Katalog

22 MART 2007 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 Turhan Selçuk Hizbullahçılara müebbete onay ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin terör örgütü Hizbullah davasında verdiği karara ilişkin temyiz istemini sonuçlandırdı. Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Murat Kayacan, Bilal Yararlı, Gürsel Aldemir, Mikail Gültepe, Turan Bozdağ, Necmi Aksona, Şakir Kaçmaz, Cömert Yorgun, İsmal Balka, Yakup Taş, Şahin Kaçmaz, Mehmet Ali Arpa ve Nazif Acar hakkında eski Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 146/1. maddesinde düzenlenen ‘’anayasal düzeni zorla bozmaya kalkışmak’’ suçundan verilen müebbet hapis cezalarını onadı. Daire, 10 sanık hakkında “örgüt üyeliği’’ suçundan verilen cezaları ise düzelterek onadı. SÖZ ÇİZGİNİN MEDYA NOTU EMRE KONGAR Mustafa Sönmez’in Medya Raporu ve Cumhuriyet Değerli ekonomist, araştırmacı, gazeteci Mustafa Sönmez, Türkiye’de medyanın ekonomik durumu hakkında bir rapor yayımladı. Çok önemli bilgiler içeren bu raporun bazı bölümlerini yerim elverdiği ölçüde siz okurlarımla paylaşıyorum: ??? “Reklamcılar Derneği’nin verileri, 2006’da reklam harcamalarının yüzde 23 artış gösterdiğini ve 2 milyar 768 milyon YTL’ye çıktığını gösteriyor... Yüzde 10’un üstünde bir reel artış demek bu. Bu, aynı zamanda, 1.9 milyar dolarlık bir reklam harcaması demek... Bu, Türkiye milli gelirinin yüzde yarımına bile ulaşmayan bir reklam harcaması... Nüfus başına reklam harcamasının AB ortalaması 190 Avro, ABD ortalaması 479 Avro’dur. Bizde 2006 reklam harcamasını Avro olarak ifade edersek, toplam 1 milyar 550 milyon Avro’dur. Nüfus 72 milyon olduğuna göre, Türkiye’de kişi başına yapılan reklam harcaması 21.5 Avro’da kalmaktadır. Yani AB ortalamasının neredeyse onda 1’i.” ??? “Reklam harcamaları yeterince büyüyemeyen bir ekonomide haddinden fazla medya kuruluşu olursa ne olur? Tabii ki fiyatlar yerde sürünür… Türkiye’de 30 saniyelik bir TV spotunun prime time’da ortalama fiyatı 1.800 $ iken, Meksika’da 7.820 $, İngiltere’de 44.500 $, İspanya’da ise 18.900 $.. Böyle olunca, medyada niceliği bol, niteliği kıt bir reklam furyası, daha doğrusu reklam kirliliği her mecraya hâkim oluyor.” ??? “Gazetedergi bayi satışlarından elde edilen gelirin ne kadar marjinalleştiğini anlamak için, medyanın hegemonik gücü Doğan Medya’nın bilançosuna göz atalım. 2006 yılı 9 aylık verilerine göre, grubun toplam gelirleri içinde gazetedergi satışları yüzde 11’lik paya sahip. 2006’nın tamamında 236 milyon YTL olduğu tahmin edilen grup gazetedergi satışlarının, Türkiye toplamının yüzde 40’ına ulaştığı DYH tarafından ifade edilmektedir. Bu durumda, Türkiye 2006 gazetedergi satışının 590 milyon YTL’den ibaret olduğu söylenebilir. Eğer bu bilgi doğruysa, Türkiye medya gelirleri 2.7 milyar YTL’lik reklam ve 0.6 milyar YTL’lik satış gelirlerinden oluşmakta ve tüm sektör 3.3 milyar YTL’lik bir pastayı paylaşmaktadır. Başka bir ifadeyle, sektör, yüzde 80 oranında reklamverenlerden, yüzde 20 oranında da okuyucudan gelen kaynakla ayakta durmaya çalışmaktadır. Ama bu kadar kaynakla sektörün (kendi) yağıyla kavrulması tabii ki mümkün olmamakta, medya sürekli sübvansiyon görmektedir.” ??? “Bu yüzde 80’i reklam gelirlerinden oluşan pastanın kaç mecra tarafından paylaşılmaya çalışıldığını bir kez daha hatırlatalım: 16’sı ulusal, 15’i bölgesel, 229’u yerel ölçekte yayın yapan 260 televizyon kanalı (53’ü kablolu). 30 ulusal, 108 bölgesel, 1062 yerel yayın yapan 1200 radyo istasyonu. Tüm ülkede dağıtımı yapılan 32 gazete ve 85 dergi.” ??? Bu yapının, üç büyük holding (Doğan, Ciner, Karamehmet) ve dinci medya arasında bölüşülmüş olduğu gerçeğini de ben anımsatayım. Böyle bir kurtlar sofrasında bağımsızlığını koruyarak yaşamaya çalışan gazeteniz Cumhuriyet’in 2005 yılı reklam geliri ile satış geliri oranı yaklaşık yüzde 50yüzde 50’dir. 2006 yılında ise bu oranlar satış geliri yüzde 45, reklam geliri yüzde 55 olarak gerçekleşti. Sözün kısası Cumhuriyet, Türkiye ortalaması açısından, öteki yayın organlarına göre okurlarına neredeyse iki kat daha fazla dayalı bir gelir yapısına sahiptir. Hep belirttiğimiz gibi, Cumhuriyet’in gerçek sahibinin okurlarımız olduğu böylece bir kez daha kanıtlanmaktadır. Bu yazıyı siz okurlarımıza olan güvenimizi ve teşekkürlerimizi belirterek bitiriyorum. [email protected]; www.kongar.org İşçiler çay içerken Bodrum’u su bastı BODRUM (Cumhuriyet) Türkiye’nin gözde turizm merkezlerinden Bodrum, dün çağdışı görüntülere sahne oldu. İçmeler mevkiinde sitelerin, köylerin fosseptik atıklarını terfi deposuna getiren iki vidanjör şoförü, boruları depoya bırakıp vanayı açtıktan sonra, çay içmeye gitti. Bir süre sonra deponun dolması üzerine, atık sular önce İçmeler Caddesi’ne, ardından yabancı yatlar ve turistlerin de bulunduğu tersanelerin içine boşaldı. Taşkın sonucu cadde trafiğe kapanırken, şoförler boşaltma hortumlarını bırakarak olay yerinden araçlarıyla kaçtı. Şiddetli yağış ve lodos uyarısı ? İstanbul Haber Servisi İstanbul Meteoroloji Bölge Müdürlüğü Bölgesel Hava Tahmin Merkezi, Marmara Bölgesi’nde kuvvetli yağış ve lodos fırtınası uyarısında bulundu. Merkezden yapılan açıklamada, Marmara Bölgesi’nin Orta Akdeniz üzerinden gelen kuvvetli yağışlı havanın etkisine gireceği belirtildi. Yağışların bugün özellikle Çanakkale ve Edirne başta olmak üzere Marmara’nın güney ve batısında, cuma günü ise Marmara genelinde kuvvetli olacağının tahmin edildiği kaydedildi. Orman Bölge Müdürlüğü, Acaristanbul ile ilgili davalar sürerken ağaç kesimine izin vermiş Önce dava, sonra yol açıldı ÖZLEM GÜVEMLİ ‘Türkiye’de 25 milyon Alevi var’ ? İstanbul Haber Servisi Günlük bir gazetenin, Konda araştırma şirketine yaptırılan “Biz Kimiz” anketi sonuçlarına göre “Türkiye’de Alevi sayısı 4.5 Milyon” manşetine Cem Vakfı tepki gösterdi. Vakıftan yapılan açıklamada sadece İstanbul’da 4.5 milyonun üzerinde Alevi yurttaş yaşadığı belirtilerek Türkiye’de yaşayan Alevi nüfusunun 25 milyon civarında olduğu kaydedildi. Beykoz Özel Serdaroğlu Ormanı’ndaki ağaçları katlederek yapılan Acaristanbul inşaatına “yasal süre içinde itiraz etmediği” gerekçesiyle soruşturma açılan eski Orman Bölge Müdür Yardımcısı Niyazi Kurtuluş, hakkındaki iddiaları reddetti. Kurtuluş, Kanlıca Orman İşletme Şefliği’nin, vilların inşaatının başlamasıyla ilgili davalar sürerken ağaçların kesimi için rapor düzenlediğini, Orman Bölge Müdürlüğü’nün de kesime izin verdiğini belirtti. Kurtuluş, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe’ye bir yazı yazarak hakkındaki iddiaları yanıtladı. Kendisine objektif davranılmasını isteyen Kurtuluş, Özel Serdaroğlu Ormanı’nda ön izin sürecinde imar planlarının yetkili elemanlarca imzalandığını, ÇED raporu için de İl Çevre Kurulu’nun olumlu görüş verdiğini anlattı. Dönemin Orman Genel Müdürü’nün “kesin izin inceleme raporu” için 6 kişilik komisyon kurduğunu ve komisyonun olumlu raporunu onaylayarak Orman Genel Müdürlüğü’ne gönderdiğini belirten Kurtuluş, “Özel ormanda yüzde 6’dan fazla yapılaşma öngörüldüğünü ileri süren Orman Genel Müdürlüğü, imar planlarının iptali yoluna gitmedi. 16.09.2003’te inşaat başlanmasıyla suç zaptı düzenlenmiş ve ilk yargı süreci başlamıştı” dedi. Davalar sürerken ve arazide inşaat faaliyeti daha baş ‘İPTAL EDİLMEDİ’ lamadan Kanlıca Orman İşletme Şefliği’nin yol ağaçlarının kesimi için rapor düzenlediğini ifade eden Kurtuluş, Orman Bölge Müdürlüğü’nün 08.03.2004 tarihi yazısıyla ağaç kesimine izin verdiğine dikkat çekti. Kurtuluş, 2004’te ağaçların kesildiğini, yolların açıldığını, 2005’te de inşaatların başladığını belirtti. Kurtuluş, Acaristanbul inşaatının yapı ruhsatlarıyla ilgili de belediyeden “bilgi” için gelen yazıyı şube müdürünün kendisine bizzat getirdiğini ve kayda giriş için havalesini talep ettiğini anlattı. Yazının 10 Nisan 2003’te kayda girdiğini belirten Kurtuluş, “Şube müdürü yazıyı getirmese ve yazı ‘bilgi’ için olmasa paraf atmazdım. Bu yazı gereği için gelmiş olsa benim bir işlem yapmam mümkün değil. Zira KadastroMülkiyet Şube Müdürlüğü bana bağlı değildi” dedi. Kendisinin görevden alınmadığını, 2004’te emekli olduğunu ifade eden Kurtuluş, Acarlar Grubu ile çalışmadığını belirtti. Acarlar Şirketler Topluluğu Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Acar, Beykoz Belediyesi Encümeni’nin yıkım ve para cezası kararının tebliğ edilmesi üzerine İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’ne kararın iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’nde dava açtı. Acar, encümenin 3194 Sayılı İmar Yasası’nın 32. maddesine göre yıkım kararı aldığını, kendi durumlarının söz konusu maddeye uymadığını savundu. YIKIMA KARŞI DAVA Camide linç davası başladı Fatih Çarşamba’daki İsmailağa Camii’nde öldürülen emekli imam Bayram Ali Öztürk’ün katil zanlısı Mustafa Erdal’ın cemaat tarafından linç edilmesine ilişkin tutuklu yargılanan İrfan Can ile tutuksuz sanık Ali Akhan’ın yargılanmasına başlandı. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada ifadelerine başvurulan tanıklardan hiçbirinin Erdal’ı darp edenleri görmediğini belirtmesi dikkat çekti. İddianamede, Erdal’ı linç ederek öldürenlerin, cüppeli, şalvarlı, sarıklı ve sakallı olmaları nedeniyle birbirlerine benzedikleri, bu nedenle de olaya karışanların kimliklerinin belirlenmesinde güçlük yaşandığı anlatıldı. (AA) Müfettiş görevlendirildi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Sağlık Bakanlığı, gazetelerde yer alan “Erkek doktor istemedi, kaldırımda doğurdu’’ haberi üzerine konuyla ilgili soruşturma başlattı. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, “Bakanlığımız konunun incelenmesi amacı ile bir müfettiş görevlendirmiştir. Soruşturma neticesi kamuoyu ile ayrıca paylaşılacaktır’’ denildi. K 69 kişi için hapis istemi OLON OPERASYONU ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP’li Ankara Anakent Belediyesi, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı’nın bazı ihaleleriyle ilgili yolsuzluk iddialarına ilişkin düzenlenen “Kolon” operasyonu kapsamında, 69 kişi hakkında çete suçlamasıyla 4 yıl ile 162 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezası istemiyle dava açıldı. Ankara Savcısı Mehmet Tamöz, “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, örgüte üye olmak, ihaleye fesat karıştırmak, rüşvet almak ve vermek’’ suçlarına ilişkin yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Tamöz, 17’si tutuklu 69 sanık hakkında dava açtı. İddianamede, 22 kişinin “örgüt kurdukları ve örgüt kapsamında kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılan hizmet alımlarına diğer şüphelilerle birlikte ihaleye fesat karıştırma suçunu işledikleri’’ kaydedildi. Bunların dışında kalan sanıklar için haklarındaki suçlamalar nedeniyle çeşitli hapis cezaları istendi. Eski Bayındırlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sedat Aban hakkında da “ihaleye fesat karıştırmaya teşebbüs” suçundan 12 yıla kadar hapis talep edildi. Vodafone Cup başlıyor ? Spor Servisi Vodafone’un sponsorluğunda düzenlenen ‘Vodafone Cup’ın Türkiye ayağı başlıyor. Telsim Vodafone abonelerinden oluşacak Türkiye Şampiyonu ekip hem Atina’daki finalde ülkemizi temsil edecek, hem de UEFA Şampiyonlar Ligi final maçını yerinde izleyecek. Başvuru için son gün 30 Mart. Vodafone Cup Türkiye’ye ülke genelindeki 18 yaşından büyük, aktif futbol lisansı bulunmayan başvurabilecek. CUMHURİYET 03 CMYK