24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Spor Servisi - F.Bahçe Başkanõ Aziz Yıldırım, F.Bahçe Dergisi’nin 68. Sayõsõnda yer alan yazõsõnda Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda tribünlerde meydana gelen olaylarla ilgili olarak, “Mücadelemiz her ne pahasına olursa olsun sürecek” dedi. Yõldõrõm’õn, Sõvasspor ve Dinamo Kiev karşõsõnda yaşanan puan kayõplarõndan önce kaleme aldõğõ ve Sarõ - Lacivertli kulübün resmi internet sitesinde de yayõmlanan yazõsõ özetle şu ifadelerden oluşuyor: “Gençlerbirliği maçı sırasında ve sonrasında az sayıda taraftarımızın şahsıma yönelik tezahüratı gerçekten son derece önemli ve düşündürücüdür. Stadımızın büyük bölümünde maçı izleyen taraftarlarımız bu tezahürata katılmamış olmakla birlikte rant damarları kesilenlerin gözlerini nasıl karartmış oldukları bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bu rant peşinde koşan odaklar, takımın sendelediği zamanlarda ortaya çıkmayı adet haline getirmişlerdir. Bunlar ve bunları kullanarak rant peşinde koşanlardan oluşan kulübümüzün dahili düşmanları geçmişte olduğu gibi bugün de görev başındadır. Kulübünü karşılıksız seven tüm taraftarlarımızı bu dahili düşmanlara karşı uyanık olmaya ve bunlara meydan vermemeye çağırıyorum. F.Bahçe tüzel kişiliği ile bilek güreşine giren kendi üst kimliklerini oluşturarak F.Bahçe üzerinden rant elde etmeye, güç ve iktidar olmaya çalışanlar ile mücadelemiz her ne pahasına olursa olsun sürecek.” ‘Sportif hedeflere ulaşacağız’ “Lige ve Şampiyonlar Ligi’ne kadromuzun önemli futbolcularının sakatlığı sebebi ile iyi bir başlangıç yapamadık. Bunu fırsat bilen dahili ve harici düşmanlarımız derhal saldırıya geçerek geniş bir yıpratma kampanyasına geçtiler. Yalan, yanlış, tahrif edilmiş bilgiler ile hep destek tam destek anlayışında olan taraftarımızın bu inancını sarsmaya giriştiler. Bunlar elbette başarılı olamayacaklardır. F.Bahçe bu yıl da hep başta olacak ve sportif hedeflerine ulaşacaktır. Bu yolda mücadelemiz gündüz gece sürmektedir. Sportif olarak ulaşılacak hiçbir hedef bizi tatmin etmeyecek ve daima bir adım daha önde olmak için çalışmalarımız sürecektir.” ‘Mücadelemiz sürecek’ “Bizim hiçbir taraftar grubu ile sorunumuz, onlara karşı ön yargımız ve bir mücadelemiz yoktur. Bizim mücadelemiz taraftarlık kisvesi adı altında kendilerine rant sağlayanlara yöneliktir ki bu mücadelemiz karşımızdaki güç kim olursa olsun sürecektir. Bu konudaki kararlılığımız taraftarımızın bize vermiş olduğu destek sürdükçe devam edecektir. Tribüne gelen hiç kimse bir diğerinden farklı muameleye tabi tutulmayı isteyemeyeceği gibi hiç kimse imtiyaz sahibi değildir. Tribüne gelen her bir taraftar diğerinin haklarına saygılı olmak zorunda olup, bunun için belirlenmiş kurallara uymakla yükümlüdür” CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 2 EKİM 2008 PERŞEMBE 18 SPOR F.Bahçe’nin yitirdiği puanlar İspanyol çalıştırıcının başarısız olduğunu gösteriyor Aragones kredisini tüketiyorHİLMİ TÜRKAY F.Bahçe-Dinamo Kiev maçõndan sonra gazetelerdeki başlõklar hemen hemen aynõydõ: “Nerede o eski bayramlar”... Evet nerede?.. Bir sezon önce Şampiyonlar Ligi maçlarõnda evinde son 8 karşõlaşmayõ hiç kaybetmeyen, devlere kök söktüren, çeyrek finale kadar çõkan, burada da rakibi Chelsea’ye ‘şanssız’ bir şekilde elenen F.Bahçe nerede? Ne oldu böyle birden bire; nasõl bir çöküştür bu; suçlu kim? Hem bizim ligimiz hem Avrupa bu yõl õzdõrap. Aurelio’nun, Tuncay’õn gidişi mi bu kadar etkiledi? Yoksa bizim bilmediğimiz bazõ şeyler mi oluyor? Maça üç saat kala Volkan Babacan’õn kale için ismi açõklanõyor, sonra bakõyoruz ki diğer Volkan ilk 11’de... Yine maç sonrasõ tribünler birbirlerine giriyor, bir taraf başkan Aziz Yıldırım’õ istifaya çağõrõyor diğer kesim buna tepki gösteriyor. Yõldõrõm, patlamaya hazõr bir bomba. Şükrü Saracoğlu’nda hiç alõşõk olmadõğõmõz görüntüler. İşler ‘arap saçına’ döndü Bu saatten sonra durum iyiden iyiye kritikleşti. Sanõrõz toparlanma çok zaman alacak. Futbolcularda ciddiyetsizlik görüyorum. İşini doğru dürüst yapan bir tek Güiza var. O da çok yalnõz kalõyor. Ama tek başõna çaba gösteriyor, diğerlerinde bu çabayõ görmek mümkün değil. Orta sahanõn hali içler acõsõ. Büyük rakamlara alõnan Emre tam bir hayal kõrõklõğõ. Eğer bu takõmda Maldonado ‘en iyi’ olarak gözüküyorsa gerisine siz karar verin. Hatõrlayõn; bu Şilili bir dönem gözden çõkarõlmõştõ. Lig başlamadan ‘uyarı’ niteliğinde yazdõğõmõz yazõlarda forvette sõkõntõlarõn yaşanacağõndan söz etmiştik. Semih - Güiza dõşõnda İlhan var kulübede. Semih sakatlandõ yok, İlhan var, ama olsa ne yazar? Sonra bakõyorum ‘yarım porsiyon’ dahi bir golcüsü bulunmuyor F.Bahçe’nin. Sizce suçlu kim? Transfer yapmayan yönetim mi; yoksa futbolcu alõnmasõnõ istemeyen “Bana bu kadro yeterli” diyen teknik direktör Aragones mi? Josico diye bir adam geldi, maça çõktõ 7 dakika oynadõ sakatlandõ, sonra yok oldu. Deniz Barış’õn ‘hazır’ olduğunun sinyallerini aldõm. Ancak İspanyol hoca kendisine sõcak bakmõyor. Tümer de bir an önce iyileşmeli. Nasõl bir sakatlõktõr bu böyle? Gidişat kötü olduğundan herkes ‘sus pus’. Camia şokta. Her şey arap saçõna dönmüş görünüyor. Takõm Alex’e endeksli olmamalõ. Hep Alex. Yok böyle bir şey. Her topu o kullanacak diye bir kaide olamaz. Adamõn bir taç atmadõğõ kalõyor. Seyircinin bu Brezilyalõya büyük sevgisi var ama bana göre büyüttükleri kadar bir Alex’i sahada göremiyorum. Selçuk ve kaleci Volkan saç baş yolduruyor. Hele Volkan’õn boş bir topu õskalamasõ vardõ ki... Bir an için ayağõnõn çõkabileceğini düşündüm. Gökhan Gönül de eski formunda çok uzak. Roberto Carlos ise burada tatilini geçiriyor. Hepsinin aklõ bir karõş havada. Kartvizitlerinde ‘şöhret, kariyer’ yazõlõ ama sahada yoklar. Tribündeki taraftar her şeyin farkõnda. Kimse kimseyi kandõrmasõn. İspanyol hoca sınıfta kaldı Aragones doğrusu bizleri yanõlttõ. İlk başlarda yaptõrdõğõ çalõşmalarõ izlerken Türkiye’de de büyük işlere imza atacağõnõ düşünmüştüm. Yanõlmõşõm. Beklentilerimizi boşa çõkardõ. Bilmem belki yine yanõlõyor olabiliriz. O iyi çalõştõrõyordur, futbolcular bunu uygulayamõyordur. Olur mu olur... Ne olursa olsun yine de bu kadar kötü oynamak ya da oynatmak ayõp. Aragones kredisini tüketmek üzere. Kulübede son maçlarda ‘isteksiz’ duruşu gözlerimden kaçmadõ. Bu takõmõn toparlanmasõ, galibiyet serisini yakalamasõ mucize. Tablo ortada. F.Bahçe, Avrupa’yõ bir tarafa bõrakacak olursak bizim ligimizde en kötü top oynayan takõm durumunda. Görünen köy kõlavuz istemez. Aragones kafasõnõ değiştirmeli, yeni hamleler yapmalõ. Yoksa kõsa zaman içinde bavulunu eline alabilir. Yıldırım’a öfke büyüyor F.Bahçe Başkanõ Aziz Yõldõrõm’a da tepkiler ‘çığ’ gibi büyüyor. Bir grup taraftarla girdiği ‘tribün kavgası’ndan sonra özellikle maç sonralarõnda açõlan pankartlarla ‘istifası’ istenen Yõldõrõm da sanõrõm şu süreçte zor günler geçiriyor. Kimseyle konuşmayan ve çok sinirli olduğu gözlenen Yõldõrõm’õn bundan böyle nasõl bir tavõr sergileyeceği merak konusu. Her şeyi başardõğõnõzda çok iyisinizdir ama gün gelir bir şeyi yapmazsõnõz sizden kötüsü olmaz. Başkana haksõzlõk ediliyor sanki. “Tesis yapıyor, transfer yapmıyor” diye eleştirenler unutmasõnlar ki Yõldõrõm, bu kulübü nereden nerelere getirdi. Transferde hatalarõ vardõr yok değil. Ama bu kadarõnõ da hak etmiyor. SIVAS MAÇI ÖNCESİ KALEME ALDI Yõldõrõm’dan yazõlõ telkin BERABERLİĞE UEFA YORUMU ‘F.Bahçe’yi kararlõ D. Kiev engelledi’ Spor Servisi - UEFA’nõn resmi internet sitesi www.uefa.com, F.Bahçe’nin Şampiyonlar Ligi (G) Grubu 2. maçõnda kendi evinde Dinamo Kiev’le 0-0 berabere kalmasõ hakkõnda yayõnladõğõ haber-yorumda, Sarõ - Lacivertlilerin Avrupa kupalarõnda Kadõköy’deki 8 maçlõk galibiyet serisinin sona erdiğini bildirdi. “F.Bahçe, kararlı Dinamo Kiev tarafından engellendi” başlõklõ yazõda teknik direktör Aragonses’in, sakatlõğõ nedeniyle forma giyemeyen Semih’in yokluğunda kadroda değişiklik yapmak zorunda kaldõğõna değinildi. Porto deplasmanõnda alõnan 3-1’lik mağlubiyetin ardõndan F.Bahçe’nin, Şükrü Saracoğlu Stadõ’nda Dinamo Kiev karşõsõna mutlak 3 puan parolasõyla çõktõğõnõ belirten uefa.com, kullanõcõlarõ arasõnda yaptõğõ oylamayla, konuk ekibin kalecisi Bogush’u da ‘maçın adamı’ seçti. Ligdeki cezasõnõ tamamlayan Volkan Demirel ve sakatlõktan kurtulan Edu’nun dönüşüyle Sarõ - Lacivertlilerin maç öncesinde favori olarak değerlendirildiğini belirten UEFA, ilk yarõda etkisiz olan temsilcimizin 2. bölümdeki çabalarõnõn da galibiyet için yeterli olmadõğõnõ ifade etti. Alex’in durumu iyi F.Bahçe-Dinamo Kiev maçõnõn 2. yarõsõnda omuzuna aldõğõ darbe sonucu sakatlanarak oyundan çõkan ve hastaneye götürülen kaptan Alex’in omuzunda ödem tespit edildi. Dünkü Antrenmana çõkmayan Alex’in tedavisine tesislerde başlandõğõ ve sağlõk ekibinin Brezilyalõ yõldõzõ Kayserispor maçõna yetiştirmeye çalõşacağõ öğrenildi. Güiza, D.Kiev karşısında golle buluşamadı. Aragones. F.Bahçeli Tümer, karakterlerini sahaya yansõtmalarõ halinde şampiyonluğun en büyük adayõ olacaklarõnõ söyledi. Fenerbahçe Dergisi’nin Ekim sayõsõnda yer alan röportajõnda sakatlõğõnõn tamamen geçtiğini, sahalara ‘bomba gibi’ döneceğini vurgulayan Tümer, futbola duyduğu özlemi dile getirerek, “Sakallarımı uzatıyorum ve maç kadrosuna girip, 1 dakika da olsa oyunda kaldığım zamana kadar da onları kesmeyeceğim” dedi. Tümer, en kötü sezon açõlõşlarõndan biriyle lige başladõklarõnõn hatõrlatõlmasõ üzerine şunlarõ söyledi: “Kötü başlangıç yapmış olabiliriz. Ama F.Bahçe çok kısa sürede krize girebildiği gibi, bu krizden de çok kısa sürede çıkma yeteneğine sahip bir takım.” T Ü M E R U M U T L U Bordo-Mavililer, son 14 sezonun en iyi 2. başlangõcõnõ yaptõ ÖMER GÜNER TRABZON - Türk futbolunun Anadolu’dan çõkardõğõ ilk şampiyon takõm oldu Trabzonspor. Kurulduktan 10 sene sonra şampiyonluğa olarak bir devrimi başlattõ Bordo - Mavililer... Bu nedenle Karadeniz Fırtınası’nõn ayrõ bir yeri vardõr sporumuzda... Özkaynaklarõnõ iyi kullanarak ‘mahallenin çocuklarıyla’ bir takõmõn ulusal düzeyde ne kadar başarõlõ olabileceğini 8 yõl içinde 6 şampiyonluk kazanarak kanõtladõ. Bu başarõnõn en büyük sõrrõnõ o dönemde Trabzonspor’un kalesini koruyan Şenol Güneş, “Başarıları kendimize kartvizit yapmıyorduk. Çünkü biz her türlü sonucu olgunlukla karşılayan dinamik bir takımdık’ sözleriyle açõklõyor. Bu cümleler sonraki yõllarda yaşanan düşüşün aynasõ niteliğinde. 1983-84 sezonunda kazanõlan son lig zaferinden sonra hasretle beklenen şampiyonluğun 1995-96 sezonunda kõlpayõ kaçmasõ gelecek yõllarda yaşanacak kötü gidişin habercisi oldu. O sezon özkaynak ve ulusal düzeydeki oyuncularla kaliteli birkaç yabancõdan kurulu takõm başarõlara uluşabilecek ekip görünümü verse de kaybedilen şampiyonluk futbolcularõ ‘bir anadolu takımında şampiyonluk yaşayamayacakları’ düşüncesiyle göç ettirdi. 1996 yõlõnõn ardõndan başlayan istikrarlõ düşüş 2001-02 sezonunda dibe vuruşa dönüştü. Kõlpayõ kaçan şampiyonluktan, kõlpayõ ligde kalan takõm durumuna kadar düşen Bordo-Mavililer, uzun yõllar sonra Şenol Güneş’le 5’te 5 yaparak başladõğõ 2004-05 sezonunda Kadõköy’de kaybettiği maçla şampiyonluğu yine Fenerbahçe’ye kaptõrdõ. İkinci sõrada bitirilen sezonun ardõndan Kõbrõs ekibi Anorthosis’e elenmeleriyle bir Anadolu takõmõ kimliğine yeniden bürünen Trabzonspor ertesi sezonlarõ sõrasõyla iki kez 4.’lük ve bir kez de 6.’lõkla bitirdiler. Başlayan yeni sezona flaş transferler ve sonuçlarla giren Bordo - Mavililer, Sivas ve Kayseri’nin yeniden başlattõğõ Anadolu ayaklanmasõnõ devam ettirip yeniden şampiyon olabileceğinin sinyallerini verdi. Takõma yeni katõlan oyuncularõn ulusal takõm düzeyinde olup ‘artık Anadolu’dan bir şampiyonun çıkması’ gerektiğine inanõyor olmalarõ mutlu sonun başlangõcõ olabilir. Zira inanmak başarmanõn yarõsõdõr. Bunu yapabilecek en kariyerli Türk teknik direktörlerden Ersun Yanal, efsane kadrodan Ş. Güneş’in belirttiği kimliği takõma empoze edebilirse son 14 sezonun en iyi ikinci başlangõcõn yapõldõğõ sezonunun sonunda şampiyonluk kupasõnõ Bordo - Maviye boyamalarõ hiç de sürpriz olmaz. GÖRÜŞ / ADNAN DİNÇER Tahammül Kalmadı Artık! Size eski bir şarkının sözlerini hatırlatabilir başlık. Ama öyle değil. Bu başlığı biz futbol adına kullandık. Yanlış anlaşılmasın nedeni bıktığımız ve yıllarca hazan yaprakları gibi döküldüğü- müz bu mevsimde doğanın ‘sararan yaprakları’ gibi ortalıkta süp- rüntü olan futbol kalıntıları ve eleştiri seviyesinin kirliliğidir. Sezona girişte güllük gülistanlık olan kulüplerimizin ağzından bal damlayan yöneticileri onların bağımlı teknik adamları bu kez çok erken fosladılar. Kimi hataları kapansın diye etiket peşin- de koşan yönetim ve onların takımları UEFA kapılarında birer birer teklemeye başladılar. Ülkemizin bu anlamda çakma en- düstriyel futbol bilginleri (!) sonuçta kazdıkları kuyulara erken düş- meye başladılar. Bu kez daha farklı bir kesim tarafından eleş- tiriliyorlar. Çok genç jenerasyon hiç futbol topuyla lisansiye ol- masa da lisan kalkınması ve özel okul sıralarındaki mürekkep yalamışlığını konuşturuyorlar. Biz analizimizi yaparsak ligin be- şinci haftasında henüz futbol gerçeğini tam olarak sahaya yan- sıtan takım var diyemeyiz. Geçen yılın şampiyonu Galatasaray Kewell, Baros, Meira gibi yıldızlara karşın takım olma yolun- da çok ağır ilerliyorlar. UEFA kupası hayaliyle oynayan Sarı - Kır- mızılı takımın önce Skibbe gerçeğini gözden geçirmesi şart. To- najına güç katması gerekiyor.. Beşiktaş lige çok iyi hazırlandı. Aldığı oyunculardan özellikle Sivok ve Zapotocny önemli bir kazanım. Ne var ki Ertuğrul Sağlam yine İstanbul Belediye ve Olimpiyatta maç kazanma yolunu açacak bir düzensizlik için- den kurtaramadı takımı. Önceki hafta da Trabzonspor beraberliği, Metalist sıkıntısı tur rövanşının güçlüğü ve Gaziantep karşısın- da ki ilk 10 dakikalık futbol gerçeği dışında takım oyununda tek- leme var. Tello dökülüyor. Delgado aniden durdu! Holosko yıl- ki etkisinden uzak. Serdar Kurtuluş çok ağır kalıyor. Cisse hiç mi hiç katkısı olan bir oyuncu değil... İşler böyle olunca önce tek forvet ve sonra çift forvet değişimi ve aynı ikili birli görün- tü ön libero ikileminde yaşanıyor. Şampiyonluk ve UEFA ku- pasının yolu bu kararsızlıklardan geçmez. Fenerbahçe ‘Dede’ ile uğraşarak oyun suçunu ona yıkıp kur- tulmaya çalışıyor. Geçen yıl Feldkamp ‘Dede’ bu sezonda Ara- gones bu rolleri oynuyor. Haksızlığın kamufle edilmesi gibi bir strateji var ülkemizin yorumlarında. Sonuçta Galatasaray şam- piyon olurken Feldkamp’ın neler yaptığını inkar etmek en bü- yük ayıp oldu. Bu sezon Zico’ya kapıyı gösteren politikanın if- lası sahaya inmiştir. O zaman Trabzonspor ve Sivasspor bu lig- de şampiyonluk adaylarıdır. Hakemlere gelince dengesiz bir ta- kım faul kararları ve kartlarla oyunu etkilemeye başladılar. Özet- lersek bu futbol tekrarlarına tahammülü kalmayan bir dönem ya- şayacağız hepimiz anlaşılan... 14 SEZONUN EN İYİSİ SEZON 5. HAFTALAR 2008-2009 (1.) 1B 4G 2007-2008 (6.) 2B 1M 2G 2006-2007 (4.) 1B 2M 2G 2005-2006 (4.) 2B 3G 2004-2005 (2.) 5G 2003-2004 (2.) 1B 1M 3G 2002-2003 (7.) 3B 1M 1G 2001-2002 (14.) 2M 3G 2000-2001 (5.) 1B 1M 3G 1999-2000 (6.) 1B 1M 3G 1998-1999 (4.) 2B 1M 2G 1997-1998 (3.) 1B 1M 3G 1996-1997 (4.) 1B 1M 3G 1995-1996 (2.) 2B 3G Trabzonspor son olarak Antalya’yı 3-2’yle geçti. Karadeniz fırtınası kopuyor
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle