Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 12 EKİM 2008 PAZAR
6 HABERLER
PAZAR
ORHAN BURSALI
Jan Nahum’u Dinlerken
Dünyada kapitalist-emperyalist ekonomik-siya-
sal yapı alevler içinde. Türkiye’de ise bizler zaten
pek çok alanda alevler içinde yaşayıp gidiyoruz; nor-
mallik değil anormallik bizim doğamızın esas adı!
Kriz demek Türkiye demek, sırtımızın yere yapış-
masına alışığız. Ekonomimiz ise, büyük açık ve borç
politikalarının oluşturduğu süreğen kırılgan yapısıyla,
üzerine biraz benzin dökülmeyi bekliyordu. Sürek-
li artan cari açık üreten, elde ne var ne yok satma-
ya (özelleştirme adı altında) ve yüksek faizli “sıcak
para” ile açığı kapatmaya dayanan bir yapı, dün-
yadaki alevlerden etkilenmezmiş AKP’ye göre! İk-
tidardalar ya! Tanrı korur!
Bu karmaşada, İstanbul Sanayi Odası’nın aylık
düzenlediği, “İSO Vizyon Toplantıları”nda Jan Na-
hum’u dinledim... Nahum, otomobil sektörünün viz-
yon ve yöneticilik becerisi çok geniş bir “âkil ada-
mı”... Peki, sanayimizin büyük bölümünü “ele ge-
çiren” bu sektörün başına bir şey gelir mi!
Nahum, Türkiye’nin otomobil üretimini “Avru-
pa’dan çaldığını”, bunu da, Türk sanayiinin 1990’lar-
da kalite devrimi ile gerçekleştirdiğini, bugün İtal-
ya’dan bile fazla otomobil ürettiğimizi söyledi. An-
cak yaklaşan bir tehlikeye dikkat çekti: Otomobil sek-
törü katma değer üreten yeni bir yapıya geçemez-
se, başka ülkeler oto üretimini bizden çalacaktır!
Ekonominin temel zorluğu, orta veya yüksek kat-
ma değer üretmeyen yapısıdır. Bu nedenle, sattı-
ğınız mallar “yükte ağır, pahada hafif”tir, yani ucu-
za gidiyor. Üretim için ihtiyacınız olan mallar ise pa-
halı, çünkü bunlar teknolojik yüksek kaliteye sahip...
İki sorun var: Türkiye yüksek katmadeğer üreti-
mine geçemiyor. İkincisi, birileri sizden daha ucuz
ve kaliteli ürettiğinde ise, pazarı kaybediyorsunuz...
Nahum’a göre, otomobil sektörü sancılı bir dö-
neme girdi. Petrolün pahalanması bu yeni döne-
mi belirliyor. Üstüne üstlük, otomobil sektörümüz,
“yenilikçi olma”yı bir alışkanlık haline henüz geti-
rememiş. Üretim zincirinin her halkasında, yenilik-
çi/inovatif, yani katma değer yaratıcı olarak yeterince
yer alamıyor. Türkiye otomobil sektörü kalite dev-
rimiyle bir kırılma noktasını başarıyla aşmıştı. Şim-
di yeni kırılma noktasını da aşmak zorunda. Yok-
sa üretimin elden kaçma tehlikesi var! İşgücünün
ucuzluğu ve/veya üretim kalitesi, otomobil üretimini
ülke içinde tutmak için yeterli değil artık.
Nahum, Doblo örneğini verdi: Doblo için en 220
milyon dolarlık yatırım ve günde 240 araç üretimi
planlanmıştı. Ancak Doblo üretim süreçlerinin tü-
münü elden geçirdiler, iyileştirmeler ve yenilikler ya-
pıldı, sonuçta yatırım maliyeti 170 milyona indirilir-
ken, günlük üretim de 400 olarak gerçekleşti.
Araba üretimimiz milyonu aştı, İtalya’dan fazla ara-
ba üretiyoruz. Ancak içinde bulunduğumuz, paha-
lı petrol ve yenilikçi olamamaktan kaynaklanan bu-
günkü kırılma noktasına “hazırlıklı olan fırsat yara-
tır, hazırlanmayan için bu kırılma noktası bir tehdit-
tir.” Türkiye buna pek hazırlıklı değil. Çünkü biz “bek-
liyoruz ki başkası yapsın biz ondan alalım. Tabii ki
ürünün katma değerini de başkaları alıyor.”
Nahum eleştiriyor: Ekonomide bir çıkış yapa-
mıyoruz. Çok daha iddialı olmalı, çok daha faz-
la değişimi kabul etmeliyiz.
Ve geleceğe yönelik ulusal politikalar, sıçrama
yaptıracak ulusal konseptler yaratmalıyız. Vizyon,
problem ortaya koyabilmek ve bu problemi çöze-
bilmektir. “İş hayatında, yaratıcılıkta sıçrama yaptı-
ran her şeyin ardında, genellikle zorlayıcı bir neden
vardır. İnsan değişimi kolay kabul eden bir varlık de-
ğil, ama değişim zincirinde bu tür sıçramalar yap-
madıkça elinizdekileri de kaybedersiniz...”
Ülke çapında katma değer yaratacak alanlara,
sektörlere özel teşvik sistemleri geliştirilmeli. Me-
sela Türkiye, otomobil sektöründe, petrol dışı
enerjilerle çalışacak otomobil tasarlanması ve ge-
liştirilmesi için meydan okuyucu bir proje başla-
tabilir! Nahum, Otosan ve TÜBİTAK’ın hibrid-
elektrikli arabalar konusunda dikkate değer çalış-
malar yaptığını anımsatıyor. Ama bu küçük ölçek-
li. Bu konu, gelecek düşünülerek, uluslararası çap-
ta bir araştırma alanı olarak inşa edilemez mi?
“Ankara’nın teşvik sistemleri hep genel karakter-
li. Herkese veriliyor. Özel bir teşvik yok!” Böylece çok
özel bir alanda gelişme, derinleşme ve sivrilme ger-
çekleşemiyor. Ve yüksek katma değerli bir üretim
yapısına geçemiyoruz...
Türkiye’de yenilikçi bir kültürün olmaması, böy-
le bir kültürün teşvik edilmemesi, sonuçta, yaratı-
cı olmayan bir toplum modeli örneği olarak, Türki-
ye tablosunu karşımıza çıkartıyor!..
obursali@cumhuriyet.com.tr
Nedret Selçuker
yaşamını yitirdi
İstanbul Haber
Servisi - Gazeteci, spiker,
radyo-TV alanõndaki ilk
devlet sanatçõsõ Nedret
Selçuker yaşamõnõ yitirdi.
Yaşadõğõ çeşitli
rahatsõzlõklardan dolayõ
zaman zaman tedavi
gören Selçuker, solunum
rahatsõzlõğõnõn
ağõrlaşmasõ üzerine
hastaneye kaldõrõldõ.
Selçuker dün akşam
saatlerinde tedavi
gördüğü hastanede
yaşamõnõ yitirdi. Nedret
Selçuker, ekranlarõn ve
mikrofonlarõn altõn sesi
unvanõyla anõlõyordu.
‘Fener’i
konuşmak
gereksiz’
YOZGAT
(Cumhuriyet) -
Yozgat’ta AKP Sorgun
İlçe Kongresi’ne katõlan
Çalõşma ve Sosyal
Güvenlik Bakanõ Faruk
Çelik, gazetecilerin
sorusu üzerine, Deniz
Feneri davasõ hakkõnda
“Türkiye’de bu kadar
sorun varken ortada bir
kriz varken bunlarõ
konuşmak doğru
değildir” dedi. Suçlularõ
ortaya çõkarmanõn ana
muhalefet partisinin değil
yargõnõn işi olduğunu ileri
süren Çelik, “Bunu
Başbakan’a yõkmak
doğru değildir” diye
konuştu.
Yanlışlığın
böylesi
ZONGULDAK
(Cumhuriyet) - Ereğli
ilçesinde 19 gün önce
meydana gelen trafik
kazasõnda iki kõz
kardeşten öldüğü sanõlan
Semra Akõn’õn hastanede
olduğu, yaralõ olduğu
sanõlan Seher Özdemir’in
de öldüğü ortaya çõktõ. 20
Eylül’de doğum yaptõktan
sonra Akçakoca’ya
hareket eden Seher
Özdemir, kardeşi Semra
Akõn ve eşi ile birlikte,
Ereğli’de kaza yaptõ.
Hastanede Semra Akõn’õn
kayõtlara öldüğü
geçirilirken, ziyaret
sõrasõnda asõl ölen
kardeşin Seher Özdemir
olduğu, Semra Akõn’õn
yaralõ olarak kurtulduğu
yakõnlarõnca belirlendi.
Seher Özdemir’in eşi olay
sonrasõ büyük bir şok
yaşadõğõnõ belirterek
eşinin cenazesine bile
katõlamadõğõnõ dile
getirdi.
İnşaat çöktü:
İki işçi öldü
ADANA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Adana’da, Seyhan Baraj
Gölü kenarõnda yapõmõ
süren TMZ Koru
Villalarõ’ndaki inşaat
çalõşmalarõ sõrasõnda bir
villanõn birinci katõna
beton dökme işlemi
yapõlõrken kolonlardan
biri çöktü. Çökme
sõrasõnda üzerlerine kolon
ve beton düşen inşaat
işçilerinden Ali Sarõkurt
(34) ile İsmail Akçakaya
(41) olay yerinde
yaşamlarõnõ yitirdi, 3 işçi
de yaralandõ.
Halkevleri’nden
protesto
İstanbul Haber
Servisi - İstanbul
Halkevleri’nden kadõnlar,
AKP’nin erkek egemen
sisteme dayalõ
politikalarõnõ Taksim
Tünel’den Galatasaray
Meydanõ’na yürüyerek
protesto ettiler. Kadõnlar,
2 Kasõm’da Ankara’da
yapacaklarõ mitinge
çağrõda bulundular.
İstanbul Haber Servisi - İşçi Partisi
(İP) Genel Başkan Yardõmcõsõ Erkan
Önsel, İstanbul Cumhuriyet Savcõsõ
Zekeriya Öz’ün, Ergenekon davasõnõn
tutuklu sanõklarõndan Erol Ölmez’i
“tahliye ve para” vaadiyle yalan beya-
na zorladõğõnõ ileri sürdü. Önsel, “Sav-
cı Öz, derhal görevden alınmalıdır” di-
ye konuştu.
Önsel, Erol Ölmez’in Aydõnlõk dergi-
sine gönderdiği mektupla ilgili partisinin
İstanbul İl Başkanlõğõ’nda dün basõn
toplantõsõ düzenledi. Önsel, Ölmez’in 10
Nisan’da savcõ ile 2 saatlik görüşme yap-
tõğõnõ belirtti. Önsel şöyle devam etti:
“Erol Ölmez, mektubunda savcının
kendisine ‘Sana ek bir ifade hazõrlaya-
cağõm. Senden istediğim bu ifadeyi im-
zalaman. Sen cezaevine varmadan tah-
liyeni gönderirim. Mahkeme günü de bu
ifadeye göre şahitlik yaparsõn. Seni araş-
tõrdõm. Zor durumda olduğunu biliyorum
sana devlet yardõmõ da yapõlõr’ dediğini
yazıyor. Savcı ayrıca Ölmez’e ‘Danõş-
tay tetikçisi Alparslan Arslan’õ tanõ-
madõğõnõ da biliyorum. Yalnõz sen şim-
di onu tanõyacaksõn. Nerede ve nasõl ta-
nõştõğõnõzõ ben sana anlatacağõm’ diyerek
yalan ifadeye zorlamış.”
İP’den tazminat davası
İP, savcõ Zekeriya Öz, Turkuaz Rad-
yo Televizyon Gazetecilik ve Yayõncõlõk
AŞ ve muhabir Emrullah Erdinç hak-
kõnda 100 bin YTL’lik tazminat davasõ
açtõ. İşçi Partisi avukatõ Mehmet Nuri
Aytekin tarafõndan İstanbul Asliye Hu-
kuk Mahkemesi’ne verilen dilekçede,
Savcõ Öz’ün ATV televizyon kanalõ
muhabiri Erdinç’e Ergenekon soruştur-
masõnõn merkezinde Ulusal Kanal ve İş-
çi Partisi olduğunu ifade ettiği belirtildi.
Dilekçede, “Mahkeme kararı olma-
dan hiçbir kimsenin suçluluğuna hük-
medilemez. Soruşturmayı yürüten
savcı, yürütmekte olduğu soruştur-
mayla ilgili olarak, birtakım kişi ve ku-
ruluşların suç odağı olduğu yönünde
açıklama yapamaz” denildi.
Öz’ün bu açõklamalarõnõn televizyon
kanalõndan milyonlarca izleyiciye ulaş-
tõğõ belirtilerek, izleyicinin, Ulusal Kanal
ve İP’nin Ergenekon adõ verilen örgütün
merkezinde olduğuna inandõrõlmaya ça-
lõşõldõğõna dikkat çekildi.
20 Ekim’de Silivri’ye...
Ulusal Sivil Toplum Kuruluşlarõ Bir-
liği (USTKB), Atatürkçü Düşünce Der-
neği (ADD), 68’liler Birliği Vakfõ ve Tür-
kiye Gençlik Birliği’nin de aralarõnda bu-
lunduğu çok sayõda sivil toplum kurulu-
şu 20 Ekim’de başlayacak olan Ergene-
kon davasõna katõlõm çağrõsõnda bulundu.
Beyoğlu’ndaki Attilâ İlhan Kültür Mer-
kezi’nde dün düzenlenen basõn toplantõ-
sõnda konuşan USTKB Dönem Sözcüsü
Aydeniz Tuskan, Ergenekon soruştur-
masõnda hukukun üstünlüğü ilkesinin ze-
delendiğini belirterek, “20 Ekim’de hu-
kukun üstünlüğü için Silivri’de ola-
cağız ve davayı takip edeceğiz” dedi.
İstanbul Haber Servisi - AKP
İstanbul Milletvekili Necat Birinci,
Atatürk devrimlerinin tanõğõ, anayasa
hukukçusu, gazetemiz yazarõ Ord.
Prof. Dr. Hıfzı Veldet
Velidedeoğlu’nun çevirisini “ağır”
sözlerle eleştirdi. Birinci,
Velidedeoğlu’nun sadeleştirdiği
“Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi”ni
“cinayet” olarak niteledi.
CHP’lilerin tepki göstermesine
karşõn Velidedeoğlu’na yönelik
“ağır ifadeler” tutanaklara geçti.
TBMM’nin genel kurulunda 7 Ekim
günü milletvekillerine seslenen AKP
İstanbul Milletvekili Necat Birinci,
Velidedeoğlu’nun sadeleştirdiği
Gençliğe Hitabe için, “Bir
profesörümüz, ‘Muhtaç olduğun
kudret, damarlarõndaki asil kanda
mevcuttur’ cümlesini şöyle
sadeleştiriyor; ‘Gereksinim
duyduğun güç damarõndaki soycul
kanda vardõr.’ Nerede Atatürk,
nerede bu sadeleştirme? Buna
dikkat edelim. Bu sadeleştirme bir
cinayettir. Savcıların harekete
geçmesi lazım” dedi. Bunun üzerine
CHP İstanbul Milletvekili Necla
Arat, “Birinci’nin görüşlerine
katılmıyorum ve sözünü geri
almasını ve zabıtlardan bu
cümlenin çıkarılmasını istiyorum”
diyerek tepki gösterdi. Arat’õn
tepkisine AKP milletvekilleri, “Bu
da onun düşüncesi” diyerek karşõlõk
verdi. CHP milletvekillerini itiraz
etmesine karşõn Velidedeoğlu’na
yönelik hakaretler tutanaktan
çõkarõlmadõ.
Velidedeoğlu’na TBMM’de hakaret edildi
Doktorların soykırım iddiası
Dünya Tabipleri Birliği, Türkiye’nin Ermenilere soykõrõm yaptõğõnõ savunuyor.
Tõp Kurumu, Sağlõk Bakanlõğõ ve TTB’nin girişimde bulunmasõ gerektiğini belirtti
MAHMUT LICALI
ANKARA - Türkiye’nin de arala-
rõnda bulunduğu 85 ülkedeki sağlõk
örgütlerinin üye olduğu Dünya Tabip-
leri Birliği (WMA), sözde Ermeni soy-
kõrõmõ iddialarõnõ destekliyor. WMA’nõn
resmi internet sitesindeki “Ayın Ülke-
si” bölümünde üye ülkelerden Erme-
nistan tanõtõlõrken, Türkiye’de 1914-
1918 yõllarõ arasõnda “1.5 milyon Er-
meni’nin öldürüldüğü” ve “Ermeni-
lere soykırım yapıldığı” iddia ediliyor.
WMA’nõn “http://www.wma.net/e/
members/countryofthemonth.htm” ad-
resinde bulunan tanõtõmda Ermenistan
hakkõnda tarihi bilgilerle birlikte sözde
Ermeni soykõrõmõna ilişkin de şu ifa-
delere yer veriliyor: “Türkiye’de
1915’teki Ermeni soykırımında 1.5
milyon Ermeni’nin 1914-1918 yılla-
rı arasında öldürülmesinin ardın-
dan- çok sayıda Ermeni dünyanın her
tarafına dağıldı.”
Soykõrõm iddialarõnõn yanõ sõra Er-
menistan’õn Azerbaycan’õ işgalini de
meşrulaştõran ifadelerin bulunduğu
tanõtõmda, Yukarõ Karabağ’õn işgali
hakkõnda ise “Ermeniler 1987’de
Yukarı Karabağ bölgesine dönmek
için harekete geçmeye başladı. 1992
ve 1993 yıllarında Ermenistan ve
Azerbaycan arasında savaş sürdü.
Ermenistan Nisan 1993’te avantaj-
lı duruma geldi” deniliyor.
Ayrılma söz konusu
Tõp Kurumu Genel Sekreteri Dr. Ali
Rıza Üçer yaptõğõ açõklamada, söz ko-
nusu tanõtõmõn aylardõr yayõnlandõğõna
dikkat çekti. Dünya Tabipler Birli-
ği’nin 2004 yõlõnda da terörist başõ
Abdullah Öcalan’õ “Türkiye’de zor
durumda olan yegâne hasta” olarak
ilan ettiğini anõmsatan Üçer, Sağlõk
Bakanlõğõ ve Türk Tabipleri Birliği’nin
bu yazõnõn web sayfasõndan çõkartõlmasõ
için girişimde bulunmasõ gerektiğini
söyledi. Üçer, “Bu sağlanamadığı
takdirde Türk Tabipleri Birliği’nin
Dünya Tabipleri Birliği’nden ayrıl-
ması gerekmektedir” dedi.
Türkiye devrimci hareketinin
önderlerinden Hikmet Kıvıl-
cımlı ölümünün 37’nci yılında mezarı başında törenle anıldı. Halkın Kur-
tuluş Partisi tarafından Topkapı Mezarlığı’nda düzenlenen törende, Kı-
vılcımlı’nın eserleriyle hâlâ yaşadığı dile getirildi. Halkın Kurtuluş Par-
tisi İstanbul İl Başkanı avukat Pınar Akbina, “Halkımızın temiz din duy-
gularını kullanan Deniz Feneri gibi soygunlarla halkımızı iliklerine dek
sömürdüler. Ancak bu düzen böyle gitmeyecek. Hikmet Kıvılcımlı ön-
derliğinde emperyalistleri ülkemizden kovacağız” diye konuştu.
Ergenekon Operasyonu kapsamında Ko-
caeli F Tipi Yüksek Cezaevi’nde tutuk-
lu bulunan emekli Orgeneral Hurşit Tolon, Silivri Ceza İnfaz Kuru-
mu’na nakledildi. Jandarma ekipleri cezaevi çevresinde geniş güven-
lik önlemleri alırken, Tolon dün cezaevi ambulansıyla jandarma
ekiplerinin eşliğinde Silivri Cezaevi’ne götürüldü. Kocaeli F Tipi Ce-
zaevi’nde tutuklu bulunan organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in
de aralarında bulunduğu, başka suçlardan tutuklu diğer sanıklar ise
duruşmanın yapılacağı gün mahkemeye gönderilecek. (Fotoğraf:AA)
Tolon nakledildi
ERGENEKON SANIĞI
Avukattan
‘dinleme’
iddiası
NAZMİ AKDAĞ
MERSİN - Ergenekon soruş-
turmasõ kapsamõnda tutuklanan
ve itiraz sonucu serbest bõrakõlan
Kara Harp Okulu öğrencisi Ya-
şar T’nin avukatõ Kürşad Veli
Eren, müvekkilinin ailesinin
Mersin’deki evinde 11 adet, Ya-
şar T’nin çantasõnda da 1 adet
dinleme cihazõ bulunduğunu ileri
sürdü. Kendisini ve aileyi arayan
ancak adõnõ vermeyen üst düzey
bir yetkilinin bu konuda kendile-
rini uyardõğõnõ belirten Eren, bir
güvenlik firmasõ aracõlõğõyla ge-
çen salõ günü yapõlan aramada
dinleme cihazlarõnõn bulunduğu-
nu iddia etti. Eren, dinleme ci-
hazlarõnõn Yaşar T’nin ailesinin,
çocuklarõ için daha büyük tehlike
yaratabileceği endişesiyle, gü-
venlik firmasõ yetkililerine imha
ettirildiğini ifade etti. Firma yet-
kililerinden aldõklarõ bilgilere gö-
re, evde bulunan dinleme cihaz-
larõnõn piyasada kolayca buluna-
bilen cihazlar olmadõğõna dikkat
çeken Eren, “Aile, cihazlar bu-
lunduktan 2 gün sonra beni zi-
yaret ederek cihazları bulduk-
ları yerleri tek tek anlattılar.
Ancak aile, özellikle de baba,
çocuklarının başının daha çok
ağrımaması için maalesef bu ci-
hazları imha ettirmiş” dedi.
İP Genel Başkan Yardõmcõsõ Önsel, savcõnõn Ölmez’i yalan beyana zorladõğõnõ ileri sürdü
‘Özgörevdenalõnmalõ’
Hikmet Kıvılcımlı anıldı
Yargıdagüzkararnamesi
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Yargõdaki güz kararnamesiyle,
idari yargõda görev yapan 48 hâkimin,
adli yargõda ise 439 hâkim ve savcõ-
nõn görev yerleri değişti. Kararnameye
göre, Anayasa Mahkemesi Raportö-
rü Gülten Erkam İzmir Savcõlõğõ’na
atandõ.
Görev yeri değişikliklerine ilişkin
kararnameler, Adalet Bakanlõğõ’nõn in-
ternet sitesinde yayõmlandõ. Adli yar-
gõ kararnamesine göre, Türkiye Ada-
let Akademisi Başkan Yardõmcõsõ
Hasan Dudaklı Ankara Cumhuriyet
Savcõlõğõ’na, Eyüp Cumhuriyet Baş-
savcõ Vekili Mustafa Atagün Ba-
kõrköy Cumhuriyet Başsavcõ Vekilli-
ği’ne, Türkiye Adalet Akademisi
Başkan Yardõmcõsõ Hayrettin Türe
Ankara Hâkimliği’ne, Eyüp Cumhu-
riyet Başsavcõ Vekili Hikmet Gülay
Kartal Cumhuriyet Başsavcõ Vekilli-
ği’ne, Kocaeli Cumhuriyet Başsavcõsõ
Hüseyin Canan Konya Cumhuriyet
Başsavcõlõğõ’na, Konya Cumhuriyet
Başsavcõsõ Mehmet Fatih Özdemir
Kocaeli Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na,
Manisa Cumhuriyet Başsavcõ Vekili
Fevzi Argıç Çanakkale Cumhuriyet
Başsavcõlõğõ’na, Anayasa Mahkeme-
si Raportörü Gülten Erkam İzmir
Cumhuriyet Savcõlõğõ’na getirildi.
Adalet Bakanlõğõ Personel Genel Mü-
dürlüğü’ne de Birol Erden atandõ.
BAZI HÂKİMLERİN GÖREV YERLERİ DEĞİŞTİ
Arel Üniversitesi’nde ders başı
İstanbul Haber Servisi - İstanbul Arel Üni-
versitesi, dün düzenlediği törenle 2008-2009
Akademik Yõlõ’na başladõ. Törene, TBMM
Başkanõ Başkanõ Köksal Toptan, Arel Üni-
versitesi Mütevelli Heyeti Başkanõ Kemal
Gözükara, Arel Üniversitesi Rektörü Prof.
Dr. Ömer Asõm Saçlõ ile çok sayõda davetli
katõldõ. Törende konuşan Toptan, finansal
krize değinerek “Bu sürece karşõ, kamu ve
özel sektör işbirliği içinde gerekli önlemler
büyük bir titizlikle alõnmalõdõr” dedi.
ÖDP’lilerden zam protestosu
İstanbul Haber Servisi - Özgürlük ve Da-
yanõşma Partisi (ÖDP) üyesi bir grup, AKP
hükümetinin 2008 yõlõnõn başõndan itibaren
elektriğe uyguladõğõ yüzde 50’yi aşan zam-
mõ protesto eden bir yürüyüş gerçekleştirdi-
ler. Zamlarõn özelleştirmenin adõmlarõ oldu-
ğunu belirten ÖDP üyeleri, zamlarõn geri
alõnmasõ gerektiğini söylediler. ÖDP İstan-
bul İl Başkanõ Sinan Tutal, zamlarõn özelleş-
tirmenin adõmõ olduğunu belirtti.