23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 AĞUSTOS 2007 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Özürlü çocuğa tecavüz girişimi ? AYVALIK (Cumhuriyet)Balıkesir’in Ayvalık ilçesine bağlı Sarımsaklı beldesinde, ailesiyle birlikte kaldığı çadırdan kaçırılan 6 yaşındaki özürlü kız çocuğuna ormanlık alanda tecavüz girişiminde bulunulduğu iddia edildi. Alınan bilgiye göre Badavut ormanlık alanında bir çocuğun ağlama sesini duyan vatandaşlar, durumu jandarmaya bildirdi. İhbar üzerine olay yerine gelen güvenlik güçleri, 6 yaşındaki özürlü Ş.Ö’yü bir çam ağacının altında baygın buldu. Küçük Ş.Ö. güvenlik güçleri tarafından Ayvalık Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. 7 Türkiye Ermenileri Patriği Mesrob II diasporanın TürkiyeErmenistan ilişkilerini umursamadığını söyledi ‘İlişkilerin artırılması gerekir’ LEYLA TAVŞANOĞLU 95 yaşındaki kadına saldırı ? KIRKLARELİ (AA) Kırklareli’nde evinde yalnız yaşayan H.L ’yi (95) önce dövüp ardından tecavüz eden kişi, komşuların haber vermesi üzerine polis ekipleri tarafından yakalanarak tutuklandı. Söğüt Çeşme Sokak’ta yalnız yaşayan H.L ’nin evine giren A.Ş. (21) para istedi. H.L ’nin parasının olmadığını söylemesi üzerine A.Ş’nin H.L ’yi dövdüğü, ardından tecavüz ettiği iddia edildi. Evden güçlükle çıkan ve komşularından yardım istemesi üzerine Kırklareli Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alınan H.L ’ye tecavüz edildiği belirlendi. Polis ekiplerinin yakaladığı A.Ş’nin, sevk edildiği mahkemede “nitelikli cinsel saldırı’’ suçundan tutuklandığı bildirildi. ? Bir din görevlisi olarak benim Ermeni cemaatinin oylarını yönlendirmem söz konusu değildir. Bu kez İstanbul Kumkapı’daki tarihi Türkiye Ermenileri Patrikhanesi’ndeyim. Türkiye Ermenileri Patriği Mesrob II’yle konuşuyoruz. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’la görüşmesi sohbetimizin birinci gündem maddesi. Diyor ki: “Makamlarından daha umutlu ve daha rahatlamış bir şekilde çıktığımı ifade etmeliyim.” Almanya’da yayımlanan Der Spiegel dergisine verdiği bir demeçte AKP hükümetini desteklediği biçiminde bir yanlış anlaşılmadan canının sıkıldığı belli. Azınlık cemaati oldukları için bütün hükümetlerle iyi ilişkiler içinde olmaya özen gösterdiklerini söylediğini, bunun ise yanlış yorumlandığını belirterek “Bir din görevlisi olarak benim Ermeni cemaatinin oylarını yönlendirmem söz konusu değildir” diyor. Vakıflar Yasası’nın CHP’nin muhalefetiyle karşılaşması ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından veto edilmesi konusunda, “Bunun gerekçesini anlayabilmiş değilim. Doğrusu bundan gayet alındım da” diye sitem ediyor. Siz Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ı makamında ziyaret ederek görüştünüz. Görüşmenizin nedeni neydi? MESROB II Büyükanıt Paşa’yla ülkemizin gündemini meşgul eden birçok konuyu görüştüğümüz gibi, ülkemizin Ermeni kökenli vatandaşlarını üzen birçok konuyu da görüşme olanağını buldum. Gördüğüm hüsnü kabul için kendilerine minnettarım. Birçok konuyu birlikte değerlendirme fırsatını bulduk. Makamlarından daha umutlu ve daha rahatlamış bir şekilde çıktığımı ifade etmeliyim. Oyları yönlendiremem MESROB II Buradaki bizim cemaati çok etkiliyor. Çünkü bizim gündelik hayatta Türk arkadaşlarımızla devamlı bir teşriki mesaimiz var. Bu gelişmeler bize biraz bu konuya duyarsız bir yaklaşım gibi geliyor. Aynı zamanda bunlar sanıyorum TürkiyeErmenistan ilişkilerine de olumsuz etki yapıyor. Tarihte bazı olaylar yaşanmış. Ancak artık bir şekilde ileriye doğru bakılması ve bunların üstesinden bir şekilde gelinmesi lazımdır. Bunun devamlı temcit pilavı gibi pişirilmesi ve parlamentolara sunulması sadece rahatsızlıktan başka bir şey yaratmıyor. Biraz dikkatli davranırlardı Buna bağlı olarak, sizce diaspora TürkiyeErmenistan ilişkilerinin normalleştirilmesine olumlu bakıyor mu? MESROB II Sanıyorum, bu konu pek de umurlarında değil. Umurlarında olsaydı buradaki ilişkilerle ilgili olarak biraz daha dikkatli davranırlardı, diye düşünüyorum. Herhalde onların şu andaki tek kaygıları Ermenistan’la Türkiye arasındaki sınırların açılması. Böylece iki ülke arasında daha serbestçe bir dolaşım sağlansın, istiyorlar. Ancak orada da bazı sorunlar kalmamalı. Bu yapılırsa yumuşama giderek elde edilir, kanısındayım. Türk ve Ermeni iş çevrelerinin yakın işbirliği için bir potansiyel görüyor musunuz? MESROB II Olmamasına sebep yok. İnsanlar ne yaparsa yapsınlar bu iki ülkenin coğrafi konumu değişmeyecek. Bu iki ülke de sınırdaş. Böyle olduğuna göre bütün aklı başında ülkelerin yaptıkları gibi ticari faaliyetler de ilişkilere biraz daha ivme kazandırabilir. Biraz da Türkiye Ermenilerinin meselelerinden söz edelim, isterseniz. Siz Ermeni kökenli bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak anayasada tarif edilen hak ve özgürlüklerden eşit biçimde yararlandığınızı düşünüyor musunuz? MESROB II Bazen sorunlar oluyor. Son olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın Vakıflar Yasası’nı veto gerekçesinde de bunu gördük. Bundan da gayet alınmış durumdayım. Örneğin, veto gerekçesindeki bir ibare şöyle: “Bu yasa geçerse bu vakıflar daha da gelişir.” Bunlar bu ülkenin vakıfları. Bu vakıflar tabii ki gelişecekler de. O nedenle de ben bu gerekçeyi hiç anlayamadım. Hat kurulmasının ne gibi sakıncaları olabilir? MESROB II Bilmiyorum. Bana sorarsanız bu ülkenin öz dillerinden birisi de Batı Ermenicesi. Ermeniler Türkiye’de yaşayan bir halk. Üstelik de Batı Ermenicesiyle Ermenistan Ermenicesi arasında lehçe bakımından epeyce bir fark yok mu? MESROB II Çok fark var. Batı Ermenicesinin yaşatılması gerekiyor. Yazık oluyor. Çünkü Türkiye’nin kendi renklerinden birisi. Agos’un fikir babası Bir de 10 yıldan fazla bir süredir İstanbul’de kısmen Ermenice kısmen de Türkçe yayımlanan Agos gazetesi var. Agos’un fikir babasının sizin olduğunuzu biliyorum. Bu fikrin nasıl oluştuğunu anlatır mısınız? MESROB II Özellikle Ermenice bilmeyen cemaat üyelerine yönelik bir gazetenin çıkması o dönem bizim için önemliydi. Sanıyorum bu da bir işe yaradı. Evet, fikir babası benim. Ama isim babası bizim cemaatin sayılı entelektüellerinden rahmetli Rupen Maşoyan’dı. Cemaat içinde epeyce destek buldu; kabul edildi. Epey de okunuyor. Ermeni Patrikhanesi’nin tarihsel PORTRE: MESROB II İlköğrenimini Taksim Esayan İlkokulu’nda, ortaöğrenimini İngiliz erkek lisesi High School ve Almanya’da Stuttgart Amerikan Lisesi’nde, yükseköğrenimini ABD’de Memphis Üniversitesi Teoloji Fakültesi ve Kudüs’te İbrani Üniversitesi’nde yaptı. Yüksek lisans derecesini Roma Angelicum Üniversitesi’nden aldı. Doktorasını teoloji konusunda Washington’da St. Mary’s University’de yaptı. Bir önceki Türkiye Ermenileri Patriği Karekin’in vekili olarak görev yaptı. Karekin’in ölümü üzerine 16 Mart 1998’de Ermeni cemaatinin çoğunluk oylarıyla Türkiye Ermenileri Patriği seçildi. ta doğrusunu söylemek gerekirse CHP’deki muhalefeti de anlayabilmiş değilim. O açıdan da biraz hırçın buldum. Az önce AKP’nin desteklenmesinden söz ettik. Bu durum Ermeni cemaati üzerinde ister istemez bir etki yaptı. Bir de Ermeni cemaatine din adamı yetiştirmek için bir ruhban okulu yok. Siz bu amaçla hükümetler nezdinde sayısız girişimde bulunmuştunuz. Bunlardan bir sonuç alabildiniz mi? MESROB II Bunun için benim önerim İstanbul’daki herhangi bir üniversitede bir teoloji kürsüsü açılmasıydı. Bu konuda da hatta YÖK Başkanımızla (Prof. Dr. Erdoğan Teziç) gidip görüştüm. Ancak bunun çözümü her zamanki gibi seçim ötesine atıldı. Bunun yanı sıra okullarda Batı Ermenicesinin yeterince öğretilebilmesi için bir Ermeni Filoloji Kürsüsü kurma gereği var. Bu konuyla bir dönem İstanbul Üniversitesi ilgilendi. Ama ondan sonra ne oldu? Bilmiyorum. On yıldır uğraşıyorum Kırık kağnı anıtı açılıyor ? ANKARA (AA) Büyük Önder Atatürk, Mareşal Fevzi Çakmak ve İsmet İnönü’nün Büyük Taarruz sırasında kırık bir kağnı arabasını masa gibi kullanarak durum değerlendirmesi yapmalarının ardından “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri’’ komutunun verilmesini simgeleyen “Kırık Kağnı Anıtı’’, 30 Ağustos’ta Kütahya’da açılacak. Türk Şehitlikleri İmar Vakfı’ndan yapılan yazılı açıklamada, anıtın 30 Ağustos Zaferi’nin kazanıldığı, Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’ün ifadesiyle Türkiye Cumhuriyeti’nin temelinin atıldığı yer olan Kütahya’nın Altıntaş ilçesine bağlı Zafertepe Çalköy beldesinde yaptırıldığı belirtildi. ?Artık bir şekilde ileriye doğru bakılması ve bunların üstesinden bir şekilde gelinmesi lazımdır. Bir süre önce Almanya’da yayımlanan haftalık Der Spiegel dergisine verdiğiniz bir demeçte, sizin seçimlerde AKP’ye destek vereceğiniz gibi bir algılama oluşmuş, siz bundan ciddi rahatsızlık duyduğunuzu belirtmiştiniz. Siz Der Spiegel söyleşisinde gerçekte ne demiştiniz? MESROB II Bana yöneltilen soru şuydu: “Sizin hükümetle olan ilişkileriniz nasıldır?” Ben de kendilerine çok açık biçimde şu yanıtı verdim: “Biz azınlık bir cemaatiz. O nedenle gelen bütün hükümetlerle iyi ilişkiler içinde bulunmaya özen gösteririz.” Bu gelen arkadaşlar benim bu sözlerimden bir destek mesajı çıkarmışlar. Halbuki bir din görevlisi olarak benim Ermeni cemaatinin oylarını yönlendirmem söz konusu değildir. Zaten bu doğru da olmaz. Bizim cemaatin üyeleri o kadar donanımlı ve iyi eğitimli ki onları yönlendirmek de söz konusu olamaz. Ben böyle bir şey yapsam cemaat üyeleri bana kızar. “Bizde bir şeyh gibi bir kişi yok ki onun yönlendirmesiyle hepimiz aynı yere oy vereceğiz” gibi bir durum algılanabileceği için de hatta rahatsız olurlar. O ifadelerden sonra oldular da… Ne gibi tepkiler aldınız? MESROB II “Bu tür bir demece ne lüzum vardı?” gibisinden tepkiler… Halbuki dediğim gibi o türlü bir demeç vermedim. Vurgu yapmak istemişlerdir İstanbul’da eğitime hazırlık ? İstanbul Haber Servisi İstanbul İl Özel İdaresi, 304 ilköğretim okulu ve lisenin yeni eğitim ve öğretim yılına eksiksiz hazırlanması amacıyla bütçesinden yaklaşık 15 milyon YTL kaynak ayırarak onarım çalışması başlattı. İl Özel İdaresi’nden yapılan yazılı açıklamada, idarenin bütçesinden eğitime ayırdığı yaklaşık yüzde 40’lık payla yatırımlarına devam ettiği belirtilerek çalışmalar kapsamında İstanbul’daki toplam 304 ilköğretim okulu ve lisede onarım çalışmalarına, 97 okulda ise doğalgaz dönüşüm projesine başlandığı bildirildi. ? Halklar birbirlerini iyi tanımalılar. Kültürel, sportif, akademik faaliyetlerin artırılması yerinde olur. Sizce söylediğiniz sözler neden çarpıtıldı? MESROB II Sanıyorum, bizim azınlık cemaati olarak şu andaki hükümetle olan ilişkilerimize bir vurgu yapmak istediler, gibi düşünüyorum. Onun dışında herhangi bir düşünce aklıma gelmiyor. AB ülkeleri, hatta Güney Amerika ülkeleri parlamentolarından soykırım yasaları geçti. Şimdi de ABD Kongresi’nde soykırım yasası yakında gündeme gelecek. Bu tür gelişmeler Türkiye’deki Ermeni cemaatini nasıl etkiliyor? olduğu gözlemleniyor. Ne gibi? MESROB Sanıyorum, Ermenistan Anayasası’nda Doğu Anadolu, Batı Ermenistan olarak geçiyormuş. Tam olarak bilmiyorum. Ancak Ermenistan Dışişleri Bakanı Vardan Oskanyan üç yıl önce Ermenistan’ın Türkiye’nin doğu sınırlarının meşruiyetini koruyan 1924 tarihli Kars Anlaşması’na saygılı olduklarını ve tanıdıklarını açıklamadı mı? O konuda acaba bazı söylentiler mi çıkarılıyor? MESROB II Olabilir. Bilmiyorum. O konuda pek bilgi sahibi değilim. Türkiye’yle Ermenistan ilişkilerini Türkiye ve Ermenistan’da hangi siyasal yapıda iktidarlar normalleştirebilir? MESROB II Her şeyden önce barıştan yana olan bir hükümet bunu yapabilir. Hep söylediğim gibi iki ülke arasında uzlaştırıcı, karşılıklı ziyaretlerin arttırılması lazımdır. Akademisyenlerin, gazetecilerin, gençlerin, sporcuların karşılıklı olarak birbirlerini daha sık ziyaret etmeleri gerekir. Bunun bir de insani bir tarafı var. Çünkü karşınızdakinin insan olduğunu görüyorsunuz. Her türlü haliyle onu tanıma olanağı buluyorsunuz. O zaman kendi kendinize, “O da bir insan” diyorsunuz. İşte bu duygunun yaşanabilmesi lazımdır, diye düşünüyorum. Halklar birbirlerini daha iyi tanımalılar. Hem kültürel, hem sportif, akademik faaliyetlerin daha arttırılması yerinde olur. Temaslar çok da üst düzeyle sınırlı Peki, siz işin peşini bıraktınız mı? MESROB II Yok, bırakmadım. Sürekli takip ediyorum. Bildiğim kadarıyla bu işle on yıldan fazla bir süredir uğraşıyorsunuz. Ama hâlâ bir sonuç alabilmiş değilsiniz… MESROB Evet. Çünkü sonuçta izin lazım. Bu izinler olmadan da olmuyor. Din adamı yetiştirilmesi için ağırdan alıyorlar, diyelim. Batı Ermenicesinin ölmemesi için Ermeni Filolojisi olarak milli bir patrikhane olduğu biliniyor. Fatih Sultan Mehmet tarafından kuruldu. Biraz bunun tarihçesinden söz eder misiniz? MESROB II Ermeni Patrikhanesi Fatih Sultan Mehmet Han tarafından 1461’de kuruldu. Ondan önce Türkiye’de Bizans’tan gelen bir Rum Patrikliği vardı. Ancak sıfırdan tesis edilen bir patrikliğin ilk olarak Fatih Sultan Mehmet tarafından gerçekleştirilmiş olması çok ilginçtir. Çünkü sonuçta Müslüman bir padişah, tamamıyla başka bir dinin merkezi olarak bir Doğu Ortodoks Patrikliği kurdurdu. Bence bu tarihte hiç eşine rastlanmayan bir olgu. Ondan önce bugünkü Ermenistan’da, Eçmiyazin’deki patriklik, Karabağ’da bir aralık bir patriklik, Kudüs’teki patriklik, zamanında Van’da Ahdamar Adası’ndaki patriklik vardı. Siz poliglot bir kişi olarak tanınıyorsunuz. Bu kadar çok dili böylesine aksansız nasıl konuşabiliyorsunuz? MESROB Hepsini aynı düzeyde konuşmam imkânsız. İnsan bir dili sıklıkla kullanmayınca unutabiliyor. Ama Ermenice, Türkçe, İngilizce, biraz Almanca, biraz Fransızca, biraz İbranice biliyorum. Bunlar uğraşmayı sevdiğim diller. Sizin yeni teknolojilerle de çok ilgilendiğinizi biliyorum. Türkiye’de bilgisayarı, cep telefonunu ilk kullananlardan birisiniz, diye hatırlıyorum… MESROB Evet, ilgileniyorum. Bunlar çıkıyor. Ben de kullanıyorum. (Burada çok gülüyor.) ENTERNET / MEHMET SUCU Dünya Ekonomik Forumu’nun, ilki 2001 yılında yayımlanan Küresel Bilişim Teknolojisi Raporu’nun son sayısı, 2005–2006 döneminde listenin ilk sırasında yer alan ABD’nin, 2006–2007 sıralamasında bu liderliğini kaybettiğini ortaya koydu. Raporda ilk sırayı Danimarka alırken, onu İsveç ve Singapur izledi. Geçen dönemin lideri ABD ise yedinci sıraya geriledi. 122 ülkenin değerlendirildiği raporda Türkiye, 52’inci sırada yer alıyor. 2005 yılında 115 ülke içinde 48’inci sırayı alan Türkiye, 2004 yılında da 104 ülke içinde 52’inciydi. Bunun hemen peşinden bir başka rapora da bakalım. ABD’deki Brown Üniversitesi’nin 198 mehmet?cumhuriyet.com.tr İki Rapor ve Düşündürdükleri ülkenin kamu kurumlarının internet hizmetlerini araştırdığı raporda Türkiye ilk 10’a girerek, Almanya, İsviçre, İtalya ve İspanya’yı geride bıraktı. Brown Üniversitesi’nin bu yıl yedincisini yaptığı uluslararası edevlet analizi raporu hazırlanırken 198 ülkenin, haziran ve temmuz aylarında 1687 internet sitesi incelendi. Ardından hazırlanan raporda, geçen yılın birincisi Güney Kore bu yıl da ilk sırada yer alırken, Singapur ikinci, Tayvan üçüncü, ABD ise dördüncü sırada yer aldı. Geçen yıl 27. sırada yer alan Türkiye bu yıl 19 basamak atlayarak Avustralya ile 8. sırayı paylaştı.(*) Araştırmada, ülkeler, özürlülerin internet hizmetlerinden yararlanması, yayınların ulaşılabilirliği, kişiye özel sistemler, güvenlik sistemleri, iletişim sistemleri ve internet tabanlı servislerin sayısının aralarında bulunduğu 24 ölçüt çerçevesinde değerlendirildi. Ayrıca sağlık, eğitim, dışişleri, içişleri, maliye, enerji, ulaşım, askeri, turizm, telekomünikasyon konularındaki bakanlıklar ve birimleri ile yasama, yürütme ve yargı organlarının internet siteleri analiz edildi. Avustralya ve Türkiye’nin 8’inciliği paylaşması nedeniyle 9’uncu sırada herhangi bir ülkeye yer verilmeyen rapordaki sıralama şöyle: 1. Güney Kore 2. Singapur 3. Tayvan 4. ABD 5. İngiltere 6. Kanada 7. Portekiz 8. Avustralya Türkiye 10. Almanya 11. İrlanda 12. İsviçre 13. Brezilya 14. Dominik 15. Bahreyn. Küresel Bilişim Teknoloji Raporu’na baktığınızda Türkiye’nin ortalama bir sıralamada yer aldığını görüyoruz. Ancak kamu hizmetlerini kullanım açısından baktığınızda ise durum değişiyor. Türkiye dünyanın en çok edevlet hizmetinden yararlanan ülkeler arasında yer alıyor. Hay di şimdi biraz şeytanın avukatlığını yapalım. Acaba ikinci raporda Türkiye’nin bu denli yukarılarda yer almasının nedenleri şunlar olabilir mi? Çiftçiye gelir desteği verilirken buna ilişkin başvuruların internetten yapılması zorunlu tutulmuştu. Son senelerde ÖSS ve OKS başvuruları ve sonuçları sırasında da internet kullanımı zorunlu tutuluyor. Bu iki, üç örneği çoğaltmak olası. Şimdi soralım. Elde edilen bu edevlet başarısı zorlama bir istatistik sonucu mu? Yoksa daha ülkenin yarısı internetle tanışmamış dijital uçurumun en acımasızının yaşandığı bir ülkenin sanal gerçeği mi? *turk.internet.com CUMHURİYET 07 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle