Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 27 MAYIS 2008 SALI
HABERLER
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, devlet geleneğindeki adap, usul ve düzeye dikkat edilmesini istedi
Yargıya üstüörtülü suçlama
GÜL'LE GÖRÜŞTÜ
Gerçeker:
Sorumlu
hükümet
• Çankaya Köşkü'nde yapılan
görüşmede Cumhurbaşkanı Gül,
"istikrara zarar verilmemesi
için" atılacak adımlarda dikkatli
olunmasını istedi. Yargıtay Baş-
kanı Gerçeker'in ise ülkedeki
gerilimin sorumlusunım ve adım
atnıası gereken tarafın hükümet
olduğunu söylediği öğrenildi.
İLHAN TAŞCI
ANKARA - Yargı ile AKP arasında-
ki gerilinıi "çözmek" için devreye gi-
ren Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün
Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker ile
görüşmesinde temcnni dışında çözüm
çıkmadi. Gül, atılacak adımlarda dik-
katli olunmasını isterken, Gerçeker is-
tikrarsızhk tablosunun sorumlusunun
hükümet olduğunu ve sorunu da hükü-
nıetin çözeceğini söyledi.
Gül dün öğle saatlerinde yazılı açık-
lama yapmasının ardından akşam saat-
lerinde de Gerçeker ile görüştü. Çanka-
ya Köşkü'nde basına kapalı gerçekle-
şen kabul 40 dakika sürdü. Edinilen
bilgiye görc Gül, Cumhurbaşkanlığı
makamının misyonunun istikran koru-
mak olduğunu belirterek, yaşanan geri-
limin istikrara zarar verebileceğini, bu
nedcnle atılacak adımlarda dikkatli
olunması gerektiğini söyledi. Gerçeker
de Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun ni-
yetinin ülkede gerginlik yaratmak ol-
madığını aktardı. Gerçeker, bildirinin
ardından yargıya yönelik tepkilerin ge-
liştiğini ve bunun rahatsızhk yarattığını
beliıtti. Gerçeker, Yargıtay Başkanlar
Kurulu'nun ülkede yaşanan tabloyu ve
duydukları rahatsızlığı ortaya koyduk-
larmı belirterek, gerilim tablosunu yar-
gının yaratmadığını vurguladı. Gerçe-
ker'in tabloyu yaratanın yargı olamadı-
ğına işaret ederek, "tabloyu yaratan
hükümetin adım atınası gerektiği"ni
söylediği öğrenildi. Edinilen bilgiye
göre, Gerçeker yargınm bu durumda
sorumluluk hissedeceği bir davranışı-
nın bulunmadığını aktardı.
Gül ile Gerçeker'in görüşmesinde
gerginliğin ortadan kaldırılması konu-
sunda fıkir birliğine vanlırken, yargı-
nm gerçek soranlannın çözülmesi ge-
rektiği konusunda da görüş birliği sağ-
landı. Gül'ün Yargıtay'ın bina ve per-
sonel sorununa çözüm konusunda taah-
lıütte bulunduğu öğrenildi. Gül'ün ge-
lecek günlerde de diğer yüksek yargı
temsilcileriyle de görüşeceği belirtildi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül, hükümetle yargı arasında ya-
şanan gerilim konusunda isim ver-
mcden yüksek yargı organlannı
hedef aldı. Tartışmaların anayasa-
nın temel ilkelerini, ulusal çıkarla-
n, ülke itibannı, ekonomik ve siyasi
istikran zedeleyecek boyutlara var-
mamasını isteyen Gül, "Bunun
gerektirdiği adap, usul ve düze-
ye özen göstermek sorumluluk
duygu ve bilincine sahip bütün
kişi ve kurumlar için geçerli olan
bir görevdir" dedi.
