19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 TEMMUZ 2007 PAZAR 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB B PB B B B B PB B 30 31 31 32 35 37 38 37 27 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y Y Y Y B B B Y PB 26 26 25 23 31 29 27 24 38 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB PB B B B B Y Y Y 36 30 38 39 35 37 29 24 20 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun kuzey, iç ve doğu kesimleri parçalı çok bulutlu, Orta ve Doğu Karadeniz, İç Anadolu’nun doğusu, Doğu Akdeniz’in iç kesimleri, Doğu Anadolu’nun kuzey ve batısı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı iç ve kuzeydoğu kesimlerde 5 ila 7 derece azalacak, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Y 14 Helsinki Y 16 Stockholm Y 19 Londra Y 18 Amsterdam Y 19 Brüksel Y 20 Paris PB 22 Bonn Y 22 Münih Y 24 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y Y B Y PB PB B Y PB 22 26 34 24 28 27 25 30 26 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Y A PB B PB B Y B A 22 21 26 39 30 32 27 36 33 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada yasal meşrebine veya gönlünde yatan aslana uygun düşen anketler yayımlanıyor. Dinci yayın yapan, iktidarı destekleyen kimi gazetelerin yayımladığı anketlerse evlere şenlik! Bunlardan biri Yeni Şafak. 29 Haziran günü manşetten yayımladığı anket. Başbakanlarının dört yıldır söyleyegeldiği yalanı yalanlayan bir manşet: Meclis’in iki partiden değil, üç partiden; AKP, CHP ve MHP’den oluşacağını açıklıyor. Böylece RTE’nin hemen her ildeki mitingde CHP’ye ve MHP’ye yüklenmesindeki nedeni de açığa çıkarıyor. CENAR adındaki bir kamuoyu araştırma kuruluşuna yaptırılan ve yaptığı ilan edilen bu anketin, üç partinin Meclis’te temsil edileceğini vurgulaması, hem Başbakanlarını yalanlıyor, hem de son siyasal gelişmelerin mantığına uygun düşüyor. Orta sağda birleşme sağlanabilseydi, üç partinin yanı sıra dördüncü bir parti olarak DP (DYP) yüzde 10 barajını aşabilir, Meclis’te dört parti temsil edilebilirdi. Yeni Şafak’ın yayımladığı ankette DP’nin adı geçmiyor ve fakat: ??? …Ve fakat, anketin rakamsal ayrıntıları hesaba kitaba uymayan sonuçlar içeriyor. Bir tablo var anketle ilgili. “Bugün seçim olsa” partilerin alacağı olası oyları açıklıyor. Buna göre AKP yüzde 40.9, CHP yüzde 22.1, MHP yüzde 10.8. Toplam: 73.8! Tabloda üç partinin yanı sıra yüzde 10 barajını aşamayaların olası oyları sıralanıyor: Yüzde 7.6 (Genç Parti), yüzde 7.2 (bağımsızlar), yüzde 6.2 (DP), yüzde 22 (diğerleri). Toplam: yüzde 43! Gazetenin ilan ettiği sonuçlar, rakamsal mantığın da çoook dışında, yüzde 100’ün çoook üstünde ve şöyle: Üç parti oyları toplam yüzde 73.8 + diğerlerinin olası oyları yüzde 43 = yüzde 116.8! AKP’ye destek vermenin de bir sınırı, bir ölçüsü, bir mantığı olmalı ama, gidişatın AKP’nin lehine işlemediği gün be gün aydınlığa çıktıkça… bilinen bir deyişi dinci yayınlara yakıştırmak zorunlu hale geliyor: Atma kardeşim, nihayet din kardeşiyiz! ??? İktidara destek verenlerde yüksekten atma virüsü sadece bir gazeteye mi bulaştı? Elbette hayır. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek geri kalır mı, elbette kalmaz. Gökçek’in ölçütlerine uygun anket sonuçları geçenlerde bir yerlerde yayımlandı. Buna göre, ohooo AKP seçmenin yarısından fazlasını toparlamış, almış başını gidiyor: Yüzde 52.6! Gökçek’e göre de Meclis üç partili. CHP yüzde 21, MHP yüzde 12! Bir başka anket, yazıldığına göre TOBB Ege bölge başkanlarına ait. TEPAV adındaki bir kuruluşun saptadığı sonuçları veriyor. AKP’nin yüzde 33.24’le 274 milletvekili, CHP’nin yüzde 22 ile 156 milletvekili, MHP’nin yüzde 13.9’la 95 milletvekili çıkaracağını… DP’nin yüzde 8.3’le, GP’nin yüzde 6.55 oyla barajı aşamayacağını varsayıyor… ve bağımsızların 25 milletvekilliği kazanacağını duyuruyor. İki gazetenin (Hürriyet ile Milliyet’in) düne kadar il il yaptığı nabız yoklamalarından sonra her gün açıkladığı seçim tahminleri alt alta konularak toplanırsa: Bugün 360 milletvekili ile tek başına iktidarda olan AKP’nin, 80’in üstünde, hatta 100’e yakın veya daha fazla sayıda milletvekili yitireceği ortaya çıkıyor. Böylece 276 milletvekili gerektiren tek başına iktidar olanağını yitiriyor AKP ve koalisyon dönemi açılıyor. TEPAV’nin öne sürdüğü gibi bağımsızlar 25 milletvekilliği kazanırsa… koalisyon kurma çalışmalarında bağımsızlar anahtar durumda. ??? Başlarda da belirttiğimiz başka bir olguya, kimi gazetelerin şişirmeye çalıştığı siyasetçilere gelince; başı, Allah selamet versin Gül Abdullah çekiyor. Arınç’a, RTE’ye karşın hâlâ Cumhurbaşkanlığı sevdasından vazgeçmiş değil. Vazgeçtim de diyemiyor, vazgeçemem de… Kem küm! Hâlâ cumhurbaşkanını halka seçtireceklerine ve halkın kendisini seçeceğine inanıyor! Dört buçuk yıl ABD korkusuyla konuyu uyutmuşlar, şimdi, seçim arifesinde seçmen tavlama girişiminde bulunuyor. Sınır ötesi operasyonun ve gerekli olan Meclis’ten tezkere çıkarmanın “ihtimal dışı” olmadığını söyleyerek bir kez daha halkı kandırmaya çalışıyor. Ya da, artık kara mizah sınırlarını da aşan şu demecine ne demeli: “ABD çözemezse biz Irak’a girer çözeriz!” Anketlere ve bu demeçlere bakılırsa; AKP için de, Gül için de umut dağın ardında! Zamanında önlem almayan belediye ağustosta su kesintilerine başlamayı planlıyor GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Başkentte susuz yaz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye, sıcak bir yaz geçirirken büyük şehirlerdeki su sıkıntısı da ciddi boyutlara ulaştı. Ankara’da zamanında önlem almayan belediye, ağustosta su kesintilerine başlamayı planlıyor. Yurttaşların bahçe sulamasını ve sokakta araç yıkamasını yasaklayan belediye, kurduğu “Alo Sulama Hattı” ile su satıp para kazanıyor. Susuzluktan parklardaki çimenlerin bile kuruduğu başkentte, kamunun parası ithal ağaçlara, birçoğu kullanılmayan üstgeçitlere aktarılıyor. Gökçek, bugüne kadar su sorununa köklü bir çözüm getirecek önlemler almazken yüzeysel giAnkara’da ana caddelerdeki billbordlarda günlerdir Gökçek’in bir televizyon programına katılacağını duyuran afişlere yer veriliyor. Afişlerin paralarının nereden karşılandığı ise açıklanmıyor. rişimlerle “belediye gerekli önlemleri alıyor” görüntüsü vermeye çalışıyor. Bu çerçevede 20 Mayıs’tan itibaren halı ve araçların yıkanması ile yeşil alan ve ağaçların sulanmasında şebeke suyu kullanılması yasaklandı. Çözüm olarak da belediye tarafından “Alo Sulama Hattı” kuruldu. Şebeke suyuyla sulama yapmak yasak olduğu için yurttaşların “Alo Sulama”yı kullanmaktan başka seçeneği kalmadı. Başkentliler, “www.alosulama.com” ya da “444 0 627” numaralı telefona başvurabiliyor. Tarifeye göre; 05 bin litre arasında sulama 60, depoya teslim 50 YTL, 5 bin11 bin litre sulama 100, depoya teslim 80 YTL, 11 bin20 bin litre sulama 175, depoya teslim fiyatı da 150 YTL. TMMOB Peyzaj Mimarları Odası (PMO) tarafından hazırlanan raporda uygulama eleştirilerek “Tankerle sulama kararı gibi astarı yüzünden daha pahalı bir sistem Ankara halkına dayatılıyor” denildi. ATO’nun cari açık araştırmasına göre dünyada en yüksek getiri Türkiye’de Sıcak parada tatlı rant ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Ticaret Odası’nın (ATO) yaptığı araştırma “sıcak paranın” Türkiye için risk oluştururken, spekülatörlere inanılmaz yüksek oranda kazanç sağladığını ortaya koydu. Cari işlemler açığı ve yüksek faiz oranlarından bile daha yüksek risk olarak gösterilen sıcak paranın Türkiye’deki yatırımcısına, son dört yıllık dönemde, gelişmiş ülkelerde 2530 yılda elde edemeyeceği kadar getiri sağladığı bildirildi. ATO’nun yaptığı araştırma, sıcak paraya dünyanın en yüksek kazancını Türkiye’nin sağladığı ve 2002 yılı başında 6.6 milyar dolar tutarında olan Türkiye’deki sıcak para stokunun bu yılın mayıs ayı sonunda 88.1 milyar dolara kadar yükseldiğini ortaya koydu. Buna göre yabancılar Türkiye’de dünyanın en yüksek getirisini elde ederken, yastık altında tutulanlar hariç, 134.8 milyar dolar düzeyinde bir döviz tasarrufu bulunan Türk vatandaşları ve şirketlerinin, 2003 yılı başında dolara yatırdıkları 1 milyon YTL, bu yılın haziran ayı sonunda 798 bin YTL’ye geriledi. Bu sürede dolar cinsinden üç ay vadeli mevduatta tutulan 1 milyon YTL de sadece 1 milyon 30 bin YTL’ye yükselebildi. Araştırmada, Merkez Bankası döviz kurları ve İMKB Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarı DİBS Performans Endeksi dikkate alınarak yapılan hesaplamalara göre 2003 yılı başında Türk parasına dönüştürülen sıcak paranın, 4.5 yılda dolar bazında bonoda yüzde 226.5, hisse senetlerinde ise yüzde 469 oranında kazanç elde ettiği belirtilirken hesaplamaların tüm riskleri göz ardı ederek Türkiye’ye gelen 4 “küresel sermayenin’’ aldığı bu yüksek riske karşılık çok yüksek düzeyde kazanç sağladığını ortaya koyduğu vurgulandı. 2001 krizinde Türkiye’deki şirketlerin hisse senedi fiyatlarının dibe vurmasının, kriz sonrasında İMKB’yi sıcak para için en cazip alanlardan biri yaptığı saptamasına yer verilen araştırmada, uluslararası yatırımcıların, bu getiri nedeniyle tüm riskleri göz ardı ederek Türkiye’ye yoğun miktarda kısa vadeli sermaye getirdikleri belirtildi. Araştırmada, 2002 yılı sonunda Türkiye’de yabancılara ait toplam 6.6 milyar dolarlık sıcak para bulunurken, bu tutarın 3.5 milyar dolarlık kısmının hisse senetlerinde, 1.3 milyar dolarının Hazine iç borçlanma kâğıtlarında, 1.8 milyar dolarının da banka mevduatında tutulduğu bildirildi. sapma olduğunda bunun büyük bir güvenilirlik sorunu olduğunu düşünüyorlar. Ya bizde? Aynı gün yayımlanan anketler arasında bile yüzde 20’yi aşan fark oluyor. Birinde AKP almış başını yüzde 40’ları geçmiş, ötekinde yüzde 20’nin biraz üstünde sürünüyor... Bizde demokrasi çok ileri olduğu için, herkes demokratik anket seçme özgürlüğünü kullanıyor. Konunun uzmanları Türkiye koşullarında sağlıklı bir anket için en az 2025 güne ve 100 bin YTL’ye gereksinim olduğunu söylüyorlar. Oysa yayınlara bakıyorsunuz; şipşak, isteyene anında anket sonucu: Efendim anketinizi nasıl alırsınız? “Eee, şehirlerde tatlı, taşrada biraz tuzlu olsun...” ??? Şimdi sözümüz mevcut anket şirketlerinden dışarı... Onlar kesinlikle alınmasınlar. Biz bugüne kadar yayımlanmamış anketlere ve anketleri yapan şirketlere ulaştık. Bir kısmını okurla da paylaşmadan geçemeyeceğiz. Anket yaptırmak isteyenlere yardımcı olacağı düşüncesindeyiz. Bu şirketler işlerini çok ciddiye aldıkları için, son iki sözcükleri hep “ar”la bitiyor. Yani araştırmanın, “ar”ı. Hiç arsızlık yok, hepsi arlı. İşte, size özel anket şirketleri ve başarıları: ÇAKAR: Çabuk Kazandırma Araştırma Şirketi. Büyük illerde bir saatte, orta büyüklükteki illerde 15 dakikada sonuç veriyor. YALAR: Yanılmaz Araştırma Şirketi. Araştırmayı yaptırmak isteyen kişinin ne istediğini çok iyi bilir. Ne hayal ettiğini, hangi yükseklikte oy oranına ulaşmak istediğini hemen anlar, ona göre sonuç getirir. Hiç yanılmaz. YAMAR: Yasal Mazbata Araştırma Şirketi. Kişiye özel çalışır. Adı üstünde, mazbata garantisi bile verir. Tabii araştırmanın bedelini öderseniz. Eksik oylarınızı da itina ile yamar. ATAR: Asıl Tahminler Araştırma Şirketi. Çoktan seçmeli sonuçlar verir. Dünyanın hiçbir ülkesinde böylesine güzel, böylesine verimli rakamlar üretme yeteneği yoktur. Size aynı anda 3, 4 ayrı sonuç verir. Hangisi işinize gelirse onu kullanırsınız. RADAR: Rakamları Dağıtma Düzenleme Araştırma Şirketi. ATAR’ın muhalefetle ilgili sonuçlarını üreten bir araştırma şirketi. Sizin birinci olmanız önemlidir ama, rakiplerinizin durumunu düzenlemek de çok önemlidir. Şirket, rakiplerinizi kahkahalar aynası gibi daraltır, uzatır, siz de gülerek izlersiniz. SOKAR: Sokak Araştırma Şirketi. Sokak sokak dolaşıp araştırma yaptığını söyleyerek öne çıktığı için çok yüksek rakamlar ister. Bunun karşılığında size “Sokağın nabzını ben tutuyorum” deme fırsatı verir. TAPAR: Tahminleri Paylaşma Araştırma Şirketi. Değişik bir çalışma yöntemi vardır. Önce almak istediğiniz oyu kamuoyuna ilan eder. Sonra neleri yaparsanız o oya ulaşacağınızı söyler. SAPAR: Sağlıklı Planlama Araştırma Şirketi. Halkın eğilimlerinin sürekli değiştiği tezinden hareket eden bir şirkettir. Şirkete ne kadar araştırma parası verirseniz, eğilimler o kadar size sapar. ??? Daha çok şirket var ama, burada noktalayıp soralım: Anketiniz nasıl olsun? Her türlü anket sonucunu itina ile üretecek reçeteyi istiyorsanız, yukarıdaki şirketler emrinizde! ankcum?cumhuriyet.com.tr IŞIL ÖZGENTÜRK Kriz korkusu Türk’ü YTL’den kaçırdı ‘Kardeşlik’ eyleminde gözaltı Taksim Meydanı her hafta sonu olduğu gibi, dün de çeşitli demokratik kitle örgütlerinin istem ve protestolarını ifade ettikleri gösterilere ev sahipliği yaptı. Tutuklu yakınlarının Taksim tramvay durağında yaptığı gösteride, Adalet Bakanlığı’nın F tipi cezaevlerinde tecrit koşullarını yumuşatan genelgesinin, uygulanmasını istediler. Demokratik kitle örgütlerinin, Taksim tramvay durağında yaptığı “kardeşlik” eyleminde ise “Kışkırtmalara linçlere provokasyonlara katliamlara son. Yaşasın Kürt ve Türk halklarının birleşik mücadelesi” yazılı pankart açıldı. Eylemde bir konuşma yapan Avukat Ali Eşki, yeni Polis Vazife ve Salahiyetleri Yasası’nı ve Terörle Mücadele Yasası’nı eleştirdi. Eşki, konuşmasının ardından Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekiplerce, İzmir 7.Asliye Ceza Mahkemesi tarafından arandığı gerekçesiyle gözaltına alındı. (VEDAT ARIK) Araştırma, Türk vatandaşlarının Türk parasına olan güvensizliğinin ise devam ettiğini ortaya koydu. Yabancılar, faiz oranlarının düşük olduğu Japonya ve İsviçre gibi ülkelerden borçlanarak Türkiye gibi ülkelere yatırım yapıp süper getiriler elde ederken, her an bir siyasi ya da ekonomik istikrarsızlık sonucu dövizin fırlayabileceğinden endişe eden Türk halkı ise 2002 yılından sonra çok yüksek zararlara katlanmak zorunda kaldı. Renklilikten Gözlerim Kamaştı ? Baştarafı Arka Sayfada İsviçre’de hukuk dışı uygulama Dış Haberler Servisi İşçi Partisi (İP) İP Genel Başkanı Doğu Perinçek’in ‘’Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır’’ demesi üzerine yargılanmasını ve İsviçre’ye gelmesi için vize verilmemesini İsviçre’nin Winterthur kentinde protesto eden İşçi Partisi Avrupa Temsilcisi Ali Mercan ve Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Bern Başkanı Ethem Kayalı gözaltına alındı. Perinçek’e, vize verilmemesini protesto eden bir grup Türk, Winterthur’da bir araya geldi. Grubun toplandığı otelde konuşma yapan Mercan ve Kayalı, ‘’Perinçek’i destekliyoruz, Ermeni soykırımı emperyalist uluslararası bir yalandır’’ demeleri üzerine gözaltına alındı. Toplantının diğer katılımcıları da söz konusu ifadenin yazılı olduğu afişler açarak durumu protesto etmeleri üzerine polisin engeliyle karşılaştı. Otelden çıkmalarına izin verilmeyen grubun kimlikleri polis tarafından toplandı. Katliama büyük protesto ? Baştarafı 1. Sayfada kışla ilçesine bağlı Saraç köyünde başlayacak. Madımak’ta yaşamını yitiren Özlem Şahin, Yeşim Özkan ve Huriye Özkan için yaptırılan anıtmezarlar ziyaret edilecek. Pazartesi günü ise saat 09.30’da EğitimSen Sıvas Şubesi’nde “2 Temmuz” konulu söyleşi gerçekleştirilecek. Daha sonra bir grup EğitimSen Şubesi’nden bir diğer grup da Hacıbektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı’ndan yola çıkarak iki koldan Ethem Bey Parkı’na kadar yürüyecek. Saat 12.30’da burada toplanan kitle, Madımak Oteli’ne giderek çelenk bırakacak ve saygı duruşunda bulunacak. Sıvas Ticaret ve Sanayi Oda sı (TSO) Başkanı Osman Yıldırım da 2 Temmuz sabahı Hükümet Meydanı’ndaki Selçuk Çay Bahçesi önünde toplanacaklarını, Atatürk Anıtı’na çelenk koyacaklarını, ardından İstiklal Marşı okunacağını belirtti. Buradaki programdan sonra Madımak Oteli’ne yürüyeceklerini anlatan Osman Yıldırım, otel önüne çelenk ve karanfil bırakacaklarını söyledi. Yıldırım, daha sonra grup adına ortak açıklamayı okuyacaklarını da bildirdi. İstanbul’da miting Sıvas Katliamı, İstanbul’da da Alevi Bektaşi Federasyonu, DİSK, KESK, İstanbul Diş Hekimleri Odası, İstanbul Tabip Odası, DTP, EMEP, ÖDP, TKP’nin de aralarında bulunduğu çok sayıda demokratik kitle örgütü, siyasi parti, sendika tarafından desteklenen ve yarın saat 18.00’de başlayacak mitingle lanetlenecek. Mitingi destekleyen kuruluşların temsilcileri, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davanın Beşiktaş Ağır Ceza Mahkemisi’nde saat 11.00’deki ilk duruşmasına katılacak. Duruşmanın ardından saat 14.00’te Zincirlikuyu’da Asım Bezirci, saat 15.30’da Nesimi Çimen Karacaahmet Mezarlığı’ndaki kabri başında anılacak. Daha sonra gruplar Haydarpaşa Numune Hastane si önünde saat 17.00’de toplanarak Kadıköy’deki miting alanına yürüyecekler. Kadıköy İskele Meydanı’nda saat 18.00’de başlayacak mitingde semah ekipleri yer alacak. Sıvas’ta 2 Temmuz 1993’teki Pir Sultan Abdal Kültür ve Sanat Şenlikleri’nde katılımcı aydınların kaldığı Madımak Oteli’nin taşlanmasıyla başlayan ve otelin ateşe verilmesiyle son bulan olaylarda 37 kişi yanarak ve dumandan boğularak can vermiş, aralarında Aziz Nesin’in de bulunduğu çok sayıda kişi de yanmaktan son anda kurtarılmıştı. Olayların meydana geldiği 1993’ten bu yana 31 kişi yakalanarak hüküm giydi. Olağanüstü Bölge Valisi milletvekili oldu. O yediyi boşuna verdik.” Çevredekiler, “Hani artık bunları kafana takmayacaktın?” diye onu dostça uyarıyorlar. Ramazan gülümseyip geçen kocaman bir tankerin ardı sıra kıyıda koşmaya başlıyor. Boğaz bugün çok bereketli, oltalarda boş yok. İstavritin küçüğü ve çok lezzetli bir balık olan kıraça akını oltacıları delirtmiş. Hiç durmadan sallama yapıyorlar ve kıyı güneşte parıldayan kıraçalar nedeniyle adeta gümüşe durmuş. Deniz, güneş ve kıraçalar bu kıyıda sınıf farkını ortadan kaldırmış, balık tutmak için her türlü teçhizatı tamam, şapkası başında yaşlı bir konsolos, ufak tefek bir Boğaz çocuğundan ders alıyor: “Amca oltayı şu açıyla tutman gerek, yoksa balık kısmı bunun yem değil, tuzak olduğunu şıp diye anlar.” Konsolos bu bilgiden pek bir memnun yumrukları havada sevinç çığlıkları atıyor. Az ötede savaşır gibi balık tutan bir grup, güneşin batmasını beklemeden sofrayı bir güzel hazır etmiş. Portakal sandıklarından oluşan masanın üstünde beyaz peynir, kavun, domates, salatalık ile tabii çıtır çıtır kıraça ve aslan sütü. Yeme de yanında yat. Hiç durmadan denize atlayan çocuklar, kızaran balıklar, hayata kaldırılan kadehler.. kıyı bu seslerle dolu ama ne yazık ki, kıyıdan uzaklaşıp yolun öte yanındaki parka gittiğinizde hem yaşamın o baştan çıkarıcı cıvıltısı azalıyor, hem farklı görüntüler gelip sizi buluyor. Parklar belli ki, denizle pek tanışıklığı olmayanların, hatta denizi tehlikeli, fazla hayalperest bulanların, çünkü çoğunluk sırtını denize dönmüş oturuyor ve deniz onlar için gerçekten yok. O günden bana parkta piknik yapan ve babasının yüksek sesle okuduğu Kuran’a eşlik eden dedesinin yanı başında oturan bir kız çocuğunun bakışı kaldı. Kimbilir bir fırsatını bulsa denize ne hikâyeler anlatırdı. [email protected] CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle