Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 26 NİSAN 2008 CUMARTESİ 16 ÖDEMİŞLİ KADINLAR ZORU BAŞARDI zmir’in Ödemiş ilçesinde, kadınların öncülüğünde kurulan Kaymakçı Beldesi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi açıldı. Yaklaşık 4 yıl önce bir araya gelen 50 kadının ortak olduğu kooperatif ilk çalışmalarına, Ödemiş Sosyal Yardımlaşma Vakfı tarafından her kadına sağlanan 2’şer gebe düveyle başlamıştı. Kaymakçı Beldesi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Nevbahar İşler, açılışı yapılan işletme binası ile soğutma merkezinin çok uzun ve KOBİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr ÇİN’DEKİ YATIRIMINI TÜRKİYE’YE GETİRDİ YATIRIMLAR İÇİN ‘TEK ADIM BİRİMİ’... Denizbank Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Ertürk ile KOBİ’lere sundukları finansman çözümlerini konuştuk ‘Tecrübeye kredi veren bankayız’ ütün bankaların artık kendi deyimleri ile “gerçek bankacılığa” yöneldikleri ve bu doğrultuda Türkiye’deki işletmelerin yüzde 95’ini oluşturan KOBİ’lere yöneldikleri bir dönem. Evet, KOBİ’lerin bankaların verdiği toplam kredilerden aldıkları pay hayli arttı, ancak hâlâ yetersiz. Bu konuda bankalar arası rekabet ise tüm hızıyla sürüyor. BelçikaFransa ortaklığı Dexia çatısı altında faaliyet gösteren Denizbank, KOBİ’lere ulaşmada sürekli yeni stratejiler geliştiren bankalardan biri. “Artık küreselleşmenin geldiği noktada KOBİ’lerin dünya ile rekabet etmeleri şart. Sermayelerini yalnızca yatırımlarında kullanmaları lazım” diyen Denizbank Tarım ve İşletme Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Ertürk, işletmelerin karşısına farklı çözüm önerileri ile çıktıklarını söylüyor. “Hazır filo”, “ScoringPuanlama”, “Tecrübenize kredi”, “Turuncular”, “Tabela kampanyası” Denizbank’ın farklılaşmak için yürüttüğü uygulamalardan bazıları. Bu sayede bankanın KOBİ’lere kullandırdığı kredi 2 yılda 3 milyon YTL’yi aşmış, kullanılan toplam kredilerin yüzde 2530’u KOBİ’lere gitmiş. Ertürk ile Denizbank İşletme Bankacılığı PazarlamaKüçükboy İşletmeler Grup Müdürü Oğuzhan Özark’ın da katılımıyla gerçekleştirdiğimiz sohbet toplantısında hem KOBİ’lerin finansman sorunlarını hem de banka olarak sundukları çözümleri konuşuyoruz. “KOBİ’lerin kullandığı kredi G ü n c e l İ sancılı bir dönemin ardından tamamlanarak faaliyete geçtiğini bildirdi. Tire Süt Üreticileri Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük, sütlerin kalite ve hijyenik koşullarda üretiminin AB standartları açısında çok önemli olduğunu, her geçen gün büyük çiftlikler kurulduğunu ve tekelleşmeye gidildiğini belirterek “Elinde 510 hayvan olan üreticimiz ne yapacak? Böyle kooperatiflerin çatısı altında birleşerek güçbirliği oluşturacaklar’’ dedi. İ ç giyim sektöründe “Laura Baresse” markasıyla faaliyet gösteren Mozaik Tekstil’in kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Nedim Akkohen, artık Çin’de üretip Türkiye’ye getirmenin tamamen cazibesini yitirdiğini belirterek bundan sonra Çin’e gidecek olan yatırımcının kesinlikle Çin pazarını hedef alması gerektiğini söyledi. Akkohen, yıllık 750 bin adet olan imalatını bugün Kâğıthane’deki 3 bin metrekarelik alanda sürdürüyor.1995 yılında Çin’e giderek Warner adına deneme mahiyetinde hammadde ve ürün satın almaya başladığını belirten Akkohen, o dönemde inanılmaz düzeyde teşvikler bulunan Çin’de, tenekeden askeri baraka benzeri 500 metrekarelik alanda bir imalat atölyesi kurarak TürkÇin ortaklığını gerçekleştirdiğini anlattı. Bu çalışmaların ardından 2001 krizinin geldiğini belirten Akkohen, “İç giyim ticareti yapan ortaklarım kendi pazarlarını geliştirirken biz Türkiye ayağında ciddi tıkanıklığa uğradık” dedi. Akkohen, 2001 krizinden sonra durumun yavaş yavaş toparlanmasıyla Uzakdoğu imalatının bir bölümünü Türkiye’ye getirdiklerini, iç piyasada zor savaşlar vermeye başladıklarını anlattı. D iyarbakır Valiliği bünyesinde oluşturulan “Tek Adım Birimi’’ne yatırım yapmak amacıyla Avrupa ve Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden 600’e yakın başvurunun olduğu bildirildi. “Tek Adım Birimi’’ Sorumlusu Kamu Yönetimi Uzmanı Niyazi Kavar “Birime yapılan başvuruların çoğunluğunu Diyarbakır’ın yatırım olanakları ile ilgili bilgi almak ve bu coğrafyada yatırım yapmak isteyenler oluşturuyor. Tek Adım Birimi’ne gelen başvuruların bazıları yatırıma dönüştü. Başvuruların de ğerlendirilmesi sonucu olumlu sonuçlanan yaklaşık 10 işletme faaliyete geçti. Yeni işletmelerle ilgili de görüşmelerimiz sürüyor’’ dedi. Bir diğer hizmetlerinin de Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nca kendi işini kurmak isteyen girişimciler için sağlanan faizsiz kredi desteğine aracı olmak olduğuna değinen Kavar, “Kredi desteği için bize 600 kişi başvurdu. Değerlendirmeler sonucu 600 kişiden 95’i işyerlerini açtı. Bu sayede yaklaşık 120 kişi istihdam edilmiş oldu’’ dedi. B “Hazır filo”, “ScoringPuanlama”, “Tecrübenize kredi”, “Turuncular”, “Tabela kampanyası” Denizbank’ın farklılaşmak için yürüttüğü uygulamalardan bazıları. miktarı her geçen gün artıyor. Bu yıl hiçbir banka KOBİ’lere kullandırdığı toplam kredi payını yüzde 20’den aşağıya çekmedi. Ancak bu oran gelişmiş ülkelere kıyasla hâlâ çok düşük. Rakamın yüzde 6070’lerde seyretmesi gerekiyor” diyen Ertürk, işletme ile banka arasındaki yakınlaşmayı sağlayabilmek için başlattıkları ve Denizbank’ın özel KO Bİ modeli olan “tecrübenize kredi” modelini şöyle anlatıyor: “Müşterilerimizi bize verdikleri belgeler üzerinden değerlendiriyoruz. Burada güven ve tecrübe çok önemli. Tabii bir de ekonomik krizleri atlatabilmiş olmaları. Birçok KOBİ, ekonomik krizlerden sağlam çıktı. Eğer banka olarak işletmeyi bilançosuna ya da hesap özetine göre değerlendirirsek o firmaya haksızlık etmiş oluruz. Biz de bu yüzden tecrübeye krediyi ön plana çıkardık. Bu modelde işletme, aldığı krediyi kendi yaşına göre belirliyor. 5 aylık dönemde 200 milyon YTL’nin üzerinde kredi verdik.” KOBİ’leri işletme bankacılığı altında değerlendiren Denizbank’ın rekabette farklılaşmak amacıyla sürdürdüğü uygulamalardan biri de “Turuncular” adlı portföy yöneticileri. “Turuncu sıcak renk, insanlarla iletişimi kolaylaştırıyor” diyen Ertürk, şubelerde görevlendirdikleri ve alınan eğitimlerle KOBİ uzmanı olan “Turuncular”ın kendilerine fark yarattığını aktarıyor. “ScoringPuanlama” da yine Ertürk’ün anlattığına göre Denizbank’a özgü bir model: “Şahıs işletmeleri, yani bireysel harcama ile şirket harcamasını aynı cepten yapan kişilere yönelik bir sistem bu. Bu işletmeleri onlardan aldığımız bilgiye göre değerlendirme şansımız yok. Türkiye’nin yapısına uygun olarak onları değerlendirecek bir bakış açısına ihtiyaç duyduk. Ve bunu tek tek müşteriye gidip yapamayacağımıza göre yeni bir sistem geliştirdik. Oluşturulan scoring sistemi ile mart ayından bu yana 52 binin üzerinde KOBİ’ye kredi kullandırdık.” Denizbank’ın ilginç ürünlerinden biri de “Tabela kampanyası”; 3 yıldan beri sürüyor. “Köydeki bakkalın bile tabelaya ihtiyacı var” diyen Ertürk, kendileri ile çalışmaları karşılığında, turuncu ve köşesinde Denizbank logosu taşıyan tabelaları ücretsiz olarak dükkânlara veriyor. D E N İ Z ’ D E N Ç İ F T Ç İ Y E ürkiye’de KOBİ tanımında 2.5 milyon işletme var. Tarımda da 3.5 milyon işletme. Eşit bir potansiyel bu. Bu yüzden KOBİ’lerin içinde tarımı ayırdık” diyen Ertürk, 2002 sonunda Tarişbank’ın gruba dahil edilmesiyle tarım sektörüne özel ilgi duymaya başladıklarını anlatıyor: “Tarişbank’ın bünyemize katılmasıyla 100 yıllık tecrübe ve knowhow da bankamıza girmiş oldu. Ziraat Bankası’ndan sonra çiftçinin en büyük destekçisiyiz.” Çiftçiyi bir yönetici olarak gördüklerini dile getiren Ertürk, Türkiye’de ilk kez çiftçiler için “Üretici Kart”ı devreye soktuklarını anlatıyor. Üretici Kart, üreticilerin tarımsal gereksinimlerine ve nakit akışlarına uygun olarak tarımsal işletme kredisi sağlıyor. Üretici Kart’ın ödemesi yılda bir kez çiftçinin ürün hasadına göre belirleniyor. Ertürk, Üretici Kartlı çiftçi sayısının 85 bini aştığını ve yıl sonunda 100 bin hedefini tutturacaklarını dile getiriyor. Ertürk’e dünyada süregelen finansal krizin Türkiye’ye yansımalarını da soruyoruz. “İşletmelerin ayakta kalabilmek için kendi sektörlerini ve dünyadaki gelişmeleri iyi okuyup değerlendirmesi gerekiyor. Biz de her yıl 20’ye yakın toplantı düzenleyerek 5 bine yakın işletmeye ulaşıyoruz. Birçok tekstilci müşterimiz gelişmeleri değerlendirerek sektörden çıktı, perakende ve hizmet sektörüne geçti. İçlerinde hastane yatırımı yapan bile var” diyor. “T ‘Anadolu Yaklaşımı’ KOBİ’lere yaklaşamadı üçük ve orta ölçekli firmaların borçlarının yeniden yapılandırılmasını öngören ‘Anadolu Yaklaşımı’nda, 40 bini sorunlu 70 bin KOBİ’den sadece 104’ünün bankalara ve diğer kredi kurumlarına olan yaklaşık 23.5 milyon YTL tutarındaki borcunun yeniden yapılandırıldığı bildirildi. Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Genel Başkanı Nurettin Özgenç, Anadolu Yaklaşımı kapsamındaki 40 bin firmanın bankalara toplam borcunun 1.7 milyar dolar civarında olduğunu hatırlatarak “870 bin KOBİ’den, krizler sebebiyle zora giren 70 binini ayağa kaldırmak Türkiye ekonomisi için büyük kazanç. Ama iyi niyetin tek başına yeterli olmadığı yaklaşımın hızlı, etkin ve kapsamlı işletilemeyişinden belli. Niyetin yanında sürecin hızlandırılması ve takibi de önemli. Bu durum, yaklaşım kapsamına girmek isteyen KOBİ’lerin çoğunda ciddi sıkıntı yaratıyor. İşleyişte çözülmesi gereken sorunlar var” dedi. Anadolu Yaklaşımı’ndan, K 250 kişiden az çalışanı bulunan veya yıllık net satış hasılatı ya da bilanço toplamı 25 milyon YTL olan işletmeler faydalanabiliyor. 31 Ekim 2006’dan önceki borçlar için Bankalar Birliği’nin kanun çerçevesinde hazırladığı Çerçeve Anlaşması şunları içeriyor: “Borç üst limiti 750 bin YTL. En uzun vade 3 yıl. Firma kendi durumuna bakarak birliğin hazırladığı paketlerden en uygununa müracaat edebiliyor. Borcunun yarısı döviz olanlar, isterse ödemenin tamamını döviz üzerinden yapabiliyor. Geriye dönük dönemlerin tümü için basit faiz uygulanıyor. Anadolu Yaklaşımı’nın İstanbul Yaklaşımı’ndan en büyük farklılığını, KOBİ’lere SSK, elektrik gibi kamu borçlarını vadelendirme imkânı getirilmesi oluşturuyor. Maliye, küçük şirketlere azami 10 bin YTL’ye kadar olan borçlara 12 ay, 10.00150.000 YTL arasındaki borçlara 16 ay, 50.001 YTL ve üzeri borçlara 22 ay süre ile tecil yapıyor. Borçlar, belirlenen sürelere göre aylık eşit taksitler halinde ödeniyor.” TÜRKONFED, Akbank ve Endeavour işbirliği KOBİ yılı ilan eden TÜRKONFED, Akbank ve Endeavour işbirliği ile yeni bir proje başlatıyor. TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Celal Beysel, “KOBİ’lerin dönüşüm mücadelesi: Küçük firmaların büyük başarıları, adını verdiğimiz çalışmayla istihdam ve katma değer yaratan, bölgesel gelişmede etkin rol oynayan, ihracat başarısı gösteren, yeni teknolojiler kullanan KOBİ’lerin başarı öykülerini derlemeyi, analiz etmeyi ve başarı faktörlerinin diğer KOBİ’lere örnek olmasını amaçlıyoruz” diyerek projeye verdiği önemi dile getirdi. Şanlıurfa’da dün gerçekleşen TÜRKONFED Başkanlar Konseyi toplantısında KOBİ’ler ele 2008’i alınırken, projenin sponsoru olan Akbank’ın Genel Müdürü Zafer Kurtul, son 2 yılda KOBİ’lerin toplam kredileri içindeki payının yüzde 74 büyüme ise 14 milyar YTL’ye yükseldiğini anlattı. “Yenilikçiliğin ve girişimciliğin önünü açmak bizim ana misyonlarımızdan biri” diyen Kurtul, “Dünyada KOBİ’lerin üretim içindeki payı yüzde 55 iken Türkiye’de bu oran yalnızca yüzde 10. Mutlaka bu payın arttırılması gerekir” diye konuştu. Uluslararası bir sivil toplum kuruluşu olan ve girişimcilere destek veren Endeavour Derneği’nin Genel Sekreteri Didem Altop ise bir girişimcinin Endeavour adayı olabilmesi için aradıkları temel kriterlerin içinde minimum bir yıl faaliyet gösteriyor olması, yıllık gelirinin 300 bin dolar ile 15 milyon dolar arasında olması ve girişimcinin günlük yönetimde yer alıyor olması şartının yer aldığını söyledi. TC ÇORUM 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI DOSYA NO: 2007/5846 Bir borçtan dolayı ipotekli bulunan ve müdürlüğümüz dosyasından satışı talep edilen, aşağıda tapu kaydı, adresi, halihazır durumu, önemli özellikleri ve muhammen bedeli bildirilen taşınmazların, satışına karar verilmiştir. Taşınmazın Tapu Kaydı, Nitelikleri, İmar Durumu ve Muhammen Değeri: Tapu Kaydı: Çorum, Merkez, Gülabibey Mahallesi, Pafta: 37/3, Ada: 1053, Parsel: 28’de zemin kat 1 numaralı bağımsız bölüm. (Bodrum katta depo eklentisi mevcuttur) ve aynı yerde l. kat, 2 numaralı bağımsız bölümdür. İmardaki adresi, Gülabibey Mahallesi, Beytepe 4. Cadde Şahin Apt No: 23 Çorum’dur. AÖnemli Özellikleri: Bodrum kat + zemin kat + 1 normal kat olmak üzere, toplam 3 katlı bina 2007 yılında inşa edilmiştir. Dış cephesi sıva üstü akrilik boyalı, ahşap çatılı, üzeri M.T. kiremit örtülü binanın merdiven hattı; sahanlıkları seramik, merdiven basamakları mermer, merdiven korkuluğu demir doğrama ve üzeri yağlı boya ile boyalı, merdiven hattı duvarı sıvalı ve plastik badana ile boyalıdır. Doğalgaz Kombilidir. A 1 numaralı bağımsız bölüm: Halihazırda kullanılmakta olan, mevcut tapu kaydına göre bodrum kat “depo” eklentisi de ayrı bir girişe sahip meskene çevrilerek, 3 oda, salon, mutfak, banyo, tuvalet, lavobo ve hol gibi mahaller oluşturulan, 107 m2 kullanım alanlıdır. Dairede yapılmış olan imalatlar diğer dairelerle aynıdır. 1 nolu bağımsız bölüm, 121 m2 alanında olup, 3 oda, salon, kiler, çift banyo, tuvalet, lavabo, hol ve 2 adet balkon gibi mahallerden oluşmaktadır. Kuzey, Güney ve doğu olmak üzere 3 yöne cephelidir. 1 nolu bölüm eklentisi bodrum kattaki daireyle 121 + 107 = 228,00 m2 alanındadır. Dairenin ayrıntılı nitelikleri bilirkişi raporunda gösterilmekle, dosyasında mevcuttur. Taşınmaza bilirkişilerce 85.000,00 YTL kıymet takdir edilmiştir. İhale aşağıda yazılı yerde saat: 14.30 14.40’ta yapılacaktır. B 2 numaralı bağımsız bölüm: Halihazırda kullanılmakta olan, 121 m2 alanında olup, 3 oda, salon, kiler, çift banyo, tuvalet, lavabo, hol ve 2 adet balkon gibi mahallerden oluşmaktadır. Kuzey, Güney ve doğu olmak üzere 3 yöne cephelidir. Dairenin ayrıntılı nitelikleri bilirkişi raporunda gösterilmekle, dosyasında mevcuttur. Taşınmaza bilirkişilerce 65.000,00 YTL kıymet takdir edilmiştir. İhale aşağıda yazılı yerde saat: 14.45 14.55’te yapılacaktır. B İMAR DURUMU: Çorum Belediye Başkanlığı’nın 13.02.2008 tarih ve 609 sayılı yazısı ile ayrık nizam, 3 katlı konut alanında imarlı olduğu görülmüştür. SATIŞ ŞARTLARI: 1 Birinci artırma, 02.06.2008 günü, saat: 14.30 14.55’de Çorum Belediyesi Mezat Salonunda yapılacaktır. Bu artırma tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bedelle alıcı çıkmazsa, en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 12.06.2008 günü, aynı yer ve saatte ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilememişse, taşınmaz en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda, en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere süre verilebilir, ihale pulu, 1/2 tapu harcı ve masrafları ile %18 1 KDV (KDV oranının değişmesi halinde satış tarihinde yürürlükteki oran üzerinden), Tellaliye Harcı alıcıya aittir. Birikmiş vergiler, 1/2 satıcı tapu harcı satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu taşınmaz üzerindeki haklarını, hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını, dayanağı belgeler ile onbeş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 İhaleye katılıp, daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle, ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, satış ilanı tebliğe verilmiş olup, İİK’nun 127. maddesi uyarınca, tapuda adresi bulunmayan veya tebligat yapılamaması halinde, işbu ilanın tebliğ yerine geçeceği, başkaca bilgi almak isteyenlerin İcra Müdürlüğümüzün, yukarıda numarası yazılı dosya numarası ile Müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 11/04/2008 (Basın: 22358) S A T I R A R A S I Ulusal Egemenlik ve Ulusal Ekonomi... rak hiç edildi... Günümüzde finans ve bankacılık sektöründeki yabancı sermayenin payı yüzde 50’nin üzerinde. 45 yıllık otomotiv sektöründe bir tek yerli marka yaratamadık, hâlâ montaj üretimine devam ediyoruz. Uygulanan para politikaları ile döviz bazında dünyada en çok faiz veren ülkeler arasında üst sıralarda yer alıyoruz. Katma değerli üretim yerine mamul ürünleri ithal ederek ihracatı arttırdığımız için mutluluk duyar hale geldik. Tarımda kendimize yeter iken ABD ve AB’nin dayatmalarıyla şimdi ithalatla beslenen ülke konumuna getirildik. 88. yılını coşkuyla kutladığımız “Ulusal Egemenlik” haftasında, ekonomideki bağımsızlığın bir ülke için olmazsa olmazlığını, bunu gerçekleştirebilmek için de ancak üretmekle, üretimi sürdürülebilir ve sürekli hale getirmekle korunabilineceğini ahh... bir kavrayabilsek. hilmideveli@hotmail.com HİLMİ DEVELİ Ulusal egemenliğimizin temel taşı olan TBMM’nin açılışının 88. yılını kutluyoruz. Meclis’in açıldığı gün “Ulusal Egemenlik Bayramı” olarak kabul edilmiş, 1927 yılında da Mustafa Kemal Atatürk bu günü çocuklarımıza armağan etmişti. Ulusal egemenliğin olmazsa olmaz koşullarından biri de ekonomide bağımsızlıktır. Mustafa Kemal, Kurtuluş Savaşı’ndan sonra kazanılan zaferle bu görevin bitmediğini, elde edilen zaferin ekonomideki gelişmeyle tamamlanacağını ve ancak bu sayede kazanılan zaferle ülke bağımsızlığının devam edebileceğini sürekli vurgulamıştır. Ekonominin askeri zaferden daha önemli olduğunu, “Zaferimizin başarısını sürdürmek istiyorsak, ekonomimizin, ekonomik egemenliğimizin sağlanması gerekir. Tam bağımsızlık için şu kural var; ulusal egemenlik, ulusal ekonomi ile desteklenmelidir. Bu kadar büyük, aza metli ve kutsal amaçlar kâğıt üzerindeki ilkelerle, hırslarla gerçekleştirilemez. Siyasi ve askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun ekonomik zaferle taçlandırılmazsa sonuç kalıcı olmaz!..” sözleriyle pekiştirmiştir. Bu bağlamda 18 Şubat 1923 yılında İzmir’de yapılan, 1135 temsilcinin katıldığı “Türkiye İktisat Kongresi”nde; Hammaddesi yurtiçinde yetişen veya yetiştirilebilen sanayi dalları kurulmalı, El işçiliğinden ve küçük imalattan süratle fabrikaya veya büyük işletmeye geçilmeli, Devlet yavaş yavaş iktisadi görüşleri de olan bir organ haline gelmeli, Özel teşebbüslere kredi sağlayacak devlet bankası kurulmalı. Yabancıların kurdukları tekellerden kaçınılmalı, Sanayinin teşviki ve milli bankaların kurulması sağlanmalı, Sendika hakkı tanınmalı, gibi temel başlıklarla alınan ka rarlar alındı. Kongrede alınan kararlar doğrultusunda ekonomide hızla adımlar atılmaya başlandı, ancak Türk girişimcilerin sermayeleri ve iş kurma deneyimleri oldukça yetersizdi. Hükümet ilk iş olarak yabancı girişimlerini satın almaya başladı. Kendi işini kurmak isteyenlere sermaye temin etmek için 1924’te İş Bankası kuruldu. Böylece İş Bankası sanayileşme hareketinin öncüsü oldu. 19 Nisan 1925’te çıkarılan yasa ile sanayici ve maden sektöründe çalışanlara kredi vermek amacıyla Türk Sanayi ve Yardım Bankası kuruldu ve bir süre sonra adı Sümerbank’a dönüştürüldü. Esnaf ve zanaatkârı ve küçük girişimciyi destekleyecek Halk Bankası, madencilik sektöründe de Etibank kuruldu. Cumhuriyet döneminin ekonomik değerleri olarak tanımlayabileceğimiz birçok kuruluş, günümüzde artık yok... Çoğu ya özelleştirme adında yabancı ve yerlilere ucuza satıldı ya da içi boşaltıla C MY B C MY B