19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 AĞUSTOS 2007 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Başbakan, Gül için ‘Özü sözü birdir’ diyerek Büyükanıt’a göndermede bulundu 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Erdoğan’dan askere yanıt Ağar: Görevimin başındayım ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DP Genel Başkanlığı görevinden istifa ettiğini açıklayan Mehmet Ağar, 74 il başkanı ile üst kurul delegelerinin çağrısı üzerine genel kurul ya da büyük kongre gerçekleştirilene kadar görevinin başında olacağını bildirdi. DP’den yapılan açıklamaya göre, DP il başkanları ve üst kurul delegeleri Ağar’a olağanüstü kongre çağrısı yaptı. Olağanüstü büyük kongrenin 1718 Kasım tarihlerinde toplanmasına karar verilirken, 40 üyenin bulunduğu GİK toplantısına 31 üye katıldı. Olağanüstü kongreye gidilmesi oylamasında 22 kabul, 7 ret, 2 çekimser oy kullanıldı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, “en ideal cumhurbaşkanı adayı” olarak nitelendirdiği Dışişleri Bakanı Abdullah Gül için “özü sözü birdir” diyerek “cumhurbaşkanının laikliğe sözde değil özde bağlı olması gerektiğini” vurgulayan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’a göndermede bulundu. Erdoğan, Gül’ün eşinin türbanlı olmasının bir gerginlik yaratmayacağını ileri sürdü. Erdoğan, dün Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrasında basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, Gül’ün adaylığının yabancı devlet başkanları nezdinde de kabul gördüğünü savundu. Ad vermeden Orgeneral Büyükanıt’ın 12 Nisan’daki basın toplantısında Gül ve Çölaşan... Ben Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı olmasını içime sindiremem... 19232007... Ulusal Kurtuluş Savaşı, Cumhuriyet’in kuruluşu, birinci, ikinci Meclis, tek parti dönemi... Güneydoğu’da Şeyh Sait isyanı, art arda gelen dinci Kürt isyanları... İsmet İnönü, 1946’da çoğulcu demokrasiye geçti. 1950 seçimlerinde Demokrat Parti tek başına iktidar oldu... 1960, 1971 ve 1980’li yıllar... Süleyman Demirel’li, Ecevit’li, Özal’lı dönemler... Tarikatların siyasette etkili olması, devlet desteğiyle eğitimin gericileştirilmesi... Daha pek çok etken sıralayabilirim... Bugünlere işte böyle geldik... Gerici, tarikat destekli sağ partiler Türkiye’nin bu hale gelmesinde pay sahibidir... 12 Mart ve 12 Eylül askeri darbelerini yapanlar Türkiye’nin muhafazakârlaştırılmasında öncülük etmişlerdir... 12 Mart ve 12 Eylül darbelerinin kahramanları Türkİslam Sentezi’ne destek verip, önce Erbakan’ın, ardından Erdoğan’ın önünü açmıştır... Şimdi neyi tartışıyoruz? Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Hanım’ın türbanını ve başörtüsünü... Türban ve başörtüsünü “sıkmabaş” sanıyoruz... Türban başka, başörtüsü başkadır... Türban Fransa’da aristokrat eşi kadınların başına taktığı şapka türü, bağlı, saçları tümüyle örtmeyen bir giysidir... Başörtüsü ise Anadolu kadınının sıcaktan, yağmurdan korunmak için başına geçirdiği bir şeydir... Tülbent ve yemeni ayrı bir örtünme biçimidir... ??? Sıkmabaşa gelince... Şeriatçı Ortadoğu ülkelerinde görülür. Kadın başına önce bone geçirir. Sonra, örtüyü alın hizasında, kulakları ve boynu görünmeyecek biçimde bağlar... Bu örtünme biçiminin siyasi bir anlamı vardır... 1960’lı yılların sonlarında Şule Yüksel Şenler adlı dinci kadın yazar bu tür örtünmenin öncüsüdür... O yıllar konferanslar veren Şule Yüksel Şenler, Devlet Bakanı Ali Babacan’ın halası olur. Tayyip Bey’in eşi Emine Hanım, Şule Yüksel Şenler’le tanıştıktan sonra kapandığını, bir gazeteciye verdiği röportaj sırasında anlatmıştır. Türkiye bugün dinci ve tarikatçı bir kuşatma altında... Emin Çölaşan’ın Hürriyet’teki köşesi kaldırıldı. Hürriyet’in sahibi Aydın Doğan, tavla arkadaşı Çölaşan’a tahammül edemedi. Atatürkçü, laik, demokrat, çağdaş kaç kişi var medyada? Akşamları TV kanallarına bakın (özellikle NTV ve CNN Türk), kaç kişi olduğunuzu görürsünüz!.. Emin Çölaşan’ın Hürriyet’teki işine son verilmesi ne ilk olacaktır ne de son!.. Peki otuz yıllık arkadaşım Emin’in suçu neydi? Laik demokratik Cumhuriyeti savunmak; Aydınlanma devrimine sahip çıkmak; yolsuzlukla mücadele etmek; PKK vahşetine karşı kelle koltukta yazılar yazmak; din baronlarının ve din bezirgânlarının ipliğini pazara çıkarmak... Siyasal İslamın Gül harekâtıyla Çankaya’ya çıkmasına az süre kala Emin Çölaşan’ın Hürriyet’teki işine son verilmesi çok düşündürücüdür... Dün sabah Hürriyet’te Emin Çölaşan’ın yazısı yoktu. Bekir Coşkun’un yazısını okurken şu soruyu sordum kendime: “Türkiye’yi bugüne dek yöneten ve hâlâ yaşayan politikacılar Türkiye’nin nereden nereye geldiğini şimdi görebiliyorlar mı?” Artık Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu laik demokratik Türkiye yok... ??? Laik demokratik Cumhuriyeti savunanlar, emekçinin yanında olanlar, gazetelerden atılacak birer birer... “Sıkmabaş” Başbakanlık koltuğundaydı; “sıkmabaş” şimdi Atatürk’ün oturduğu Çankaya’ya çıkacaktır... “Sıkmabaş” siyasal İslamın simgesidir!.. Demokrasi, özgürlükler adına “sıkmabaşı”, “karaçarşafı” savunan aymazlar, kendi çıkarları için bunlara katlanıyor bugün!.. Oysa yarın sanayiciler, işadamları, medya patronları da bir bakacaklar, iş işten geçmiş!.. Tıpkı Humeyni’nin Paris’ten Tahran Havaalanı’na indiği gün gibi... Fotoğraf ortada, iyi bakın!.. Türbanı savundu Cumhurbaşkanı adayı Gül’ün eşinin türbanlı olmasının gerginlik yaratmayacağını ileri süren Erdoğan, “Siz bir bayanın bireysel tercihine saygı duymaz, onun üzerinde spekülasyonlar yapmaya çalışırsanız kadın hakları noktasında o bayana saygısızlık yapmış olursunuz” dedi. Erdoğan “Eğer örnek alacaksan, Atatürk’ün eşine, annesine bakarsın, o da size ders olur” diye konuştu. söylediği “Cumhurbaşkanı laikliğe sözde değil özde bağlı olmalı” açıklamasına göndermede bulunan Erdoğan, “Gül’ün özü ve sözü birdir. Bugüne kadar edindiği devlet tecrübesi ile ihtiyaç ve hassasiyetlerini çok iyi bildiği kurumların eşgüdüm ve uyum içinde çalışmasına katkıda bulunacaktır” dedi. Gül’ün Türkiye’nin tüm hassasiyet ve beklentilerine göre davranabilecek basiret ve duyarlılığa sahip olduğunu anlatan Erdoğan, “Hızımızı yavaşlatacak tek engel toplumsal barışı zayıflatmak, huzur ve istikrarı bozmaktır” diye konuştu. CHP’nin Gül’e randevu vermemesini de eleştiren Erdoğan, “Biz bir ülke yönetiyoruz, kabile yönetmiyoruz. Bunlar seçim öncesinde hangi ifadeleri kullandılarsa şimdi de aynı şeyi söylüyorlar” açıklamasını yaptı. CHP’nin Gül’ün Köşk’e çıkması durumunda resepsiyonlara katılmayacağı yönündeki açıklaması anımsatılarak “resepsiyonlarda gerginlik olur mu” sorusu üzerine Erdoğan, şunları söyledi: “Bizim böyle bir gerginlik anlayışımız yok. Bunun hazırlığı içinde olan yine CHP. Siz bu ülkede başbakanlık, bakanlık yapacaksınız, hiçbir şey yok. Ama gündem Cumhurbaşkanlığı olunca siyasi etiğe hiç yakışmayacak şekilde cumhurbaşkanı adayı olan bir parlamento mensubuna bu yakıştırmaları yapacaksınız. Bunlar hoş şeyler değil.” Erdoğan, Gül’ün temaslarının ardından kendisinin de siyasi parti liderleriyle görüşebileceğini belirterek “Bunlar tamamlandıktan sonra partilerle görüşmeler yaparım, yapaca ğım. Kapılar açık tutulursa bu olur, tutulmazsa biz de bunu yapamayız” dedi. ‘Kimi nereye monte edeceğimi ben bilirim’ Bakanlar Kurulu listesini bugün Cumhurbaşkanı’na sunacağını belirten Erdoğan, devlet bakanlığı sayısının 2 artırılması ve icracı bakanlıkların yeniden yapılandırılmasının planlandığını söyledi. Sezer’in bazı isimleri veto etmesi durumunda tavrının ne olacağının sorulması üzerine Erdoğan, “Seçilmişlerden oluşan bir kadro sunacağım. Takım kuruyorum, kolektif bir oyun ortaya koymam lazım. Kimi nereye monte edeceğim konusunu herhalde en iyi benim bilmem gerekir. Bunları sayın cumhurbaşkanı da anlayışla karşılayacaktır” dedi. YENİ KABİNE ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Kadın hakkı!.. Gül’ün eşinin başörtülü olmasının gerilim yaratıp yaratmayacağının sorulması üzerine Erdoğan, Türkiye’de düşünce, din ve vicdan, eğitim ve örgütlenme özgürlüğünün olduğunu belirtti. Hiç kimsenin bir kadın ya da bir erkeğin giyim kuşamını şekillendiremeyeceğini kaydeden Erdoğan, şu görüşleri dile getirdi: “Siz bir bayanın bireysel tercihine saygı duymaz, onun üzerinde spekülasyonlar yapmaya çalışırsanız kadın hakları noktasında o bayana saygısızlık yapmış olursunuz. Bir bayan nasıl ki başını açma hakkına sahipse bir başka bayan da örtme hakkına sahiptir, ona kimse müdahale edemez. Başbakan, cumhurbaşkanı, milletvekili eşlerinin nasıl olacağına ilişkin anayasa ortadadır. Bütün bunlar huzursuzluk tohumu ekmek isteyenlerin çabasıdır. Atatürk’ün eşine de bak, annesine de bak. Eğer örnek alacaksan, Türkiye Cumhuriyeti’nin birinci cumhurbaşkanı Atatürk’ün eşine bakarsın, o da size ders olur.” MHP adayını yarın açıklıyor ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP, cumhurbaşkanı adayını yarın açıklama kararı aldı. MHP’nin, 11. cumhurbaşkanı adayı olarak Kayseri Milletvekili Sebahattin Çakmakoğlu’nu göstermesi bekleniyor. Cumhurbaşkanı adayı için, siyasi partiler ve sivil örgütlerle görüşmeme kararı alan MHP’nin, cumhurbaşkanı seçimlerinde 367 oy gerekliliğini sağlamak için genel kurulda kendi adayını destekleyeceği öğrenildi. Başbakan Köşk’e şartlı gidiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan’ın bugün yapacağı haftalık olağan görüşmede Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’e yeni kabine listesini sunması bekleniyor. Erdoğan’ın Sezer’in bazı isimlere itiraz etmesi durumunda kabine listesini yeni cumhurbaşkanı seçilinceye kadar bekletebileceği de kaydediliyor. Erdoğan, dün Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında kabine listesi ve TBMM’deki ihtisas komisyonu başkanlıklarını değerlendirdi. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı adayı olmasının ardından Gül’den boşalacak Dışişleri Bakanlığı’na başmüzakereci Ali Babacan’ın, Babacan’dan boşalacak ekonomiden sorumlu bakanlığa ise Mehmet Şimşek’in getirileceği kaydediliyor. Şimşek’in yerine AKP Genel Başkan Yardımcısı Nazım Ekren’in adı da geçiyor. Erdoğan’ın Dışişleri Bakanlığı’na AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli ve Egemen Bağış’ı da getirebileceği kaydediliyor. Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın da kabineye girmesine kesin gözüyle bakılırken, Arınç ekibi başbakan yardımcılığı bekliyor. Arınç’ın adı Adalet Bakanlığı için de geçiyor. Zafer Çağlayan’ın Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na, Mehmet Sağlam’ın Milli Eğitim Bakanlığı’na, Ertuğrul Günay’ın da başbakan yardımcılığına getirilebileceği belirtiliyor. ‘BOP görevlileri Köşk’e çıkamaz’ ? ADANA (Cumhuriyet Bürosu) İP İl Başkanı İsmail Hakkı Savaşer, Cumhurbaşkanlığı seçimini, Haçlı irticanın ve ABD’nin BOP görevlilerinin Çankaya’ya tırmanma ve Atatürk’ün koltuğuna oturma süreci olduğunu söyledi. Savaşer, “AKP’nin adayı BOP eşbaşkanının atadığı kişi olacaktır. Türkiye Cumhuriyeti’nin karşı devrimle yıkılmasında rol alan hiçbir kimse, Türkiye’nin cumhurbaşkanı olamaz” dedi. ‘Gökçek hata yaptı’ Ankara’daki su sorununun anımsatılması üzerine Erdoğan, başkentin 45 ay yetecek su rezervinin olduğunu. Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’in su kesintisiyle hata yaptığını kendisinin de kabul ettiğini söyledi. Erdoğan, önümüzdeki günlerde “su zirvesi” yapacağınıda bildirdi. [email protected] Resepsiyonun yeri değişti Genelkurmay Başkanlığı, 30 Ağustos’ların geleneksel etkinliğinin bu yıl Gazi Orduevi’nde değil, Kara Kuvvetleri Karargâhı’nda yapılmasını planlıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay Başkanı’nca 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda Gazi Orduevi’nde verilen resepsiyonun yeri değiştirildi. Genelkurmay başkanlarınca her yıl geleneksel olarak 30 Ağustos akşamı verilen resepsiyonun yeri konusunda bu yıl değişikliğe gidildi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt tarafından verilecek resepsiyonun Atatürk Orman Çiftliği’nin içinde bulunan Gazi Orduevi yerine Kara Kuvvetleri Karargâhı’nda yapılması planlanıyor. Yer değişikliğine gerekçe olarak ise Gazi Orduevi’ndeki yer darlığı gösterildi. 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle her yıl Hipodrom’da kutlamalar yapılıyor, geçit töreni düzenleniyor. Bu tarih aynı zamanda TSK’de görev devir teslimlerinin tamamlanmasıyla yeni komuta kademesinin göreve resmen başlama tarihi. 30 Ağustos akşamları verilen resepsiyonlara yeni atananlarla birlikte TSK komuta kademesi ve davetliler katılıyor. 30 Ağustos resepsiyonları yaklaşık 20 yıldır Gazi Orduevi’nde veriliyordu. Kamusal alanda türbana izin vermeyen TSK, eşleri türbanlı olan Başbakan ve hükümet üyelerine eşsiz davetiye gönderiyor. Danıştay ve YÖK’e yeni üye ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Danıştay üyeliğine Merkez Valisi Mustafa Temel Koçaklar’ı seçti. Sezer, açık bulunan Yükseköğretim Kurulu (YÖK) üyeliğine de H. Bülent Serim’i seçti. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı adayı olması bu kez parti içinde de sıkıntı yarattı Polise kıyafet yönetmeliği ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) “Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Kıyafet yönetmeliği’’ yürürlüğe girdi. Buna göre üniforma ile birlikte kolye, künye, bilezik, küpe, madalyon ve rozet takılamayacak, sivil görev yapan bayan amir ve memurlar, görev sırasında kolsuz ve çok açık yakalı gömlek bluz veya elbise, vücuda yapışan kot ve benzeri pantolonlar ile terlik ve sandalet tipi ayakkabı giyemeyecek, etek boyu dizden yukarı ve yırtmaçlı olamayacak. AKP yine gerilimi seçti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığı’na aday olması, AKP’de sıkıntı yaratırken; toplumda da tepkiyle karşılandı. Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Şenal Sarıhan, “AKP, gerilim ve tartışma ortamını seçmiştir” dedi. Gül’ün adaylığıyla ilgili yankılar sürüyor. Gül’ün adaylığı konusunda parti içinde de sıkıntı yaşanıyor. Bazı bakanlar ve parti yöneticileri, Gül’ün adaylığına karşı çıkarak ülkede yeni gerilimler yaşanabileceği, bunun da partiye zarar verece ? Abdullah Gül’ün ikinci kez adaylığı kendi partisi içinde de endişeye neden oldu. AKP’nin önde gelen bazı isimleri Çankaya ve TSK arasında yaşanacak gerilimin sakıncalarına dikkat çekerken Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Şenal Sarıhan, “AKP gerilim ve tartışma ortamını tercih etmiştir” dedi. ği yönündeki endişelerini dile getirdiler. Bakanlar Kurulu toplantısında söz alan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, “Abdullah Bey kardeşim kusura bakmasın. Gündelik politikalarla geleceğe yürüyemeyiz. Olayı kısa vadeli düşünmeyelim” dedi. Devlet Bakanları Ali Babacan ve Beşir Atalay ile Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ise Gül’ün mutlaka Cumhurbaşkanlığı’na aday olması gerektiğini belirtti. Bazı parti yöneticileri, Gül’ün adaylığını doğru bulmazken, özellikle ilerleyen süreçte Çankaya Köşkü ile TSK arasında yaşanabilecek gerilimlerin partiye zarar vereceğini belirtiyorlar. iddiasının bulunduğunu, bunun karşısında ise yüzde 50’nin de Gül’ün adaylığına karşı olduğunun bilinmesi gerektiğini söyledi. Sarıhan, “Eğer denge sağlanmak isteniyorsa, uzlaşmanın ve bir yarının taleplerini dikkate alarak değil diğer ikinci yarının taleplerini de dikkate alarak sağlanması gerekir. Ancak AKP, gerilim ve tartışma ortamını tercih etmiştir” dedi. Gül’ün anayasaya bağlılık, CKD’den tepki Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Şenal Sarıhan, Dışişleri Bakanı Gül’ün yüzde 46’ya varan bir desteği arkasına alarak aday olduğu laiklik başta olmak üzere Cumhuriyetin temel ilkelerinin korunacağı yönündeki açıklamalarını samimi bulmadığını kaydeden Sarıhan, “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” atasözünü anımsattı. Sarıhan, “Onun anladığı laiklik, kendi inançları için bir laiklik anlayışıdır. Daha önemli olarak, sadece türban meselesiyle ilgili değil, AKP hükümeti bugüne kadar ülkenin bağımsızlığı noktasında olumsuz uygulamalar yapmıştır. Böyle bir cumhurbaşkanının kimden yana, kimin yanında olacağı, bugüne kadar yaptıkları açıktır” diye konuştu. CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle