Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
_L
Cumhuriyet
Imtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI
adına İLHAN SELÇUK
Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Vıldız
• Yazıişleri Müdürleri: Mehmet Sucu,
Güray Öz (Sorumlu) • Haber Mericezi
Müdürü: Hakan Kara
tstihbaıat: Cengiz Yddınm • Ekonomi: Ha-
san Eris • Dış Haberler: Ozgfir Ulusoy •
Küllür: Egemen Berköz • Spor: Abdülka-
dir Yücelman # Makaleler: Sanıi Karaöıen
• Düzeltme: Abdullah Yazıcı • Bilgi-Bel-
ge: Edlbe Buğra
Yayın Kurulu: İlhan Selçuk (Başkan),
Emre Kongar (Başkan Yardımcısı),
Orhan Krinç, Hikmet Çetinkaya, Şük-
ran Soner, İbrahim Yıldız, Orhan
Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara.
Ankara Ternsilcisi: Mustafa Balbay Ahmet Rasim Sok. No: 14 Çankaya06550
AnkaraTel: 0312 442 30 50 Faks: 0312 442 30 10 • lzmirTemsilcisi: Ser-
dar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks: 4418745 • Adana
Temsücisi: Çcün Yiğenoğlu, lnönü Cd 5 S. Aksogan tşH. Kat 1 Tel: 3631211,
Faks: 3631215 • Antalya Temsücisi: Ahmet Oruçoğlu Cumhuriyet Mey-
danı Yıldız Apartmanı B Blok No: 80/5 Tel: 0242 2480057 Faks: 0242 2430509
• ldare Müdühi: Hüseyin Gürer # Mali lşler: Bü-
lent Yener • Satış: Fazilel Kuza • Cumhuriyet Rek-
lam: Genel Müdür: Öılcm Ayden • Genel Müdür Yar-
dımcısı: Nazende Pal Tel: (0212) 251 98 74 -75 /251
98 81 -82 Faks: (0212)251 98 68 Rezervasyon: (0212)
343 72 74 Faks: 212 343 72 53
Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yaymcıhk A.Ş, Prof. Nurettin Marhar öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/lslanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212)
343 72 64 Yaygııı süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt lstanbul Dağıtım: YAYSAT Doğan Medya Tesisleri Hoşdere 34850 Esenyurt lstanbul
27 HAZİRAN 2008
Imsak: 3.25
Güneş: 5.27
ögle: 13.14
lkindi: 17.12
Akşam: 20.49
Yatsı: 22.40
GUNCEL CÜNEYT ARCAYÜKEK
• Baştarafı 1. Sayfada
Kuşku yok, laik rejimin korunması ve yaşama-
sı için müthiş bir direnme, yaşamasını sağlayacak
aşılmaz bir potansiyel var.
AKP bu direniş karşısında kerhen laikliğe kar-
şı olmadığını, hatta laikliği herkesten daha güç-
lü desteklediğini söyleyebiliyor.
Son günlerdeki gözde konuların başında yine
din veya dinci esnafla ilgili haberler yer alıyor.
• • •
Tarikat lideri Fethullah Gülen'in sığındığı
ABD'den yurda dönüp dönmeyeceği başköşe-
lerde.
Çevresinden yayılan haberler (Fethullah Gülen'in)
Feto'nun hasretini çektiğini söylediği Türkiye'ye
dönmeyi pek arzu etmediğini gösteriyor.
Hukuksal biryol bulursa ABD'de kalması sağ-
lanabilir.
Fakat başvurduğu mahkemenin hâkimi Stevvart
Salzell, Feto'nun sunduğu belgeleri Yeşil Kart al-
masını yeterli bulmadığı gibi, açıkladığı kararında
kimi irdelemeleri çok ilginç.
Gülen'in "olağanüstü yetenekli kategoride Ye-
şil Kart alabilmesi için ulusal ve uluslararası are-
nada mesleğinde en üst seviyeye yükselmiş olan
bir kişi olmadığını" açıklıyor.
Gülen nedir, kimdir? Irdelediğine göre 28 Şu-
bat'larda görsel medyada yayımlanan canlı va-
azlarında dramatik, kışkırtıcı Islam dini üzerinde-
ki konuşmalarıyla ünlenen bir din adamı, bir
imam!
O kadar! Nitekim Amerikalı hâkim de Gülen'in
"...kendisini sürekli din adamı olarak tanımladığı-
nı..." vurguluyor. Nereden çıktı Yeşil Kart başvu-
rusundaki "eğitimci" tanımı diye soruyor.
Daha başka öğeler de var Amerikalı hâkimin 4
Haziran tarihli kararında.
Gülen'in, "...akademisyenlikten çokuzakoldu-
ğunu ve... akademisyenlere para ödeyerek ve ken-
di sponsorluğunda konferanslar organize ederek
hakkında yazılaryazdırdığını..." belirtiyor; "...Ken-
di çalışmalarını finanse etmek davacıyı akade-
misyen yapmaz" diyor.
• • *
Ya savcı yardımcısı Frye'nin edindiği bilgiler. Gü-
len'in 1959 yılında imamlık lisansı aldığını, 1981'de
ise bu görevden emekliye ayrıldığını ve... Feto'nun
olağanüstü yetenekli kişi olarak Yeşil Kart alabil-
mesi için istenen 10 kriterden birisi olan uluslar-
arası arenada tanınan bir ödülden yoksun oldu-
ğunu açıklıyor.
Amerikalı yargıçlar, savcılar; Türkiye'de hâlâ el
bebek gül bebek muamelesi gören, dönemin baş-
bakanlarının elinden ödül alan bir kişi olarak
"müstesna biryere" konulan Fethullah Gülen'i sa-
dece ve sadece bir din adamı olarak tanımlıyor ve
bir din adamı çerçevesinde değerlendiriyor.
ABD yargısı maddi kaynaklarını açıklıyor Gülen
cemaatinin... Oysa aynı doğrultuda yazılanlar
Türkiye'de inandırıcı kabul edilmedi veya Gülen
medyasının saldırıları karşısında değer yitirdi;
ama laik Cumhuriyetin altını oyan oyunlan ABD'de
yargı açıklıyor.
ABD'deki savcılık "...yıllıkgelirinin yüzde 10 ve
yüzde 70 arasındaki payını Gülen hareketine ba-
ğışladığını itiraf eden işadamlan olduğu, bu ra-
kamlann kişi başına yılda 20 bin ile 300 bin dolar
arasında değiştiğini..." ileri sürüyor.
Hatta Gülen'in finansal kaynakları arasında
Suudi Arabistan, Iran, Türk hükümeti ve hatta
CIA'nın bulundugunu öne sürüyor.
Gülen dosyası Türkiye'de kapandı ama ABD'de
açjldı.
Üstelik öyle bir açıldı ki burada yadsınan bütün
gerçekler ABD'de dosyalara girdi.
Atatürk ve devrimleri karşıtı travma rezaletin-
den... Gülen'in ABD'deki dosyasına kadar... Ka-
muoyunun son ve değişmez uğraşı alanı laiklik ve
karşıtları!
Osmanlı'nın Son
Günleri ve Bugün...
Doç. Dr. Hüner TUNCER
• Baştarafı 2. Sayfada
bu düzeni, Avusturya
ile Rusya, kendi adli-
yecileri aracıhğıyla sağ-
lamayı önermekteydi.
Osmanh Hükümeti, bu
istekten amacın, eko-
nomik çıkarlar sağla-
mak olduğunu kestir-
mekte gecikmemişti.
Rusya'ya yardım etme-
mesi karşıhğında,
Avusturya'ya, demir-
yollarını Selanik'e gi-
den Osmanlı demiryo-
luyla bağlamak aynca-
lığını tanımakla, Rusya
ile Avusturya'yı ada-
lette yeni düzen iste-
mekten vazgeçirdi.
Değerli okuyucular,
bu durum, sizlere bu-
gün hiç yabancı gel-
miyor, değil mi?.. Tür-
kiye Cumhuriyeti'nin,
yalnızca kendi gücüne
ve olanaklanna daya-
narak, kalkınmasımn
imkânsız olduğunu; ül-
kemizin ancak AB'den
destek almakla ve AB
ülkelerinin denetiıni al-
tında gelişebileceğini;
biz Türklerin, kendi
halimize bırakılmamız
durumunda, kendi is-
tencimizle hiçbir yeni-
lik girişimini hayata
geçiremeyeceğimizi sa-
vunan sözde aydınlan-
mız ve bilim insanlan-
mız, Atatürk Cum-
huriyeti'ni, yaşamını
tamamlamış olan ve
topraklan işgal edil-
mek suretiyle büyük
devletlerce yok edilen
Osmanh Devleti'nin
çözülme sürecindeki
durumuna benzetmek-
ten hiç mi hicap duy-
mamaktadır?..
Merak ediyorum, bu
sorunun yanıtını, tel-
evizyon kanallannda
her zaman boy gösteren
sözde profesörler, ta-
rafsız olmalan gereken
sözde gazeteciler nasıl
utanmadan yanıtlaya-
bileceklerdir?..
Biz Atatürkçü aydın-
lar, devletimizi, Os-
manlı'nın son zaman-
larında düşmüş olduğu
rezil duruma yeniden
düşürmemeye kararlı-
yız ve Türkiye Cumhu-
riyeti'nin böyle bir du-
ruma düşmemesi için,
elimizden gelen her ça-
bayı yorulmaksızın har-
camaya azimliyiz! Biz
Atatürkçüler ve gerçek
aydınlar, bizleri kötü
yöneten ve gelecekte
de yönetecek olan hü-
kümetlerin karşılanna
dimdik dikileceğiz ve
Atatürk'ümüzün kur-
muş olduğu Türkiye
Cumhuriyeti'nin, Os-
manlı Devleti'nin son
zamanlarındaki duru-
muna dönüştürülmesine
izin vermeyeceğiz!!!
Dört askeri üs tran'dan gelebilecek saldınlara karşıfiizelerledonatıldı
ABD'den Irak'a fîize kalkanı
BAHAD1R SELtM DÎLEK
ANKARA - ABD'nin Irak'taki askeri güç-
lerine meşruiyet kazandıracak olan güçlerin
statüsü anlaşması (SOFA) imzalanmadan ön-
ce Irak'ın tran suunnda fîize kalkanı oluştur-
duğu ortaya çıktı.
Edinilen bilgilere göre Türkiye-lran-Irak sı-
nır üçgeninden başlayıp kuzeyden güneye
Irak'ın Iran sının boyunca dört adet gelişti-
rilmiş ABD fîize üssü kuruldu. Üslerin üç ta-
nesinin Bedre, Cassan ve Zırbatiye'de bu-
lunduğu öğrenildi. Bu üslerin tran'dan gele-
cek olası orta ve uzun menzilli füze saldınla-
n için kalkan görevi üstlenecek fiizelerle do-
natıldığı belirtildi. Dört geliştirilmiş üsten bi-
risi tran smınndan 30 km uzaklıkta yer alır-
ken bu üssün uzaktan kontrol edilenfiizeram-
palan, izleme-dinleme cihazlan ve radarlar-
la donatüdığı bildirildi. Bağdat'tan Ankara'ya
ulaşan bilgilere göre ABD'nin Iran sınınna
kurduğu füze kalkanının, Irak'taki operas-
yonlarla hiçbir bağlantısı olmayacak. Bu üs-
ler sadece tran'dan gelecek olası füze saldı-
nlanna karşı kullanılacak. Aynca ABD'nin bu
üsleri tran'ın tsrail'e fiizelerle saldırması du-
rumunda yine kalkan görevi yapacak.
İzleme ve dinleme faaliyeti
Söz konusu üslerin hangi hukuksal çerçe-
vede yapılandınldığı netleştirilemedi. Gö-
rüşmeleri süren SOFA'da, ülkede kalacak
ABD askerlerinin Irak üzerinden üçüncü ül-
kelere müdahalesi konusunun henüz nihai bir
karara bağlanmamış olmasına karşın Was-
hington yönetiminin söz konusu üslere izin ver-
rniş olması da dikkat çekü. Öte yandan konuyla
ilgili olarak bilgi veren kaynaklar, îran'm elin-
deki Şahap serisi füzelerin bölgesel anlamda
ciddi bir tehdit oluşturmadığının bilinmesine
karşın, Washington yönetiminin söz konusu
füze kalkanı karan ile "İran'dan hem Irak'ta-
ki ABD askeri varlığına hem de lsrail'e yö-
nelik füze tehdidi var" görüntüsü yarattığı-
na işaret ettiler. Aynı kaynaklar, bu üslerden
tran'a yönelik ciddı bir izleme ve dinleme faa-
liyeti yürütüldüğünü de dile getirdiler.
Kısa bir süre önce de tran'ın, ABD ve Is-
rail tarafmdan saldınya uğraması durumunda
tsrail'i ve Irak'taki ABD üslerini füze yağ-
muruna tutacağı ileri sürülmüştü. Hükümet
destekli tran basını, tran'ın halihazırda 1300
kilometre menzile sahip olan 600 tane Şahap-
3 füzesini tsrail'e doğru kilitlemiş durumda ol-
duğunu ve Irak'taki her bir ABD Ü9SÜ için de
10-15 füzeyi fVrlatmaya hazır halde bekletti-
ğini ileri sürmüştü.
DEMÎREL ABD'DE KONUŞTU
'Cumhutiyeti
sokakta
bulmadık'
VVASHINGTON (ANKA) - 9. Cumhur-
başkanı Süleyman Demirel milyonlarca
insanın Cumhuriyeti savunduğunu belirte-
rek "Bu Cumhuriyeti sokakta bulmadık
ve kimscyc bırakacak değiliz" dedi. Tür-
kiye'de dinin baskı altında olmadığını be-
lirten Demirel, kendisini de iyi bir Müslü-
man olarak tanımladığını kaydederek "ik-
tidardaki güçlerin herkesi kendileri gibi
davranmaya ve ibadet etmeye zorlamak
istediklerini" söyledi. Demirel, "Türki-
ye'de devrim, geriye doğru itiliyor. Geç-
miş geri geliyor ve ona meydan okuyor"
ifadesini kullandı ve ekledi: "Ancak akıl
galip çıkacaktır."
ABD'deki Johns Hopkins Üniversite-
si'ne bağlı Orta Asya Kafkasya Enstitütü-
sü'nün tpek Yolu programının üç araştır-
macısmın sorulannı yanıtlayan 9. Cumhur-
başkanı Süleyman Demirel, Atatürk'ün
din ve devleti birbirinden ayrrarak Islam
dünyasında bir ilki gerçekleştirdiğini kay-
detti. Demirel, sorunun 2006'da Bülent
Arınç'm laikliğin yeniden tanımlanması
gerektiğini söylemesi ile başladığını belir-
terek bu durumun dini politikaya soktuğu-
nu söyledi. Demirel şunlan söyledi:
"Dinin politikaya sokulması gerçekleş-
tiği zaman her şey değişir; çünkü, politi-
kada eğer dinin rolünü sınırlandırmaya
çalışırsanız 'din düşmanı' ve İslam dışf
olarak tammlanırsımz ve o zaman tabii
ki kaybedersiniz. Bu durumda ild seçe-
nek var. En kolayı, ancak en kötü seçe-
nek, her partinin kendi çıkarlan için di-
ni kullanması. Ancak bu ikisini de yok
eder, politikayı ve aynı zamanda dini de.
Diğer seçenek Iaiklik."
Necmettin Erbakan'ın da dini politik
çıkarlar için kullanmaya başladığı zaman,
insanlara "Cennet için bilet satanlara
inanmayın" dediğini anlatan Demirel, ken-
disinin Erbakan'ı kontrol etmeyi başardığı-
nı da ifade etti. "Eğer dini eğitim almak
istivorsanız Suudi Arabistan'a gidebilir-
siniz" şeklinde konuşan Demirel önümüz-
deki dönemde ne olacağımn sorulması üze-
rine de, "Türkiye'de devrim, geriye doğ-
ru itiliyor. Geçmiş geri geliyor ve ona
meydan okuyor" ifadesini kullandı.
Halkbüinçlendirilecek
Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşla-
n Birliği'nin (USTKB) Cumhuriyetin 85.
yılı nedeniyle düzenlediği "Cumhuri-
yet Çahştayı"nda, Atatürk devrimlerine
yönelik planlı saldınlann arttığına dik-
kat çekilerek Cumhuriyet ve devrimle-
rinin korunması için sivil toplum kuru-
luşlannın bir araya gelerek ulusal bir güç
oluşturması ve clkin mücadele edilmesi
gerektiği belirtildi. lstanbul Teknik Üni-
versitesi (İTIJ) Maçka Sosyal Tesisle-
ri'nde dün yapılan çahştayda konuşan
USTKB Dönem Sözcüsü Aydeniz Alis-
bah Tuskan, "Bu çahştayla birlikte
açık hava etkinlikleri, panel, konferans
vb, ınii/.ik. sinema vb, sincma. tiyatro vb.
başhklar altında komiteler kurarak
Cumhuriyet kazanımlannı anlatan et-
kinlikler yapmayı planlıyoruz" dedi.
Türkiye raporuna onay
• Baştarafı 1. Sayfada
Başbakan ve Cumhurbaşkanı hakkında
açılan davadan endişe duyulduğu" ifade
edildi ve "bu davanın ülkenin siyasi istik-
rarını etkileyeceği" görüşüne yer verildi.
Kabul edilen bir değişiklik önergesinde, la-
iklik kriterinin siyasi partilere uygulanama-
yacağı belirtilerek, dini temele dayalı bir par-
tinin iktidarda ohnası halinde ve hükümetin
anayasaya aykrn bir karar çıkartması duru-
munda, bu konuda açılacak davanın partinin
kapatılmasına değil, söz konusu karara yönelik
açılması gerektiği ifade edildi.
Kararda, kapatma davasının sonucu ne olur-
sa olsun Türkiye'de parti kapatmalannın ya-
sal dayanaklan konusunda canlı bir tartışma
yarattığı ifade edildi ve bu konuda anayasa-
da reform yapılmasının gerekli olduğu görü-
şü dile getirildi. Kararda, Avrupa tnsan Hak-
lan Mahkemesi'nin (AİHM) parti kapatma da-
valanyla ilgili verdiği kararlara da dikkat çe-
kılirken. yine "AİHM'in parti kapatmanın
gerçekten çok ciddi hallerde düşünülmesi
gereken bir çare olarak göriümesi" yolunda
verdiği görüşe de atıfta bulunuldu.
Anayasa Mahkemesi üzerinde hiçbir bas-
kı oluşturulmaması çağnsında bulunulan ka-
rarda, mahkemenin Avrupa tnsan Haklan Söz-
leşmesi'nin ifade özgürlüğü ve örgütlenme
hakkuıa uygun ve parti kapatma ile ilgili Ve-
nedik Komisyonu kararlan çerçevesinde Av-
rupa standartlanna uygun karar vereceği
inancı içinde olunduğu vurgulandı.
tzleme süreci, Avrupa Konseyi'ne yeni
üye olmuş ve insan haklan alanında eksiklikleri
olan ülkeler için uygulanan bir mekanizma ni-
teliği taşıyor. Türkiye'yi izleme sürecinin
2004'te kalkması, AB ile tam üyelik müza-
kerelerinin başlamasında önemli rol oynamıştı.
Muhalefetten sert tepld
Bu arada raporun oylanması öncesinde
ortak bir bildiri yayımlayan Türk heyetinde-
ki muhalefet milletvekilleri, raporun hazır-
lanmasında AKP temsilcilerinden yardım
sağlandığı, raportörün, kaynak olarak AKP'nin
Anayasa Mahkemesi'ne sunduğu savunma-
yı aldığı öne sürüldü. CHP'li Haluk Koç ve
Birgen Keleş ile MHP'li Tuğrul Türkeş ve
Ertuğrul Kumcuoğlu tara (indan yayımlanan
bildiride, Türkiye'deki yargı sistemini poli-
tize etmeyi amaçlayan ve Türk yargıçlara bas-
kı niletiği taşıyan tasannın kabul edilemeye-
ceği vurgulandı.
TARAFLAR SON DOSYALARTM MAHKEMEYE SUNDU
Gülen'e 'Sağlam'kefil
ELÇIN POYRAZLAR
VVASHINGTON - ABD'de yaşa-
yan Fethullah Gülen'in "olağanüstü
yetenekli eğitimci" statüsünde oturma
izni talebine yönelik davada, taraflar
son dosyalannı Pensilvanya Doğu
Bölgesi Mahkemesi'ne sundu. Pensil-
vanya Eyalet Savcıhğı, 25 Haziran ta-
rihli dilekçesinde delillerin Gülen'in
"Çok büyük ticari holdinglerle des-
teklenen geniş ve etkili, dini ve siyasi
bir hareketin lideri" olduğunu gös-
terdiğini ifade etti. Savcılık Gülen'in
mahkemeye sunduğu "başanlarının"
kendi hareketi tarafindan finanse edil-
diğini de vurguladı.
Savcılık, Gülen'in "kendi dini fel-
sefesini yaymak için eğitimi yöntem
olarak kullanan dini bir lider" ol-
duğunu kaydetti. Gülen'in avukatla-
nnın mahkemeye sunduğu belgelerde
ise Gülen'in ilahiyat ve siyasi bilim-
lerde "olağanüstü yetenekleri" ol-
duğu ileri sürüldü. Avukatlar eski
Milli Eğitim Bakanı Mehmet Sağ-
lam'ın destek için referans mektubu
verdiğine dikkat çektiler. Mahkeme-
ye sunulan referans mektuplan ara-
sında CIA'nın Analiz ve Prodüksi-
yon Direktörlüğü'nden emekli olan
George Fidas, CIA Ulusal tstihba-
rat Konseyi eski başkan yardnncısı
Grahanı Fuller, ABD'nin eski An-
kara Büyükelçisi Morton Abra-
movvitz, New York'taki Rum Orto-
doks Başpiskoposluğu rahibi Ale-
xandcr Karloutsos, eski Başbakan
Yıldınm Akbulut da yer alıyor. Gü-
len'in oturma izni alabilmek için baş-
vurduğu vizeler arasında şunlar var: I-
140- Olağanüstü yetenekleri olan ya-
bancı eğitimci, 1-360- Dini görevli sta-
tüsü, 1-765- Çalışma izni talebi, 1-131-
Seyahat belgeleri talebi, 1-485- Kalı-
cı oturma izni için statü değişikliği.
JP MORCAN'DAN ERDOCAN YORUMU
^Yokıızluktan
yargılanabflîr'
Haber Merkezi - Dünyaca ünlü yaünm ban-
kası JP Morgan, AKP'nin kapatılması Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan'ın da siyasi yasaklı du-
ruma düşmesi halinde milletvekili dokunul-
mazlığını yitireceği için yolsuzluk suçlamaları
nedeniyle yargılanabileceği öngörüsünde bu-
lundu. JP Morgan, 23-25 Haziran tarihleri ara-
sında Ankara'da hükümet, askeri kanat, Merkez
Bankası ve çeşitli analistlerle yaptığı görüşme-
lerden oluşan seyahat notlannı yayımladı. Ban-
ka raporunda, Ankara kulislerine dayandınlan ön-
görüsünde AKP'nin kapatılması, Başbakan Re-
cep Tayyip Erdoğan'ında siyasi yasaklı duruma
düşmesi durumunda, seçimlerin yenilenmesine
kadar geçecek süre zarfinda dokunulmazlığını yi-
tireceği için hakkındaki yolsuzluk suçlamala-
rından yargılanabileceği belirtildi. Raporda,
"Eğer yargı yolu hızlı şekilde kullanılacak
olursa, Başbakan Erdoğan'ın Meclis'e dön-
mesi kolay olmayabilir" ifadesi kullanıldı.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
sal olarak da değişiyor. Kamu ihale yasasında
yapılan değişiklikle ihalenin yerini karşılıklı gö-
rüşme, pazarlık yöntemi alıyor.
Bu durumda ihaleye fesat karıştırma gidiyor,
ihaleye fırsat karıştırma geliyor!
Bir hükümetin işbaşına gelir gelmez yaptığı ilk
şey, iktidarın karakterini de ortaya koyar. AKP
hükümeti kurulur kurulmaz ilk yapılan, Kamu İha-
le Yasası'nın önemli bir bölümünün rafa kaldı-
rılması olmuştu. Belli bir rakamın üzerindeki iha-
lelerin bu yasa kapsamına ve denetimine girmesi
sağlanmıştı. Büyük ölçekli ihaleler de yerine gö-
re 8'e 10'a bölünerek yasa kapsamı dışına çı-
karılmıştı.
Meclis'te Plan Bütçe Komisyonu'ndan geçen
değişiklikle yasanın kapsamı daha da daraltılı-
yor, yerel gazetelere ilan verme zorunluluğunun
da en aza ineceği bir ortam yaratılıyor. Deği-
şikliğin başlıca nedeni şu:
Tüm ihaleleri "seçilmiş" kişilere vermek!
Bu yöntem pek çok yerel gazetenin batması-
na neden olacak ama, belki de ulusal medya-
da yarattıkları gücün yeterli olduğunu düşünü-
yorlar.
• • •
Biz, demokrasinin, hukukun, eşitliğin tabana
yayılmasını arzu ediyorduk. AKP bunların yeri-
ne, usulsüzlüğün, ayrımcılığın, özetle yolsuzlu-
ğun tabana yayılmasını sağlıyor.
Son günlerde Meclis'in gündemine gelen ya-
sa değişikliklerinin çoğunda bunun izlerini gö-
rüyoruz. örneğin, il özel idarelerine özel pay ay-
nlması... Bu kurumlarda yönetim sorumluluğu va-
linin. Gerçi valilerin yetkisi az da olsa erozyona
uğradı ama, mevcut yetkiler de fena değil.
AKP, valileri kendi il başkanlannın hemen yanında
özel temsilci olarak gördüğü için oniarı daha et-
kin kullanmayı hedefliyor.
Böyle bir özel payı belediye başkanlarına da
veriyorlar ama, onların yanına ipleri tamamen
kendi ellerinde olan valilikleri de koymuş olu-
yorlar.
Belediye başkanlannın gelirini vergiler yoluy-
la arttıran ayn bir yasa planladılar; baktılar ki, oy
kaybına neden olacak, vazgeçtiler.
Hükümetin ikide bir battı batıyor dediği Sos-
yal Güvenlik Kurumları'nın (SGK) tek gelir kale-
mi olan prim alacakları ise yeniden düzenlendi
ve büyük ölçekli af getirildi. Bu neden yapildı?
Oy getirebileceği için...
• • •
Yukarıda aktardığımız yelpazenin bu haftaki
renginde ise kamu arazilerini yağmalayanlara af
var. Örtülü 2B olarak da tanımlanan bu yöntemle
kamu arazileri yağmalayanın elinde kalacak.
AKP'nin Meclis'ten geçirdiği Türk Ceza Ya-
sası'nda kıyıları, kamu arazilerini işgal edenler
için hapis cezası öngörülüyordu. AKP, kendi ge-
tirdiği yasayı kaldırıyor.
Neden?
Yağmayı serbest hale getirmek için...
Bu düzenlemenin yanında gecekondu affı
da önceden belirlenecek bir yasanın içine ko-
nacak.
Bütün bunların ortak paydası şu:
Seçim geliyor...
Ne demişler?
Söz konusu olan seçimse, hukuk teferruattır!
ankcum@cumhurfyet.com.tr
ENDÜSTRÎYEL KÎRLÎLÎK
'Sorumluluklar
yerine getirümiyor
y
tstanbul Haber Servisi - Bilim insanlan, Türki-
ye'de çevre konusundaki gelişmelere yönelik tep-
kilerin anlık ortaya çıktığı, bir program çerçeve-
sinde inceleme yapılmadığı ve çözüm arayışına
girilmediğini vurguladı. Endüstriyel kirlenmenin
konuşulduğu üç günlük sempozyuma, sanayici ka-
tılımının olmaması ise dikkat çekti.
tstanbul Teknik Üniversitesi'nin (tTÜ) Ayazağa
Yerleşkesi Süleyman Demirel Kültür Merke-
zi'nde 11-13 Haziran 2008 tarihleri arasında dü-
zenlediği Endüstriyel Kirlenme Sempozyumu'nun
sonuç bildirgesi açıklandı. Tesis içi entegre yak-
laşımın, alıcı ortamlardaki etkilerin dikkate alı-
narak değerlendirilmesi gerektiği vurgulanan
bildirgede, çamur stabilizasyonu ve bertarafı
yöntemlerinin gözden geçirilmesi istendi. Türki-
ye'nin çevre konusunda yapması gerekenleri he-
nüz tamamlamadığına dikkat çekilerek endüstri-
lerin çevre konusundaki sorumluluklannı yerine
getirmedikleri kaydedildi. Bildirgede, "Ülke-
mizde genel olarak ciddi bir denetim yetersizUgi
olduğu ve denetinıdekî yetki karmaşasuun
çözümlenmesi gerektiği" ifade edildi.
KENTBANK DAVASI
'Düzeltmeye* kabul
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Danıştay tdari
Dava Daireleri Kurulu, Tasarruf Mevduatı Sigor-
ta Fonu'na (TMSF) devredilen Kentbank ile ilgi-
li bir davada, bankanın eski sahibi Süzer Grubu'nun
"karar düzeltme" istemini kabul etti. Danıştay 10.
Dairesi, Kentbank AŞ'nin TMSF'ye devredilme-
sine ilişkin 9 Temmuz 2001 tarihli Bankacılık Dü-
zenleme ve Denetleme Kurulu kararını iptal etmişti.
Süzer Grubu, Danıştay 10. Dairesi'nin karannın uy-
gulanması için yapılan başvurunun reddine ilişkin
BBDK'nin 11 Ağustos 2004 tarihli karan ve bu ka-
rann yeniden incelenerek kaldınlması için baş-
vurmuştu. Bu başvurunun reddine ilişkin BDDK
işleminin iptali istemiyle ayn bir dava açılmışn. Da-
nıştay 13. Dairesi, bu davayı reddetmişti.