Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 8 EKİM 2008 ÇARŞAMBA
6 HABERLER
AVRUPA
GÜRAY ÖZ
“Siyasi Çözüm” Arayışları
Aktütün Karakolu’na yapılan saldırı sonrasındaki
tartışmalar, Türkiye’de Kürt sorununun çözümü
konusunda iki temel eğilimin öne çıktığını göste-
riyor. Bu eğilimlerden birincisi, “artık şu Kürtle-
re hadlerini bildirmek lazım” diyen, orada bu-
rada denemelere girişen ırkçı eğilimdir. Ne kadar
tehlikeli olduğunu, gelişme potansiyelini görmek
için uzman olmaya gerek yok.
İkinci eğilim “Kürt sorununun çözümü için da-
ha fazla beklemek büyük bir yanlıştır” şeklin-
de özetlenebilir ya da genelleştirilebilir.
Hem özetleyelim hem genelleştirelim.
Bu ikinci eğilim, parçalı bir eğilimdir.
Çünkü çözümden yana olanların niyetleri, mu-
ratları farklıdır.
Siyasi çözüm konusunda ağzı laf yapan, ce-
saretini dayandığı “sağlam” küresel güçlerden,
iktidarla kurduğu tatlı ilişkiden alan liberal kesimin
söylediği, özet olarak şöyledir:
“Terör örgütü PKK ile (çok affedersiniz, terör
örgütü mü dedim, her türden ve kırattan liberal ar-
kadaşlardan özür dilerim!) ya da onun taşeron-
ları ile oturup anlaşalım, Kuzey Irak’takileri din-
leyelim, siyasi çözümü bulalım.”
Bu kesimin çözümden anladığı, AB, ABD plan-
larına uygun olarak ülkenin bir bölümünün fark-
lılaşmasıdır. Artık federasyon mu dersiniz, kon-
federasyon mu, tam bölünme mi; işin o kısmı ta-
rafların başarısına bırakılmış, ucu açık bir formüller
yığınıdır.
Kısacası sonuç bölünmedir.
Bu yöne doğru gidebilecek bir süreci, iç savaş
kışkırtıcılığı yapan ve yaşanan acılar nedeniyle hız-
la kitleselleşebilecek olan ırkçı kesimin eylemiy-
le hızlandırdığını da söylemek durumundayız.
Demek ki efendim, rivayet muhtelif olabilir
ama maksat birdir.
Çözümden yana olan bir diğer kesimin görüşü
ise, yine özetleyelim, şöyledir:
“Siyasi çözüm terör örgütü ile birlikte, onun
siyasi istekleri merkezinde üretilemez. Siyasi
çözüm, farklılıkları dikkate alan, kültürel hak-
ları tartışmasız benimseyen, onaylayan, ülke-
lerin bölünmesi konusunda ise son çeyrek yüz-
yılın tecrübesinin bilinciyle emperyalist da-
yatmayı reddeden bir anlayışla üretilebilir.”
Konu çok can yakan, yıllardır sürüncemede kal-
mış bir konudur. Çözümün bir türlü bulunamamış
olmasında ise siyasetin beceriksizliğinin yanı sı-
ra, sorunun emperyalist dayatmanın önemli bir ko-
zu haline gelmiş olmasının payı büyüktür. Buna
konunun ekonomik bir sektöre dönüştüğü ger-
çeğini de ekleyin. Çözümün önündeki engellerin
birbiriyle uzlaşan zıt kardeşlerini de hesaba katın.
Bu konunun pek çok siyasinin diline pelesenk
ettiği gibi ekonomik bir yönü de vardır. Ama Tür-
kiye’de siyasi iktidarın bu konuda söyleyecek sö-
zü de eylemi de yoktur. Olması da mümkün de-
ğildir.
Çünkü siyasetlerini emperyalist ülkelerle sıkı fı-
kı ilişkiler içinde oluşturmuş, ekonomilerini küre-
selleşme çağının beceriksizlikleri bin kere kanıt-
lanmış örgütlerine emanet etmiş, ekonominin dev-
ri daimini dışarıdan gelecek paraya bağlamış olan-
lar, ne ülke ekonomisini krizden koruyabilirler ne
de o ülkenin bir parçasının özgün ekonomik so-
runlarını çözebilirler.
Onlar ülkelerinin sınırlarını da koruyamazlar.
Acıdır ama gerçek böyledir.
Peki çare nedir, nerededir?
Çare, solun bu konuda kafa yormasında, sol-
culuğun her şeyden önce bir işçi emekçi hareketi
olduğunun unutulmamasında, kimliğin Kürt sorunu
ile tarif edilmemesinde, kendilerine akıl öğreten
liberalleri bir kenara bırakarak çözüm üretilme-
sinde, ülkenin aklı başında güçlerinin, halkın so-
la kulak vermesini sağlamasındadır.
e-posta: guray@cumhuriyet.com.tr
TSK arama, gözaltõ, gözaltõ süresi ve operasyon iznine ilişkin yasalarda yeni düzenlemeler yapõlmasõnõ istiyor
Terörde yetki tartõşmasõANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Bölücü terör örgütünün
Irak sõnõrõndaki birliklere saldõr-
masõnõn ardõndan yeniden gün-
deme gelen yetki tartõşmasõ sü-
rüyor. Terörle mücadele eden
Türk Silahlõ Kuvvetleri (TSK) ile
hükümet arasõnda bazõ yasa de-
ğişiklikleri üzerinde tartõşma ya-
şanõyor. TSK, temel olarak ara-
ma, gözaltõna alma yetkisinin
zorunlu hallerde kolluk kuvvet-
lerine verilmesini, gözaltõ süre-
sinin uzatõlmasõnõ ve terörle mü-
cadelede yardõm yataklõk ya-
panlara ilişkin hükümlerin net-
leştirilerek, yaptõrõmlarõn artõrõl-
masõnõ istiyor. Hükümet bu nok-
talardan bazõlarõna itiraz ediyor.
Türkiye’de bölücü teröre yö-
nelik mücadeleyi ana omurga
olarak TSK yürütüyor. Türki-
ye’deki mevzuata göre kolluk
kuvvetleri olan polis ve jandar-
manõn yanõ sõra ihtiyaç duyulmasõ
halinde askeri birlikler de terör-
le mücadelede görev alõyor.
Bu kapsamda uzun süredir te-
röre karşõ savaşõm veren TSK,
mücadelesini polis ve jandar-
manõn tabi olduğu düzenlemeler
doğrultusunda gerçekleştiriyor.
AKP’nin iktidara gelmesinin ar-
dõndan ilgili yasalarda yapõlan de-
ğişiklikle kolluk kuvvetlerinin,
dolayõsõyla TSK birliklerinin ba-
zõ önemli yetkileri yargõ erkine
devredildi.
TSK’nin gündeme getirdiği
değişiklik istemleri Terörle Mü-
cadele Kanunu (TMK), Ceza
Muhakemeleri Kanunu (CMK)
ve İller İdaresi Kanunu’nda
yoğunlaşõyor. TSK’nin uzun
süredir değişmesini istediği dü-
zenlemeler, konu başlõklarõyla
şöyle:
Arama: Terörle mücadele
eden birlikler, üst aramasõ ve
mekân aramasõnõ ancak hâkim ya
da savcõ kararõyla gerçekleştire-
biliyor. Askerler, kõrsal alanda ço-
ğu zaman anlõk gelişen olaylar
nedeniyle yargõ ile iletişim ku-
rulmasõnda zorluk yaşandõğõnõ,
devriye gezen birliklerin, terö-
ristlere olasõ malzeme taşõyan
araçlarõ, şüpheli şahõslarõ araya-
madõklarõnõ ve bir işlem yapa-
madõklarõnõ dile getiriyor. Patla-
yõcõ malzeme sevkõyatõnda arama
işleminin en önemli caydõrõcõ
unsur olduğu belirtiliyor.
İfade alma yetkisi talebi
Gözaltı: Kõrsal kesimde
gözaltõna alma prosedürünün ya-
vaş işlemesi nedeniyle terörle
mücadelenin aksadõğõ eleştirile-
ri yapõlõyor. Askerler, bu kap-
samda ifade alma yetkisinin de
verilmesini talep ediyor.
Gözaltı süresi: Türkiye’de adi
suçlarda gözaltõ süresi 24, terör-
le ilgili suçlarda 48 saat olarak be-
lirlenmiş durumda. Kõrsal ke-
simde süren bir operasyonda ele
geçirilenlerin bu kõsõtlõ sürede sor-
gularõnõn yetişmemesi nedeniy-
le gözaltõ süresinin artõrõlmasõ
isteniyor.
Yardım ve yataklık: Teröre
yardõm ve yataklõk edenlerin Te-
rörle Mücadele Yasasõ’ndaki ta-
nõmlarõnõn ve suçlarõnõn netleş-
tirilmesi isteniyor. Genelkurmay
Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ,
Genelkurmay İkinci Başkanlõğõ
döneminde yaptõğõ bir açõkla-
mada, İngiltere’de bu konudaki
düzenlemeleri örnek göstermiş-
ti. Komutanlar, terör örgütüne yö-
nelik sürdürülen silahlõ mücade-
lenin yanõ sõra örgüte lojistik
destek sağlayanlara, milis deste-
ği verenlere, propagandasõnõ ya-
panlara ve eleman kazandõranla-
ra yönelik yaptõrõmlarõn da artõ-
rõlmasõnõ istiyor. Uzun süredir tar-
tõşõlan “dağa çıkışın engellen-
mesi”nin bu kapsamda destek-
lenmesi gerektiği belirtiliyor.
Operasyon izni: İller İdaresi
Kanunu’na göre terörle mücadele
eden birliklerin operasyon yapa-
bilmesi vali onayõna bağlõ. Te-
rörle mücadele eden birliklerin
planlamalarõ ve duyumlarõna gö-
re operasyon yapabilme yetkisi-
nin olmasõ gerektiği, bütün ope-
rasyon planlarõnõn valilik onayõ-
na bağlanmasõnõn hem sõzma,
hem de kritik zaman kaybõna
yol açacak bürokrasi getireceği-
ne işaret ediliyor.
‘OHAL GERİ GETİRİLMEMELİ’
AKP siyasi
açõlõm istiyor
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP hüküme-
ti, TSK’nin terörle mücadele için istediği yasal dü-
zenlemelere mesafeli yaklaşõyor. Adalet Bakanõ
Mehmet Ali Şahin, askerlerle mutabakat sağlanan
maddelere ilişkin gerekli düzenlemelerin yapõlõp ya-
põlmayacağõna henüz karar verilmediğini söyledi.
Aktütün Karakolu’na yapõlan saldõrõnõn ardõndan
gözler AKP hükümetinin terörle mücadele için alaca-
ğõ önlemlere çevrildi. Terörle Mücadele Yüksek Ku-
rulu yarõn toplanarak alõnmasõ gereken önlemleri ele
alacak. Adalet Bakanõ Şahin dün gazetecilerin konuy-
la ilgili sorularõ üzerine, terörle mücadele eden gü-
venlik güçleri ve Türk Silahlõ Kuvvetleri’nin 1 yõl ön-
ce Terörle Mücadele Yasasõ, Polis Vazife ve Selahi-
yet Yasasõ, Ceza Muhakemesi Yasasõ’nda bazõ dü-
zenleme isteklerinin bulunduğunu anõmsatarak, bu ta-
leplere ilişkin Adalet Bakanlõğõ öncülüğünde teknik
üç çalõşma yapõldõğõnõ söyledi.
Bu çalõşmalarda taleplerin, anayasa ve uluslararasõ
anlaşmalar göz önünde bulundurularak değerlendiril-
diğini ve iki talep üzerinde mutabakat sağlandõğõnõ
belirten Şahin, çalõşmalarõn kasõmda da devam edece-
ğini, mutabakat sağlanan maddelere ilişkin gerekli
düzenlemelerin yapõlõp yapõlmayacağõna ise henüz
karar verilmediğini söyledi. Şahin, “Türkiye, özgür-
lük ve güvenlik arasında tercih yapmak duru-
munda değildir. Teknik çalışmaları yürüten arka-
daşlar ve yasal düzenlemeyi yapacak heyetler de
bu hususu göz önünde bulunduruyor” diye konuş-
tu. Yasal düzenlemelerde Jandarma güçlerinin so-
rumluluk alanõnõn daraltõlacağõ yönünde yorumlar ya-
põldõğõ belirtilerek, bunun güvenlik zafiyetine yol
açõp açmayacağõnõn sorulmasõ üzerine Şahin, “Jan-
darmanın sorumluluk alanını daraltacak bir dü-
zenleme Bakanlar Kurulu gündemine gelmedi,
belki bir düşünce safhasındadır” dedi.
AKP kulislerinde, terörle mücadelenin sadece as-
keri önlemlerle çözülemeyeceği, asõl olarak bazõ siya-
si ve kültürel açõlõmlar yapõlmasõ gerektiği konuşulu-
yor. Bölgede güvenlik güçlerine OHAL yetkisi vere-
cek düzenleme ile gözaltõ süresinin uzatõlmasõna karşõ
çõkan AKP’liler, şu değerlendirmelerde bulunuyor:
Gözaltı süresi ve OHAL: 12 Eylül’den hemen
sonra ve izleyen yõllarda 60 günlük, 30 günlük gözal-
tõ süreleri vardõ. 20 küsur yõldan sonra bin bir güçlük-
le bu süreyi 4 güne düşürebildik. Terörün bu noktaya
gelmesinde en büyük etkenlerden birisi OHAL.
OHAL’in geri getirilmesi çok büyük bir hata olur.
Siyasi açılımlar: Sorun bugüne kadar askeri ön-
lemlerle çözülemedi. Sorunu çok boyutlu görmek ge-
rekiyor. Mücadeleye ilişkin bakõşõn değişmesi gereki-
yor. Ülkede yaşayan 10 milyonluk bir Kürt nüfusu
var. Kürt Enstitüsü kurulmasõ, Kürtçe yayõnõn geniş-
letilmesi, gündeme getirilebilir. Ancak bunlarõn gün-
deme getirilmesi için uygun bir zemin şu anda yok.
SOFA’da PKK’nin
adı yer almıyor
BAHADIR SELİM DİLEK
ANKARA - Aktütün sõnõr karakoluna
yapõlan saldõrõ sonrasõ Dõşişleri Bakanlõğõ,
Irak merkezi yönetimi ve bölgesel Kürt
yönetimi ile ilişkiler konusunda yeni
bir yol haritasõ üzerinde çalõşõrken, 2008
yõlõ sonrasõ için ABD askerlerinin Irak’ta-
ki varlõğõna meşruiyet kazandõracak gü-
venlik işbirliği anlaşmasõnõn son taslak
metninde ağõrlõklõ olarak terörle mücadele
üzerinde durulmasõna karşõn terör örgü-
tü PKK’nin adõnõn yer almadõğõ ortaya
çõktõ. Taslak metinde Bağdat yönetimi-
nin ABD’den “terör örgütleri ve yasa-
dışı gruplara karşı ortak operasyon”
talebinde bulunmasõ dikkat çekti. Bu ta-
lep, Irak’õn ABD’yi ülkedeki yasadõşõ
gruplarõn etkisizleştirilmesi konusunda so-
rumlu gördüğünü de ortaya koydu.
ABD yönetimi ile Irak arasõnda uzun
süreden bu yana görüşmeleri sürdürülen
kuvvetlerin statüsü anlaşmasõnõn (SOFA)
ayrõntõlarõ netleşmeye başladõkça, Was-
hington yönetiminin terörle mücadeleyi
sadece kendi ulusal çõkarlarõ çerçevesinde
yorumlamakta olduğu da ortaya çõktõ.
Edinilen bilgilere göre üzerinde büyük öl-
çüde uzlaşõlan SOFA’nõn metninin giriş
bölümünde terorizme karşõ savaşmanõn,
güvenlik ve savunma alanlarõnda işbir-
liğine gitmenin; Irak’õn egemenliği, gü-
venliği ve toprak bütünlüğüne yönelik her
türlü tehdidin caydõrõlmasõnõn önemine
vurgu yapõldõ. ABD yönetiminin terör ör-
gütü PKK’yi “ortak düşman” ilan etmiş
olmasõna karşõn, taslak metinde sadece te-
rör örgütü El Kaide örgütünün adõna doğ-
rudan yer verildi.
Ancak anlaşma metninde PKK’nin
adõ anõlmadõ. Sadece “Terör örgütleri ve
diğer yasadışı gruplar” denilmekle ye-
tinildi.
Ankara’ya ulaşan bilgilere göre SO-
FA’ya ilişkin olarak Bağdat ile Was-
hington arasõnda geçen ağustos ayõ ba-
şõnda uzlaşma büyük ölçüde sağlandõ.
Taslak metinde, Irak hükümetinin
ABD’den, El Kaide, diğer terör örgütle-
ri ve yasadõşõ gruplar ile Baasçõlara kar-
şõ ortak operasyon düzenleme talebi yer
aldõ. Ancak PKK’nin adõ doğrudan bu
metinde yer almadõğõ için söz konusu ta-
lebin terör örgütünü kapsayõp kapsama-
dõğõ sorusunun yanõtõ da havada kaldõ.
Anlaşmanõn taslak metninin 9. mad-
desinde ise ABD sivil ve askeri uçakla-
rõn bir yõl süreyle Irak hava sahasõnõ kul-
lanmasõ düzenlendi. Hukuksal işlemler-
le ilgili düzenlemelerin yer aldõğõ 12.
maddeye göre ise Amerikalõ güvenlik
güçleri ve sivillerinin Amerikan yasala-
rõna tabi olacaklarõ hükme bağlandõ.
26. maddede Irak yönetiminin aksi bir
talebi olmadõğõ takdirde Amerikan güç-
lerinin en geç 30 Haziran 2009 tarihine
kadar Irak kentlerinden çekileceği belir-
tildi. Ancak Amerikan askerlerinin ta-
mamen çekilmesiyle ilgili tarih belirtil-
meyerek paragrafõn içi boş bõkarõldõ.
27. maddede ise söz konusu anlaşma-
nõn yürürlüğünün durdurulmasõ için bir
yõl öncesinden yazõlõ olarak bildirilmesi
gerektiği dile getirildi. ABD ve Irak ta-
raflarõ arasõnda anlaşmaya varõlmõş ol-
masõna karşõn, SOFA’nõn yürürlüğe gi-
rebilmesi için Irak parlamentosundan
onay almasõ gerekiyor.
‘YASADIŞI GRUPLARA ORTAK OPERASYON’
Yurt Haberleri Servisi - Hakkâri’nin Şem-
dinli Aktütün Sõnõr Karakolu’na PKK’lilerce dü-
zenlenen saldõrõnõn ardõndan kayõp 2 uzman ça-
vuşun da şehit olduklarõ haberleri evlerine
ateş gibi düştü. Şehit askerler ile Hatay’õn Has-
sa ilçesi kõrsalõnda çõkan çatõşmada şehit olan
korucu Adem Korkmaz gözyaşlarõ içinde
toprağa verildi. Afyon’da törene katõlan Çev-
re ve Orman Bakanõ Veysel Eroğlu protesto
edildi.
Kayõp 2 uzman çavuştan Jandarma Uzman
Çavuş Nurullah Oymak’õn (33) Afyon’un Şu-
hut ilçesi Balçõkhisar beldesinde oturan ailesi
yasa boğuldu. Oymak’õn babasõ Sabri Oymak,
“Torunum yetişiyor, bir oğlum daha yetişi-
yor. Babasının intikamını alacak” diye ko-
nuştu. Emine Oymak da eşinin kaybolduğu ha-
berini aldõktan sonra görev yaptõğõ yere gitti-
ğini belirterek, “Son güne kadar umutla
bekledim acaba sağ kalır mı diye, ancak ge-
ri gelmedi. Bir evladım var. Babasının ka-
nını yerde koymayacak” dedi. Şehit Oymak
için düzenlenen cenaze törenine katõlan binlerce
kişi de sloganlarla terörü lanetledi. Çevre ve Or-
man Bakanõ Eroğlu’nun konuşmasõ sõrasõnda sõk
sõk, “Asker yatmadı vatanını satmadı”,
“Meclis’te PKK istemiyoruz” sloganlarõ at-
tõ. Törenin ardõndan şehidin cenazesi belde me-
zarlõğõnda toprağa verildi.
Şehit Jandarma Uzman Çavuş M. Bahattin
Erturhan’õn Sõvas’taki ailesi de acõ haberle yõ-
kõldõ. Baba Mehmet Erturhan, “Vatan sa-
ğolsun. Yavrum, gezmedik dağ bırakmadı”
dedi. 2.5 yaşõnda Sılanur adõnda bir kõzõ olan
şehit Erturhan’õn eşi Fatma Erturhan’õn 5 ay-
lõk hamile olduğu öğrenildi. Erturhan dün Ulu
Camii’nde düzenlenen ve yaklaşõk 20 bin ki-
şinin katõldõğõ törenin ardõndan Yukarõ Tekke
Mezarlõğõ Şehitliği’nde toprağa verildi.
Hatay’õn Hassa ilçesinde Yarpuz Yaylasõ kõr-
salõnda güvenlik güçleriyle PKK’liler arasõn-
da çõkan çatõşmada şehit olan korucu Adem
Korkmaz (43) için dün Hassa Ulu Camii’de dü-
zenlenen törenin ardõndan toprağa verildi.
Şehit töreninde bakana protesto
Şehit Uzman Çavuş Oymak’ın cenaze törenine 20 bine yakın yurattaş katıldı. (AA)
ANKARA’NIN ABD’DEN İSTEKLERİ
Barzani’yi bir
kez daha uyarõn
MAHMUT GÜRER
ANKARA - Ankara, terörle mücadele konusun-
da ABD’den “net bir yanıt” bekliyor. Dõşişleri
Bakanlõğõ Müsteşarõ Ertuğrul Apakan’õn
ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson’u ba-
kanlõğa çağõrarak yaptõğõ görüşmede de, terör ör-
gütü PKK ile mücadelede ABD’nin komutasõnda-
ki koalisyon gücü askerlerinin de yer almasõ ge-
rektiğinin iletildiği öğrenildi. Bunun yanõ sõra An-
kara’nõn, Washington’dan Kürdistan Bölgesel Yö-
netimi Lideri Mesud Barzani’yi de PKK ile mü-
cadele konusunda bir kez daha uyarmasõnõ istediği
belirtildi.
Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere gö-
re, Ankara terörle mücadele konusunda “Stratejik
Ortak” olarak gördüğü ABD’den, Irak’õn kuze-
yinde bulunan PKK ile doğrudan mücadele etme-
sini istiyor. Bu konulardaki istemlerin geçen pazar
ABD’nin Ankara Büyükelçisi Wilson ile görüşen
Ertuğrul Apakan tarafõndan da Washington yöne-
timine net bir biçimde iletildiği belirtiliyor. Buna
göre, Türkiye’nin şu andaki beklentisi, Irak’ta bu-
lunan Koalisyon Gücü askerlerinin, El Kaide ile
nasõl mücadele ediyorsa, PKK’ye de aynõ şekilde
davranmasõ. Ankara, bu kapsamda Washing-
ton’dan gelecek net yanõtõ bekliyor.
Diplomatik gözlemciler ise, ABD’nin Kuzey
Irak’taki güvenliği tamamen, Peşmerge’ye bõrak-
masõ nedeniyle böyle bir eylem içerisine girmesi-
nin zor olduğunu belirtiyorlar.
Bunun yanõ sõra Ankara’nõn Washington yöneti-
minden Kürdistan Bölgesel Yönetimi Lideri Me-
sud Barzani’nin de, PKK ile mücadele konusun-
daki hiçbir adõm atmamasõ nedeniyle uyarõlmasõnõ
istediği vurgulanõyor.