Katalog

2 MART 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER ‘ERDOĞAN BİLİYORDU’ Haber Merkezi Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sınır ötesi kara harekâtından haberdar olduğunu söyledi. Milliyet gazetesine açıklamalarda bulunan Büyükanıt, “Çekilme kararı tamamen askeri gerekçelerle alınmış bir karardır. ‘Çekil’ diye siyasi kanat ve yabancılardan bir ima bile gelmedi’’ dedi. Sınır ötesinden çekilmenin “tereyağından kıl çeker gibi yapıldığı” ifadesini kullanan Büyükanıt, kararı Başbakan’ın bilip bilmediği yönündeki soruya, “Çekilmenin olacağını tabii ki biliyordu. Ama öyle dakikası dakikasına bilmez tabii” yanıtını verdi. Büyükanıt, operasyonun erken bittiği yönündeki eleştirilere de “Erken çekildi diyorlarsa, gitsinler orada bir 24 saat kalsınlar” karşılığını verdi. 7 TSK küçük gruplar halinde çekildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Irak’ın kuzeyinde gerçekleştirdiği operasyonu tamamlamasının ardından birliklerin küçük gruplar halinde çekildikleri belirtildi. Edinilen bilgilere göre, TSK yaptığı plan doğrultusunda çekilmeye perşembe günü başladı. Bölgeye giden ve bölgede bulunan onlarca araç kademe kademe yurda geri döndü. Çekilmelerin ilk önce Haftanin, Sinaht, Avaşin, Hakurk ve Serzere bölgelerinden, son olarak da örgütün Zap kampı çevresinden gerçekleştirildiği öğrenildi. Çekilme sırasında PKK’nin olası bir saldırısına karşı her türlü önlem alındı. Birliklerin bir bölümünün Sikorsky helikopterler ile alındığı bildirildi. Çekilme sırasında, insansız hava araçlarının bölge kontrolü yaptığı, Zap’ın ise çekilme sürerken dahi uzun menzilli toplarla dövüldüğü kaydedildi. Askerlerin yurda dönüşü sırasında helikopterler de koruma amaçlı uçuş yaptı. Askeri kaynaklar, çekilmenin planlandığı şekilde gerçekleştirildiğini vurgularken olumsuz hava şartları altında çekilmenin en az operasyonu gerçekleştirmek kadar zor olduğunu belirttiler. SOĞUK ETKİLEDİ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Irak’ın kuzeyinde gerçekleştirdiği operasyonun kısa sürmesinde soğuk hava da etkili oldu. Operasyon sırasında hava sıcaklığı 0 ila 15 derece, kar kalınlığı ise 45 cm ila 1.5 metre arasındaydı. Operasyon sırasında TSK bazen tipi ile de mücadele etmek zorunda kaldı. Irak’ın kuzeyindeki PKK’lileri temizlemek üzere 21 Şubat’ta başlatılan ve önceki gün sona eren operasyonda TSK sadece terör örgütü ile değil yoğun kış şartlarıyla da mücadele etti. Operasyon sırasında 25 ve 26 Şubat günlerinde hava şartları iyice sertleşti. Hakkâri’nin Çukurca ilçesinde konuşlu bulunan ve operasyonda kilit rol oynayan helikopterler yoğun kar yağışı ve sis nedeniyle havalanamadı. Genelkurmay Başkanlığı tarafından cuma günü yapılan açıklamada da Coğrafi ve meteorolojik şartların operasyonun sürdürülebilirliği konusunda etkili bir unsur olduğu ifade edildi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt da şartların ne kadar ağır olduğunu, “Erken çekildi diyorlarsa orada bir 24 saat kalsınlar” sözleriyle dile getirdi. ‘Muhataplarının asker değil, hükümet olduğunu’ söyleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Öymen’den sert eleştiri: ABD ne emrederse AKP onu yapıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen kara harekâtının bitişiyle ilgili tartışmalarda “muhataplarının asker değil, hükümet” olduğunu vurgularken “Meclis’te askere mi yetki verdik, hükümete mi? ‘Benim bu işlerle alakam yok; ben İslam devleti kuracağım, gerisi teferruat.. askere ihale ettim’ diyorlar. Ciddi bir demokraside böyle bir durumda hükümet bir gün bile dayanamaz, çöker” dedi. Öymen kara harekâtının sona ermesiyle ilgili soru işaretleri ve tartışmalar konusunda şu görüşleri dile getirdi: “Esas tartışılması gereken konu şu: Bu iş hükümetin işi, asker tek başına sınır ötesi operasyon yapamaz; tek başına çerçeveyi, operasyonun sınırını, hedefini çizemez; tek başına geri dönüş kararı alamaz. Financial Times’da bir yazı çıktı. ‘ABD, Türkiye’ye kapsamlı bir kara operasyonu izni vermedi’, diyor. Şimdi, ‘Amacımız sınırlıydı’, deniyor. Niçin sınırlıydı? Altyapı mı yeterli değildi, NATO’nun en büyük ordusunun gücü bu kadarına mı yetiyordu? Hükümet dış baskıyla orduya bu kadar yetki verdi ki, bu kadar yapıldı. Hükümet ne iş yapar? Biz Meclis olarak askere mi yetki verdik, hükümete mi? Niçin siz sınırlı bir operasyon yaptırdınız? Fazlasına siyasi iradeniz yok, ABD ne emrederse onu yapıyorsunuz. Madem bu kadar kısa süreliydi, ABD bunu bilmiyor muydu, niye size baskı yaptı? Önce anlaştınız da sonra bunun dışına mı çıktınız? Çok fazla soru var. Gates geldi, ondan 3 saat sonra Başkan Bush açıklama yapıyor. Gates ikna edemedi de, ondan sonra Bush mu devreye girdi? ‘PKK kamplarını temizledik’, diyorsunuz. O kampları kime teslim ettiniz, Irak ordusuna mı, ABD’ye mi teslim ettiniz? Kimseye teslim etmeden çekip geldik. Aynı yerde PKK aynı kampı kursa ne olacak?” Hükümet ön plana çıkmıyor Hükümetin tümüyle sürecin dışında görünmeye çalıştığını vurgulayan Öymen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Askerin sahiplenmesi de şaşırtıcı. Bırakın hükümet, Meclis’in verdiği yetkinin icabını niye böyle uyguladığını açıklasın. Askeri boyut hükümetin talimatı çerçevesinde değerlendirilebilir. Askerle tartışmak istemeyiz. Askerin moralini bozmak istemiyoruz. Onlar kendilerine verilen görev çerçevesinde başarılı bir görev yaptılar. Ama konu siyasi, içimiz yandı. Muhatabımız hükümet. Hükümet ön plana çıkmıyor, ‘benim de haberim yok’, ha vasında. Böyle bir Başbakan olur mu? Nereden tuttursanız faul. Başbakanlık Başdanışmanı Ahmet Davutoğlu’nu Bağdat’a göndermişler. Bir gün önce demeci var.. ‘PKK mevzileri temizlenene kadar sürecek’ diyor. Bari o zaman, ‘Operasyon ne kadar gerekirse o kadar sürecektir’ deseydiniz. Hükümet bir gün dayanamaz, bir ciddi demokraside, çöker gider. Ama bizimkiler fütursuz. ‘Benim bu işlerle alakam yok; İslam devleti kuracağım, gerisi teferruat.. askere ihale ettim’ diyorlar.” Öymen, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’yi davet etmesini de “Sanki yanlış bir iş yaptınız da onu tatmin edecek bir davet yapıyorsunuz. Birinci günden davet etmek, ben fazla bir şey yapmayacağım, sen de fazla bir şey yapma, demek. Şu cumhuriyetin çocukları olarak bunu hak etmiyoruz” diyerek eleştirdi. Sezer: İçimize sindiremeyiz DSP lideri Zeki Sezer, hükümetin “Irak’tan çekilme biçimini zafiyet veren bir görüntüye dönüştürdüğünü” belirterek “Olayların dışında, dışarıdan gelen telkinlerin, talimat dememek için bunu söylüyorum, peşine takılıp giden bir hükümetimiz var. ABD Başkanı Bush, ‘Çekilin’ dedi, Savunma Bakanı Gates ‘Çekilin’ dedi. Aynı gün neredeyse askerimiz çekildi. Bunu sindirebilmemiz mümkün değil’’ diye konuştu. DSP Genel Sekreteri Masum Türker de “Ya ABD, Genelkurmay’ın harekâtı durduracağını biliyordu ve dünyaya mesaj vermek için o günlere yakın geldi ya da hükümet, Genelkurmay ve Cumhurbaşkanlığı arasında kopukluk var. Burada Türkiye ikinci kez çuval harekâtı ile karşı karşıyadır” dedi. HAFTANİN VE HAKURK PKK ikinci darbeyi bekliyor MEHMET FARAÇ PKK, TSK’nin kara harekâtını beklenmedik bir dönemde bitirmesini kendi lehine bir propagandaya dönüştürmeye çalışıyor. Genelkurmay’ın açıkladığı operasyon bilançosundaki rakamlar teröristlerin askeri alanda büyük darbe aldığını göstermesine karşın örgüt, ordunun çekilmesini psikolojik ranta dönüştürmek istiyor! Örgüte göre TSK birlikleri Haftanin ve Hakurk bölgesine operasyon için bölgede altyapı çalışması yapıyor! TSK’nin kara harekâtını kısa sürede bitirmesi “Örgüte yönelik operasyondan olumlu sonuç alındı mı?” tartışmasını giderek büyütüyor. PKK’ye yakın yayın organlarının haber trafiği dikkatlice irdelendiğinde, TSK birliklerinin, ABD Dışişleri Bakanı Robert Gates ile ABD Başkanı Bush’un biraz da uyarı içerikli açıklamalarının yapıldığı sıralarda Zap bölgesinden çekilmeye başladığını gösteriyor. Örneğin PKK’nin yayın organı ANF’nin 28 Şubat günü saat 13.00 sıralarında “Türk Ordusu Zap’tan geri çekiliyor” başlıklı bir haberi gündeme koymuş olması dikkat çekiyor. ANF’nin, PKK’nin askeri kanadı “Hezen Parastine Gel (HPG) Halk Savunma Güçleri” yöneticilerine dayandırdığı haberde, TSK birliklerinin “arazide dağınık olarak Çiyaye Reş, Şikefta Brindara, Şandiye ve Herekol bölgelerinde bulunduğunu ve çekilme pozisyonunda olduğunu” duyurmuştu. ABD Savunma Bakanı Gates ise “Türkiye’nin operasyonu kısa sürmeli ve belli noktaları hedeflemeli” sözlerini, aynı gün ANF’nin bu haberini servise koymasından üç saat önce söylemişti. ABD Başkanı Bush ise o sabah Beyaz Saray’da yaptığı basın toplantısında, “Türkler çabuk hareket etmeli, hedeflerine ulaşmalı ve çıkmalı, mümkün olduğu kadar çabuk” diye uyarmıştı. Haber trafiği “Asker ABD baskısıyla mı çekildi” sorusuna bir nebze yanıt veriyor! dığı, teröristlerin üslendiği 126 mağara, 290 barınak ve sığınak, 12 komuta merkezi, 11 muhabere tesisi, 6 eğitim tesisi, 23 lojistik tesis, 18 ulaştırma tesisi, 40 hafif silah mevzii ve 59 uçaksavar mevziinin kısmen ya da tamamen tahrip edildiği ve 240 teröristin öldürüldüğü bu operasyonun başarılı olduğu görülüyor. Ancak TSK birliklerinin cephe başarısına karşın hükümetin cephe gerisinde ABD baskısına karşı direnç gösteremediği ve süreci iyi yönetemediği de ortaya çıkıyor! Tüm bunlar belki de tarihte ilk kez bir kara harekâtını, tezkere tartışmalarıyla birlikte süregelen başlangıcı ya da askeri sonuçlarıyla değil, sadece bitiş tarihindeki sürprizi nedeniyle tartışmalı kılacak! Bu tartışmalar yalnızca PKK’ye yarayacak ve askeri alanda kaybeden örgüt, psikolojik olarak önemli bir koz elde etmiş olacak. PKK, bu kozu önümüzdeki süreçte gerek tabanında gerekse militan varlığının yeniden yapılanmasında bir üstünlük olarak kullanmaya çalışacak. Zaten hem Murat Karayılan’ın “PKK’lileri kutlayan” açıklamaları hem de örgütün yayın organlarında atılan çığlıklar, bu sürecin başladığını gösteriyor. PKK’lilerin bile beklemediği bu geri çekilmenin ardından ne olacak? Örgüt kaynaklarına göre TSK yeniden bölgeye girecek! İddiaya göre güvenlik güçleri Zap’tan sonra bu kez Hakurk ve Haftanin bölgelerini hedef alacak! PKK’nin yayın organlarındaki şu satırlar hem bu yüzden dikkat çekiyor, hem de TSK’yi hedef alan tartışmaların gideceği yönü haber veriyor: “Bazı basın organlarında ifade edildiği gibi herhangi bir dış baskıdan ziyade, Türk ordusunun çekilmesi askeri mantığın gerekli kıldığı bir durumdur. Fakat bu Türk ordusunun savaş planından vazgeçtiği anlamına gelmemektedir. Muhtemelen toparlanarak yeniden daha farklı taktiklerle hamleler geliştirecektir. Hatta bu geri çekilmeyi bir taktik yanıltma zeminine dönüştürerek hazır bekleyen güçleriyle hemen Haftanin ve Hakurk alanlarına dönük karadan saldırı ve tüm Medya Savunma Alanlarına (Kandil Dağları) dönük kapsamlı hava saldırılarıyla boşluğu doldurmaya çalışabilir!” Diyarbakır’da kefenli eylem DİYARBAKIR/ŞANLIURFA (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır Demokrasi Platformu tarafından sınır ötesi operasyona karşı “kefenli eylem” yapıldı. Eylemde konuşan Tesİş 2 No’lu Diyarbakır Şube Başkanı ve Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü Ali Öncü, yeni anayasada Kürt kimliğinin, dil, kültürel, sosyal, siyasal ve inançsal haklarının tanınmasını istedi. Dağkapı Meydanı’ndaki eyleme yaklaşık 1500 kişi beyaz kefenler giyerek katıldı. “Çözüm ölmek ve öldürmek değil, çözüm yaşamak ve yaşatmaktadır” yazılı pankartlar taşıyan kalabalık topluluk sık sık AKP ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan aleyhine sloganlar attı. Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü Öncü toplumsal barış için kapsamlı bir genel af ilan edilmesi gerektiğini savundu. Öncü, “Kürt sorununun bir terör ve asayiş sorunu olmadığı, tarihsel ve toplumsal kökenleri olan siyasal bir sorun olduğu, çözümünün de siyasal ve sosyal politikalar bağlamında ele alınması gereği görülerek acil adımlar atılmalıdır” diye konuştu. Dünya basını: Bush’un ısrarından sonra harekâtın bitiş anonsu yapıldı Haber Merkezi Türk Silahlı Kuvvetleri’nin PKK unsurlarına yönelik Irak’ın kuzeyine düzenlediği harekâtın sona ermesi dünyada yankılandı. ANKA’nın derlemesine göre ABD basını başta olmak üzere dünya basınına yansıyan haberler özetle şöyle: New York Times: ABD Savunma Bakanı’nın çekilme uyarısından bir gün sonra Türkiye ‘Kürt gerillalara’ yönelik mücadelesinde kullandığı muharebe güçlerini birdenbire çekti. NATO üyesi ve yakın müttefiki Türkiye ile Irak savaşı sırasındaki güçlü partneri Iraklı Kürtler arasındaki anlaşmazlık ABD’yi zor duruma sokmuştu. Washington Times: Yorgun ve tıraşsız Türk askerleri 8 günün sonunda dün ABD’nin çabuk olma talepleri doğrultusunda ‘Kürt asilere’ karşı sınır ötesi operasyonuna son vererek kamyonlarla geri döndüler. Türkiye gerekirse güçlerinin geri dönebileceği uyarısında bulundu. Times: Harekâtın bittiği anonsu Başkan Bush’un NATO müttefiki Türkiye’ye harekâtın sona ermesi konundaki ısrarından bir gün sonra geldi. Genelkurmay açıklamasında herhangi bir dış etkinin söz konusu olmadığı belirtildi. El Cezire: Türk ordusu çekilme kararının kendisi tarafından alındığı nda ısrar ediyor, ancak, çekilmenin ABD’nin yükseldiği gibi görünen baskılarının ardından gerçekleşmesi soru işaretlerine neden oluyor. Financial Times: Önderliğini Başkan Bush’un yaptığı Amerikalı yetkililer son günlerde operasyonun sona erdirilmesi talebini daha yüksek sesle ifade etmeye başlamışlardı. ABD Savunma Bakanı Robert Gates’in Ankara’yı ziyaretinden bir gün sonra gerçekleşmiş olması gibi bir zamanlama hayretle karşılanmış ve bu çekilişin ABD’nin etkisiyle yapılmış olduğu tahmininde bulunanlarda kızgınlık yaratmıştır. Washington Post: Türkiye ‘Kürt gerillalara’ karşı yürüttüğü operasyona son verdiğini açıkladı. Çekilme Bush ve Gates’in harekâta hızlı şekilde son verilmesi uyarılarının bir gün sonrasında gerçekleşti. Voanews (Amerika’nın Sesi Radyosu): Askeri herekâtın tamamlandığı ve birliklerin sınır gerisindeki üslerine döndüğü açıklandı. Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari de Türkiye’nin askerlerini geri çektiğini açıkladı. Deutsche Welle: Genelkurmay Başkanlığı, Irak’ın kuzeyinde PKK’ye karşı başlatılan Güneş Harekâtı’nın sona erdiğini ve ‘operasyon hedeflerine ulaşıldığı’nı açıkladı. Ayna’dan ‘gerilla’ nitelemesi DTP, Şanlıurfa’da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü dün erken kutladı. “TSK’nin Irak’ın kuzeyindeki harekâtın bitişini kutlama”ya dönüşen mitinge, Abdullah Öcalan’ın ablası Fatma Öcalan da katıldı. DTP Milletvekili Emine Ayna, Genelkurmay Başkanlığı’nın “amaca ulaşıldı” açıklamasını eleştirerek “Neydi amacınız. Ölmek ve öldürmek miydi?” dedi. Ayna, harekâtta askerlerin ve “gerilla” olarak nitelendirdiği PKK’lilerin öldüğünü ve çözüm bulunamadığını ileri sürdü. KESK: ASKERİ OPERASYON ÇÖZÜM DEĞİL Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu’nu oluşturan sendikalar tarafından Taksim’de düzenlenen gösteride Kürt sorununun siyasal, demokratik ve barışçıl yöntemlerle çözüleceği belirtildi. Kamu çalışanları dün öğlen saatlerinde Taksim Gezi Parkı’nda “Savaşa değil eğitime bütçe”, “Susma haykır halklar kardeştir”, “Yaşasın halkların kardeşliği” sloganlarını atarak bir araya geldiler. KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Dursun Yıldız tarafından okunan ortak açıklamada, sınır ötesi askeri operasyonların Kürt sorununa çözüm olmadığı belirtildi. ABD’nin emperyalist çıkarları uğruna Irak’ı 5 yıldır işgal altında tuttuğu vurgulanan açıklamada, AKP hükümetinin de ABD’nin stratejik ortağı olarak Türkiye’yi Büyük Ortadoğu Projesi’nin bir parçası yapma hevesi içinde olduğu belirttildi. Operasyon başarılı mı? Aslında askeri açıdan değerlendirildiğinde, 272 hedefe hava taarruzunun düzenlendiği, 517 adet muhtelif hedefin ise ateş altına alın CUMHURİYET 09 K