Katalog

9 TEMMUZ 2008 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Başsavcılık, Ergenekon iddianamesinin içeriğiyle ilgili yazılanlann doğru olmadığını açıkladı Engin: Yazılanlaminanmayın lstanbul Haber Servisi- Ergenekon soruşturmasında 13 aydır tanıamla- namayan iddianamenin hafta sonuna kadar açıklanacağı, 40 bölünıdcn oluş- tıığu, 60 sayfasının da Danıştay sal- dınsına ayrıldığı öğrenildi. Ancak Anadolu Âjansı kaynakJı bu iddiana- me haberinin servis edilmcsinin ar- dından lstanbul Cumhuriyet Başsav- cısı Aykut Cengiz Engin bir açıkla- ma yaparak iddianamenin içeriği ile il- gili söylenenlerin, yazılanlann hepsi- nin yalan olduğunu belirtti. Savcıya olağanüstü koruma Sorıışturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz'ün tehdit aldığı gerekçesi ile koruma sayısı arttınldı. Konunun Adalet Bakanlığı'na bildi- rilmesinin ardından yakın koruma sa- yısı 4'e yükseltilen savcıya, 2'si zırh- lı 3 ayn araç talısis edildi. Aynca 15 ki- şilik güvenlik ekibi oluşturuldu. Öz'ün evinin önünde görey yapan bu ekip, 24 saat nöbet tutuyor. Öz'ün ailcsi için de yakın koruma tahsis edildi. tddianame ile ilgili çelişkiîer Anadolu Ajansı dün abonelerine geçtiği habere göre yazımı tamamla- nan iddianamenin, halen Ulusal Yar- gı Ağı Projesi (UYAP) sistemine ak- tanlarak kayıt edilmesi işlemine devam ediliyor. Bu işlemin bitmesinin ar- dından tamamlanacak iddianame, önü- müzdeki cuma gününe dek İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na sunulacak. Bitme aşamasına gelen iddianamede, aralannda emekli Tuğgeneral Veli Küçük ile tP Genel Başkanı Doğu Pe- rinçek'in de yer aldığı 48'i turuklu 85 sanığın bulıınduğıı belirtildi. Şu an Er- Ergenekon operasyonu kapsanunda yapılan son gözaltılarda ATO Başkanı Sinan Aygün, emekli Orgeneral Hur- şit Tolon ile eınekli Orgeneral ve A 1)1) Genel Başkanı Şener Eruygur çıkarıldıkları mahkemece tutuklandılar. genckon operasyonu kapsanunda 58 kişi tutuklu bulunuyor ancak son göz- altılarda tııtuklanan 10 kişi için ek id- dianame hazırlanacağından tutuklu sayısı 48 olarak açıklandı. Toplam 40 bölümden oluşan ve 2500 sayfa olması beklenen iddianamenin 60 sayfasında sadece "Danıştay saldırısı"nın ele alındığı beliıtildi. İddianamede, ayn- ca suikast sonucu öldürülen bazı ki- şilerin de adı geçiyor. İÖ kişi için ek iddianame Son opcrasyonda tııtuklanan ADD Başkanı emekli Orgeneral Şener Eruygur, emekli Orgeneral Hurşit Tolon ve ATO Başkanı Sinan Aygün ile diğer 7 tutuklunun da aralannda bulunduğu kişiler hakkmda ise ek id- dianame düzenleneceği ifadc edildi. 'Ben açıklayacağım' lstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin ise ajansın bu ha- beri geçmesinin ardından "hurri- yetcom.tr'" yazan Saygı Öztürk'e bir açıklamayaptı. Engin, iddianamenin içeriği ile ilgili söylenenlerin yazı- lanlann hepsinin yalan olduğunu be- lirterek "Benim bizzat canlı olarak kameralara karşı yapacağım açık- lamaların dışında hepsi yalan ve yanlış olarak kabul edilmeli. Yak- laşık bir ay önce de iddianamenin hazır olduğu, şüpheliler ile ilgili sevk maddeleri de yazıldı. Sanık- lardan şüphelilerden avukatlardan duyulan her şey doğruymuş gibi ya- zılıyor. İddianamenin son rötuşla- rı yapılıyor. Bu hafta sonuna kadar yetiştirmeye gayret ediliyor" dcdi. Paşalar Kocaeli'ne nakledildi Ergenekon soruşturması kapsa- mında tutuklanan ADD Genel Baş- SAVCILIKTAN SERBEST BIRAKMAYA İTİRAZ lstanbul Haber Servisi- Er- genekon Soruşturması'nı yürüten savcılar, 1 Temmuz'da gözaltı- na alınan gazetemizin Ankara temsilcisi Mustafa Balbay, emekli Tuğamiral llker Güven, Prof. Ercüment Ovalı, İP Öncü Gençlik Başkan Yardımcısı Tunç Akkoç, Hamza Demir, Neriman Aydın, Murat Avar ve Siyami Yalçın'ın mahkeme- ce serbest bırakılmasına itirazda bulundu. Şüpheliler hakkında "y akalama emri" çıkartılması- nı isteyen savcıhğın talebi, ls- tanbul 13. Ağır Ceza Mahkemc- si tarafından değerlendirilecek. Barbaros Hayrettin Altıntaş ile emekli albay Hasan Atilla Uğur'un avukatlan ise tutukla- ma karanna itiraz etti. kanı emekli Orgeneral Şener Eruygur, emekli Orgeneral Hurşit Tolon vc ATO Başkanı Sinan Aygün Metris Cezacvi'nden Kocaeli'nin Kandıra ilçesindeki Kocaeli 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezacvi'ne nak- ledildi. Eruygur ile Tolon'u avukat- lan, Aygün'ü ise eşi Mine Aygün ziyaret etti. Metris Cezaevi'ne ko- nulan emekli Albay Hasan Atilla Uğur, Osman Gürbüz, Kemal Ay- dın, Barbaros Hayrettin Altıntaş, Birol Başaran, Ibrahim Özcan vc Durmuş Ali Özoğlu da Tekirdağ F Tipi Cezaevi'ne götürüldü. BALBAY'IN GÖZALTISÜREC Gazetemize destekmesajları sürüyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazete- miz Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay'a, bir- çok kesimdcn vc yurdun dört bir yanından ge- len geçmiş olsun mesajları, telefonları ve büro- muza yapılan ziyaretler dün de sürdü. Balbay'a "geçmiş olsun" demek için dün Ankara büromuzu ziyaret eden isimler ara- sında; Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Mustafa Özbek ve beraberindeki sendika heyeti, cski bakanlar Ufuk Söylemez ile Mustafa Yılmaz, CHP Gaziantcp Milletve- kili Akif Ekici, CHP Malatya Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu, DSP Eskişehir Milletvekili Tayfun lçli yer aldı. Telefon ederek, geçmiş olsun dileklerini ileten isimlerden bazılan ise CHP Antalya Milletvekili Osman Kaptan, CHP Manisa Milletvekili Şahin Mengü, DSP Balıkesir Milletvekili Hüseyin Pazarcı, Malatya Inö- nü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hil- mioğlu, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ülkü Bayındır, Marmara Üniversitesi Rek- törü Prof. Dr. Necla Pur, Show TV Ankara Temsilcisi Tuğba Atav. Yazılı iletilen geçmiş olsmı mesajlarından bazıları da şöyle: CHP İstanbul Milletvekili Sacid Yıldız: Türkiye basınında öncmli bir yere sahip olan, ülkemizin içerisine çekilmeye çalışılan karanh- ğa karşı mücadelesinden ve kararlılığından ödün vcnneyen, dik duruşıı ile doğru bildikle- rini halka aktannayı kendisine ilke edinmiş, Cumlıuriyet'in Ankara Temsilcisi Sayın Mus- tafa Balbay'ın bu şckildc gözaltına alınmış ol- masını kınıyor, ülkemizin hassas bir dönemden geçtiği bu sürece denk getirilmesini de düşün- dürücü buluyonım. CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce: Televizyonlarda, gazetelerde yer alan haberleri gördüğümüzde sizin gözaltına alın- mış olabileceğinize inanmadık, inanmak is- temedik. Türkiye Cumhuriyeti'nin, demok- rasinin, laikliğin, çağdaşlığın. aydınlanma- nın kalesi olan, yayın hayatı boyunca bom- balara maruz kalmış, en önemli kalemlerini çetelere, teröre kurban vermiş bir gazetenin Ankara temsilcisi, terör suçlamasıyla nasıl gözaltına almabilir ki? (...) Cumlıuriyet ga- zetesine, Cumhuriyet gazetesinin yazarlanna yapılan saldınlar, Cumhuriyet'e, Cumhuri- yet'in yayın politikasına "gözdağı" vermeyc ve "kuvvetler birliği" anlayışmı kurmaya yöneliktir. Bunu başaramayacaklar... Hacıbektaş Belediye Başkanı Ali Rıza Sel- manpakoğlu: Karanhk güçlerin Atatürk aydm- lanmasmın önünü kesmek istemelerine, Sevr'i hortlatmak için çaba sarfeden dış güçlere ve onlardan beslenen işbirlikçilere kanş verdiği- niz onurlu mücadeleye, köşenizden yazdığınız yazılarla devam etmeye başlamanız bizleri mutlu etti. Keşke herkes, sizin gibi aydın, yurt- sever, sizin gibi laik, demokrat ve hukuka say- gılı olsa, sizin gibi Atatürkçü olsa... Sabriye Okkır, soruşturma için HSYK'ye başvururken Bakanlık iki müfettiş görevlendirdi ^Duruınıınu gbdediler' İSTANBUL/ANKARA (Cum- huriyet) - Ergenekon operasyonu kapsanunda tutuklanıp cezaevine konan, burada akciğer kanseri olan ve tahliye olduktan sonra te- davi gördüğü Trakya Üniversite- si Tıp Fakültcsi Hastanesi'nde hayatını kaybcdcn işadamı Kud- disi Okkır'ın eşi Sabriye Okkır, eşiyle ilgili işlem yapan, karar veren hâkim ve savcılar hakkında disiplin sonıştunnası yapılması için Hâkimlcr vc Savcılar Yüksek Kumlu'na şikâyette bulunduklannı söyledi. Adalet Bakanlığı ise Ok- kır'ın ölümüyle ilgili iki müfetti- şin görevlendirildiğini ve soruş- rurma başlatıldığını bildirdi. lnsan Haklan Denıeği lstanbul Şubesi'nde konuşan Sabriye Ok- kır, yaşanan süreçte çok sayıda hak ihlali yaşandığını belirtcrck "Kud- disi Okkır'ın sağlık durumu nedeniyle tahliye talebinde bu- lunmuş olmamız ve tutuklu olan eşimin sağlık durumunun araş- tırılarak tutukluluk incelemesi talebi yapmış olmamıza karşın, eşimin sağlık durumu incelen- meden savcıhk tarafından mü- talaada bulunulmuş, nöbetçi hâldmlik tarafından eşimin sağ- lık durumu incclenmeden karar verilmiştir. Ayakta duramayan, konuşamayan, beslenemeyen, sağ akciğerini yüzde 50 kay- betmiş durumdaki eşimin sağlık durumu, dosyaya doktor rapo- ru ibraz edilmiş olmasına rağ- men araştırılmadan verilmiş- tir. Bu karar hukuka aykırıdır" dedi. Sabriye Okkır, eşinin sağlık durumunun Bakırköy Ruh ve Si- Kuddusi Okkır'ın eşi Sabriye Okkır lHD'de basın toplantısı düzenledi. (Fotoğraf: CİHAN ORUÇOĞLU) nir Hastalıklan Hastanesi tarafın- dan düzenlcnen raporla, "Yoğun bakım ünitesi bulunan bir has- tanede acil olarak tedavisinin de- vam etmesi gerektiği"nin tespit edilmesine karşın cezaevinde tu- tulduğunu belirterek "Eşimin te- davisiııi geciktiren ve onu aile- sinden kaçırarak Trakya F Ti- pi Cezaevi'ne naklini isteyen Cumhuriyet Savcılığı hakkında Adalet Bakanlığı'nın gerekeni yapmasını umuyorum" dedi. Sabriye Okkır son olarak, eşi- nin durumunun kendisine bildi- rilmediği ifade ederek "Kuddisi Okkır'ın durumu tarafımızdan gizlenmiştir. Yaptığımız baş- vurular neticesinde tarafımız oyalanmıştır. Bu hususta da sorumlular yargılanmalıdır" diye konuştu. Bakanlıktan açıklama Adalet Bakanlığı da bu konuda çıkan haberler üzerine dün bir açıklama yaptı. Açıklamada, 23 Haziran 2007 tarihinde tutuklanan Okkır'ın, turuklu bulunduğu sürc içinde geçirdiği hastahklar ve uy- gulanan tedaviler anlatıldı. Okkır'ın 8 Mayıs 2008 tarihin- de Bayrampaşa Devlet Hastane- si'nde yapılan muayenesinde "majör depresyon + solda bron- şektazi" tanısı ile ilaç tedavisi önerilerek ceza infaz kurumuna ia- de edildiği bclirtilen açıklamada Kuddusi Okkır'ın ölümüyle ilgi- li olarak tedavi sürecinde aksak- lık olup olmadığı ve sorumluların ihmalinin bulunup bulunmadığı- nın belirlenmesi amacıyla iki mü- fettiş görevlendirilerek, soruştur- ma başlatıldığı bildirildi. Hukuki ve tıbbi ihmal kuşkusu TTB Başkanı Prof. Gürsoy, tahliye edilir edilmezyaşamını yitiren Okhr 'ın akciğer kanseri hastalığının son aşamaya kadar teşhis edilememiş olmasını anlaşıhr bulmadığını söyledi MELTEM YILMAZ Türk Tabiplcri Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy, Ergenekon sonışturma- sı kapsamında hayatıni kaybeden Kuddusi Ok- kır'ın (60) "hastalığının geç teşhis edilmesini" inandıncı bulmadığını ifade ederek "Kanser, modern araştırma ve tanı teknikleriyle gü- nümüzde erken teşhis edilebilecek bir has- talık haline gelmiştir. Okkır olayinın tıbbi ayrıntılarını bilmiyoruz ancak hastanın ölümünün ihmalden kaynaklanabileceğini düşünüyoruz" dedi. Okkır'ın cezaevinde ya- şadığı stresten ötürü akciğer kanserine yaka- landığı yönündeki iddialaı-a ilişkin lstanbul Üni- versitesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Kemal Arıkan da "Stresin DNA üzerindeki etkisi hayvanlar- da yapılan deneylerle kanıtlandı. Kanserin genetik bir hastalık olduğu ve stresin, bu gen- lerin kırılma noktasında rol oynadığına inanıyorum" değerlendirmesini yaptı. TTB Başkanı Prof. Gürsoy, Okkır olayının tıbbi aynntılannı bilmediğini ancak akciğer kan- seri hastalığının son aşamaya kadar anlaşıl- maınış olmasını, hastanın götürüldüğü hasta- nelere vc bu lıastanelerin tıbbi olanaklanna ba- karak anlaşıhr bulmadığını ifade etti. Prof. Gür- soy şöyle devam etti: "Bu durumda Okkır'ın ihmal edilmiş ol- ma ihtimali ortaya çıkıyor. Hastanın, gerek hukuki gerekse tıbbi anlamda ihmal edil- diğine ihtimal veriyoruz. Tedaviyi yürüten doktorlar hakkında gercken hukuki işlemin başlatılması için Okkır'ın ailesinin soruş- turma talebinde bulunacağını düşünüyoruz. TTB olarak gözaltına alınan kişilerin sağlık durumu, öncelikli konularımız arasında. Yetkili birimlere açıklamalar gönderdik ancak konuya ilişkin henüz yanıt alınış de- ğiliz. Aile soruşturma açtıktan sonra TTB olarak ne yapacağımıza karar vereceğiz." DUZ YAZI ORHAN BİRGİT Baykal'ın Dünkü Konuşması Dün Deniz Baykal da CHP Meclis Gru- bu'ndaki konuşmasında yandaş medyanın da- ha üç gün önce Ergenekon davası ile ilgili be- yin yıkama kampanyası içinde "7 Temmuz'da Gaziantep'ten başlayarak önemli birçok ile sıçrayacak bir kalkışma eyleminden" söz et- tiğini hatırlattı. önümüzdeki hafta nihayet lstanbul Cumhu- riyet Başsavcılığı'na teslim edilecek hale gele- ceği Anadolu Ajansı'nın dünkü son dakika ha- berleri arasında bulunan o 2000 sayfalık iddia- namede böyle bir eylemden söz ediliyor mu? Göreceğiz. Ama edilmiyorsa, ilgili savcılar bu kamuoyu- nu birbirine katacak haberi imal edenler hak- kında bir şey yapmayacak mı? Taşlar yine bağ- lı ve köpekler alabildiğine özgür mü dolaşacak- lar? 7 Temmuz'daki tehlikeyi önlemek amacıyla başta Gaziantep olmak üzere, öteki kentlerde güvenlik güçlerinin elbette bazı kimseleri göze- tim altına alması gerekmiyor muydu? Çok şükür, böyle bir dizi operasyona gerek olduğuna değin herhangi bir habere rastlanamadı. Çünkü çeşitli dünya görüşlerini paylaşan hal- kımızın çok büyük bir çoğunluğunun Türkiye'de parlamenter demokrasiden başka bir yönetimin peşinde olmadığının sayısız kanıtı yakın geçmi- şimizin tarihine yazıldı. Ama öyle görülüyor ki, başta Anayasa Mah- kemesi'ndeki bilinen yargılama olmak üzere; ülkenin birçok sorununu kamufle etmek iktidar partisinin işine gelmekte ve bu nedenle de ka- muoyu her gün yeni bazı senaryolarla karşılaş- maktadır. Deniz Baykal'ın dünkü konuşmasında altını kalın çizgilerle çizdiği gibi önce şu Ergenekon soruşturmasında sözü edilen darbe girişimleri için, kimlerin, kimler ile ve hangi tarihte düğme- ye basmak istediklerinin, bu ülkenin vergi yü- kümlüsü ve oy hakkına sahip her yurttaşı tara- fından bilinmesi gerekiyor. 7 yıldır iktidarda olan AKP'nin ilk iki yılı için mi düşünülmüş bir darbe planı şimdi yargı önüne çıkartılıyor? Savcı 1 numaralı tanığı niçin çağırmadı? Anamuhalefet lideri, o konuda dönemin Ge- nelkurmay Başkanı gibi olayın "1" numaralı ta- nığı olması gereken kişinin, emekli Orgeneral Hilmi Özkök'ün iki gün önceki açıklaması ile görev döneminde böyle bir girişimin yapılmadı- ğını hatırlatıyordün. Eminim o açıklamayı soruşturmanın savcısı da görmüş olmalıdır. Ve bence her şeyden, her- kesten önce Sayın özkök'ü tanık olarak çağır- malı ve bilgisini bir de dava dosyasına geçir- melidir. Baykal yine dün, hangi emekli subay ya da astsubayların bu darbeyi hangi askeri birlikler ile yapacaklarını belirten inandıncı bilgilere de ihti- yaç olduğunu çok haklı olarak söylüyor. öyle sa- nıyorum ki aynı bilgi edinme ihtiyacını soruştur- mayı 13 aydır titizlikle yürüten savcı ya da sav- cılarımız da duymuştur ve gelecek hafta ka- muoyuna açıklanacak olduğu nihayet dün bir kez daha duyurulan iddianamede o konuda ge- niş bilgiler vereceklerdir. Ben böylesine iyimser olmaya çalışırken CHP Genel Başkanı, ne yazık ki tam tersini düşünü- yor: "Birdarbe söylemidirgidiyor. Ama hâlâ bu ör- güt bu darbeyi geçmişte yaptı da bu şimdi orta- ya çıktı, onun hesabını mı soruyoruz? Yoksa bun- lar darbeyi şimdi yapacaklardı da bunun hesa- bını mı soruyoruz?" diyor ve ekliyor: "Sen bırak 2000 sayfayı da bana 5 sayfayı söy- le." O 5 sayfada nelerin olup bittiğinin yanıtı ana- muhalefet liderinin dünkü konuşmasında elbet- te sorumlu hükümetten isteniliyorve normal bir hukuk devleti süreci içinde yaşanılan ülkede, 13 aydır gözaltındayada tutuklu olarak tutulan kim- selerin üstündeki siyah perdenin açılması ge- rektiği ısrarlatekraredilirken 12 Eylül dönemin- de en büyük sanıklı DİSK davasının (950 sanık işçi), 19 Aralık 1980 tarihinde başladığı bir ib ret örneği olarak sergileniliyor.Yine aynı dö- nemde MHP ve MSP gibi iki parti hakkında açı- lan davalarda da yargılama süreçlerindeki hıza özen gösterildiği ilgililere hatırlatılıyor ve bu- günkü gecikmenin AİHM kararlarına aykırı ol- duğu vurgulanıyor. 'Skandal' suçlaması Baykal'ın "Böyle bir dava skandaldır" teşhisi- nin içinde sanık avukatlarının hâlâ dosya hak- kında bilgi sahibi olamadığı savı da var. CHP liderinin dün ortaya attığı bir başka iddia da, iddianame ile ona bağlı tüm soruşturma bil- gi ve belgelerinin ilgili savcıhk tarafından Ada- let Bakanlığı'nın Ulusal Yargı Ağı Projesi'ne uygun olarak bu sisteme aktarılması sonucun- da yürütme erkinin adım adım ve satır satır her soruşturmayı anında öğrenebilmiş olması. CHP Genel Başkanı'nın, her sağduyu sahibi tarafından kolaylıkla paylaşılabilecek suçlama- sı, bu durumun bir skandal olduğudur. UYAP sistemi söylenildiği gibi özellikle böyle- sine siyasi davalarda bu kadar şeffaf çalışıyor- sa, Adalet Bakanlığı niçin aynı kolaylığı ilgili sa- vunma avukatlarına da göstermiyor. Onları 13 aydır bir karanlık ortam içinde bekletiyor? Dün ortaya konulan onca iddiadan sonra, CHP Genel Başkanı'nın siyasetin girdiği mah- keme salonunu adaletin terk edeceği teşhisi çar- pıcı birgözlemdirve bu davanın başlamasından önce açıklığa kavuşmalıdır. Kimler tarafından mı? Yine dünkü grup toplantısında söylenilenlere dönerek vereceğim sorunun yanıtını: Hepimiz Türk adaletinin gerçek savcıları- nın, gerçek yargıçlarımn, Türk hukuk siste- minin ayağa kalkmasını bekliyoruz. Faks: 0 216 302 82 08 [email protected]