05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 NİSAN 2008 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Yeni sözcü Özügergin ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Levent Bilman’ın Yeni Delhi Büyükelçisi olarak atanmasının ardından, yeni sözcünün Burak Özügergin olacağı öğrenildi. Önceki gün tebliğ edilen karar çerçevesinde, Dışişleri Bakanlığı’nın “kamuoyu ve basına açık yeni yüzü” Özügergin olacak. dishab?cumhuriyet.com.tr 11 LİDERLİĞİ KABUL ETTİ Başbakanlık koltuğuna 3. kez oturmaya hazırlanan Berlusconi’nin yeni hedefi ‘köşk’ Berlusconi’nin dönüşü NİLGÜN CERRAHOĞLU Özelleştirmeye karşı açlık grevi ? Dış Haberler Servisi Meksika’da hükümetin devlet petrol şirketi Pemex’in yabancı sermayeye açılmasını da içeren enerji sektörüne yönelik değişiklik önerileri Kongre’de özellikle sol görüşlü Demokratik Devrim Partisi üyelerinin sert muhalefetiyle karşılaştı. Yaklaşık 40 senatör ve parlamentonun alt kanadının üyelerinden oluşan grup dün yasa tasarısının oylanmasını önlemek için oturumun yapıldığı salondaki kürsü çevresinde barikatlar oluşturdu. Tasarıya karşı çıkan onlarca senatör de açlık grevine başladı. Sol partiler tasarıya dünyanın başlıca petrol ihracatçıları arasındaki Meksika’nın ulusal egemenliğine zarar vereceği gerekçesiyle karşı çıkıyor. Kongo’da uçak kazası ? Dış Haberler Servisi Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin doğusundaki Goma’dan başkent Kinşasa’ya sefer yapan yolcu uçağı düştü. Hewa Bora Havayolları’na ait olduğu belirtilen uçak hakkında açıklama yapan şirket yöneticisi Dirk Cramers, uçaktaki 79 yolcudan çoğunun kurtarıldığını söyledi. Cramers, uçağın 7 kişilik mürettebatının da hayatta olduğunu söyledi. Goma’nın bulunduğu Nort Kivu Valisi Julien Paluku da Reuters’e yaptığı açıklamada, 19 cesedin enkazdan çıkarıldığını ve 76 yaralının hastanelerde tedavi gördüğünü bildirdi. Berlusconi, Erdoğan gibi tıpkı, seçimleri “yüzde 47”yle aldı. Berlusconi ekibini “mutlak çoğunlukla” iktidara getiren “yüzde 47”de milyarder işadamının partisi “Özgür Halk”ın payı yüzde 38. İktidar ortağı “Kuzey Ligi”nin payı “yüzde 8”. İki partinin birlikte oluşturduğu iktidar blokunun “senatoda” sağladığı toplam oy oranı yüzde 47 yapıyor. Parlamentonun alt kanadı “mecliste” de “merkez sağ blok” olarak anılan iki parti; toplam “yüzde 46.7” yani gene “yüzde 47” civarında oya sahipler. “Yüzde 47” karşısında 6 ay önce kurduğu “Demokratik Parti” (PD) ile seçimlere giren ana muhalefet partisi lideri Waiter Veltroni’nin aldığı oylar ise senatoda “yüzde 33.2”; mecliste “yüzde 34”. Baykal’ın yüzde 20’sinden; sadece 6 aylık geçmişi olan bir partiyle fersah fersah ilerde oy oranları almayı başarmış durumda, başka deyişle Veltroni... Kendi oylarına ilaveten Temiz Eller savcısı Antonio Di Pietro’nun partisiyle beraber “merkez sol blok” olarak seçimlere katılan iki muhalefet partisinin oyları toplandığında senato ve mecliste yaklaşık “yüzde 38”lik ağırlık elde ediyorlar... İtalya’da “yenilgi” olarak adlandırılan bu tablo; Türkiye gibi azgelişmiş bir demokrasiyle karşılaştırıldığında; “merkez sol” adına çok daha canlı ve farklı dinamikler anlamına geliyor... “Merkez sol” Türkiye’den farklı olarak, İtalya’da “yeni bir liderle”, “yeni bir arayış” içindedir. Medya organları üzerinde orantısız bir güce sahip olan Berlusconi karşısında, “havlu atmayacak”, 6 aylık geçmişi olan bu “yeni projeyle” bir sonraki seçimlerde bu kez “iktidarı almak” amacıyla mücadeleye hız verecektir... İtalya’nın Türkiye’ye benzemeyen yanı bu. Benzeyen yanı ise, “yüzde 47 kampının”; “devleti işgal stratejisi”... ? Silvio Berlusconi, Erdoğan gibi tıpkı, seçimleri “yüzde 47”yle aldı. Berlusconi’nin bundan sonraki hedefi cumhurbaşkanlığı. “Yüzde 47” içinde yer almayan İtalyanlar için “kâbustan farksız” olan bu senaryodan bir kaçış yok. “Yüzde 47” içinde yer almayan İtalyanlar için “kâbustan farksız” olan bu senaryodan bir kaçış yok yani. ERLUSCONİZM DÖNEMİ Beş yıl süresince Berlusconi’ye “başbakanlık” koltuğunda tahammül etmek zorunda kalacakları gibi, “köşkte” de ilave “yedi yıl” kendisine dayanmak mecburiyetinde kalacaklar... B Bazı gözlemciler bu nedenle İtalya’nın yakın tarihini şimdiden “üç döneme” ayırıyor: 1920’lerden 45’e dek uzanan “Mussolini dönemi”; “Soğuk Savaş yılları”; Berlin Duvarı’nın çökmesiyle siyasete adım atan medya baronu “Berlusconizm dönemi”... Lafım o ki; 14 Nisan tablosu, gelişmiş Batı demokrasilerinde yaşanan sıradan bir “iktidarın el değiştirmesi” meselesi değil. Berlusconi liderliğinde “merkez sa ğın” sandıkta elde ettiği açık ara zafer; “Berlusconizm çağını” taçlandırmış oluyor. Bu “zaferin” anlamı, Berlusconi’nin daha önce elde ettiği zaferlerden çok farklı. Gene İtalya’dan izlediğim ’94 ve 2001 yılı seçimlerinde; Berlusconi’nin sağladığı başarı nispeten göreceydi ve yolsuzluk skandalları nedeniyle yargıçlarla başı sürekli dertte olan “medya patronunun” zaferleri çok tartışılmış, aydınları ayağa kaldırmıştı. O kadar ki, ünlü yönetmen Nanni Moretti iki yıl önce Cannes Film Festivali’nde olay olan “Timsah” adlı filmiyle Berlusconi’yi rezil etmişti. Bugün böyle bir tepki yok İtalya’da. “Berlusconi olgusu” azılı muhalifler tarafından dahi artık bir “hayat gerçeği” olarak kabul edilmiş durumda. Medya imparatorunun yolsuzluk davalarını, çıkar çatışmalarını bundan böyle yalnız “Economist”, “El Pais” gibi yabancı yayın organları yazıyor. İtalyan medyasındaki yorumlar daha ziyade, “güçlü ve istikrarlı bir hükümete” kavuşmanın coşkusunu ifade ediyor. Geri dönüp eski defterleri tekrar açmıyorlar: “Çözüm bekleyen acil sorunlar karşısında, nihayet ülkeyi yönetecek güçlü bir hükümetimiz var!..” havasındalar. Yani “Berlusconizmin normalleşme” sürecinde artık İtalya. Medyada sevinçle aktarılan bir başka gelişme; bir önceki dönemde parlamentoda “39”u bulan siyasi parti sayısının; “5”e inmesi... “Siyasi karar alma sürecinin” böylelikle basitleşeceği ve etkinleşeceği umuluyor. Bu “indirgemenin”, tabloyu okumakta yetersiz kaldığını ifade eden gözlemciler de var tabii. Azınlıkta kalsalar da yüksek sesle ifade edilen bu “istikrar korosuna” katılmayan yorumcular; İtalya’da çok köklü geçmişi olan “komünist solun” parlamento dışında kalmasını kaygıyla karşılıyor. Putin, iktidardaki Birleşik Rusya Partisi’nin lideri olmayı kabul etti. (Fotoğraf: AP) Patron yine Putin olacak Dış Haberler Servisi Görev süresi 7 Mayıs’ta sona erecek olan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, iktidardaki Birleşik Rusya Partisi’nin (BRP) “liderimiz ol” teklifini kabul etti. BRP kongresinin ikinci gününe katılarak bir konuşma yapan Putin, “Partinin davetini kabul ediyorum. İlave bir sorumluluk üstlenerek, parti başkanlığını yapmaya hazırım” dedi. Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev’in başbakanlık teklifini kabul eden Putin’in parti liderliği kongredeki 600 delegenin oybirliğiyle kabul edildi. Böylece 55 yaşındaki Putin, Rusya’nın yeni döneminde Başbakanlık görevinin yanı sıra Rus parlamentosunun alt kanadı Duma’nın 3’te 2’lik çoğunluğunu elinde bulunduran partinin lideri olarak da önemli bir güce sahip olacak. Medvedev BRP’ye katılma gibi bir planının olmadığını belirterek, “Partinin çok sayıdaki görüşünü paylaşıyorum. Ancak şimdilik doğrudan bir faaliyete katılmak doğru olmaz” dedi. AP BAŞKANI ÖZÜR DİLEDİ ‘Obama bin Ladin’ gafı Dış Haberler Servisi ABD’de 15 aylık seçim kampanyası boyunca soyadı birçok defa El Kaide lideri Usame bin Ladin’le karıştırılan Demokrat Partili başkan aday adayı Barack Obama, son olarak haber ajansı AP Başkanı’nın gafına maruz kaldı. AP Yönetim Kurulu Başkanı Dean Singleton, ajansın yıllık yemeğinde konuşma yapan Obama’ya, başkan olması durumunda “Obama bin Ladin’in hâlâ kaçak olduğu” Afganistan’a daha fazla asker gönderip göndermeyeceğini sordu. Bunun üzerine Obama, “Sanırım o Usame bin Ladin olacak” diyerek Singleton’ı düzeltti. Büyük bir gaf yaptığını fark eden Singleton da hemen “Eğer bu hatayı yaptımsa özür dilerim” dedi. Obama ise “Hayır, hayır. Son 15 aydır hep yaptığım bir egzersiz, bu nedenle hâlâ burada bulunuyor olmam çok etkileyici bir durum” diyerek ortamı yumuşattı. Obama’nın yanıtı salondan büyük alkış aldı. ENİ HEDEFİ: CUMHURBAŞKANLIĞI Başbakanlık koltuğuna “3. kez” oturmaya hazırlanan Berlusconi’nin bundan böyle hedefi “cumhurbaşkanlığı”! Önümüzdeki beş yıllık seçim döneminin bitimi ile Cumhurbaşkanı Giorgio Napolitano’nun cumhurbaşkanlığının sonu “çakışıyor”. 83 yaşındaki Napolitano’dan bu görev boşaldığı an; 71’lik “dede Berlusconi” Çizme’de “colle” olarak anılan “köşke” çıkacak! Y S eçimlerin ardından Berlusconi’yle birlikte Bossi de (solda) zaferini kutladı. Siyasi gözlemciler BerlusconiBossi koalisyonunun, rotayı sağa kaydırdığı bir ortamda; parlamento çatısında temsil imkânı bulamayan “sol katmanların” sokaklara çıkmasını, somut bir tehdit olarak değerlendiriyorlar. (Fotoğraflar: AP) KOMÜNİSTLER TEK ENDİŞE 3 milyon seçmenin oyunu alan, “Gökkuşağı solu” ittifakıyla seçimlere giren “Yeşiller” ve “komünistlerin” parlamento dışında kalmasının, beklenilenin tam aksine güçlü bir “istikrarsızlık unsuru” oluşturacağını düşünen gözlemciler, parlamento çatısı altında konuşulamayacak konuların “meydanları germesinden” endişe duyuyorlar. BerlusconiBossi koalisyonunun, rotayı sağa kaydırdığı bir ortamda; parlamento çatısında temsil imkânı bulamayan “sol katmanların” sokaklara çıkmasını, somut bir tehdit olarak değerlendiriyorlar. PARLAMENTO DIŞI ACI KAYBIMIZ Hizmet ve onur mücadelemizde yıllardır birlikte olduğum, yakın çalışma arkadaşım, Belediyemizin Özel Kalem Müdürü Hulki ŞAVKIN’ın saygıdeğer babası, değerli büyüğümüz ALİ İHSAN ŞAVKIN’ı kaybetmiş olmanın derin üzüntüsü içindeyim. Merhuma Allah’tan rahmet, tüm Şavkın ailesine, Erzincanlı hemşerilerimize, yakınları, dostları ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyorum. Mustafa SARIGÜL Şişli Belediye Başkanı MANİSA SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞU’NDAN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI Sayı: Satış 2008/10 Satılmasına karar verilen gayrimenkulun Cinsi, Kıymeti, Adedi, Evsafı: Davacı Yaşar Ürgünsoy vekili Av.Feridun Gülen tarafından, davalılar Ali Düzgün vs. aleyhine açılan Ortaklığın Giderilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda, Manisa l.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2005/792 esas 2007/1120 karar sayılı ilamı ile taraflar arasında hisseli olup, taksimi mümkün olmadığından satışına karar verilen ve satışı istenen; Manisa Merkez, Şehitler Mahallesi tapusunun 1971 ada, 6 parselinde kayıtlı, 198.00 m2. miktarlı, tapuda hane vasıflı olup, halen boş arsa olan, taşınmazın tamamı 128.700,00 YTL bedel üzerinden açık arttırma suretiyle satılıktır. İmar Durumu: Bitişik nizam 5 kata imarlı mesken adasında kalmaktadır. Not: Hissedar Ali Rıza Süzmen’e ait veraset ilamında eşi Ayşe Süzmen lehine intifa hakkı vardır. 1 Satış 02/06/2008 Pazartesi günü, saat 09.0009.10 arasında, Manisa Sulh Hukuk Mahkemesi Satış Kaleminde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırma tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklarını ve satış masraflarını geçmek şartı ile en çok arttırana ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak koşuluyla 12/06/2008 Perşembe günü, aynı yer ve saatlerde ikinci arttırma yapılacaktır. Bu arttırmada rüçhanlı alacaklıların alacağını takdir edilen kıymetin %40’ını ve satış masraflarını geçmesi şartıyla en çok arttırana ihale olunur. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar Akbank şubesinden alınacak teminat mektubunu, satış saatinden önce vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere münasip bir mehil verebilir. Resmi ihale pulu, %18 Katma Değer Vergisi alıcıya aittir. Tapu harç ve masraflarının yarısı alıcıya ait olup, diğer yarısı satıcılardan kesilecektir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. Tellaliye bedeli de satıcılara aittir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla, diğer ilgililerin bu gayrimenkul üzerindeki haklarını, faiz ve masrafa dair olan iddialarını, dayanağı belgeler ile, On beş gün içinde mahkememize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 Satış bedeli, hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse, İcra İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasındaki farktan ve %10 faizden alıcı ve kefilleri mesul tutularak hiç bir hükme hacet kalmaksızın kendilerinden tahsil olunur. 5 Şartname, dairede herkesin görebilmesi için açıktır. Satışa iştirak edenler, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, fazla bilgi almak isteyenlerin 2008/10 sayılı satış dosyasına başvurmaları (Yargılama sırasında adresleri belirlenemeyen hissedarlar Melek Yılmaz, Emine Kiriş, Namık Süzmen, Hayrullah Süzmen, Turgay Kanter, Merdin Kanter, Osman Kanter, Uğur Kanter, Burçin Kanter ve Fatmanur Kanter’e, kıymet takdiri ve satış ilanı tebliği yerine geçerli olmak üzere) ilan olunur. 01.04.2008 (Basın: 20046) C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle