sıradaki seferler - TCDD’den yapõlan açõklamaya göre, Eskişe- hir-Kütahya arasõnda ya- põlacağõ söylenen yol ça- lõşmalarõ gerekçesiyle İz- mir yönüne giden trenler, Ankara-Kayseri arasõnda yapõlacağõ söylenen yol çalõşmalarõ gerekçesiyle Kayseri üzerinden Ada- na, Sõvas, Kars, Malatya yönüne giden trenler ile Eskişehir garda yapõlaca- ğõ söylenen yol çalõşmalarõ nedeniyle de İstanbul yö- nüne giden tüm trenler her an seferden kaldõrõla- bilir. Başbakan Tayyip Erdoğan adli tatil olmasına karşın dün Yargıtay Başkanı Hasan Ger- çeker’i makamında ziyaret etti. (Fotoğraf:AA) Başbakan’dan Yargõtay ve Danõştay başkanlarõna ziyaret Erdoğan: Kapatma davası iyi olmadı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tayyip Erdoğan adli tatil olmasõna karşõn dün önce Yargõtay Başkanõ Hasan Gerçeker’i, ardõndan da Danõştay Başkanõ Mustafa Birden’i ziyaret etti. Ziyaretlerin iadei ziyaret kapsamõnda olduğu belirtildi. Erdoğan, Yargõtay binasõ önünde Yargõtay Genel Sekreteri Ahmet Ceylani Tuğrul tarafõndan karşõlandõ ve uğurlandõ. Erdoğan-Gerçeker arasõnda yaklaşõk yarõm saat süren görüşmede, yaşanan son gelişmeler gündeme geldi. Başbakan Erdoğan’õn, AKP hakkõnda 14 Mart’ta açõlan kapatma davasõyla başlayan süreçten rahatsõzlõğõnõ anlatõrken, “kararsızlık ortamının ve sonrasında yaşanan gelişmelerin iyi olmadığı” yorumunu yaptõğõ bildirildi. Erdoğan ile Yargõtay Başkanõ görüşmesinde, Yargõtay’õn bina sorunu da gündeme geldi. Başbakan Erdoğan’õn Hasan Gerçeker ile görüşürken telefonla Ulaştõrma Bakanõ Binali Yõldõrõm’õ arayarak, konuyla ilgilenilmesi ve takip edilmesi talimatõnõ verdiği kaydedildi. Erdoğan, Yargõtay Başkanõ Gerçeker ile görüşmesinin ardõndan Danõştay’a gitti. Erdoğan, Danõştay Başkanõ Mustafa Birden ile bir araya geldi. Büyükanıt’tan Erdoğan’a ziyaret 30 Ağustos’ta görevini Orgeneral İlker Başbuğ’a devredecek olan Genelkurmay Başkanõ Orgeneral Yaşar Büyükanıt da, veda ziyaretlerine başladõ. Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) toplantõsõnda irtica nedeniyle ordudan ihraç kararõ çõkmamasõ ve emekliliğinde kullanmak üzere lüks otomobil alõnmasõ nedeniyle eleştirilere ve tartõşmalara neden olan Büyükanõt, dün Başbakan Tayyip Erdoğan’õ ziyaret etti. Görüşmenin veda ziyareti kapsamõnda olduğu belirtildi. Büyükanõt’õn, bu hafta içinde 10. Cumhurbaşkanõ Ahmet Necdet Sezer’i de bu kapsamda ziyaret etmesi bekleniyor. SAMSUN ‘Hastanede siyasal propaganda yapılıyor’ CEMİL CİĞERİM SAMSUN - Samsun Tabip Odasõ Başkanõ Cem Şahan, bazõ AKP’li milletvekillerinin kamu hastanelerini ziyaret ederek siya- si propaganda yaptõğõnõ belirtti. Şahan, kent merkezi ve ilçelerde bulunan 16 kamu hastanesinde he- kim sõkõntõsõ yaşandõğõnõ vurgu- ladõ. Yazõlõ bir açõklama yapan Şa- han, AKP’li milletvekillerinin hastane ziyaretlerinde siyasi pro- paganda yapmak yerine, sağlõk sektörünün sorunlarõyla ilgilen- mesi gerektiğini ifade ederek “Özellikle Samsun Merkez’de iki kamu hastanesine yapılan zi- yaretler, kamusal alan ve ka- musal etik açısından tartışma- lıdır. Gösteri toplumunun cila- lı imaj devri teknikleri kulla- nılmakta, Sağlıkta Dönüşüm Projesi’nin siyasal propagandası yapılmaktadır” dedi. Samsun kent merkezi ve ilçe- lerinde bulunan 16 kamu hasta- nesinde yeterli sayõda hekim bu- lunmadõğõnõ vurgulayan Şahan, acilen hekim istahdam edilesi ge- rektiğini belirtti. Şahan, açõkla- masõnda şu ifadelere yer verdi: “Sağlıkta Dönüşüm Projesi ile birlikte 16 kamu hastane- sinde hekim istihdamı yeter- sizliği ön plandadır. Hizmet ge- çici görevlendirmeler ile yürü- tülmeye çalışılmaktadır. Ka- vak, Ladik, Terme, Bafra ve Havza’da temel dallarda bile uzman hekim sıkıntısı çekil- mektedir. Merkezdeki kamu hastanelerinde ana branşlarda hekimler hızla kamudan ayrıl- makta, kamu hastanelerinde çalışan uzman hekimlerin iş yükleri artmaktadır. Yan dal uzmanları konusunda Samsun benzer büyüklükte illerden çok gerilerde kalmıştır. Kamu has- tanelerinde acil servislerde acil uzman istihdamı yaratılma- mıştır.” BAŞSAĞLIĞI Sosyal demokrat siyasal düşüncenin 12 Eylül sonrası siyasal örgütlenmesinin özverili öncülerinden eski SODEP Genel Başkanı CEZMİ KARTAY’ı 11 Ağustos 2008 Pazartesi günü kaybettik. Ailesine, SHP’lilere ve tüm sosyal demokratlara başsağlığı dileriz. SHP GENEL MERKEZİ