Yargıtay ve Damştay başkanlar
kurullannın bildirilerinin ardından
MHP Genel Başkanı Devlet Bah-
çeli'nin hükümetle yargı arasında-
ki gerilim konusunda inisiyatif al-
ma çağrısında bulunduğu Cum-
hurbaşkanı Gül, dün öğle saatle-
rinde yazılı açıklama yaptı. Gül,
açıklamasında yüksek yargı or-
ganlannı üstü örtülü eleştirdi. "Ül-
• Cumhurbaşkanı Gül'ün yargı organları ve hükümet
arasındaki tartışmayla ilgili açıklaması yargıya
eleştiri olarak algılandı. Gül açıklamasında taraflan
adap, usul ve düzeye özen göstermeye çağırdı.
kemizde son aylarda yoğunlaşan
siyasi ve hukuki tartışmaları ya-
kından izlemekteyim" diyen Gül,
tüm demokrasilerde olduğu gibi
Türkiye'de de her konunun bütün
kesimlerce en geniş ve açık biçimde
tartışılmasınm doğal olduğu kadar
gerckli ve yararlı olduğunu ifade et-
ti. "Bu tartışmalarda ortaya atı-
lan görüşlerin geçerliliğini ve
haklılığını ise nihayette kamuo-
yunun sağduyusu en isabetli bi-
çimde tayin edecektir" diyen Gül,
buna karşın tartışmalann dozunun
ayarlanması gerektiğini bildirdi.
Gül, şöyle dedi:
"Söz konusu tartışmaların ana-
yasamızın temel ilkelerini, ulusal
çıkarlarımızı ve itibanmızı, mil-
li birlik ve beraberliğimizi, eko-
nomik ve siyasi istikrarımızı ze-
deleyebilecek boyutlara varma-
masına ve bunun gerektirdiği
adap, usul ve düzeye özen gös-
termek sorumluluk duygu ve bi-
lincine sahip bütün kişi ve ku-
rumlar için geçerli olan bir gö-
revdir."
'Kaygı ve tavsiyelerimi
açıkça ilettim'
Son aylarda anayasal kurumların
temsilcileriyle yaptığı düzenli gö-
rüşmelere ek olarak, TBMM'de
temsil edilen ya da TBMM dışında
kalan siyasi parti liderleri ve sivil
toplum temsilcileriyle bir dizi gö-
rüşme yaptığını anımsatan Gül, bu
görüşmclcrde çeşitli düşüncelerini
ve bunlara bağlı kaygı, telkin ve
önerilerini muhataplanna açık bir
şekilde ilettiğini belirtti. Gül, şun-
ları kaydetti: "Bunların büyük
bölümünü çeşitli vesilelerle yap-
tığıın konuşmalar, yazılı açıkla-
malar ve demeçler yoluyla ka-
muoyu ile esasen paylaşmış ol-
duğum malumduı. Bu vesileyle
bir kez daha vurgulamak isterim
ki, küresel ve bölgesel planda,
önemli siyasi, ekonomik ve gü-
venlik sorunlarıyla karşı karşıya
olunan bu kritik dönemde ülke-
mizde yaşanan olaylar ile ilgili si-
yasi ve hukuki tartışmaların lıal-
kımızın fedakârlığıyla sağlanmış
olan istikrar, itibar ve kazanım-
larımızın aşınmasına ve Türki-
ye'niıı stratejikçıkar ve hedefle-
rinde ileride telafîsi mümkün ol-
mayan tahribatlara yol açmasına
fırsat verilmemelidir. Temaslarım
devam etmektedir ve edecektir."
Ankara Barosu ve 14 Nisan Çalışma Grubu'ndan, yargının bildirilerine destek
Cumhııriyeti korumak görevleri
Gençlere duyarlılık çağrısı
"Hatırla Sevgili" adlı dizinin oyuncuları
Adana'da gençlerle buluştu. Evrensel Kültür
dergisi ve Emek Gençliği tarafından Adana
Büyükşehir Belediyesi'ne ait Merkez Park'ta
yapılan söyleşiye, dizide Deniz Gezmiş'i can-
landıran Barış Koçak ve dizinin danışman-
larından Mustafa Yalçıner katıldı. Yalçıner,
"Halk, çocuklarına Tayyip değil, Deniz ismi-
ni koyuyor. Bu ülkenin bağımsızlığı için mü-
cadele eden ve idam sehpasında bacakları bi-
le titremeyenleri halk unutmaz" dedi. Barış
Koçak ise "Deniz rolünde oynamaktan ve
onun yolunda yürümekten onur duyuyo-
rum" diye konuştu.(YUSUF BAŞTUĞ)
Şahin zam tartışmasına üzülmüş
Adalet Bakanı basın yayın organlarında yargı mensuplarına yönelik 'maaşınıza
zam yaptık, siz de siyasete karışmayın' sözlerinin yanlış anlaşıldığmı söyledi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ada-
let Bakanı Mehmet Ali Şahin, bazı basın
yayın organlarında Antalya'daki konuşma-
sına ilişkin değerlendirmelcr yapıldığını
söyledi. Antalya'da yaptığı konuşmada, 6
yıllık iktidaıian döneminde yargıya yönelik
yaptıkları hizmetleri anlattığını kaydeden
Şahin, bunlan yeni adliye binaları, yeni ce-
zaevleri, hâkim ve savcıların lojman ihtiya-
cının giderilmesi şeklinde sıraladığını kay-
detti. Hâkim ve savcılann çok önemli dava-
lara bakarken hiçbir sorunlarının olmaması-
nın öneminc işaret etmek için maaşlannda
ciddi artış sağlandığını ifade ettiğini belirten
Şahin, şunları söyledi: "Basın yayın or-
ganlarında, 'Maaşlannıza zam yaptık siz
de siyasete kanşmayın' şeklinde değerlen-
dirmeler yapılmıştır. Benim maksadım
kesinlikle bu değil. Ben konuşmamın bii-
tününde hâkim ve savcılarımıza yaptığı-
1111/ hizmetlerden bahsettim. Yargı or-
ganlarımızın, milletimizin beklentisi doğ-
rultusunda haktan, adaletten yana ka-
rarları vermesinin altını çizdim. Hâkim
ve savcılarımızın aldıkları maaş şimdi bi-
le onların yaptıklan görev karşısında dü-
şüktür. O cümlelerimiz böyle bir izleni-
me yol açnuşsa bundan üzüntü duyarım.
Asla ifade edildiği gibi o nıaksatla söylen-
miş cümle dcğildir. Farklı anlama nedc-
niyle alınan hâkim ve savcı arkadaşları-
ııu/ olmuşsa bundan üzüntü duydum."
Ü S K Ü L : İ S T İ H B A R A T H E S A P V E R E B İ L M E L İ
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - TBMM lnsan Haklannı hı-
celeme Konıisyonu Başkanı Zafer
Üskül, "Ülkemiz birçok açık,
yarı açık, üstü örtülü darbenin
yapıldığı bir ülke. Hükümetlcr
görevden uzaklaştırılıyor, par-
lamento kapatılabiliyor. Bütün
bunların hazırlıkları yapılmış
anıa istihbarat yok. Sadece ya-
pılanların değil, yapılmayanların
da hesabını sorabilmek gereki-
yor" dedi.
TESEV tarafından yayına hazır-
lanan "Istihbaratı Hcsap Verebilir
Hale Getirmek: İstihbarat Teşki-
latlarının Gözetiminde Hukuki
Standartlar ve En lyi Uygulama-
lar" isimli kitap, kamuoyuna tanı-
tıldı. AKP'li Üskül, yaptığı konuş-
mada, yasama, yürütıne ve yargı
organlannda görev yapanlann "he-
sap verebilmesi gerektiğini" be-
lirterek, şunları söyledi: "Türki-
ye'de kanıu bürokrasisinde kar-
şılaştığımız en temel sorun yapıl-
mayan görevlerin hesabının soru-
lamamasıdır. Bu nedenle çoğu za-
man idare, bürokrat, işin nasıl
çözüleceğini düşünmez, nasıl ya-
pılmayacağını uzun uzun anlatır si-
zi de ikna eder."
lnsan haklan açısından güvenlik
kuvvetlerinin denetiminin özel bir
önem kazandığını anlatan Üskül,
"Çünkü güvenlik kuvvetleri lıalk-
la karşı karşıya kaldıklan her du-
rumda insan hakları ihlalleri
yapma potansiyelini ne yazık ki
içinde barındırıyor" diye konuş-
(u. Üskül, "Bir toplumsal olayda
polisin aşırı güç kullandığı ka-
meralar tarafından tespit ediliyor
ama o kişi bulunamıyorsa orada
bir sorun var demektir" görüşü-
nü de dile getirdi.
Eski MİT Müsteşar Yardımcısı
Cevat Öneş ise güvenlik ve istih-
baratın denetlenebilmesi konusu-
nun bilimsel olarak tartışmaya açıl-
masının başlı başına önemli bir olay
olduğunu söyledi.
•Ankara Barosu Başkanı Coşar, Yar-
gıtay ve Danıştay'ın bildirilerine, yar-
gının saygınlığını toplum nezdinde
aşındıracak ifadeler kullanarak tcpki
verilmesinin iktidar sorumluluğuyla
bağdaşmadığını vurguladı. 14 Nisan
Çalışma Grubu da hükümetin yargınm
çığlığma kulak vermesini istedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Ankara Barosu Başkanı Vedat Ahsen
Coşar, yargınm, kendisiyle ilgili konu-
larda açıklama yapması, yargı bağımsız-
lığı ve tarafsızhğı konusunda endişe vc
kaygılannı ifade emıesi, hukuk devleti-
ne ve hukukun üstünlüğüne sahip çık-
masımn siyasi bir tutum olmadığı, aksi-
ne yargınm bir görev olduğunu bildirdi.
14 Nisan Çalışma Grubu da "Yargıtay
ve Damştay, Cumhuriyetten yana ta-
raf olmakla yükümlüdür. Cumhuri-
ycti savunma görevini taraftarhk ola-
rak niteleyenler, çoğunluğun iktidarı
olmanın ulusal irade anlamına gelme-
yeceğini unutmuş görünmektedir. Bu
bildiriler muhtıra değil, çığlıktır. Bu
çığlığa kulak vermesi gerckenler ikti-
dar sahipleridir" açıklamasmı yaptı.
Ankara Barosu Başkanı Coşar, yaptığı
yazılı açıklamada, Yargıtay ve Damştay
Başkanlar Kurulu'nun ayn ayrı yayınla-
düdan bildirilerle, siyasi iktidann, yar-
gının bağımsızlığına ve tarafsızlığına
yönelik kimi uygulamalanndan endişe
duyduklannı açıklamış olduklannı dile
getirdi. Coşar, söz konusu açıklamalar
karşısında, siyasi iktidann bu konudaki
kaygı ve endişeleri gidermek ve gerekli
güvenceleri vererek toplunıu rahatlat-
mak yerine, özelde Yargıtay'ın ve Da-
nıştay'm, genelde yargının saygınlığını,
güvenilirliğini toplum nezdinde aşındı-
racak ifadeler kullanarak tepki vermesi-
nin, her şeyden önce iktidar sorumlulu-
ğuyla bağdaşmadığını vurguladı. Coşar,
iktidara "kuvvetler arasında doğan bu
krizin bir rejim bunalımına dönüşme-
ıncsi ve gerginliğin sona ermesi için
bütün kuruluşların eleştirilerini ve
uyarılarını dikkate alarak, endişe ve
kaygıları gidermesi ve kendi işini yap-
ması" çağnsında bulundu.
39 örgüt destek verdi
Cumhuriyet mitinglerini örgütleyen
sivil toplum kuruluşlannın oluşturduğu
14 Nisan Çalışma Grubu da Yargıtay ve
Danıştay'ın bildirilerine destek vcrmck
üzere ortak açıklama yaptı. Grubun Dö-
nem Sözcüsü Cumhuriyet Kadınları
Derneği Başkanı Şenal Sarıhan'ın yap-
tığı ortak açıklamaya, 39 sivil toplum
kuruluşu destek verdi. Sanhan, "Yar-
gıçları susturmak, demokratik hukuk
devletini tahrip etmektir" diye başla-
dığı açıklamasında, Yargıtay ve Danış-
tay'ın bildirilerine dikkat çekerek şunla-
n kaydetti: "Başkanlar kurulları açık-
lamalarında, yeni bir anayasa girişi-
minin başladığı günden bu yana sür-
dürülen ve AKP'nin kapatılması is-
teıııli iddianamenin düzenlenmesi ile
daha da yoğunlaşmış olan yargı üze-
rindeki baskılara değinmekte ve bir
anayasal kuruluş olan yargıya yapı-
lan saldırılar karşısmdaki feryatlarını
ifade etmektedirler. Bu bildiriler, bir
muhtıra değil, çığlıktır. Bu çığlığa
derhal kulak vermesi gerekenler ise
bizzat iktidar sahipleridir."
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin ve
hükümet yandaşı medyanın, yargıyı aşa-
ğılamadan, hedef göstermeye uzanan bir
tutum takındılannı vurgulayan Sanhan,
bildiriler karşısmdaki tutumu ve yaptığı
açıklamalar nedeniyle Bakan Şahin'i is-
tifaya davet ettiklerini bildirdi.
SALI
ORHAN BURSALI
Parayı Ueyin!
Ey Muhalefet (varsa ve her neredeyse!), ey
devlette kaldıysa yurtsever, ülkesever güçler, pa-
rayı izleyin!
Ülkemizde "iktidar", önemli ölçüde "para" ile sa-
tın alınıyor! "lktidar"a bir değer biçilse, örneğin "100"
gibi, acaba bunun kaçta kaçı, parayla satın alını-
yor?
"100", bir partiyi örneğin tek başına iktidar ya-
pacak oy miktarı-yüzdesidir!
Bir parti salt "seçim harcamalan" ile iktidar ola-
maz! Belirli bir büyüklükte olması+seçmen eğilimini
yakalaması gerekir.
Peki, böyle bir parti, iyi para harcarsa, oyunu yüz-
de kaç arttırır? Örneğin AKP, son seçimlerde, ör-
gütü+belediyeleri+destekçi tarikat-cemaatçileri-
nin yaptıkları harcamalarla, oylarının yüzde kaçını
"satın almış "tır?
AKP, iki seçim deneyimiyle görmüştür ki, har-
camalarla-sadakalarla "iyi ölçüde" seçmen kaza-
nılıyor... Seçimlerde yüzde 5-10 arası oy arttırmak
için, bu ölçekte bir partinin ne kadar harcama yap-
ması gerekir?
AKP'nin, yakın geleceğe hazırlık olarak önemli öl-
çüde "para stok" ettiğini varsaymak gerekir!
•••
Bir iktidar partisi, 5 yıllık süre içinde, ne kadar pa-
ra "depolayabilir"7
Metin Münir'in geçen perşembe günkü yazısında
yaklaşık rakamlar vardı! Münir, "Türkiye'de siyasetin
diğer adının Hazine'den para hortumlamak" oldu-
ğunu belirterek, Devlet'in gayri safi milli hasılanın
yüzde 18'i kadanyla "satın almalar" gerçekleştirdiğini
yazdı: "Ata Yatırım'ın tahminine göre, bu yıl gayri
safi milli hasıla 972 milyar YTL olacak. Bunun yüz-
de 18'i 185 milyar YTL eder. Bu paranın külliyetli bir
bölümü ihale düzeninin çarklarından geçerek rüş-
vet halinde siyasetçilerin ve bürokratların cepleri-
ne giriyor". Ne kadar? Dünya Bankası ve Ankara Sa-
nayi Odası'nın hesaplamalarına göre, yüzde 15'ten
28 milyar YTL!
Metin Münir'in, bize bıraktığı spekülasyonu,
"kötü çocuk" olarak yapalım:
Bu rakam (fazla bulunuyorsa eğer) kesin yüzde
10 ise yaklaşık 20 milyar eder! Diyelim ki arada bö-
lüşmeler kaçaklar var; bir iktidar partisinin kasası-
na (şüphesiz emanet kasalara!) yılda ne kadar gi-
rer? En az 10 milyar YTL! Beş yıl iktidardaysa, 50
milyar YTL! Bunu da mı fazla mı buldunuz? Milli ge-
lirin düşük olduğu yıllan mı hesap ediyorsunuz? Ya-
rısını alın o halde: 25 milyar YTL! Dolar olarak 20
milyar! Işi alan iktidar yanlısı şirketlerin elde ettik-
leri kazançların bir kısmı da, partinin emrindedir! (lyi
niyetle hareket ediyor ve paranın "ulvi-tanrısal" hiz-
metler için "emanetçilerde tutulduğunu" varsayı-
yoruz... Ortalıkta fink atan, yeni Islamcı-türbancı-
cemaatçi, yiyici sosyetenin büyümesi ve çoğalması
olgusu da var!)
Bu 'birikim' ite, yüzde kaç oy satın almak
mümkün?
• • •
AKP, devletin denetim organlannı neden etkisiz
kılmak, yok etmek için çabalıyor? llk dönemde Ka-
mu Yönetimi Temel Kanun fasarısı ile, devletteki
yolsuzlukları ve usulsüzlükleri soruşturan teftiş
kurullannın ortadan kaldırılması öngörülüyordu. "Tef-
tiş kurullarına ihtiyaç kalmadığı" gerekçesiyle!
Yani, devlette artık hiçbir yolsuzluk, soruşturu-
lacak bir konu kalmamıştı!
Büyük tepki üzerine bu teftiş kurullarını buhar-
laştırma işlemini yapamadılar; şimdi ise IMF istiyor
bahanesi ardından, 130 yıllık Maliye Teftiş Kurulu'nu
yok etmek istiyorlar!
Neden???
önemli bir nedeni, AKP'nin ihale Yasası'nda, gel-
diğinden bu yana neredeyse "heray bir değişikli-
ği" Meclis'ten geçirmesinde ve tam yeme de ya-
nında yat hale getirmesinde! Büyük vurgunların, yol-
suzlukların, usulsüzlüklerin araştırılmasının "ya-
saklanmak istenmesi" ile, İhale Yasası'nda deği-
şiklikler arasında illiyet bağını görünüz!
Diğer neden, geride kalan yıllar için yapılan bü-
yük çaplı "parasal hazırlıklar"d\r\
•••
AKP demek para demektir! Paranın trafiğiıii iz-
lemeyi "meslek" edinecek ve kamuoyunu bilgilen-
direcek bir muhalefet kaldı mı ülkemizde?
Devlette hiç yurtsever-kurumsal birileri kaldı mı,
uzun süreli fikri takip olarak "Parayı izleyen'"?
Aynı zamanda, demokratik parlamenter sistemi
Islami bir düzene dönüştürmek için gizli bile ol-
mayan, açık bir örgütlenme ile çalışan Fethullah ör-
gütlenmesini ve para trafiğini kim izliyor?
Bu ülke battı mı, yoksa sağlıkh bir kesimi kısmen
de olsa duruyor mu?
obursali@cumhuriyet.com.tr
Agos avukatları savunma yapmadı
• lstanbul Haber Servisi - Aeos Gazetesi
Yazıişleri Müdürü Aris Nalcı ve Irntiyaz Sahibi
Sarkis Seropyan'm "adil yargılamayı etkilemeye
teşebbüs" suçundan yargılandıklan davada, sanık
avukatlan, savunma yapmayacaklannı açıkladı-
lar. Nalcı ve Seropyan, Hrant Dink'in oğlu,
Agos'un eski yazıişleri müdürü Arat Dink'e
TCK'nin 301. maddesi uyannca verilen hapis ce-
zasını haberleştirdikleri yazı nedeniyle 4.5 yıla
kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor.
Toptan'dan W deme formülü
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM
Başkanı Köksal Toptan, yargı ve hükümet arasın-
daki gerilimlc ilgili olarak bildiri sahiplerinin ma-
sa etrafında bir araya gelmesini önerdi. Yasama,
yürütme ve yargının birbirine tahammül etnıesi
gerektiğini belirten Toptan, Anayasa Mahkeme-
si'nin herkesin "oh" diyeceği karannın, kapatma
davasında sadece Hazine yardımının kesilmesine
karar verilmesi olduğu imasında bulundu. Top-
tan, "Kapatılma yerine para cezası verilir. Hu-
kukçular arasında tartışma var. O halde siyasi ya-
saklama olmaz diyenler var" diye konuştu.
Gül sanatçıları ağırlayacak
• ANK.4RA (AA) - Cumhurbaşkanı Abdul-
lah Gül, bugün "Çankaya Sofrası"nda sanatçı-
ları ağırlayacak. Köşk'te gerçckleştu-ilecek öğle
yemeğinc Orhan Gencebay, Zara, Sertab Ere-
ner, Mazhar Alanson, Neşet Ertaş, Ahnıet Öz-
han ve Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü
Rengim Gökmen'in davet edildiği öğrenildi.