22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 OCAK 2008 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Prof. Dr. Ökçesiz, AKP’nin anayasanın tümünü değiştiremeyeceğine işaret etti 5 ‘Bu hükümet darbesi olur’ FIRAT KOZOK Sigara tiryakileri isyanda! başka isim ise TBMM İnsan Sigara yasağını genişleten yasa Haklarını İnceleme Komisyonu önerisi TBMM Genel Kurulu’nda Başkanı Zafer Üskül. Yasa kabul edilirken, tiryaki milletvekilleri çıktıktan sonra Meclis kulisinde de sıkıntılı saatler yaşadı. Başbakan sigara içilemeyeceğine dikkat Tayyip Erdoğan’ın sigaraya karşı çeken Üskül, espriyle karışık yasayı tutumu nedeniyle yasayı açıkça eleştirdi: eleştirmekten çekinen bazı “O yasak, bu yasak. Ben, bir AKP’liler, “Yahu her şeye ‘duvar gazetesi’ çıkarayım. Panoya muhalefet ediyorsunuz. Niye da, yasakları yazayım. Gazeteyi de burada susuyorsunuz, işte size kulis girişine koyarım.” fırsat, muhalefet etsenize!” diye Sigarayla başı dertte olan takıldıkları muhalefet partili bir başka isim ise milletvekillerinden medet Meclis’in “şair” çaycısı umar hale geldiler. Necati Aslan. Aslan Başbakan Erdoğan’dan sigara yasağının Meclis’te sigara konusunda sık sık kabul edildiği gün, şu şiiri uyarı alan Gaziantep kaleme aldı: Milletvekili Mahmut “Başı kırmızı, gömleği Durdu da, kürsüde 28 beyaz, ayakları sarı? Bu günlük başarısız “sigara tarifi sanma ki gelin kız, eli bırakma denemesi” kınalı? Perişan oldum ben boyunca “abuk sabuk rüyalar görmeye” Tayyip Erdoğan. bu illete sevdalanalı/ Bir ahunun tarifi sanmayın başladığını anlattı: bunu sigara, sigara/ Önce damar “Bakınız, abuk sabuk rüyalardan bir sertliği baş gösterdi, sonra tıkandı/ tane söyleyeyim size. Sayın Genel sağ ayağım senin illetinle tıkandı, Başkanımızın sigaraya ne kadar yandı ha yandı/ El parmaklarım karşı olduğunu biliyorsunuz. Bir morardı, döküldü, kol kaldı? Bunlar bakıyorum ki, benim başucumda da senin eserlerinden birkaçıydı belirdi. Davidoff sigarasından sigara sigara/ Senin beyaz bunun genişi Türk iç piyasasında gömleğine kananlar sigara/ Hem bulunmuyor, iç piyasada bunun dünyasını hem ahiretini ettiler büyükleri yok koca bir karton kapkara/ Aç susuz kaldık, sana getirmiş, ikram ediyor. CHP’lileri de yetiştirmek için para/ Senin en tebessüm ettireyim, CHP seçimin büyük eserin insanı sokuyorsun galibi gelmiş..” mezara, sigara sigara...” Sigara yasağının zorlayacağı bir Fazıl Say, Fransa’ya gitti ? İstanbul Haber Servisi Piyanist ve besteci Fazıl Say, konser vermek üzere Fransa’ya gitti. Atatürk Havalimanı’nda soruları yanıtlayan Say, bir Alman dergisine verdiği ve “Türkiye’yi terk edebilirim” şeklinde yorumlanan demecinin yanlış anlaşıldığını belirterek “Temelli gidiş diye bir şey yok. Öyle bir gidiş olmayacak” dedi. ANKARA Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayrettin Ökçesiz, anayasaya göre, TBMM’de herhangi bir çoğunluğun anayasayı bir başkasıyla ikame amacıyla değiştiremeyeceğini belirterek, değiştirilmesi durumunda bunun “hükümet partisi darbesi” olacağını vurguladı. Ökçesiz, hükümetin anayasa değişikliği çalışmalarını Cumhuriyet’e değerlendirdi. Anayasa Mahkemesi’nin anayasa değişikliklerini yalnızca şekil bakımından inceleyip denetleyebileceğini belirten Prof. Dr. Ökçesiz, 175. maddeye göre de TBMM’nin ancak anayasada sınırlı değişiklik yapabileceğini söyledi. Ökçesiz, “Anayasaya göre TBMM’de herhangi uygun bir çoğunluk ? Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayrettin Ökçesiz, TBMM’de bir siyasi çoğunluğun, anayasayı kaldırmaya teşebbüs edemeyeceğini vurguladı. anayasayı bir başkasıyla ikame amacıyla kaldırmaya teşebbüs dahi edemez” dedi. Ökçesiz, anayasanın tümden değiştirilmesi durumunda bunun bir “sivil darbe” değil, “siyasi parti darbesi” ya da “hükümet partisi darbesi” olacağının altını çizdi. Sivil darbenin siyasi bağlamda bir halk hareketi olduğunu ifade eden Ökçesiz, “Oysa bu hükümet darbesi, polis gücünün desteğinde ordunun yaptığı darbelerle aynı tehtidi paylaşan, potansiyel silahlı bir darbe özelliğindedir. Çünkü bu girişim de monolojik bir meydan okumaya dayanıyor. Bütünüyle ilga değil de sadece kimi maddeleri değiştirmeye yönelik bir yasama tasarrufunda dahi, eğer anayasanın ilk dört maddesini değiştirmeye veya ilgaya tevessül edilirse ya da diğer maddelerde bunlara açık bir aykırılık içerirse, ortaya çıkan durum bu söylediğimden farklı olmayacaktır” dedi. ‘Anayasa Mahkemesi durdurabilir’ Bu çerçevedeki bir “hükümet darbesini” yalnızca Anayasa Mahkemesi’nin durdurabileceğini ifade eden Ökçesiz, mahkemenin, böyle bir yasama tasarrufunu, anayasanın değiştirilmesi olanaksız maddelerini düzenleme konusu yapmasından ötürü, esas bakımından denetleme yoluna gidebileceğini söyledi. Ökçesiz, “Çünkü böyle bir kanun, yok hükmünde olmayacaksa, ancak sıradan bir kanun niteliğinde olabilir. Bu her iki nitelemeyi reddederek ona ‘anayasa değişikliğine ilişkin kanun’ derecesini tanımak ve Anayasa Mahkemesi’nin esas bakımından denetiminden kaçırmak, sözünü ettiğim ‘hükümet partisi darbesi’ne yol açacaktır. Ya Anayasa Mahkemesi bu yorumla yetki alanını genişletecektir ya da anayasanın bu yolla ilgasına zımnen onay verecektir. Sanırım kamuoyu da Anayasa Mahkemesi’nin bu ilk dört maddeye ve devrim kanunlarına ilişkin maddelere uygunluğun esas bakımından denetimini söz konusu yasama tasarrufunun meşruluğu bakımından zorunlu sayacaktır” dedi. BAŞBAKAN ERDOĞAN Gazeteci Metin Göktepe anılıyor ? İstanbul Haber Servisi Gazeteci Metin Göktepe, gözaltında dövülerek öldürülüşünün 12. yıldönümünde yarın Evrensel gazetesinde ve Atışalanı Kemer Mezarlığı’ndaki kabri başında anılacak. Göktepe, Ümraniye Cezaevi’nde öldürülen iki tutuklunun cenaze törenlerini izlemek üzere gittiği Alibeyköy’de gözaltına alınıp Eyüp Spor Salonu’na götürüldükten sonra 8 Ocak 1996’da ölü olarak bulunmuştu. Göktepe’nin öldürülüşünden 3.5 yıl sonra sanık polisler Murat Polat, Şuayip Mutluer, Saffet Hızarcı, Fedai Korkmaz, Metin Kuşak ve Seydi Battal Köse 7’şer yıl 6’şar ay hapis cezasına çarptırıldı. Daha sonra Köse’nin cezası 1 yıl 8 aya düşürüldü. Ayrıca 375 bin lira para ve 5 ay memuriyetten men cezası verildi. ‘Üniversite binası için dileniyorum’ İSTANBUL (AA) Başbakan Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin her yerine üniversite kuracaklarını ve üniversite binası inşaatı için gerekirse dilendiğini belirterek, “Bu yolda yapılır dilencilik” dedi. Erdoğan, Kâğıthane Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen AKP Kâğıthane İlçe Kadın Kolları 2. olağan kongresinde yaptığı konuşmada, 72 ilde üniversite kurulduğunu, kalan 9 ilde de bu yıl kurulacağını söyledi. Erdoğan, “Bizim görevimiz üniversiteyi kurmak, öğretim üyesini de YÖK’ün halletmesi... Ama yok eğer öğretim üyesi yetiştiremiyorlar, versin onu da elimize biz onu da hallederiz. Çünkü bu millette öğretim üyesi olmaya hevesli olanlar olduğu gibi, bu ülkede öğretim üyesi yetiştirebilecek kurumlar da anında oluşur” dedi. Erdoğan, YÖK’ün bu dönemde, bu açığı süratle kapatacağına inandığını belirtti. Erdoğan, üniversite binası inşa etmek için gerekirse dilendiğini ifade ederek, “Yeri geldiği zaman dileniyorum Başbakan olarak... Bu yolda yapılır dilencilik...” diye konuştu. DTP’ye Butto taziyesi... Pakistan’ın eski başbakanlarından Benazir Butto’nun uğradığı suikastta yaşamını yitirmesine en fazla tepki veren siyasi partilerden biri DTP oldu. DTP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, bu konuda gündem dışı söz alarak kürsüye çıktı. Butto ailesinin demokrasi ve özgürlük için “çok ağır bedel” ödediğini anlatan Sakık, şu mesajları verdi: “Nasıl ki 1960’ta ihtilal yaptılar, ilk işleri rahmetli Adnan Menderes ve arkadaşlarını astılarsa, Pakistan’da da ilk ihtilal olduğunda Ali Butto asıldı. Yani, Türkiye’yle o kadar benzeşen yönlerimiz var ki ama o aile yılmadı, o aile sürekli bedel ödedi. Benazir Butto ülkesine sekiz yıl sonra geri döndüğünde kendisine gazeteciler sordular: ‘Korkmuyor musunuz? Hayatınız tehlikede değil mi?’, ‘Evet, korkuyorum, hayatım da tehlikede ama bir şey var, benim ülkem ve halkım daha çok tehlikede. Ben, halkımı ve ülkemi birinci planda tutuyorum, benim hayatım ve çocuklarım, ülkeme, halkıma feda olsun’ dedi. Şimdi, bu ülkede de istiyoruz, siyasetçiler yüreklerini ortaya koyabilmelidirler. Siyasetçiler, sorunları çözmek için halktan oy alırlar. Siyasetten korkanlar, sorunların adını koyamayanlar siyaset yapmamalıdırlar ve Benazir Butto’yu örnek almalıdırlar.” DTP’lilerin Butto’ya olan “sempatisi”nin anahtarı ise Sakık’ın son cümlesinde gizliydi. Sakık, Butto’yu verdiği “demokrasi ve özgürlük mücadelesindeki onurlu duruşu”nun yanı sıra “Pakistanlı bir babanın ve Kürt annenin kızı” olarak da saygıyla selamladığını belirterek sözlerini noktaladı. Konuşmayı dinleyen bazı AKP milletvekilleri, muhalefet kulisine gelerek hem Sakık’ı konuşmasından dolayı kutladılar, hem de DTP’lilere “anne tarafından Kürt” olan Butto’nun ölümü nedeniyle “taziyelerini” ilettiler... Şişli’deki kongrede bir partilinin tepkisi sonrası kısa süreli bir tartışma yaşandı. (SERKAN YILDIZ) CHP Şişli ve Beşiktaş ilçe kongreleri yapıldı Çaltı ve Çiloğlu yeniden İstanbul Haber Servisi CHP Beşiktaş İlçe Örgütü’nün Akatlar Kültür Merkezi’nde önceki gün düzenlediği 32. olağan kongresinde Kemal Çiloğlu başkanlık görevine devam ederken, Şişli İlçe Örgütü’nün 7. Olağan Kongresi’nde de Dursun Çaltı yeniden başkanlığa seçildi. Beşiktaş ilçe örgütünün 32. olağan kongresi önceki gün Akatlar Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Başkanlık için yarışan Kemal Çiloğlu ile Egemen Olcay arasında geçen yarışta, Çiloğlu delegelerden 251’nin oyunu alarak başkanlığa yeniden seçildi. Seçimlerin ardından açıklama yapan Çiloğlu “ Yeniden seçildiğimiz için memnunuz. Yerel seçimler için çalışmalarımıza hız vereceğiz. ” dedi. Başkan adaylarından Egemen Olcay ise CHP Beşiktaş ilçe seçimlerinin skandala sahne olduğunu belirterek, “Seçimlerde Beşiktaş’ta oturmayan 117 kişi delege seçilerek oy kullandırıldı. Seçimlerin iptal edilmesini isteyeceğiz” diye konuştu. CHP Şişli ilçe örgütü de 7. olağan kongresini dün Mecidiyeköy Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdi. Kongrede konuşan İlçe Başkanı ve kongrenin de tek adayı Dursun Çaltı, 5 yıllık geçmiş görev sürelerinde Şişli’de önemli etkinliklere imza attıklarını kaydetti. Dönemin Belediye Başkanı Gülay Aslıtürk’ün, Şişli’yi “muz gibi soyduğunu” ve yurtdışına kaçtığını belirten Çaltı, Şişli’nin rantını bazı kesimlerin yemeye devam ettiği ve önümüzdeki süreçte bazı kişilerin yurtdışına kaçabileceği iddiasında bulundu. Çaltı’nın konuşması sırasında bir partili, “Seni kimin vurdurduğunu açıkla” diyerek tepki gösterirken salonda kısa süreli tartışma yaşandı. Açlık grevindeki CHP’li hastanede ? GAZİANTEP (AA) Gaziantep’te CHP Genel Merkezi’nin atama ve görevden alma kararlarını protesto amacıyla açlık grevi başlatan Şahinbey İlçe Başkanı Deniz Kurtoğlu, sağlık durumunun bozulması üzerine hastaneye kaldırıldı. Hastaneye gitmemekte direnen Kurtoğlu’nun, ilçe başkanlığına gelen babasının “Hastaneye gitmezsen kendimi aşağı atarım” demesi üzerine hastaneye götürülmeyi kabul ettiği belirtildi. Tedaviyi kabul etmeyen Kurtoğlu’nun sağlık durumunun takip edildiği bildirildi. Fazıl Say’a yanıt Türkiye’yi eğitim, sağlık, adalet ve emniyet olmak üzere 4 temel taş halinde inşa edeceklerini söylediklerini anımsatan Erdoğan, “Son zamanlarda bir yalan yarışıdır aldı başını gidiyor. Örneğin diyorlar ki, ‘Efendim okullardan müzik dersini, resim dersini kaldırıyorsunuz.’ Elinize, dizinize dursun. Ne müzik dersi, ne resim dersi kalkar. Böyle bir şey yok. Ama bir ithamdır gidiyor” şeklinde konuştu. Cezaevlerinde ‘sigara odaları’ olacak mı? TBMM geçen hafta boyunca sigara yasağını konuştu. Kapalı alanlarda sigara tamamen yasaklanırken, sadece cezaevleri, ruh ve sinir hastalıkları hastaneleri ve yaşlı bakımevlerinde sigara içilebilecek özel alanlar oluşturulması kararlaştırıldı. Ancak, DTP’li Selahattin Demirtaş, cezaevlerinde sigara odaları uygulamasının olanaklı olmadığı kanısındaydı: “Şimdi, cezaevleri zaten kişilerin hürriyetinden mahrum bırakıldığı mekânlar, yerlerdir, orada zaten isteyen insanlar istediği saatte gidip sigara içilen mekânları kullanabilseydi ismi cezaevi olmazdı. Cezaevinin içinde istediği şekilde, istediği saatte dolaşabilecekse problem yok, ama Ceza İnfaz Yasamızla karşılaştırdığımızda bu hüküm her halükârda işlevsiz hale gelecektir. Tek başına eğer kişiler hücrelerinde kalıyorsa belki problem yaratmayacak, sigara içmek istiyorsa ama birden fazla kişinin kaldığı, tutuklu veya hükümlünün kaldığı hücreler açısından sigara içmek problem yaratacak. Nasıl? Şimdi, Ceza İnfaz Yasamızda tutuklu ve hükümlülerin aile, avukat görüş saatlerinden ortak iş alanlarına, kütüphaneyi kullanma saatlerine kadar detaylı düzenlemeler var. Bunların uygulanması bile, pratikte, cezaevlerinin altyapısının uygun olmadığı gerekçesiyle yerine getirilemiyor. İşlik alanları, ortak faaliyetlerin yürütüldüğü, resim, müzik faaliyetlerinin yürütüldüğü alan bile, zaman yetmiyor gerekçesiyle uygulanmıyor. Şimdi, buna, bir de, sigara içme mekânı ve ortak sigara içme saatleri gibi düzenlemeler eklenirse, cezaevlerindeki uygulama açısından en azından kaos içinden çıkılmaz hale gelecek.” Özcan, sosyal güvenlik tasarısını bu ay sonunda çıkaracaklarını söyledi AKP hükümeti bildiğini okuyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP hükümeti, yürürlüğünü 5 ay ertelediği Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası’nda değişiklik öngören yasa tasarısını, bu ay sonuna kadar TBMM’den çıkarmayı planlıyor. TBMM Plan ve Bütçe Alt Komisyonu Başkanı Zekai Özcan, en fazla tartışma konusu olan güncelleme katsayısı, aylık bağlama oranı gibi ana parametrelerde değişiklik yapılmayacağını söyledi. TBMM Plan ve Bütçe Alt Komisyonu Başkanı Özcan, alt komisyonda Sosyal Güvenlik Yasa Tasarısı’nın şu ana kadar 10 maddesinin görüşüldüğünü, Ekonomik ve Sosyal Konsey toplantısında konunun taraflarının bir kez daha görüşlerinin alındığını söyledi. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın bu görüşlerin süratle değerlendirmeye alınması talimatını verdiğini anlatan Özcan, alt komisyon çalışmalarının önümüzdeki hafta tamamlanacağını belirtti. Her kesimin görüşünün tasarıya yansıtmanın mümkün olmadığını savunan Özcan, “Olabilecek tüm talepleri yerine getirdik. Önümüzdeki hafta çalışmaları tamamlayacağız. Tasarı ondan sonra üst komisyonda görüşülecek. Tasarının ocak ayı sonunda yasalaşmasını bekliyoruz. Sosyal güvenliğin 2 saat gecikmesi bile Türkiye için sakıncalıdır. Bir an evvel bu tasarının çıkması lazım. Bunu hızlandırmaya çalışıyoruz” dedi. Alt komisyondaki çalışmalarda güncelleme katsayısı, aylık bağlama oranı gibi ana parametrelerde değişiklik yapmayı düşünmediklerini belirten Özcan, “Bunlar için uzun hesaplar yapıldı” dedi. Tasarıyla ilgili kamuoyundan gelen tepkilere “Genel Sağlık Sigortası, Cumhuriyet tarihinde yaptığımız en önemli reformdur. Bu küçümsenmemeli. Bunun dışında reformla ilgili birileri bir şeyler söylüyorsa, o ideolojiktir” karşılığını veren Özcan, tasarının kamuoyuna yanlış yansıtıldığını savundu. Özcan, “9 bin gün prim ödeme süresinin çok istismar edildiğini” ileri sürerek “Konu kamuoyunda söylendiği gibi değil. İlk defa 2053 yılında emekli olacak kesim için 9 bin gün prim aranacak. Bunu hemen işe başlayanlar için anlamak yanlış. Yürürlük tarihinden bir gün önce sisteme girenler bundan etkilenmeyecek” diye konuştu. Ankara’da zam protestosu ? ANKARA (AA) Mamak’ta Halkevleri üyeleri toplu taşıma ücretlerine yapılan zammı protesto ederek geri çekilmesini istedi. Tuzluçayır Caddesi’nde bir araya gelen ve üzerlerinde “Gökçek gitsin, bu çile bitsin’’ yazılı önlükler bulunan Halkevleri üyeleri, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve hükümet aleyhine slogan attılar. Tuzluçayır Caddesi’nde 1 saat bekleyen grup, daha sonra yürüyüşe geçerek Tuzluçayır Meydanı’na geldi. Grup adına okunan basın açıklamasında, “toplu taşıma ücretlerine yapılan zamların geri alınması’’ istendi. ‘Vali Bey takoz koyun!’ Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç, “grubu” olmasa da kürsüye en çok çıkmayı başaran milletvekili. Bir Danışma Kurulu önerisi vesilesiyle kürsüye çıktığında sözü valilerin kömür dağıtmasına getirdi: “Tayyip Erdoğan çıkıyor, diyor ki: Ey valim, benim vatandaşım onurludur ha, senin kapına gelip de kömür istemez, yiyecek istemez. Ee ne? Kamyonun şoför mahalline bin ey kaymakam, ey vali, git deki: Vatandaşım kömüre ihtiyacın var mı? Şimdi, vali ve kaymakam şoför muavini yerine şoförün yanına binecek, ondan sonra, şoför kapının önüne gelince ‘Hop hop, vali bey, hele in kamyon geriye gidiyor, bir takoz koy’ mu diyecek?” AKP’liler itirazlarını yükseltedursun, Genç bu konuda Seçim Yasası’nda bir değişiklik yapılmasını önerdi: “Yiğitliğiniz varsa, vatandaşın oyunu parayla almaya talip olan siyasi partinin para dağıtan, menfaat dağıtan kişilerinin orada seçime girmesini yasaklayalım.” Yeni Doğuş gazetesi HİLAL KÖSE Tarsus ilçesinde yayın yapan Yeni Doğuş gazetesi çalışanları hakkında, European Tobacco’nun Mesud Barzani ile ortak olduğu yönündeki haberlerinde halkı kin ve düşmanlığa tahrik edecek şekilde yayın yaptıkları gerekçesiyle dava açıldı. Yeni Doğuş Gazetesi Sahibi Mehmet Geçim, Yazıişleri Mü Mersinli gazetecilere dava açıldı dürü Emre Geçim ve yazar İsmail Ateş hakkında, “hakaret”, “iftira” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlarından dava açıldı. İddianamede, gazetecilerin müşteki Aslan’ın şirketlerinin ticari itibarına yönelik, halkın kin ve nefretini uyandıracak tarzda, PKK terör örgütüne destek olan Mesud Barzani ile ortak olduğu yönünde haberler yayımladıkları belirtildi. Türey Köse, Ayşe Sayın, Emine Kaplan parlamentokulisi@gmail.com CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle