Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNDEM MUSTAFA BALBAY
Baştarafı 1. Sayfada
açıklamayan tek ülke Türkiye!”
Başbakan önceki gün pakete yeni bir yorum-
la yaklaştı:
“Kızılcahamam’da tam 7 madde açıkladık. Pa-
ket dediğimiz o!”
Başbakan ya paket hazırlamasını bilmiyor ya da
yaşamında hiç paket görmemiş!
Esnafından işçisine, işvereninden köylüsüne top-
lumun hemen her kesimi iki soru soruyor:
1- Durumumuz nedir?
2- Buna karşı hükümetimiz nasıl bir önlem dü-
şünüyor?
Başbakan durumumuzun en kötü noktadan aşa-
ğıya doğru inmeye başladığı görüşünde. Kriz ini-
şe geçtiğine göre de yeni bir önlemler zinciri açık-
lamaya, paketle maketle uğraşmaya gerek yok!
AKP’nin “dağınık paket” modelini perşembe gü-
nü sütuna yatırmıştık. Meğer daha ileri bir adım
daha atılmış haberimiz yok:
Görünmez paket!
Sanırım paket bekleyenler birbirine soruyordur:
- Bugünlerde bir paket açıklanacaktı gördünüz
mü?
“Görmedim, belki teğet geçmiş olabilir!”
Kara mizah yanı bir tarafa, ekonominin üretim
katlarından gelen haberler, krizin katlanarak bü-
yüdüğünü gösteriyor. Üretim ekonomisindeki
daralmayı, Erdoğan’ın TÜİK’i bile saklayamıyor.
TÜİK’in verilerine göre kapasite kullanımı yüzde
70’lere kadar indi. Bunun anlamı şu:
Gidiş 2001 krizi sürecini anımsatıyor!
Türkiye’nin hatırı sayılır ihracat üslerinden ko-
ca PETKİM üretimi durdurmak zorunda kaldı.
Neden?
Çünkü yurtdışından talep gelmiyor.
Döviz kurundaki yükselme için “şimdi ihracat-
çı sevinecek, bu iş sırayla” diyenlerin kulakları çın-
lasın!
Uzun yıllardır ekonomi diline yerleşmiş bir söy-
lem vardı:
Anadolu kaplanları!
Anadolu’nun orta büyüklükteki kentleri tırnak-
larıyla kazıya kazıya birer bölge merkezi haline gel-
mişti. Kayseri, Gaziantep, Denizli, Adana, Çorum
ilk akla gelen Anadolu kaplanları arasındaydı. Kriz
bu kentlerin tümünü vurdu. Her birinden artık üre-
tim rakamları değil işten çıkarma haberleri geliyor.
Salt bu durum bile Türkiye’nin sadece küresel kriz-
le değil, AKP’nin yarattığı ülkesel krizle de karşı
karşıya olduğunu göstermeye yeter.
Hükümetin atacağı önemli adımlarla ilgili ha-
berleri yabancı yayın organlarından okumaya
alıştık. Kıbrıs’ta yeni bir hamle planlanmaktadır;
Yunanistan basınından öğreniriz... Irak’ta bir söz
vermişizdir; Amerikan basınından öğreniriz...
Brüksel’le yeni bir reform üzerinde anlaşma sağ-
lanmıştır; İtalyan basınından öğreniriz...
Bu geleneğe ekonomi de eklendi.
Hükümetin IMF ile sürdürdüğü pazarlığın ay-
rıntılarını dün Reuters haber ajansından öğrendik.
Öyle maddeler var ki; kabul edilmesi gerçekten
zor:
2009’da büyüme yüzde sıfır olacak. Bu, nüfus
artışı dikkate alındığında eksi demek.
Enflasyon yüzde 15 dolayında olacak. Bu, ye-
niden enflasyonlu döneme dönüş demek.
Yüzde 8 olan KDV yüzde 18’e çıkacak. Bu, sa-
bit gelirlinin yaşam standardının sabit kalmama-
sı, gerilemesi demek.
IMF, bütün bunlar kabul edilirse 25 milyar do-
lar kadar kredi verecek.
Buna ümük sıkma değil, mengenede sıkma der-
ler!
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
Bu insanlara rahat bir yaşam vaat eden prog-
ramlarla sosyal demokrat bir parti olarak halkın önü-
ne çıkması gereken CHP’nin, İstanbul Sultanbeyli’de
belediye başkan adayı emekli imam Osman Nuri Be-
dir; “İnanan inanmayan, başı açık, türbanlı, çarşaf-
lı, cüppeli, sarıklı, Alevi, Kürt... Kim olursan ol. Ye-
ter ki bana oy ver” diye bangır bangır bağırıyor.
Çarşaf mucidi -genel başkanın has adamı- düne
kadar Atatürk düşüncesinin, devrimlerin, örneğin kı-
lık kıyafet devriminin bir numaralı savunucusu ol-
duğunu sandığımız CHP’nin İstanbul milletvekili Meh-
met Sevigen de, “Bugüne kadar size sahip çıka-
madık” diye cüppeliden, çarşaflıdan, sarıklıdan,
türbanlıdan özür diliyor.
Bütün bunlar, devrimleri oy uğruna satışa çıkaran
bir partinin Sultanbeyli’de 2004 yerel seçimlerinde
(37.928 oy ile) malın gerçek sahibi AKP’ye karşı al-
dığı oy ne kadar, söyleyelim: 6 bin 729!
CHP’deki post anti-modern gelişmelere hayret et-
memek gerek.
Zira bu partinin İl Başkanı Bay Gürsel Tekin, ge-
çenlerde “il veya ilçe başkanlığına çarşaflı birinin de
seçilebileceğini” ilan etmedi mi?
Öteki sol partimizdeki gelişmeler iç açıcı mı? Ha-
yır!
Nihayet Rahşan Ecevit patladı. DSP’nin, partinin
kurucusu Bülent Ecevit’in saptadığı düşünce,
inanç ve ilkelerden saptığını söylüyor.
Bu çıkışın öncesi ve bir de bugünü var. DSP Es-
kişehir Milletvekili Tayfun İçli günümüzde yaşanan
gerçeği gösterdi. Dön dolaş yine DSP’ye üye ve Şiş-
li adayı olan Mustafa Sarıgül’ün partiye alınması ola-
yını “Sanki Sarıgül partiye katılmıyor. DSP Sarıgül’e
katılıyor” diye özetledi.
Bu tanımda doğruluk payı büyük. Zira Sarıgül’ün
partiye katılım töreni -herhalde- Şişli Belediye Baş-
kanı’nın organize ettiği büyük kalabalıklar huzurun-
da ve partiden çok Sarıgül’e gösteriler arasında ger-
çekleşti.
Sarıgül DSP’den belediye başkanı olmak için gel-
medi.
Sarıgül, CHP’de bulamadığı ve bir türlü vazge-
çemediği genel başkanlık tutkusunu DSP’de gi-
dermeye, bilinen ve bildiği yöntemlerle partiyi ele ge-
çirmeye, DSP genel başkanı olmaya hazırlanıyor.
Rahşan Hanım son çıkışını arkasında Sarıgül’ün
niyeti yatıyor.
DSP’nin kuruluşunda eşi kadar, kimi yerde eşin-
den de fazla emeği geçtiğine tanık olduğumuz
Rahşan Ecevit; Sarıgül’le DSP’nin Ecevit’lerin dü-
şünce, inanç ve ilkelerinden uzaklaşacağını sezdi ve
tehlikeyi gördü... Şimdi ya Ecevit’in adını kullanmayın
diyor veya partinin adının değiştirilmesini istiyor.
Şaşırtıcı gibi görünen, oysa gerçeği yansıtan
olaylar birbiri ardına üstelik gelişerek geliyor.
Bu memleketin başbakanı kriz teğet geçti derken
bu kez inişe geçti diyor.
Bu memleketin Merkez Bankası yaptığı açıkla-
mada, bu memleketin başbakanını yalanlıyor. Kriz
reel sektörde öyle bir tahribat yaptı ki onarımının ne
kadar zaman alacağını, ne zaman sona ereceğini bi-
lemediğini söylüyor.
Bu memleketin muhalefeti tüketiciyi rahatlatmak
için KDV’nin yüzde 18’den 12’ye indirilmesini öne-
riyor. Başbakan ise “Ya’vu, KDV indirimi isteyenler
IMF’nin KDV’leri yükseltmemizi istediğini bilmiyor-
lar” diye muhalefetle dalga geçiyor. Bir yandan da
ümüğümüzü sıktırmayacağımızı söylediği IMF ile ara-
mızda pürüz kalmadığını, yılbaşına kadar anlaşmaya
varılacağını açıklıyor.
Hemen her gün ortaya çıkan yeni örneklerle seç-
men kütükleri rezaleti gündemden düşmüyor.
Bu konudaki sorumluluk da ortada kaldı.
Yüksek Seçim Kurulu, kütük düzenlemelerinde so-
rumluluk bana ait değil, diyor. İçişleri Bakanlığı’na
bağlı nüfus genel müdürlüğünden gelen rakamlara
göre kütükleri düzenlediklerini açıklıyor.
Bu konuda da sorumluluğu üstlenmesi gereken ik-
tidar partisi AKP sözcüsü, hayır; diyor. Sorumlu doğ-
rudan YSK’dir.
Kütük rezaleti seçimleri şaibeli duruma düşürür di-
ye düşünen, bu sorunu çözmek için ne gibi yön-
temler, olanaklar vardır, araştıralım diyen yok.
İktidardan da muhalefetten de bir araba laf. Biri
iktidarı suçluyor, öteki savunuyorken; seçmen lis-
tesinde adını bulamayan veya iki aylık iken ölen ço-
cuğunu 40 yıl sonra seçmen listesinde gören baba..
yıllardır oyunu Bodrum’da kullanan eşini Anka-
ra’daki listede gören koca ne yapacağını bilemiyor.
Seçmen listelerine itiraz dün sona erdi. Sakınca-
lar ortadan kaldırılamadı.
Bir seçim geliyor ki, kim kime dum duma!
ankcum@cumhuriyet.com.tr
SAYFA 6 ARALIK 2008 CUMARTESİCUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
İstanbul B 18
Edirne B 16
Kocaeli PB 22
Çanakkale B 18
İzmir PB 21
Manisa PB 19
Aydın PB 22
Denizli PB 21
Zonguldak PB 23
Sinop PB 20
Samsun PB 23
Trabzon PB 18
Giresun PB 20
Ankara PB 15
Eskişehir PB 15
Konya PB 17
Sıvas PB 10
Antalya PB 22
Adana PB 23
Mersin PB 23
Diyarbakır PB 15
Şanlıurfa PB 20
Mardin PB 14
Siirt PB 10
Hakkâri PB 11
Van PB 11
Kars PB 9
Oslo PB 0
Helsinki PB 3
Stockholm K 4
Londra PB 7
Amsterdam Y 9
Brüksel Y 7
Paris Y 7
Bonn Y 6
Münih K 2
Berlin Y 6
Budapeşte Y 11
Madrid Y 11
Viyana B 7
Belgrad Y 15
Soyfa Y 15
Roma Y 16
Atina Y 19
Zürih K 6
Moskova PB 8
Aşkabat B 10
Astana K 2
Taşkent PB 15
Bakû A 14
Bişkek B 6
Tiflis A 15
Kahire B 24
Şam B 22
Yurdun kuzeybatı ke-
simleri parçalı ve çok
bulutlu, akşam ve gece
saatlerinde Çanakkale,
Edirne ve Kırklareli çev-
releri yağmur ve sağanak
yağışlı diğer yerler az
bulutlu ve açık geçecek.
Gece ve sabah saatle-
rinde iç ve doğu kesim-
lerinde sis görülecek.
Hava sıcaklığında önem-
li değişiklik olmayacak.
Roth tarafõndan Taksi Hill Otel’de açõklandõ.
Raporda, AB üyeliği sürecinde yapõlan
tüm düzenlemelere karşõn polis şiddetinin
hâlâ sürdüğüne yönelik işaretler bulundu-
ğuna vurgu yapõlarak “Yasal tedbirlerde
artış olmasına karşın, bugün de bu dü-
zenlemeleri kale almayan memurlar gör-
evi kötüye kullandıklarında ve hatta in-
san öldürdüklerinde hâlâ etkin bir ce-
zasızlıktan faydalanabiliyorlar” denildi.
Raporda polisin ölümle de sonuçlanan ateş-
li silah kullanõmõ, kötü muamele, aşõrõ güç
kullandõğõ kitle kontrolü uygulamalarõ ve
kimlik kontrolleri sõrasõnda ya da sonrasõn-
da kötü muamele yapmasõ gibi çeşitli bi-
çimlerde süren polis şiddetiyle ilgili kanõt-
lar ortaya kondu. Raporda, polisin kötü
muamele yaptõğõna dair suç duyurusunda bu-
lunanlarõn kendilerini savcõlõk soruşturma-
sõ tamamlanmadan, “polise şiddet yoluyla
mukavemet etme” suçuyla mahkemede
bulmasõnõn artõk rutin bir uygulama haline
geldiğinin altõ çizildi. İşkence, kötü muamele
ya da silah kullanma iddialarõyla ilgili poli-
sin görevini nasõl yürüttüğüne dair incele-
melerde kanõtlarõ gizleme, bozma ya da ka-
nõt yerleştirme ve savcõnõn soruşturmasõnõ en-
gelleme çabalarõnõn sõklõkla görüldüğü be-
lirtilerek Nijeryalõ sõğõnmacõ Festus Okey’in
gözaltõndayken ölümü sonrasõnda yaşanan-
lar örnek gösterildi.
Muhabirlerimiz de raporda
Tanõklar ve gazete haberleri ile 1 Mayõs
2008 günü yaşanan şiddetin ayrõntõlõ bir şe-
kilde incelendiği raporda, 2 Cumhuriyet mu-
habirinin de dövüldüğü anlatõldõ. Cumhu-
riyet’in Pazar Eki muhabiri Ali Deniz Us-
lu’nun gazete binasõna girmek üzereyken
copla dövüldüğü, yüzünü korumaya çalõ-
şõrkan sağ eli kõrõlan Uslu’nun ameliyat edil-
diği ve çalõşamaz hale geldiği belirtildi. Pa-
zar Eki’nin diğer muhabiri Esra Açık-
göz’ün de “gazeteciyim” demesine karşõn
cop darbelerine maruz kaldõğõ kaydedilen ra-
porda, Açõkgöz ve Uslu’nun, “kasten ya-
ralama”, “iş ve çalışma hürriyetini ihlal”
suçlarõndan resmi şikâyette bulunduklarõ, İs-
tanbul Valisi, İçişleri Bakanõ ve Başba-
kan’dan da şikâyetçi olduklarõ anlatõldõ. Ra-
porda iki gazetecinin de polis tarafõndan kö-
tü muameleye uğramasõyla ilgili herhangi
bir cezai soruşturma açõlmadõğõ anõmsatõ-
larak böyle bir uygulamanõn Türkiye’nin
Avrupa İnsan Haklarõ Sözleşmesi’ndeki
yükümlülüklerinin açõkça ihlal edildiğini
gösterdiği vurgulandõ. Cumhuriyet gazete-
sinin kõdemli muhabirlerinden Alper Tur-
gut’un 2007 1 Mayõs’õnda uğradõğõ polis şid-
detine ilişkin açõlan davanõn kapanmasõ da
raporda “tipik bir örnek” olarak sunuldu.
Baştarafı 1. Sayfada
Polis şiddeti cezasız kalıyor
HİCRAN ÖZDAMAR
İZMİR - Üniversitelerde ders
saatleri dõşõnda okullarõnõn çe-
şitli bölümlerinde çalõşan öğ-
renciler, 1 Ekim’de yürürlüğe
giren Sosyal Sigortalar ve Ge-
nel Sağlõk Sigortasõ Yasasõ’nõn
kurbanõ oldu. Ülke genelinde
yaklaşõk 20 bin gencin işine,
tüm gün sigortalõ gösterilme
zorunluluğuna son verildiği öğ-
renildi. Öğrencilerin, normal
işçi statüsünde olmasõ duru-
munda, burs alamayacağõ, anne
ve babasõnõn sağlõk hizmetle-
riyle ilgili haklarõndan yararla-
namayacağõna dikkat çekildi.
Başta barõnma olmak üzere
çeşitli sõkõntõlarla boğuşan üni-
versite öğrencilerine bir darbe
de son sosyal güvenlik düzen-
lemelerinden geldi.
Eğitim giderlerini karşõlamak
amacõyla üniversitelerin kritik
birimlerinde de görev yapan
öğrencilerin ayrõlmasõyla, ku-
rumlarda da boşluk oluştuğu be-
lirtildi.
Üniversite rektörlerinin du-
rumu Yüksek Öğretim Kurumu
(YÖK) Başkanlõğõ’na ileterek
sorunun çözümlenmesini iste-
dikleri kaydedildi.
Ege Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Candeğer Yılmaz,
kurumda kõsmi zamanlõ çalõşan
298 öğrencinin 15 Kasõm iti-
barõyla işlerine son verildiğini
belirterek “Öğrencilerin bun-
dan sonraki dönemlerde nor-
mal sigortalı olarak çalıştı-
rılması, üniversitemizin ve
kısmi zamanlı çalışan öğren-
cilerin mağduriyetine yol açı-
yor” dedi.
Çukurova Üniversitesi Rek-
törü Prof. Dr. Alper Akınoğlu
da üniversitelerinde 540 öğ-
rencinin çalõştõğõnõ belirterek
“Bu uygulama doğru değil”
dedi.
Öğrenciler sosyal güvenlik kurbanõ
Haber Merkezi - Türk kadõnõna seçme ve
seçilme hakkõnõn verilişinin 74. yõldönümü ne-
deniyle yurt genelinde etkinlikler yapõldõ.
Alanlara çõkarak siyasi partilere “kadın ko-
tası” konulmasõ çağrõsõnõ yineleyen kadõnlar,
“Haklarımızı istiyoruz” dedi. Türkiye Ka-
dõn Dernekleri Federasyonu’ndan yapõlan
açõklamada da “Nüfusun yarısını oluşturan
kadını görünmez kılmanın insanlığa kar-
şı işlenen bir suç olarak kabul edilmesi ge-
rektiği” belirtildi.
İSTANBUL’da Beşiktaş Belediyesi Kadõn
Platformu ve İstanbul Kadõn Kuruluşlarõ
Birliği’nce (İKKB), Beşiktaş Meydanõ’nda ba-
sõn açõklamasõ yapõldõ. Burada konuşan İKKB
Başkanõ Nazan Moroğlu, siyasette kadõn ağõr-
lõğõnõn artmasõnõ isteyerek, “Siyasi partilerde
her kademede yönetici ve milletvekilliği için
en az yüzde 30 cinsiyet kotası uygulanmalı;
siyasi partiler ve seçim yasalarında deği-
şiklik yapılmalı; her parti tüzüğüne cinsi-
yet kotasına ilişkin bir madde koymalı.
Adaylık başvurularında kadınlardan ya-
rı bedel alınmalı” çağrõsõ yaptõ.
CHP İstanbul milletvekilleri Necla Arat ve
Çetin Soysal ile Beşiktaş Belediye Başkanõ
İsmail Ünal’õn da katõldõğõ etkinlikte bazõ ka-
dõnlar, temsili olarak, kilitli olan meclis ka-
põsõnõ bir anahtarla açtõ.
İZMİR’de Cumhuriyet Alanõ’nda toplanan
kadõnlar Atatürk Anõtõ’na çelenk bõraktõ ve da-
ha sonra Konak’taki Atatürk Kültür Merke-
zi’ne dek yürüdü. Kadõnlar, yürüyüş boyun-
ca “Demokratız”, “Laikiz”, “Çağdaşız”,
“Seçildik geliyoruz”, “Yetti artık biz de va-
rız”, “Kadınlar seçilecek Türkiye değişe-
cek” pankartlarõ taşõdõ. İzmir Kadõn Kuru-
luşlarõ Birliği adõna konuşan Gülsen Özkan,
demokrasinin işlerlik kazanabilmesi için si-
yasi partiler ve seçim yasasõnda değişiklik ya-
põlmasõ gerektiğini belirtti.
ADANA Barosu’nda düzenlenen törende
konuşan Adana Barosu Kadõn Haklarõ Ko-
misyonu Başkanõ Avukat Türkan Eşli, “Ka-
dınların 74 yıl önce parlamentodaki tem-
sil oranında dünya ikincisi olan Türkiye,
bugün 163. sıraya gerilemiştir” dedi.
Türkiye Kadõn Dernekleri Federasyo-
nu’ndan yapõlan açõklamada “Kadını gö-
rünmez kılmak, sadece kadına yapılan bir
haksızlık değil, aynı zamanda da özellikle
1980’li yıllardan bugüne değin tüm ulus-
lararası süreçlerde ana gündem maddesi-
ni oluşturan sürdürülebilir kalkınmayı
sağlamak amacıyla yapılan çalışmalara
büyük bir engel oluşturduğundan insanlı-
ğa karşı işlenen bir suçtur” denildi.
Kadınlar hakları için yürüdü
İşçiveöğrenciye
şafak baskını
Ankara Üniversitesi’nin Cebeci Yerleşkesi’nde
bulunan Merkez Yemekhane’de işten çıkarı-
lan işçilerin başlattığı ve 17 gündür süren iş-
gal, dün sabah saat 05.00’te polis tarafından
düzenlenen baskında toplam 44 işçi ve öğ-
rencinin gözaltına alınmasıyla sona erdi. An-
kara Üniversitesi’nde iki aydır çeşitli eylem-
lerle gündeme gelen yemekhane işçilerinin baş-
lattıkları işgal 17. gününde polisin sabah er-
ken saatlerdeki müdahalesiyle noktalandı.
17 gündür süren işgal dün polisin sabah bas-
kınıyla sona erdi. Edinilen bilgiye göre ye-
mekhanede nöbet tutan, aralarında öğrenci-
lerin de bulunduğu 44 kişi saat 05.00’te göz-
altına alındı. Polisin işgale destek veren öğ-
rencileri de gün içinde gözaltına almaya devam
ettiği ileri sürülürken, yemekhanenin kapısı-
na kilit vuruldu. Öğrenci ve işçilerin yerleşkede
işgale ilişkin olarak astıkları afişler toplatıldı.
Yeni düzenleme nedeniyle üniversitelerde çalõşan 20 bin gencin işine son verildi
İzmir’de-
Cumhuriyet
Alanı’nda
toplanan ka-
dınlar Ata-
türk Anıtı’na
çelenk bıraktı
ve daha sonra
Konak’taki
Atatürk Kül-
tür Merke-
zi’ne dek yü-
rüdü. (Fotoğ-
raf: AA)
Türkkadõnõnaseçmeveseçilmehakkõnõnverilmesinin74.yõldönümükutlandõ
PKK’yiövmektendava
açõlmõştõ,şehitoldu
İFADESİ İSTENİNCE ORTAYA ÇIKTI
DİYARBAKIR (Cumhuriyet) - Mardin’in Nu-
saybin ilçesinde terör örgütü PKK lehine düzenlenen
yürüyüşe katõldõğõ gerekçesiyle yargõlanan Mesut
Sanir’in Türkiye-İran sõnõrõnda vatani görevini ya-
parken mayõna basarak şehit olduğu bildirildi.
Diyarbakõr 4. Ağõr Ceza Mahkemesi, Nusay-
bin’de terör örgütü PKK lehine gerçekleştirilen yü-
rüyüşe katõlarak slogan attõğõ gerekçesiyle hakkõn-
da “suçu ve suçluyu övme” ve “Toplantı ve Gös-
teri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet”suçla-
rõndan dava açõlan ancak askerde olduğu belirlenen
sanõk Mesut Sanir’in ifadesinin alõnmasõ için bir sü-
re önce birliğine yazõ yazdõ. Tokat 6. Piyade Er Eği-
tim Tugayõ 48. Piyade Eğitim Alay Komutanlõğõ’ndan
mahkemeye gönderilen cevap yazõsõnda, Sanir’in gö-
revlendirme emriyle bulunduğu Iğdõr’õn Aralõk il-
çesinde 29 Nisan’da devriye görevi yaparken terö-
ristlerce döşenen mayõna basarak şehit olduğu be-
lirtildi. Mahkeme heyeti bunun üzerine Sanir’in yar-
gõlandõğõ davanõn düşürülmesini kararlaştõrdõ.
İRANTOPÇUSU DA ATEŞ ALTINA ALDI
Türk uçaklarõ
Kandil’i vurdu
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkur-
may Başkanlõğõ, Irak’õn kuzeyinde Kandil bölge-
sinde tespit edilen PKK/Kongra Gel terör örgütü-
ne ait hedeflerin, Türk Hava Kuvvetleri Komu-
tanlõğõ’na ait savaş uçaklarõnca dün yapõlan hava ta-
arruzuyla etkili bir şekilde vurulduğunu açõkladõ.
Genelkurmay Başkanlõğõ’ndan yapõlan yazõlõ
açõklamada, icra edilen harekâtta her zaman olduğu
gibi sadece terör örgütünün hedef alõndõğõ, sivil hal-
kõn olumsuz etkilenmemesi için gerekli hassasiyetin
gösterildiği belirtildi. Açõklamada, görevini başa-
rõyla tamamlayan uçaklarõn emniyetle üslerine
döndüğü kaydedildi.
Öte yandan, Irak’õn kuzeyindeki bölgesel yö-
netimin yetkilisi Cebbar Yaver, dün yaptõğõ açõk-
lamada İran topçu birliklerinin de Kandil Dağõ böl-
gesini ateş altõna aldõğõnõ belirtti.
Öcalan’dan Yunan makamlarına dava
Haber Merkezi- Terör örgütü PKK lideri
Abdullah Öcalan, Yunan makamlarõ aleyhine “Be-
ni Türk istihbaratõndan neden korumadõnõz” davasõ
açarak tazminat talebinde bulundu. Öcalan’õn Yu-
nan avukatõ Yiannis Rahiotis, Yunan makamlarõ-
nõn “Öcalan’õn emniyetini garanti etmelerine” kar-
şõn, ele geçirilmesini engellemedikleri için 20 bin
100 Avro’luk tazminat talebiyle mahkemeye baş-
vuruda bulunduğu bildirildi. Suriye’den çõkarõlan
Öcalan, Yunan gizli servisinin sağladõğõ pasaportla
Kenya’ya giderek Yunanistan elçiliğinde gizlen-
mek zorunda kalmõş 17 Şubat 1999 tarihinde yaka-
lanarak Türkiye’ye getirilmişti.