Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 HAZİRAN 2007 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Başbakan Yardımcısı Şener, Erdoğan’ın kurumlarla çatışan politikalarını içine sindiremedi 7 FETHULLAH GÜLEN DAVASI Şener’in ‘çatışma’ tepkisi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener’in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yollarını ayırmasında parti politikaları, parti içi demokrasiye izin verilmemesi, ekonomik ve sosyal konularda yapılan hatalar, Erdoğan’ın anayasal kurumlarla çatışması ve sistemi zorlayan çıkışları, cumhurbaşkanı adayını belirleme sürecinde ortaya konan tavır etkili oldu. AKP kurulurken Erdoğan ile yola çıkan Şener, Erdoğan ve partinin aldığı birçok kararı, ortaya koyduğu tavrı benimsemedi. “İkti AKP’den liste istifası AKP Edirne Milletvekili Ali Ayağ partisinden istifa etti. Milletvekilliğine aday olmayacağını açıklayan Ayağ’ın, CHP’den AKP’ye geçen Necdet Budak ile yeni transfer eski CHP’li Erdal Kalkan’ın Edirne’de liste başı yapılacak olmasına tepki olarak istifa ettiği belirtildi. Ayağ, aday olmayacağını açıklayan milletvekillerine Başbakan Tayyip Erdoğan tarafından önceki gün plaket verilmesi törenine de katılmamıştı. Ayağ, eski DEP’li milletvekillerinin tahliye edilmelerinin ardından Dışişleri Bakanı Abdullah Gül tarafından kabul edilmelerine tepki göstererek deklarasyon yayımlayan milletvekilleri arasında yer almıştı. Ayağ’ın istifası ile AKP’nin TBMM’deki sandalye sayısı 351’e düştü. sonra Şener, Erdoğan ile özelleştirme politikaları konusunda ters düşmeye başladı. Bunun üzerine ÖİB’yi Şener’den alan Erdoğan, Şener’i Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) üyeliğinden de aldı. Galataport ihalesi konusunda Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ile ters düştü. Şener, ihale kararıyla ilgili olarak DPT’ye konuyla ilgili detaylı inceleme yapılması talimatı verdi. İnceleme sürecinde Danıştay, ihaleyi iptal etti. Bunun üzerine Şener, dosyayı ÖİB’ye geri gönderdi. Şener, bazı AKP’li bakanlarla ilgili yolsuzluk iddialarının gündeme geldiği dönemde, “istifa müessesesinin işlemesi” gerektiğini belirtti. Bankacılıkta yabancı payına sınır getirilmesini savunan Şener, Mortgage Yasası’nda Unakıtan ters düştü. Erdoğan, Cumhuriyet Mitinglerini “bindirilmiş kıtalar” nitelemesiyle eleştirirken Şener, “Bu, demokratik bir süreçtir ve herkesin saygıyla karşılayıp ‘Acaba bu kalabalık ne istiyor’ diye düşünmemiz gereken olaydır” dedi. TBMM Başkanı Bülent Arınç, laikliğin yeniden tanımlanmasını is dar döneminde toplumun tamamını kucakladım. Yeri geldi, şarap muhabbeti yaptım. Milli kültürümüzün özündeki hoşgörü kavramının şarapla oluştuğunu biliyordum. Şarap üzerinden toplumun tamamına mesaj verdim. Kurumlarla zıtlaşma içinde değil birliktelik içinde olmanın gerekliliğine yürekten inandım” diyen Şener’in Erdoğan ile yollarını ayırmasına neden olan gelişmeler şöyle: Hükümet kurulduğu zaman Şener’e Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) bağlandı. Ancak bir süre teyerek tartışma yaratırken Şener’in ılımlı açıklamaları dikkat çekti. Şener’in Erdoğan ile yollarını ayırmasındaki en büyük etkenin milletvekili olduğu Sıvas örgütünde yaşanan görüş ayrılığı olduğu belirtiliyor. Şener, il kongresinde bir aday çıkardı. Ancak Erdoğan, Şener’in adayı yerine diğer Sıvas Milletvekili Ömer Kulaksız’ın adayına destek vererek seçilmesini sağladı. Şener, Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adayını belirleme yöntemi ve bu süreçte uyguladığı politikadan da rahatsız oldu. Şener sık sık “uzlaşma ve diyalog” mesajları verdi. Yargıtay zamanaşımı kararı istedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Terörle Mücadele Yasası’na muhalefetten yeniden yargılandığı davada beraat eden Fethullah Gülen hakkındaki kararın, “zamanaşımı süresinin dolması’’ nedeniyle bozulmasını istedi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin temyiz edilen kararıyla ilgili tebliğnamesini tamamladı ve dosyayı Yargıtay 9. Ceza Dairesi’ne gönderdi. Gülen hakkında “Terörle Mücadele Yasası’ndaki değişiklik nedeniyle beraat kararı verildiği’’ anımsatılan tebliğnamede, Gülen’in üzerine atılı suç yönünden “zamanaşımı süresinin dolduğu’’ belirtildi. Tebliğnamede, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararının, “5 yıllık zamanaşımı süresi dolduğu’’ için davanın ortadan kaldırılması yönünde bozulması istendi. Gülen, 2000 yılında Ankara DGM Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılan davada “laik devlet yapısını değiştirerek yerine dini kurallara dayalı bir devlet kurmak amacıyla yasadışı örgüt kurup, bu amaç doğrultusunda faaliyetlerde bulunduğu’’ iddiasıyla Terörle Mücadele Kanunu’nun 7. maddesine muhalefetten yargılanmıştı. Kapatılan Ankara 2 No’lu DGM, 2003 yılı içinde sonuçlandırdığı davanın kesin hükme bağlanmasını, 4616 sayılı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanun uyarınca ertelemişti. Gülen’in avukatları, Terörle Mücadele Kanunu’ndaki değişiklik üzerine müvekkillerinin yargılandığı suçun unsurlarının değiştiği iddiasıyla yeniden yargılanma isteminde bulunmuşlardı. İstemi yerinde bulan özel yetkili Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Gülen’in beraatine karar vermişti. Açlık grevi yapıyorlar Abdüllatif Şener’in, milletvekili adayı olmama kararı üzerine Sivas’ta, AKP Gençlik Kolları üyesi bir grup başlattığı açlık grevini iki gündür sürdürüyor. Sivas’taki sivil toplum örgütlerinin temsilcileri de, Şener’e destek vermek amacıyla yarın Ankara’ya gidecek. CHP İZMİR Listeler ‘güç’ hazırlanacak ? İzmir’de aday adayı listesi oldukça kabarık. Seçmen eş, dost, akraba kayırmacılığına, tanımadığı, bilmediği isimlere karşı çıkıyor. SERDAR KIZIK Süre için YSK’ye yetki Anayasa paketinin halkoyuna götürülmesi olasılığına karşı süreyi 45 güne indiren öneriyi TBMM’den geçirdi. Yasayla Yüksek Seçim Kurulu’na süreyi düşürme yetkisi de tanındı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP’nin, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini öngören anayasa paketini halkoylamasına götürme olasılığına karşı halkoylamasının 22 Temmuz’da yapılmasına ilişkin yasa önerisi TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi. Buna göre 120 gün olan halkoylaması süresi 45 güne indirilecek. Öneride yapılan değişiklikle Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) 45 günlük süreyi daha da düşürme yetkisi tanındı. AKP, bu düzenlemeyle Cumhurbaşkanı Sezer’in yasayı veto etmesi durumunda halkoylamasını 22 Temmuz’a yetiştirmeyi planlıyor. Görüşmeler sırasında AKP’den istifa ederek DYP’ye geçen, ancak cumhurbaşkanı seçimleri sırasında AKP’ye destek veren Hatay Bağımsız Milletvekili Mehmet Eraslan’ın CHP’ye yönelik eleştirileri sert tartışmalara neden oldu. Cumhuriyet tarihinde ilk defa millet iradesiyle oluşmuş Meclis’in cumhurbaşkanını seçemediğini belirten Eraslan, siyasi partilerin ve siyasetçilerin genel kurula girmemelerinin Türk demokrasisi adına büyük bir ayıp olduğunu ileri sürdü. CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne başvurusunu eleştiren Eraslan’ın “Mustafa Kemal Atatürk bugün olsaydı CHP yönetimini sizden alırdı’’ demesi CHP’li milletvekillerinin tepkisini çekti. CHP’li milletvekilleri, “yürü” diyerek Eraslan’ı yuhaladılar. Eraslan’ın karşılık vermesi üzerine gerginlik daha da tırmandı. CHP’li milletvekilleri Eraslan’ın üzerine yürüdü. TBMM İdare Amiri Feyzi Berdibek ve AKP Grup Başkan Vekili Eyüp Fatsa, Eraslan’ı salondan dışarı çıkardı. Fatsa, Eraslan’ın üzerine doğru koşan CHP’li Halil Ünlütepe’yi durdurmaya çalışırken yere düştü. Bu sırada CHP’li Ali Kemal Deveciler de Eraslan’a gündem kiTBMM’deki görüşmeler sırasında “Mustafa Kemal Atatürk bugün olsaydı CHP yönetimini sizden alırdı’’ diyen bağımsız milletvekili Eraslan, CHP’li milletvekillerinin tepkisini çekti. Eraslan’ın CHP’lilere karşılık vermesi üzerine arbede yaşandı. (Fotoğraf: AA) SOL PARTİLER ‘BİRDAL ’ DİYOR İZMİR CHP’de aday adaylığı konusunda en heyecanlı ve gerilimli illerin başında İzmir geliyor. İzmir’de aday adayı listesi oldukça kabarık. Başvuru sayısı 168. Seçiciler Ankara’da olduğundan bazı aday adayları da başkentte kamp kurdu. Daha yakın bir zamana kadar CHP ve Deniz Baykal’ın AB ve Kıbrıs politikalarından, ulusal duruşundan, altı okun üçünden, beşinden hoşnut olmayanlar, “Laiklik meselesi de amma abartılıyor” diyenler, Kemalizmi demode bulan kimileri, adaylık başvurusu yapmış. Bu ikinci cumhuriyetçi kimliklerin aday adaylığına nasıl başvurabildikleri kendi sorunları. Asıl sorun, “olmaz ya” eskaza bunların listeye alınmalarında. Bu gruptaki bazı isimler geçen seçimlerde de listede yer almak için genel merkez sekreterliği kapısında kamp kurmuşlardı. Ancak “bir dahaki sefere” umutlarıyla, sırtları okşanıp İzmir’e, kendi köşelerine gönderilmişlerdi. Bu kez aday adaylığına cesaret edemeyenler, kendi yandaşları ve yakınları için çalışmalarını sürdürüyor. Baykal ve diğer seçiciler, milyonların mitinglerdeki tepkisini ve istemlerini esas alacaklarsa, bu isimler hayal kırıklığına uğrayacak. Öte yandan listenin sağlıksız yapılanmasına yol açabilecek çeşitli gelişmeler de var. Temel konulardan birisi “paraşüt” adaylar. Geçen seçimde Genel Sekreter Önder Sav’ın istemiyle İzmir dışından, akrabası Abdürrezzak Erten ve Enver Öktem aday yapılmıştı. Bu ikiliye daha sonra Vezir Akdemir eklenmiş, “Sav’ın İzmir’deki ekibiyiz” diye çalışmalar yürütülmüştü. İzmir seçmeni dışardan da olsa gerçekten birikimli, nitelikli ve saygın, Türkiye ölçeğinde benimsenen ve onaylanan isimlere soğuk bakmıyor. Ama eş, dost, akraba kayırmacılığına, tanımadığı, bilmediği isimlere karşı çıkıyor. Gelelim sorunlara yol açabilecek bir diğer önemli konuya. Bazı aday adayları etnik temel zemininde listelerde yer alma mücadelesi veriyor. Oysa geçen seçimlerdeki alınan oylar ve beliren tablo ortada. Bu kesimlerin oy vereceği adresler belli. CHP’nin bu temelde beklentisi, açıktır ki özellikle Türkiye’nin geldiği bugünkü noktada “yanlış hesap” olacak. DTP Mersin bağımsız adayı Miroğlu MERSİN / ANKARA (Cumhuriyet) Genel seçimlere “bağımsız adaylarla” girme kararı alan DTP’de Mersin’den gösterilecek bağımsız milletvekili adayının DTP Genel Başkan Yardımcısı Orhan Miroğlu olmasına karar verildi. DTP’nin bağımsız adayını desteklemek için “prensip” kararı alan çeşitli sol partilerin ise eski İHD Genel Başkanı Akın Birdal ile yayıncı Mukaddes Çelik’i önerdikleri öğrenildi. Mersin bağımsız milletvekili adaylığı için başvuran 13 ismi değerlendiren DTP Genel Merkezi, Mardin Nusaybin doğumlu Orhan Miroğlu’nun bağımsız aday olmasına karar verdi. DTP Merkez İlçe Başkanı Servet Özkan, Miroğlu’nun adaylığını “Parti kitlesinin istemiydi” sözleriyle değerlendirdi. 4 partinin barajı geçmesi durumunda 50 bin oyun Miroğlu’nun milletvekili olmasına yeteceğini vurgulayan Özkan, “Riske atmamak için sadece Miroğlu’nu aday göstereceğiz” diye konuştu. DTP’nin bağımsız aday olarak Miroğlu’nu gösterme kararı alması, sol partileri hayal kırıklığına uğrattı. DTP Mersin İl Başkanlığı yöneticileriyle görüşmeler yapan EMEP, SDP ve ESP’nin eski İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Birdal ile yayıncı Çelik’i bağımsız aday olarak önerdikleri öğrenildi. tapçığı fırlattı. Genel kurula verilen aranın ardından kürsüye gelen CHP’li Muharrem Kılıç, Eraslan’ın bir yandan milli iradeden söz ettiğini anımsatarak “Hatibi buraya gönderen milli irade kimdir? Hatip, AKP’li olarak seçilmiştir. AKP’yi Ali Dibo’lukla yolsuzlukla suçlamıştır. Daha sonra bağımsız olmuştur, DYP’ye geçmiştir. Cumhurbaşkanı seçimi sırasında sayın genel başkanıyla açıklama yapmış, yarım saat sonra gizlice terk etmiştir, tekrar bağımsız olmuştur. Siyasi kişilik erozyonu yaşayan bir kişinin konuşmasını, bir de alkışlarsanız, bu sizi büyütmez. Bu ayıp size yeter’’ diyerek AKP’lileri eleştirdi. YENİ İÇ TÜZÜK KABUL EDİLDİ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda, seçimlerin yenilenmesi nedeniyle genel kurul gündemindeki kadük olan yasa tasarı ve önerilerinden yenilenenlerin komisyonlarca görüşülmeden benimsenmesine ilişkin içtüzük değişikliği önerisi kabul edildi. Buna göre, seçimlerin yenilenmesi nedeniyle kadük olan genel kurul gündemindeki yasa tasarı ve önerilerinden yenilenenlerle ilgili önceki dönemlere ait raporlar, komisyonlarca benimsenebilecek. Görüşmeler sırasında CHP’li Atilla Emek’in “Danıştay katliamının sizlerin tahrikleri sonucu olduğunu unutmayın” diyerek AKP’yi suçlaması tartışmalara neden oldu. AKP Grup Başkanvekili İrfan Gündüz, AKP iktidarı döneminde faili meçhul cinayet ve katliamlar olmadığını belirterek bunun tersini savunmanın aymazlık olduğunu söyledi. Genel Kurul’da, polisin yetkilerini artıran yasa önerisi değişikliklerle kabul edildi AKP’den tarikat okul operasyonu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda, polisin yetkilerini artıran yasa önerisi bazı değişiklikler yapılarak kabul edildi. Polis ve jandarmanın öğrenci yurtlarında, yerleşim yerlerinin giriş ve çıkışlarında önleme arama yapma yetkisi kaldırılırken, okullarda arama yapılabilmesi de idarecilerin talebi koşuluna bağlandı. CHP’li Mehmet Küçükaşık, AKP’nin amacının güvenliği sağlamak değil izinsiz açılan tarikat kurs ve yurtlarına dokunulmamasını sağlamak olduğunu söyledi. TBMM Genel Kurulu’nda, polisin yetkilerini artıran yasa önerisi dün kabul edildi. Önerinin “polisin kimlik sorgulaması süresince vatandaşı ve aracını bekletebileceğine” ilişkin düzenleme öneri metninden çıkarılırken kişilerin ve araçların keyfi şekilde durdurularak tutulmasını önlemek için “Kimliğinin DTP adaylarını tanıttı Ankara’da, Swiss Otel’de düzenlenen tanıtım toplantısında konuşan DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, “Türkiye’nin zor bir süreç yaşadığını, bu sürecin zorlu olmasının nedeninin Türkiye’de demokrasi birliğinin bulunmaması ve gücünün oluşmamasından kaynaklandığını” ileri sürdü.Aday adayları arasındaki, bombalanan Umut Kitabevi’nin sahibi Seferi Yılmaz ise “adaylığını nasıl değerlendirdiğinin” sorulması üzerine Türk, “Bunu halk değerlendirecek” dedi. ? TBMM’de kabul edilen yasa ile polis ve jandarmanın öğrenci yurtlarında, yerleşim yerlerinin giriş ve çıkışlarında önleme arama yapma yetkisi kaldırılırken, okullarda arama yapılabilmesi de idarecilerin talebi koşuluna bağlandı tespiti amacıyla tutulan vatandaşa, kimliği tespit edildikten sonra ve talepte bulunması halinde, bu amaçla tutulduğuna ve tutulma süresine dair bir belge verilir” hükmü eklendi. Yapılan bir başka değiliklikle de Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde parmak izi kaydı tutulmasının önüne geçildi. Önleme araması yapılmasını düzenleyen maddede yapılan değişiklikle her derecede öğretim ve eğitim kurumunda önleme araması yapılabilmesine “idaresinin talebi” koşulu getirildi. Öğrenci yurtları ile yerleşim yerlerinin giriş ve çıkışlarında önleme arama yapılabilmesi yetkisi ise kaldırıldı. Bu düzenlemelerle AKP’nin tarikat yurtları ile okullarda arama yapılmasını önlemeyi amaçladığı ileri sürüldü. Öneride, “kamuya açık olmayan işyerleri, eğitim ve öğretim binaları ve diğer kapalı alanlardaki önleme aramasının ancak hâkim kararıyla yapılabileceği”ne ilişkin düzenlemeden vazgeçildi. Yeni düzenlemeye göre, konutta, yerleşim yerinde ve kamuya açık olmayan işyerlerinde ve eklentilerinde önleme araması yapılamayacak. Yapılan değişiklikle milletvekilleri, hâkim ve savcılar ile avukatların üstü, aracı ve eşyasının aranamayacağı hükmü de getirildi. Görüşmeler sırasında söz isteyen CHP’li Hakkı Ülkü, “Aramaları, savcılıkları devre dışı bırakarak mülki amirlere bırakmak çok vahim. Bazı polislerin, Fethullahçılar ile el ele oluşu, teklifin ileride neler getirebileceğini gösteriyor. 12 Eylül yasalarına dönmenin anlamı yok. AKP, ülkeyi faşizanlaştırıyor. Deniz Feneri üyesiyseniz iyi, ancak sendika üyesiyseniz ayvayı yiyorsunuz” dedi. CHP’li Mehmet Küçükaşık, hükümetin kafasının terörle mücadele konusunda net olmadığını savundu. Yağmur gibi önerge yağdığına işaret eden Küçükaşık, jandarmanın elindeki yetkilerin tırpanlanması için büyük mücadele verildiğini söyledi. Alınan parmak izinin, “bu amaca özgü sisteme kaydedileceği” yönünde yapılan değişikliği eleştiren Küçükaşık, hükümetin jandarmanın yolsuzlukları takip etmesinden rahatsızlık duyduğunu söyledi. 3 aday halen cezaevinde DTP’nin İstanbul’dan aday göstereceği belirtilen Sabahat Tuncel ile Mehdi Aslan ve Murat Öztürk’ün halen cezaevinde tutuklu olduğu belirtildi. Türk, bağımsız aday adayları arasında cezaevinde tutuklu bulunan 3 kişinin de yer aldığının belirtilmesi üzerine, “Arkadaşlarımız adaydır, buna engel bir durum yok” diye konuştu. Türk, adaylar arasında hukuki açıdan aday olup olmayacağı sorunlu bulunanlara ilişkin bir soruya ise, “YSK’nin kararından sonra bazı arkadaşlarımız, diğer arkadaşlarımızın yerini dolduracak” yanıtını verdi. CUMHURİYET 07 K