Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ekonomi@cumhuriyet.com.tr
6 ARALIK 2008 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 13
CMYB
C M Y B
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Omurgasız...
5 Aralık Türkiye’de kadınların seçme seçilme, si-
yasal haklarını Batı demokrasilerinden önce, geniş
kapsamlı kazanmalarının yıldönümü. 10 Aralık dün-
yada evrensel insan hakları günü. Her ikisinde de hak-
ların kullanılabilmesini unutun algılanmalarında bile,
insan hakları ölçeğinin olmazsa olmaz ilkelerini na-
sıl böylesine yitirdik? Omurgasız, dik duramayacak
insan hallerine benzettik?
1980’li yıllarda kadın hakları savaşımında atağa geç-
miştik. Dünyada ve ülkemizde paralel yaşanan süreçte,
insanlığın ilk kadın hakları savaşımı atağında olduğu
üzere, lokomotif işçilerdi. İşçi, emek hakları, sendi-
kal haklar, iş güvencesi savaşımında, sermaye-siyaset
çıkar işbirliğinde geriye püskürtme atağına karşı di-
renirken nüfusun kullanılmayan kadın gücü ve dina-
miği eylemlerle bir kez daha keşfedilmişti...
Marksizmin tehdit olmaktan çıkması bağlantılı
kapitalist dünyada, sosyal devlet, sendikal haklardan
vazgeçme, demokrasinin olmazsa olmaz ayaklarını
kesme sürecinden söz ediyoruz. İngiltere’de liberal
rüzgârların güçlü dalgasında madenler kapatılırken
kadın direniş gücünün keşfedilmesi, yeni ateşi kö-
rüklemiş, ideolojik kimliğini yitirmekte, göçmekte olan
İngiliz İşçi Partisi’nin yeni sol rüzgârları ile iktidara gel-
mesinin kaynağını oluşturmuştu. Yeni sol rüzgârla-
rı dalga dalga Batı dünyasında estirilirken bizler ka-
dın hakları kazanımında sevindirik olurken, siyase-
tin oyunu özünde “kadını vitrinde kullanma” sanatı-
nı geliştirmekmiş. AB’nin olmazsa olmaz demokra-
si ayakları, sosyal devlet, eşitlik, sendikal haklar il-
keleri kırılırken kadınlar için “eşitlik” kavramı vitrinde,
insan haklarında eşitliğin yok edilişinin saklanması-
nın aracı olarak kullanılmıştı.
Zengin kuzey dünyasında başta İngiliz İşçi Parti-
si lideri Blair, çok sayıda lideri iktidara taşıdı. CHP
ve lideri Baykal’ın dumanlar arasında merdivenler-
den indirilmesi sahnesi aslında Sosyalist Enternas-
yonal’de uygulanmakta olunan modelin medyatik gö-
rüntüsünden ibaretti. Ancak Türkiye koşullarında uyar-
lamanın getirisi götürüsünden fazla oldu. Hele de CHP
lideri Baykal, sadece Batılı sosyal demokratların iz-
lediği yolu çekinceli izlemeye kalkıştığında, Kemal
Derviş-Bayram Meral ikilisinin transferi ile giriştiği
seçim atağından daha bir zararlı çıktı.
Türkiye zengin kuzey dünyasının içinde değildi.
Yoksul güney dünyasında tam sayılmasa da iki ara-
da bir derede, solda geçinen bir siyasi partinin, ge-
cekondudan varoşa kaymış seçmen çoğunluğuna
ulaşması olanağı yoktu. ABD’nin BOP projesine “evet”
diyememiş Ecevit hükümetinin yıkılması, iktidardan
düşürülmesi projesinde, krizden çıkış için dünya pi-
yasalar merkezinden, üstelik Ecevit’in kendisi tara-
fından transfer edilmiş, umut bağlanmış, IMF reçe-
telerinin de baş mimarı ekonomist, özel yaşamında
kendini sosyal demokrat görse bile ülkesinde uyum
sorunu yaşamıştı.
BOP projesinin öne çıktığı, ABD’nin Irak işgaline
kalkışacağı süreçte, Refah içinden çıkarılıp gökten
zembille inmişçesine yaratılan AKP, liderleri, bugü-
nün Cumhurbaşkanı Gül ile Başbakanı Erdoğan, seç-
men çoğunluk için en kolay pazarlanıp uyum soru-
nu olmadan sevdirilebilecekler olarak seçildiler,
başarıları ile de bunu hak ettiklerini dünya âleme gös-
terdiler..
Ha bu arada ABD, AB ülkelerinde Afganistan, Irak
işgalleri, kanlı petrolün önlenemez yükselişi, piyasalar
düzeninin genleşmesi süreci, emperyalizmin büyük
krizi devreye girdi. AB ülkelerinde kadın üzerinde si-
yasetle, estirilmiş yeni sol rüzgârlarının izi kalmadı.
Merkez sağ iktidarlar yeni yüzler vizyonunu üstlen-
diler. En son ABD’de Bush yolcu, bu kez ideolojik sol
terminoloji bile sistemi rahatsız edeceğinden, öz-
gürlükler, insan hakları adına ırk, renk ayrımcılığı üze-
rinden siyasetle yeni yüzün, yeni lideri Obama sah-
neye çıkarıldı.
Krizden çıkış reçetelerinde, krizin odağındaki pi-
yasalar, bankalar düzeni, emperyal tekellerin kurta-
rılması reçeteleri, milyarlarla dünyalının kesesinden
çıkarılıyor... Demokrasinin beşiği sayılan ülkelerin hiç-
birinde sendikal haklar, sosyal devlet, emek hakla-
rı, işçinin çalışma hakkı, gerçek insan hakları gündeme
gelmiyor. Sadece sermayenin ayakta kalabilmesin-
de, piyasaları açmaya dönük olarak kimi sosyal ka-
pital projeler var; tüketimi canlandıracak ataklar ola-
rak gündemde.
İnsanın canını acıtan, insan hakları, kadın hakla-
rından yola çıkanların, kendilerini solcu, aydın, sanatçı,
toplumun öncüleri görenlerin, emperyalizmin dün-
yadaki bu insan hakları katliamlarını yok saymaya kal-
kışmaları... İdeolojisiz, belkemiksiz insanları, en çok
da en yoksulları ırklar, dinler, mezhepler ekseninde
ayrıştırmada, kanlı çatışmalarda bölme oyununda, tu-
zağında suç ortaklığında başrol üstlenmeleri... Si-
yasetin iktidar ayağının, varoşlara sadaka düzeni,
aşiret-tarikat sarmalında, siyasal İslam üzerinden
ulaşmasının alkışlanması... Sol geçinen muhalefet için
de tek reçete olarak pazarlanması...
soner@cumhuriyet.com.tr
‘Sõfõr büyüme’ hedeflenecek, 6 milyon yeni seçmen iş bulamayacak, maaşlar yerinde sayacak, enflasyon katlanacak
Halkõn ümüğünü AKP sõkacak
AKP hükümetinin IMF ile nelerde
uzlaştõğõ belli oldu. “IMF’ye ümüğümüzü
sõktõrmayacağõz” diyen hükümet, krizin
faturasõnõ tümüyle halkõn sõrtõna yükleyecek bir
programõ imzalamaya hazõrlanõyor.
Şimdiye kadar önlem diye ileri sürülen ne
varsa tam tersi gerçekleşecek; maaş artõşõ
getirecek personel reformu rafa
kaldõrõlacak, devlet sağlõk giderleri dahil halka
yönelik harcamalarõnõ kõsacak.
Kemer sõkma programõndan belediyeler
de payõnõ alacak. Yerel yönetimlere
yönelik 4 milyar YTL’lik kaynak tahsisinin
1,7 milyar YTL’si kesilecek. Ancak kesinti yerel
seçimlerden sonra yapõlacak.
Ekonomi Servisi - Uluslararasõ Para
Fonu’nun (IMF) olurunu almadan krize
karşõ önlemler paketini açõklayamayan hü-
kümetin faturayõ halkõn sõrtõna yükleye-
cek bir taahhütler dizisinde uzlaştõğõ or-
taya çõktõ. Reuters’õn haberine göre, hü-
kümet ile IMF arasõnda halen devam
eden görüşmeler kapsamõnda, kesinleş-
memekle beraber ilk aşamada 18 aylõk bir
dönemi kapsayacak 25 milyar dolarlõk kre-
diyi içeren bir düzenleme yapõlmasõ ön-
görülüyor. Bu kredi karşõlõğõnda kamu ma-
liyesi kapsamõnda alõnacak önlemler de
netleşmeye başladõ. Reuters’a bilgi veren
üst düzey bir yetkili, IMF ile düşünülen
18 aylõk stand-by düzenlemesinin piyasa
koşullarõnõn düzelmesi halinde, ihtiyati
stand-by’a dönebileceğini belirtti.
Habere göre yeni stand-by’õn temel
esaslarõ şöyle olacak:
İşsizlik daha da artacak
2009 yõlõnda Gayri Safi Yurtiçi Ha-
sõla (GSYH) büyümesi yüzde sõfõr olarak
öngörülüyor. Hükümetin daha önce ha-
zõrladõğõ 2009 bütçesinde gelecek yõl
GSYH büyümesi yüzde 4 olarak öngö-
rülmüştü. Bu durum, diğer harcama kõ-
sõcõ önlemlerle birlikte işsizliğin daha
da artmasõ anlamõna geliyor. Çünkü büt-
çede 8-10 milyar YTL düzeyinde har-
cama kõsõcõ önlem alõnmasõ da söz ko-
nusu. Bu durum, yerel seçimlerde oy
kullanacak 6 milyon yeni seçmenin bü-
yük kõsmõnõn da işsizler kervanõna katõl-
masõ anlamõna geliyor.
Hayat pahalılığı artacak
IMF ile yapõlacak stand-by’da, 2009
yõlõnda enflasyonun yüzde 14-15 aralõ-
ğõnda gerçekleşeceği tahminine de yer ve-
riliyor. IMF bu hesaplamayõ yaparken ön-
celikli olarak KDV artõşõnõn tedbir pake-
tine konulacağõnõ varsayõyor. Ayrõca,
kurlarda artõş olacağõ ve enflasyonun ku-
ra karşõ duyarlõ olduğu hesaba katõlõyor.
Üçüncü bir etken olarak da dünyada
merkez bankalarõ ve kamunun aldõğõ ön-
lemler çerçevesinde piyasaya verdikleri
paralarõn neden olacağõ bir enflasyonun
Türkiye’ye de yansõyacağõ (enflasyon it-
hali) hesaplanõyor. Merkez Bankasõ bu-
güne kadar yaptõğõ tahminlerde, hem ta-
lep gerilemesi, hem de uluslararasõ petrol
fiyatlarõnõn gerilemesi gibi nedenlerle
enflasyon tahminlerinde daha õlõmlõ ön-
görülerde bulunuyordu.
Kurufasulye de zam görecek
IMF’nin yüzde 18 olan genel KDV
oranõnda değişiklik talep etmediği buna
karşõlõk halen yüzde 8 olan bazõ ürünler-
deki KDV’nin yüzde 18’e çõkarõlmasõnõ
istediği belirtiliyor. Bu durumda halkõn
mutfağõndaki bitkisel yağlar, hazõr çor-
balar, meşrubatlar, çikolata, şeker ve şekerlemeler, tüm
bakliyat ürünleri, sadece KDV artõşõyla ciddi bir zam
görecek. Bu fasõlda olumlu sayõlabilecek tek nokta,
IMF’nin yeni bir vergi artõrõmõna gerek görmemesi.
Memur maaşı yaya kalacak
Habere kaynaklõk eden bir başka üst düzey yetkili
de, IMF’nin maaş artõşõna neden olacak personel re-
formunun bu dönemde uygulanmamasõnõ talep ettiği-
ni vurgulayarak, IMF ile anlaşmaya varõldõktan sonra
2009 içinde gerekli ayarlamalar için yeni bir yasa çõ-
karõlmasõnõn öngörüldüğünü söyledi.
Aynõ yetkili, acil olarak alõnmasõ gereken bazõ dü-
zenlemelerin, ödeneklere blokaj konulmasõ yöntemiy-
le alõnõp, ilerleyen dönemde yasa çõkarõlmasõnõn da söz
konusu olabileceğini bildirdi.
KAYNAKLAR SEÇİM İÇİN
Duble yol için
para çıkıyor mu?
Anlaşma kapsamõnda ya-
põlacak olan harcama kõsõcõ ön-
lemler ağõrlõklõ olarak cari har-
camalar için söz konusu olacak.
Piyasanõn canlõ tutulabilmesi
için yatõrõm harcamalarõna do-
kunulmayacak. Baraj, yol ve
tetikleyici özelliği olan inşaat
sektörü, diğer sektörlere de
önemli destek sağlayabileceği
düşüncesiyle, harcama kõsõcõ
önlemler kapsamõ dõşõnda tutu-
lacak.
Sağlık ve sosyal güvenlik
için para bulunamıyor
Seçim öncesi yapõlacak
yol, baraj gibi prestij unsurlarõ-
na para kesilmeyince, geriye
kalan tek yol işletilecek. Başta
sağlõk ve sosyal güvenlik har-
camalarõ olmak üzere ağõrlõklõ
olarak mal ve hizmet alõmlarõ
durdurulacak ve halkõn sağlõ-
ğõndan kaynak yaratõlmasõ yo-
luna gidilecek.
Seçim harcamalarına
vize çıktı
Reuters’a bilgi veren üst
düzey yetkiliye göre, bütçeden
2009 yõlõnda belediyelere yapõ-
lacak olan 4 milyar YTL’lik ak-
tarõmõn 1.7 milyar YTL’lik bö-
lümü kesilecek ve bu tutar 2.3
milyar YTL’ye çekilecek. Yet-
kili, belediye ödeneklerine ke-
sintinin mart ayõnda yapõlacak
yerel yönetim seçimlerinin ya-
põlacağõ dönem öncesi olan yõ-
lõn ilk çeyreğinde değil, izleyen
dönemde gündeme getirilebile-
ceğine dikkat çekti.
Aynõ yetkili, önlemler kapsa-
mõnda Türkiye’nin önemli so-
runlarõndan biri olan sosyal gü-
venlik açõğõnõn daraltõlmasõnõn
öngörüldüğünü ifade ederek,
bu kapsamda sağlõk harcama-
larõnda kesintiye gidilmesinin
gündeme gelebileceğini vurgu-
ladõ. Yetkililer, bu görüşmelerin
IMF üst düzeyiyle de yapõlaca-
ğõnõ, ekonomide alõnacak ka-
rarlarda son sözü siyasi iradenin
söyleyeceğini de bildirdi.
Kriz Batõsöke’de
mola verdirdi
MURAT KIŞLALI
ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdo-
ğan’õn “ekonomik önlemler” paketi ilgi görmedi.
Erdoğan’õn ekonomik önlemler arasõnda saydõğõ es-
naf ve sanatkâr desteği kredisinden, her bin esnaf-
tan sadece 3’ünün yararlandõğõ ortaya çõktõ.
Edinilen bilgilere göre bu krediden İstanbul’da-
ki 230 bin esnaftan sadece 259 tanesi yararlandõ.
Hakkâri, Muş ve Tunceli’de ise sadece birer esnaf
kredi aldõ. MHP Denizli Milletvekili Emin Haluk
Ayhan, “Ekonomik durum o kadar kötü ki bu
şartlarda kredi kullanabilecek esnaf kalmadı. Ay-
rıca krediyi sadece imalatçı esnafa kullandırı-
yorlar. İmalatçı kalmadı ki. Bunu önlem diye sun-
mak halkla alay etmektir” dedi.
MHP Denizli Milletvekili Ayhan’õn soru öner-
gesine verilen yanõtta, Sanayi ve Ticaret Bakanlõ-
ğõ’na bağlõ KOSGEB tarafõndan “0 faizli imalat-
çı esnaf ve sanatkâr destek kredisi”ne 14 Kasõm
2008 tarihine kadar 6 bin 297 esnafõn başvurduğu,
bunlardan 5 bin 853 esnafa toplam 148 milyon 125
bin 500 YTL kredi verildiği bildirildi.
TESK’in illere göre oda ve esnaf sanatkâr sayõ-
larõ istatistiklerine göre, Türkiye’de oda ve sicili olan
aktif esnaf sayõsõ Kasõm 2008 itibarõyla 1 milyon 903
bin 999 olarak gerçekleşti. Buna göre kredi kulla-
nan esnafõn bütün esnaflara oranõ binde 3.1 oldu.
Krediden en fazla yararlanan il her bin esnaftan
15’inin kredi aldõğõ Bayburt oldu. Bu ili, 14 esnaf
ile Burdur, 13 esnaf ile de Karabük, Isparta ve Bar-
tõn izledi. En düşük kredi kullanõm oranõ Çanak-
kale’de gerçekleşti.
Ekonomi Servisi - Batõsöke Söke Çimento Sanayii
kriz nedeniyle üretime iki ay ara verdiğini açõkladõ.
İMKB’ye önceki gün yapõlan açõklamada, “Ekonomik
gelişmeler nedeniyle çimento ve klinker ihtiyacõnõn azal-
masõ ve gereksiz stok artõşõnõn önlenmesi amacõyla, şir-
ketimiz klinker üretiminin tamamõ, üretimin gerçek-
leştirildiği fõrõnlardaki yõllõk revizyon çalõşmasõnõn
sonlandõrõlmasõna müteakip, 01.12.2008 tarihi itibarõyla
31.01.2009 tarihine kadar geçici olarak durdurulmuş-
tur” denildi. Söz konusu duruşun, şirketin sürekliliği-
ni etkileyecek bir duruş olmadõğõna dikkat çekilen açõk-
lamada, durdurulan hatlarõn şirketin çimento satõşlarõ-
na, bugünkü piyasa şartlarõna göre etkisi olmayacağõ di-
le getirildi. 248 işçi ve 66 memurun çalõştõğõ şirkette bu-
güne kadar duruş nedeniyle herhangi bir personel çõ-
kõşõnõn söz konusu olmadõğõ bilgisi de verildi.
Sanayi üretimi ekimde yüzde 8.5 azaldõ, 2001’den bu yana en düşük düzeye indi
Kriz vurdu, çarklar durdu
Ekonomi Servisi - Eko-
nomik büyümenin öncü gös-
tergesi niteliğindeki sanayi
üretiminde düşüş ekim ayõn-
da hõzlandõ. Türkiye İstatis-
tik Kurumu (TÜİK) verile-
rine göre, sanayi üretimi
ekim ayõnda yüzde 8.5 azal-
dõ. Böylece üretimdeki dü-
şüş 2001 Kasõm ayõndan bu
yana en yüksek düzeyde
gerçekleşti.
Sanayi üretiminde yedi
yõl aradan sonra ilk defa üç
ay üst üste küçülme görül-
dü. Üretim ağustosta yüzde
4.1, eylülde yüzde 5.2 ve
ekimde yüzde 8.5 azaldõ.
Büyümenin üçüncü çeyrek-
te eksi olmasõ bekleniyor.
Dördüncü çeyreğin ilk ayõ
olan ekimdeki daralma da
son çeyrekteki büyümeye
ilişkin kötü bir sinyal olarak
algõlanõyor. Ekim ayõnda
üretim madencilik sektö-
ründe yüzde 15.4 artarken
imalat sanayi sektöründe
yüzde 10.3, elektrik, gaz ve
su sektöründe yüzde 1.5
azalma gerçekleşti.
Ekim ayõnda üretimde en
yüksek düşüş oranõ yüzde
29.4 ile metal eşya sanayii
(makine teçhizat hariç) ima-
latõnda gerçekleşti. Onu yüz-
de 23.8 ile ağaç ve mantar
ürünleri (mobilya hariç) ve
yüzde 21.8 ile ana metal sa-
nayi izledi.
Üretime ilişkin bir kötü
veri de kapasite kullanõ-
mõndan geldi. İmalat sana-
yiinde kapasite kullanõm
oranõ kasõm ayõnda 9.7 pu-
an azalarak yüzde 72.9 dü-
zeyine geriledi. Kapasite
kullanõm oranõ 2003 Şu-
bat’õndan beri en düşük dü-
zeye indi.
Merkezden
yeni önlemler
D
evlet Bakanı Mehmet Şimşek Hazine
Müsteşarlığı’nda düzenlediği toplantıda,
“KDV’de indirim yapamayız” dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet
Bakanõ Mehmet Şimşek, bugüne kadar alõnan ön-
lemlerin kapsamlõ bir paket olduğunu, bu aşama-
da yeni bir paketin olmayacağõnõ belirterek
“Bundan sonra elbette gerektiğinde
önlem alınır ama bizim alacağımız
tedbirlerin de bir sınırı var” de-
di. KDV başta olmak üzere ver-
gi indiriminin bu aşamada
mümkün olmadõğõnõ belirten
Şimşek, IMF ile de görüşme-
lerin sürdüğünü, alõnacak ön-
lemler üzerinde “Aşağı yukarı
bir anlaşma sağlandığını”
söyledi.
Şimşek, Hazine Müsteşarlõ-
ğõ’nda düzenlediği “Ekonomik
Değerlendirme” konulu basõn top-
lantõsõnda, kamunun kriz için bugüne ka-
dar açõkladõğõ bilinen önlemleri sõraladõktan
sonra sorularõ yanõtladõ.
Şimşek, “Bu konuşmasının yeni bir tedbir pa-
keti olmayacağı, mevcut tedbirlerle yetinilece-
ği anlamına gelip gelmediğinin” sorulmasõ üze-
rine, “Bundan sonra elbette gerektiğinde önlem
alınır ama bizim alacağımız tedbirlerin de bir
sınırı var. Reel sektöre destek için bundan son-
ra da imkânlar çerçevesinde bazı tedbirler or-
taya konulabilir. Ancak verilecek des-
tekler içinde bütçe disiplini ve finan-
sal istikrar arasındaki ilişkinin gö-
zetileceği de ortada” dedi.
Şimşek, KDV indirimi taleple-
riyle ilgili bir soruyu da, “Hiçbir
zaman kesin bir dille bu konu-
yu kapatmak istemiyorum ama
şu anda ‘Gelirlerimizi nasõl art-
tõrõrõz, harcamalarõmõzõ nasõl kõ-
sarõz ve bu süreçte IMF programõ
yoluyla Türkiye’ye nasõl dõş kaynak
desteğini sağlarõz’ diye çalışırken bu
tür taleplerin, bu strateji, bu vizyonla
bağdaşmadığı ortada” diye yanõtladõ.
IMF ile müzakerelerin zemininin Türkiye’nin
yapõsal birtakõm problemlerini çözmeye yönelik bir
program çerçevesi olduğunu belirten Şimşek,
“Alınması gereken tedbirlere ilişkin aşağı yu-
karı anlaşma sağlanmış durumda” dedi.
‘Aşağı yukarı anlaşmış durumdayız’
Şimşek,
“Gelirleri arttõrõp
harcamalarõmõzõ nasõl
kõsarõz ve Türkiye’ye
nasõl dõş kaynak desteğini
sağlarõz diye çalõşõrken,
KDV indirimi gibi
talepler bu vizyonla
bağdaşmõyor”
dedi.
OCAK SONUNA KADAR PAYDOS
Can suyu
değil damla
kredisi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Merkez
Bankasõ (MB), küresel mali krizin etkilerini azalt-
mak için yeni önlemler aldõ. Dünkü Resmi Gazete’de
yayõmlanan kararla döviz cinsi zorunlu karşõlõk ora-
nõ yüzde 11’den 9’a çekildi. Türk Lirasõ mevduat-
lar için zorunlu karşõlõk oranõ yüzde 6 olarak korundu.
MB yabancõ para karşõlõklara faiz ödenmesine son
verirken, Türk parasõ zorunlu karşõlõklarõn faiz ora-
nõnõ arttõrdõ. MB ayrõca Eximbank’a yeni bir kay-
nak da sundu.
Merkez Bankasõ tarafõndan yapõlan açõklamaya gö-
re, yabancõ para zorunlu karşõlõk oranlarõndaki in-
dirimle bankacõlõk sistemine 2.5 milyar dolarlõk ek
döviz likiditesi sağlandõ. MB’nin uluslararasõ pi-
yasalardaki sorunlarõn ekonomi üzerindeki etkile-
rini sõnõrlamak için üzerine düşeni yapmaya devam
edeceği belirtilen açõklamada ayrõca, “Küresel
kredi piyasalarındaki sorunların derinleşmesi ha-
linde yabancı para zorunlu karşılık oranında tek-
rar indirim yapılabileceği gibi, iyileşmelere bağ-
lı olarak döviz likiditesine ilişkin sorunların or-
tadan kalkması halinde bu oranın artırılması da
söz konusu olabilecektir” ifadesine yer verildi.