Katalog

SAYFA CUMHURİYET 26 EYLÜL 2007 ÇARŞAMBA 18 SPOR FIFA’nın futboldaki şiddeti önlemek için başlattığı kampanyayı görmezden geldik FairPlay yine sözde kaldı CUMHUR ÖNDER ARSLAN Fair Play haftasında yeşil sahalarımız yine sınıfta kaldı. FIFA Etik Değerler Komisyonu’nun “Fair Play” haftası olarak duyurduğu 15 23 Eylül tarihlerindeki lig maçlarında futbolda tartışmanın daha da alevlenmesi dikkat çekti. Dünyada 1977 yılından bu yana kutlanan haftada sportmenliğin önemi ve değerinin vurgulanması isteniyordu. Üstelik tüm Turkcell Süper Lig maçlarında takım kaptanları ortak bir açıklama yaparak futbolda FairPlay’in önemini vurguluyordu. Yeşil sahaya geçildiğinde ise dostluk ve kardeşlik yerini yine şiddete bıraktı. Geçen hafta bazı karşılaşmalarda yaşananlar, yönetici ve teknik adamların hakem kararlarına sert tepki göstermesi, ayrıca Futbol Federasyonu’nun kulüp başkanlarına yönelik ağır ? Türk futbolu son yıllardaki şiddet olaylarıyla gerilemeye devam ediyor. FIFA’nın yeşil sahalarda şiddeti önlemek amacıyla ilan ettiği “FairPlay” haftasına denk gelen lig maçlarında yaşananlar bir kez daha ne durumda olduğumuzu gösterdi. Kaptanlar, maç öncesinde ortak bildirilerle tribünleri FairPlay’e davet etti. Ancak oyuncular kısa bir süre sonra sahada okuduklarını unuttu. eleştirileri Fair Play’in ön planda olması gereken bu dönemde şaşkınlık yarattı. Proje kapsamında maç bitiminden sonra futbolcular santra yuvarlığına gelip hakemleri kutlayacaktı ama karşılaşma çıkışında ne yazık ki polis kordonu eşliğinde soyunma odasına gidildi. Futbol kurumları arasındaki bu gerginlik ilerleyen günler için de pek umut vermiyor. Alınan kararların doğruluğunun tartışılması ve kavga ortamının futbola hâkim olması daha ciddi önlemleri de gündeme getirdi. Kampanyanın başladığı ilk günde yaşananlar gerginliğin habercisi gibiydi. AnkarasporBeşiktaş maçında hakem Vedat Yüksel’in konuk ekibin attığı golü saymaması Siyah Beyazlılardan büyük tepki aldı. Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören, “Beşiktaş çok büyük bir camia, yumruğunu bir indirirse kimse altından kalkamaz. Gerekirse takımı sahaya da çıkartmayız. Herkes haddini bilecek” sözleriyle tartışmayı başlatıyordu. Türkiye Futbol Federasyonu’nun ise buna cevap olarak “Bazı başkanların yaptığı açıklamaları düzeysiz, tutarsız ve mesnetsiz buluyoruz. Kimseye diyet borcumuz yok. Futbol Federasyonu üzerinden yürütülmeye çalışılan ucuz politikalarla kendi camialarına şirin gözükmek gayretkeşliği içinde olanlar, bu davranış bozukluklarının yöneticilik ciddiyeti, sorumluluğu ve tutarlılığıyla bağdaşmadığını bilmelidir” açıklamasını yapması gerginliğin yeni halkası oluyordu. Bu açıklama spor kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, bu kez de federasyona Kulüpler Birliği’nden tepki geldi. Kulüpler Birliği Vakfı federasyonu suçluyordu, Türkiye Futbol Federasyonu’nun kulüp başkan ve yöneticilerini düzeysizlik, tutursız açıklamada bulunma ve adap sınırlarını aşmakla suçlamasının yakışıksız olduğu belirtiliyordu. Ayrıca açıklamada şu ifade de dikkat çekiciydi: “Bu açıklama PFDK’nin ilgililer hakkında alacağı kararı şimdiden tartışılır hale getirmiştir. Kulüpler Birliği Vakfı olarak göreve getirdiğimiz bu kişileri görevini doğru yapmaya, futbol için projeler üretmeye davet ediyoruz.” Gelinen noktada ise FairPlay haftasını futbolumuzu yöneten en önemli kurumların ‘ağız dalaşı’yla geçirdiğine bir kez daha tanık olduk. KARTLAR HAVADA UÇTU TMOK BAŞKANI TOGAY BAYATLI: Gençlere anlatılmalı T ürkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Başkanı Togay Bayatlı, FairPlay’in uygulanması için seyirciye bu kültürün verilmesi gerektiğini belirterek, “Herhangi bir spor dalında seyirciye kaybetmenin ölüm kalım olmadığını, futbolun bir spor olduğunu, sadece maçtan keyif alması gerektiğini öğretmeliyiz. Bunun için FIFA ve UEFA uzmanlarla okullardan başlayarak gençlere, taraftarlara ve kulüplere Fair Play olgusunu anlatmalı” dedi. 1 BURSA’DA PENALTI VE OFSAYT KAVGASI ÇIKTI ursaF .Bahçe maçında sahada İsmail Güldüren ve Semih’in sert mücadelesinin yanında R.Carlos’la Cihan’ın yumruklaşmaya varan tartışmasını izledik. Hakem Hüseyin Göcek’e ev sahibi ekibin penaltı ve yediği gole ofsayt itirazı vardı. KayseriAnkaraspor mücadelesinde kırmızı kart gören Gökhan Ünal hakemlerin üzerine yürüdü. BeşiktaşDenizli karşılaşmasında da gerginlik eksik olmadı, ortak hedef yine hakemlerdi. Konuk ekibin teknik direktörü Güvenç Kurtar, “Hakem maçı bizden aldı, onlara verdi. İnce işler de diyemeyeceğim. Bu oldukça kalın bir iş’’ sözleriyle şikâyetini dile getirdi. Maçta sahaya bir taraftar inerken, 90 dakika sonunda hakemler polis eşliğinde soyunma odasına gitti. B 523 Eylül tarihleri arasında Turkcell Süper Lig, TFF 1. Lig ve TFF 2. Lig’in 5. Grubu’nda oynanan maçlarda hakemler toplam 352 sarı, 27 kırmızı kart gösterdi. Turkcell Süper Lig’de Fair Play haftasında oynanan 18 maçta 87 sarı, 3 de kırmızı kart çıktı. Aynı süreçte TFF 1. Lig mücadelelerinde ise hakemler 89 sarı, 15 kırmızı kart gösterdi. Bu tarihler arasında TFF 2. Lig’de 5 Grupta oynanan karşılaşmalarda da hakemler 176 kez sarı, 9 kez de kırmızı kartına başvurdu. JUVENTUS’UN İZLEDİĞİ HOLOSKO KIZARDI ederasyon ve yöneticiler bu kavganın içine girmişken sahadaki futbolcular, teknik adamlar ve hakemler arasında da gerginlik eksik olmadı. Geçen haftanın ilk maçında V .ManisaTrabzon mücadelesinde yaşananlar Fair Play’in unutulduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. 2. yarıdaki bir pozisyonda Serkan’ın faul kullanacağı sırada Borbiconi ‘yle arasında tartışma çıktı. Ev sahibi ekibin golcüsü Holosko, kırmızı kart görüp sahayı terk ederken hakeme centilmenlik dışı el hareketi yaptı. Üstelik kendisini transfer etmeyi düşünen İtalya’nın dev kulübü Juventus’un yetkilileri tribünde oturuyorken... F SPOR GÖZLEM / ALİ ABALI Dibe Vurmak Türk sporunda önde gelen dallardan güreş, halter, basketbol ve voleybolda yapılan yarışmalarda umulan bir yana adeta alınan sonuçlara “Dibe vurdu” dersek yanılmış olmayız. Çünkü bu spor dallarında alınan sonuçlarla bir zamanlar övünüyorduk. Hatta, bunlara “Dev Adam”, “Herkül”, “Sultan” gibi payeler vermekte yarışıyorduk. Pekin’de önümüzdeki yıl içinde yapılacak olimpiyat oyunları öncesi çıktığımız spor kantarında ne yazık ki hüsrana uğradık. Öncelikle ata sporumuz güreş konusunda hem sevindik ve hem de fazlasıyla üzüldük. Baku’da yapılan şampiyonada geçen yılın Avrupa ve dünya şampiyonu grekoromen takımı deyim yerindeyse döküldü; dibe vurdu. Sanki mindere çıkanlar birer acemiler mangasıydı. Adeta sırtımız mindere yapıştı. Başlarında bulunan idarecileri de, mindere ay yıldızlı formayla çıkan sporcular da sorumsuzluk yarışmasına giren sokaktan toplanıp gelmiş kişiler gibiydiler. Ve bu takım, bir yıl öncesinin şampiyonları, değil madalya almak, ilk 15 takım arasına giremedi. Ne yazık ki sadece ilk 8 arasında yer alabilen Nazmi Avluca olimpiyat vizesi alabildi. Buna karşın bugüne kadar grekocuların gölgesinde kaldığı söylenen serbest stilde güreşçilerimiz yüz akımız oldu. Sadece bir altın madalya almalarına rağmen sıralamada Rusların arkasından ikinciliği elde ettiler. Dolaysıyla da Pekin Olimpiyatları vizesinde 7 sıkletten 6’sı alınarak büyük bir başarıya imza atıldı. “Neden böyle oldu”nun cevabı da belli değil mi? Serbestte kan değişimi gerçekleşti, genç güreşçilere olanak verildi ve onları hazırlayan kişiler de işlerinin ehli idi? İsimlendirmek istemiyorum, teknik kadroda bilim adamları da yer aldı. Ayrıca rahat bir ortam hazırlanınca başarı geldi. Halter dibe vurmadı, daha da kötüsü yerlerde süründü. Son dünya şampiyonasından gelen haberler içimizi acıtıyor. Halil Mutlu olayından sonra bu spor dalına neşter vurulması ve acil tedbirler alınması gerekiyordu. Sanıyoruz ki bu kez gereken yapılacaktır. Her biri ayrı bir değer olan basketbolcularımız beklentilerin uzağında kaldı. Böylesine sponsor desteğine sahip, bu spor dalında güçlü ve sonuç alacak takım oluşturamamanın sebebi mutlaka aranıp bulunacaktır. Voleybolda öncelikle erkeklerde havlu atıldı. Kızlarımız kısa bir süre önce büyük bir yarışmanın moraliyle çıktıkları sahada umulmadık sonuçlarla sultanlıklarını zedelediler. Ne olursa olsun, genel olarak Türk sporunda atılan ilk adımlar olumlu görünmedi. Belli ki sporcular kadar hatta öncelikle yöneticilere büyük sorumluluk düşüyor. Unutmayalımki yönetici okulu da yoktur. SiyahBeyazlılar, puanlarının silineceği iddiasını yalanladı ÇİMDEKİ GÖLGELER / ERCAN TANER Kartal’da Bosque tepkisi Spor Servisi Beşiktaş’ın eski teknik direktörü Del Bosque davasında yeni bir iddia ortaya atıldı. İspanyol teknik adamın avukatı Javier Ferrero Munoz, Siyah Beyazlıların gereken sürede parayı ödemediğini belirterek, “Puanları silinecek” dedi. Beşiktaş Kulübü ise bu iddiaları yalanladı. Yapılan açıklamada FIFA nezdinde prosedürün devam ettiği belirtilerek, “Kulübümüzün talepleri doğrultusunda FIFA, duruşma yapılması kararı almıştır” denildi. Bu arada açıklamalarından dolayı Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’na sevk edilen başkan Yıldırım Demirören, genel sekreter Kenan Öner ve menajer Sinan Engin’e 2 ay hak mahrumiyeti gelmesi gündemde. Biz Niye Kötü Oynuyoruz?.. İtalyanlar iyi savunma yapar… Dünyaya geldiklerinde emzikten önce iyi müdafaa yapmayı öğrenirler sanki… İtalyanlar çok iyi hızlı hücum yapar… 3 pasta gol atarlar… İtalyanlar deplasmanda kötü oynar gibi gözükür, ama skorboard’da hep 10 öndedirler… Ne olduğunu anlayamazsın… İtalyanlar hep sert oynar… İkili mücadeleleri, her türlü hile ile kazanmayı bilirler… İngilizler uzun top oynar… 70 metreye isabetli pas atarak savunmayı çökertirler… İngilizler topla karışık rakibe çok sert girerler… Gaddardırlar, korkuturlar… İngilizler, sistemi korumak için babalarını tanımazlar… Maç anında sahaya meteor düşse, aynı oyun düzenini devam ettirirler… İngilizler soğukkanlı oynarlar… Sinemada yangın çıksa, koltuklarında alevlerin durmasını beklerler… Hepsi yanabilir, ama soğukkanlılıklarını asla kaybetmezler… Bir İngiliz futbolcu 8’inde neyse, 38 yaşında da odur, değişmez, şımarmaz…(Medyanın yarattığı bir Sir Alex Ferguson’un suratına krampon fırlattığı artist Beckham hariç!) Fransızlar kibirlidir, herkese tepeden bakar, Arap ve Afrika asıllı oyuncuları ulusal takımlarında oynatırlar, dünya kupası alıp, Avrupa şampiyonu olurlar… Sonra da biz dünyanın en iyi kadrosuna sahibiz deyip Arap ve Afrikalıları Fransız diye lanse ederler… Almanlar hep cesurdur, oyunda 9 kişi kalsalar bile, maçı kazanmak için her şeylerini ortaya koyarlar… Almanlara 8 yaşından itibaren, futbolun takım oyunu olduğunu öğretirler… Almanlar bir golle kazanmayı sevmez… Ellerinde olsa maçı 400 kazanmak için oynarlar… Almanlar 31 geride olsa bile, maçı 43 kazanırlar… Çünkü onlar panzerdir… Fizik kondisyon gücüyle rakibi dakika, dakika boğarlar… Brezilyalılar sokakta veya plajda meşin yuvarlakla tanışırlar… Ama genetik yapılarında, ruhlarında hep futbol vardır… Futbolun güzelliklerini ön plana koyarlar… Brezilyalılar fakirdir… Daima efsane Garrincha’nın şu sözünü hatırlarlar: “B.k değerli bir şey olsaydı fakirler kıçsız doğardı…” Arjantinliler devrimcidir… Özgürlüklerine düşkündür, ama bize çok benzerler… Parayı görüp şaşırırlar… Maradona ve Caniggia gibileri kokaine başlarlar… Peki biz neyiz, ne yapmak istiyoruz? Fizik mi, teknik mi, hoca mı, altyapı mı, ekol mü? Hangisi, hangisi? Artık yanıtını bulalım… Biz Türkler hâlâ 1956 Macar zaferini konuşuruz… Polonya’dan 8 gol yediğimizi ise hatırlamayız… Tabii İngilizlerden de… Biz Türkler dünya üçüncüsü oluruz, Avrupa’da iki defa kupa alırız, sonra gideriz Malta ile berabere kalırız… Biz Türkler bir gün önce İtalya şampiyonunu yeneriz, sonra İsviçrelilerden 30 dakikada 3 gol yeriz… Artık bir ekole, sisteme sahip olma zamanı geldi… Zamanı geldi de sakın geçmesin… Artık “Türkler istikrarlı, mükemmel oynuyor” desinler, fazla bir şey istemiyorum değil mi? İki Avrupa kupası, bir dünya üçüncülüğü sonra sırt üstü yat ve tavana bak… Bir maç kazan, “zafer kazandım” diye, çık sokaklara bağır çağır… Önümüzü göremiyoruz… Yeter artık… email: [email protected] G.SARAY’DA HEDEF DERBİ Spor Servisi G.Saray, Beşiktaş’la yapacağı derbi maçın hazırlıklarına dün başlarken, teknik direktör Feldkamp futbolcularıyla 15 dakika süren bir toplantı yaptı. Sakat olan Hasan, Nonda, Okan ve Sabri çalışmaya katılmadı. Servet ve Arda ise takımdan ayrı çalıştı. Futbol A.Ş. Genel Müdürü Adnan Sezgin oruç konusunda futbolcularla görüştüklerini belirterek, “Hava şartarından dolayı orucun uygun olmadığını söylediler” dedi. GÜNÜN İÇİNDEN ? Genelkurmay Başkanlığı’nın ulusal takım sporcularıyla profesyonel liglerin en üst 2 kademesinde forma giyen oyuncuların askere alınma yaşının 33’ten 35’e çıkarılmasına onay vermesi Tümer, Ayhan ve İbrahim Kutluay gibi isimlerin bu sorunlarını ortadan kaldırdı. ? F.Bahçe Teknik Direktörü Zico, dünkü antrenmanda taktik ağırlıklı maçta kalabalık savunmaya karşı futbolcularına hücum organizasyonları yaptırdı. ? Fortis Türkiye Kupası: Tepecik B.A.Gücü: 13. G.BirliğiA.Sebat: 41. ? 31. Avrupa Bayanlar Basketbol Şampiyonası (A) Grubu’ndaki 2. maçında Türkiye, Çek Cumhuriyeti’ne 8662 yenildi. ? 25. Avrupa Bayanlar Voleybol Şampiyonası’nda Türkiye, 2. tur (E) Grubu’ndaki ilk maçında Almanya’ya 30 yenildi. ? F.Bahçe Bayan Basketbol takımı, hazırlık maçında Dinamo Moskova’ya 8047 yenildi. ? Asırlık Çınarlar Basketbol Turnuvası: BeykozBeşiktaş Cola Turka: 5988. ? Çin’de 111 Ekim tarihlerinde düzenlenecek 12. Özel Olimpiyatlar Yaz Oyunları’na katılacak Türkiye Özel Sporcular Derneği sporcuları kamp çalışmalarını sürdürüyor. ? 113/186110 kombinesini bilenler, 56 bin 417.58’er YTL kazandı. PLATINI İSTANBUL’DA UEFA Başkanı Michel Platini, bugün toplanacak UEFA Yönetim Kurulu’na başkanlık yapmak üzere İstanbul’a geldi. Cenevre’den gelen Platini’yi, Atatürk Havalimanı VIP Salonu’nda UEFA Asbaşkanı Şenes Erzik ve Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy karşıladı. Akşam saatlerinde ise Türkiye Futbol Federasyonu, Feriye Lokantası’nda Platini başkanlığındaki UEFA degelesyonu onuruna bir yemek verdi. Platini’nin başkanlığındaki toplantı, Çırağan Oteli’nde saat 14.00’te başlayacak. CUMHURİYET 18 K