29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 OCAK 2008 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Aka Gündüz Özdemir, Arçelik olarak İran’da yatırım yapmak için birtakım hesaplar yaptıklarını ifade etti 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Arçelik yeni alımlarla büyüyecek ? Türkiye’nin önde gelen beyaz eşya üreticisi Arçelik, Grundig’den sonra yeni satın almalar için birçok firmayı yakın takibe aldığını ve fırsat çıkması halinde değerlendireceğini açıkladı. Ekonomi Servisi Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı ve Arçelik AŞ Genel Müdürü Aka Gündüz Özdemir, 2008 yılında 8 milyar YTL konsolide ciro, 170 milyon Avro değerinde yatırım ve 11 milyon adet üretim hedeflediklerini söyledi. Özdemir, Arçelik’in 2007 değerlendirmesinin yapıldığı ve 2008’e yönelik beklentilerin paylaşıldığı basın toplantısında yaptığı konuşmada, Grundig kimliğini koruyacaklarını ifade etti. Özdemir, yeni satınalmalara ilişkin olarak da “Birçok firmayı yakından takip ediyoruz. Bir şey çıkarsa değerlendireceğiz” dedi. Özdemir’in açıklamaları şöyle: 2007, yaklaşık 7 milyar YTL Konuşma Yasağı Başbakan Erdoğan’ın YÖK Başkanı Prof. Yusuf Ziya Özcan’dan konuşmama ricası yetmeyecek gibi. İstenildiği rollerde işlevsel kullanımı için konuşma yasağı getirilmesinde yarar olabilir.. AKP’nin üniversiteler operasyonlarında en iyi hizmet verecek YÖK Başkanı kriterleri baskın çıkıp, YÖK Başkanlığı’nın olmazsa olmaz kriterleri unutulunca; yani birazcık olsun yönetim birikimi, deneyimi aranmayınca ortaya işte böyle bir tablo çıkıyor. Çiçeği burnunda YÖK Başkanı’nın ilk anlamlı açıklamaları, icraatları, kelimenin tam anlamı ile işleri yüzüne gözüne bulaştırma içeriği taşıyor.. Rektörlere ilk talimatı, “Türban uygulamalarında hukukun geçerliliğinin aranmaması, yargı kararlarının çiğnenmesi..”, AKP yönetimi tarafından bile, sessizce uygulanmasında yarar görülse bile uluorta ilan edilebilecek bir durum olmadığı için tam sahiplenilemedi. YÖK Başkanı’nın, göreve başlar başlamaz, bu çok önemli ilk potu üzerine Başbakan tarafından uyarıldığı, yine kendi açıklaması ile ortaya çıktıktan sonra da derlenip toparlanamadığı görülüyor. Seçimle gelmiş YÖK Başkan yardımcısına birkaç aylığına dayanamadı, YÖK’te yeniden seçim tarihini bekleyemeden Prof. İsa Eşme’nin imza yetkisini elinden aldı. Sonra da YÖK icraatları için imza yetkili bir görevli bırakmadan ilk yurtdışı ziyaretini, radikal siyasal İslami eğitim programı ile sabıkalı bir üniversiteye yaptı. Kimliği üzerindeki şaibeli imaja imaj kattı. ??? Başbakan Erdoğan’ın “her ile bir üniversite” sloganı ile yeniden politik kampanya yaptığı bir günde, “tüm üniversiteler ücretli olmalı” açıklaması ile kamuoyunun gündemine yeniden düştü. Sayın YÖK Başkanı’nın algılaması ile rakamlar çok düşük, hafif kalmış olabilir. Ama üniversitelerimiz zaten, adı harç olan ödemelerle çoktan paralı. Besbelli bugüne kadar üniversite idari sorunlarından fazlaca uzak kaldıklarından, dönem dönem, üniversiteler ve bölümlere bağlı olarak değişen öğrenci harçlarının arttırılması ile ilişkili öğrencilerin yaptıkları eylemleri, “paralı eğitime, üniversiteye hayır” kampanyalarını hiç duymamışlar. Zaten “Tüm üniversiteler paralı olmalı” çıkışlarının anlamını kendi algılamaları ile açıkladıklarında, ABD üniversiteleri ölçeklerinde ücretleri kastettikleri, bizdeki öğrencilerin ödedikleri harçları ücret olarak algılamadıkları çok açık anlaşılmakta. YÖK Başkanı bu yolla üniversitelere giriş talebindeki baskının kalkacağını öngörüyor, böylece milyonlarca öğrencinin açıkta kalması olgusu, sorunundan kurtulmayı hesaplıyor. Örnek olarak aldıkları ABD başta, AB ülkelerinde, zengin kuzey dünyasında bu çarpıcı rakamlar ve boyutlarda üniversiteye giriş baskısı, milyonlarca açıkta kalan öğrenci olgusu yaşanmıyor doğru. Ancak söz konusu ülkelerin ekonomik dinamikleri, doğrudan siyasi iktidarların sorumluluğunda olan ortaöğretim yapılanmaları üzerinde hiç durmuyorlar. Dünyanın hiçbir yerinde papaz okulu çıkışlı doktor, avukat, yargıç, siyasetçi yetiştirme gibi bir ideolojik oyun, amaç olmadığından, dünyanın her yerinde üniversite okuyamayacak olanlar için işsiz, çaresiz kalmamayı öngören gerçek meslek okullarına ağırlık verilmesinin anlam ve önemini atlıyorlar. Üniversitelerde okuyabilme oranlarındaki gelişmişliği, kapasiteleri de tabii ki.. ??? Üniversite kapılarına yığılma sorununa yaklaşan bir YÖK başkanının ilk söyleyeceği sözlerin içinde, siyasi iktidar, iradeden milyonları yaşama hazırlayacak gerçek meslek okullarının açılması çağrısı olacakken (bir önceki YÖK Başkanı Sayın Erdoğan Teziç’in bu doğrultudaki bilimsel verilere dayanan uyarıları, son basın toplantısı açıklamalarına bir göz atmanızı öneririm); işsiz, güçsüz, umutsuz ortada bırakılacak, sokağa atılacak milyonlarca genç için üniversite kapısında paralı eğitimin baraj olmasını önerebilmek, yoksulluk üzerinden siyaset yapan AKP iktidarı için gerçekten talihsiz bir çıkış. YÖK Başkanı, ABD’de paralı olan üniversitelerin sistemini ayakta tutan yılların birikimi vakıfları, bütçe kaynaklarının büyüklüklerini görmezlikten geliyorlar. Bizde çok pahalı vakıfları ayakta tutacak dünya tekel sermaye güçleri, kültürü ne gezer? Dahası isteyen öğrenciye 810 bin YTL’lik kredi vermekten söz ediyorlar. Sorumlu olduğu ortaöğrenim, ilköğrenimin en sıradan bakımonarım, araçgereç, ısınma giderlerini karşılamaktan yoksun, öğretmen atamalarını sözleşmeli, geçici statüleri ile ucuza mal etmeyi kâr sayan, çoğu alanda öğretmen açığı had noktalarda olan, gerçek mesleki eğitimde öğretmen yetiştirmek, okul açmaktan aciz Milli Eğitim Bakanlığı, üniversitelerin en sıradan bilimsel giderleri için kaynak yaratmayan AKP eğitim bütçeleriyle mi bu işler kotarılacak?.. Sayın YÖK Başkanı, türban, imam hatip sorunlarını çözmede biçilmiş kaftan sayılsa da, AKP, Erdoğan hükümetleri iktidarlarına siyaseten yaramaz.. [email protected] TEKNOLOJİ ÇÖPLÜĞÜ OLDUK Teknoloji marketlerinde patlama olmadığını ancak bir market açıldığında abartıldığını ve reklam yerine sansasyon yaratıldığını belirten Özdemir, “İşimizin yüzde 20’si elektronik, kalan kısmı beyaz eşyadır. Bundan etkilenmemek mümkün değil. Elektronik işi dolayısıyla elbette etkileneceğiz. Yıllardan beri Türkiye çöplük haline gelmiştir. Sözüm ona düşük fiyatlarla tüketiciyi korurken Türkiye’nin kalitesiz mallar çöplüğü olması amacına hizmet edilmektedir. Buna dikkat etmek lazım” dedi. Özdemir, elektro marketlere hiçbir şekilde Beko ve Arçelik markalı beyaz eşya vermeyeceklerini, bu tip firmalarla işbirliği yapmayacaklarını ve bayilik sistemini sonuna kadar desteklediklerini belirtti. SIKINTILAR AŞILACAK Aka Gündüz Özdemir, Türkiye beyaz eşya sektörünün dünya ile rekabet edebilmesi için devletin ciddi teşvik politikalarını hayata geçirmesi gerektiğine vurgu yaparak “Şu anda hükümetle çok yakın temaslarımız var. En kısa zamanda bu konuda çok iyi adımlar atılmış olacaktır diye bekliyorum. Görüşmeler sürüyor. Bir çıkış yolu aranıyor” dedi. 2007’de yüzde 7 küçülen sektörün bu yıl tüketici moralinin artması ve konut piyasasının hareketlenmesi ile sürpriz bir büyüme yakalayabileceğini belirten Özdemir, “Kanaatim yüzde 56 civarında bir büyümedir. 2006’ya göre bu oranın minimum olduğunu düşünüyorum, ama bu rakamı daha iyi seviyelerde de görebiliriz” diye konuştu. Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı ve Arçelik Genel Müdürü Özdemir, hedeflerini açıkladı. konsolide ciro ve 10 milyon adet üretimle kapatılacak. Pazar küçülürken Arçelik markalarıyla son 5 yılda beyaz eşya satışlarını ikiye katladı. Yatırım kararı verilen Çin’de büyüme hızı arttırılacak. Özdemir, 2009 yılı itibarıyla üretim kapasitesini mevcudun üç katına çıkaracaklarını belirterek “Çin yatırımı global bir şirket olma yolunda attığımız önemli bir adımdır. Arçelik AŞ bundan sonra da dünyanın farklı coğ rafyasında yatırımlar gerçekleştirecektir” diye konuştu. Özdemir, Beko markasıyla da 2010 yılına kadar kendi sektöründe dünyanın en çok tercih ettiği ilk on markadan biri olmayı hedeflediklerini bildirdi. CEMAAT HASTANELERİ REVAÇTA Sağlıkta dönüşüm AKP’ye yaradı MURAT KIŞLALI ANKARA İstanbul Tabip Odası’ndan Osman Öztürk, AKP’nin getirdiği sağlıkta dönüşüm projesiyle toplam sağlık harcamalarının 910 milyar YTL ’den 1530 milyar YTL ’ye çıktığını belirterek “Sağlıkta dönüşüm başta AKP’liler olmak üzere hastane patronlarının programı” dedi. Cemaatleri nedeniyle yeşil sermayenin bu alana yatırım yaptığını söyleyen Öztürk “Emine Erdoğan’ın hemşerisi olan Ethem Sancak ile AKP’li Muharrem Usta’nın ortak olduğu Medical Park beş yılda 70 yataktan 1500 yatağa ulaştı. Hedefleri 81 hastane. Usta, aynı zamanda kamu ile özel has? Projenin ‘hastane taneler arasındaki anlaşmalapatronlarının rı onaylayan Özel Hastaneler programına, ve Sağlık Kuruluşları Dernedönüştüğünü ği’nin de başkanı” diye konuşvurgulayan İstanbul tu. Tabip Odası’ndan İstanbul Tabip Odası Sağlık Politikaları Komisyonu üyesi Öztürk, Öztürk, dönüşüm AKP’nin sağlıkta dönüşüm prosonrası toplam sağlık jesi öncesi sosyal güvenlik kuharcamalarının 10 rumlarının sağlık hizmetlerini milyar YTL ’den 30 kendi bünyesinde verdiğini, ilaçmilyar YTL ’ye kadar ları toplu, hatta SSK’nin kendi çıktığını belirtti. fabrikasından aldıklarını belirterek “Dönüşüm projesi sonrası sağlık hizmetleri dışarıdan alınmaya başlanınca hem SSK’nin, hem de vatandaşın maliyetleri arttı” dedi. Sağlık alanında yeşil sermayenin çok yatırım yaptığını söyleyen Öztürk şunları söyledi: “Her cemaat aynı zamanda potansiyel hasta olduğu için farklı tarikatların farklı hastaneleri olması da ticari açıdan anlamlı oluyor. Burada en büyük gelişmeyi Başbakan Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın hemşerisi olan Ethem Sancak ile AKP İstanbul Anakent Belediye Meclisi üyesi Muharrem Usta’nın ortak olduğu Medical Park yaptı. 5 yıl önce 70 yataklı hastanesi olan bu grup bugün 1500 yataklı 7 hastaneye sahip.” Dünyaca ünlü marka Pierre Cardin ile lisans anlaşması yapan Royal Halı, tüm dünyada Pierre Cardin halılarının ve kilimlerinin üretimi ile satış hakkını aldı. Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’nde 2 yıldır faaliyet gösteren, 30 milyon Avro tutarındaki yatırımını tamamlayan Royal Halı, dünyaca ünlü markaların üretimini de gerçekleştiriyor. Royal Halı Yönetim Ku Pierre Cardin halılarının lisansı Royal’de rulu Başkanı Taner Nakıboğlu, 2006 yılının sonunda dünyaca ünlü marka Pierre Cardin ile halı lisans anlaşması imzalayarak Türkiye, Bulgaristan, Rusya, Ukrayna, Suriye, İran, Irak ve Kuzey Kıbrıs’ta markanın isim hakkını aldıklarını anımsatarak son anlaşmayla ise bütün dünya lisansını aldıklarını ve büyümeye devam edeceklerini söyledi. Sınır tanımayan Türk şirketleri İSTANBUL (AA) Türk şirketleri dünya pazarlarında büyümesini sürdürürken, Türk markaları da dünya tüketicilerinin tercih ettiği markalar haline geliyor. 100 TV’DEN 6’SI VESTEL Üretiminin yüzde 90’ını ihraç eden Vestel, tüm kıtalarda toplam 106 ülkeye ürün satıyor. Vestel, son 12 yılda 12.5 milyar doları aşan ihracatı ile sektöründe 7 yıldır üst üste ihracat birinciliğini koruyor. 75 MİLYON EVDE Arçelik, 5 kıtada toplam 106 ülkeye ihracat yaparken, dünyada yaklaşık 75 milyon hanede ürün ve hizmetlerini tüketicilerle buluşturuyor. Arçelik Beko ile İngiltere soğutucular pazarında liderliğini sürdürürken, onlarca ülkede pek çok ürün segmentinde lider. ÜLKER 8 ÜLKEDE Godiva’yı alarak Türkiye tarihinin “en büyük’’ yurtdışı satın almasını gerçekleştiren Ülker Şirketler Topluluğu, bu vizyonla başladığı Mısır ve Pakistan yatırımlarını 2008 yılının ilk çeyreğinde üretime alınacak aşamaya getirdi. Topluluk, bu iki ülkedeki tesislerin devreye girmesi ile yurtdışındaki operasyon sayısını 8 ülkeye yaymış olacak. TOFAŞ DÜNYA YOLLARINDA Tofaş’ın ihracat hacmi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15 artarak yılın ilk dokuz ayında 100 bin 170 adede ulaşırken, Tofaş tarafından üretilen araçlar 75 ülkeye ihraç ediliyor. Türkiye’den ihraç ettiği Doblo, Fiat’ın en başarılı ürünleri arasında yer alıyor. Fikri mülkiyet hakkı Tofaş’a ait MiniCargo projesi Tofaş tarihinde kilometre taşı oldu. KDV’NİN YÜZDE 1’DEN 18’E ÇIKARILMASI Leasing sorunu istihdamı da vuracak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hükümetin finansal kiralamadaki (leasing) KDV artışı kararı, mallarının büyük bölümünü bu şekilde satan sermaye malı firmalarını vuracak. Geçen yılın ilk 9 aylık verilerine göre imalat sanayii toplam teşvikli satışlarının yüzde 30’unu, hizmet sektörü teşvikli satışlarınınsa yüzde 45’ini leasing yoluyla yapılan yatırımlar oluşturuyor. İş Makinecileri Distribütörleri ve İmalatçıları Birliği (İMDER) Genel Sekreteri Faruk Aksoy, üyelerinin 2.5 milyar dolarlık satışının 2 milyar dolarını leasing ile gerçekleştirdiklerini belirterek “Satışların yüzde 35 azalacağını tahmin ediyoruz. 10 bin kişilik istihdam kaybı olacak” dedi. oluşturduğunu belirterek “KDV artışı kararı üyelerimiz arasında büyük sıkıntıya yol açtı. Özellikle makine satışları bu kararlardan önemli ölçüde etkilenecek” dedi. Aksoy, sektörde 15 makine için 24 kişilik doğrudan istihdam yaratıldığını, ortalama makine satış bedelinin ise 130140 bin dolar olduğuna dikkat çekti. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise “Türk iş camiası olarak bir talebimiz var, bizde de artık, kurallar olsun, kurallar herkese eşit uygulansın ve kuralların nasıl değişeceği de kurallara bağlı olsun. Gece yatarken, sabaha nasıl bir sürprizle uyanacağımız konusunda endişeler taşımayalım’’ dedi. Kamunun aldığı kararların şeffaf olmasını isteyen Hisarcıklıoğlu, bu kararla büyüme ve yatırımların olumsuz etkileneceğini belirtti. THY ABD ile motor bakım merkezi kuracak Ekonomi Servisi Türk Hava Yolları’nın iştiraki olan Türk Hava Yolları Teknik AŞ (THY Teknik) ile ABD’li United Technologies Corporation bünyesinde (NYSE: UTX) bir şirket olan Pratt&Whitney, büyük ölçekli bir motor bakım merkezi kurmak üzere ortak girişim sözleşmesi imzaladı. Yeni kurulacak merkez Pratt&Whitney’in küresel ölçekteki sekizinci motor bakım merkezi olacak. Sözleşmenin finansal ve ticari koşulları gizli tutuluyor. THY’den yapılan yazılı açıklamada, “Pratt&Whitney THY Teknik Uçak Motoru Bakım Merkezi” adını alacak yeni ortak girişim “V2500 ve CFM56®” motorlarına bakım hizmeti verecek denildi. Yeni merkezin inşaatının 2008 başında başlaması ve tesislere ilk motorun 2009’da girmesi bekleniyor. Tam kapasite faaliyete geçtiğinde yeni bakım merkezinin senede yaklaşık 200 motor bakımı gerçekleştirmesi hedefleniyor. THY Teknik AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kilci, “Dünyanın önde gelen motor ve motor parçası üreticilerinden Pratt & Whitney ile THY Teknik A.Ş.’nin sektöre yeni bir soluk kazandıracak bu ortaklığa başlayacak olmasının, gelecekte ülkemizde direkt istihdam sağlayacak diğer yabancı sermayeli ortak girişim gruplarına örnek olacağına inanıyoruz” dedi. VİTRA SÖZ SAHİBİ Eczacıbaşı Yapı Grubu yurtdışında ürünlerini 150’den fazla mağazada ve 2 bini aşkın satış noktasında teşhir ediyor. Vitra Almanya’da yüzde 13, Avusturya’da yüzde 10, İngiltere’de yüzde 6, ABD’de ve Fransa’da yüzde 3, İtalya’da yüzde 2, İsrail’de ve İskandinavya’da yüzde 8 ve Yeni Zelanda’da yüzde 10 pazar payına sahip. TEMSA 40 ÜLKEDE Fransa, Avusturya, Almanya, Çek Cumhuriyeti, Romanya, İngiltere, İspanya, İtalya, Ürdün ve Dubai’de 11 temsilciliği ve toplam 40 ülkede 43 bayiden oluşan uluslararası bayi ağı bulunan TEMSA’nın da, Mısır fabrikasının 2008 yılının ilk yarısında faaliyete başlaması hedefleniyor. GOLDAŞ 5 KITADA Beş kıtada 48 ülkeye ihracat yapan Goldaş gelecek üç yılda büyüme alanını Avrupa ve doğusu olarak belirledi. Goldaş Rusya, Çin, Almanya, Romanya, Ukrayna ve Çek Cumhuriyeti gibi potansiyeli yüksek pazarlarda bulunurken, hisseleri, İMKB’nin yanı sıra Frankfurt ve Berlin borsalarıyla ABD OTC piyasasında işlem görüyor. ŞAHİNLER’DEN DEVLERE Diesel, Zara, H&M, Mark’s&Spencer, Nautica, Lee, Wrangler, Sara Lee, Disney, Tiffany, Puma, Fila, Tesco, WF Group, Brand Alliance, Express, GAP, Garry Weber, Marc’o Polo, More&More, Tommy Hilfiger, Macy’s, Aeropostale gibi dünyaca ünlü yaklaşık 30 markanın üretimini gerçekleştiren Şahinler Holding’in ürünlerini, her yıl dünyada 50 milyonun üzerinde insan giyiyor. 50 ÜLKENİN KOTU MAVİ 1991 yılında Sait Akarlılar tarafından kurulan ve dünyaya açılmaya blue jeansın anavatanı Amerika’dan başlayan Mavi Jeans de, bugün 50’den fazla ülkede 174’ü Mavi Shop olmak üzere 4 binin üzerinde satış noktasında müşterileriyle buluşuyor. Mavi’nin yurtdışında faaliyet gösteren 4 şirketi bulunuyor. DÜNYA TURKCELL’LE ARIYOR Türkiye dışında onlarca ülkede ortak olduğu şirketlerle Turkcell, yurtdışında büyük pazar payına sahip. Ukrayna’da 7.6 milyon abonesiyle yüzde 14 pazar payına sahip olan Turkcell Kazakistan’da ve Azerbaycan’da lider konumunda. Turkcell ayrıca Gürcistan’da ve Moldova’da ikinci en yüksek pazar payına sahip operatör olarak faaliyet gösteriyor. İş makinecileri sıkıntıda Aksoy, leasing yoluyla yapılan satışların sektörün 2.5 milyar dolarlık satışının yüzde 80’ini CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle