23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 TEMMUZ 2007 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA SEÇİM 2007 Oyunu yüzde 100 artırarak Meclis’e giren, ancak iktidar hedefine ulaşamayan partililerin morali bozuk 7 MHP’ de ‘buruk’ sevinç AYŞE SAYIN ANKARA Partilerinin parlamentoya girmesini “coşkuyla” kutlamaya hazırlanan MHP’liler AKP’nin aldığı ezici oy oranı nedeniyle “buruk bir sevinç” yaşadı. “Tek başına iktidar” sloganıyla yola çıkan ve geçen seçimlere göre oylarını yüzde 100 dolayında artıran tek parti olmasına karşın MHP, AKP’nin yüksek oy oranı nedeniyle iktidar şansını kaybettiği için “davullu zurnalı” kutlamalardan vazgeçmek zorunda kaldı. MHP, bu seçimlerde oylarını 2002’ye göre yüzde 100 artırması ve yüzde 10’luk ülke barajını aşıp yeniden parlamentoya dönmesine karşın, AKP’nin aldığı ezici oy oranı nedeniyle başarısına yeterince sevinemedi. Tek başına iktidar ya da koalisyon ortaklığı şansını yitiren MHP’liler, “Ne yapalım seçmen bize muhalefet görevi verdi, bunu en iyi şekilde yapacağız artık” ? Parti genel merkezinde seçim sonuçlarını izleyen MHP’liler, partilerinin üçüncü sıraya yerleşmesi üzerine “davullu zurnalı” kutlamadan vazgeçtiler. Bazı partililer “Ne yapayım ben 70 milletvekilini” derken bazıları da AKP’ye oy verenlere, “Kimse mazot, benzin fiyatı artıyor, fındığa fiyat vermiyorlar diye ağlamasın artık” diye tepki gösterdi. Genel Sekreter Paçacı “Halkımız partimize iktidarın icraatlarını Meclis’te denetleme görevi vermiştir. MHP bunu en etkili şekilde yapacaktır’’ dedi. diyerek birbirlerini teskin etmeye çalıştılar. MHP Genel Merkezi’nden bazı notlar şöyle: ? MHP’liler seçim sonuçlarını genel merkez girişine konulan büyük ekran televizyondan izledi. Genel merkeze gelen ve MHP’yi önde gösteren sonuçlar, umutları artırırken partililer partilerinin birinci göründüğü yerlerdeki sonuçları da alkış ve tezahüratlarla karşıladılar. İlk başlarda partililer umutlu olsa da parti yöneticileri “temkinli” olmaya özen gösterdi. Genel Başkan Yardımcısı Ali Işıklar, “Türkiye genelini görmeden bir şey söylemek için çok erken” diyerek değerlendirme yapmaktan kaçındı. Doğu ve güneydoğuda DTP’li bağımsızların beklenen oyu alamadıklarının anımsatılması üzerine de bir parti yöneticisi, “Güneydoğulu seçmen demek ki Barzani’yi dinlemiş. Barzani, Talabani, AKP’den memnun olduklarını söylemiyorlar mıydı” yorumunu yaptı. ?Televizyonların sonuçları açıklamaya başlaması ve MHP’nin üçüncü sıraya yerleşmesi üzerine moraller bozuldu. MHP’nin 7080 milletvekili çıkarabileceği yönündeki yorumları gören bazı partililer, “Ne yapayım ben 70 millet vekilini” derken bazıları da AKP’ye oy verenlere, “Kimse mazot, benzin fiyatı artıyor, fındığa fiyat vermiyorlar diye ağlamasın artık” diye tepki gösterdi. ? MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, oyunu kullandıktan sonra 14.30 civarında, genel merkeze gelerek seçim sonuçlarını burada izledi. Bahçeli, zaman zaman Genel Sekreter Cihan Paçacı, Genel Başkan Yardımcısı Faruk Bal ve Ankara Milletvekili seçilen Deniz Bölükbaşı’yla birlikte durum değerlendirmesi yaptı. ? MHP Genel Merkezi’nde seçim sonuçlarına ilişkin ilk açıklama, Genel Sekreter Cihan Paçacı’dan geldi. Bu seçimde oylarını artıdan iki partinin MHP ve AKP olduğuna işaret eden Paçacı, “Bu şartlarda halkımız partimize iktidarın icraatlarını Meclis’te denetleme görevi vermiştir. MHP bunu en etkili şekilde yapacaktır. Sonuçların hayırlı olmasını diliyorum’’ dedi. Mehmet Ağar, oyunu Elazığ’da kullandı. (AA) DP’de kongre kararı Ağar istifa etti ZEYNEP ŞAHİN ANKARA DP’de, seçim sonuçlarının açıklanmaya başlamasıyla birlikte istifa depremi yaşandı. Genel Başkan Mehmet Ağar ile Genel Başkan Yardımcısı Nüzhet Kandemir görevlerinden istifa etti. DP, olağanüstü büyük kongreye gitme kararı aldı. DP Genel Merkezi’nin 9. katına kurulan seçim bürosunda sonuçlar takip edildi. Başlangıçta açılan sandıklarda DP’nin oylarının yüksek çıkması partilileri memnun ederken sonuçlar alkışlarla karşılandı. DP’ye sevinçli hava hâkimken seçim bürosuna gelen eski DP Teşkilat Başkanı ve Genel İdare Kurulu Üyesi Mümtaz Yavuz, Hazine yardımının tamamının seçim çalışmalarında kullanılmak yerine bir kısmının “saklandığını” ve aday listelerinde “eş, dost, akraba” ölçütünün esas alındığını söyledi. Yavuz, parti hakkındaki çeşitli iddialara ise Ağar tarafından irade gösterilerek karşı durulmadığını kaydetti. Yavuz’un açıklamasının ardından seçim bürosuna sessizlik hâkim olurken, bir süre sonra DP Basın Sözcüsü Necmi Hatipoğlu Ağar’ın başkanlık görevinden istifa ettiğini bildirdi. Ağar’ın istifası “buz gibi” bir hava estirdi. Ağar’ın istifası saat 19.40’ta ülke genelinde sandıkların yüzde 12’si açılmışken geldi. Salondaki partililer, “Başkan mertçe davrandı. Giderim demişti, gitti. Kendine yakışanı yaptı, sözünün arkasında durdu” yorumunu yaparken, kimileri ise bu istifanın “geç kaldığı” değerlendirmesinde bulundu. Kandemir de ayrıldı Ağar’ın istifasıyla başlayan gerginlik, kısa süre sonra Kandemir’in istifasının açıklanması ile iyice tırmandı. Bu haberin ardından partililerin suratları iyice asılırken, “Hemen toplandılar, hemen karar verdiler, istifa ettiler, bu nasıl iş” diye tepki gösterildi. Ağar’ın istifası beraberinde olağanüstü büyük kongreyi de getirdi. DP Tüzüğü’ne göre, partinin Merkez Karar Yönetim Kurulu ve Genel İdare Kurulu birlikte toplanacak. Söz konusu kurullarda, partiyi temsil yetkisi bir üyeye verilecek. Bunun ardından ise DP’nin yeni genel başkanını belirlemek üzere 45 gün içinde olağanüstü büyük kongreye gidilecek. TÜRKİYE SEÇİMİ DIŞ BASINDA: 80 BİN OY ALDI İslami kökenli partinin zaferi Dış Haberler Servisi ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Avrupa ve Avrasya’dan sorumlu üst düzey yetkilisi Matt Bryza, genel seçimlerin, Türk demokrasisi açısından büyük başarı olduğunu söyledi. Bryza, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Bu seçim, Türk anayasal süreçlerinin ve laik demokrasisinin nasıl çalıştığının örneği” diye konuştu. Yabancı basının yorumlarında yeni hükümeti en çok cumhurbaşkanı seçimi ve PKK sorununun zorlayacağına dikkat çekildi. Atina muhabirimiz Murat İlem’in bildirdiğine göre, Yunan basını sonuçlarınTürkYunan ve Kıbrıs politikalarına olumlu etki yapacağının altına çizdi. Lefkoşa muhabirimiz Reşat Akar’ın bildirdiğine göre, Rum Dışişleri Bakanı Korzako Markulli Kıbrıs Rum televizyonuna yaptığı açıklamada “Kıbrıs sorunu açısından Erdoğan’ın oylarını artırmasının anlamı yok. Çünkü etkili olan Türk ordusu. Türkiye’de devrim olsa bile askeri gücün üstüne çıkacağını sanmıyoruz” dedi. İngiliz yayın kuruluşu BBC internet sitesinde, seçimlerin “kökleri siyasi İslamda olan AKP’nin” galibiyetiyle sonuçlandığını duyurdu. Çoğu Türk’ün AKP’yi tehdit olarak görmediği belirtildi. Le Monde “İslamcı hareketten çıkan” AKP’nin Meclis’te tam çoğunluk sağladığını yazdı. Reuters haber ajansı, “Laiklere darbe” başlığıyla geçtiği haberinde AKP’nin yankı yaratacak bir zafer kazandığı yorumu yapıldı. Sonuçların “İslamcı kökleri olan, iş dünyasına yakın” AKP’ye yeni reformlar için yetki vermekle birlikte, laik elitle yeni gerilimlere yol açabileceği belirtilirken finans çevrelerinin sonuçtan memnun olduğu vurgulandı. Associated Press, Türkiye’de İslamcılarla laikler arasındaki dengenin belirlenmesi açısından kilit önem taşıyan seçimlerde AKP’nin başarısının İslam ve demokrasinin bir arada yaşayabileceğinin kanıtı olarak görüldüğü değerlendirmesini yaptı. Fransız haber ajansı AFP, “Erdoğan hükümetine güçlü bir güvenoyu oldu” yorumunu yaptı. NewYork Times, sonuçları kurulu düzene bir “tokat” olarak yorumlayan haberinde, “Sonuçların, Türkiye’nin kimin tarafından yönetilmesi gerektiği konusunda son bir yüzleşme”ye hazırlık olduğunu öne sürdü. SundayTimes “Ordu kışlalarda kalacak mı” diye sordu. El Cezire, sonucun Kürtlerin Cumhurbaşkanlığı seçiminde “kilit” rol oynamalarına yol açabileceğini belirtti. ORF (Avusturya Devlet Televizyonu) muhabiri Friedrich Ortner “Genelkurmay’ın 27 Nisan mektubu ve Cumhuriyet mitinglerinin AKP ve Erdoğan’a oy kazandırdığı” yorumunu yaptı. Uras barajı yıktı İstanbul Haber Servisi İstanbul 1. Bölge’den bağımsız sol aday olan eski Özgürlük ve Dayanışma Partisi Genel Başkanı Mehmet Ufuk Uras, yüzde 4 oranında 80 bine yakın oyla milletvekili seçildi. Demokratik Toplum Partisi’nin “bin umut” adayları arasında gösterdiği Uras’ın seçilmesini ÖDP, SDP ve DTP’liler, bağımsız solcular, sivil toplum temsilcileri Kadıköy İskele Meydanı’nda buluşarak kutladı. “Yaşasın halkların kardeşliği” sloganları atan ÖDP ve DTP’liler halaylar çekip şarkı ve türküler söylediler. Tarlabaşı’ndaki DTP İstanbul İl Merkezi önünde konuşan Uras, “AKP’nin bu kadar oy toplaması, Deniz Baykal’ın muhalefetinin yanlışlığını gösterdi. Solun ve siyasetin yeniden yapılanması konusunda tarihsel görevlerimiz var” dedi. Demokratik, emekten yana bir Meclis için çalışacaklarını belirten Uras, “Bağımsız adayların Meclis’e girmesi Kürt sorununun çözümünde önemli bir adım olacak. Bu Meclis Türkiye’nin kilit sorunlarının çözümünde önemli rol oynayacak” dedi. Oran seçilemedi İstanbul 2. Bölge’de Prof. Baskın Oran’ın, solun ortak adayı olarak belirlendikten sonra DTP’nin, aynı bölgeden eski İl Başkanı Doğan Erbaş’ı aday göstemesi her ikisinin de seçilememesine neden oldu. Erbaş 45 bin, Oran 34 bin oyda kaldı. TÜRBANLI GÖREVLİLER SANDIK BAŞINDA İstanbul’un birçok semtinde türbanlıların sandık başlarında görev alması tepki çekti. YSK yetkilileri, bu konuda sandık başkanlarının uyarıldığını, türbanlı görevlilerin partilerin temsilcileri olabileceğini savundu. Seçmenler ise YSK yetkililerini konuyu ciddiye almamakla suçladı. MHP’nin Meclis’e girmesi yandaşları tarafından sevinçle karşılandı. Ankara Hilton Oteli’nde kurulan basın merkezine 200’ü yabancı, 350 basın mensubu akredite oldu. (AA) Mesut Yılmaz. M. Yazıcıoğlu. Kamer Genç. Mesut Yılmaz Meclis’te Gemicik, villacık, bayicik... Kadınların kafalarını kapatıp erkek egemenliği altına sokmayı ve yaşamdan koparmayı amaçlayan bir parti hâlâ seçmenin çoğunluk oyunu alabiliyor. Türkiye, sosyologların ve psikologların yakın takibe alması gereken bir klinik vaka haline geliyor LEYLA TAVŞANOĞLU ‘Rize’den başlıyoruz’ Yurt Haberleri Servisi Seçimde DTP’nin bağımsız adaylarının yanı sıra Mesut Yılmaz, Muhsin Yazıcıoğlu ve Kamer Genç gibi dikkat çekici isimler de bağımsız aday olarak Meclis’e girebildi. Önce DP’den adaylığı gündeme gelen ancak daha sonra bu partinin de desteğini alarak Rize’den bağımsız milletvekili adayı olan eski başbakanlardan Yılmaz resmi olmayan sonuçlara göre 40 bin 952 oy aldı. Yılmaz’a böylelikle Meclis yolu açıldı. Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan kalabalık tarafından Yılmaz “genel başkan” diye anons edildi. Yılmaz, “Yeniden Rize’den başlıyoruz. Hemşerilerim gerekli sayıdan 10 bin fazla oyla beni Meclis’e gönderdiler. Sadece Rize’nin değil, tüm Karadeniz’in milletvekili olacağım” dedi. Horonlar oynayarak kutlama yapan Yılmaz taraftarları AKP’lilerle tartıştı. Güvenlik nedeniyle AKP’lilerin kutlamasına izin verilmedi. Sıvas’ta ise eski BBP Genel Başkanı Yazıcıoğlu bağımsız aday olarak seçime girme yolunu seçti. Partisi yıllarca baraja takılan Yazıcıoğlu, böylelikle Meclis’e girme şansı yakaladı. Eski milletvekillerinden Genç de resmi olmayan sonuçlara göre 6 bin 683 oy alarak Tunceli’den bağımsız milletvekili seçilerek Meclis’e girdi. Dün sabah saat 07.45. İstanbul’un ana caddelerinden birisi üzerindeki evimin penceresinden bakıyorum. Karşıdaki iki binada seçim sandıkları kurulmuş. İnsanlar daha bu saatte binaların önünde kuyruklar oluşturmuşlar. Belli ki bir an önce oy verip demokratik haklarını kazaya uğratmama telaşı içindeler. Az sonra eşimle birlikte bizim sandığa doğru yollanıyoruz. Az ilerde bir apartmanın üzerine kocaman bir afiş yapıştırılmış. Yazılanları okuyunca, acaba bu hazretler zaman tünelinden geriye gidip 1960’lı yıllara mı çakıldılar, sorusu kafamda çengelleniyor. Afiş şöyle: “Seçimleri boykot et. Demokratik mücadeleni yükselt.” Altındaki imza “Mücadele Birliği Platformu”. Bizim Maocu takım hâlâ bu kafadaysa yandık ki ne yandık… Seçim sandığımızın bulunduğu yere varıyoruz. Bizden önceki iki hanım sol ya da sağ el lerinin işaret parmakları boyanırken “Şu iptidailiğe bakın” diye söyleniyorlar. Haksız da değiller. Türkiye bu sabit parmak boyalarını Hindistan’dan yüzlerce milyon dolar ödeyip tonlarca ithal ediyor. Oysa daha geçtiğimiz hafta aynı Hindistan’da bu kez Cumhurbaşkanlığı seçimleri oldu. Seçimler elektronik oylamayla yapıldığı için parmaklara ne boya sürüldü ne bir şey. Üstelik o Hindistan’da kadınların başlarını örtmelerine karşı çıkan bir kadın cumhurbaşkanı, seçimi açık ara aldı. Bölgemizin tek laik ve demokratik Cumhuriyeti olmakla övündüğümüz ülkemizde ise kadınların kafalarını kapatıp erkek egemenliği altına sokmayı ve toplumsal yaşamdan koparmayı amaçlayan bir parti hâlâ seçmenin çoğunluk oyunu alabiliyor. Hiç kuşkusuz Türkiye sosyologların ve psikologların çok yakından izlemeye almaları gereken bir klinik vaka haline geliyor. ‘Boyalı parmak’ tartışması Oyumu kullanıyor ve imzamı atmak için san dık kurulu masasına yanaşıyorum. O arada elinde boya şişesini burnuma uzatan kişi, “Evet, eliniz” diyor. Sol elimin işaret parmağını uzatıyorum. Çünkü kural sol elin işaret parmağının boyanacağı biçiminde. Ama hazret itiraz ediyor. “Öbür elinizi verin.” Biraz tartışıyoruz. Sonunda onun dediği oluyor. Bu işin mantığını çözmeye çalışmak da bana düşüyor. Henüz bu kural ve yasa ihlalinin nedenini çözebilmiş değilim. SP’lilerden AKP’ye eleştiri Demokratik ve yasal görevimi yerine getirmenin rahatlığı içinde biraz da Fatih taraflarına uzanıp oralarda neler olduğuna bakmak istiyorum. Dükkânları dolaşıyorum. Esnafla konuşurken çok ilginç görüşler ortaya çıkıyor. Bir kere burada Erbakan Hoca’nın SP’siyle öğrencileri olan takım arasında fena halde bir bölünme var. Hoca’nın yandaşları öğrencileri aleyhine ağızlarına geleni söylüyorlar. Kimi homurdanıyor: “Bunlar ne Allah’tan korkmaz bir güruhmuş.” Kimi de şöyle diyor: “Yandaşı televizyonlara çıkıp Hoca aleyhinde atıp tutmak kolay sanıyor. Bunlar Hoca’nın tırnağının ucu olamazlar.” Bir başkası bıyık altından gülüyor: “Gemiciğinin, evciğinin, villacığının, bayiciğinin hesabı nasıl olsa sandıkta görülecek.” Eminönü yönüne yollanıyorum. Orada da bakalım esnaf neler söyleyecek, diye düşünürken bir bakkal dükkânından içeri giriyorum. Bakkal inanılmaz dertli. Bir önceki seçimde AKP’ye oy verdiğini söyledikten sonra eliyle yakasını silkiyor. “Bir daha mı? Allah korusun. İki ay önce içki satış ruhsatlarımızı Eminönü Belediyesi iptal etti. Bütün esnaftan tek tek 518 YTL topladı. Sözüm ona bir ay önce ruhsatları yenileyeceklerdi. Ne gezer. Bunlar şimdi ne koparsak kâr, diye esnafı da söğüşlüyorlar.” Bizim oralarda seçim günü durum buydu. İstanbul 2. Bölge’nin dar bir kesiti. Ama sonuçta dar alanda kısa paslaşmalar olduğu kadar geniş alandaki uzun paslaşmalarla AKP malı götürdü gibi görünüyor. CUMHURİYET 07 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle