Katalog

SAYFA CUMHURİYET 13 OCAK 2008 PAZAR 6 HABERLER İlaçta silahsız soygun Pfizer’ın ardından Merck Sharp & Dohme’nin de aynı içerikteki ilaca ikinci bir ruhsat alarak 12 kat fiyat farkıyla sattığı ortaya çıktı FATMA KOŞAR PAZAR ORHAN BURSALI Av Sahası Aleviler Bir yazarın “politikacılık” yapması, hele hele “egemen” politikacılığa soyunması çekilmezmiş; yazar inşa ettiklerini yani kendisini yıkar gider. İskambil kâğıdından şatolar gibi... Bunu, Türkler “30 bin Kürt öldürdü” ve “bir milyon Ermeni öldürdü” diyerek dünyanın karşısına çıkan (Türkiye’nin değil!) yazarda izlemiştim. Şu sıralarda da Reha Çamuroğlu adlı yazar ve şimdilerin AKP milletvekili, kendini yıkıp geçti. Çamuroğlu, AKP milletvekilliği ve AKP vitrinindeki yerinin, kendisine hangi özel misyonla sunulduğunu tam açık etti: Aleviliği ve Alevileri AKP’ye peşkeş çekmek! Aleviliği Erdoğan’ın arka bahçesinde oy deposuna çevirmek! Bu amaçla iki girişimde bulundu: İlkinde, Alevi dedelerinin “din görevlisi” kadrosuna alınacağını açıkladı! Böylece Sünnilerin yüzyıllardır başaramadığını bir çırpıda başaracağını ve Alevileri “ayrık” ve muhalif olmaktan çıkarabileceğini, Sünnilerin arabasına koşabileceğini, böylece zaman içinde eritip yok edebileceğini sandı! Bir “yazar”ın kendisine böyle güçler vehmedebilmesi ilginçtir! Sünni “baskısı” üstelik yer yer sürerken… Sünni egemen din görevlilerinin, yeri geldiğince, Alevileri Müslüman dahi görmediklerine hatta onları dinsiz kabul ettiklerine ilişkin beyanları bilinirken… Cemevlerini ibadet yeri olarak görmediklerini açıklarken… (Ama “Türkiye’nin yüzde 99’u Müslümandır” lafı da dillerinden düşmez!) Çamuroğlu’nun “maaşa bağlama” yöntemi ile Alevileri rüşvetle teslim alma girişimi büyük tepki çekti! Patlattığı ilk top geri tepmişti! Çamuroğlu’nun şimdi Başbakan’la Alevileri “iftar sofrası”nda bir araya getirme “bombası” da elinde patladı! ??? İlk “maaşa bağlama” girişiminde diyordu ki “Bugün herhalde 100 dede falan aradı beni. Yani bu konuda heyecan var, muazzam bir destek var… Bazı oyuncakları elinden alınan çocuklar problem çıkarsalar da, bu geçici bir gürültüden öteye geçmiyor.” (23 Kasım) Fakat Muharrem Orucu’nun iftar yemeğine sadece 8 Alevi derneği katılınca ve yüzlercesi boykot edince, Çamuroğlu’nun “beni 100 Alevi dedesi aradı” açıklamasının politikacı yalanı olduğu da ortaya çıktı! Alevi internet sitelerinde dolaşıyorum: Çamuroğlu’nu nereye sokup batıracaklarını bilemez haldeler! Birkaç alıntı: “DYP’den MHP’ye, MHP’den AKP’ye uzanan siyasi bir ‘duruşun’ sahibi Çamuroğlu’nun taşeronluğunda AKP’nin hazırladığı Hızır Paşa sofrasına Türkiye’de bulunan 279 Alevi kuruluşundan yalnızca 8’i katılacağını açıkladı.” “Alevi çocukların zorunlu din dersi uygulamalarından çektiği zulmü görmezden gelen, Alevi kurumlarının genel bütçeden pay isteyen taleplerine kulaklarını tıkayan, cemevlerini ibadet yeri olarak tanımayan ve bu talebe ulema sıfatıyla karşı çıkan Diyanet karşısında dili tutulanların, antilaik uygulamaları ile Alevileri devletleştirme stratejileri ve ‘açılımları’, Alevilerden, demokrasiden ve laiklikten yana olmayan türdendir.” Çamuroğlu AKP ile al gülümver gülüm ilişkileri içinde. AKP’ye yeni av sahası olarak, Aleviliği açabileceğini sanıyor. Çamuroğlu’nun Erdoğan ile yemeğe katılmayanlar için “şaklabanlık yapmasınlar” deyişini, hayretler içinde izliyorum! İşte, bir yazarın sıfırı tüketmesi hali! Yazarın politikacılığı, politikacılığın en kötüsü mü olur? Şüphesiz ki böyle bir ilke yok; şimdilik kötü örnekler sahnede! NOT: Barış Erdem, Nur Vergin’in www.tulipandrose.net sitesinde yayımlanan, ateistlikten neden vazgeçtiği konusunda söylediklerini anımsatıyor: “Fakat daha sonraları düşündüm ki, mademki, olmadığına inandığım bir varlığın beni cezalandırmasından korkuyorum; o halde demek oluyor ki ben, olmadığını ileri sürdüğüm varlığın var olduğuna mantıken inanıyorum. Çünkü korkuyorum. Halbuki olmayan bir şeyden korkulmaz ve dolayısıyla ateistlikten vazgeçtim.” Bu ilginç mantık yürütme biçimi, doğrusu Vergin’in “bilimi”nin niteliği konusunda çok temel bir veri... “Müslümanlar üzerinde muazzam baskı var” çıkarsamasının nerelerden su yüzüne çıktığı da böylece açıklığa kavuştu! Türkiye en parlak ilaç pazarları arasında ürkiye ilaç pazarı, dünyanın en çok büyüyen pazarları arasında yer alıyor. 2007’nin ilk 11 ayında kamunun ilaç harcaması 11.1 milyar doları buldu. Dünyanın en büyük 14. tüketim pazarını oluşturan Türkiye’nin önümüzdeki 34 yıl içinde tüketimini 4 kat arttırması ve dünyanın en büyük 10 pazarı arasına girmesi bekleniyor. T fizer’ın aynı etken maddeden ürettiği belirlenen iki ilacını 8 kat fiyat farkıyla pazarladığının anlaşılmasının ardından dünya ilaç devlerinden Merck Sharp & Dohme (MSD) şirketinin de aynı ilacı 12 katı aşkın fiyatla sattığı ortaya çıktı. MSD, 1994 ruhsat tarihli Proscar adlı ilacının içeriğinde sadece etken maddelerin birinin renginde değişikliğe giderek 2001’de yeniden ruhsatlandırdı ve Propecia markasıyla satışa sundu. Proscar 5 mg. 28 tablet olarak satılırken Propecia 1 mg. 28 tablet formuyla pazarlandı. Tıp Kurumu Derneği’nin belirlemelerine göre hâlâ sadece 5 mg. 28 tablet formunda pazarlanan Proscar’ın kutu fiyatı 29.4 YTL iken 1 mg. 28 tablet formundaki Propecia’nın kutu fiyatı 72.78 YTL. Proscar’ın 1 mg. 1 tabletinin maliyeti 0.21 YTL iken Propecia markasının 1 mg. bir tabletinin maliyeti 2.59 YTL’ye geliyor. Söz konusu ilaçların fiyatları arasında 12.37 kat fark bulunuyor. Cumhuriyet duyurmuştu Tıp Kurumu Derneği’nin saptamalarını geçen hafta haberleştiren Cumhuriyet, Pfizer’ın da Cabaser ve Dostinex adlı aynı etken maddeden ürettiği ilaçlarını 8 kat fiyat farkıyla pazarladığını duyurmuştu. Tıp Kurumu’nun belirlemelerine göre, uygulama 6 yıldır sürüyor ve kamunun bu alımdan en az 30 milyon YTL zararı doğdu. Merck Sharp & Dohme örneğinde ise Propecia sosyal güvenlik kurumlarınca ödeme kapsamı dışında tutuldu. Proscar ise piyasaya muadilleri sürülene kadar çok yüksek fiyata alıcı buldu. Buna göre, 28 Haziran 2002’de 72 bin 190 YTL’den satılırken 1 Mart 2004’te 54 bin 961 YTL’ye geriledi. Proscar, 15 Haziran 2004’e gelindiğinde 42 bin 160 YTL ’ye, 15 Temmuz 2005’te 41 bin 790 YTL’ye, 3 Ağustos 2006’da 43 bin 160, 16 Kasım 2007’de de 31 bin 620 YTL’ye kadar geriledi. İlacın fiyatının düşmesinde hem dolar kurunun sü P ? Pfizer’ın aynı etken maddeden ürettiği belirlenen iki ilacını 8 kat fiyat farkıyla pazarladığının anlaşılmasının ardından Merck Sharp & Dohme (MSD) şirketinin de aynı ilacı 12 katı aşkın fiyatla sattığı ortaya çıktı. MSD, 1994 ruhsat tarihli Proscar adlı ilacını 2001’de yeni bir marka ile ruhsatlandırdı. Propecia markasıyla satışa sunulan ikinci ‘Proscar’, Pfizer örneğinde olduğu gibi 6 yıldır çok daha pahalıya satılıyor. Farklı dozaj ve ambalajla piyasaya sürülen Propecia’nın Proscar’dan içerik açısından tek farkı, katkı maddelerinden birinin rengi. rekli gerilemesi hem de eşdeğer ilaçların üretilmesi etkili oldu. Cirosu 2.8 milyon YTL Sosyal güvenlik kurumlarının ödeme kapsamı dışında tuttuğu Proscar’ın formülünden üretilen ikinci ilaç Propecia, şu anda son yıllardaki gelişmelere bağlı olarak fiyatı gerileyen Proscar’a göre çok daha yüksek fiyata satılıyor. Kamu bu bedeli karşılamasa da Proscar ile Propecia’nın öyküsü, ilaç şirketlerinin keyfi fiyatlandırmasına örnek oluşturuyor. Görünürde, söz konusu şirketler herhangi bir yasaya aykırı davranmıyor, ancak Propecia kullanıcıları kat kat daha pahalıya tüketiyor. “Finaserid” etken maddeli ilaçların 2006 ve 2007’deki cirolarına bakıldığında MSD dahil tüm şirketlerin satışı 2006’da toplam 6.1 milyon YTL. Propecia’nın 2006’daki cirosu ise 3.6 milyon YTL. 2006’da 77 bin 939 kutu satan MSD’nin 2007’nin ilk 11 ayındaki Propecia satışı ise 56 bin 149 kutuyla toplam 2.8 milyon YTL. Küresel kıskaç Bu rakamlarla dünyanın en büyük 13 pazarı arasında yer alan Türkiye’nin ilk 10 arasına girmesi bekleniyor. Son 10 yılda dolar bazında 4 kat büyüyen Türkiye pazarında 2006 verileriyle yerli üretim ise 3.9 milyar dolar. Bunun en önemli nedeni, Türkiye ve Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde ArGe yatırımlarını karşılayabilecek sermaye birikiminin olmaması. Bunun yanı sıra Avrupa Birliği, ABD ve Dünya Ticaret Örgütü gibi küresel güç odakları, Türkiye’nin de aralarında olduğu ülkelere patent, veri imtiyazı ve koruması gibi konularda ağır baskı yapıyor. Ocak 2005’ten itibaren geçerli olan küresel mevzuat gereği 20 yıllık patent koruması olan ilaçların jenerikleri (eşdeğerleri) 6 yıl daha üretilemeyecek. İlaç sektörünün 34 yıl içinde en az 1 milyar dolarlık daha büyüme kaydetmesi beklenirken zaten söz sahibi olmaktan uzak noktadaki yerli şirketlerin ayakta kalmasına ihtimal verilmiyor. İlaç sanayii açısından AraştırmaGeliştirme (ArGe) yaşamsal önem taşıyor. Aynı zamanda şirketlerin en önemli gider kalemi de olan ArGe harcamaları konusunda net bir bilgi ise yok. Buna göre, 1990’lı yıllarda şirketler, ArGe çalışmalarının, ilaç başına maliyetini 200400 milyon dolar arasında maliyetle yapılabildiğini savundular. 2005’e gelindiğinde ise araştırmaya dayalı ilaç şirketlerine göre bu maliyet 600900 milyon dolar civarında idi. Oysaki aralarında Tufuts Üniversitesi’nin yaptığı çalışmaların da olduğu pek çok araştırmaya göre bu rakam 200 milyon dolar civarında. Yeni bir kimyasal maddenin ilaca dönüştürülmesi ise 1015 yılı alabiliyor. Tıp Kurumu Genel Sekreteri Üçer: İlaçlar birbirinin yerine kullanılabilir Proscar’ın 5’te 1’i Propecia ıp Kurumu Genel Sekreteri Doktor Ali Rıza Üçer, uzmanın önerdiği dozajda kullanılması durumunda, Proscar ile Propecia’nın eşdeğer olarak kullanılabileceğini belirtti. Buna göre, örneğin 1 mg. Propecia kullanması gereken bir hasta 5 mg. formundaki Proscar’ı bölerek rahatlıkla kullanabilir. Doktor Üçer, pratikte Proscar’ın ancak 4’e bölünebildiğini de sözlerine ekleyerek “Tabii burada önemli olan bakanlığın tutumu. Aynı ilacı neden bana 12.3 katı fiyatına satıyorsun diye sormak gerekir” dedi. T Promosyon harcamaları ArGe’nin de önünde KanadaToronto’da bulunan York Üniversitesi’nden araştırmacıların yaptığı çalışma, Amerikan ilaç sanayicilerinin, aksini iddia etmelerine rağmen, araştırma ve geliştirmeye ayırdıkları bütçenin iki mislini, ilaçlarının promosyonu için harcadıklarını ortaya koydu. Plos Medicine’de yayımlanan çalışmanın verileri, farklı kaynaklardan ilaç sektörü ile ilgili bilgi toplayarak, daha sonra bu bilgilerle hazırladıkları bültenleri ücreti karşılığı abonelerine servis eden uluslararası pazar araştırma şirketleri IMS Health ve CAM Group’un 2004 raporlarından alınmış. Doktorlarla görüşerek veri toplayan CAM 2004 raporuna göre Amerikan ilaç sanayiinin promosyon harcaması 33.5 milyar dolar. İlaç firmaları üzerinden araştırma yapan IMS ise 2004 yılı promosyon harcamalarını 27.7 milyar dolar olarak açıklıyor. Çalışmada metodolojiden kaynaklanan farklılıklarla ilgili düzeltmeler yapıldıktan sonra, 2004 yılı için promosyon harcaması olarak 57.5 milyar dolar rakamına ulaşıyor. Bu rakam doktor başına 61 bin dolar anlamına geliyor. Kullanım alanları Proscar, iyi huylu prostat büyümesinin tedavisi ve kontrolünde, ürolojik olayların önlenmesinde (akut idrar retansiyonu birikimi riskini azaltmak, prostatektomi ve trans uretral prostat rezeksiyonunun dahil olduğu cerrahi girişimlerin riskini azaltmak için) ruhsatlandırıldı. Proscar (Finasterid) büyümüş prostatın regresyonuna (küçülmesigerilemesi), idrar akımının ve BPH’ye bağlı semptomların iyileştirilmesine yardımcı oluyor. 2007 Bütçe Uygulama Talimatı’na göre Proscar, ayakta tedavide uzman hekimlerce veya ilaç kullanım raporuna bağlı olarak pratisyen hekimler dahil tüm hekimlerce, yatarak tedavide ise tüm hekimlerce reçete edilebiliyor. MSD’nin finasterid etken maddeli Propecia’sı 1 mg. 28 tabletlik formda satılıyor. Prope cia tablet, erkek tipi saç dökülmesi (androgenetik alopesi) olan erkeklerde saç büyümesini arttırmada ve daha fazla saç dökülmesini önlemede etkili olarak ruhsatlandırıldı. 2007 Bütçe Uygulama Talimatı’na göre Propecia, ayakta tedavide uzman hekimlerce veya ilaç kullanım raporuna bağlı olarak pratisyen hekimler dahil tüm hekimlerce, yatarak tedavide ise tüm hekimlerce reçete edilebiliyor. PROSCAR FORMÜLÜ: Her film tablette 5 mg. finasterid ve boyar madde olarak sarı demir oksit, titanyum dioksit, indigo karmin alüminyum lak içerir. PROPECİA FORMÜLÜ: Her film tablette 1 mg. finasterid içerir. Ayrıca boyar madde olarak kırmızı demir oksit, sarı demir oksit ve titanyum dioksit içerir. obursali?cumhuriyet.com.tr HER YIL 130 BİN PREMATÜRE BEBEĞİN YAŞAMASI İÇİN ÇALIŞACAKLAR VEFAT Cumhuriyet Türkiye’sinin ilk gençlerinden Çağdaş, aydın, insancıllığı dorukta yaşayan güzel insan, ailemizin büyüğü El Bebek Gül Bebek Derneği kuruldu İstanbul Haber Servisi Türkiye’de her yıl gerçekleşen 1 milyon 387 bin doğumun binde 107’si 37 haftadan önce, erken doğum olarak gerçekleşiyor. Türkiye’de her yıl 130 binin üstünde prematüre bebek dünyaya geliyor. Hastanede kalış süresi hem bebeğin sağlığı, hem de bakım masraflarını olumsuz etkiliyor. Türkiye’de her yıl birçok ailenin karşılaştığı zor koşulları iyileştirmek, yasal düzenlemelerin hayata geçmesini sağlamak, maddi ve manevi destek oluşturmak amacıyla bir araya gelen prematüre bebek sahibi anneler ile uzman doktorlar, El Bebek Gül Bebek Derneği’ni kurdular. Bugüne kadar hiçbir sosyal kuruluşu olmayan ve bakımları çok masraflı olan ve Türkiye’de sayıları her yıl çoğalarak artan prematüre bebeklerin yaşatılması ve ailelerinin ekonomik sorunlarına çözüm getirilmesi amacıyla gazeteciler, doktorlar, prematüre bebek sahipleri ve gönüllüler bir araya gelerek “El Bebek Gül Bebek” Derneği’ni kurdular. Dernek Yönetim Kurulu Başkanı Canan Göztepe, bakımı çok pahalı olan ve hiçbir sosyal kuruluşu olmayan prematüre bebeklerin sorunlarına çözüm getirmek için bu derneği kurduklarını söyledi. Çocuk hastalıkları uzmanı Dr. Gülnihal Şarman, prematüre bebeklerin ve ailelerin yüz yüze geldiği sorunlar hakkında; “Prematüre bebekler ne kadar erken doğarlarsa, hastanede kalış süreleri ve sağlık riskleri de o denli yükseliyor. Birçok aile bebeklerinin yaşaması için büyük masraflar altına giriyor. Birçok aile de karşılaştığı durum hakkında bilgi sahibi olmadığı için ne yapacağını bilemiyor. Ellerine alamadıkları, uzaktan sevdikleri bebeklerinin olması anne ve baba için büyük üzüntü kaynağı oluyor” diye konuştu. PREMATÜRE BEBEK NEDİR? Tıp dünyası 37 hafta ile 24 hafta arasında erken doğan bebekleri prematüre olarak tanımlıyor. Türkiye’de her yıl 1 milyon 387 bin canlı doğum yaşanıyor. Canlı doğumların yaklaşık yüzde 10’u erken doğum ile sonuçlanıyor. Derneğe www.elbebekgulbebek.org internet sitesinden ve 0212 227 15 14 telefon numaralarından ulaşılabilir. PAKİZE COŞKUN’u yitirdik. Yakınlarımızın, tüm dostlarımızın başı sağ olsun. COŞKUN AİLESİ Aksaray Muratpaşa Camii’nde 13 Ocak 2008 (bugün), öğle namazından sonra Topkapı’da Aile Mezarlığı’nda toprağa verilecektir. NOT: Çelenk göndermek isteyenlerin Mehmetçik Vakfı’na bağışta bulunmaları ailemizi mutlu edecektir. CUMHURİYET 06 K