Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Spor Servisi - F.Bahçe Başkanõ Aziz Yıldırım,
F.Bahçe Dergisi’nin 68. Sayõsõnda yer alan yazõsõnda
Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda tribünlerde meydana
gelen olaylarla ilgili olarak, “Mücadelemiz her ne
pahasına olursa olsun sürecek” dedi. Yõldõrõm’õn,
Sõvasspor ve Dinamo Kiev karşõsõnda yaşanan puan
kayõplarõndan önce kaleme aldõğõ ve Sarõ - Lacivertli
kulübün resmi internet sitesinde de yayõmlanan yazõsõ
özetle şu ifadelerden oluşuyor: “Gençlerbirliği maçı
sırasında ve sonrasında az sayıda taraftarımızın
şahsıma yönelik tezahüratı
gerçekten son derece önemli ve
düşündürücüdür. Stadımızın büyük
bölümünde maçı izleyen
taraftarlarımız bu tezahürata
katılmamış olmakla birlikte rant
damarları kesilenlerin gözlerini nasıl
karartmış oldukları bir kez daha
ortaya çıkmıştır. Bu rant peşinde
koşan odaklar, takımın sendelediği
zamanlarda ortaya çıkmayı adet
haline getirmişlerdir. Bunlar ve
bunları kullanarak rant peşinde
koşanlardan oluşan kulübümüzün dahili
düşmanları geçmişte olduğu gibi bugün de görev
başındadır. Kulübünü karşılıksız seven tüm
taraftarlarımızı bu dahili düşmanlara karşı
uyanık olmaya ve bunlara meydan vermemeye
çağırıyorum. F.Bahçe tüzel kişiliği ile bilek
güreşine giren kendi üst kimliklerini oluşturarak
F.Bahçe üzerinden rant elde etmeye, güç ve
iktidar olmaya çalışanlar ile mücadelemiz her ne
pahasına olursa olsun sürecek.”
‘Sportif hedeflere ulaşacağız’
“Lige ve Şampiyonlar Ligi’ne
kadromuzun önemli
futbolcularının sakatlığı sebebi ile
iyi bir başlangıç yapamadık. Bunu
fırsat bilen dahili ve harici
düşmanlarımız derhal saldırıya
geçerek geniş bir yıpratma
kampanyasına geçtiler. Yalan,
yanlış, tahrif edilmiş bilgiler ile hep
destek tam destek anlayışında olan
taraftarımızın bu inancını sarsmaya giriştiler.
Bunlar elbette başarılı olamayacaklardır. F.Bahçe
bu yıl da hep başta olacak ve sportif hedeflerine
ulaşacaktır. Bu yolda mücadelemiz gündüz gece
sürmektedir. Sportif olarak ulaşılacak hiçbir
hedef bizi tatmin etmeyecek ve daima bir adım
daha önde olmak için çalışmalarımız sürecektir.”
‘Mücadelemiz sürecek’
“Bizim hiçbir taraftar grubu ile sorunumuz,
onlara karşı ön yargımız ve bir mücadelemiz
yoktur. Bizim mücadelemiz taraftarlık kisvesi adı
altında kendilerine rant sağlayanlara yöneliktir ki
bu mücadelemiz karşımızdaki güç kim olursa
olsun sürecektir. Bu konudaki kararlılığımız
taraftarımızın bize vermiş olduğu destek sürdükçe
devam edecektir. Tribüne gelen hiç kimse bir
diğerinden farklı muameleye tabi tutulmayı
isteyemeyeceği gibi hiç kimse imtiyaz sahibi
değildir. Tribüne gelen her bir taraftar diğerinin
haklarına saygılı olmak zorunda olup, bunun için
belirlenmiş kurallara uymakla yükümlüdür”
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 2 EKİM 2008 PERŞEMBE
18 SPOR
F.Bahçe’nin yitirdiği puanlar İspanyol çalıştırıcının başarısız olduğunu gösteriyor
Aragones kredisini tüketiyorHİLMİ TÜRKAY
F.Bahçe-Dinamo Kiev maçõndan sonra gazetelerdeki
başlõklar hemen hemen aynõydõ: “Nerede o eski
bayramlar”... Evet nerede?.. Bir sezon önce
Şampiyonlar Ligi maçlarõnda evinde son 8
karşõlaşmayõ hiç kaybetmeyen, devlere kök söktüren,
çeyrek finale kadar çõkan, burada da rakibi Chelsea’ye ‘şanssız’ bir
şekilde elenen F.Bahçe nerede? Ne oldu böyle birden bire; nasõl bir
çöküştür bu; suçlu kim? Hem bizim ligimiz hem Avrupa bu yõl
õzdõrap. Aurelio’nun, Tuncay’õn gidişi mi bu kadar etkiledi?
Yoksa bizim bilmediğimiz bazõ şeyler mi oluyor? Maça üç saat
kala Volkan Babacan’õn kale için ismi açõklanõyor, sonra
bakõyoruz ki diğer Volkan ilk 11’de... Yine maç sonrasõ
tribünler birbirlerine giriyor, bir taraf başkan Aziz Yıldırım’õ
istifaya çağõrõyor diğer kesim buna tepki gösteriyor. Yõldõrõm,
patlamaya hazõr bir bomba. Şükrü Saracoğlu’nda hiç alõşõk
olmadõğõmõz görüntüler.
İşler ‘arap saçına’ döndü
Bu saatten sonra durum iyiden iyiye kritikleşti. Sanõrõz toparlanma
çok zaman alacak. Futbolcularda ciddiyetsizlik görüyorum. İşini
doğru dürüst yapan bir tek Güiza var. O da çok yalnõz kalõyor. Ama
tek başõna çaba gösteriyor, diğerlerinde bu çabayõ görmek mümkün
değil. Orta sahanõn hali içler acõsõ. Büyük rakamlara alõnan Emre
tam bir hayal kõrõklõğõ. Eğer bu takõmda Maldonado ‘en iyi’ olarak
gözüküyorsa gerisine siz karar verin. Hatõrlayõn; bu Şilili bir dönem
gözden çõkarõlmõştõ. Lig başlamadan ‘uyarı’ niteliğinde yazdõğõmõz
yazõlarda forvette sõkõntõlarõn yaşanacağõndan söz etmiştik. Semih -
Güiza dõşõnda İlhan var kulübede. Semih sakatlandõ yok, İlhan var,
ama olsa ne yazar? Sonra bakõyorum ‘yarım porsiyon’ dahi bir
golcüsü bulunmuyor F.Bahçe’nin. Sizce suçlu kim? Transfer
yapmayan yönetim mi; yoksa futbolcu alõnmasõnõ istemeyen “Bana
bu kadro yeterli” diyen teknik direktör Aragones mi? Josico diye
bir adam geldi, maça çõktõ 7 dakika oynadõ sakatlandõ, sonra yok
oldu. Deniz Barış’õn ‘hazır’ olduğunun sinyallerini aldõm. Ancak
İspanyol hoca kendisine sõcak bakmõyor. Tümer de bir an önce
iyileşmeli. Nasõl bir sakatlõktõr bu böyle? Gidişat kötü
olduğundan herkes ‘sus pus’. Camia şokta. Her şey arap saçõna
dönmüş görünüyor. Takõm Alex’e endeksli olmamalõ. Hep Alex.
Yok böyle bir şey. Her topu o kullanacak diye bir kaide olamaz.
Adamõn bir taç atmadõğõ kalõyor. Seyircinin bu Brezilyalõya
büyük sevgisi var ama bana göre büyüttükleri kadar bir Alex’i
sahada göremiyorum. Selçuk ve kaleci Volkan saç baş
yolduruyor. Hele Volkan’õn boş bir topu õskalamasõ vardõ ki...
Bir an için ayağõnõn çõkabileceğini düşündüm. Gökhan Gönül
de eski formunda çok uzak. Roberto Carlos ise burada tatilini
geçiriyor. Hepsinin aklõ bir karõş havada. Kartvizitlerinde
‘şöhret, kariyer’ yazõlõ ama sahada yoklar. Tribündeki taraftar
her şeyin farkõnda. Kimse kimseyi kandõrmasõn.
İspanyol hoca sınıfta kaldı
Aragones doğrusu bizleri yanõlttõ. İlk başlarda yaptõrdõğõ çalõşmalarõ
izlerken Türkiye’de de büyük işlere imza atacağõnõ düşünmüştüm.
Yanõlmõşõm. Beklentilerimizi boşa çõkardõ. Bilmem belki yine
yanõlõyor olabiliriz. O iyi çalõştõrõyordur, futbolcular bunu
uygulayamõyordur. Olur mu olur... Ne olursa olsun yine de bu
kadar kötü oynamak ya da oynatmak ayõp. Aragones kredisini
tüketmek üzere. Kulübede son maçlarda ‘isteksiz’ duruşu
gözlerimden kaçmadõ. Bu takõmõn toparlanmasõ, galibiyet
serisini yakalamasõ mucize. Tablo ortada. F.Bahçe, Avrupa’yõ
bir tarafa bõrakacak olursak bizim ligimizde en kötü top
oynayan takõm durumunda. Görünen köy kõlavuz istemez.
Aragones kafasõnõ değiştirmeli, yeni hamleler yapmalõ. Yoksa
kõsa zaman içinde bavulunu eline alabilir.
Yıldırım’a öfke büyüyor
F.Bahçe Başkanõ Aziz Yõldõrõm’a da tepkiler ‘çığ’ gibi büyüyor.
Bir grup taraftarla girdiği ‘tribün kavgası’ndan sonra özellikle
maç sonralarõnda açõlan pankartlarla ‘istifası’ istenen Yõldõrõm da
sanõrõm şu süreçte zor günler geçiriyor. Kimseyle konuşmayan ve
çok sinirli olduğu gözlenen Yõldõrõm’õn bundan böyle nasõl bir
tavõr sergileyeceği merak konusu. Her şeyi başardõğõnõzda çok
iyisinizdir ama gün gelir bir şeyi yapmazsõnõz sizden kötüsü
olmaz. Başkana haksõzlõk ediliyor sanki. “Tesis yapıyor,
transfer yapmıyor” diye eleştirenler unutmasõnlar ki Yõldõrõm,
bu kulübü nereden nerelere getirdi. Transferde hatalarõ vardõr
yok değil. Ama bu kadarõnõ da hak etmiyor.
SIVAS MAÇI ÖNCESİ KALEME ALDI
Yõldõrõm’dan
yazõlõ telkin
BERABERLİĞE UEFA YORUMU
‘F.Bahçe’yi kararlõ
D. Kiev engelledi’
Spor Servisi - UEFA’nõn resmi internet
sitesi www.uefa.com, F.Bahçe’nin
Şampiyonlar Ligi (G) Grubu 2. maçõnda
kendi evinde Dinamo Kiev’le 0-0 berabere
kalmasõ hakkõnda yayõnladõğõ haber-yorumda, Sarõ
- Lacivertlilerin Avrupa kupalarõnda Kadõköy’deki
8 maçlõk galibiyet serisinin sona erdiğini bildirdi.
“F.Bahçe, kararlı Dinamo Kiev tarafından
engellendi” başlõklõ yazõda teknik direktör
Aragonses’in, sakatlõğõ nedeniyle forma
giyemeyen Semih’in yokluğunda kadroda
değişiklik yapmak zorunda kaldõğõna değinildi.
Porto deplasmanõnda alõnan 3-1’lik mağlubiyetin
ardõndan F.Bahçe’nin, Şükrü Saracoğlu Stadõ’nda
Dinamo Kiev karşõsõna mutlak 3 puan parolasõyla
çõktõğõnõ belirten uefa.com, kullanõcõlarõ arasõnda
yaptõğõ oylamayla, konuk ekibin kalecisi Bogush’u
da ‘maçın adamı’ seçti. Ligdeki cezasõnõ
tamamlayan Volkan Demirel ve sakatlõktan
kurtulan Edu’nun dönüşüyle Sarõ - Lacivertlilerin
maç öncesinde favori olarak değerlendirildiğini
belirten UEFA, ilk yarõda etkisiz olan temsilcimizin
2. bölümdeki çabalarõnõn da galibiyet için yeterli
olmadõğõnõ ifade etti.
Alex’in durumu iyi
F.Bahçe-Dinamo Kiev maçõnõn 2. yarõsõnda
omuzuna aldõğõ darbe sonucu sakatlanarak oyundan
çõkan ve hastaneye götürülen kaptan Alex’in
omuzunda ödem tespit edildi. Dünkü Antrenmana
çõkmayan Alex’in tedavisine tesislerde başlandõğõ
ve sağlõk ekibinin Brezilyalõ yõldõzõ Kayserispor
maçõna yetiştirmeye çalõşacağõ öğrenildi.
Güiza, D.Kiev
karşısında golle
buluşamadı.
Aragones.
F.Bahçeli Tümer, karakterlerini
sahaya yansõtmalarõ halinde
şampiyonluğun en büyük adayõ olacaklarõnõ
söyledi. Fenerbahçe Dergisi’nin Ekim sayõsõnda
yer alan röportajõnda sakatlõğõnõn tamamen geçtiğini,
sahalara ‘bomba gibi’ döneceğini vurgulayan Tümer,
futbola duyduğu özlemi dile getirerek, “Sakallarımı
uzatıyorum ve maç kadrosuna girip, 1 dakika da olsa
oyunda kaldığım zamana kadar da onları
kesmeyeceğim” dedi. Tümer, en kötü sezon
açõlõşlarõndan biriyle lige başladõklarõnõn hatõrlatõlmasõ
üzerine şunlarõ söyledi: “Kötü başlangıç yapmış
olabiliriz. Ama F.Bahçe çok kısa sürede
krize girebildiği gibi, bu krizden de çok
kısa sürede çıkma yeteneğine
sahip bir takım.”
T Ü M E R U M U T L U
Bordo-Mavililer, son 14 sezonun en iyi 2. başlangõcõnõ yaptõ
ÖMER GÜNER
TRABZON - Türk futbolunun
Anadolu’dan çõkardõğõ ilk
şampiyon takõm oldu
Trabzonspor. Kurulduktan 10
sene sonra şampiyonluğa olarak
bir devrimi başlattõ Bordo -
Mavililer... Bu nedenle
Karadeniz Fırtınası’nõn ayrõ bir
yeri vardõr sporumuzda...
Özkaynaklarõnõ iyi kullanarak
‘mahallenin çocuklarıyla’ bir
takõmõn ulusal düzeyde ne kadar
başarõlõ olabileceğini 8 yõl içinde
6 şampiyonluk kazanarak
kanõtladõ. Bu başarõnõn en büyük
sõrrõnõ o dönemde Trabzonspor’un
kalesini koruyan Şenol Güneş,
“Başarıları kendimize kartvizit
yapmıyorduk. Çünkü biz her
türlü sonucu olgunlukla
karşılayan dinamik bir
takımdık’ sözleriyle açõklõyor.
Bu cümleler sonraki yõllarda
yaşanan düşüşün aynasõ
niteliğinde. 1983-84 sezonunda
kazanõlan son lig zaferinden sonra
hasretle beklenen şampiyonluğun
1995-96 sezonunda kõlpayõ
kaçmasõ gelecek yõllarda
yaşanacak kötü gidişin habercisi
oldu. O sezon özkaynak ve ulusal
düzeydeki oyuncularla kaliteli
birkaç yabancõdan kurulu takõm
başarõlara uluşabilecek ekip
görünümü verse de kaybedilen
şampiyonluk futbolcularõ ‘bir
anadolu takımında
şampiyonluk
yaşayamayacakları’
düşüncesiyle göç ettirdi. 1996
yõlõnõn ardõndan başlayan istikrarlõ
düşüş 2001-02 sezonunda dibe
vuruşa dönüştü. Kõlpayõ kaçan
şampiyonluktan, kõlpayõ ligde
kalan takõm durumuna kadar
düşen Bordo-Mavililer, uzun
yõllar sonra Şenol Güneş’le 5’te 5
yaparak başladõğõ 2004-05
sezonunda Kadõköy’de kaybettiği
maçla şampiyonluğu yine
Fenerbahçe’ye kaptõrdõ. İkinci
sõrada bitirilen sezonun ardõndan
Kõbrõs ekibi Anorthosis’e
elenmeleriyle bir Anadolu takõmõ
kimliğine yeniden bürünen
Trabzonspor ertesi sezonlarõ
sõrasõyla iki kez 4.’lük ve bir kez
de 6.’lõkla bitirdiler. Başlayan
yeni sezona flaş transferler ve
sonuçlarla giren Bordo -
Mavililer, Sivas ve Kayseri’nin
yeniden başlattõğõ Anadolu
ayaklanmasõnõ devam ettirip
yeniden şampiyon olabileceğinin
sinyallerini verdi. Takõma yeni
katõlan oyuncularõn ulusal takõm
düzeyinde olup ‘artık
Anadolu’dan bir şampiyonun
çıkması’ gerektiğine inanõyor
olmalarõ mutlu sonun başlangõcõ
olabilir. Zira inanmak
başarmanõn yarõsõdõr. Bunu
yapabilecek en kariyerli Türk
teknik direktörlerden Ersun
Yanal, efsane kadrodan Ş.
Güneş’in belirttiği kimliği
takõma empoze edebilirse son
14 sezonun en iyi ikinci
başlangõcõn yapõldõğõ sezonunun
sonunda şampiyonluk kupasõnõ
Bordo - Maviye boyamalarõ hiç
de sürpriz olmaz.
GÖRÜŞ / ADNAN DİNÇER
Tahammül Kalmadı Artık!
Size eski bir şarkının sözlerini hatırlatabilir başlık. Ama öyle
değil. Bu başlığı biz futbol adına kullandık. Yanlış anlaşılmasın
nedeni bıktığımız ve yıllarca hazan yaprakları gibi döküldüğü-
müz bu mevsimde doğanın ‘sararan yaprakları’ gibi ortalıkta süp-
rüntü olan futbol kalıntıları ve eleştiri seviyesinin kirliliğidir.
Sezona girişte güllük gülistanlık olan kulüplerimizin ağzından
bal damlayan yöneticileri onların bağımlı teknik adamları bu kez
çok erken fosladılar. Kimi hataları kapansın diye etiket peşin-
de koşan yönetim ve onların takımları UEFA kapılarında birer
birer teklemeye başladılar. Ülkemizin bu anlamda çakma en-
düstriyel futbol bilginleri (!) sonuçta kazdıkları kuyulara erken düş-
meye başladılar. Bu kez daha farklı bir kesim tarafından eleş-
tiriliyorlar. Çok genç jenerasyon hiç futbol topuyla lisansiye ol-
masa da lisan kalkınması ve özel okul sıralarındaki mürekkep
yalamışlığını konuşturuyorlar. Biz analizimizi yaparsak ligin be-
şinci haftasında henüz futbol gerçeğini tam olarak sahaya yan-
sıtan takım var diyemeyiz. Geçen yılın şampiyonu Galatasaray
Kewell, Baros, Meira gibi yıldızlara karşın takım olma yolun-
da çok ağır ilerliyorlar. UEFA kupası hayaliyle oynayan Sarı - Kır-
mızılı takımın önce Skibbe gerçeğini gözden geçirmesi şart. To-
najına güç katması gerekiyor.. Beşiktaş lige çok iyi hazırlandı.
Aldığı oyunculardan özellikle Sivok ve Zapotocny önemli bir
kazanım. Ne var ki Ertuğrul Sağlam yine İstanbul Belediye ve
Olimpiyatta maç kazanma yolunu açacak bir düzensizlik için-
den kurtaramadı takımı. Önceki hafta da Trabzonspor beraberliği,
Metalist sıkıntısı tur rövanşının güçlüğü ve Gaziantep karşısın-
da ki ilk 10 dakikalık futbol gerçeği dışında takım oyununda tek-
leme var. Tello dökülüyor. Delgado aniden durdu! Holosko yıl-
ki etkisinden uzak. Serdar Kurtuluş çok ağır kalıyor. Cisse hiç
mi hiç katkısı olan bir oyuncu değil... İşler böyle olunca önce
tek forvet ve sonra çift forvet değişimi ve aynı ikili birli görün-
tü ön libero ikileminde yaşanıyor. Şampiyonluk ve UEFA ku-
pasının yolu bu kararsızlıklardan geçmez.
Fenerbahçe ‘Dede’ ile uğraşarak oyun suçunu ona yıkıp kur-
tulmaya çalışıyor. Geçen yıl Feldkamp ‘Dede’ bu sezonda Ara-
gones bu rolleri oynuyor. Haksızlığın kamufle edilmesi gibi bir
strateji var ülkemizin yorumlarında. Sonuçta Galatasaray şam-
piyon olurken Feldkamp’ın neler yaptığını inkar etmek en bü-
yük ayıp oldu. Bu sezon Zico’ya kapıyı gösteren politikanın if-
lası sahaya inmiştir. O zaman Trabzonspor ve Sivasspor bu lig-
de şampiyonluk adaylarıdır. Hakemlere gelince dengesiz bir ta-
kım faul kararları ve kartlarla oyunu etkilemeye başladılar. Özet-
lersek bu futbol tekrarlarına tahammülü kalmayan bir dönem ya-
şayacağız hepimiz anlaşılan...
14 SEZONUN EN İYİSİ
SEZON 5. HAFTALAR
2008-2009 (1.) 1B 4G
2007-2008 (6.) 2B 1M 2G
2006-2007 (4.) 1B 2M 2G
2005-2006 (4.) 2B 3G
2004-2005 (2.) 5G
2003-2004 (2.) 1B 1M 3G
2002-2003 (7.) 3B 1M 1G
2001-2002 (14.) 2M 3G
2000-2001 (5.) 1B 1M 3G
1999-2000 (6.) 1B 1M 3G
1998-1999 (4.) 2B 1M 2G
1997-1998 (3.) 1B 1M 3G
1996-1997 (4.) 1B 1M 3G
1995-1996 (2.) 2B 3G
Trabzonspor
son olarak
Antalya’yı
3-2’yle geçti.
Karadeniz fırtınası kopuyor