Katalog

İstanbul Haber Servisi - Kumkapõ’daki Ya- bancõlar Şube Müdürlüğü’nde dün sabah saatle- rinde isyan çõktõ. Şubede tutulan Türkmen kö- kenli kadõn ve erkekler, Türkmenistan Konso- losluğu’nun işlemlerini hõzlõ yürütmediği ve kendilerine duyarsõz kaldõğõ gerekçesiyle ayak- landõlar. Yabancõlar Şube Müdürlüğü’nde göz- altõnda tutulan yabancõ uyruklu kadõn ve erkek- ler, bulunduklarõ odalardaki yataklarõ ateşe ve- rerek, yaktõklarõ battaniyeleri de pencereden aşağõya attõlar. Ellerine aldõklarõ sopalarla demir parmaklõklara vurarak seslerini du- yurmaya çalõşan yabancõ uyruklular, bir yandan da sloganlar attõ. İsyanõn şubenin camlarõndan dõşarõya taşmasõyla basõn mensuplarõ bina girişine kadar yaklaşa- bildi. Camdan bakan yabancõ uyruklu kadõnlar, ellerindeki kâğõtlarõ ateşe ver- di. Kadõn polisler yangõnõ söndürerek pencereyi kapatõrken, üzerinde “Ço- luk çocuğumuz bizi bekliyor. Biz gidemiyoruz. Lütfen yardımcı olun” yazõlõ nevresim, camdan aşağõya sarkõtõldõ. Yabancõ uyruk- lular, olayõ görüntüleyen gazete- cilere de Türkmenistan Konso- losluğu’nu eleştiren yazõlarõn yer aldõğõ notlar attõ. Daha son- ra odalara çõkan polis ekipleri, yabancõ uyruklu kadõn ve er- kekleri sakinleştirdi. Geçen ekim ayõnda da yabancõ uy- ruklu 786 kişi, aç olduklarõ ve işkenceye uğradõklarõ gerekçesiyle isyan çõkar- mõştõ. CMYB C M Y B 20 ARALIK 2008 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA DİZİ 9 A T A T Ü R K ’ E Y A K A R I Ş Bizi affet 32. GÜN İÇİN KISA BİR NOT 32. Gün bir açõk oturum gibi ol- du. Sayõn Mehmet Ali Birand’õn oturum yöneticisi olarak tarafsõz ol- masõ gerekirdi. Genç yardõmcõsõnõ ve filmi korumak için çaba göster- di. Dostluğu anlarõm ama kurallar dostluktan daha önemlidir. Çok mütevazõ bir açõklamada bulunma- ma izin veriniz. Yaşayan eski bir iki yayõncõdan biriyim. Yayõn türle- rinin kurallarõnõ ilk kez yazõlõ ola- rak saptayan, açõklayan da benim. Bu tür programlarõ yönetenlerin ta- rafsõzlõğõ programa güvenilirlik ve düzey sağlar. Bu hususu belirtme- den geçemedim. Sayõn Baskın Oran’õn programa niye katõldõğõnõ anlamadõm. Dersine hiç çalõşmadan gelmişti, önceden edinilmiş ciddi bir birikimi de yok- tu. Program boyunca söyledikleri- nin büyük çoğunluğu tarihe, ger- çeklere aykõrõydõ. Mustafa filmi hakkõnda bir program izlemek iste- yen izleyicilerin haklarõnõ yememek için susmayõ tercih ettim. Ciddi ki- taplara bakarak doğrularõ öğrenece- ğini ümit ederek burada da susaca- ğõm. Ama bir noktaya değinmemek ol- mayacak. Sayõn Baskõn Oran, Ata- türk hakkõnda ucuzun ucuzu bir fõk- rayõ yineledi. Atatürk çok uzun boylu, gür sesli bir babayiğit olarak anlatõlõrmõş. Bir gün bu abartõlarõn yapõldõğõ yerden geçmiş. Boyu kõsa, sesi de inceymiş, üstüne üstlük bir de sütlü kahve istemişmiş filan. Bu tek fõkrayõ Atatürk hakkõndaki abartõlarõn, Atatürk’ü totemleştir- menin tipik örneği olarak ileri sür- dü. Özetle dedi ki: “Atatürk böyle büyütülerek anlatırsa, Ata- türk’ün böyle olmadığı anlaşıldı- ğı zaman büyük hayal kırıklığı yaratır.” ÖĞRENCİLERİNE DE BÖYLE Mİ ANLATIYOR? On binlerce kitaptan oluşan Atatürk edebiyatõnõ ve Atatürk gerçeğini bu ucuz fõkraya indirgeyerek anlatmak ve eleştirmeye yeltenmek, akla ziyan bir tutum. Bu ucuz şakadan yola çõ- karak Atatürk’ün totemleştirildiğini, İsa gibi yarõ-tanrõ olarak anlatõldõğõ- nõ söyledi ve ekledi: “Mustafa filmi Atatürk’ü insanlaştırıyor, totem olmaktan çıkarıyor.” Çocuklarõmõza, gençlerimize Ata- türk böyle, bu ucuz fõkradaki gibi mi anlatõlõyor? Ey öğretmenler, Ata- türk’ü böyle dev gibi ya da yarõ-tan- rõ gibi mi anlatõyorsunuz? Ey bilen- ler, böyle inceleme kitabõ, ders kita- bõ, yardõmcõ ders kitabõ, hikâye kita- bõ, gençlik ansiklopedisi var mõ? Yoksa Sayõn Oran öğrencilerine de yakõn tarihimizi böyle mi anlatõyor? NE OLUR! Çanakkale’yi, Milli Mücadele’yi bilmeyenler bunlarõ anlatmasõn ne olur! Anadolu’nun o tarihteki duru- munu, devrimlerin amacõnõ, anlamõ- nõ bilmeyenler de, doğru ile yanlõşõ, yalanõ, uydurmayõ ayõrt edemeyenler de Cumhuriyeti anlatmasõn ne olur! Atatürk’ü bütün yönleri ile özenle, saygõyla inceleyip kavramamõş olan- lar Atatürk’ü de hiç anlatmasõn ne olur! Bilmeyenler bu konulardan elini, di- lini çeksin, çocuklarõmõzõn aklõnõ ve yüreğini kirletmesin, ne olur! Bilmeyenler anlatmasõn Araştõrmayanlar, bu konulardan elini, dilini çeksin; çocuklarõmõzõn aklõnõ kirletmesin Ey sevgili Atatürk! Sana padişah/halife olman teklif edilmişti. Kabul etseydin haremin olacaktı, hazinen ola- caktı, sarayların olacaktı, mutluluk ve keyif içinde bir ömür sürecek, içkini (afiyet olsun!) sarayında, gizli içeceğin için kimse de bu konuda olur olmaz konuşmayacaktı. Ama sen bu teklifi elinin tersiyle ittin. Milletinin gele- ceği için devrimler yolunu açtın. Bu nedenle kaç kez ölüm tehlikesi atlattın, iftiralara uğra- mayı göze aldın. İstedin ki yurttaşların bağımsız olsun, ilkellikten, bilgisizlikten, onursuzluktan, yoksulluktan, hurafelerden, din ve çıkar sömürücülerinden kurtulsun, ilerlesin, gelişsin, her alanda kalkınsın, orta- çağdan çıksın, çağının ve hayatın güzelliklerini paylaşsın, dilediği gibi ibadet etsin, huzur içinde yaşasın, bir daha da Batı’nın kölesi olmasın. Ama biz seni, idealini, başarı- larını, halkımıza, gençlerimize anlatmayı beceremedik. Araştı- rıp öğrenebilirlerdi ama doğruyu, gerçeği araştırma hevesini de, alışkanlığını da veremedik. Bu konudaki beceriksizliğimizin son örneği de Mustafa adlı film. Bu filmi yapanlara, destekleyenlere, övenlere, seni, Milli Mücadele’yi, Cumhuriyetin neleri başardığını öğretemediğimiz anlaşılıyor. Geleceği emanet ettiğin gençlerin birçok akımların, farklı düşüncelerin etkisi altında kalmalarını, bölünmele- rini engelleyemedik. Gençlerimiz tarihsiz ya da sulandırılmış ya da tersine çevrilmiş bir tarihle yetişiyor. Kendi kahramanlarını unut- turduk, çocuklarımızın başkalarının kahramanlarına hayranlık duymalarına yol açtık. Aaah. Senden sonra birçok zik- zaklar çizdik. İzinden ayrıldık. Borçla kalkınmaya çabaladık. Bağımsızlığın milli ekonomi ile olan ilgisini unuttuk. Bağımsızlık duygusu zayıfladı. Anadolu aydınlanması gittikçe kararı- yor. Emperyalizm konuşulmaz oldu. Batı karşı- sındaki aşağılık duygumuz yeniden hortladı. Kendimize güvenimiz sarsıldı. Senin, özü yurtseverlik, toprak, tarih ve yazgı kardeşliği olan milliyetçilik görüşünü canlı tutama- dık. Birliğimiz, dirliğimiz sorunlar içinde. Seni de sana benzemeyen büstlere dönüştürdüler. Bu gidişin nelere mal olacağını tarih açıklıyor ama kimse tarihe kulak vermiyor. Bütün bunlardan dolayı senden, aziz anın- dan, derin bir utanç içinde özür diliyorum. Bizi affet. NOT: Diziyi www.cumhuriyet.com.tr’den okuyabilir ve [email protected] elektronik posta adresinden isteyebilirsiniz. ECZACILAR MİTİNGE HAZIRLANIYOR MEHMET MENEKŞE AMASYA - AKP iktidarõnõn “Sağlıkta Dönüşüm Programı” çerçevesinde zor du- rumda kalan eczacõlar, 21 Aralõk Pazar günü Ankara’da saat 13.30’da Kurtuluş Parkõ’nda miting yapmaya hazõrlanõyor. Katõlõmõn yo- ğun olmasõ beklenirken, eczacõlar, mitingde hükümetin haklõ taleplerini dikkate almasõ ve gerekli düzenlemeleri yapmasõ için seslerini duyuracaklarõnõ ifade ettiler. Tokat Eczacõ Odasõ’nda bir toplantõ düzenleyen Oda Baş- kanõ Ali Durmaz, sunduklarõ hizmet artmasõna karşõn kâr oranlarõnõn yarõ yarõya düştü- ğünü belirtti. Durmaz, hükü- metin eczacõya ilaç satan es- naf olarak baktõğõnõ, muayene ücretlerinin eczacõlara tahsil ettirilerek, hasta ile eczacõnõn karşõ karşõya getirildiğini an- lattõ. Durmaz, “İlaçta rekla- mı, 6197 Sayılı Kanun’la ge- tirilmek istenen eczacı or- taklığı, eczacı zincirini geti- recek ve eczacılar çokuluslu ilaç firmalarının memuru durumuna düşecekler” dedi. Amasya 47. Bölge Eczacõ Odasõ Başkanõ Besim Gökalp da 2008 Haziranõ’nda Sosyal Güvenlik Kurumu ile anlaşma yapõldõğõnõ, an- laşmaya Çalõşma, Sağlõk ve Maliye bakanlarõ- nõn da imza attõğõnõ ancak bunun görmezden gelindiğini ifade etti. Gökalp şöyle konuştu: “Küreselleşmeden etkilenerek mesleğimizi yabancı zincirlere teslim edecek yapılanma modelini, meslektaşlarımızın dayanışması- nı ve birlikteliğini bozacak yeni kurumlaş- ma modellerini önümüze getirmişlerdir.” Amasya ve Tokat eczacõ odalarõnõn miting için 10 otobüs kaldõracağõ açõklandõ. ‘Yabancı zincirlere teslim edileceğiz’ Kumkapı’da yine mülteci isyanı Yabancı uyruklu kadın ve erkekler kendileriyle ilgilenmedikleri gerekçesiyle ayaklandılar. (AFP) DURMAZ GÖKALP B İ T T İ Aziz Nesin 93 yaşında İstanbul Haber Servisi - Türkiye’nin mizah ustasõ Aziz Nesin’in, 93. yaş günü dostlarõ ve sevenleri tarafõndan söyleşi ve müzik dinletileri ile kutlandõ. Usta yazar için dün Armada Otel’de Ali Nesin ve 68’liler Birliği Vakfõ Baş- kanõ Sönmez Targan’õn katõlõmõyla bir etkin- lik düzenlendi. Geceye sanatçõ Müjdat Gezen, Çağdaş Müzik Topluluğu, Yaşar Kurt ve Orkestrasõ ile Serhad Raşa katõldõ. Nesin için bugün, 68’liler Birliği Vakfõ ve Kadõköy Bele- diyesi Fen İşleri Gönüllüleri tarafõndan “Aziz Nesin 93 yaşında” konulu söyleşi düzenlene- cek. Caddebostan Kültür Merkezi’nde saat 14.00’te gerçekleştirilecek olan etkinliğe, yazar Demirtaş Ceyhun ve gazeteci Zeynep Oral konuşmacõ olarak katõlacak. Kocaeli’nde ‘rüşvet’ operasyonu KOCAELİ (AA) - Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Kaçakçõlõk ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdür- lüğü ekipleri, İzmit Karayollarõ Araç Mua- yene İstasyonu’nda araçlarõnõ muayene yap- tõrmak isteyenlerden rüşvet aldõklarõ ve sahte fenni muayene belgesi düzenleyerek haksõz kazanç elde ettikleri iddia edilen kişilere yönelik operasyon düzenledi. Operasyonda, aralarõnda Karayollarõ çalõşanlarõ ile trafik muamele işi yapan “iş takipçileri”nin de bulun- duğu 25 kişi gözaltõna alõndõ. Eski DTP Genel Başkan Yardımcısı tutuklandı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Eski Demokratik Toplum Partisi (DTP) Genel Baş- kan Yardõmcõsõ Selma Irmak, PKK propagan- dasõ yaptõğõ gerekçesiyle Adana Cumhuriyet Baş- savcõlõğõ’nca hakkõnda açõlan davada ifade ver- mediği için Diyarbakõr’da gözaltõna alõndõ. Adliyeye sevk edilen Irmak, ifadesi alõn- dõktan sonra çõkarõldõğõ nöbetçi mahkemece tutuklandõ. Irmak’õn, davanõn görüldüğü Ada- na’ya götürüleceği bildirildi. Emekli Tümgeneral Meriç toprağa verildi İSTANBUL (AA) - İstanbul Beşiktaş’ta 3 gün önce yaşamõnõ yiti- ren emekli Tümgeneral Mustafa Cudi Meriç (87), toprağa verildi. Meriç’in Türk bayrağõna sarõlõ naaşõ, Levent Camii’nde öğle vakti kõlõnan cenaze namazõnõn ardõndan top arabasõna konularak askeri bando eşliğinde cenaze aracõna kadar taşõndõ. Emekli Tümge- neral Meriç’in naaşõ daha sonra Zincirlikuyu Mezarlõğõ’nda toprağa verildi. ADD’de görev değişimi KONYA (Cumhu- riyet) - ADD Konya Şube Başkanõ Arif Aytürk’ün Okyanus Şir- ketler Grubu’na yönelik operasyonda tutuklanma- sõnõn ardõndan şube başkanlõğõna eski sayman Remzi Bozal getirildi. Bozal, “Atatürk’ün ilke ve inkõlaplarõna bağlõ, bu yönde çalõşan bireyler yetiştirmek ve Atatürk’ü düşünceleriyle yaşatmak temel hedefimizdir. Ülkemizi Atatürk’ün belirlediği ‘çağdaş uygarlõk seviyesine çõkar- mak’ hedefinden sapmadan bu yönde çalõşmalarõmõz sürecek- tir” dedi. Atina’dan 4 uçağa taciz ANKARA (AA) - Yunanistan’a ait uçak- lar, Ege Denizi’nin uluslararasõ hava saha- sõnda eğitim uçuşundaki Türk uçak- larõna önceki gün 4 kez önleme yaptõ. Genel- kurmay Başkanlõğõ’nõn internet sitesinde yer alan duyuruya göre, F- 16 uçaklarõna, F-16 uçaklarõ tarafõndan Ahi- kerya Adasõ güneyi ve güneydoğusunda 2 kez önleme gerçekleştirildi. Türk F-16 uçaklarõna, Yunanistan’õn Souabay ve Kastellion meydan- larõndan kalkan F-16 uçaklarõ tarafõndan İstanköy Adasõ batõsõ ve Sakõz Adasõ güneyinde de 2 kez önleme yapõldõ.