03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 2 KASIM 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR 17 ESİNTİLER ZEYNEP ORAL Bugünkü Yazımı Yazamadım... SANATA BAKIŞ SELMİ ANDAK Cumhuriyetin 85. Yılında Tekfen Filarmoni Orkestrası [email protected] İSTANBUL CUMOK 5 MAYIS 2008 TARİHLİ TOPLANTISINDA İSTANBUL CUMOK KOORDİNATÖRÜ'NÜN GÖREVİNE SON VERMİŞTİR. CUMHURİYET OKURLARINA, CUMOK OLUŞUMLARINA, VE KAMUOYUNA BİLDİRİRİZ. DÖNEM SÖZCÜLERİ VE İLETİŞİM TÜRKAN ERKİN 0216 337 57 97 HALİL GÜRDAMAR SANİYE DÖNDÜOĞLU [email protected] [email protected] YAŞASIN TAM BAĞIMSIZ, ANTİEMPERYALİST, AYDINLIK, DEMOKRATİK TÜRKİYE İSTANBUL CUMOK AÇIKLAMASI www.cumok.org 16 KASIM 2008 PAZAR Saat: 11.00 KONUĞUMUZ, BİLİM TEKNİK EKİ YAYIN YÖNETMENİ, DEĞERLİ YAZARIMIZ Sayın ORHAN BURSALI ile kahvaltılı aydınlanma toplantısında bir araya geliyoruz. Tarih: 16 Kasım 2008 Pazar Saat 11.00 Yer: Kadıköy Aden Otel İletişim: 0555 432 32 29 - 0535 636 59 11 0537 871 82 34 Lütfen yerinizi ayırtınız. TÜRKAN ERKİN: 0216 337 57 97 YAŞASIN TAM BAĞIMSIZ, ANTİEMPERYALIST, AYDINLIK, DEMOKRATİK TÜRKİYE İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI www.cumok.org TÜYAP KİTAP FUARI 4. SALON 138 NUMARALI BÖLÜMDEYİZ. CUMHURİYET OKURLARINI, YAZARLARINI VE OLUŞUMLARI BEKLERİZ DÖNEM SÖZCÜLERİ VE İLETİŞİM TÜRKAN ERKİN 0216 337 57 97 HALİL GÜRDAMAR SANİYE DÖNDÜOĞLU [email protected] [email protected] İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI www.cumok.org Sevgili okurlar, bugünkü yazımı yazamadım. Çünkü... ... Çünkü iki gün önce, sabah saatlerinde bir torunum, öğleden sonra ise ikiz torunlarım dünyaya geldi. (Evet, ay- nı günde! Heyhat iki ayrı hastanede!) Kabul edin ki, aynı günde üç toruna daha sahip olmak pek rastlanır şey de- ğil... (İstanbul trafiğinde iki ayrı hastaneye yetişme kao- sunu es geçiyorum!) Zaten dört harika torunum vardı. Dört artı üç, etti mi si- ze yedi! (Sayıyla 4+3=7) Şu son iki gündür, yedi torun sahibi bir babaanne ola- rak yaşamadığım heyecan bir yana, aklım fikrim yalnız ve yalnız yedi’lerdeydi, yazıda falan değil. İşte bu nedenle bugünkü yazımı yazamadım! “Yedi’ler” deyince... Torunlardan yola çıkıp tasavvuf fel- sefesindeki “Ruhun yedi yükseliş mertebesinden” söz et- mek bana düşmez elbet ama Mevlana’nın yedi öğüdü- nü dillendirmek, paylaşmak, hiç fena olmayabilir... İşte Mevlâna Celâleddîn-i Rûmi’nin yedi öğüdü: - Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol. - Şefkat ve merhamette güneş gibi ol. - Başkalarının kusurlarını örtmede gece gibi ol. - Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol. - Alçakgönüllülükte toprak gibi ol. - Hoşgörülülükte deniz gibi ol. - Olduğun gibi ol, göründüğün gibi ol!.. Hepinize iyi ve güzel bir pazar günü diliyorum. www.zeyneporal.com e-posta: [email protected] faks: 0 212 287 31 17 Şef Saim Akçıl yönetimindeki Tekfen Filar- moni Orkestrası, Türkiye Cumhuriyeti’nin 85. yıl- dönümü dolayısıyla düzenlediği “Cumhuriyet Konseri”ni sundu. Bu konser aynı zamanda İs- tiklal Marşımızın özel bir dinletisi olarak önem- li idi. Tekfen Holding’in çok özel bir projesi sa- yılırdı. Bu proje 1921 yılında İstiklal Marşımız için düzenlenen beste yarışmasına katılan eserle- ri tekrar yıllar sonra izleyici ile buluşturmak ama- cımızı taşıyordu. Uzun yıllardır hep birlikte söylediğimiz “İstiklal Marşı” aslında 1921 yılında düzenlenen yarışmaya çok sayıda katılan bes- telerden biri idi. Ankara’da temelleri atılan yeni Türkiye’nin mil- li marşı niteliğinde idi. Bu yarışmaya katılmış olan bestelerin sayıları bilinmemekte idi. Tekfen Vak- fı katkısı ile Mehmet Altun ve arkadaşları ta- rafından çalışılan araştırmalar sonucunda bu bestelerden 11’inin notaları bulunmuştu. Bu eserler aynı tarihlerde Kâzım Karabekir Paşa tarafından yazılmış bir beste ile birlikte, Cum- huriyetimizin 85. yılını kutlamak üzere Tekfen Filarmoni Orkestrası tarafından ilk kez seslen- dirilmiş oldu. Ayrıca “Milli Marşımız”ın öyküsünü içeren bir kitap ve konser günü dağıtılan bir CD kaydı ile bu proje ölümsüz bir hale getirildi. Orkestra şe- fi Saim Akçıl yönetiminde Tekfen Filarmoni Orkestrası’nın konseri gerçekleşti. Bu konser programının akışı şöyle: Beste ve orkestra düzenlemeleri Mehmet Za- ti Arca - Çetin Işıközlü, Mustafa Sunar - Be- tin Güneş, Kâzım Uz - Emre Aracı, İsmail Hakkı Aksoy, Ertuğ Korkmaz, Hüseyin Ser- met, Halit Lemi Atlı, Turgay Erdener, Kâzım Karabekir (Türk Yılmaz Marşı), Hasan Uçar- su, İsmail Zühtü Ateş, Hüseyin Sermet (ori- jinal notadan seslendirecektir). Ahmet Yekta Madran, Nevit Kodallı, Abdülkadir Töre, Ayşe Önder, Özkan Manav, Ali Rıfat Çağa- tay 1924 tarihli İstiklal Marşı, Darüttalim-i Mu- siki Heyeti CD dinletisi. Ali Rıfat Çağatay, Mu- rat Kodallı, Zeki Üngör, Edgar Manas. Yü- cel Erten yönetmen, Kemal Yiğitcan ışık kreatörü, şef Gökçen Koray yönetiminde TRT İstanbul Gençlik Korosu - Arsen Gürzap - na- rasyon, Yetkin Dikinciler - narasyon, Sumru Ağıryürüyen - soprano, Şenol Talınlı - tenor, Hüseyin Sermet - piyano, Ercan Irmak - ney, Göksel Baktagir - kanun, Yurdal Tokcan - ut. 1992 yılında Karadeniz Oda Orkestrası adı ile kurulan Tekfen Filarmoni Orkestrası, önemli özelliğini repertuvarı ve eşlik ettiği yerel çalgı- larla ortaya koymuştur. Orkestra bugüne kadar Suriye’den ut, İran’dan “tar”, Bulgaristan’dan “kaval”, Rus- ya’dan “domra”, Kazakistan’dan “kılkobuz”, Azerbaycan’dan “kemança”, Ukrayna’dan “bandura”, Gürcistan’dan “salamuri”, Özbe- kistan’dan “çang”, Yunanistan’dan “buzuki”, Türkiye’den “ney”, “bağlama” ve “kanun” gibi çeşitli otantik çalgılara ve onlar için yazılan eser- lere de yer vermiştir. Orkestra bu yönüyle dünyada ayrıcalıklı bir yere sahiptir. Tekfen Filarmoni Orkestrası sanatın beşeri farklılıkları nasıl bir zenginliğe dönüştürebildi- ğinin mükemmel bir örneğidir. Başlangıçta Karadeniz Ekonomik İşbirliği’ne üye ülkelerin sa- natçılarından oluşan orkestra, zaman içinde bü- yüyerek Hazar Denizi ve Doğu Akdeniz ülke- lerinden sanatçıları da bünyesine katmış ve kon- serlerde sahneye koyduğu bayrak sayısını 23’e çıkarmıştır. Bu orkestrayı oluşturan sanatçıların geldiği ül- kelerin coğrafyası göz önüne getirilirse, karşı- mızda dünyanın farklılık ve çelişkiler ile dolu uluslararası sorunların en yoğun olduğu böl- gelerden durumlar çıkar. Böyle bölgelerin müzisyenlerini bir araya getiren bu orkestranın barış, sanat ve müziğin evrenselliği ve başka insancıl değerleri koruduğu gerçeğine kavuşulur. Şairler doğum ya da ölüm yõllarõyla akõllara gelir ve anõlõrlar. Peki ya şiirler... Fransõz gemisi geldi mi? Günümüzden tam 50 yõl önceydi… Şair, 1958 yõlõnõn 1 Haziran gününde ya- zar “Gökte bulut yok / söğütler yağmur- lu” dizeleriyle başlayan ünlü şiirini… Ve şöyle devam eder: Tuna’ya rastladõm akõyor çamurlu çamurlu hey Hikmet’in oğlu, Hikmet’in oğlu Tuna’nõn suyu olaydõn Karaorman’dan geleydin Karadeniz’e döküleydin… Şair Nâzım Hikmet’tir, memleketine olan özlemini “Viyana dolayları”nda yazdõğõ “Tuna Üstüne Söylenmiştir” ad- lõ şiiriyle anlatan… Bu şiirin yazõlõşõnõn üstünden tam elli yõl geçti… Sert geçen kõş mevsiminin ardõndan, havalarõn õsõn- masõyla birlikte Avrupa’da donan nehir- lerdeki buzlarõn kõrõldõğõ ve akõntõyla Karadeniz’e, oradan da dalgalarõn om- zunda İstanbul Boğazõ’na kadar taşõn- dõklarõ bilinir. Eski İstanbullular, Bo- ğaz’õ tõkayan buzlarõn üstünde yürüyerek, karşõdan karşõya nasõl geçtiklerini hâlâ an- latõrlar. Şu hayat ne garip bir yer; Tuna’nõn taşõdõğõ buzlar neredeyse bir mucizeyi ger- çekleştiriyor da, ülkesine, insanõna duy- duğu özlemi Tuna’nõn suyuyla İstan- bul’a taşõyan koca Nâzõm’õn dileği, her- kes kendisinden “büyük şairdi” diye söz etmesine rağmen gerçekleşmiyor!?. Nâzõm’õn şiiri şöyle sona eriyor: Mavileşeydin mavileşeydin mavileşey- din geçeydin Boğaziçi’nden başõnda İstanbul havasõ çarpaydõn Kadõköy iskelesine çarpaydõn çõrpõnaydõn vapura binerken Memet’le anasõ. Telgrafın bulunuşu... Bizim, Tuna’nõn suyu ve Boğaz üzeri- ne söyleyeceklerimiz yalnõzca Nâzõm’õn şiiri değildir! Tuna Nehri’nin derinlikle- rini ve İstanbul Boğazõ’nõn kõyõsõnõ bir- birine bağlayan ve de pek bilinmeyen bir öykü vardõr: Bu öykü, telgrafõn Morse ta- rafõndan bulunuşuyla başlar!.. Dönemin padişahõ Abdülmecit, başarõsõndan dolayõ Morse’u kutlayan ilk Avrupalõ devlet adamõdõr. Osmanlõ padişahõnõn gönderdiği nişandan onur duyan Morse, yeni icat et- tiği telgraf aletinden bir tanesini ortağõ Chamberlain ile birlikte İstanbul’a gön- derir. Robert Koleji’nin müdürü Cyrus Hamlin’in yanõnda kalan Chamberlain, oldukça ilkel olan telgraf makinesi üze- rinde çalõşma yaptõktan sonra, geliştir- dikleri modelin daha iyisini yapmak üze- re Viyana’ya gitmeye karar verir. Ne var ki, Chamberlian’õn vapuru Tuna Neh- ri’nde batar ve kâşif beş arkadaşõyla bir- likte boğulur. Böylelikle, İstanbul’un 1839’da görmeye başladõğõ telgraf düşü, ileriki bir tarihe ertelenir. 8 yõl geçer aradan… Osmanlõ’da bir ma- den okulu kurmakla görevlendirilen Prof. Lawrence Smith, yanõnda bir telgraf makinesi de getirir… 9 Ağustos 1847’de, Abdülmecit’i, Boğaz’õn kõyõsõndaki Bey- lerbeyi Sarayõ’nõn bir odasõndan ötekine telaşlõ adõmlarla yürürken görürüz. Padi- şah, ülkemizde kurulan ilk telgrafõn çalõşõp çalõşmadõğõnõ görmek için sabõrsõzlanmõş, heyecanõnõ yenemeyip sonucu bizzat gör- mek için telgraf çektiği odadan çõkarak, alõcõnõn bulunduğu odaya doğru hõzlõ hõzlõ yürümektedir!.. Lawrence Smith’in yanõna varan pa- dişah, yazdõrdõğõ mesajõn aynen ulaştõğõnõ görünce sevinir ve takdirlerini sunar. Ülkemizde, Abdülmecit tarafõndan, Beylerbeyi Sarayõ’nõn odalarõ arasõnda çekilen ilk telgrafta şunlar yazmaktaydõ: “Fransız gemisi geldi mi? Avrupa’dan ne haber var?” Şairler doğum ya da ölüm yõldönüm- lerinde akõllara gelirler ve anõlõrlar. Pe- ki ya şiirler!?.. Evet, tam 50 yõl geçti ara- dan… TÜYAP 27. İSTANBUL KİTAP FUARI DÜN TÖRENLE AÇILDI İstanbul hem kitaba hem de sanata doyacak Kültür Servisi - İstanbul Kitap Fuarõ dün açõldõ. TÜ- YAP Tüm Fuarcõlõk Yapõm AŞ ve Türkiye Yayõncõlar Bir- liği tarafõndan Büyükçekme- ce’deki TÜYAP Fuar ve Kon- gre Merkezi’nde düzenlenen “27. İstanbul Kitap Fuarı” 9 Kasõm’a kadar açõk kalacak. Bu yõl “1968: 40 Yıl Önce, 40 Yıl Sonra” temasõyla düzen- lenen İstanbul Kitap Fuarõ’na yaklaşõk 550 yayõnevi ve sivil toplum kuruluşu katõlacak; panel, söyleşi, konser, şiir din- letileri ve çocuk etkinlikleri gi- bi 282 kültür etkinliğinde ve imza günlerinde 750 yazar okurlarõyla buluşacak. Ayrõca İstanbul Kitap Fuarõ ile eşza- manlõ olarak “18. İstanbul Sanat Fuarı” da dün açõldõ. Her iki fuarõn da açõlõşõna katõlmak üzere Kültür ve Tu- rizm Bakanõ Ertuğrul Gü- nay, İstanbul Valisi Muammer Güler, 27. İstanbul Kitap Fuarõ onur yazarõ Füruzan, TÜYAP Kitap Fuarlarõ Danõşma Kurulu Başkanõ Çetin Tüzüner ve 18. İs- tanbul Sanat Fuarõ onur sanatçõsõ Mehmet Aksoy TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’ne geldiler. De- niz Kavukçuoğlu’nun konuşma- sõ ile başlayan açõlõş töreninde Çe- tin Tüzüner, Doğan Hõzlan, Meh- met Aksoy, Füruzan ve son olarak da Kültür ve Turizm Bakanõ Er- tuğrul Günay söz aldõlar. Günay yaptõğõ konuşmada, böyle bir fua- rõn uluslararasõ düzeye taşõnmasõ gerektiğinin altõnõ çizdi ve “Bu- nun için kime ne görev düşü- yorsa yerine getirmeli” dedi. Kitap ve sanat fuarõnõn aynõ za- manda yapõlmasõ konusunda “Ki- tap ve sanat birbirine yakışıyor” diyen Günay; kitap fuarõnõn bu se- neki temasõ ile ilgili olarak da “Ben de 68 kuşağının mütevazı üyelerinden biriyim. Cumhu- riyeti demokrasi, özgürlük ve çoğulculuk olmadan düşünmek mümkün değil” dedi. Ertuğrul Günay yaptõğõ konuş- mada, kõsa süre önce kaybettiği- miz Fazıl Hüsnü Dağlarca’yõ, İl- han Berk’i ve Metin And’õ da an- dõ. Konuşmasõnda korsan proble- mine de değinen bakan, “Korsan konusunda iyileştirmeler yapıl- dı ama toplu olarak da daha bi- linçli olmalıyız. Bu konuda ya- pılması gereken daha birçok şey olduğunu da biliyorum fakat burada sadece bizlere değil her- kese görev düşüyor” dedi. Gazetemiz Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay, Cumhuriyet Ki- tap’ın standında okurlarıyla buluşup kitaplarını imzaladı. Oyuncak Müzesi’nde seminerler Kültür Servisi - İstanbul Oyuncak Müzesi’nde Akgün Akova’nõn eğitmenliğini yapacağõ “Yaratõcõlõk Seminerleri”nin yeni dönem çalõşmalarõ başlõyor. 8 Kasõm’dan itibaren cumartesi günleri haftada iki saat olarak verilecek seminerlerde Salvador Dali’nin resimlerinin analizinden Cemal Süreya şiirinin köklerine; tango, caz ve arabeskin karşõlaştõrõlmasõndan müzikle düş kurmaya kadar birçok çalõşma yapõlacak. (0 216 359 45 50 / www.istanbuloyuncakmuzesi.com)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle