Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 14MAYIS2008 ÇARŞAMBA
8 HABERLERIN DEVAMI
T U R K I Y E
Istanbul B 20 Sinop
Edirne
B 19 Adana PB 26
B 23 Samsun B 21 Mersin PB 24
Kocaeli B 24 Trabzon B 18 Diyarbakır B 25
Canakkale Y 19 Glresun B 18 Şanlıurfa B 27
Izmir 23 Ankara 25 Mardin B
Manisa Y 23 Eskişehir Y 22 Siirt B
Âydın _Y 24 Konya
Denizli 24 Sıvas
20 Hakkâri
19 Van
Zonguldak B 19 Antalya PB 23 Kars
0Apk Parçah bulutlu
Yurdun batı kesimle-
ri parçalı ve çok bu-
lutlu, Marmara'nın gü
neyl, Ege, Batı Akde-
niz'ın batı kıyılan, göl
ler yöresi, Iç Anado-
lu'nun güneyı, akşam
saatlerınde fç Anado-
lu'nun kuzeybatısı ve
Batı Karadeniz'in ba-
tısı saganak ve gök-
gürültülü sağanak ya-
ğışlı geçecek.
DIŞ MERKEZLER
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
Y
Y
Y
Y
PB
PB
Y
PB
1/
8
11
23
22
24
21
16
Berlin PB
Münih PB
Bulutlu k
Çok bulutlu > Yağmuriu
AAAAftjr
Sulu kar k üok gûrültulu
G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
Üstelik bu Kültür Bakanı soldan sağa çark etme-
yi pekâlâ beceriyor. Sanat sorunlarında alacalı bu-
lacalı, parlak cümleli açıklamalar yapıyor. Opera sa-
natı ile uğraşan bir bakanlığın başında. Ama dünyaca
ünlü bir opera sanatçısının arkasından birkaç cüm-
lelik olsun bir şeyler söylemekten kaçınıyor.
Neden acaba? Leyla Gencer'e kilisede tören ya-
pıldığı için mi?
Herhalde sonradan dinci partinin ilkelerine sarılan
Ertuğrul Bey, partinin efendilerinin eleştirisinden
kaçınmayı, dinci siyaseti sanata yeğliyor.
Bay Günay'ın Leyla Gencer'i anması için herhal-
de La Diva Turca yerine La Diva Muslim diye anılması
gerekiyor.
•••
Bir Başbakan var bu ülkede. Dinler arası hoşgö-
rü, her bireyin inancına saygı gösterilmesi gibi kula-
ğa hoş gelen söylemlerin sahibi.
Fakat Fenerbahçe teknik adamı Zico'nun gelmi-
şini geçmişini, topa nasıl vurulacağını, dini şarkıları
biliyor.
Ondan Leyla Gencer için bir-iki cümle beklemek,
akıntıya kürek çekmek demek!
Opera, ama bale, ama Batt bestekârlarının ölmez
eserlenni dinlemek... Hiçbiri hakkında en ufak fikri
olmadığına, bir opera, bale izlemediğine ve senfoni
orkestrası dinlemediğine yemin etsek başımız ağrı-
maz.
O, Arap'ın yalelli ile meşgul. Batı'ya bakar görü-
nürken Doğu'ya koşuyor.
Sanat kültürünü ölçmek için siyaset sahnesine çık-
tığından beri yaşantısına bakmak, Batılı sanata ver-
diği değeri anlamak için hükümet programlanna, Mil-
li Eğitim Bakanlığı'nın icraatına göz atmak yeterli.
Nesine gerek opera, bale, Leyla Gencer gibi ulus-
lararası bir değeri yitirmenin acısı.
•••
19 Mayıs günü kapalı yerlerde sigara içilemeyecek...
Yasayla yasaklandı.
Uygulama nasıl olacak? ûrneğin büyük alışveriş
merkezleri kapalı mekânlardan sayılıyor mu; göre-
ceğiz.
Zira üç-dört katlı büyük alışveriş merkezlerinde yüz-
lerce dükkân ve hemen her katında "cafeler" var.
Cafeler hangi sınıfa giriyor? Kapalı mı yoksa ka-
palı mekânda sigara içilmesine izinli olan mekânlar
sınıfına mı?
Inanılması güç bir durum saptaması yapalım:
Çafelerde çoğunlukla kadınlar, üç aylık bebeği ya-
nında, daha oturur oturmaz sigaraya sanlıyorlar. Du -
manı şehvetle içlerine çekiyor, birini söndürüyor, he-
men diğerini yakıyorlar.
Sigara yasağını denetleme görevi yasayla beledi-
yelere verilmiş. Kızılırmak suyunu geçen ekim ayın-
dan beri -son olarak nisan sonu diye ilan etti- her ay
başkente getireceğini ilan eden ve fakat bu sözünün
arkasında durmayan Ankara Belediye Başkanı Me-
lih Gökçek mi sigara yasağını denetleyecek? Hele
yerel seçimlere az bir süre kaldığı şu sırada. Gül-
dürmeyin insanı.
•••
Bu iktidann, üstelik yasayla gerçekleştirdiği bir baş-
ka acayip icraatı gazetelerde.
Alkollü içki yasağını düzenleyen bir yasa çıkarmış,
yann yürürlüğe giriyor.
Içkiyi yasaklayamıyor. İçki kullanımını engelle-
mek için bulduğu yöntem, değme akılhnın icat ede-
ceği bir yöntem değil.
Lokantada bir kadeh rakı, şarap içmek için bir şi-
şe rakı veya şarap açtırmayı şart koşuyor.
Içkiden koruyayım derken, insanları daha çok iç-
meye zortadığının farkında değil.
Ya diğer önlemler: Birden fazla içkiden oluşan ka-
rışık kokteyller yapılamayacak.
Hediye sepetlerine içki konulmayacak. Balayına çı-
kan çiftlere otel yönetimleri hediye olarak alkollü iç-
ki vermeyecek!
Pirinç pahalı ise bulgur yiyin demişti ya, içki içmeyin,
portakal suyu ile kafayı bulun derse şaşırmayın.
Olmaz olmaz demeyin, RTE iktidarında çağdaş-
lığı yakalama dışında her şey olur!
GENEL LİSELERDE BELÎRStZLİK
İmam hatiplerekıyak
ZEYNEP ŞAHİN
ANKARA - YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf
Ziya Ö/can'ın açıkladığı "ycni üııiversitcvc gi-
riş sistcmi", genel lise ögrencileri için bir dizi
kanşıklığa neden olurken, imam hatiplilere iste-
diği alanda yükscköğretim görnıenin kapısım
açacak. Akademik çevreler, ortaöğretimde refor-
ma ihtiyaç duyulacağmın altını çiziyor.
Özcan, alan ve katsayı farklılığını ortadan kal-
dırniaya yönclik formül ile üniversitelerin hangi
bölüme hangi testlerde başan gösteren ögrenci-
leri alacağmı belirlemcsini ve ÖSS yerine 12 -
13 ayrt testin yer aldığı sınavlar yapılmasını ön-
görüyor. Bu sınavlarda başanlı olduğu 3 teste
göre, ögrencinin ünivcrsiteye yerleşmesi esas
alınıyor. Akademik çevreler, en doğrusunun
ÖSS'den sonra yeni sistemin gündeme getiril-
mesi olduğunu düşünüyor. Bu durumda liselerin
ders programlannın nasıl belirleneceği, hangi
derslerden hangi a»ırlıkta müfredat oluşturulaca-
ğı konusunda belirsizlik doğuyor.
Modelin diğcr öncmli noktasıysa imam hatip-
lilere üniversite kapısım ardına kadar açacak ol-
ınası. Alan ve katsayı farklılığımn kalkması ve
seçmek istediği bölümün testlerinde başan gös-
teren hcrkesin istediği okulu okuyabilmesine
olanak tamnması, imam hatiplilere, sözel, sayı -
sal ve eşit ağırlıkta eğitim veren tüm fakültelerin
kapılannı açacak. Bu durumda akademik ve sa-
natsal eğitimle yetiştirilen genel lise öğrencile-
riyle, ders ağırlıklarınm yüzde 40'ını dini eğitim
oluşturan imam hatiplilcr, aynı bölümü seçebile-
cek. Bu da Türkiye'nin yakında, ciddi bir dini
eğitim almış avukatlara, doktorlara, öğretmenle-
re, mühendislere sahip olmasına yol açacak.
BİZİM devlet, anayasa, bay-
rak, cumhuriyet gibi temel ve
kutsal saydığımız kavramlarla
simgelerin yerini İNGİLİZ devlet
sisteminde "Taç" tutar. Taç,
Kraliçe'nin başına geçirdiği de-
ğerli nesneden öteye birçok
şey demektir: Devlet, devletin
zirvesi, yürütme gücünün başı,
yasama-yürütme bütünlüğünün
ayrılmaz parçası, silahlı kuv-
vetlerin başkomutanı, yargının
başı, Sekizinci Henry'den beri
Anglikan kilisesinin koruyucusu,
kısacası her şey.
Birkaç günlüğüne konuğu-
muz olan Majeste Kraliçe, ba-
şının üstünde bütün bunların
simgesi olan Taç'ı taşıdığı için,
başkalarınca da "baş üstûnde"
tutulması gereken en değerli
simgedir. Görünürde, her şey
onundur; onun mülküymüş gibi
adlandırılır. ûrneğin, harp ge-
milerinin adı bizim bahriyede
"TCG", yani "Türkiye Cumhuri-
yeti Gemisi", Ingilizlerde ise
AÇI
MUMTAZ SOYSAL
Taç ve Altındaki
"HMS", yani "Majestelehnin Ge-
misi".. diye yazılır.
Bütün bunlar söylenince, çok
kişi "Evet ama, on yüzyıllık ge-
lişmelerin sonunda yetkilerin
hepsi parlamentoya ve hükü-
mete geçmiştir" derse de, pek
öyle değil. Taç'ın altındaki kişi,
taşıdığı o sıfatlar dolayısıyla,
yabana atılmayacak, ama ta-
nınması çok zor birtakım yetki-
lere sahiptir.
Daha doğrusu, ayrıcalıklara.
örneğin Kraliçe, olup biten-
lerden bilgilendirilmeyi ve ge-
rektiğinde kendisine danışılma-
sını ister. Yerine göre yürütme-
yi cesaretlendirmek ya da uyar-
mak ve kendi deneyiminden
yararianılmasını istemek de onun
hakkıdır.
Bir bakıma, gelip geçen hü-
kümetlerin dışında "gün görmüş
eyyam geçirmiş" bir baş olma-
nın sağladığı bazı ayncalıklar.
Birleşik Krallığın öbür çarkların-
da olduğu gibi, tarihin yağla-
masıyla takıntısız dönen bir sis-
tem.
Antika Taç'ın altında ve bu yu-
muşaklığın gerisinde, çağın
dünya politikası açısından ağır-
lığını henüz yitirmemiş bir Ingil-
tere yatar.
Büyük çoğunluk bugünkü
dünyaya ABD'nin hükmettiğine
inansa da, senaryoları gerçek
yazanın ve uygulamayı yönlen-
direnin perde gerisinden Ingiltere
olduğunu anlamak çok zor de-
ğildir. En azından, Irak ve Afga-
nistan gibi birlikte hareket edi-
len durumlarda, gidişi yönlen-
diren ve işler kötü giderse işin
içinden ustaca sıyrılan da yine
Ingiltere olur.
Bu niçin böyledir? Çünkü son
üç yüzyılın sömürgecilik ta-
rihinde Ingilizlerin ayak basma-
dığı pek az ülke kalmıştır. Do-
layısıyla, yeryüzünün birçok kö-
şesi için en geniş bilgi ve en sağ-
lam deneyim onlardadır. Çıkar-
lar da genellikle birbirine yakın
olunca, sonuçta beliren ortaklık
hiç de şaşırtıcı sayılmaz.
Bu açıdan bakınca, ABD'nin
Iran konusunda pek hayırhah ni-
yetler beslemediği bilinen bir or-
tamda, Ingilizlerin Kraliçe ziya-
retiyle başlatmak istedikleri bu
ilginç sürece dikkatle bakmak ve
Türkiye'yi bekleyen ikili dayat-
malara hazır olmak gerekmiyor
mu?
Kraliçe'denAB desteği
37 yıl sonra ikinci kez Türkiye'ye gelen II. Elizabeth, Türkiye ve Ingiltere'nin stratejik
ortak olduğunu vnrguladı, Türkiye'nin Avrupa Birliği ve dünya için önemine dikkat çekti
ANKARA (Cumhuriyet Bii-
rosu) - Ingiltere Kraliçesi II. Eli-
zabeth, 37 yıl sonra ikinci kez
Türkiye'ye gcldi. Kraliçe'nin zi-
yareti ncdeniyle başkentte gü-
venlik önlemleri en üst seviycye
çıkartılırken, 700'ün üzcrinde
yabancı basın mensubu da Kra-
liçe'yi izledi. Çankaya Köş-
kü'nde gerçekleştirilen akşam
yemeğinde Türkiye ve Ingilte-
re'nin stratejik ortak olduğunu
vurgulayan Kraliçe, "Türkiye
Doğu ile Batı arasında bir bağ
olmuştur, AB ve genel anlam-
da dünya için çok öncmli bir
ülkedir" dedi. Yenıeğe Cum-
hurbaşkanı Abdullah Gül snıo-
kinle, eşi Hayrünnisa Gül dc
şapkaya benzetilmcyc çalışılmış
tûrbanıyla katıldı.
Ingiltere Kraliçesi II. Elizabeth
ve eşi Edinburgh Dükü Prens
Philip. resmi ziyaret için özel
uçakla Ankara'ya geldi. Kraliçe
ve beraberindekiler, Esenboğa
Havaalanı'nda Devlet Bakanı
Mchmet Aydııı ve eşi Nihal Ay-
dııı, Ankara Valisi Kemal Önal,
Ankara Garnizon Komutanı Kor-
gcneral Aslan Güner. Ingilte-
re'nin Ankara Büyükelçisi Nick
Baird, Türkiye'nin Londra Bü-
yükelçisi Yiğit Alpogan ve eşi
ile diğeryetkililcrtarafından kaı-
şılandı. Karşılama sırasında
Melımet Aydın'ın eşi Nihal Ay-
liın. Kraliçe Elizabeth'e çiçek
sundu.
Yoğun güvenlik önlemleri
Kraliçe Elizabcth'in gelişi sı-
rasında Escnboga Havaalanı'nda
çok sıkı güvenlik önlemleri alın-
dı. Kraliçe, Ankara'da yaklaşık 3
bin polis tarafindan konundu. tn-
giliz gizli scrvisi Mlö'dan yakla-
şık 50 ajamn yakın koruma sağ-
ladığı kraliçeye, Cumhurbaşkan-
hğı da ayn koruma tahsis etti.
Kraliçe II. Elizabeth temaslan
çerçevesinde ilk olarak Anıtka-
bir'i ziyaret cderek eşi Prens Phi-
lip ile birlikte Atatürk'ün mo-
zolesine çelenk koydu. Elizabeth
daha sonra Anıtkabir Özel Def-
teri'ni imzalayarak, "Birleşik
Krallığın büyük dcğer verdiği
bir dostu ve modern tarihin en
büyük şahsiyetlerindcn biri
olan Mustafa Kcmal Atatürk'e
saygılarımı sunmak, benim
için büyük bir onurdur" diye
yazdı. Kraliçe Elizabeth'e Anıt-
kabir seti ile Türkiye'ye ilk gelen
tngiltcrc Kralı olan Edvvard'ın
1936'daki ve Kraliçe Eliza-
beth'in 1971 yılındakiziyaretin-
de çekilen fotoğraflardan oluşan
bir albüm aımağan cdildi.
Daha sonra Köşk'te kraliçe
için resmi karşılama töreni dü-
zenlendi. Törende Suriye Devlet
Başkanı Beşar Esad'a yapılan
formül uygulandı. Eşlcr kapı ar-
dmda beklerken kraliçe vc Gül
resmi karşılamaya katıldı. Geçit
töreninin ardından Prens Philip
ve Hayrünnisa Gül, eşlerine ka-
tılarak basmın karşısına çıktı.
Böylece Hayrünnisa Gül, askerin
karşısına çıkartılmamış oldu.
Türbana şapka modeli
Gül, kraliçe onuruna akşam
yemeği vcrdi. Doğuş Çocuk Or-
kestrası 'nın 20 dakikalık konser
verdiği yemektc, kraliçe beyaz
bir kıyafet giyip taç takarken,
Cumhurbaşkanı Gül ve Prens
Philip smokinle davetlilcrin kar-
şısına çıktı. Hayrünnisa Gül'ün
türbanının şapkaya benzetilmiş
Kraliçe II. Elizabeth
Ankara'da önce Anıt-
kabir'i ziyaret etti.
Köşk'te resmi karşıla-
manın ardından Prens
Philip vc Hayrünnisa
Gül, Kraliçe Elizabeth
ve Abdullah GüPe katı-
larak fotoğraf çektirdi.
(NECATİSAVAŞ/AA)
olması dikkat çekti. Yenıeğe
TBMM Başkanı Köksal Top-
tan, Dışişleri Bakanı Ali Baba-
can ve Devlet Bakanı Mchmet
Aydın eşleriyle katılırken, Baş-
bakan Tayyip Erdoğan'ın yal-
nız gelmcsi dikkat çekti.
Gül, yemekten önce yaptığı
konuşmada Türkiye ve Birleşik
Krallık halklannın tarihlcrinin
aynlmazbiçimdc iç içe geçtiğini
vurguladı. Gül, "Zaman zaman
ordularımız karşı karşıya gel-
mişlerdir. Fakat aynı zaman-
da, evlatlarımız sayısız defalar
ortak düşmanlara karşı cesa-
ret ve azimlc omuz omuza da
yürümüşler, hayatlarını feda
etmişlerdir" dedi. Ingiltere'nin
AB sürecindeki desteğine teşck-
kür eden Gül kraliçe şcrcfine ka-
deh kaldırdı.
'Stratejik ortağız'
Kraliçe Elizabeth de Türk-ln-
giliz dostluğuna vurgu yaptı.
"Burada demokratik ve mo-
dern bir Türkiye Cumhuriye-
ti'nde, Atatürk'ün kurmuş ol-
duğu bu cumhuriycttc öncmli
zamanlar yaşanmakta" diyeıı
kraliçe, içinde yaşadığımız yüz-
yılda iki ülke arasmdaki bağlann
her zamankinden daha güçlü ol-
duğunu söyledi. Kurtuluş Savaşı
mücadelesine değinen Kraliçe
Elizabeth, "Büyük lidcr Musta-
fa Kemal Atatürk burada Ça-
nakkale'de hayatım kaybeden
askerlerin artık Türk ıılusıı-
nun evlatları olduğunu ifade
ederek çok öncmli cümleleri
ifade ctmişti" dedi. Kraliçe da-
ha sonra "Kadehimi bu önemli
anııı şerefine kaldırmak istiyo-
rum" diycrek kadehini kaldırdı.
Cumhurbaşkanı Gül ise su dolu
kadchi kaldırarak Kraliçc'ye eş-
lik etti. Kraliçe Elizabeth, bugün
Bursa'da temaslarda bulunacak.
1.6 ton hediyeyle geldi
Kraliçe, Türkiye'ye toplam
ağırhğı 1600 kilogram olan he-
diye getirdi. Kraliçe'nin ziyaretini
izlemck için 757 yabancı basın
mensubu da akredite oldu.
Başkentte kuşkulu takipI Bagtarofi I. Sayfada
ettiği-dinlcdiği kuşkusunda ol-
duklannı bu nedenle aracın arka
bölümünün açılıp dinleme cihazı
olup oimadığmın kontrol edil-
mcsini istedi. Trafık polisiyse
yetkisinin olmadığını. aynca ara-
cın da polisc ait olduğunu belirt-
ti. Bunun üzerine Paksüt Doblo
sürücüsüne aracın arkasında din-
leme cihazı olup olmadığını sor-
du, sürücü , "öyle bir şey olma-
dığını" iddia etti ancak bagaj ka-
pısınm açılmasına izin venııedi.
Tesisin korumaları ile şüphcli
araçtakiler arasında tartişma ya-
şandı. "Şüpheli" araç bir süre
sonra bölgeden ayrıldı. Paksüt'ün
gittiği kulüpte aynı anda bazı
işadamlan, eskı parlamenterle-
rin dc bulunduğu belirtildi.
Paksüt durumu Ankara Emni-
yet Müdürü Ercüment Yılmaz'a
da iletti. Yılmaz da olay yerine
geldi. Yapılan kısa araştırma so-
nunda şüpheli aracın polise ait si-
vil plakalı bir otomobil olduğu an-
laşıldı. Paksüt ile bir süre görüşen
Yılmaz, olayla ilgili şu açıklamayı
yaptı: "Olay hassas olduğu için
ilgilendim. Söz konusu aracın
kendileriyle ilgili bir konu için
orada olmadığını belirlcdik."
Osman Paksüt de olayla ilgili
olarak şunlan söyledi: "Evet bir
endişc ile Sayııı Emniyet Mü-
dürü konuyu inceledi. Yaptığı
açıklama ortadadır."
Aracın, Emniyet (îenel Mü
dürlüğü Kaçakçıhk ve Organize
Suçlarla Mücadele Dairesi Baş-
kanlığı'na ait olduğu belirtildi.
Araçtakilenn de narkotik şube ela-
manlan olduğu bilgisi verildi.
Şüpheli araçtaki kişilerin bir takip
nedeniylc olay yerinde olduklan
savunuldu. Paksüt'ün dinlcnme-
sinin ise söz konusu olmadığı
ilcri sürüldü.
Hurriyet.com.tr'nın haberine
göre, tçişleri Bakanlığı'nın üst dü-
zcy yctkilileri de olay hakkında
emniyet yetkililcrinden bilgi al-
dılar. Üst makamlara verilcn
"acil" kodlu bilgi notunda şöyle
dcnildi: "Söz konusu Doblo
marka Emnivet Gcncl Müdür-
lüğü Kaçakçıhk vc Organize
Suçlarla Mücadele Dairesi Baş-
kanlığı'na ait bir araçtır. Nar-
kotik şube elemanları bir takip
nedeniyle o bölgcde bulun-
maktaydı. Anayasa Mahkeme-
si Başkanvekili Osman Paksüt
vc yanındaki kişilerin dinlcn-
mesi söz konusu dcğildir. Ay-
nca araçta dinleme cihazlan da
bulunmamaktadır. Paksüt'le
yanındaki iki arkadaşı sivil gö-
rcvlilerimize aracın kapılannı
açmalarını istcmiş ve tepki gös-
terilmiştir. Görevlilerimiz ola-
yın ne olduğunu karşıdakilerin
tepkileri ncdeniyle anlatmakta
güçlük çekmiş ve hemcn olay
yerinden de ayrılmışlardır..."
TBMM'DE AĞIR SÖZLER
AKP'den
Selçuk'a
hakaret
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
CHP'nin 1 Mayıs olaylan nedeniyle Başba-
kan Tayyip Erdoğan hakkında verdiği
gensom öncrgcsinin gündeme alınması
AKP oylanyla reddedildi. Görüşmclcr sıra-
sında AKP Grup Başkanvekili Nihat Er-
gün, gazetemiz lmtiyaz Sahibi ve Başyaza-
n iihan Selçuk'u "darbeciliğin fıkir fi-
nansörlüğünü" yapmakla suçlayarak hedef
alması üzerine sert tartışma çıktı.
Önerge sahibi olarak söz alan CHP Grup
Başkanvekili Kcmal Anadol, 1 Mayıs lşçi
Bayramı ile ilgili AKP'nin "demokratlık"
maskesinin düştüğünü belirtcrck, "Ortaya,
elinde sopa, biber gazı ve gaz bombasıyla
ceberut bir devlet çıktı" dedi. Grup adına
söz alan CHP'li Ccvdet Selvi ise hükümetin
"nasıl devlet kademelerini kuşatıp, baskı-
ları arttırmışsa, işine gclmeyen düşünür
ve yazarları işinden attırıp, hoşuna gitmc-
yenleri sabaha karşı içcriye aldırma alış-
kanlığım" 1 Mayıs'ta da sürdürdüğünü söy-
ledi. DTP Grup Başkanvekili Selahattin De-
mirtaş ise temel hak ve özgürlüklcr bir kül-
tür halinc gclmcdikçe Türkiye'de nice 1 Ma-
yıs vc Ncvruz olayı yaşanacağını söyledi.
CHP ve DSP'den protesto"
AKP Grubu adına söz alan Grup Başkan-
vekili Ergün'ün, Adnan Menderes vc Deniz
Gezmiş'in idamı ile Illıan Sclçuk'a yönelik
hakaret içeren sözleriyse gerilimi tımıandır-
dı. CHP'nin birçok olayda "ikircikli" tavır
sergilediğini ileri süren Ergün, "Aslmda De-
niz Gezmiş olayıyla ilgili tutumunuz da
doğru oimamıştır. Gezmiş idamı hak ede-
cek bir suç işlcmemiş olabilir. Ama Gez-
miş milli bir kahraman da değil. Onun
idamına parmak kaldıranı siz Cumhur-
başkanı seçtiniz. Gazeteci tlhan Selçuk da
sabaha karşı evinden ahnmayı hak etme-
miş olabilir. Ama İlhan Selçuk sütten çık-
mış ak kaşık mı? Bu yaşmda darbeciliğc
fikir finansmanı sağlamaiıın nercsi ak ka-
şıklıktır" dedi. Ergün'ün sözlerini CHP'liler
sıra kapaklanna vurarak protesto ederken,
AKP'lilcr alkış tuttu. CHP'li Şahin Mengü,
''Burada olmayanlara saldırıyorsun" dedi.
DSP'li Ahmct Tan ön tarafa gelerek Sel-
çuk'un başmda olduğu Cumhuriyet'te 20 yıl
çahştığım ve bu sözleri hak etmediğini belir-
terek, Ergün'dcn Sclçuk'la ilgili sözlerini ge-
ri almasını istedi. Görüşmelerin ardından ya-
pılan işari oylamada CHP, MHP, DSP'lilerin
evet oyuna karşın, Erdoğan hakkındaki gen-
soru önergesinin gündeme alınması reddedil-
di. DTP'liler gensoruya destek vercccklerini
söylemelerine karşın "çekimser" kaldılar.
Tan'dan, Erdoğan'a soru önergesi
Bu aı
-
ada DSP'li Tan, Erdoğan'ın yanıtla-
ması istemiyle soru önergesi vereccğini açık-
ladı. Tan, "Başkanvekilinizin sarf ettiği 'tl-
han Selçuk sütten çıkmış ak kaşık mı? Bu
yaşında darbcciliğe fikir finansmanı sağla-
mamn ncresi ak kaşıklıktır' sözlerine katılı-
yor musunuz" diye soracağmı kaydetti.
1 MAYIS TEKMESİ
Polislere
soruşturma
Istanbul Haber Scrvisi -1 Mayıs lşçi Bay-
ramı gösterilerinde polislcrin kusuru bulunup
bulunmadığını araştıran komisyonun raporun-
da, gazetemizin önünde muhabir arkadaşımız
Ali Deniz Uslu'nun kolunun kınlması ile yere
düşen Songül Çiftçi'nin kafasına tekme atıl-
masıyla ilgili soruşturnıa açılması istendi.
Istanbul Emniyet Müdüılüğü bünycsinde,
emniyet hukuk işleri, pcrsonel ve güvenlik şu-
be müdürlüklcri tarafindan oluşturulan komis-
yon, inceleme raporunu tamamladı. MOBESE
ve televizyon kanallannda yayımlanan görün-
tüleri inceleyen, aynca motorize timlcrde gö-
revli 26 polisin de bilgisine başvuran komis-
yonun, raporunu, "Cumhuriyet gazetesinin
önündeki olay ile ycre düşen bir kadının
tekmelenmcsine ilişkin soruşturma açılma-
sı" yönünde hazırladığı belirtildi. Rapor doğ-
rultusunda, söz konusu 2 olaya kanşan polis-
lerle ilgili soruşturma açılacağı açıklandı.
İHD Istanbul Şubesi de 1 Mayıs için tçişleri
Bakanı, Istanbul Valisi ve Istanbul Emniyet
Müdürü hakkında suç duyurusunda bulundu.