06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 23 MART 2008 PAZAR 23 MART 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA 12 HABERLER Tayvan’da muhalefetin zaferi ? TAIPEI (AA) Tayvan’da dün yapılan devlet başkanlığı seçimini, resmi sonuçlara göre muhalefetin adayı Ma YingCeu kazandı. Seçim yetkilileri, tüm oyların sayıldığını ve Ma’nın yüzde 58 oranında oy aldığının kesinleştiğini açıkladı. İktidardaki İlerici Demokrat Parti’nin adayı Frank Hsieh’in ise yüzde 42 oranında oy aldığı belirtildi. DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr 13 ‘Despotizm artık dayanılmaz boyutta’ Haber Merkezi Gazetemiz İmtiyaz Sahibi ve Yayın Kurulu Başkanı İlhan Selçuk’un, önceki gün sabaha karşı polis baskınıyla gözaltına alınmasına tepkiler dün de sürdü. Türkiye’nin her ilinden ve yurtdışından gazetemize ulaşan mesajlarda “laik rejimin tasfiye edilmeye çalışıldığına” dikkat çekildi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek: Cumhuriyet Başsavcısı iddianame hazırlamış ve yargı sürecini başlatmıştır. O iddianamenin ortaya çıkmasından itibaren yargıya, hukuka ve Atatürk Türkiye’sine akıl almaz bir hücüm başladı. Bu hücüm Başbakan’ın öncülüğünde gerçekleşiyor. Başbakan ve onun yandaşı gazeteciler bir süreden beri Cumhuriyet gazetesini hedef gösteriyorlardı. Şimdi de ne yazık ki savcının isteğiyle bir gözaltıyla karşı karşıyayız. Tabii bu gözaltının uygulanış biçimi, üslubu adeta askeri dönemleri, darbe dönemlerini hatırlatıyor. 83 yaşına gelmiş pek çok badireden geçmiş bir İlhan Selçuk gece yarısı gözaltına alınarak, “Bizden yana olmayanları biz ezeriz” mesajını verme çabasıdır. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen: Bu demokratik Cumhuriyete karşı yapılan, demokrasiden yana olanlara karşı yapılan bir projedir. İlhan Selçuk bir simge. Cumhuriyetimiz kurulduğundan beri işlenen bir proje. Mustafa Kemal’in ilkelerini koruyan insanları teker teker ayıklıyorlar. Bizi üzen nokta 80 yaşındaki Erbakan’ın suçlu olduğuna dair karar olmasına karşın evine götürülmesi, 83 yaşında, iki polis koruması olan bir insanın ise gece yarısı işkence eder gibi gözaltına alınmasıdır. Bu kadar kin ve nefret niye? Kim bu çarkın karşısındaysa ben yok ederim zihniyetindeler. Ya benden olacaksın ya da yaşamayacaksın mesajı veriyorlar. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Algan Hacaloğlu: Laik Cumhuriyet değerlerinin Atatürk ilke ve devrimlerinin, ulusal bağımsızlığımızın erdemli, yılmaz savunucusu, büyük yazar, düşünür İlhan Selçuk’un daima yanında olacağımızın; Türkiye’yi karanlığa taşımak isteyen güçlerle sonuna kadar mücadeleye kararlı olduğumuzun bilinmesini isterim. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Bihlun Tamaylıgil: Cumhuriyet uzun bir süredir bir farkındalığa çağrı yapıyordu. Bu farkındalığın ortaya çıkışından rahatsızlık duyanların saldırısıyla karşı karşıyayız. Çok değerli bir aydınımızın hukuk ve yargı sürecinde hak etmediği bir muameleye tabi tutulduğunu düşünüyorum. Mücadelemiz, ulu önder Atatürk’ün yolunda sonsuza dek devam edecek. CHP Milletvekili Gülsün Bilgehan: İlhan Selçuk’un onurla temsil ettiği ve aralarında babam Metin Toker’in de bulunduğu yılmaz basın kahramanlarının mücadelelerinin, yıllar boyunca aynı kararlılıkla sürdüğünü görmek, bu karanlık dönemde bize güç veren tek ışıktır. Gazetenizin tehlikenin farkında olanların gür sesi olarak yürüttüğü yolda başarılar diliyor, bu memlekette namusluların da namussuzlar kadar cesur olabileceğini gösterdiğiniz için kutluyorum. CHP Milletvekili Canan Arıtman: Sayın İlhan Selçuk’a yapılanları derin bir üzüntü, kaygı ve şiddetle kınıyorum. Kara tehlikenin varlığı, bu olayla bir kez daha belgelenmiştir. Maruz kaldığımız despotizm artık dayanılmaz bir noktadadır. CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal: Cumhuriyet kazanımlarına sahip çıkmak adına mücadeleler vermiş bir kişinin bu şekilde gözaltına alınması son derece iğrenç, kabul edilebilir gibi değil. Birilerinin saldırgan tutum içinde oldukları ve kendilerinin yapmış olduğu olumsuzluklara karşı yanıt olsun diye bir gözdağı verme anlayışında oldukları anlaşılıyor. Selçuk, bu süreci de daha önceki süreçlerde olduğu gibi atlatacaktır. Onun o inançlı mücadelesini sonuna kadar savunacağız. DSP İstanbul Milletvekili Ayşe Jale Ağırbaş: Türkiye Cumhuriyetiyle yaşıt bir kişinin gece yarısı yatağından kaldırılarak götürülmesini aslında içimize sindiremiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti laik, demokratik bir hukuk devletidir. Bu haksızlığın önüne geçileceğini umuyorum. Laik Cumhuriyete el uzatanların hazırladığı bir komplo olduğunu düşünüyorum. Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi: Laik demokratik hukuk devletinin temel ilkelerine bağlı bir meslek örgütü olarak, bu gelişmeler karşısında herkesi hukuka ve insan haklarına saygıya çağırıyoruz. KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul: İlhan Selçuk’un gözaltına alınış biçimi kabul edilemez. 83 yaşındaki Selçuk’un, darbe dönemlerini hatırlatırcasına, sabaha karşı bir polis baskınıyla gözaltına alınması, gerekçesi ne olursa olsun demokrasiyi, insan haklarını ve toplumsal vicdanımızı zedelemiştir. AleviBektaşi Eğitim ve Kültür Vakfı Kurucu Başkanı Lütfi Kaleli: Türkiye’yi ılımlı İslam devletine dönüştürmek isteyen AKP, kendisine en büyük engel gören Cumhuriyet gazetesini ve onun yılmaz savaşımcısı Selçuk’u cezalandırmak için gözaltına almakla nasıl bir yol izlediğini bir kez daha ortaya koyuyor. İstanbul Serbest Muhasebeci, Mali Müşavirler Odası Başkanı Yahya Arıkan: Başta Selçuk olmak üzere gözaltına alınanlar, yıllardır göz önünde olan, siyasi düşünceleri, görüşleri bilinen insanlardır. Adresleri belli olan insanların bu şekilde gözaltına alınmasını şaşırtıcı buluyoruuz. Selçuk’un ne gerekçeyle gözaltına alındığının açıklanmasını istiyoruz. Leman Dergisi Çalışanları: Siyasi iktidarın böylesine cüretkâr ve aleni operasyon yaptığına ilk kez tanık oluyoruz.Muhalif basının sesi olan yazar, çizer hepimiz, bu siyasi iktidardan başımıza gelecekler için hazırlıklı olmalıyız. Çini mürekkebimizin son damlasına kadar Selçuk ve Cumhuriyet’in yanındayız. Lokmacı Kapısı’nın açılmasıyla ilgili karar, ekonomik kriz yaşayan Kıbrıs Türk esnafını sevindirdi ‘Geçmiş olsun’ telefonları... Gazetemizi, farklı kentlerden telefonla arayan, faks ya da eposta mesajı gönderen Cumhuriyet okurları, üzüntülerini ve desteklerini bildirdi. Telefon ederek, geçmiş olsun dileklerini ileten isimler arasında; işadamı Rahmi Koç, CHP Ankara Milletvekili Zekeriya Akıncı, emekli Orgeneral Tuncer Kılınç, Danıştay üyesi Hüseyin Poroy, Şanlıurfa Baro Başkanı Müslüm Akalın, eski Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın, işadamı Murat Ülker, gazeteciyazar Saygı Öztürk, Halkın Yükselişi Partisi Genel Başkanvekili Yaşar Okuyan, eski TBMM Başkanı Hikmet Çetin, eski Bakan Hayrettin Uysal, Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karaalioğlu, eski Bakan Yaşar Topçu, eski Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Necdet Adabağ, emekli Tuğgeneral Cihangir Dumanlı ve Türkİş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, yazar Yaşar Kemal, Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Doğan, işadamı Selahattin Beyazıt, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, eski Milletvekili Ahmet Özal, CHP milletvekili Şükrü Elekdağ, Sky Türk TV yöneticileri, televizyoncuyazar Metin Uca, Petrolİş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, şair Arif Damar, yazar Meriç Velidedeoğlu, emekli diplomatyazar Daver Derande, yazar Alpay Kabacalı da vardı. DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, CHP Samsun Milletvekili Haluk Koç, gazeteci Can Dündar, Devlet Tiyatroları Basın Danışmanı Atilla Gürçay, Türkiye İnsan Hakları Kurumu’ndan (TİHAK) Başkan Muzaffer İlhan Erdost ile Vahap Erdoğdu, Banka ve Sigorta İşçileri Sendikası Ankara ve İç Anadolu Bölgesi Başkanı Yaşar Seyman, CHP Parti Meclisi Üyesi Ayhan Yalçınkaya ve beraberindeki CHP Gençlik Kolları üyeleri, eski parlamenter Mustafa Kemal Palaoğlu, Birleşmiş Ressamlar ve Heykeltıraşlar Derneği Başkanı Önder Aydın ile KESK’e bağlı Enerji, Sanayi ve Maden Emekçileri Sendikası Genel Merkez Yönetimi’nden Sayim Güzel, Fatih Kaymakçıoğlu ve Atilla Aydoğan da Ankara büromuza gelerek destek ziyaretinde bulundu. Lefkoşa’da bayram havası esiyor REŞAT AKAR Afganistan’da valiye bıçaklı suikast ? KÂBİL (AA) Afganistan’ın kuzeyindeki Cozcan vilayetinin Hanaka bölgesi valisi öldürüldü. Vilayet sözcüsü, Hanaka valisi Kerim Rokai’nin önceki gün uğradığı bıçaklı saldırıda öldüğünü belirtti. Sözcü, saldırıdan Taliban’ı sorumlu tutarken olayla ilgili soruşturma başlatıldığını söyledi. Afganistan İçişleri Bakanlığı’nın açıklamasında, ülkenin güneyindeki Uruzgan’da düzenlenen operasyonlarda, 3 Taliban “komutanı” ve 2 Taliban militanının öldürüldüğü belirtildi. Kunduz vilayetinde de, Taliban’ın 1 polis yetkilisini öldürdüğü kaydedildi. BM’ye göre, Taliban yönetiminin 2001’de ABD liderliğindeki uluslararası güç tarafından devrilmesinden bu yana, Afganistan’daki çatışmalarda 8 bin kişi öldü. ‘Toplumsal barışa dinamit’ 14 Nisan Çalışma Grubu, 14 Nisan Çağdaş Mühendisler Hareketi, 27 Mayıs Milli Devrim Derneği, AKVİL, Anadolu EğitimSen, Ankara Kadın Ressamlar Derneği, Ankara Kız Liseliler Derneği, ATAÇAĞ Oluşumu, Atatürk Çizgisi Platformu, BCP , Bilim ve Ütopya Kooperatifi, Birleşik Kamuİş, Birleşik Sağlıkİş, Birleşik Yerelİş, Birleşik Kültür Sanatİş, Biz Kaç Kişiyiz Oluşumu, Cumhuriyet Kadınları Derneği, Cumhuriyet Okurları, ÇYDD, Çalışan Çocuklar Vakfı, Çayyolu Platformu, DETİS, Dil Derneği, EğitDer, Eğitimİş, HAYOKDER, KESK Sendikal Birlik, Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı, Köy Dernekleri Federasyonu, NÜSED, Müzik Eğitimcileri Derneği, Of ve Çevresi Kültür Sanat Derneği, Ormancılar Derneği, Toplumsal Güç Birliği, Tıp Kurumu, TİHAK, TÜKD, Tüm BelSen, TÜMÖD, Türk Kadın Dernekleri Federasyonu, Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği, Türk Mühendisler Birliği Derneği, Türkiye Gençlik Birliği, Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası, Ulusal Eğitim Derneği, Ulusal Kolleksiyoncular Derneği ve YAYED’in ortak mesajı: AKP hakkında iddianame düzenlemesinin ardından bu operasyonda gözaltına alınanların, Cumhuriyetin değerlerini savunan ve bu alanda mücadele yürüten kişiler olması ve gözaltına alınış biçimleri, tümümüzü hayret ve üzüntü içinde bırakmıştır. Cumhuriyet hukukundan yana olan bizler, bu olayı, iktidarda bulunanların, laik ve demokratik Cumhuriyetimizi savunanlarla hesaplaşma girişimi olarak görüyoruz. Bu olayla siyasal iktidar, demokratik meşruiyetini yitirmiştir. Karşımızda basına, üniversitelere ve yasal siyasi parti liderlerine tahammülsüz bir iktidar bulunmaktadır. Hükümet, bu girişimi ile toplumsal barışı dinamitlemekte ve demokratik mücadele sürecini kırmak istemektedir. Mayın patladı, 3 Boşnak öldü ? BANYA LUKA (AA) Bosna Hersek’te, Bosna Savaşı’ndan (19921995) kalan bir mayının infilak etmesi sonucu 3 Boşnak öldü. Polis yetkilisi Dana Pesiç, patlamanın güneydoğudaki Goradze kenti yakınlarındaki Masici yöresinde meydana geldiğini söyledi. Pesiç, bölgede bir mayın tespit edildiğini ve mayının bulunduğu yeri işaretlemek için bölgeye 2 polis ve bir sivil muhafız gönderildiğini, bir süre sonra bir patlama duyduklarını belirtti. Polis yetkilisi, 3 Boşnak’ın patlamada öldüğünü kaydetti.Bosna’da 19921995 arasındaki savaştan bu yana meydana gelen mayın patlamalarında 400’den fazla kişi öldü. LEFKOŞA Lokmacı Kapısı’nın yer aldığı tarihi ‘Arasta’ çarşısındaki esnaf yıllardan beri bu kapının açılmasını, böylece durgun olan işlerin canlanmasını bekliyor. Cumhuriyet’e konuşan Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkârlar Odası Başkanı Hürrem Tulga, “Şimdi yapılması gereken, devletimizin ve belediyemizin, bu bölgedeki esnafı kredilendirmesi, bir süre için vergilerden muaf tutması ve Rum esnafıyla rekabet edebilmelerine yardımcı olunmasıdır” dedi. Hürrem Tulga, bölgedeki esnafın durumunu ve Lokmacı Kapısı’nın açılmasına ilişkin görüşlerini şöyle açıkladı: “Lefkoşa Surlariçi esnafı dükkânını kapatmamak için bin bir türlü fedakârlığa katlanıyor. Bu bölgenin tekrar canlanması için Lokmacı Kapısı’nın açılması şarttı. Kapı açıldıktan sonra Kıbrıslı Türklerin güneye gideceği yönünde felaket senoryoları üreterek bizi korkutmaya çalışanlar boşuna uğraşıyor. Bölge esnafının yeniden kalkınmasını sağlayacak projeleri sürekli hazırda bulundurarak geleceğe umutla bakıyoruz. Bu, bölge esnafının bıkmadan usanmadan sürdürdüğü mücadelenin neticesinde olmuştur. Bizler Kıbrıslı Türkler ve Rumlar olarak geçmişin hayrını görmedik. Onun için geleceği düşünmek zorundayız. Kıbrıslı Rumlar üzerindeki kilise ve şoven görüşlerin baskısının eskisi kadar etkili olmadığını bize güneyde yapılan son seçimler göstermiştir. ” Bölge esnafının görüşleri ise şöyle: İbrahim Asaoğlu (Ayakkabıcı): Arasta çarşısında 1960’tan beri çalışıyorum. Savaş yıllarını saymazsak, geçimimi hep buradaki işimden sağladım. Eskiden burada ne kapı, ne de duvar vardı. Türk’ü de, Rum’u da Lokmacı’nın her iki tarafında alışverişlerini yapıyorlardı. Ta ki, 1963’teki olaylar patlak verinceye kadar. İki toplum arasındaki çatışmaların başlamasıyla birlikte önce barikat kuruldu, karşılıklı mevziler yapıldı ve ticaret kesildi. 1974’ten sonra duvarlar yapıldı ve Lefkoşa böylelikle ikiye Rum siyasetçi: ‘Kıbrıs’ın su krizi Türkiye’yle çözülür’ Dış Haberler Servisi Kıbrıs Rum kesiminin eski bakanlarından Kostas Themistokleus, karşı karşıya oldukları su krizini çözmenin en kestirme yolunun Türkiye’den su getirmek olduğunu, ancak siyasi sorunlar nedeniyle bunun gerçekleştirilemediğini açıkladı. Güney Kıbrıs’ın eski Tarım, Doğal Kaynaklar ve Çevre Bakanı Themistokleus, Alithia gazetesine yaptığı açıklamada, Yunanistan’dan adaya su getirme projesini “hayal” diye yorumlayarak, “Bütün bunlar ümitsizlik hareketleridir. Böyle bir çözümün mümkün olmadığını görmelerine rağmen halkla oynuyorlar” dedi. Başka ülkelerden su taşıma konusunun 10 yıl önce de incelendiğini belirten Themistokleus, “Yunanistan’dan su getiremiyoruz çünkü altyapımız yok, Yunanistan’ın da bize su gönderecek altyapısı bulunmuyor. Su sorunu olmayan ve bize yakın olan tek ülke Türkiye’dir. Barış şartları olsaydı Türkiye’nin bize su vermesi mümkün olabilirdi, ancak bu şimdi olamaz” diye konuştu. Şimdiki Tarım, Doğal Kaynaklar ve Çevre Bakanı Mihalis Polinikis ise, Dünya Su Günü dolayısıyla düzenlenen bir etkinlikte yaptığı konuşmada, su rezervlerinin yüzde 10 düzeyinde olduğunu belirterek “2008’deki su durumunun çok zor ve kritik olması bekleniyor” dedi. K KTC lideri Mehmet Ali Talat ile Rum lideri Dimitris Hristofyas arasındaki ilk görüşmenin olumlu sonuçlanması ve Lefkoşa’yı ikiye bölen ‘LokmacıLedra’ Sınır Kapısı’nın 45 yıl sonra açılmasıyla ilgili kararın alınması, ekonomik kriz içindeki Kıbrıs Türk esnafını umutlandırdı. Yarım asırlık Arasta esnafı Cemil Yücelkal. babam Arasta’da esnaftı, ben de onun yanında işe başladım ve yaklaşık 35 yıldır buradayım. Kapıların 2004’te açılmasından sonra bölgede geçici bir canlılık yaşandı. Şu anda bütün esnafın işleri kötü. Esnafın tek umudu Lokmacı Kapısı’nın açılması. Şu anki yapımızla Güneyle rekabet etmemiz imkânsız. Bize gerekli destek sağlanırsa rekabet edebiliriz. Kemal Altuncıoğlu (Konfeksiyon): Biz bölge esnafı olarak Lokmacı Kapısı’nın açılmasını sadece güneyden gelecek yerli halk ve turist için istemiyoruz. Kuzeyde yaşayan ve bu kapıdan geçiş yapacak olanlar bölgeye önemli canlılık getirecektir. Kıbrıslı Rum meslektaşlarımıza da sesleniyorum; karşılıklı ticaretten korkmasınlar, biz işbirliği yapmaya hazırız. bölünmüş oldu. Buradaki duvarların yıkılmasını ve geçişlerin 1963 öncesindeki gibi serbest olmasını istiyorum. Cemil Yücelkal (Esnaf): Kapılar açıldıktan sonra o taraftaki eski dostların yanına gitme fırsatı buldum. Onlar da durumdan memnun değiller. Kahve içip sohbet etmek için Ledra Palas’tan gelmek gerekiyor diye şikâyet ediyorlar. Mehmet Direk (Kafeterya İşletmecisi): 14 yıldır Arasta’da kafeterya işletiyorum. Her geçen yıl işlerimiz bir önceki yıla göre daha da kötüye gidiyor. Buranın tarihi dokusuna ve ticari açıdan önemine, ülkeyi yönetenler bugüne kadar gerekli ilgiyi göstermemiştir. Cevdet Yücekal (Kafeterya İşletmecisi): Benim IRAK’TAKİ ABD KAYIPLARI ‘İçki alacak yaşta değillerdi’ Dış Haberler Servisi ABD’nin Irak işgalinin 5. yıldönümü geride kalırken Amerikan gazetesi USA Today, savaşta ölen 4 bine yakın askerin profilini çıkardı. Her 6 askerden 1’inin, ABD’de alkollü içecek alabilecek yaşta olmadığına, bazılarının ise emeklilik çağında olduğuna dikkat çekilen haberde, 24 yarbay ile 6 albayın da Irak’ta hayatını kaybettiği belirtildi. Haberde, ölen 5 askerden 1’inin “savaş dışı” sebeplerle kaybedildiğine ve ABD ordusu açısından en kanlı ayın, 137 askerin öldüğü 2004 Kasım ayı olduğuna değinildi. Habere göre, ölen askerlerin memleket dağılımında, New York şehri 62 kayıpla başta. WASHINGTON KAYGILI Pakistan militanlarla masaya oturuyor Dış Haberler Servisi Pakistan’da intihar saldırısının kentlerde giderek artması üzerine, yeni koalisyon hükümeti saldırıların arkasında olduğu düşünülen İslamcı militanlarla masaya oturma kararı aldı. Hükümet, askeri güce de son çare olarak başvurmak niyetinde. Amerikan New York Times gazetesi, hükümetin kararının ABD yönetiminde alarma neden olduğunu yazdı. Birçok Pakistanlı, intihar saldırılarındaki artışın ABD’nin militanlara yönelik insansız uçaklarla yaptığı saldırılara misilleme olduğuna inanıyor. 2008’in ilk 10 haftasında 17 intihar saldırısı düzenlendi. İntihar saldırılarındaki artış ve Devlet Başkanı Pervez Müşerref’in partisinin şubat seçimlerinde uğradığı yenilgi, ülkede ABD destekli politikalara son verilmesini isteyenlerin sayısını da arttırdı. Pakistan’ın yeni koalisyon hükümetinin liderleri Asıf Ali Zerdari ve Navaz Şerif de Washington’la aralarına mesafe koymaya çalışıyor. İki lider, ABD’ye desteği karşılığında Washington’dan 10 milyar dolar gibi cömert bir askeri yardım alan Müşerref ’ten faklı bir yol izleyeceklerini açıkladılar. Şerif, kendisiyle yapılan bir söyleşide “Ailenizin içinde bir sorun çıkarsa gidin aile üyelerinizi öldürmezsiniz, onlarla konuşursunuz” demişti. Zerdari de, “8 yıldır yürüttükleri politikaların işe yaramadığı ortada” diye konuşmuştu. Washington İslamcı militanlarla görüşmeler yapılmasına karşı çıkıyordu. Yeni görüşmelerin çerçevesi net olarak bilinmiyor. Ancak Şerif, “ilgili bütün taraflarla” demişti. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle