Katalog

SAYFA CUMHURİYET 3 HAZİRAN 2007 PAZAR 8 Mumcu kürsüde gözyaşlarına engel olamadı. (AA) HABERLER DP ve ANAVATAN yollarını ayırdı; iki lider birbirlerini eleştirdi KARATE FEDERASYONU BAŞKANI Birlik planı çöktü ceğiz” diyerek eski genel başkanı Mesut Yılmaz’ı hedef aldı. Grup Başkanvekili Süleyman Sarıbaş ise “Türkiye Erkan Mumcu’suz kalmayacak, ANAVATAN’sız kalmayacak” diyerek DP sayfasının kapandığı mesajını verdi. EZARA ‘M KADAR’ Erkan Mumcu, kongre salonuna eşi Işın Mumcu ile birlikte geldi. Isparta milletvekili olan Mumcu’nun başından aşağı güller döküldü. Mumcu’nun konuşma yapacağı kürsünün önüne de, son kongre olmayacağının mesajını vermek için “Pazara kadar değil mezara kadar beraberiz” yazılı pankart açıldı. Erkan Mumcu, DP’nin hukuki altyapıyı oluşturmadan kendilerine “Partiyi kapatın gelin” dediğini söylerken, salondan yuhalama sesleri yükseldi. Bunun üzerine Mumcu, hemen müdahale ederek “Hayır, hayır, kimseyi yuhalamayın, kimseye kötü söz söylememenizi rica ediyorum” dedi. Partisini devraldığı hali bir “ceset”e benzeten Erkan Mumcu, arkadaşlarıyla birlikte yeniden can ve kan vererek partiyi ayağa kaldırdıklarını anlatırken, bazı partililerin Anadolu’ya çıktığında kendisini kıt olanaklarıyla, yanında karısı, geliniyle elinde yapma çiçeklerle karşıladığını anımsattı. Mumcu, “Şimdi partiyi kapatıp gidersek beni yapma çiçekle karşılayan partilimin durumu ne olacak, buna cevap istiyoruz” derken bir anda gözleri doldu. Konuşmasını bir süre kesmek zorunda kalan Mumcu’nun eşi Işın Mumcu’nun da gözlerinin dolduğu gözlendi. Mumcu’ya konuşması boyunca eşi Işın Mumcu da kürsüde kalarak eşlik etti. Aynı zamanda evlilik yıldönümleri olduğu için kürsüden, “Allah bir yastıkta kocatsın, evlilik yıldönümünüz kutlu olsun” anonsu yapıldı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Merkez sağda heyecan yaratan DYP ve ANAVATAN’ın Demokrat Parti (DP) çatısı altında birleşme projesi çökme aşamasına geldi. DYP ile ANAVATAN arasında 5 Mayıs’ta başlayan DP çatısı altında birleşme projesinde en önemli pürüz, iki partiden eşit oranda isimlerin yer alacağı Genel İdare Kurulu (GİK) seçimlerinin yapılacağı kongrenin, DP kanadı tarafından önce 9, ardından 17 Haziran’a ertelenmesi daha sonra da seçimden sonraya bırakılması ile ortaya çıktı. ANAVATAN, adaylarını onaylayacak olan GİK’te kendilerinin sadece “gözlemci” olarak kalacaklarına dikkat çekti. Eski Başbakan Mesut Yılmaz ile önerdiği isimlerin DP çatısı altında seçimlere girecek olması da sıkıntı yarattı. Ağar ve Mumcu arasında mil MUMCU YENİDEN GENEL BAŞKANLIĞA SEÇİLDİ ANAVATAN kongresinin dünkü bölümü genel başkan seçimiyle tamamlandı. Kongrede genel başkanlık için tek aday olan Erkan Mumcu, oylamaya katılan 728 delegeden 722’sinin oyuyla yeniden genel başkanlığa seçildi. Kongrenin bugünkü bölümünde de MKYK ve Merkez Disiplin Kurulu üyelikleri için seçim yapılacak. letvekili listeleriyle ilgili de sorun yaşandığı öğrenildi. ANAVATAN’ın 28 milyon dolar olduğu belirtilen malvarlığı ile birlikte DP’ye katılacak olması, bütünleşme için öngörülen üçüncü kongrenin yapılmaması önceki gün toplanan ANAVATAN Merkez Karar Yönetim Kurulu’nda (MKYK) ‘iltihak’ olarak yorumlandı. MKYK’de Mumcu ve ekibine sert eleştiriler yöneltilirken, ANAVATAN’dan bir heyet DYP kurmayları ile görüşmeye gitti. ANAVATAN’lılar DP’ye önce “Biz kurdurduğumuz Yeni Demokrat Parti’ye (YDP) katılalım, YDP seçime girmesin ama bizim adaylarımız da sizin listenizden seçime girsin” önerisini götürdü. ANAVATAN kaynakları, bu önerilerinin kabul görmediğini belirterek, “Bunun üzerine Erkan Bey’in dün (önceki gün) ve bugün (dün) de söylediği 4 konudaki çekincelerin açıklığa kavuşturulması için yazılı bir metin hazırlayalım, bunu Meh Gözleri doldu Ağar’ı yuhalatmadı AYŞE SAYIN ANKARA Anavatan Partisi’nin DP ile birleşme kararını alması beklenen dünkü 9. olağan kongresi, son anda çıkan “güven bunalımı” nedeniyle, bir anda “kopuş” kongresine dönüştü. DP Genel Başkanı Mehmet Ağar’ı yuhalatmayan, konuşması sırasında bir ara ağlayan Mumcu, eski genel başkanı Mesut Yılmaz’ı hedef aldı. Önceki gün bir televizyon kanalına çıkarak DP ile iplerin kopma noktasına geldiğini açıklayan Erkan Mumcu, dün daha “yumuşak” mesajlar vermeye özen gösterdi. ANAVATAN’ın 9. olağan kongresinden bazı ilginç notlar şöyle: ILMAZÖCALAN KIYASLAMASI Erkan Mumcu, DP’den taleplerine bir yanıt gelir umuduyla sabah saatlerinde önce partisinin MKYK’sini topladı. Mumcu’nun toplantıya girişte yaptığı açıklamada, eski genel başkanı Mesut Yılmaz’ın, terör örgütü başı Abdullah Öcalan’dan bile daha az sevilen bir kişi olduğunu ima etmesi, tepkilere neden oldu. Genel merkezin bahçesinde gazetecilere açıklamada bulunan Disiplin Kurulu Başkanı Orhan Şahin, Mumcu’nun “disiplin suçu” işlediğini savunurken, bazı partililer de eski bir başbakana yönelik böyle bir yakıştırmanın kabul edilemez olduğunu söylediler. Kongre başladığında DP ile iplerin koptuğu havası salona hâkimdi. Kongrenin açılışını yapan Genel Başkan Yardımcısı Yozgat Milletvekili Mehmet Erdemir, ANAVATAN’lılara “Yolunuz açık olsun” derken “Biz siyaseti temiz yaptık, temiz yapacağız, temiz kalacağız. 3 Kasım’da bizi mahkum edenlerle bizim işimiz yok. Bizim kendilerini çok önemli gören adamlarla işimiz bitmiştir. Biz milletin önemli gördüğü insanlarla bu işi yürüte met Ağar imzalasın, bunu kamuoyuna açıklamaya da gerek yok dedik. DP’liler tamam dediler. Ancak sabah öğrendik ki ne Ağar’a bu metin sunulmuş ne de taleplerimiz iletilmiş” dediler. ANAVATAN yönetimi, dün sabah toplanan MKYK’yi de bir haber gelir umuduyla uzattıklarını ancak kendilerine hiçbir yanıt gelmediğini ifade ettiler. Mumcu, dün sabah önce partisinin MKYK’sini topladı. Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Mumcu, önceki günden bu yana beklentilerini karşılayacak yeni bir gelişme olmadığını söyledi. Birleşmeyi bozmak istemediklerini kaydeden Mumcu, “Biz bu işi bozmak istemiyoruz. Biz, ‘bu iş olsun’ diye birçok fedakârlığı göze aldık. Yani üstümüze düşen başka ne fedakârlık varsa bunu da göze alırız ama sadece ve sadece açıklık istiyoruz’’ dedi. . ANAVATAN MKYK’si sürerken, Ağar kurmaylarıyla değerlendirme toplantısı yaptı. Sonunda kongreye gitmek yerine mesaj gönderilmesinin daha doğru olacağı üzerinde uzlaşmaya varıldı. Türkmen CHP’den aday adayı ? Babası İsmet Türkmen’in 1993 yılında Erzincan’da PKK tarafından öldürülen Dinçer Türkmen, “Bana inanan kitlelere layık olmaya çalışacağım” dedi. Dinçer Türkmen. ANAVATAN’ın 9. olağan kongresi dün yapıldı. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) Y ANAVATAN grubu gitti geldi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ANAVATAN’da, Genel Başkan Erkan Mumcu’nun Mesut Yılmaz’ı terörist başı Abdullah Öcalan’dan bile daha az sevilen kişi ilan etmesi, tepki istifalarına neden oldu. Bitlis Milletvekili Edip Safter Gaydalı’nın istifasıyla gruptan düşen ANAVATAN, bağımsız Amasya Milletvekili Hamza Albayrak’ın katılımıyla yeniden Meclis grubuna kavuştu. Birleşme görüşmelerinde önemli rol oynayan eski ANAP’lı bakanlardan Gaydalı, Nejat Arseven, Lütfullah Kayalar ile eski milletvekili Şerif Bedirhanoğlu ANAVATAN’dan istifa etti. Arseven istifa gerekçesinde, “Eski genel başkanımı terörist başı ile eşdeğer gösteren bir Genel Başkan ile görev yapmam mümkün değil” dedi. Merkez Disiplin Kurulu Başkanı Orhan Şahin ve Başkan Yardımcısı Murat Çakıroğlu da Arseven ile aynı gerekçeyle istifa etti. Ağar gazetecilerin soruları üzerine de kendilerinin kimseyi “aldatan taraf” olmadığını belirterek, “Televizyon televizyon gezmeye gerek yok, biz bir büyük özlemi nihayetlendirmenin arzusu içindeyiz” dedi. ANAVATAN kongresine katılmamasını İstanbul’daki programına bağlayan Ağar, kongreye mesaj gönderdiğini yineledi. Bu arada ANAVATAN MKYK’sı da sona erdi. Erkan Mumcu ASKİ Spor Salonu’ndaki partisinin 9. Olağan Kongresi’ne katılırken, Ağar İstanbul’a gitti. İSTANBUL’A AĞAR GİTTİ İSTANBUL / ANTALYA (Cumhuriyet) Türkiye Karate Federasyonu Başkanı Dinçer Türkmen, CHP İstanbul 3. Bölge’den milletvekili adayı adayı oldu. AKP hükümeti tarafından 4 kez Türkiye Karate Federasyonu Başkanlığı’ndan alınan Türkmen, her seferinde mahkeme kararıyla geri döndü. Dinçer Türkmen, uzun yıllar Erzincan İliç’te CHP ilçe başkanlığı yapan babası İsmet Türkmen’in, 1993 yılında Erzincan’da PKK tarafından öldürüldüğüne dikkat çekti. Babasının 12 Eylül’de siyasi yasaklılar arasına alındığını yasak kalktıktan sonra CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın isteğiyle yeniden İliç ilçe başkanlığı görevini üstlendiğini anlatan Dinçer Türkmen, aday adayı olmasının nedenlerini şöyle ifade etti: “Güneydoğu’da yaşanan olaylardan dolayı siyasetten çekilmesi istenen babam İsmet Türkmen bunu kabul etmediği için katledildi. Babamın Erzincan ve çevresindeki illerde saygı duyulan bir insan olması nedeniyle, o illerin İstanbul’da yaşayan insanları, babamın vefatından sonra ilgilerini benim üstümde yoğunlaştırdılar. Sivil toplum kuruluşlarında yer almam için taleplerde bulundular. Bu talepler doğrultusunda üstlendiğim tüm görev ve sorumlulukları başarıyla yerine getirdim. Bundan sonraki yaşamımda da başarılarımı sürdürmeye, bana inanan kitlelere layık olmaya çalışacağım.” Erzincan doğumlu olan Dinçer Türkmen, 1989 yerel seçimlerinin ardından CHP Bağcılar İl Genel Meclis üyeliğinde bulundu. 2004 yerel seçimlerinde CHP Kıraç’tan belediye başkan adayı olan Türkmen, halen CHP Bahçelievler örgütünün üyesi. Karakitapoğlu Antalya’dan aday adayı Yabancılara yönelik toprak satışına karşı kurulan Ata Mülkü Koruma Derneği Başkanlığı’nı da yapan Emine Karakitapoğlu, CHP’den Antalya milletvekili aday adayı oldu. Cumhuriyet gazetesinin İsviçre muhabirliğini, Anadolu Ajansı’nın Birleşmiş Milletler ve İsviçre muhabirliğini, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin dış ilişkiler danışmanlığını yapah Karakitapoğlu, Matriks Haber Merkezi’nde çalışmalarını sürdürüyor. Siyasete tesadüfen girmediğini, uzun yıllardır kendisini bu alanda hazırladığını söyleyen Karakitapoğlu, “Eğitimde kamu yönetimini seçmem de bu yüzdendi. Kendimi sürekli bu alanda yetiştirmeye çalıştım” diye konuştu. Diş hekimi Yener Oruç da CHP’den aday adayı olduğunu bir basın toplantısıyla açıkladı. Oruç, “22 Temmuz’da oy kararı, Türkiye’nin geleceğidir. Oy namustur” dedi. CHP İstanbul Milletvekili aday adayı, ADD Genel Yürütme Kurulu üyesi Uğur Seten de “Çocuklarımızın onurunu korumak, Türkiye’nin aydınlık ve çağdaş yüzünü karartmamak için CHP’de olmak sorumluluktur” dedi. ‘O Kongrenin gündemi değiştiriYUNU BOZDUK’ lerek, genel başkan ve parti organlarının seçileceği normal seçimli kongreye dönüştürüldü. Eşi Işın Mumcu ile birlikte kongre salonuna gelen Mumcu, uzun uzun krizin nedenlerini anlattı. Kendilerinin her türlü fedakârlığa hazır olduğunu vurgulayan Mumcu, “Hiç kimse Erkan Mumcu’yu günah keçisi gibi göstermeye çalışarak, ‘Efendim bu da kavga çıkarıyor, sürekli uyuşmazlık çıkarıyor’ diyerek, kendi kabahatini örtmeye çalışmasın. Buradan bütün millete ilan ediyorum, peşinde olduğum şey milletimin hak ve hukukudur” dedi. ANAVATAN kongresi sürerken, Ağar İstanbul’da açıklamalar yaptı. Mumcu’nun kongrede söylediği, “Bizden onursuz olmamız isteniyor” sözlerinin anımsatılması üzerine Ağar, “Bizim üslubumuzda öyle bir şey olabilir mi? Erkan Bey yokken onların iktidarlarında ben yüksek bürokrattım. Hiç öyle bir şey benim aklımın ucundan geçebilir mi?” dedi. Ağar, iyi niyetlerini muhafaza ettiklerini söyledi. ‘Yüz karası’na erteleme Anayasa Mahkemesi, Erdoğan hakkında yapmaya hazırlandığı suç duyurusundan olası Yüce Divan’da ‘taraf’ olmamak için vazgeçti İLHAN TAŞCI ANKARA Anayasa Mahkemesi, Başbakan Tayyip Erdoğan hakkında “yüz karası” sözü nedeniyle yapmaya hazırlandığı suç duyurusunu askıya aldı. Suç duyurusunu erteleme kararında olası bir Yüce Divan yargılaması durumunda dosyanın heyet önüne gelecek olması ve oluşacak “husumet” nedeniyle davanın görüşülmesinde yaşanacak tartışma etkili oldu. Erdoğan’ın, Anayasa Mahkemesi’nin cumhurbaşkanı seçiminde 367 katılımcı koşulu kararıyla ilgili olarak, “Bu 367 bitmedi, çok konuşulacak. Bu yargı için talihsizliktir, yüz karasıdır, zorlamayla, dayatmayla verilmiştir; akılla, ilimle, tecrübeyle izahı mümkün değildir” değerlendirmesi gerilime neden olmuştu. Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu, mahkemeyi tehdit ettiği ve hedef gösterdiğine dikkat çektiği Başbakan hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıklamıştı. Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın suç duyurusunda bulunacakları açıklamasının heyet üyeleri arasında önceden tartışılmadığı, Tuğcu’nun gazetecilerin sorusu üzerine yanıt verdiği belirtildi. Anayasa Mahkemesi içerisinde, Tuğcu’nun bu açıklamasının hukuki sorun yaratabileceği tartışması yaşandı. Suç duyurusuna karşı çıkan üyelerin, gerekçe olarak Erdoğan hakkındaki olası bir Yüce Divan yargılaması durumunda dosyanın heyet önüne gelecek olmasını ve “husumet” nedeniyle davaya gölge düşeceği düşüncesini ileri sürdükleri öğrenildi. Bunun üzerine Anayasa Mahkemesi’nin Erdoğan hakkındaki suç duyurusunu askıya aldığı ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca sürdürülen soruşturmayı izleyeceği bildirildi. MESLEK KURULUŞLARI Hataylılar ‘kontenjan’a karşı çıkıyor ANTAKYA (Cumhuriyet) Hatay’da meslek kuruluşları “kontenjan aday” uygulamasına karşı çıkarak, siyasi partilere “milletvekili adaylarınız Hataylı olmalı” çağrısında bulundular. Hatay’daki meslek kuruluşları, Antakya Ticaret ve Sanayi Odası girişimiyle ortak bir açıklama yaptı. ATSO Başkanı Hikmet Çinçin tarafından açıklanan ortak mesajda siyasi partiler “kontenjan adaylar” konusunda uyarıldı. Açıklamada Hatay’ın 10 milletvekili bulunduğu anımsatılarak kontenjan uygulamasının yararlı olmayacağı vurgulandı. Daha önceki seçimlerde “kontenjan adayı” olarak seçilen ve Hataylı olmayan vekillerin kente yararlı hizmetler yapmadığına dikkat çekilen açıklamada şöyle denildi: “Hatay’ın ekonomik, yapısal, sosyal sorunlarını ve çözüm önerilerini en iyi, Hatay’da yaşayanlar bilirler. Hataylı çiftçi, ihracatçıithalatçı, sanayici, nakliyeci, tüccar, esnaf ve Hatay halkının karşılaştığı sorunlar ve yaşadığı sıkıntılara bizzat tanık olan Hataylı bir milletvekili olacaktır. Hatay halkının komşu iller gibi hızlı bir kalkınma sürecine girebilmesi için Hatay’ı iyi tanıyan, Hatay’ı savunacak, Hataylı milletvekillerine ihtiyacı vardır” ifadelerine yer verildi. Profesör Dr. Baskın Oran 1968’li arkadaşlarımdan. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Sosyalist Fikir Kulübü’nde beraberdik. Bizim kuşağın önde gelen temsilcilerinden birisi. Açık sözlülüğü, demokrat duruşu ve tavizsiz mücadeleciliğiyle her zaman dikkat çekti. Baskın Oran, azınlıkların ülkemizdeki hakları konusunda uzmanlaşmış; yalnız uzmanlaşmakla kalmamış, onların haklarını savunmak, uğradıkları haksızlığa karşı çıkmak noktasında da örnek bir bilim insanı tutumu sergilemiştir. Birkaç yıl önce Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu üyeliği sırasında Profesör İbrahim Kaboğlu ile birlikte hazırladıkları “Azınlıklar Raporu” bilimsel gerçekliğe dayanmasının ötesinde yürekli bir aydın tutumunu yansıtıyordu. Ufuk Uras, bizden sonraki kuşağın önemli isimlerinden birisi. Özgürlük ve Dayanışma Partisi Başkanlığı döneminde kendini geliştirdi, sempatik kişiliği, teorik birikimi ve çalışkan tav Baskın Oran ve Ufuk Uras... rıyla toplumun sevgisini kazandı. Alıştığımız lider tipinin dışında sivil tutumuyla, alçakgönüllü davranışlarıyla da ilginç bir örnek oluşturdu. Geçen günlerde ÖDP’nin yeniden genel başkanı seçildi. ??? Ufuk Uras, İstanbul 1. Bölge’den aday (Kadıköy yakası). Baskın Oran da İstanbul 2. Bölge’den (Beyoğlu yakası). Uzun zamandan beri ilk kez sosyalistler, demokratlar, özgürlüklerden yana olanlar yeni bir hamleyle toplumun karşısına çıkıyorlar. Türkiye’yi AKPCHP denklemine zorlayıp yüzde 10 barajını koruyarak ilericileri seçeneksiz bırakmak isteyenlere karşı bağımsız aday formülü, önemli bir alternatif olarak ortaya çıktı. Profesör Ahmet İnsel, bir süre önce, henüz erken seçim gündemde değilken bağımsız adaylar formülünü ortaya atmıştı. Yüzde 10 barajının AKP ve CHP tarafından değiştirilmek istenmemesi, insanları seçeneksiz bırakıyordu. Bu antidemokratik sistem Türkiye’nin önünü kapatıyordu. Bağımsız aday formülü bu çaresizliğe karşı bir çare olarak gündeme geldi. ??? Geçen perşembe akşamı SU TV’ye Baskın Oran ve Ahmet İnsel’i davet etmiştim. Baskın Oran neden aday olduğunu açıklarken özetle şunları söylemişti: “Ben sesi çıkmayanın sesi olacağım. Dışlananların, itilenin kakılanın temsilcisi olacağım. Toplumun büyük çoğunluğu bugün çaresizlik ve seçeneksizlik içinde. Bugün başka yol olmadığı için iki partili denkleme kendilerini mahkum hissediyorlar. İşte onların bu seçeneksizliğine karşı bir seçenek olarak çıkıyoruz. Ben bunun için adayım. Ayrıca dışlanan Alevinin, Kürt’ün, gayrimüslimin, kadının, eşcinselin yok sayılan haklarının da takipçisi olacağım. Bu demek değildir ki yalnız onların hakları yeniyor. Yoksulun, az gelirli emekçinin, memurun derdi de benim derdim.” Baskın Oran, yükselen milliyetçiliğe karşı demokrasiyi, insan haklarını, özgürlükleri savunmanın da çok önem kazandığını ifade ediyor. Hrant Dink’in öldürülmesine giden sürecin önemine dikkat çekiyor. CHP ve AKP’nin Türk Ceza Kanunu’nun 301. maddesini savunmalarının da onların demokrasi konusunda yaya kaldığını gözler önüne serdiğini belirtiyor. ??? Bağımsız adaylar tabii ki Baskın Oran ve Ufuk Uras’la sınırlı değil. Türkiye’nin dört bir yanında CHPAKP denkleminin dışına çıkmak isteyen solcular, demokratlar, özgürlükçüler açısından yeni bir alan açıldı. Muhtemelen önümüzdeki günlerde birçok yerden bağımsız adaylar çıkacak. Bu adayların yeni bir bakışla, yeni seçenekler sunması mümkün. Tabii ki bağımsız aday konusunda temel ilkelerden en önemlisi, bu adayların siyasi tutumları ve topluma verecekleri özgürlük ve eşitlik mesajları, seçim bölgesinde bir aday üzerinde birleşmek. Çünkü oylar birkaç bağımsız adaya bölünürse seçilme şansı ortadan kalkar. ??? Türkiye gergin bir siyasi ortam içinde seçime gidiyor. Genelkurmay Başkanlığı’nın emuhtırası, Cumhurbaşkanlığı seçiminin belirsizliğini koruması, Kuzey Irak’a yönelik tepkilerin giderek tırmanması, ciddi bir belirsizliği de beraberinde getiriyor. İşte böyle bir ortam içinde bağımsız kişilikleriyle tanınan, demokrat isimlerin Meclis’te bulunması önem kazanıyor. Baskın Oran, Ufuk Uras ve önümüzdeki günlerde netleşecek diğer bağımsız adaylar, seçimler açısından yeni bir seçenek oluşturuyor. Şimdi yeni bir dönem başlıyor… CUMHURİYET 08 K